02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER 3 22 ARALIK 2020 SALI 90/30 180/70 90/30 100/60 80/30 20 / 10 20/50 50/00 140/60 100/50 50/00 150/80 100/40 200/130 130/80 30/50 150/1 10 ?0/? 0 100/60 130/30 60/10 110/20 TARİHTE BUGÜN 1914: Harbiye Nazırı ve Erkânı Harbiye Umumiye Reisi Enver Paşa’nın, Rus işgali altındaki toprakları kurtarmak ve Rusya içlerine ilerlemek amacıyla planladığı “Sarıkamış Harekâtı” başladı. Harekât on binlerce askerin şehit olmasıyla sonuçlandı. Uzmanlar mutasyonu değerlendirdi: Bulaşma engellenmeli, aşıyı etkilemez ama... Virüs 2021’i de sallar Dünya Sağlık Örgütü, mutasyona uğrayan koronavirüsün Birleşik Krallık dışında Hollanda, Danimarka ve Avusturya’da da tespit edildiğini açıkladı. Koronavirüsün yüzde 70 daha bulaştırıcı yeni türünün ortaya çıkması endişeleri de beraberinde getirdi. Bilim insanları, mutasyonun beklenen bir durum olduğunu ve mutasyon geçirmiş yeni koronavirüs türünün 2021’de yeni bir küresel dalgalanmaya neden olabileceğiSIBEL ni belirterek “Bütün ülkelerin viBAHÇETEPE rüsün genomik analizini yapması ve bulaşma hızını kesmesi gerekir. Bulaşma hızını kesmediğiniz sürece mutasyonların fonksiyonel hale gelme olasılığı artar” dedi. Mutasyonun aşı çalışmalarını etkilemeyeceğini vurgulayan bilim insanları, üretilen aşıların mutasyona uğrayan virüs üzerinde de etkili olacağı görüşünü dile getirdi. ‘Aşı olunmalı’ Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esin Davutoğlu Şenol, mutasyonun eylül ayından beri izlendiğini belirtti. Şenol, “Aşı olunmalı. Bulaşma azalarak bu tarz varyantların (Bir canlının genomu içindeki DNA ya da RNA diziliminde meydana gelen kalıcı değişmelerdir. Mutasyona sahip bir organizma ise mutant olarak adlandırılır) ortaya çıkmasına da mani olmak için aşılamanın önemi bir kez daha büyük bir şekilde ortaya çıkıyor” diye konuştu. “Şu anda biz mutasyonun nasıl olduğunu biliyor muyuz? Hızlı yayılma üzerinde etkisi olduğu söylendi, onun dışında var mı başka bildiğimiz” yönündeki sorumuza ise Şenol, “O çok önemli bir soru ve onun cevabı cevabı henüz yok. Onun cevabı ve anlamı çözülecek. Doğrudan yayılma ile de ilişkili olabilir bu” dedi. Genomik analiz yapılmalı Yeni dönemde yapılması gerekenlere ilişkin Prof. Şenol, şu değerlendirmeyi yaptı: “Genomik analizi bütün ülkelerin yapması gerekir. Mesela 120 binden fazla genom taranmış ve hâlâ İngiltere’deki bütün sürecin yüzde 10’unu temsil ediyor. Bu izlemle eşzamanlı olarak kapatmalar ile önlemler bu virüsü sessiz hale getirecek. Bu refleksin verilebilmesi için izlemek yani genomik analiz yapmak ve bulaşma hızını kesmek çok önemli. Bulaşma hızını kesmediğiniz sürece mutasyonların fonksiyonel hale gelme olasılığı artar. İngiltere şu an dördüncü evre, yani trafik lambasındaki kırmızı ışığı geçti. Bütün kalabalıklaşmaları, okullar dahil kapatıyorlar. Büyük bir kapanma yapıyor ve dünyaya karşı da sorumluluğunu yerine getiriyor. Mesela yazın temmuz ayında Avustralya’da çıktı bu varyant. Avustralya da genomik analizi çok iyi yapan bir ülke ve kapandı, kapanmalar ve düzgün tedbirler nedeniyle virüs sessiz hale geldi. Mutasyonlar virüste hiçbir zaman şaşırtmaz, onun için izlemeye başlarız. Bizi en çok şaşırtan mutasyon 2019’dan 2020’ye girdiğimiz gün başımıza gelen ve hayatımıza yerleşen virüs. Sadece şunu anlamak lazım: Bu virüs bizimle kalmaya çok kararlı, terk etmeyecek, bundan sonra başımıza gelecek olan şeyleri yapacaklarımız belirleyecek.” l İSTANBUL ÇILGIN BİR ALARM DEĞİL İngiltere’de koronavirüsün mutasyona uğradığının ortaya çıkmasının ardından geliştirilen aşıların yeni türe karşı etkili olup olmayacağı tartışılıyor. Basel Üniversitesi Moleküler Hayat Bilimleri Merkezi’nden (Biozentrum) Richard Neher dpa’ya yaptığı açıklamada, “Şu anda bir tehlike işareti göremiyorum” dedi. Viyana’daki Avusturya Bilimler Akamademisi’nden Andreas Bergthaler de ortada “çılgın derecede alarm verici” bir durum olmadığını söyledi. l BBC Türkçe ‘BAĞIŞIKLIĞI DELEBİLİR’ Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, özetle şu ifadelere yer verdi: “2021’de yeni bir küresel dalgalanmaya neden olabilir. Bu virüste gözlenen mutasyonların, virüsün daha kolay ve hızlı yayılmasına neden olabileceği, hastalığı geçirenlerde ve aşılananlarda oluşan bağışıklıktan kurtulmasını sağlayabileceği öngörülüyor. Risk gruplarını ve şiddetini değiştirip değiştiremeyeceğini ise şimdilik bilemiyoruz. Umarım kötü senaryo gerçekleşmez. Ama dikkatli olmamız ve tedbirlere uymakta ihmalkârlık yapmamamız gereken günlerdeyiz.” İNGİLTERE’DEN GELEN YOLCULARA PCR TESTİ YAPILDI 21 ARALIK PAZARTESI 196 BIN 110 22 MILYON 19 BIN 103 635 BIN 637 2 MILYON 43 BIN 704 3412 18 BIN 351 254 5192 34 BIN 419 %4.1 1 MILYON 834 BIN 705 Aralarında Türkiye’nin de olduğu çok sayıda ülke, yeni tip koronavirüsün (Covid19) daha bulaşıcı bir türü ortaya çıkan İngiltere ile sınırları kapatmaya başladı. Türk Hava Yolları’na ait uçakla Londra’dan İstanbul’a gelen, aralarında kabin ekibinin de bulunduğu 125 yolcuya İstanbul Havalimanı’nda koronavirüs tedbirleri uygulandı. Sağlık ekipleri tarafından uçakta iletişim ve adres bilgileri alınan yolcular, daha sonra havalimanı içerisinde bulunan PCR Ölü sayısı 12’ye çıktı Gaziantep’te Özel Sanko Üniversitesi Konukoğlu Hastanesi’nin Covid19 yoğun bakım ünitesinde, yüksek akım oksijen cihazının patlaması sonucu çıkan yangında hayatını kaybedenlerin sayısı 12’ye yükseldi. Hastalardan Münevver Güler (75) dün yaşamını yitirdi. Teknik incelemenin ardından bilirkişi ekibinin rapor hazırlığına başladığı öğrenildi. l DHA 38 bin kişiye ceza yazıldı İçişleri Bakanlığı, 14 ile 21 Aralık tarihleri arasında sokağa çıkma kısıtlamasına uymayan 38 bin 874 kişiye adli ya da idari işlem yapıldığını açıkladı. Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, hafta içi 21.00 ile 05.00 saatleri arasında, hafta sonu ise cuma akşamı saat 21.00’den pazartesi günü saat 05.00’e kadar sokağa çıkmanın kısıtlandığı hatırlatıldı. ‘INSANLARA ADAPTE OLDU’ İngiliz yetkililere göre virüsün bu yeni mutasyonu, önceden bilinen formdan yüzde 70’e kadar daha bulaşıcı. Alman Spiegel dergisine açıklama yapan biyoinformatikçi Richard Neher, virüsün insanlara adapte olduğunun altını çizerek “Acilen nasıl yayıldığını ve mutasyonun asıl ortaya çıktığını anlamamız gerekiyor” dedi. “Aşıların bu yeni mutasyonla işe yaramaz hale gelebileceği olasılığı var mı, sorusuna ise Neher, “Şimdilik bu beklenmiyor. Ama bu izlenmesi gereken bir şey” yanıtını verdi. Neher, daha katı kurallar gerekeceğini belirtti. l Dış Haberler testi alanına götürüldü. Burada yolcuların boğazından ve burnundan sürüntüler alındı. Londra’dan İstanbul’a gelen yolcuların evlerinde karantina altında olacakları ve filyasyon ekipleri tarafından takip altında tutulacakları öğrenildi. l AA 3 ilçede vaka düşüşü İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, yaptığı açıklamada İstanbul’daki koronavirüs vaka oranının geçen haftaya göre yüzde 40 azaldığını belirtti. Vali Ali Yerlikaya, “18. Filyasyon Takip Kurulu toplantısını yaptık. En hızlı vaka düşüşü yaşanan üç ilçemiz Arnavutköy, Beyoğlu ve Avcılar” ifadelerini kullandı. l Haber Merkezi Demokratik olmayan rejimler Demokratik olmayan rejimlere “illiberal demokrasi” diyorlar. Bu konuyu 30 Nisan 2006 tarihli Hürriyet gazetesinde ele almıştım. Şimdi, izninizle, bu yazıyı yardıma çağıracağım: HHH Batı için demokrasi demek “özgürlükçü demokrasi” demektir: Yalnızca özgür ve adil seçimlere değil, aynı zamanda hukukun egemenliğine, güçler ayrılığına ve ifade, toplanma, din ve mülk edinme temel özgürlüklerinin korunmasına dayanır. Bu özgürlüklere “anayasal özgürlükçülük” diyorlar. Demokrasinin demokrasi olması için hem özgür ve adil genel seçimleri hem de anayasal özgürlükleri içermesi gerekmektedir. Adolf Hitler özgür seçimlerle iktidara gelmişti. Batı’da son elli yılda demokrasi ile özgürlükler birbirinin içinde eridi. Ama bugün, Batı’nın politik kumaşında birbirine dolanıp sarmal oluşturmuş özgür demokrasinin içinde bir çelişkiyi barındırdığına tanık olmaktayız: Bazı ülkelerde bir şeyler oluyor ama özgürlükler gelişmiyor. Türkiye benzeri bazı ülkelerde de demokrasi ve özgürlükler her gün geriye gidiyor. HHH Önce “Siyasal Demokrasi” ne demektir ona bakalım. Herodot zamanından beri demokrasi, her şeyden önce halk yönetimi olarak tanımlanır. Yaygın olarak kullanılan demokrasi tanımı budur. Bir ülkede çok partili rekabete dayalı seçim yapılıyorsa biz o ülkeye “demokratik” diyoruz. Kuşkusuz seçimlerin serbest ve adil olması gerekir, çünkü bu, ifade ve toplanma özgürlüklerinin bir oranda korunmasını zorunlu kılar. Ama bu asgari koşullardan başka yalnızca belli toplumsal, siyasal, ekonomik ve dinsel haklar toplamının güvenceye alınması bir yönetime “demokrat” etiketini yapıştırmak için yeterli değildir. İsveç’te bazı kimselerin, bireysel mülk edinme haklarının kısıtlandığını ileri sürebilecekleri bir ekonomik sistem var. Fransa’da yakın zamanlara kadar televizyonda devlet tekeli vardı, İngiltere’nin bir resmi dini var. Ama bunlar gerçek demokrasi karşısında engel oluşturmuyor. HHH Anayasal özgürlüklere gelince, bu, hükümetlerin seçimle işbaşına gelmesiyle ilgili bir şey değildir. Batı tarihinde kökleri derin bir geleneğe bağlıdır, bireyin özerkliğini ve onurunu, kaynağı (devlet, kilise, toplum) ne olursa olsun her türlü zorlamaya karşı korumayı içerir. Anayasal özgürlükçülük Batı’da ve ABD’de bireyin hayat ve mülkiyet hakkını, din ve ifade özgürlüğünü savunmak için geliştirilmiştir. Bu ise özgürlükleri güvenceye almak için iktidarın gücünün sınırlandırılmasını, yasa karşısında eşitliği, tarafsız yargı ve mahkemeleri, devlet ve kilisenin ayrılığını öngörür. HHH İlleberal rejimlerde, gerçek demokratik rejimlerin tersine, ifade özgürlüğü yoktur, muhalefetin iktidara giden yolları mevcut yönetim tarafından tıkanmıştır; toplum iktidarın olanaklarıyla kör, sağır ve dilsiz hale getirilmiştir. İlke ve kural olarak, demokratik rejimin varlığının tartışılmaz koşulları vardır: 1 Kuvvetler (yasama, yürütme, yargı) ayrılığı. 2 Halk adil seçimlerde temsilcilerini seçmekte ve egemenlik, gerçekten ulusundur. 3 Siyasal partilerin varlığı tehdit altında değildir. 4 Haklar ve özgürlükler güvence altındadır. 5 Muhalefetin dokunulmazlığı güvence altındadır. 6 İktidar, devlet kurum ve kuruluşlarına karşı yasadışı işlemler yaptırmamalıdır. 7 İktidar ekonomiye siyasal baskı yapmamalı, yandaşlarını kayırmamalıdır. 8 İktidar muhalefete karşı yasal sınırların içinde kalmalıdır. 9 İktidar yasal ve akçeli işlerinde şefaf olmalı ve hesap vermekten kaçınmamalıdır. 10 İktidar, asla yalan söylememelidir. 11 Yürütme, yasama ve yargıya saygı göstermeli ve baskı yapmamalıdır. 12 İktidar, devlet aygıtını işlemez hale getirmemelidir. 13 Kuvvetler ayrılığı ilkesine göre yargı, yasama ve yürütmeyi denetlerse rejimin adı demokrasidir. Yürütmenin yasamayı işlevsizleştirdiği, Yargı’yı baskı altında tuttuğu rejime diktatorya denir. HHH 13. madde için yakında özel bir yazı yazacağım.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle