19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ DOLAR [email protected] TASARIM: SERPİL ÜNAY avro sterlin FAİZ BORSA 1120 HAZİRAN 2019 PERŞEMBE ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 5.8340 0.5 kuruş 6.5460 0.9 kuruş 7.3760 5.3 kuruş 21.84 0.11 puan 94.244 25 puan 1688.89 2.7 lira 252.34 22 kuruş Bankalara not şokuMoody’s 18 Türk bankasının kredi notunu düşürdü, görünüm negatif kaldı Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu, Türkiye’nin makro profilini “Zayıf”den “Çok Zayıf+”ya indirdi. Moody’s’a göre, faaliyet ortamı da ha da bozularak bankaların ödeme gücü göstergele rinde zayıflamaya neden oldu. Türkiye’nin kredi notunu geçen cuma günü teknik olarak “yatırım yapılamaz” nin artması; faaliyet ortamının daha da bozularak bankaların ödeme gücü göstergelerinde za olarak adlandırılan Ba3 seviye yıflamaya neden olmasını yan sinden “yüksek derecede spe sıtıyor” ifadelerine yer verildi. külatif” olarak adlandırılan B1’e Ayrıca açıklamada, negatif düşüren Moody’s, bankaların görünümün, ülke notundaki notunu da bir kez daha düşür negatif görünüme uyumu ola dü. Uluslararası kredi derece rak, sermaye kontrolü ihtima lendirme kuruluşu Moody’s In linin daha da artması riskini vestors Service, 18 Türk banka yansıttığı belirtildi. sının kredi notunu düşürdü. Gö Moody’s, Akbank, Şekerbank, rünüm negatif kaldı. Garanti Bankası, VakıfBank ol Kurumun Türk bankalarıyla mak üzere beş Türk bankasının ilgili yaptığı açıklamada, “Not İpotek Teminatlı Menkul Kıy indirimi esas itibarıyla ülkenin met (İTMK) notunu da düşürdü. dış kırılganlığının önemli derecede artarak bankaları, yatı 1997 seviyesine döndü rımcı güveni ve mudi davranı Kredi derecelendirme ku şındaki ani değişikliklere kar ruluşu Türkiye’nin Makro şı daha fazla riske maruz bırak Profili’ni de “Zayıf”den “Çok ması; hükümetin mudilerin ya Zayıf+”ya indirdi. Moody’s, 14 bancı para erişiminin sınırlan Haziran’da Türkiye’nin ülke dırmasını da içerebilecek, da notunu Ba3’ten B1’e indirmiş, ha fazla uç önlem alması riski görünümü negatif bırakmıştı. TÜİK’in güvenilirliği zedelendi CHP’li Gürsel Tekin, son iki aydır açıklanan enflasyon verilerinin ciddi olarak saptığını, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) yeni başkan atandıktan sonra açıklanan nisan ayı enflasyon rakamlarında daha önce görülmemiş uygulamalarla kurumun güvenilirliğini zedelediğini belirtti. CHP’li Tekin, Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’ın yanıtlaması istemiyle TBMM’ye verdiği soru önergesinde, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın kamu çalışanları ve emeklile rin maaş artışlarını TÜİK’in artışı nispetinde maaşla açıkladığı enflasyon rakam rı artmayan vatandaşlarımız larını temel alarak gerçek enflasyon karşısında ezil leştirdiğini kaydederek, mekte, temel gıda ve ba maaş zam oranlarının enf rınma ihtiyaçlarını dahi kar lasyon artışına bağlı oldu şılamakta zorlanmaktadır” ğu, açıklanan enflasyon ra denildi. kamlarının gerçek enf İYİ Partili Aytunç Çı lasyon ile uyumlu olma ray da enflasyon ve ması halinde milyonlar rilerine güvensiz ca çalışanın mağduriyet liğin artmasının yaşadığı kay TÜİK’e yeni baş dedildi. kan atanma Soru öner sıyla alaka gesinde sının olup “Günlük olmadı hayatta ğını sor ki fiyat Gürsel Tekin du. CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, tek kişi yönetimine mahkum olan AKP iktidarının, Türkiye’nin üzerine yük olma aşamasından ülkeyi bir ekonomik felakete sürükleme aşamasına geçtiğini belirterek, “Ekonomi 1997’de aldığı en düşük not seviye sine geri döndü” dedi. Erdoğdu, “AKP, not in dirimlerinde nesnel olmamakla suçladığı derecelendirme kuruluşlarını, not artırma dönemlerinde ise şikâyet etmiyordu. Oysa bugün düşen not hangi parametreler ışığında düşüyorsa, o gün de benzer pa rametreler ışığında yükseliyordu. Bu noktadan bakıldığında 20132016 döneminde geçerli olan not haricindeki hiçbir not, Türkiye ekonomisi gibi potansiyeli yüksek bir ekonomi için kabul edilebilir değil” diye konuştu. l Ekonomi Servisi Türkiye, satınalma gücü paritesi açısından 37 Avrupa ülkesi arasında 29’uncu sırada Satınalma gücü azaldı Fed’den faiz indirimi sinyali Amerika Merkez Bankası (Fed) 2019 için faiz indirimi sinyali verdi. 17 Fed üyesinin 8’i 2019 için daha düşük faiz öngörüsünde bulundu. Son durumda politika yapıcıların 2019 projeksiyonlarına göre 8 üye faiz indirimi beklerken, 8 üye 2019 yılında sabırlı olmaktan yana. 1 üye ise faiz artışı bekliyor. 9 üye 2020 sonunda daha düşük faiz bekliyor. 2019 için politika faizi medyan tahmini yüzde 2.4, 2020 için yüzde 2.1, 2021 için yüzde 2.4 oldu. Federal fonlama oranında değişikliğe gitmeyen banka, yüzde 2.252.50 aralığında bıraktı. Belirsizliklerin arttığına dikkat çekildi. Fed’in karar metninde gelecek verilerin yakından izlendiği ve uygun şekilde hareket edileceği ifade edildi. Hanehalkı harcamaları arttığı, iş yatırımlarının yumuşadığı ifade edilirken, anket bazlı enflasyon beklentilerinin az değiştiği belirtildi. Fed metninde “İşgücü piyasasının güçlü olduğu ve ekonominin ılımlı bir hızda büyüdüğü” ifadesi yer aldı. Fed’in karar metninden para politikası için “sabırlı” duruş ifadesi çıkarıldı. ABD ekonomisi için 2019 büyüme tahmini yüzde 2.1’de kaldı. Türkiye fiyat düzeyinde 37’nci TÜİK, “kişi başına fiili bireysel tüketim endeksleri”ni de açıkladı. Bu endeks tüketicilerin refah düzeyiyle ilgili bilgiler veriyor. Bu açıdan Türkiye 68 puanla 37 Avrupa ülkesi arasında yine 29’uncu sırada yer al dı. Bu endeksin en yüksek olduğu ülke 132 puanla Lüksemburg, en düşük olduğu ülke 38 puanla Arnavutluk. Ayrıca Türkiye, 37 puan olan “fiili bireysel tüketime ilişkin fiyat düzeyi endeksi”yle 37 ülke ara sında son sırada yer aldı. Bu endeks, ülkelerin ulusal para birimlerinin karşılaştırmalı olarak döviz kuruna göre alım gücünü gösteriyor. 100’den büyük olması pahalılığı, küçük olması ucuzluğu ifade ediyor. 2017 yılında 66 puan olan kişi başına gayrisafi yurtiçi hasıla endeksi, 2018’de 65’e düştü. Türkiye’de yaşanan ekonomik krizin geldiği seviyeyi, uluslararası veri karşılaştırmalarında da görmek mümkün. TÜİK’in “Satınalma Gücü Paritesi (SGP) 2018” çalışmasına göre, Türkiye 65 puanlık kişi başına gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYH) endeks değeriyle 37 Avrupa ülkesi arasında 29’uncu sırada yer aldı. Türkiye’nin endeks değeri 2017’ye göre 1 puan düşerken, sıralamadaki yeri değişmedi. Avrupa Birliği İstatistik Ofisi (Eurostat) tarafından açıklanan SGP’ye göre Türkiye, kişi başına GSYH endeksi açısından 28 Avrupa Birliği (AB) ülkesi ortalamasının (AB28=100) yüzde 35 altında kaldı. Karşılaştırmalarda yer alan 37 ülke arasında SGP’ye göre kişi başına GSYH endeksi en yüksek ülke 254 puan ile Lüksemburg, en düşük ülke ise 31 puanla Arnavutluk oldu. l Ekonomi Servisi AB’ye vize başvurusu düştü Türkiye’den Avrupa Birliği ülkeleri için yapılan vize başvuruları azalırken, başvuruların reddedilme oranı arttı. Avrupa Seyahat Bilgileri ve Yetkilendirme Sistemi’nin verilerine göre, 2018’de Schengen vizesi almak için Türkiye’den yapılan başvuruların sayısı, bir önceki yıla göre yüzde 10.5 azalarak 879 bin 238 kişiye geriledi. Başvuruların reddedilme oranı ise dünya ülkelerinin reddedilme oranını geçti. 2017’ye göre tüm dünyadan Schengen vizesine yapılan başvurulardaki ret oranları yüzde 16.5 artarken, Türkiye’deki ret oranı yüzde 17.8 yükselerek 74 bin 360’a ulaştı. Belçika, 2018’de yapılan başvuruların yüzde 20’sini reddederek en zor Schengen vizesi veren ülke olurken, İsveç yüzde 1’lik ret oranıyla en kolay Schengen vizesi veren ülke oldu. Yüksek kur etkisiyle yurtdışına seyahat eden yurttaşların sayısı da azalıyor. 2019 birinci çeyrekte yurtdışını ziyaret eden yurttaş sayısı bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 2.5 azalarak 2 milyon 17 bin 916 kişiye gerilemişti. l Ekonomi Servisi Özelin dış borcu 207 milyar dolar Özel sektörün nisan sonu itibarıyla yurtdışından sağladığı kısa vadeli kredi borcu 11.8 milyar dolar, uzun vadeli kredi borcu 206.9 milyar dolar oldu. 206.9 milyar dolar tutarındaki uzun vadeli kredi borcunun yüzde 60.8’i dolar, yüzde 33.9’u Avro, yüzde 3.9’u TL ve yüzde 1.4’ü ise diğer döviz cinslerinden oluştu. Kısa vadeli kredi borcunun ise yüzde 46.1’i dolar, yüzde 34.5’i Avro, yüzde 19.1’i TL ve yüzde 0.3’ü diğer döviz cinslerinden oldu. Verilerin borçluya göre dağılımına bakıldığında, uzun vadeli kredi borcuna ilişkin olarak, bir önceki yılın sonuna göre bankaların kredi biçimindeki borçlanmaları 3,4 milyar dolar azaldı, tahvil ihracı biçimindeki borçlanma ları ise 1.9 milyar dolar artışla 30.5 milyar dolara yükseldi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası verilerine göre aynı dönemde, bankacılık dışı finansal kuruluşların kredi biçimindeki borçlan maları 1.3 milyar dolar azaldı. Tahvil stoku ise 203 milyon dolar artarak 4.4 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. Söz konusu dönemde finansal olmayan kuruluşların kredi biçimindeki borçlanmaları 938 milyon dolar azaldı. Tahvil stoku ise 966 milyon dolar artarak 7.4 milyar dolara yükseldi. Öte yandan Hazine ve Maliye Bakanlığınca, doğrudan satış yöntemiyle 8 ton 10 kilogram altın karşılığı altına dayalı kira sertifikası ihracı yapıldı. l Ekonomi Servisi Pamuğa darbe Seyhan Ziraat Odası Başkanı Süleyman Girmen, pamuk üreticisine dekar başına verilen primin 500 kiloyla sınırlandırılmasının, üretime büyük darbe vuracağını söyledi. ABD ile Çin arasında yaşanan ticaret savaşının, Türkiye’de tarım sektörünü de etkilediğini, bu konuda tedbir beklerken pamukta dekar başına verilen primin sınırlandırıldığına dikkat çeken Girmen, “ABD, aldığı birtakım tedbirlerle pamuk fiyatını dünya borsalarında aşağı çekmeye çalıştı. Pamuk için devletin bir takım tedbirler alma sı lazım” dedi. Girmen, “2000’de 27 bin ton pamuk ihracatına karşılık, 566 bin ton ithalat yapılmışken, 2017’de 67 bin ton ihracata karşılık, 914 bin ton ithalat yapıldı ve 2017’deki bu ithalat için 1.67 milyar dolar ödendi” diye konuştu. Öte yandan, Aydın’ın İncirliova ilçesinde, önceki gün 5 bin dönüm pamuk ekili arazide etkili olan 30 dakikalık dolu yağışı, pamuk fidelerinin dalları ve yaprakları tamamen kırdı. Hasat sezonunu bekleyen çiftçileri yıkan dolu, 10 milyonluk zarara yol açtı. l İHA Orta dönemde iktidar ve muhalefet 1Nisan’daki yazımı bitirirken “şimdi ülkenin derin bir ekonomik kriz ve jeopolitik belirsizlikler altında yaşanacak bir orta döneme girdiği söylenebilir. Bu orta dönemde AKP... siyasal İslamın çıkmazını aşacak biçimde değiştirmek için çabalayacak, çabaladıkça devletin totaliter... özellikleri daha da güçlenecektir” diyordum. Şimdi orta döneme ilişkin iki saptama yapmak istiyorum. Biraz gerilemenin anlamı... Birincisi: AKP’de temsil edilen siyasal İslamın yönetici oligarşisi (Pouvoir) kendisi için bir “beka sorunu” olarak gördüğü İstanbul yerel seçimlerinde bir şok yaşadı. Şimdi ikinci bir şok yaşama olasılığı artarken liderinin, “daha uzağa sıçramak için biraz geriye çekilmek gerekir” deyişini anımsatırcasına, İstanbul yerel seçimlerinin olası sonuçlarını önemsizleştirmeye, buna karşılık siyasi iktidarın önemini vurgulamaya başladığı görülüyor. Bu tutum, siyasetinin kurallarıyla uyumludur. Beka sorunu olarak gördükleri bir durumla karşılaşan iktidarlar ayakta kalmayı başarırlarsa, sorunun kaynağını kurutmaya yönelik önlem almaya girişir, çoğu zaman da yaşamış oldukları korkunun etkisiyle baskı ve terörle yıldırma yöntemlerine başvururlar. İkinci İstanbul yerel seçimlerinin sonuçları ne olursa ben orta dönemde, önümüzdeki dönemde, ilk genel seçimlere giderken bu kuralın geçerli olacağına, en azından, muhalefetin bu kuralın geçerli olabileceğini düşünerek davranması gerektiğine inanıyorum. O kadar şey denk gelmeli ki... İkincisi: AKP’de temsil edilen siyasal İslamın oligarşisinin iktidarda kalabilmesi için son derecede çok sayıda “şeyin” denk gelmesi gerekiyor. Buna karşılık muhalefetin, orta dönemden başarıyla çıkabilmesi için yapması gereken çok az şey var! İktidar, bir türlü aşamadığı bir ekonomik krizle yüz yüzedir. Oligarşi, doğası gereği kendi dar çıkarlarına öncelik vermeden edemez. Ancak oligarşi kendi dar çıkarlarına öncelik verdikçe ekonomik krizin yönetilmesi daha da zorlaşıyor, egemen sermaye ile arasındaki bağlar kopuyor. Bu kopuşun yol açacağı gelişmeleri önceden bilmek zor. Ancak kopuşun önemli sonuçlar yaratması beklenmelidir. İktidar uluslararası ilişkilerinde, yönetmekte zorlandığı dört, hepsi değişik düzeylerde birbirleriyle bağlantılı, krizle yüz yüzedir. AKP Türkiyesi’nin yönetmekte çok zorlandığı birinci kriz, Suriye politikasının bir sonucudur. Rusya ile ABD arasında sıkışmasına yol açan S400 / F35 seçeneğiyle ilişiklidir. Bu krizin, yönetilemediği takdirde, salt siyasi askeri değil çok ciddi ekonomik sonuçları da olacaktır. İkincisi, İdlib’de AKP Türkiyesi’nin askeri güçleriyle Suriye güçlerinin karşı karşıya, iki ülkeyi bir doğrudan savaş tehlikesinin kıyısına getiren ve de tırmanma eğilimi sergileyen krizdir. S400 konusunda ABD ile ilişkileri bozulan AKP yönetiminin İdlib üzerinden Rusya ile ilişkilerinin de tehlikede olduğu söylenebilir. Üçüncü kriz, Umman Körfezi’nde İran ile ABDİsrail/Körfez ülkeleri ittifakı arasındaki gerginliklerin aniden kinetik biçimler sergileyerek tırmanmaya başlamasıyla ilgilidir. Ait olduğu coğrafya açısından uzakta olsa bile bu kriz Türkiye’yi en azından, petrol fiyatları ve İran ekonomisi üzerinden etkileyecektir. Dördüncü kriz, Doğu Akdeniz’de, Mısır’dan başlayarak İsrail üzerinden Kıbrıs ve Yunanistan’a kadar uzanan (ABD’den ve AB merkezlerinden de destek alan) bir ittifakın, özellikle Türkiye’nin bölgede doğalgaz havzasında sondaj yapma çabalarına karşı şekillenmesiyle ilgilidir. Bu kriz, TürkiyeAB ilişkilerini daha da zorlaştırıyor. Dahası bu kriz içinde, bölge sularında yaşanacak bir “kaza” Türkiye için, NATO ve AB üyesi ülkelerden biriyle bir sıcak çatışma riskini de taşıyor. Oligarşinin iktidarda kalmaya devam edebilmesi için bu krizlerin hepsini birden yönetebilmesi, adeta son derecede çok sayıda parçanın zamanında yerli yerine oturması gerekiyor. Yükseliş eğrisinin zirvesini çoktan geride bırakmış bir iktidarın bu başarı resmini tamamlayabileceğine inanmıyorum. Buna karşılık, muhalefetin, yalnızca, saflarını bozmadan direnmeye devam etmesi, orta dönemi başarıyla tamamlaması için yeterli olacaktır. KISA... KISA... l Emirates Havayolları, kabin görevlisi alımı için İstanbul ve İzmir’de işe alım etkinliği düzenleyecek. Başvurusu kabul edilenlerin ortalama maaşı 2 bin 660 dolar olacak. İşe kabul edilenlere Dubai’de su, elektrik hizmetleri de dahil mobilyalı ücretsiz konaklama imkânı da sağlanacak. l Yapı Kredi, 6 binin üzerinde şirketin değerlendirildiği uluslararası ödül programı The Communicator Awards’tan 11 ödül kazandı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle