13 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ [email protected] TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 112 OCAK 2020 PERŞEMBE Köprü geçişine dev zam15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nde geçiş 10.50 lirayken, Yavuz Sultan Selim’de 21.90 TL 2020’nin ilk gününde Osmangazi ve Yavuz Sultan Selim köprülerinin geçiş ücretlerine yüzde 14.4 oranında zam yapıldı. Yeni yılın ilk günü yeni zamlarla başladı. Yapişletdevret (YİD) mode gazi Köprüsü’nde ise 327.65 TL’den 374.90 TL’ye yükseldi. Motosikletler içinse geçişler liyle yapılan ve bütçeye bü Yavuz Sultan Selim’de 13.40 yük yük oluşturan Yavuz Sul TL’den 15.35 TL’ye çıktı. tan Selim Köprüsü ile Os Bir otomobilin geçiş ücre mangazi Köprüsü’nde araç ti kamuya ait 15 Temmuz Şe geçiş ücretlerine yüzde 14.4 hitler Köprüsü ile Fatih Sul zam yapıldı. Kamuya ait 15 tan Mehmet Köprüsü’nde Temmuz Şehitler Köprüsü ve 10.50 TL iken İstanbul Fatif Sultan Mehmet’te geçiş Boğazı’nda özel sektöre ait ücretleri şimdilik değişmedi. Yavuz Sultan Selim Köprü Yavuz Sultan Selim sü’ndeki ücret yüzde 108 ora Köprüsü’nde otomobil ge nında daha yüksek seviye çiş ücreti 19.15 TL’den 21.90 ye ulaştı. TL’ye, hafif ticari araç geçiş ücreti ise 25.50 TL’den 29.10 7.8 milyar ödeme TL’ye yükseldi. Osmangazi 2018’de Yavuz Sultan Se Köprüsü’nde bir otomobil es lim ile Osmangazi Köprüsü, kiden 103.05 TL’ye geçerken Avrasya Tüneli ve İstanbul artık 117.90 TL’ye, hafif ti İzmir ile Kuzey Çevre otoyol cari araç ise eskiden 164.85 ları için verilen araç geçiş ga TL’ye geçerken, artık 188.65 rantileri için Hazine’nin ka TL’ye geçebiliyor. TIR’lar için sasından geçen yıl 3.6 milyar geçiş ücretleri Yavuz Sultan TL çıkarken, bu yıl rakamın Selim Köprüsü’nde 149.55 7.8 milyar TL’yi aşması bek TL’den 170.80 TL’ye, Osman leniyor. l Ekonomi Servisi Geçen de geçmeyen de ödüyor Osmangazi Köprüsü’nden Temmuz 2016 ve Haziran 2019 tarihlerini kapsayan 3 yıllık dönemde 22 milyon 306 bin 468 araç geçtiği açıklandı. Oysa bu süreçte devlet dolar üzerinden yıllık 14 milyon 600 bin araç geçiş garantisi vermişti. Bu durumda 3 yılda yaklaşık 21.5 milyon aracın parası Hazine’den, yani yurttaşların vergisinden karşılandı. Dahası, mevcut geçiş ücretleri dolarlı garanti geçiş fiyatının altın da olduğu için, geçen araçların ödediklerine ek ücret de ödeniyor. Osmangazi Köprüsü’nde 35 dolardan başlayan otomobil geçiş ücreti, her yıl ABD enflasyonu oranında artarak 44.5 dolara kadar yükseldi. KOBİ’lerde kayıp büyük İstanbul’da yıllık artış yüzde 13.4 İstanbul’da 2019 Aralık ayında, perakende fiyatlar (Ücretliler Geçinme İndeksi) bir önceki aya göre yüzde 1.07, toptan fiyatlar (Toptan Eşya Fiyatları İndeksi) ise yüzde 1.4 arttı. İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) verilerine göre, yıllık enflasyonda perakendede yüzde 13.41, toptanda yüzde 7.68 yükseldi. Ayrıca ortalama yıllık enflasyonda perakendede yüzde 15.81, toptanda yüzde 15.68 oldu. Öte yandan perakende fiyatları aralıkta önceki aya göre ev eşyası harcamasında yüzde 1.74, gıdada yüzde 1.55, kültür, eğitim ve eğlencede yüzde 1.08, konutta yüzde 0.82, sağlık ve kişisel bakımda yüzde 0.75 arttı. l Ekonomi Servisi Asgari ‘defter’ bedelleri arttı Serbest muhasebeci mali müşavir ve yeminli mali müşavirlerinin 2020’de uygulayacakları asgari ücret tarifesi ortalama yüzde 8.5 artırılarak belirlendi. Buna göre, meslek mensupları, firmanın bulunduğu il, çalıştırılan işçi sayısı, tutulan defterin türü ve sektörler dikkate alınarak 70 ila 1251 lira arasında değişen tutarlarda defter ücreti alacak. İşletme sahipleri gelecek yıl Yıllık Gelir Vergisi Beyannamesi için 105 ila 534 lira arasında, Kurumlar Vergisi Beyannamesi için 420 ila 534 lira arasında, diğer beyannameler için ise 26 ila 359 lira arasında ücret ödeyecek. l Ekonomi Servisi Bulgaristan gaz alımına başladı Bulgaristan kamu doğalgaz şirketi Bulgargaz, ülkenin TürkAkım doğalgaz boru hattından gaz alımına başladığını belirtti. Bulgargaz şirketinden yapılan açıklamada, 30 Aralık 2019 tarihinde Gazprom Export şirketiyle ek anlaşmanın imzalandığı ifade edildi. Ek anlaşma, Bulgaristan’ın gaz alım noktasının Romanya sınırdaki NegruVode’den Türkiye sınırındaki Istranca’ya taşınmasını öngörüyor. Gaz alım noktasının yerinin değiştirilmesinin yaklaşık 41 milyon Avro tasarruf sağlayacağı kaydedildi. l Ekonomi Servisi AILELER HABERLEŞMEYE 3 BIN 225 TL HARCADI Serbest Telekomünikasyon İşletmecileri Derneği (TELKODER), Türkiye’de 2019’da evlerinde bir sabit telefon ile genişbant internet aboneliği bulunan ve her bireyi cep telefonu hattı sahibi olan 4 kişilik bir ailenin aylık ortalama haberleşme giderinin vergiler dahil ortalama 268.83 TL olduğunu açıkladı. 2019’da Türkiye’de 4 kişilik bir ailenin haberleşme gideri yıllık 3 bin 225 TL’ye ulaşırken, bu rakamın 655 TL’sini devlete ödenen vergiler oluşturdu. 2018’de yapılan analizde 4 kişilik bir ailenin haberleşme giderleri yaklaşık 2 bin 878 TL, devlete ödenen vergi ise 584 TL olmuştu. Yurttaş sabit telefona vergiler dahil aylık ortalama 38.23 TL ödüyor. 3 GSM operatörünün abonelerinin ortalama aylık ödemeleri ise vergiler dahil 42.4 TL’ye ulaşıyor. Sabit internet bağlantısı için aylık ortalama vergiler dahil 60.9 TL ödeniyor. Bu giderlerin hepsinden yüzde 18 KDV’nin yanı sıra, sabit ve mobil haberleşme hizmetleri ve sabit ve mobil internet hizmetleri için yüzde 7.5 Özel İletişim Vergisi devlete aktarılıyor. TELKODER Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Ata Arıak, geçen yıl döviz kurlarının hareketliliği ve sektörde yapılan zamların etkisiyle giderlerin arttığını kaydederek, yüksek vergilerin kullanıcıları epey zorladığını kaydetti. Arıak, “2020 yılı haberleşme giderlerinde de artışlara neden olacak gibi görünüyor” dedi. l Ekonomi Servisi Ekmeğe 1 yılda ikinci zam Ankara’da, artan maliyetler nedeniyle ekmeğe yüzde 20 zam yapıldığı açıklandı. 1 lira 25 kuruş olan 200 gram ekmeğin fiyatı 1 lira 50 kuruş oldu. Ankara’da, ekmeğe yüzde 20 zam yapıldığı açıklandı. Maliyetlerdeki artış nedeniyle yapıldığı belirtilen zam ile 1 lira 25 kuruş olan 200 gram ekmek 1 lira 50 kuruş oldu. An kara Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı Halk Ekmek’te zam yapılmazken, ekmeğin 70 kuruşa satılmaya devam edeceği kaydedildi. Ankara’da 1 lira olan ekmeğe daha önce nisan ayında zam yapılmış ve ekmeğin fiyatı 1 lira 25 kuruş olmuştu. Böylelikle, bir yıl içinde Ankara’da ekmeğe toplam yüzde 50 zam yapılmış oldu. l ANKARA/Cumhuriyet Havalimanında pankartla yolcu beklemek yasaklandı İstanbul Havalimanı’nda artık eldeki kağıda isim yazarak yolcu beklemek yasaklandı. Karara göre, beklediği yolcuyu tanımayanlar belli bir ücret ödeyerek ‘meeting lounge’ adlı alanda bekleyecek ve gelen yolcuyla o alanda buluşacak. İstanbul Havalimanı Mülki İdare Amiri İsmail Şanlı, güvenlik komisyonunda alınan karar gereğince, terminalde pankart kaldırarak yolcu karşılama yapılamayacağını, ihlal edenlerin “hanutçuluk” kapsamında değerlendirilerek idari işlem uygulanacağını bildirdi. Havalimanında tanımadığı yolcularını karşılamak isteyenler ücret ödeyerek ‘meeting lounge’ alanına girerek, karşılamak istedikleri kişilerin adını görevlilere bildirecek. Beklenen yolcuların adları ekranda görülecek. ‘Meeting lounge’ 31 Mart’a kadar ücretsiz olacak. TEPAV verilerine göre, son bir yılda küçük ve orta boy işletmelerde çalışan sigortalı işçi sayısı 441 bin kişi azaldı ve 11 milyon 417 bine düştü. Ekonomik krizin emekçiler üzerindeki olumsuz etkileri, açıklanan her yeni veriyle daha iyi ortaya çıkıyor. Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nın (TEPAV) yeni “İstihdam İzleme Bülteni”ne göre, 2019 yılı eylül sonu itibarıyla son 1 yılda sigortalı işçi sayısı (4a) yüzde 2.5’lik (368 bin 293 kişi) azalışla 14 milyon 440 bin 956 kişiye indi. Yine esnaf ve çiftçi (4b) sayısı yüzde 1 (27 bin 524 kişi) azalışla 2 milyon 783 bin 328 kişiye inerken, kamu çalışanı (4c) sayısı yüzde 1.8k (53 bin 723 kişi) artışla 3 milyon 55 bin 436 kişiye çıktı. İnşaat zorda 4a’lılar kapsamında en dikkat çekici düşüş ise küçük ve orta ölçekli işletmelerde (KOBİ) görüldü. Bu tür işletmelerde çalışan sayısı son 1 yılda yüzde 3.7 (440 bin 983 kişi) düşüşle 11 milyon 417 bin 99 kişi oldu. KOBİ türü işletme sayısı da yüzde 1.3 (24 bin 290 işlet me) azalışla 1 milyon 857 bin 462 adede indi. Öte yandan, son 1 yılda 4a’lı çalışan sayısı en fazla azalan sektör yüzde 34.2 (405 bin 299 kişi) ile 778 bin 829 çalışana gerileyen bina inşaatı sektörü oldu. Bu sektörü yüzde 15.1 (107 bin 743 kişi) azalışla 607 bin 829 kişiye gerileyen bina ve çevre düzenleme faaliyetleri izledi. Azalış bina dı şı yapıların inşaatında 91 bin, özel inşaat faaliyetlerinde 37 bin kişi oldu. Ayrıca en çok 4a’lı işçinin çalıştığı sektörlerden perakende ticarette istihdam yüzde 0.1 artarken, toptan ticarette yüz de 0.6 azaldı. En çok artış ise yüzde 12.4 (58 bin 760 kişi) ile 533 bin çalışana ulaşan insan sağlığı hizmetleri oldu. Yine eylül itibarıyla son 1 yılda sigortalı ücretli çalışan sayısı en fazla azalan il 54 bin kişiyle Ankara oldu. Bu ili 37 bin azalışla İstanbul, 37 bin azalış ile İzmir, 26 bin azalışla Bursa ve 21 bin azalışla Adana takip etti. l Ekonomi Servisi Makbule Yönel Maya Konutta ‘YapSat’ süreci TSKB Gayrimenkul Değerleme Genel Müdürü Makbule Yönel Maya, sektörün “SatYap” sürecinden “YapSat” sürecine geçişine işaret ederken, “Aynı hedef kitleye üretilen konut stokundaki doygunluğun önümüzdeki birkaç yıl devam edeceği görünüyor. Farklı hedef kitleye yönelik ürün geliştirilebilmek için de uygun arsa bulmak kritik öneme sahip” dedi. Yabancıya satışta ise 2020 yılında da Çin’in daha çok konuşulacağını anlatan Maya, “Çin dışında konut alım adetlerinde İran, Libya, Yemen, Cezayir ve Filistin ülkelerinde gözle görünür artış oranlarını görüyoruz. 2020 yılı için de benzer bir trend devam edebilir” diye konuştu. 2020 için konut satışlarının zorlanabileceği iki ana konu olabileceğini belirten Maya, “İlki mevcut satışta olan konut stokunun müşterisi olabilecek pazarın yine kısıtlı olabilme ihtimali. İkincisi inşaat maliyetlerindeki artışla yeni proje yapma isteğinin geliştirici tarafında çok olmayacağı bir yıl bizi bekliyor olabilir. 2019’da ikinci el konut satışları, ilk el konut satışlarına göre daha hareketli bir pazara sahipti. 2020 yılında da teslim edilecek proje sayısındaki azalma ile bu trend benzer şekilde devam edebilir” dedi. l Ekonomi Servisi Yanardağın kenarında Irkçı, gerici, demagog Trump, başkan seçildikten sonra canlanan “faşizm” tartışmaların içinde bir tarihçi, 1930’larda Almanya’da Naziler iktidara gelmeden önceki Demokratik Weimar Cumhuriyeti’nin siyasi ve kültürel canlılığını “yanardağın kıyısında dans etmeye” benzetmişti. İyimserliğe pek itibar etmeyen biri olarak, dünyanın son durumuna, Weimar döneminin merceğinden bakınca, acaba son on yıldır insanlık da mı “her an patlayabilecek bir yanardağın kıyısında dans ediyor?” diye düşündüm. Bu olasılığa 2018 yılının ekim ayında yayımlanan bir yazımda “Bir küresel Weimar dönemi biterken” başlığıyla değerlendirmiştim. Aradan geçen dönemde bu “bitiş süreci” daha da derinleşti, hızlandı ve sanırım artık geri dönüş çizgisi geçildi. ‘Biliyorlar ama yapmaya devam ediyorlar!’ Bu sürece, mümkün olduğunca büyük bir kesimini görebilmek için en yüksek noktadan bakmakta yarar var. Bu en yüksek nokta, bence “iklim krizidir”. Hâlâ örnek vermek gerekir mi bilemiyorum. Aralık ayı için tarihsel ortalaması “0” derece olan İskoçya da sıcaklık geçen pazar gecesi 16 dereceyi gördü. Avustralya’da alevler ve dumanlar içinde sıcaklık 45 derece dolayında seyrediyor. Yangınların ekonomik maliyeti ekim ayından bu yana 165 milyon dolara ulaştı ve artmaya devam ediyor. Ek olarak Tasmanya bölgesinde krizin sağlık alanına getirdiği ek yük 20 milyon dolara ulaştı... Bir taraftan küresel iklim krizinin dünya ekonomisi üzerinde yarattığı yıkımın maliyeti artıyor, diğer taraftan bu krizi önleyecek önlemleri almaya sıra geldiğinde, devletlerin ve kapitalist sınıfın, geride kalan 20 yıl boyunca, ellerini ceplerine atmakta son derece isteksiz oldukları görülüyor. Bu da düşük büyüme, yüksek borç ve sertleşen jeopolitik rekabet ortamında kapitalizmin, alınacak önlemlerin yükünü kaldıramayacağını düşündürüyor. Hiç kendimizi aldatmayalım. İklim krizinin gerçek olduğunu, egemen sınıflar, en şüpheci havalara yatanlar, aklını, kalemini, enerji şirketlerine satmış olanlar bile biliyor. NASA, Pentagon iklim krizi çalışmalarına, son NATO toplantısındaki havaya bakınca bunların, artık geri dönüş noktasının geride kaldığına inandıklarını düşünmek olanaklı. Sloterdijk’in bir saptamasıyla, “Biliyorlar ama yapmaya devam ediyorlar”. Çünkü egemen sınıflardan insanlar, egemenliğin kaynağındaki ekonomik ilişkilerin koyduğu sınırları, sınıfsal konumlarından vazgeçmeden aşamazlar. Peki, korkmuyorlar mı? Demek ki toplumun yüzde 1’i de bir yanardağın kenarında dans ediyor. Bunu onlar da biliyor ve tabii ki korkuyorlar. Birinci korku, kendi yaşam tarzlarının, ayrıcalıklarının ve kapitalizmin geleceğiyle ilgili. The Economist ve Financial Times yazarları en azından bir kapitalizmin bu durumunun “sürdürülemez” olduğunu anlamaya çalışıyorlar. İkinci korku da iklim krizine karşı, dünya çapında yayılarak yükselen protestolarla ilgili. Ya bu eylemler içinde yetişen yeni kuşak gezegende yaşamı yok olmaya doğru iten bu sürecin durdurulmasının önündeki engelin, kapitalist üretim/ tüketim tarzı ve onun egemen sınıfları (iktidar ilişkileri) olduğunun ayırdına varırsa? O zaman, o yüzde 1, ışıkların altında çırılçıplak kalmayacak mı? Birinci korkuya çare olarak, en az etkilenecek coğrafyalara gidip koruyucu barınaklar yapıyor, silah, gıda stokluyorlar, bu barınaklarda sığındıklarında, dışarıdan gelecek tehditlere karşı kiralayacakları silahlı adamları kontrol altında tutmanın, isyan etmelerini önlemenin yolları, teknolojileri üzerine kafa yoruyorlar. İkinci korku akla, “disiplin ve cezalandırma” teknolojilerinin ötesinde, toplumsal ideolojik çözümleri, 1924’te III. Enternasyonal’de benimsenmiş (bugün yetersiz, indirgemeci bulsak da hâlâ anlamlı) bir tanımı getiriyor: “Faşizm, burjuvazinin, proletaryaya karşı savaşırken, devletin elindeki baskı araçları yetersiz kaldığında başvurduğu araçtır.” Boşuna mı gündemde “Yeni Faşizm”, ABD büyük sermayesinin Avrupa “aşırı sağına” kaynak aktardığına ilişkin haberler var. “Büyük insanlık”, iklim krizini durdurmak için geç kalmış olabilir. Ancak, bu krize uyum sağlamaya olanak verecek kaynakları “büyük insanlık” yararına kullanılmanın yolunu bulmak, faşist seçeneği gündemden çıkarmak için hâlâ yeterince vakit var... KISA... KISA... l Devlet Hava Meydanları İşletmesi Genel Müdürlüğü Antalya Havalimanı’nın kapasite artırımına yönelik ihaleye çıktı. Geçici teminat tutarı da 40 milyon Avro olarak belirlendi. l ABD merkezli araba üreticisi Ford, Mustang modelinin elektrikli versiyonu yeni MachE aracı için daha fazla sipariş almayacağını duyurdu. Söz konusu aracın yüksek kaliteli modelleri dahil olmak üzere başka modelleri için ön sipariş alınabildiği belirtildi. l Divan Grubu’nun yeni Genel Müdürü Murat Tomruk oldu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle