20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ DOLAR 6.4650 0.1 kuruş [email protected] TASARIM: SERPİL ÜNAY AVRO STERLIN 6.9880 0.3 kuruş 7.6120 0.2 kuruş FAİZ 10.97 0.14 puan BORSA 11 26 MART 2020 PERŞEMBE ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 89.063 223 puan 2262.78 22.13 lira 334.44 2.94 lira Yurttaşın ‘evde kal’ması için, nakit destek, elektrik, su gibi ödemelerin askıya alınması öneriliyor Destekte sınıfta kaldık Dünya genelinde koronavirüs krizine karşı açıklanan mali destekler ço ğunlukla şirketleri kurtarma ya yönelik olsa da, yurttaşa doğrudan yardımı kapsayan önlem ler de içeriyor. Örneğin 9.8 mil GAMZE BAL yar dolarlık paketin açıklandığı Norveç’te, şirket lerin maliyetlerini azaltıcı bir dizi önlemin yanı sıra işten çı karılanlara 20 gün maaş öde necek. 31 milyar dolarlık pake tin açıklandığı İsveç’te, nisan ve mayıstaki bütün hastalık izinlerini hükümet ödeyecek. 83 milyar dolarlık paket açık layan Kanada Başbakanı Jus tin Trudea, halkına “Hiçbir Kanadalı kirasını ödemek ya da yiyecek satın almak konu sunda endişelenmemeli” di ye seslenirken, Malezya ise, ücretsiz izin almak zorunda kalan işçilerini destekleme, elektrik ücretlerinde indirim yapma kararı aldı. ‘Fatura donsun’ Türkiye’de ise bir yandan ‘evinde kal’ çağrısı yapılırken diğer yandan ücretsiz izne çıkarılanlar ya da geçimini sağlamak için çalışmak zorunda Salgına karşı dünya genelinde insanlara ‘evde kalın’ çağrısı yapılırken, maaş desteği, fatura ertelemeyi içeren paketler de açıklanıyor. Türkiye’de ise halkı doğrudan ilgilendiren elle tutulur bir önlem yok. kalanlar için elle tutulur bir önlem yok. Sivil toplum kuruluşlarının ve ekonomistlerin hükümete çağrısı, faturaların dondurulması, gıda yardımı yapılması ve çalışanların güvenceye alınması yönünde. Ancak bu taleplere kulaklar tıkalı. Daha çok ‘sermayeye kalkan’ olan 100 milyar liralık ‘Ekonomik İstikrar Kalkanı’ paketinin ve sonrasında bankaların duyurduğu kararların yurttaş için tek somut adımları şunlar: Sosyal felaket En düşük emekli maaşının 1500 liraya çıkarılması, ihtiyaç sahibi 2 milyon kişiye sosyal yardım vakıfları eliyle 1000’er lira yardım, talep edenlerin kredi borçlarının 3 aya kadar ötelenecek olması. Eksiklerin neler olduğunu, hangi önlemlerin alınması gerektiğini ekonomistlerle konuştuk. Krizin vuracağı ilk kesimin çalışanlar olduğunu vurgulayan Marmara Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Burak Arzova, “İşleri kesilen KOBİ’ler yeni iş ve mesai saatlerine göre işçi çıkarmalara başladılar. İşsiz kalanların ödemek zorunS. Burak Arzova da oldukları kira, su, elektrik, çocukların masraflarının nasıl karşılanacağı hususu toplum için önem arz etmekte. Çünkü bu ihtiyaçların karşılanamaması beraberinde sosyal felaketi de getirebilir. Acil olarak çalışan kesime doğrudan gidecek desteklere ihtiyaç var” dedi. “Önerim, en az 3 ay boyunca tüm ödemelerin (konut kredisi, elektrik, su, doğalgaz) dondurulması” diyen Arzova, şöyle devam etti: “Doğrudan gelir desteği sağlayamıyorsanız, dolaylı destek ile geliri telafi edebilirsiniz. Devlet, kiracıların kirasını da sıfır faiz ile 3 ay boyunca üstlenmeli. Küçük ve orta boy işletmeler için en az 3 ay boyunca tüm kredi ödemelerini dondurmak gerek. Krizin ne kadar süreceği belli değil. Hayali büyüme ve işsizlik senaryoları güveni ortadan kaldırır.” ‘Para basılmalı’ Ekonomik İstikrar Kalkanı paketinde yer alan konut alımına ilişkin maddeye ve KDV indirimlerine dikkat çeken İkti satçı Mahfi Eğilmez, “Alım satım işlemi şu anda yok. Her yer kapalı, KDV’yi indirsek ne olacak” Mahfi Eğilmez dedi. Düzenlemelerin, bu dönemde tüketilen mallara yönelik olması gerektiğini dile getiren Eğilmez, “İşyerleri kapatılan (restoran gibi) işletmeler var ve bu durum bir ay daha sürerse işten çıkarmalar olacak. Bunun önüne geçmek için İşsizlik Fonu Sigortası kullanılmalı. Ek olarak, işyerlerini kapalı tutmak zorunda kalanlara da bir önceki yılda beyan ettiği geliriyle bağlantılı olarak belirli tu tarlarda uzun vadeli borç verilmeli. Çıkışın tek yolu, Merkez Bankası’nın para basması. 3 ay için kullanılmak üzere 100 milyar TL. Bu, ekonomiye zarar verecek, evet. Ancak enflasyon bunu sonra düşünmek zorundayız. Şu an aslolan içinde bulunduğumuz durumu kurtarmamız.” Günü kurtarıyor Bilkent Üniversitesi öğretim üyesi Erinç Yeldan, koronavi rüs krizinin, hem üretim ve te darik zin cirinde ya rattığı so runlar hem talep daral ması şek linde etki leri olması Erinç Yeldan na rağmen Türkiye’nin açıkladığı tedbirlerin buna çözüm üretmediğini anlattı. “Önlemler birbirinden kopuk, parçalı bir yapıda” diyen Yel dan, “Uygulamaya konulan tedbirler kısa dönemci ve si yaseten önem arz eden konut edinimi, bankacılık faaliyetle ri ve yurtiçi ulaşımın özendi rilmesi benzeri günü kurtar maya yönelik kısmi teşvikler le sınırlı kalmıştır” dedi. Piyasalarda hava puslu Mali piyasalar, ABD Merkez Bankası Fed’in sınırsız tahvil alımı başta olmak üzere merkez bankaları ve hükümetlerin virüs kaynaklı ekonomik etkileri sınırlamak adına attıkları adımlardan destek bulunuyor. Dolar/ TL de, dün sabah saatlerinde 6.37 liraya kadar gerilerken, BİST 100 Endeksi 91 bin 939 puana kadar çıktı. Ancak paketlerin etkisi ve piyasaların yönüyle ilgili belirsizlikler, inişli çıkışlı hareketlere neden oluyor. Gün içinde 6.37 6.47 arasında hareket eden dolar/TL günü 6.46’da kapadı. BİST 100 ise yüzde 0.25 değer kaybetti. Virüse karşı atılan adımlar kapsamında, dün ABD’de Beyaz Saray’ın 2 trilyon dolarlık destek paketiyle ilgili Cumhuriyetçilerle Demokratların anlaşması öne çıktı. Euro bölgesinde virüsle mücadele eden ülkelere 410 milyar Avroluk kurtarma fonundan (ESM) kredi kullandırılması üzerinde büyük ölçüde uzlaşı sağlandı. Türkiye’de de kredi garanti kurumlarının nakit kaynak aktarma veya özel tertip DİBS ihraç etme yetkisi 50 milyar liraya yükseltildi. Sektörel mücbir talebi büyüyor Desteklerde kendilerine yer bulamayan sektörler, hükümete yönelik çağrılarını artırdı. Yüz binlerce kişiyi istihdam ettiklerini belirten Hırdavat Sanayici ve İşadamları Derneği Başkanı Çetin Tecdelioğlu ile Ev ve Mutfak Eşyaları Sanayicileri ve İhracatçıları Derneği Başkanı Burak Önder, KDV ödemelerinin 6 ay ertelenmesine ilişkin çalışması kapsamında mücbir sebep halinden faydalanacak mükellef grupları arasında yer almak istediklerini duyurdu. Oyak Renault da üretimi durdurdu Fransız otomobil üreticisi Renault, Türkiye’deki birimi Oyak Renault’nun bugünden itibaren üretimi kademeli olarak durduracağını açıkladı. Şirket üretime tekrar başlama tarihini ülkedeki ve dünyadaki gelişmeler ışığında daha sonra belirleyeceğini belirtti. Koronavirüs salgınına dönük önlemler kapsamında, geçen günlerde Ford Otosan, Toyota, Honda, Mercedes Benz ve MAN üretimlerini geçici olarak durdurma kararı almıştı. AkaVpMa’mlerae’ ‘resmi isyanı! En az 200 AVM’nin, kilitli mağazalardan kira alabilmek için resmi kapama kararını açıklamadığını belirten Birleşmiş Markalar Derneği Başkanı Sinan Öncel, “436 AVM’yi yönetenlerin tamamından ‘10 Mart 2020’den itibaren salgın tehdidi geçene kadar kira ve genel gider almayacağız’ şeklinde açıklama yapmalarını bekliyoruz” dedi. ‘Güven’sizlik yeniden arttı Virüsün etkileri, yeni yıla daha “güven”li giren iş dünyasının kaygılarını büyütmeye başladı. TTÜİK’in “Sektörel Güven Endeksleri, Mart 2020” raporuna göre, mevsim etkilerinden arındırılmış güven endeksi mart ayında bir önceki aya göre; hizmet sektöründe yüzde 6 düşerek 98.5 puandan 92.5 puana, perakende ticarette yüzde 1.2 azalarak 102.9 puandan 101.7 puana gerildi. İnşaatta ise yüzde 3.7 artarak 74.5 puandan 77.2 puana çıktı. Bu kapsamda örneğin hizmette gelecek 3 aya ilişkin talep beklentisi alt endeksi yüzde 7.6 azalarak 97.7, perakende de iş hacmisatışlar beklentisi alt endeksi yüzde 2.4 azalarak 102.5 puan ol du. Ayrıca Merkez Bankası verilerine göre, reel kesim güven endeksi mart ayında bir önceki aya göre 7.2 puan azalarak 99.7 oldu. Kapasite düşüyor Reel kesimle ilgili bir diğer dikkat çekici sonuç da, imalat sanayi kapasite kullanım oranıyla (KKO) ilgili geldi. KKO martta bir önceki aya göre 0.7 puan azalarak yüzde 75.3’e geriledi. Bu kapsamda mevsimsel etkilerden arındırılmış kapasite kullanım oranı da bir önceki aya göre 0.4 puan azalarak yüzde 76.2’ye düştü. l Ekonomi Servisi ‘BEYAZ EŞYADA ÖTV SIFIRLANSIN’ İç talepte şubattaki artışa karşın önümüzdeki dönemde hem iç talep hem ihracatta daralma yaşanacağına işaret eden Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği Başkanı Can Dinçer, şu öneriyi yaptı: “İç talepte daralmanın etkilerini giderebilmek için ÖTV’nin sıfırlanması, istihdama büyük katkı sağlayan bayi ve servislere kira desteği verilmesi, mavi yaka çalışanlar için olası üretim durmasına karşın özel bir teşvik paketi tanımlanmasını içeren önlemler çok önemli.” l Reuters ‘Hak edilmiş’ bir felaket Yok, kendi inancına güvensiz, gözü başkasının hazlarında olan kıskanç tiplerin sandığı gibi “ateistler lay lay lom eğlendiği” için değil. Bu tiplerin aklının kapasitesini aşan GERÇEKLER var: Örneğin, bu tipler “iklim krizinin” komplo olduğunu iddia ederken, ormanları yok eden saçma sapan projeleri alkışlarken, böyle bir krizin gelmekte olduğunu hepimiz biliyorduk. Dahası, kültür endüstrisi “virüs salgını” senaryolu filmlerden, TV dizilerinden milyarlarca dolar kazanıyordu. İnsanlık ise “farların ışığında donup kalmış bir tavşan” gibiydi. “Kapitalizm filan” diye başlamak kolay, ama süreci engelleyebilecek şeyleri yapamamış olmanın sorumluluğundan kurtulmak olanaksız. Sorumsuz, bencil, acımasız bir toplum Şimdi hükümetler virüs salgınını yavaşlatmak için, isteksizce de (ekonomiye / sermayeye zarar vermek istemiyorlar) olsa birtakım önlemler alıyorlar. Toplumun azımsanamayacak bir kısmı, alışkanlıklarından, hazlarından vazgeçemediği için, bu önlemlere uyamıyor; hem kendi yaşamını hem de aynı toplumu paylaştığı insanların yaşamlarını tehlikeye atıyor. Virüs salgınında en büyük yük, neoliberal hükümetlerin kaynaksız bıraktığı, acımasızca ticarileştirdiği sağlık sistemlerinin üzerinde. Bu sektördekiler, yeterli sayıda personelden ve malzemeden yoksun, canları pahasına ön saflarda mücadele ediyorlar. Bunlardan birilerinin sık sık televizyonlarda bitkin bir yüzle, yaşlı gözlerle “Biz sizin için mücadele ediyoruz, siz de ne olur kurallara uyun. Bize biraz olsun yardım edin” diye yalvardıklarını görüyoruz. Yanımızdakine “hakikaten ha..” diyerek başımızı sallıyoruz ama yine sokaklarda dolaşmaya devam ediyoruz. Dahası, biz evimizde tıka basa dolmuş dolabımızda daha ne eksik diye düşünürken bu sağlık emekçileri, vardiya sonrası bitkin, perişan, dükkânların yağmalanmış, tamtakır raflarıyla karşılaşıyorlar. Bizi kim üretti? Toplumu teslim almış bir tavırdan söz ediyorsak, biraz derine inmek, geriye gitmek gerekiyor. Biraz derinde, bireylerin değerlerini, davranış kalıplarını, kullandıkları söylemleri, hatta haz nesnesi olarak seçtikleri şeyleri belirleyen kültürel ortamın özellikleri var. Bunlar da bireylerin içinde olduğu egemen ekonomik ve siyasi iktidar ilişkilerinin yeniden üretimi ve sürdürülmesiyle yakından bağlantılı şeyler. Bu noktada iki kritik ikilemle karşılaşıyoruz: “İşlevsel tüketime karşı hazlara dayalı tüketim” ve “topluma karşı serbest piyasa.” Bu ikilem de kapitalizmin, yüzeyde kendini “talep yetersizliği” olarak gösteren yapısal krizinin yönetimiyle ilişkilidir. Birincisinin öyküsü reklamcıların 1970’lerde geliştirdiği “işlevi üzerinden değil, vaat ettiği hazlar üzerinden pazarlama” teorilerine, ikincisi de yeni “krizi yönetme modeli” neoliberalizmin mimarlarından İngiltere Başbakanı Thatcher’in “toplum yoktur” … “yalnızca çıkarları için rekabet eden bireyler” (piyasa) vardır saptamasına uzanır. Yalnızca kendi bedenine, hazlarına, bunları tatmin edeceğine inandığı malların, hemen şimdi tüketimine odaklanmış, “ötekinin” varlığını yadsımanın yanı sıra, dayanışma duygusunu, “yarın” kavramını kaybetmiş, “(Ö)tekinin”, “haz al, kâr yap, rekabet et” buyruğuna uyan bireyler işte böyle üretildi. Bu bireyleri üreten iktidar ilişkilerinin seçkinlerinin, özellikle ABD’de Covid19 salgınıyla mücadele ederken alınan önlemler karşısında artık sabrı taşmaya başlamış. Bunlar salgına değil, adeta ölüm kültüne dönüşmüş sermayenin çıkarlarına odaklanmak istiyorlar. Fox News, “ ‘Sosyal mesafe’ kararları doktorlara bırakılamaz”, “Tedavi hastalıktan beter çıktı” diyor. Teksas Valisi’ne göre, “yaşlılar, gençler için ekonomiyi kurtarmak uğruna ölmeye hazır”. Trump, Fox’un iddiasını tekrarladıktan sonra ekliyor: “ABD ekonomisi kapatılmaya uygun değil”. Borsa aniden yüzde 11 artıyor. İngiltere’de The Times, The Guardian, Financial Times, önlemlerin gecikmesinde Başbakan’ın başdanışmanı, “Bırakalım virüs devresini tamamlasın. Bu arada yaşlı kesimden birileri ölecekse ölür” dediği iddia edilen Cummings’i suçluyorlar. Homo sapiens’in tarihinde son durum, bu türün de tükenme sürecine girdiğini düşündürüyor! Engellemek isteyenlerin ellerini çabuk tutması gerekiyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle