23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 13 MART 2020 CUMA DOLAR AVRO STERLIN FAİZ ekonomi@cumhuriyet.com.tr TASARIM: SERPİL ÜNAY BORSA ALTIN CUMHURİYET EKONOMI ALTIN 24 AYAR 6.2820 8.9 kuruş 7.0000 0.2 kuruş 7.9300 10.4 kuruş 11.30 0.21 puan 93.639 7327 puan 2148.89 76.08 lira 320.41 9.83 lira Jale Özgentürk Son yılların modası eticaret kaosa girdi, şirketler ürün değiştiriyor Virüs yapılanması YAKIN PLAN jale.ozgenturk@cumhuriyet.com.tr Kongreler bitti, Borsa kapandı! İstanbul’un yeme içme alanında efsane adreslerinden biridir Borsa Restoran. Yaklaşık 25 yıl önce kurulan restoranın Boğaz manzaralı masalarında siyasetçisinden sanatçısına, iş insanından esnafına farklı kesimler bir araya gelirdi. Ünlü yazar Yaşar Kemal bu isimlerden biriydi, Kemal’e ayrılan özel masada kimi zaman Zülfü Livaneli’yi kimi zaman çok önemli bir yabancı yazarı görmeniz mümkündü. Trabzonlu Rasim Özkanca’nın 1983’te tarihi Borsa Lokantası’nı alarak Lütfi Kırdar Kongre Vadisi’nde açtığı restoranda, NATO İstanbul Zirvesi’nde aralarında George Bush’un olduğu 30 devlet başkanı, 140 savunma ve dışişleri bakanı, 200 büyükelçi ağırlanmıştı. Bill Clinton’lu AGİK, Dünya Gazeteciler BirliğiWAN, İslam Kalkınma Örgütü, OECD organizasyonlarında da katılımcılara Türk yemeklerinden oluşan menüyle hizmet verilmişti. Yıllar içinde Boğaziçi Borsa Restoran’dan sonra Adile Sultan, İstinye Park ve Ankara Next Level’da şubeler açıldı. 2013’te ise Ferit Şahenk’in yeme içme şirketi D’reams, hisselerin yüzde 51’ini aldı. Ancak bir süre sonra önce İstinye Park sonra Next Level şubeleri kapandı. Şimdi de sıra Boğaziçi Borsa’da... 2015 sonrası uluslararası kongrelerin Türkiye’den uzaklaşmasıyla kongre vadisinin boş kalması, ulusal kongrelerde ise Haliç’in tercih edilmesi, müşteri sorunu yaratmıştı. Lütfi Kırdar belediyenin. İşletme ise Türkiye Seyahat Acentaları Birliği’ne (TÜRSAB) ait. Birlik de uzun yıllar Borsa’ya olan borçlarını ödemeyince Özkanca tahliyeye karar vermişti. İşte bu karar bu hafta gerçekleşti. Özkanca Boğaziçi Borsa’ya kilit vurdu. Özkanca Türk yemeklerine olan gönül bağını Adile Sultan Borsa’yla sürdürecek. Oğlu Umut’un işlettiği Masa ise ailenin farklı kulvarda yol alacağını gösteriyor. Dünya ekonomisi bir kaos döneminden geçiyor. Küreselleşme ve kapitalizmin sorunları tartışılırken, Çin’in en önemli sanayi kenti Wuhan’da başlayan Covid19 salgınıyla bu kaos iyice açığa çıktı. Şimdi küresel krizden en çok turizm mi, havacılık mı, sanayi mi etkilenecek tartışmaları yapılıyor. Ancak belli ki, etkilenmeyecek sektör de ülke de olmayacak. Eticaret de bu süreçten fazlasıyla etkilenen sektörlerden. Evinizde, işyerinizde, akıllı telefonunuzdan istediğiniz ürünü sipariş ediyorsunuz. Ya aynı gün ya da en geç üç gün sonra elinizde... Bilişim Sanayicileri Derneği’nin eticaret raporundaki verilere göre 2018’de Türkiye’de aralarında Trendyol, n11, Hepsiburada, İstanbul Bilişim gibi önemli markaların olduğu 799 eticaret sitesinin geliri 59,9 milyar TL olarak gerçekleşti. Ancak hızlı gelişen ve daha yolun başında olan bu sektörde son günlerde ciddi sıkıntılar var. Hem kendim yaşadım, hem de çok sayıda şikâyet gelince neler oluyor soruşturdum. En önemli kaynağı güven olan ticaret sitelerine güvensizlik tavan yapmış durumda. Sektörün sıkıntıları, meşhur alışveriş çılgınlığı günü olan kasım ayındaki “kara cuma” ile başlıyor. Bir günde 4,5 milyar TL’lik ürün satılınca, beklenmeyen talep önce bankaların işlem kapasitesini sarsıyor. Ardından siteler ürün temininde sıkıntılar yaşamaya başlıyor. Ürünlerin kargoyla dağıtımında ise büyük aksamalar gerçekleşiyor. Bugün hâlâ teslim edilmeyen yüz binlerce ürün var. Yüzde 80 Çin’den Kasım’daki bu kara dalgaya bu kez Türkiye’nin ithalat engelleri katılınca, gümrükten ürün çekmek zorlaşıyor. Bu sıkıntıların üzerine ocak sonunda başlayan koronavirüsü ise olaya tuz biber ekmiş. Eticaret sitelerinin sattığı ürünlerin yüzde 80’i Çin’den ve Uzak Doğu’dan geliyor. Virüs nedeniyle üretimi duran Çin’den tedarik artık çok zor. Arzın azaldığı bu piyasada bu kez fiyatlar artıyor. Bir eticaret sitesinin yöneticisi şunları söylüyor: “eTicaret ürünlerinin yüzde 80’i ithalat kaynaklıydı. Bugün sattığımız ürünün yerine yenisini koymaya kalktığımızda, sattığımızdan yüzde 10 pahalıya alıyoruz.” Eticaret siteleri şimdi yeniden yapılanıyor. Uzakdoğu’dan gelen ithal ürünlerin yerini Türkiye’de üretilen farklı ürünler alacak. Bu arada mal bulmak o kadar zor ki. Almanya’da buzdolabında spot piyasa oluşmuş. Bu durum pazardaki rekabeti daha da artıracak. Görünen o ki, peş peşe gelen darbeler Türkiye’deki eticaret şirketlerini sarsmaya devam edecek. Dumankaya TMSF kavgası Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) 2016’dan beri Türkiye’nin 44 ilinden toplam 985 şirkette kayyım olarak görev yapıyor. FETÖ soruşturmaları nedeniyle TMSF’ye geçen bu şirketlerde 50 bine yakın istihdam var. Elindeki şirketlerin toplam aktif büyüklüğü yaklaşık 60 milyar TL. Yani TMSF Türkiye’nin en büyük holdinglerinden. Başkan Muhiddin Gülal, geçen günlerde elde kalan şirket sayısını 800 civarında açıkladı. Rakamın azalmasının nedeni bazı şirketlerin tasfiye edilmesi. Ancak bir yandan da bazı davalar bitmeye başladı. Örneğin birlikte yargılandığı isimler arasında Kadir Topbaş’ın damadı Ömer Faruk Kavurmacı’nın da bu lunduğu Faruk Güllüoğlu, 8 yıla yakın ceza aldı ama kendi adıyla anılan baklava zincirini geri almaya hazırlanıyor. Bugünlerde dava sonuçlarını bekleyen bir grup ise Dumankaya İnşaat. FETÖ’ye üyelikten yargılanmakta olan Dumankaya ailesinden içeride olan yok. Dumankaya mağdurları ile uzun süredir irtibat halindeyim. Onlar evlerini almak için mücadele veriyor. Şirketin ortaklarından Uğur Dumankaya ise son günlerde TMSF kayyımlarına yaptığı sert açıklamalarla dikkat çekiyor. Dumankaya ailesi haziran ayında mahkemenin sonuçlanmasını bekliyor ve suçlu bulunsalar bile şirketlerini alacaklarına inanıyorlar. Dumankaya, attığı tweet’lerle kayyımları şirketi zarara uğratmak, mallarını haraç mezat satmakla suçluyor. Şu iddialarda bulunuyor: “Bazıları şaşırıyor olabilir. Neler oluyor? Aile ile geçici yönetim kavga mı ediyor? Biz 40 aydır aynı seviyede mücadelemize devam ediyoruz. Perde arkasındaki mücadelemiz kamuoyu önünde aşamasına geçti. Hukuki mücadele ise daha yeni başlayacak. Kör kuruşumuzun takipçisi olacağız..” Uğur ve Barış Dumankaya’nın sanal dünyadan mücadelesini yakından izleyenler ise gerçekleşmeyen 4 projeden kısıtlı tasarruflarıyla ev alan 10 bine yakın kişi. Bakalım bu mücadelenin sonunda yüzü gülen kim olacak! Gençlere ‘Esas’lı fırsat Esas Sosyal Kurucular Kurulu Başkanı Emine Sabancı Kamışlı, 2016’da hayata geçen “İlk Fırsat Programını” anlattı. Kamışlı, şu bilgileri Emine Sabancı Kamışlı verdi: “Sürdürüle bilir sosyal yatırımlarla çıktığımız bu yolda, ilk yatırım alanımız olarak gençler ve istihdam alanını seçtik. Az bilinen devlet üniversitelerinden mezun olan gençler, işsiz kalıyorlar. 2020’de 55 yeni mezuna daha destek vereceğiz. Böylece 5 yılda 150 gence ulaşacak, 31 STK’ye da nitelikli işgücü sağlamış olacağız.” Rüzgâra Türk kadın enerjisi Küresel Rüzgâr Enerjisi Konseyi (GWEC) ve Enerji Dönüşümü için Küresel Kadın Ağı (GWNET), Türkiye Rüzgâr Enerjisi Birliği (TÜREB) Genel Koordinatörü Zeynep Aslıhan Yurtsever’i, “2020 Rüzgâr Enerjisinde Kadınlar Küresel Liderlik Programı Türkiye Elçisi” ola rak atadı. TÜREB’den yapılan açıklama da, Yurtsever’in yanı sıra TÜREB Yönetim Kurulu Üyesi Fat ma Murray’nin de programa başvuran 110 kadından se çilen 15 kişi arasına girdi ği belirtildi. Zeynep Aslıhan Yurtsever T.C. SÜRMENE SULH HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2018/168 Esas DAVALILAR: 1 AYTEN ÇİLİNGİROĞLULEVENT MAHALLESİ ÇAYIRÇİMEN SOKAK 1/23 BEŞİKTAR İSTANBUL 2 BANU ÇİLİNGİROĞLUAtakent Mah. Burç Cad. No:27B D:1 Ümraniye Ümraniye Ümraniye 34570 İstanbul Ümraniye/ İSTANBUL 3 İFFET SAKA Pınar Mah. Ali Bozdoganoğlu Bulvarı No:522 İç Kapı No:5 Seyhan/ ADANA 4 TÜRKAN ÇİLİNGİROĞLUİvedik O.S.B. 1518 Sk. 43 0Yenimahalle/ ANKARA Davacı tarafından Sürmene ilçesi Muratlı Mah. 116 ada 1029 parsel sayılı taşınmaz için açılan Ortaklığın Giderilmesi davasında, Mahkememizce dava dilekçesinde belirtilen adreslerine duruşma gününü bildirir davetiye çıkarılmış olup, tebligat yapılamamıştır. Adres araştırmasından da bir netice alınamadığından dava dilekçesi ve duruşma gününün ilanen tebliğine karar verilmiştir. Durusma Günü: 22/04/2020 günü saat: 10:10’da duruşmada bizzat hazır bulunmanız, veya kendinizi bir vekille temsil ettirmeniz, Aksi taktirde H.U.M.K.’nun 3156 sayılı yasa ile değişik 213/2 maddesi uyarınca yargılamaya yokluğunuzda devam olunacağı hususu, Dava Dilekçesi ve duruşma günü yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1149651) T.C. TEKİRDAĞ 2. AİLE MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2019/353 Esas Davacı tarafından davalı aleyhine Mahkememizde açılan boşanma davasında; Tüm aramalara rağmen adresi tespit edilemeyen “Tekirdağ ili,Süleymanpaşa ilçesi,Ahmedikli Mah/Köyü, Cilt no:21, Hane no:3, BSN:40, T.C. Kimlik No: 50191136668, Recayi ve Vechiye’den olma,01/02/1970 Ahmedikli doğumlu” davalı ŞABAN ÜSTÜN’e ilanen tebligat yoluyla tebligat yapılmasına karar verilmiş olmakla; 13/05/2020 günü, saat: 09:05’da Mahkememizde yapılacak olan duruşmaya bizzat gelmesi veya kendisini bir vekil ile temsil ettirmesi, mazeretsiz olarak duruşmaya gelmediği takdirde yokluğunda duruşma yapılarak karar verileceği ve ilan tarihinden itibaren 7 gün süre sonunda muhataba tebliğ edilmiş sayılarak, bu süreyi takip eden iki haftalık süre içinde tüm savunma ve delillerini Mahkememize yazılı olarak bildirilmesi hususu davalı ŞABAN ÜSTÜN’etebliğ edilmiş sayılacağı hususu şerhli davetiye tebliği yerine geçerli olmak üzere İLANEN TEBLİĞ OLUNUR. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1149954) T.C. KAHRAMANMARAŞ 2. AİLE MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2018/908 Davacı Hanıfeh SADEGHİ vekilince davalı Bahman AZEMİ aleyhine ikame edilen Boşanma (Evlilik Birliğinin Temelinden Sarsılması Nedeni İle Boşanma (Çekişmeli)) davasının yapılan yargılamasında; Davacı vekili, dava dilekçesinde tarfların Şiddetli Geçimsizlikleri Nedeniyle BOŞANMALARINA,müşterek çocukların velayetlerinindavacı anneye verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Dosyamız davalısı olan Ali ve Hurşit oğlu, 01/01/1987 D.lu, 99803909726 Yabancı Kimlik nolu BAHMAN AZEMİ nin yapılan tüm aramalara rağmen adresi tesbit edilemediğinden davalıyasözlü yargılama duruşma gününün ilanen tebliğine karar verilmiş olup davalının sözlü yargılama duruşma günü olan 11/05/2020 günü saat 09.35 de mahkememiz duruşma salonunda hazır bulunması veya kendisini bir vekille temsil etmesi aksi takdirde sözlü yargılama duruşmasına yokluğunda devam olunacağı ve yokluğunda dayapılan işlemlere itiraz edemeyeceğinden sözlü yargılamaduruşma günününişbu ilan özetinin gazetede yayınlandığı tarihten itibaren 8. Gün sözlü yargılama duruşma günü ve saatinin davalıya tebliğ edilmiş sayılacağı hususu ilan olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1149402) T.C. SAKARYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN (ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA) ESAS NO: 2020/109 Esas Davacı ALİ ÖZBEY tarafından davalı BUDAKSAN ELEKTRİK SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ aleyhine açılan İflas (Doğrudan Alacaklı Tarafından Talep Edilen İflas (İİK 177)) davası nedeniyle; Davacı vekili, davalı borçlu hakkında İİK’nın 177/4.maddesi uyarınca iflas yolu ile takibe geçilerek ödeme emri gönderildiğini, davalıya ödeme emrinin tebliğ edildiğini, davalının herhangi bir itiraz ve ödemede bulunmadığını, davalı Budaksan Elektrik Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi’’nin mahkememiz davacısı Ali ÖZBEY’e Van 1.İcra Müdürlüğü’nün 2019/18301 E sayılı dosyasında 10/03/2020 tarihi itibariyle 138.885,28 TL borçlu olduğunu, ödeyecek mal varlığının da bulunmadığını, borca ve iflasa da itiraz etmeyen borçlu için iflas kararı verilmesini talep ve dava etmiş olup, açılan davanın yargılaması 02/06/2020 günü saat 10:40’a bırakılmıştır.İ.İ.K.’nun 177/4 maddesi uyarınca alacaklıların, davaya katılmak veya itiraz etmek isteyenlerin iş bu ilandan itibaren 15 gün içinde mahkememize müracaat etmeleri ilanen tebliğ olunur. 10/03/2020 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 1149974) En tehlikeli salgın: Panik Gerçi gazetemizin dünkü manşeti koronavirüsün dünyayı sarsan, artık ülkemizi de çıkılması çok zor bir sarmalın içine alan, sıcak gündemi, yaşanan gelişmelerin çarpıcı, birbirinden travmatik boyutlarının anlatılabilmesi üzerinden atılmıştı. Ancak gerçeğinde dünya için de genelinde geçerli olduğu üzere, ülkemiz için ise en azından bizim yaşamımıza dönük kaçınılmaz boyutları ile çok daha can yakıcı sonuçlar üreten, geçerli bileşik kaplar kuralları içinde yaşanan ekonomiksosyalsiyasal olumsuzlukların topunun birden üstümüze üstümüze gelen sonuçları ile yaşadığımız cenderenin şiddetini dillendirebilmenin yolu yok.. Virüslerin ölümcül tehdit boyutları ile at başı yaşanan, insan hakları, hakhukukadaletin insanlık dışı işleyişlerinde, ekonomik, sosyal, siyasal krizler üzerinden ortalığa saçılan gerçekliklerden hangilerini güncel sorunlar olarak öne çıkarmaya kalkışsanız, topunun birden içimizi karartan gelişmeleriyle ortaya çıkmış katlanılmazlıklardan ortaya çıkan resmi bütünlük içinde sergileyebilme, algılayabilmenin olanağı yok.. Olamadığı için de en olmayacak durumlarda, en olmayacak akıldışı tepkiler ile yüz yüze kalıyoruz.. Küçücük kimi ayrıntılar ya da kocaman kocaman sonuçları olacaklar üzerinden, kimi en aklı başında, bilinçli insanların, bütünlük içinde de kamuoyunun ya da tekkişinin iradesi, son kararına bırakılan, akıldışı gibi de değerlendirilebilecek eyleme dönüşmüş sıcak gündemli kimi örneklere, gerçek davranışlara.. bakalım mı? HHH Bu yazıyı yazmak zorunda olduğum saatlerde, Saray’dan, Tekadam rejiminin iradesi üzerinden verilecek kararla, okulların açık ya da kapalı kalması tartışmaları üzerinden çıkacak sonuç henüz bilinmiyordu. Sonucu üzerinden yakın günlere dönük bir değişiklik yaşanamayacağına, kararın mutlak irade niteliğini taşıyor olması gerçekliğinde, öncesinden yapılmış abuk sabuk tezler, tartışmaların iki tersine değerlendirme sonuçlarıyla yetineceğim.. Her kesimden gelen bir yanlı panikten beslenen çıkış çığlıklarında “Hâlâ okullar neden kapanmadı” sorusuyla haykıranlar elbette ki sonuçta virüs salgını karşısında kaygı duyulan çocuklarımızın kurtarılmasını istiyor, savunuyorlardı.. Okulların salgın büyümeden kapatılmasına karşı çıkanlar ise virüsün asıl yaşlılar, en çok da çeşitli sağlık sorunları olanlar üzerindeki öldürücü etkilerinden yola çıkarak, okulların çocuklar için büyük tehdit oluşturmadan kapatılmalarıyla, tehdit altında olanlara dönük öldürücü sonuçlarına yüklenecek olumsuz katkılardan yola çıkıyorlardı. Evlere taşıyıcıları yollamak sadece salgını ters yönde katlamak da değildi. Çalışmak zorunda olan annebabalar çok zor yakalanmış iş, yaşam koşullarının da çok gerisine düşmeyecekler miydi? Hasta olmayanların tersine zararlı olduğu duyurula duyurula maske takma takıntılarını nasıl açıklayacağız? En ucuzu elleri sık sık sabunla yıkamak çabası varken, işyerinden sokağa çıkışta, en pahalısından kimyasal koruyucularla el silenleri nerelere koyacağız? Bilindiği üzere Tekadamın iradesine terk edilmiş okulların açık mı, kapalı mı kalacağı kararı Saray’da, kuşkusuz bilim insanlarının da görüşleri alınmış olarak görüşülürken, Meclis’te milletvekilleri yine bu kez Türkİslam sentezi vurgusu ortaya çıkmış, özünde yine kararnamelerin eseri yasa değişikliklerini şeklen görüşüyor, tartışıyorlardı. Çünkü hiç şaşmaz kural olarak Meclis’in seçimlerden bu yana tek yanlı çalıştırılması, asla ortak görüş, hiç değilse en genel, yaşamsal sorunlar, gündemler için dahi, dahası “beka” olarak dayatılanlar da içinde, akılcı sonuçlar için asla uzlaşma aranmaması geçerliydi. Bazen milletvekillerinin en azından kendilerine düşen görevleri siyaseten yaptıklarının tanıklığı adına da olsa çabalarına, sabırlarına saygı da duymadan edemiyorum. Bazen muhalefet cephesi için hiç değilse kendi cephelerinden gerçekleri kamuoyuna duyurabilme çabasını avantajlı konum olarak görüyorum. Saray cephesi, durum vaziyetlere göre kimi satır aralarında değişiklik zorunluluğu da yaşanan söylem farklılıklarını da barındırıyor olarak, kuşkusuz kimilerinde gönüllerinden aksini, gerçeği de görüyor olarak, tek tip söylemde direnebilmek sanki daha bir zor. Kişisel bir küçük merak sorusu.. “Çocuk yaştaki evlilikleri savunmuyoruz ama çoluk çocuğa karışmışları kurtarmak için bir defalık daha tecavüzcüleri affedelim” diyebilmek nasıl bir utanmazlıktır?
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle