25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN 38 MAYIS 2019 ÇARŞAMBA SICAKLIK DÜŞÜYOR Marmara Bölgesi’nde sıcaklıkların 4 ila 8 derece azalacağı tahmin ediliyor. Rüzgârın, bölgede batı ve güneybatı yönlerden orta kuvvette eseceği öngörülüyor. Parçalı Bulutlu Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İstanbul 20/15 Ankara 22/12 İzmir 21/15 Antalya 22/17 Mersin 24/19 Trabzon 23/16 Diyarbakır 26/10 Bursa 170/8 0 Atina 200/1 0 0 Adana 240/14 0 Berlin 120/3 0 Kars Artvin 200/10 0 Girne 200/1 5 0 17/3 Çanakkale 190/12 0 Londra 130/9 0 Balıkesir 180/8 0 Moskova 180/1 2 0 Sivas 160/6 0 Paris 170/9 0 Erzurum 160/4 0 Madrid 180/1 5 0 Eskişehir 130/6 0 Amsterdam 130/5 0 Aydın 230/1 3 0 Roma 210/1 3 0 Gaziantep 200/9 0 New York 180/1 3 0 Konya 170/9 0 Tokyo 230/1 1 0 TARİHTE BUGÜN 1886: Coca Cola, ABD’de kimyacı John Styth Pemberton tarafından imal edildi. 1947: Ulvi Cemal Erkin, Prag’da Çek Filarmoni Orkestrası’nı yönetti. 2015: Zeki Alasya, tedavi gördüğü hastanede 72 yaşında vefat etti. İmamoğlu’nun vazgeçmeyin çağrısına sanatçılardan ve ünlülerden destek yağdı Her şey çok güzel olacak Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) İstanbul seçimlerini iptal etmesinin ardından konuşan Ekrem İmamoğlu’nun “Vazgeçmeyin, her şey çok güzel olacak” çağrısına başta sanatçılar olmak üzere pek çok kesimden insan ardı ardına açıklamalarla yanıt verdi. Aralarında Cem Yılmaz, Yılmaz Erdoğan, Zülfü Livaneli, Genco Erkal, Fazıl Say, Demet Akbağ, Sertab Erener ve Tarkan’ın da bulunduğu sanatçılar, İmamoğlu’na destek verdi. Sanatçıların çoğu paylaşımlarında “#herşeyçokgüzelolacak” etiketini kullanarak YSK’nin kararını eleştiren paylaşımlarda bulundu. Sanatçılardan bazıları, YSK kararını akıldışı bulduğunu belirterek adalet, hukuk ve demokrasi çağrısında bulundu. Tepki gösteren ünlüler arasında her görüşten isim bulunuyordu. İmamoğlu’nun çağrısına destek veren YSK’nin kararına tepki gösteren sanatçı ve ünlülerden bazıları şöyle: İlginç isimler Şahan Açelya Topaloğ Gökbahar lu, Ahmet Ümit, Ah met Mümtaz Taylan, Aras Bulut İynemli Ar to Dalga, Ali Atay, Aytekin Ataş, Ayşegül Aldinç, Aylin Aslım, Ayşe Özyılmazel, Ba rış Atay, Belçim Bilgin, Berrak Tüzünataç, Berna Laçin, Berksan, Birce Akalay, Bülent Emrah Parlak, Burcu Biricik, Burak Deniz, Bedri Baykam, Can Bonomo, Ceyda Düven ci, Ceylan Ertem, Cem Davran, Damla Sön mez, Defne Samyeli, Demet Özdemir, Demet Akbağ, Derya Köroğ lu, Didem Soydan, Ebru Nihan, Ece Us lu, Ece Temelkuran, Elif Şafak, Erdem Ye ner, Elçin Sangu, Erkan Kolçak Kösten dil, Ezgi Mola, Erdal Erzincan, Eser Yenenler, Fazıl Say, Ferhan Şensoy, Fer Yılmaz Erdoğan hat Tunç, Füsun Demirel, Funda Eryiğit, Fırat Tanış, Genco Erkal, Gülse Birsel, Gonca Vuslateri, Gökhan Zan, Gökhan Özo ğuz, Gülben Ergen, Hakan Taşıyan, Hande Doğandemir, Haluk Levent, Harun Tekin, Hazal Kaya, Mabel Matiz, Mehmet Günsür, Mehmet Okur, Melike Demirağ, Metin Pıh lıs, Metin Uca, Mine Tugay, Mine Soysal, Murat Dalkılıç, Nilgün Belgün, Nihat Beh ram, Nilüfer Açıkalın, Kıraç, Kerem Görsev, Janset Pacal, Jehan Barbur, Leman Sam, Or han Aydın, Oğuzhan Koç, Olcan Adın, Uraz Kaygilaroglu, Pınar Aydınlar, Pelin Özte kin, Tarkan, Tilbe Saran, Tolga Karacelik, Tuba Ünsal, İbrahim Büyükak, İrem Sak, İl ker Kaleli, İclal Aydın, Salih Bademci, Saba hat Akkiraz, Sarp Akkaya, Servet Kocaka ya, Selçuk Yöntem, Selma Ergeç, Sermiyan Midyat, Sertab Erener, Sevinç Eratalay, Se lin Şekerci, Sıla Gen çoğlu, Sibel Tüzün, Si nasi Yurtsever, Su nay Akın, Sumru Yav rucak, Suavi, Şahan Gökbakar, Şebnem Sönmez, Şebnem Fe rah, Şebnem Bozok lu, Şevval Sam, Yıl maz Erdoğan, Zeynep Beşerler, Ziynet Sali, Zülfü Livaneli, Levent Üzümcü, Tan Taşçı, Demet Özdemir Yüksek Sadakat, Ya şar, Yalın, Yonca Lodi, Yunus Günçe, Volga Tamöz, Berkay, Bergüzar Korel, Burçin Terzioğlu, Boran Kuzum, Can Yaman, Ceza, De niz Baysal, Dilan Çiçek Deniz, Fırat Bayram, Hayko Çepkin, Kenan Doğulu, Edis, En gin Öztürk, Erkan Avcı, Berkay Ateş, Kubilay Aka, Rojda Demirer, Pınar Deniz, Seçkin Özdemir, Irmak Ünal, Necip Memili, Tolga Sarıtaş, Çağla Şikel, Zeynilayep Bastık, Na zan Öncal, Göksel, Demet Evgar, Redd, Du man, Doğa Rutkay, Berkay Şahin, Burak Ya manturk, Taner Ölmez, Ece Cesmioğlu, Ezgi Eyüboğlu, Kaan Yıldırım, Enis Arıkan, Me ric Aral, Perihan Savaş, İlayda Alisan. Sabancı’dan da destek Öte yandan Sabancı ailesinden Densa Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hacı Sabancı da Instagram’dan yaptığı paylaşımla İmamoğlu’na destek veren isimlerden oldu. l Haber Merkezi Tarkan Tevetoğlu Gülben Ergen İhkpsaartolarkanterbYsıuSntKlıo’’dneaintti Cem Yılmaz Gülse Birsel Hakan Taşıyan AFP Hak, hukuk, adalet Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) önceki akşam İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimini iptal etmesi, İstanbul sokaklarında tepkiyle karşılandı. İstanbul’un birçok ilçesinde yurttaşların önceki gece başlayan tencere ve tavalı protestoları dün akşam da devam etti. İstanbul’da yurttaşlar evlerinin penceresinden tencere tava çalarak kararı protesto ederken, sokaklardan geçen araçlar da korna çalarak destek oldu. Başta Kadıköy, Göztepe, Şişli, Beşiktaş, Kağıthane ve Maltepe olmak üzere birçok noktada ise tenceretavalı protesto yürüyüşleri yapıldı. Beşiktaş’ta Kartal heykeli çevresinde toplanan kalabalık, “Hak, hukuk, adalet” sloganları atarken Kadıköy Boğa’da toplanan binlerce yurttaş “Ekrem Başkan”, “Faşizme karşı omuz omuza”, “Yandaş YSK” sloganları eşliğinde yürüdü. Yurttaşlar, gece geç saatlere kadar Caferağa ve Söğütlüçeşme mahalleleri başta olmak üzere birçok mahalleyi gezerek YSK kararını protesto etti. Kağıthane’ye bağlı Nurtepe Mahallesi’nde de yaklaşık 3 bin kişi “Hak, hukuk, adalet” sloganları atarak Güzeltepe Mahallesi’ne yürüdü. Okmeydanı’nda ise yurttaşlar tencere tavalarla sokağa çıktı. l Haber Merkezi İBB takibi bıraktı Kültür AŞ Atatürk düşmanını paylaştı Takipçi kaybetti İBB’nin 543 bin 234 olan Twitter takipçi sayısı, seçimlerin iptal edilmesi ve İBB hesabının “YSK’nin Büyükşehir Belediye Başkanılığı seçimleri ile ilgili kararının İstanbulumuza ve ülkemize hayırlar getirmesini diliyoruz” tweeti sonrası 482 bine kadar düştü. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB) resmi Twitter hesabı, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) İstanbul seçimlerinin yenilenmesine yönelik aldığı kararın ardından, Ekrem İmamoğlu, Kemal Kılıçdaroğlu, Meral Akşener, Mansur Yavaş ve Tunç Soyer’i takipten çıkardı ve YSK’nin kararını paylaşan Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetim Politikaları Kurulu Üyesi ve İBB Genel Sekreteri Hayri Baraçlı’nın paylaşımını yayımladı. İBB’nin resmi hesabından Ekrem İmamoğlu hakkında atılan tweet’ler de silindi. İBB’nin kurumsal hesaplarından Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlığıyla bilinen, “Keşke Yunan galip gelseydi” yorumuyla hatırlanan Kadir Mısıroğlu’nun ölümünün ardından herhangi bir vefat mesajı paylaşılmamışken, YSK’nin kararının ardından İBB’ye bağlı Kültür AŞ.’nin Twitter hesabından başsağılığı mesajı yayımlandı. l İç Politika 84 yaşındaki sanığa müebbet ‘Herkes biliyor Cinsel istismara uğradığını söyleyen ailem inanmıyor’ çocuk intihara kalkıştı Adana’da, dayısı ve onun arkadaşının cinsel istismarına uğradığını öne süren M.C. (15) adlı çocuk, tarihi Taşköprü’ye çıkıp intihara kalkıştı. M.C’yi görenler, polise haber verdi. Polislerle yaptığı konuşmada dayısı ile dayısının arkadaşının cinsel istismarına uğradığını belirten M.C., daha önce yaptığı şikâyet dilekçelerini polis ekiplerine hatırlattı. İstismara uğradığına ailesine inandıramadığını, ancak yaşadığı mahallede bu durumu herkesin bilerek kendisiyle dalga geçtiğini kaydeden M.C., kendisini nehre bıraktı. Taşköprü altına gizlenen kayıkçılar, suya düşen çocuğu kurtardı. M.C. hastaneye kaldırılırken, polis olayla ilgili soruşturma başlattı. l DHA 76 YAŞINDAKİ EŞİNİ ÖLDÜRDÜ Sarıyer’de 53 yıllık eşi Esme Aksakal’ı (76) öldüren Bilal Aksakal (84) “Eşi kasten öldürmek” suçundan müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Duruşmada son sözleri sorulan sanık Bilal Aksakal, ağlayarak eşinin zengin bir kadın olduğunu ve genç erkeklerle yazıştığını öne sürerek “Şerefim üstüne yemin ederim ben 84 yaşındayım. Yalan söylemiyorum” diye konuştu. Mahkeme heyeti, sanık Aksakal’a “Eşi kasten öldürmek”ten müebbet hapis cezası verdi. Karar oybirliğiyle alındı. l İSTANBUL/Cumhuriyet İstismarcı muhtarın mazbatası iptal Denizli’nin Pamukkale ilçesinde 31 Mart yerel seçimlerinde, yeniden kazanan Karakurt Mahallesi’nin muhtarı Yaşar Topbaş’ın, “sarkıntılık yapmak suretiyle çocuğun cinsel istismarı”ndan yargılandığı davada verilen dört yıl iki ay hapis cezası onanınca mazbatası iptal edildi. l Haber Merkezi Örgütlü vicdansızlık, örgütsüz vicdan Vicdanlılık vicdansızlık, ahlâklılık ahlâksızlık, haklılık haksızlık, iyilik kötülük gibi kişisel yaşam alanlarında belirleyici olan kavramların, toplumsal yaşam alanlarında, örneğin devletler arası ilişkilerde, çoğu kez sözel olma ötesinde pek fazla önemi ve anlamı yoktur. Yazıyı tasarlarken düşünmediğim bir örnekle başlayayım. “Suç ve Ceza”nın kahramanı cinayetini tasarlarken Napolyon’un yol açtığı ölümleri göz önünde bulunduruyordu. Onca ölüme neden olan Napolyon katil değil özgürlük kahramanı sayıldığına göre, o da parasını insanlara iyilik amacıyla harcamak için tefeci kocakarıyı neden öldürmesindi? Cinayeti işledi, fakat bir zaman sonra vicdanının suçlamasından kurtulamadı. Dostoyevski, kahramanının kişiliğinde (ve yanılgısında) böylece, vicdan kavramının toplumsal alandan çok kişisel alanda geçerli olduğunu göstermiş oluyor... HHH Başlamışken Napolyon örneğiyle sürdüreyim. Bu kez “Sefiller”in bir bölümünde Hugo, Napolyon konusunda, anımsadığımca ve yaklaşık olarak şöyle demekteydi: “Bu kez artık kaybedecekti... Çünkü kader daha fazlasına izin veremezdi...” Burada da, etkisinin kişisel yaşamda olduğunu düşündüğüm vicdan kavramının, toplumsal alanda da belli bir yerden sonra geçerli olduğunu dile getiren yazar önsezisiyle karşılaşmış oluyoruz... Bu kadarına, kötülüğün her türlüsünün kişisel ilişkilerde de toplumsal yaşamda da eninde sonunda yenilgiye uğrayacağına itirazım yok... Yaşamın akışı, iyilik gereksinimi onu alt edecektir. Fakat nasıl, ne zaman ve ne pahasına? Toplumsal ilişkiler alanındaki vicdansızlıkların yenilgiye uğratılmasında işi kadere mi bırakacağız? Örgütlülük, örgüt, örgütlenme kavramları burada karşımıza çıkıyor. HHH Yüksek Seçim Kurulu adlı kuruluş, bu satırları yazmakta olduğum pazartesi gecesi adaletsiz bir karar verdi. Adalet kavramı da, tıpkı yazının girişinde sıraladığım kavramlar gibi, kişisel yaşam ilişkilerinde elle tutulur bir gerçekliktir. Adaletsiz davranan kişiyi suçlar, gerekirse onunla ilişkiyi keser, cezalandırılmasını sağlamaya çalışırız. Toplumsal ilişkilerde ise, erkler ayrılığı ilkesi ne ölçüde yürürlükte olursa olsun, adalet kavramı ve kurumları iktidar olgusundan tümüyle bağımsız olamaz. Çünkü önünde sonunda bir “üstyapı” kurumudur. Adaletin halkın adaleti olması, halkın örgütlenme düzeyi ölçüsünde gerçeklik kazanır. Halkın (vicdanın) örgütlü olmadığı ya da yeterince örgütlü olmadığı toplumlarda, vicdan, adalet, haklılık, iyilik vb. kavramların vicdansızlıkla, adaletsizlikle, kötülükle savaşımda kazanacağı başarı sınırlıdır. HHH “Örgütlü vicdansızlık” sınıfsal bir örgütlenmedir. Devlet erkini ele geçirip kendisi devlet olduğunda örgütlülüğün en yüksek aşamasına ulaşmış demektir. Onun bütünüyle yenilgiye uğratılması için vicdanın da toplumsal, sınıfsal örgütlenmesi gerekir. Bizde bu konuda yeterince kavranılamayan şey öyle sanıyorum ki, örgütün partiden ibaret sanılıyor olmasıdır. Konumuz vicdanın toplumsal örgütlenmesi ise böyle bir örgütlülüğün asıl unsurları, işçiler, köylüler, küçük esnaf ve az gelirli memurlar başta olmak üzere, emekçi kitlelerin sınıfsal, sendikal örgütlenmeleridir. Parti bu örgütlenmelerin kendisi değil bir üst kurumu, denebilir ki toparlayıcı, yönlendirici, birleştirici üst aklıdır... Tek başına partili olmak, bir partiyi desteklemek, örgütlü olmaya yeterli sayılamaz. Sınıfsal anlamıyla örgütsel altyapısı güçlü olmayan (gücünü sendikalardan, meslek örgütlerinden almayan) bir partinin yönlendireceği kitlesel hareketlerin sürekli bir etkisi olamayacağı da, görülen, bilinen bir gerçekliktir. “Örgütlü vicdansızlık”la “örgütsüz vicdan” arasındaki kavgada sorunlar, belirsizlikler, düş kırıklıkları buralardadır... Buna karşın ve yine de, ülkemiz (yaklaşık iki yüzyıldır!) nice sıkıntılara, baskılara, engellemelere ve kıyımlara rağmen, vicdanın hem sınıfsal hem partisel örgütlenmesi anlamında küçümsenemeyecek yol almıştır ve almaktadır... Vicdan, örgütlü vicdansızlığa karşı örgütlenebildiği ölçüde, farklı toplumsal sınıflardan ve çevrelerden kişiler ve örgütler de, hem kişisel ve genel vicdan ölçülerine hem de güç dengelerine göre konumlarını belirleyecektir...
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle