20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 3 26 MART 2020 PERŞEMBE GENÇLER EVDE, YAŞLILAR SOKAKTA Antalya Muratpaşa’da 65 yaş üzeri kişiler uyarılara karşın sokaktaki banklarda, süs havuzlarının kenarında oturdu. Gençlerin evde kaldığı gözlemlenirken bir bankanın önünde mesafeye uyulmayan uzun kuyruk oluştu. l DHA 33 yaşında koronadan öldü Eski CHP’li milletvekili Topal’ın yeğeni koronavirüsten yaşamını yitirdi. CHP 24. dönem Amasya milletvekili Ramis Topal’ın yeğeni Dilek Tahtalı (33) koronavirüsten öldü. Özel bir hastanede çalışan Tahtalı’nın önce Bakırköy Dr. Sadi Konuk Eğitim Araştırma Hastanesi’nde tedavi altına alındığı öğrenildi. Covid19 tanısı konulan ve 12 gün karantinada kalan Tahtalı, önceki gün yaşamını yitirdi. Tahtalı’nın ailesinin ise test sonuçları negatif çıktı. Cumhuriyet’e konuşan Ramis Topal, “Yeğeninizin kronik bir rahatsızlığı var mıydı” sorumuza, “Sadece romatizmal bir rahatsızlığı vardı doğuştan. Devamlı tedavi görüyordu hastanede” dedi. Yeğeninin çalıştığı hastanede hastaları karşılama görevinde bulunduğunu belirten Topal, “Grip olduğunu düşünerek hastaneye gitmiş. Rapor aldıktan sonra emin olduk koronavirüs olduğuna” dedi. l İSTANBUL / Cumhuriyet Sokağa çıkma yasağı sinyali Bakan Soylu: Başka bir noktaya giderse... İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, bir TV kanalında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Sokağa çıkma yasağı ilan edilip edilmeyeceğine yönelik soru üzerine Soylu, “Bir, iki tane daha almamız gereken tedbir var, çalışıyoruz. Vatandaşlarımız eğer kendi olağanüstü halini ilan eder, kendi sürecini ilan ederse bu konuda daha üst bir tedbir almaya şimdilik gerek olmayabilir. Ama süreç hızlı yayılır, başka bir noktaya giderse elbette ki farklı tedbirler alınması gerekebilir” dedi. 65 yaş üzeri yurttaşlar için sosyal destek grubu oluşturduklarını da söyleyen Soylu, “Şu ana kadar 112, 155 ve 156’ya gelen talep sayısı 239 bin 984. Bunun 209 bin 437’sine ulaşıldı. Geri kalan yaklaşık 30 bin olan kısmının da yüzde 90’ı bilgi amaçlı” dedi. Soylu, 65 yaş üstü vatandaşların hastalığı yayan değil, risk grubunda bulunan kesim olduğunu ifade ederek meseleyi tah O kişiye ev hapsi İstanbul’da yaşlı bir adamı durduran kişi, zorla maske takarak başına kolonya döktü. Görüntüler büyük tepkiye neden oldu. Görüntüleri inceleyerek kimliğini belirleyen ekipler, şüpheli Osman K’yi gözaltına aldı. Şüpheliye 14 gün ev hapsi ile koronavirüs salgınının ardından 15 gün süreyle huzurevine haftada iki kez ziyaret etme cezası verildi. Osman K, “Amca arkadaşımız. Şaka yapıyoruz birbirimize. Pişmanım” diye kendini savundu. l DHA rik etmek, istismar etmek isteyenler olduğunu belirtti. Bu kapsamda son bir hafta içerisinde sosyal medyada 1748 hesap tespit ettiklerini, bunların yüzde 65’inin terör örgütlerine müzahir olduğunu dile getirdi. Polise sanal ortamda takip yetkisi veren düzenlemeyi iptal eden Anayasa Mahkemesi’ni hedef alan Soylu, tespit edemeyecekleri hesap olmadığını kaydetti. l ANKARA / Cumhuriyet Koronadan önce Menzil Devletler de insan gibi virüs kapar, hasta olur mu? Tarih yazımına girmiş, Osmanlı’nın son asrına “hasta devlet” deniyor. Fuat Paşa, Tanzimat’ın gerekçesini kalp ameliyatı gibi anlatıyor: “Bir devlette iki kuvvet olur. Biri yukarıdan, biri aşağıdan gelir. Bizim memlekette yukarıdan gelen kuvvet cümlemizi eziyor. Aşağıdan ise bir kuvvet hasıl etmeye imkân yoktur. Bunun için papuççu muştası gibi yandan bir kuvvet kullanmaya muhtacız. O kuvvetler de sefaretlerdir.” Teşhis koyanlar gücü yeterse reçete de yazıyor. Konuyu Sağlık Bakanlığı’na getireceğimi anladınız. Daha çok, eski Bakan Recep Akdağ’a. Gazeteci ağabeyimiz Saygı Öztürk’ün “Menzil” kitabı birkaç ay önce çıktı. Öztürk, pek az yapılan bir şeyi yapmış, Menzil kökenli Adıyaman ve Eskişehir’deki dergâhlara gitmiş, bizzat şeyhlerle görüşmüş, Menzil’i onlara anlattırmıştı. Dergâhlar dedim. Bilmeyenler için söyleyelim. Menzil Şeyhi Abdülhekim el Hüseyni’nin (Erol) ölümünün ardından Menzil’in başına, oğlu Muhammed Raşid Erol gelmişti. Onun ölümünün ardından ise cemaat fiilen ikiye bölündü. Menzil’deki dergâhın başına Muhammed Raşid Erol’un halifelik verdiği 6 kişiden biri olan kardeşi Abdülbaki Erol geldi. Muhammed Raşid Erol’un oğlu olan Feyzeddin Erol ise AdıyamanMenzil’deki amcasının ve onun oğullarının yönetimine karşı çıkarak Eskişehir’deki dergâhı kurdu. AdıyamanMenzil kolu Semerkand Grubu diye anılırken, Eskişehir kolu Buhara Grubu diye tanınıyordu. Okuduğumuza göre Saygı Öztürk, hem amcasına başkaldıran Feyzeddin Erol ile hem de Menzil’deki Abdülbaki Erol’u temsil eden oğlu ve halifesi Saki Erol ile birer söyleşi yapmış. Menzil, ihale, rüşvet Gelelim Sağlık Bakanlığı meselesine… Cumhuriyet tarihinin en uzun süreli Sağlık Bakanlığı’nı yapan Recep Akdağ, genç yaşından beri Menzil cemaati müridiydi. Erzurum’da tıp fakültesinde hocalık yaparken, bir başka Menzilci bakan Taner Yıldız aracılığıyla AKP ile buluştu. Metastaz kitabında Akdağ döneminde Sağlık Bakanlığı’nın nasıl Menzil Bakanlığı olduğunu yazmıştık. Aslında her şey çok açıkmış! Eskişehir’deki Şeyh Feyzeddin Erol şöyle anlatıyor: “Enerji Bakanı Taner Yıldız da, Sağlık Bakanı Recep Akdağ da bizim evimizde büyüdüler. Her hafta yanımda olan insanlardı. Şimdi selam da vermiyorlar. (…) Biz, Menzil’den kopunca onlar da bizden koptular.” Feyzeddin Erol, Sağlık Bakanlığı’nın halini ise şöyle anlatıyor: “Bugün işim Sağlık Bakanlığı’na düşerse hayatta beni muayene de etmezler. Menzil’e gitmediğim için. O yüzden biz devlet hastanesine değil, özel hastanelere gidiyoruz.” Hep aklımıza geleni Şeyh Feyzeddin Erol söylüyor: “O köyün, Menzil’in ismine yazık değil mi? Tertemiz bir köy adıydı. Köyümüzün adı niçin ihaleyle, rüşvetle, şununla bununla anılsın? İnsan üzülmez mi? Neticede dedem, babam orada yatıyor. Keşke yapmasalar.” Nereye baksan Menzil Menzil’deki Şeyh Saki Erol da doğruluyor. Saki Erol, Akdağ’ın Menzil geçmişini “30 yıl” diye açıklıyor. Saygı Öztürk, “Menzilcilerin Sağlık Bakanlığı’nı ele geçirdiği biliniyor” dediğinde Saki Erol söze şöyle başlıyor: “Doğru, Recep Akdağ’ı tanıyorum. Buraya (Menzil’e) gelmiş gitmiş. Sağlık Bakanlığı Menzil cemaatine bağlı diye liyakatsiz bir insanı almışsa vallahi o doğru değildir.” Peki Akdağ ne yaptı? Önce İsmail Toprak, Tahsin Ecer, Sefer Aycan, Yaşar Seyfi, Gürbüz Yüksel, Güler Öz gibi Menzilci olmayan bir sürü bürokratı tasfiye etti. Başta Müsteşarlık koltuğuna oturtulan Necdet Ünüvar olmak üzere tüm bakanlık personeli Menzilci kadrolarla dolduruldu. Menzil Şeyhi’nin doktoru Ahmet Çağıl’ın oğlu Hasan Çağıl bile unutulmamış, Kamu Hastaneleri Kurumu Başkanı yapılmıştı. Hastane ihaleleri Menzilcilere dağıtılırken, mobilyalar dahi Semerkand’ın mobilyacılarından alınmıştı. Ambulans uçaklara Gavs’ın kısaltması “GVS” plakası takacak kadar görünür oldu her şey. Personel maaşlarının bir kısmı vakfa otomatik yatarken; diğer köyler üveymiş gibi Menzil köyüne 6 uzman hekimli, 20 yataklı hastane yapıldı. ‘15 Temmuz tiyatro mu, film mi?’ Bu “kendine Müslümanlık” AKP’de bile rahatsızlık yarattı. Önce Mehmet Müezzinoğlu, ardından Ahmet Demircan ve nihayetinde Fahrettin Koca’dan beklenen, Sağlık Bakanlığı’ndaki “Menzil virüsü” temizliğiydi. İskenderpaşa cemaatine yakınlığı ile bilinen Koca, birçok kişiye göre bekleneni yaptı. Nitekim Feyzeddin Erol, Saygı Öztürk’e şunları söylüyor: “Fahrettin Koca, tahmin ediyorum bakanlıkta Menzilcilerin fazla gücünü bırakmadı, dağıttı, dağıldı yani.” Korona’dan önceki temizlik hikâyesi böyle… Ama en ilginci Menzil’in 15 Temmuz’a bakışı. Menzil’deki dergâh adına konuşan Şeyh Saki Erol, 15 Temmuz ve FETÖ sorulunca çok tuhaf şu yanıtı veriyor: “Tanıdığımızdan, 15 Temmuz darbe girişimine kadar görüşümüz belliydi. Yanlış yapıyorlardı. O yüzden bizi yan yana gören olmamıştır. Onların faaliyetlerini tasvip etmedik. Darbe girişiminin bunlar tarafından yapıldığına da çok şaşırdık. Böyle bir şey de mi oluyor? Acaba tiyatoru mu, film mi çevirdiler? Tıpkı ABD filmi gibi. Ben hâlâ da inanmıyorum.” Devletin içindeki Menzilci kadrolar da mı böyle düşünüyor acaba? Bir cemaatin hastalığının öbürüyle tedavi edildiği bir garip devlet hastalığı bu. En kötüsü de kuşkusuz kandırılma hastalığı. Koronadan bile daha fena teslim alıyor bünyeyi çünkü. tezkoopis.org [email protected] tezkoopissndk tezkoopissndk tezkoopis
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle