19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ [email protected] TASARIM: SERPİL ÜNAY 117 HAZİRAN 2019 CUMA YOKSULLAŞIYORUZBİSAM’ın raporuna göre, ücretli bayrama fahiş fiyat artışları karşısında fakirleşerek girdi Mayıs 2018 ile Mayıs 2019 arasında enflasyon oranında maaş zammı alan ücretlinin alım gücü, gıda ürünlerinde yüzde 8 eridi Enflasyondaki artış yurttaşın belini büküyor. Asgari ücretli bir çalışanın bir önceki bayrama göre alışveriş filesi boş kaldı. Resmi enflasyon bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 18.71 artış gösterirken, gıda fiyatlarındaki artış yüzde 28.44 oldu. Buna göre bir önceki yıla göre ücreti resmi enflasyon oranında artan bir ücretli, geçtiğimiz yılın aynı ayına göre gıda karşısında alım gücünü reel olarak yaklaşık yüzde 8 oranında kaybetti. Birleşik Metal İşçileri Sendikası Sınıf Araştırmaları Merkezi’nin (BİSAM) araştırmasına göre ücretli, madde bazında alım gücünü en çok sarmısak ve patateste yüzde 40 oranında kaybederken, domateste alım gücü kaybı yüzde 32, patlıcanda yüzde 30, kuru soğanda yüzde 30, tavukta yüzde 24 oldu. Buna göre ücretli bayram alışverişinden geçen seneye göre 5 kilogram (kg) patates yerine 3 kg patates, 3’er kg domates ve patlıcan yerine 2’şer kg domates ve patlıcan, 1 kg tavuk eti yerine 750 gram tavuk eti ile dönmek zorunda kaldı. Alım gücü kaybı ekmek ve tahıllarda yüzde 4.6, ette yüzde 4.1, süt, peynir ve yumurta grubunda yüzde 2.1 oldu. l Ekonomi Servisi Türkiye’nin krizi Avrupa’yı vurdu Dünya Bankası’nın son yayımladığı Küresel Ekonomik Beklentiler raporunda Türkiye’de yaşanan ekonomik krizin Avrupa ülkelerini de olumsuz etkilediği kaydedildi. Avrupa ülkeleriyle yakın ekonomik bağları olan gelişmekte olan ülkeler arasında yer alan Türkiye’nin çeşitli iç zorluklar ve finansal gerilimle karşı karşıya olduğu belirtilen raporda, Türkiye’nin “Gayri Safi Yurtiçi Hasılası”nın (GSYİH) 2019’da yüzde 1 azalacağı öngörüldü. Banka, Türkiye’deki ekonomik durgunluğa, yüksek cari açık, yatırımların azalması ve özel tüketimde yaşanan keskin düşüşlerin neden olduğunu vurguladı. Dünya Bankası Başkanı David Malpass, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin ekonomilerine yönelik birçok risk faktörü bulunduğunu kaydetti. Malpass, bu risklerin ticari engeller, yavaşlayan yatırımlar ve ekonomik yavaşlamalar olduğunu dile getirdi. l Ekonomi Servisi Hanke: TL altına sabitlenmeli Johns Hopkins Üniversitesi’nden ekonomi profesörü Steve Hanke, Türk Lirası’nın kurtuluşunun para kurulu oluşturulmasında olduğunu öne sürdü. Amerika’nın Sesi’ne konuşan Hanke, önerisini şu sözlerle anlattı: “Para kurulu sisteminde Türk Lirası dolar ya da Avro’ya sabitlenir. Ama ben altını tercih ederim. Altını herhangi bir ülke basmıyor, siyasi bir boyutu da yok. Altın uzun vadede istikrarlı bir alım gücü sağlar. Peki, bu sistemde para politikasını kim kontrol eder? Piyasalar. Hükümet değil. Para politikası otomatik pilottadır. Bulgaristan’da 1997’de uyguladığımız para kurulu sistemi yüksek enflasyonu anında durdurdu. Piyasada dolaşımda olan Türk Lirası miktarına Türk Lirası’na talep karar verir. Bugüne kadar tarihte 70 kez para kurulu sistemi uygulandı ve hiçbiri de başarısız olmadı.” YANLIŞTAN DÖNÜLSÜN Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, Konya’da 1214 Haziran 2019 tarihlerinde yapılacak “Yaş Meyve ve Sebze Çalıştayı”na Adana’daki ilgili dernek, kurum ve kuruluş temsilcilerinin çağrılmamasına tepki gösterdi. Çalıştaya başka illerden ilgili bakanlıkların il müdürleri, Ziraat Odası, Ticaret Odası, Hal ve Manav Dernekleri, İhracatçı Birlikleri temsilcilerinin katılacağını anlatan Barut, yanlıştan dönülmesini isteyerek “Adana neden görmezden geliniyor” diye sordu. Yurttaşın alım gücü düştü BİSAM’ın, Türkiye İstatistik Kurumu madde fiyatları, Tüketici fiyat endeksi ana grup ve alt ana gruplara göre endeks rakamları üzerinden yaptığı hesaplamaya göre özellikle sebze fiyatlarındaki yüksek artışlar, kimi temel harcama kalemleri için ücretlinin alım gücünü büyük oranda azalttı. Ücretli çalışan bir işçinin geliriyle 2018 yılı mayıs ayında alabildiği kadar sebze alabilmesi için maaşının mevcuttan 763 TL daha fazla olması (3 bin 263 TL) gerekiyor. Aynı miktarda meyve alabilmesi için ücretinin mevcuttan 322 TL (2 bin 822 TL) fazla olması, aynı miktar ekmek ve tahıl ürünü alabilmesi için ücretinin 2.621 TL, aynı miktar et alabilmesi için ücretinin 2 bin 607 TL, aynı miktar katı ve sıvı yağ ücretinin 2 bin 573 TL, aynı miktar süt ve süt ürünü alabilmesi için ücretinin 2 bin 554 TL olması gerekiyor. Aşırı kâr yok Öte yandan Hububat Tedarikçileri Derneği Başkanı Gülfem Eren, hububat fiyatlarındaki artışta her zaman gözlerin tüccar kesiminde olduğunu belirterek “Bu, klasik yerleşmiş bir algı. Sektörümüzün fiyatları belirlemesi mümkün değil. Biz de arz ve talebe göre hareket ediyoruz” dedi. Eren, “Başı sıkışan ‘spekülatör’ deyip çıkıyor. Tüccarlar da aynen üretici, kullanıcı ve Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) gibi bu sistemin sağlıklı işlemesini sağlayan 4 unsurdan biri. Tüccarın elinde mal tutması, aşırı fiyat artışlarından ziyade piyasayı dengeleyici daha sağlıklı işlemesini sağlayıcı rol oynar” diye konuştu. Özellikle son 45 senedir bu alanda ticaret yapan firma sayısında ciddi azalma yaşandığına dikkati çeken Eren, “Eğer aşırı kârlar elde edilseydi bu meslek güçlenerek devam ederdi, ancak şu anda kayboluyor. TMO’nun yaptığı ithalatı ve fiyat düşürerek piyasaya mal sürmesini düşünürsek, bu işin bir cazibesi kalmadı” ifadesini kullandı. DOMATESTEN BÜYÜK GELIR Türkiye, domates ve ürünlerinin ihracatından 2018 yılında 603 milyon 660 bin dolarlık döviz geliri elde etti. Taze domates ihracatı 292 milyon dolarlık tutarla aslan payını alırken, domates salçası ihracatı 164 milyon dolarlık tutarla ikinci sırada yer aldı. Türkiye, kuru domates ihracatından ise 88 milyon dolar döviz kazandı. Dondurulmuş domates ihracatı 39.4 milyon dolar olurken, ketçap ve domates sosları ihracatı 16.3 milyon dolar olarak kayıtlara geçti. Domates ve domates ürünlerin yaş meyve sebze ve mamulleri sektöründe ihracatın yıldızı ürünlerin başında geldiğini belirten Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı Hayrettin Uçak, bu ürünlerde 1 milyar dolarlık ihracat hedeflediklerini kaydetti. 20 enerji santralı batık47 milyar dolarlık krediyi ödemekte zorlanan enerji sektörü için fon hazırlanıyor Gaz ve kömürde sorun var “Yapılandırılmış veya devri öngörülmeyen ancak ileride sorun yaşanması durumunda devre aday” tesisler arasında kapasiteleri 850 megavat ile bin megavat arasında değişen kombine doğal gaz çevrim santralları ile hidroelektrik santralları yer alıyor. Üçüncü kategori olan “kredi yapılandırmasıyla sorunu çözülebilen ve platforma devri uzak projeler” arasında ise çoğunlukla kapasiteleri 200 megavat ile bin megavat arasında değişen kömür santralları ile bazı hidroelektrik santralları bulunuyor. 7 yerli kömür, 5 HES, 8 doğalgaz santralı ile 2 elektrik dağıtım şirketinin kredilerinin geri ödemelerinde sorun yaşanıyor. Enerji sektöründe kredilerinin geri ödenmesinde sorun yaşanması nedeniyle Enerji Girişim Sermaye Fonu’na devredilmeye aday projeler üç kategoriye ayrılırken, hızlı bir şekilde fona aktarılması öngörülen projelerin yer aldığı ilk kategoride 865 megavatlık bir kombine doğal gaz çevrim santralı ile 50 megavatlık bir hidroelektrik santralı bulunuyor. 47 milyarlık borç AA’nın sektör yetkililerinden edindiği bilgiye göre, enerji sektörüne kullandırılan 70 milyar dolarlık kredinin 23 milyar doları halihazırda geri ödenmiş durumda, yani sektörün 47 milyar dolar borç yükü bulunuyor. Bu borcun 40 milyar dolarını elektrik üretim santrallarının, 7 milyar dolarını da elektrik dağıtım şirketlerinin kullandığı krediler oluş turuyor. Elektrik üretim santralla rının 40 milyar dolar tutarındaki borcunun yaklaşık 13 milyar dolarlık kısmı geri ödenmesinde sorun yaşanan veya yaşanma riski bulunan kredilerden oluşuyor. Bu kredilerin 5 milyar doları yerli kömür santralları, 3.2 milyar doları hidroelektrik santrallar (HES), 2.7 milyar doları doğal gaz ve 1.9 milyar doları da elektrik dağıtım sektörünün yükümlülüğünde bulunuyor. 7 yerli kömür, 5 HES, 8 doğal gaz santralı ile 2 elektrik dağıtım şirketinin kredi geri ödemelerinde sorun yaşanıyor. Bu tesislerin büyük kısmında kredilerin yapılandırılması öngörülürken, yapılandırmayla sorunu çözülemeyecek santralların Enerji Girişim Sermaye Fonu’na aktarılması öngörülüyor. l Ekonomi Servisi Dizilerin yasaklanması Arap turisti azaltacak Türk dizilerinin birçok Arap ülkesinde yayından kaldırılması ve bazı Arap ülkeleri ile yaşanan siyasi ilişkilerin, turizm sektörünü sekteye uğratması bekleniyor. Türkiye Otelciler Birliği’nin (TÜROB) hazırladığı araştırma raporunda, ülke turizminin Or tadoğu pazarında yaşayabileceği olumsuzluklara dikkat çekildi. Bu yıl Ortadoğu’dan gelecek turist sayısındaki artış eğiliminin sürmesi öngörülse de bazı pazarlarda gerilemeler olduğuna vurgu yapıldı. Raporda, “Türk dizilerinin birçok Arap ülkesinde yayından kaldırılmasının olumsuz etkisi olacak. Yemen, Irak, Suriye ve Libya’da süren güvenlik problemleri ile Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısır ile süren siyasi ilişkilerimizin de turizmi olumsuz yönde etkileme ihtimali bulunuyor” denildi. Rapora göre, 2019 OcakMart döneminde bölgeden gelen turist sayısı bir önceki yıla göre yüzde 14 artışla 805 bine ulaştı. Ancak Suudi Arabistan yüzde 30, BAE yüzde 18 ve Katar yüzde 13 düştü. AB vizesi 80 Avro’ya çıkacak Avrupa Birliği (AB) Konseyi, vize başvuru ücretlerinin 60 Avro’dan 80 Avro’ya çıkartılmasını onayladı. Buna göre, AB’nin 100’ün üzerinde ülke vatandaşlarına uygulamakta olduğu seyahat vizesi ücretlerinde değişiklik olacak. Bu kapsamda AB ülkelerine vize başvurularında alınan 60 Avro’luk ücret, 80 Avro’ya çıkarılacak. Vize başvuruları seyahatten 6 ay öncesine kadar yapılabilecek. Dana önce Avrupa Parlamentosu tarafından onaylanan düzenleme, AB Resmi Gazetesi’nde yayımlandıktan 6 ay sonra yürürlüğe girecek. MercedeSüser’Stüleün n 30 yıllık destek MercedesBenz Türk, 30 yılı aşkın süredir İstanbul Müzik Festivali sponsorluğunu yürütüyor. Bu yıl da MercedesBenz Türk, 12 Haziran’da Aya İrini Müzesi’nde düzenlenecek “Vokal Barok Hazineler: Bach & Vivaldi & Handel” konserinin “Yüksek Katkıda Bulunan Gösteri Sponsoru” olacak. Barok dönemi bestecilerinden Bach, Vivaldi ve Handel’in müzikleri, şef Florian Helgath yönetimindeki Berlin Erken Dönem Müziği Akademisi topluluğu ve Berlin RIAS Oda Korosu’nun yorumlarıyla Aya İrini Müzesi’nde tınlayacak. Konser öncesi Aya İrini’de Konsere Doğru Etkinlikleri kapsamına müzik yazarı ve öğretim görevlisi Evin İlyasoğlu’nun “Barok Çağda Koronun Üç Devi” başlıklı konuşması gerçekleşecek. MercedesBenz Türk İcra Kurulu Başkanı Süer Sülün, “Ülkemizde kültür ve sanat etkinliklerinin yaygınlaşmasını sağlamak, çağdaş sanat eserlerimizle topluma kalıcı değerler yaratmak, gelecek nesillere bırakacağımız en büyük mirasımız. Bu sebeple kültür mirasımızı ve sanatçılarımızı destekleyecek iş birlikleri yapmanın ülkemizin geleceği için çok kıymetli olduğunu biliyoruz” dedi. İKSV ile MercedesBenz Türk arasında devam eden işbirliğinin ilk adımının 1987 yılında atıldığını anlatan Sülün, İstanbul Mu¨zik Festivali’nin “En Yu¨ksek Katkıda Bulunan Gösteri Sponsorları” arasında yer almakta olduğunu, aldıklarını kültür ve sanatın gelişimine destek verdiklerini söyledi. l Ekonomi Servisi En az birikimi Muşlular yapıyor Kişi başı tasarruf miktarı açısından son sırada ise 1851 lirayla Muş yer aldı. Muş’un ardından vatandaşın en az tasarruf ettiği il 1872 lirayla Ağrı ve 1916 lirayla Şırnak oldu. Miktar açısından Türkiye’de en düşük tasarruf mevduatının bulunduğu illerde başı 378 milyon 890 bin lirayla Bayburt çekti. Bayburt’un ardından 430 milyon 693 bin lirayla Ardahan, 550 milyon 693 bin lirayla Kilis tasarruf mevduatı açısından son sıralarda yer alan iller oldu. Türkiye İstatistik Kurumu ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu verilerine göre, Türkiye’de tasarruf mevduatları, 2019’un ilk çeyreğinde 2018’in aynı dönemine göre yüzde 25.7 artarak 1 trilyon 219.9 milyar liraya yükselirken, kişi başı tasarruf miktarı 14 bin 876 lira oldu. l Ekonomi Servisi Ford Britanya’daki fabrikasını kapatıyor ABD merkezli otomotiv üreticisi Ford, Brexit nedeniyle Britanya’daki iki motor fabrikasından birini kapatmaya hazırlanıyor. Reuters’ın aktardığına göre, Galler’e bağlı Bridgend kentindeki fabrikadaki istihdam 2 binin üzerinde. İngiltere’nin doğusundaki Dagenham ile kapatılmasına karar verilen Bridgend fabrikasında üretilen motorlar Türkiye, Almanya ve ABD’deki Ford fabrikalarında da kullanılıyor. Britanya’nın anlaşmasız Avrupa Birliği’nden ayrılması durumunda Ford’un Britanya’daki üretiminde 1 milyar dolarlık gümrük vergisi ortaya çıkacağı belirtiliyordu. Fiat ile Renault’nun birleşmesi hayal oldu İtalyanAmerikan otomobil ortaklığı Fiat Chrysler, Fransız otomotiv devi Renault’ya yaptığı 35 milyar dolarlık birleşme teklifini geri çekti. Fransız devleti, yüzde 15 ile Renault’un en büyük hissedarı konumunda. Renault’nun açıklamasında, Fransız hükümeti temsilcilerinin toplantıda teklifle ilgili erteleme talep etmeleri üzerine karar alınamadığı belirtildi. Fiat’tan yapılan açıklamada ise Fransa’daki siyasi durumun böyle bir birleşme için uygun olmadığı ifade edildi. Birleşme olsaydı Fiat ve Renault, yılda 9 milyona yakın araç üretme kapasitesiyle dünyanın üçüncü büyük üreticisi haline gelecekti. l Ekonomi Servisi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle