Katalog

HABER EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: EMİNE BİLGET 37 MAYIS 2019 SALI Parçalı Bulutlu Açık Sağanak Bulutlu Karlı Yağmur Karla K. Yağmur Sisli İstanbul 20/15 Ankara 22/12 İzmir 21/15 Antalya 22/17 Mersin 24/19 Bursa 210/100 Atina 200/100 TARİHTE BUGÜN Trabzon 23/16 Adana 270/1 5 0 Berlin 170/2 0 1911: Roman ve öykü ya Kars 17/3 Artvin 250/1 3 0 Çanakkale 190/1 4 0 Balıkesir 200/1 0 0 Sivas 220/1 0 0 Girne Londra Moskova Paris 200/1 5 0 130/9 0 180/1 2 0 170/9 0 zarı Rıfat Ilgaz, Cide’de doğdu. 1986: Öykü ve tiyatro yazarı Haldun Taner’in (71) ölüm yıldönümü. Diyarbakır Erzurum 170/5 0 Madrid 240/1 2 0 2000: Anayasa Mah 26/10 Eskişehir 180/6 0 Amsterdam 120/1 0 kemesi Başkanı Ahmet Aydın 220/1 3 0 Roma 18/6 0 Necdet Sezer, 10. Cum Gaziantep250/1 2 0 New York 230/1 3 0 hurbaşkanı seçildi. Konya 240/1 1 0 Tokyo 200/1 4 0 Bitmeden çatladıAkkuyu’nun temelindeki çatlağa uzman yorumu: Nükleer felaket olur BURSA Yasin’i halk otobüsü ezdi Bursa’nın İnegöl ilçesinde, sokakta oynarken halk otobüsünün altında kalan 3 yaşındaki Yasin Ensar Dayan yaşamını yitirdi. Huzur Mahallesi 12. Sokak üzerinde dün meydana gelen kazada, Yaşar Y.’nin (42) kullandığı halk otobüsü, sokakta oynayan Yasin Ensar Dayan’a çarpıp altına aldı. Tekerleklerin üzerinden geçtiği çocuk, olay yerinde can verdi. Otobüs şoförü gözaltına alınırken, kazayla ilgili soruşturma sürüyor. l DHA MersinAkkuyu Nükleer Santralı’nda reaktörün oturacağı temelin bazı bölümlerinde “çatlak” oluştu. Çatlak olan bölüm ya da bölümler tümüyle kırıldı ve yenilendi. Bir kez daha çatlak oluş tu. Beton kırıldı ve sorunlu bölümlerde temel yeniden atıldı. Tespitleri Türkiye Atom Enerjisi Abidin Kurumu yaptı. JeoloYağmur ji Mühendisleri Odası Mersin Şube Başkanı Erkan Demir, inşa halindeki Akkuyu Nükleer Santralı’nın beton temelinde iki kez çatlak meydana gelmesini değerlendirirken gelecekte yaşanabilecek felakete dikkat çekti. Demir, “Burada zemin şartları böyle bir tesis için uygun değil. Yapılan iş de bir o kadar niteliksiz ve denetimsiz olunca sonuç genellikle enkaz oluyor. Dolgu zemin kısmını atlamamak gerekiyor. 1999 Türkiye’nin ilk nükleer santralı olacak Akkuyu Nükleer Santralı’nın temeli geçen yıllarda atılmıştı. depreminde Avcılar deprem odağından uzak olmasına rağmen dolgu zeminden kaynaklı büyük hasar gördü. Nükleer santralda, sisteme zarar verecek, zeminden kaynaklı küçük bir etki felaketle sonuçlanır” dedi. Demir, “Ülkemizde mega mühendislik projeleri temelsizlik sorunu yaşıyor. Bu kaçıncı iş bilmezlik demeye artık dilimiz varmıyor. Deprem olmasa dahi, nükleer santralda, sisteme zarar verecek, zeminden kaynaklı küçük bir etki felaketle sonuçlanır. Biz söylemiştik, bu anlayıştan bu çıkar cümleleri yerine, daha temelini atamadığınız bu felaket işinden vazgeçin demeye devam edeceğiz. Umarız geç olmaz ve radyasyonun yenilir içilir bir şey olmadığını ülkeyi yönettiğini sananlar da anlarlar” diye konuştu. l MERSİN KURTULUŞ ARI Tarih ve Sınıf Bilinci György Lukács’ın Tarih ve Sınıf Bilinci’ni (*) 1998’de okumuştum. Ne yazık ki tamamen unutmuşum. Sayfalarda notlarım olmasa okumadığıma inanacağım. Üçüncü baskısını (2014) tekrar okuyorum. Neden tekrar okuyorum? HHH Gençliğimde, Georges Politzer’in kitaplarını (**) okurken, sömürülen sınıfın kendi bilincine ve sınıf bilincine eriştiği zaman iktidarı değiştirme gücüne sahip olacağına inanırdım. İnanırdık. Tıpkı bir elektrik düğmesine basılmış gibi. Sanki bir döviz bürosuna gidiyorsun, heybeni boşaltıyorsun, sana verdiğin malzemeye eşdeğerde sınıf bilinci veriyorlar. Hayat kazın ayağının böyle olmadığını gösterdi ve kanıtladı. HHH Ülker anlattı. Bir televizyon için sokak röportajı yapıyorlar. Televizyoncu, bir kadına seçim sonrasında vaziyetin durumunu (!) soruyor. Durumdan şikâyetçi olan kadın, “Kılıçdaroğlu geldi fiyatlar yükseldi, fiyatları yükseltti. Rica ederim, başımızdan gitsin, düzenimizi bozmasın” diyor. Acaba düzmece bir sahne mi diye düşünüyorum. Olabilir ama gerçek olması düzmece olmasından çok daha kuvvetli. HHH Bütün kurumlaşan (teşkilat kuran) dinler sınıf bilincinin oluşmasına engel oldu. Bütün dinlerin teşkilat memurları olan rahipler (hocalar), siyasal ve ekonomik iktidarların ajanlığını yaptı. Hıristiyanlıkta papalık; bizde Şeyhülislamlık ve Diyanet İşleri Başkanlığı. Hıristiyanlık yoksulların diniydi ve İsa, Matta İncili’nde (19:1623) ve Markos’ta “Devenin iğne deliğinden geçmesi, zenginin Tanrı Egemenliği’ne girmesinden daha kolaydır” diyordu. Ama sonra ne oldu? Rakibiyle savaşa giren Roma İmparatoru I. Konstantin (MS 272337) Hıristiyan Sancağı’nı açıp savaşı kazandıktan sonra bu dini resmen kabul etti ve böylece Hıristiyanlık Roma İmparatorluğu’nun resmi dini oldu. Ardından bütün soylu sınıf ve zenginler bu dini kabul ettiler. Böylece devenin geçemediği iğne deliğinden geçerek yoksullar üzerindeki egemenliklerini sürdürdüler. Sonuçta, Hıristiyanlık egemenlerin dini oldu ve bütün Hıristiyanlar kardeşleşti. Ama eşitlik olmadan kardeşlik mümkün mü? HHH Hz. Muhammed de başlangıçta “Ayetlerimizi yalanlayanlar ve o ayetlere uymayı kibirlerine yediremeyenler var ya, onlara göklerin kapıları açılmaz. Onlar, deve iğne deliğinden geçinceye kadar cennete de giremezler! Biz suçluları işte böyle cezalandırırız” (A’raf Suresi, 40. ayet) diyordu. Kuran’da İncil’deki gibi açıkça yoksul savunusu olmasa da İslama ilkin yoksullar ve köleler inanmıştı. Ancak, başta Kureyş kabilesi olmak üzere ileri gelen kabile reisleri İslamı kabul edince toplumsal adaletin dengesi bozuldu. Sonuç olarak siyasi ve ekonomik iktidarlar İslam öncesinde olduğu gibi bir kez daha birleşti. Bu birleşme sonunda Allah’ın vekili halife hem devletin hem de dinin reisi oldu. (Kureyş, İslam peygamberi Muhammed’in mensup olduğu Arap kabilesi. Mekke’nin en güçlü kabilesiydi. İslam peygamberinin kabilesi olmakla beraber aynı zamanda Müslümanların en çok savaştığı kabiledir. Muhammed, Kureyş kabilesinin Haşimoğulları sülalesine mensuptur. Günümüzde Ürdün’ü Haşimî hanedanı yönetmektedir.) HHH Hırıstiyan ülkeler önce Rönesans ve dinsel Reform, sonra Aydınlanma ve Fransız devrimi sayesinde Devlet Kurumunu Din Kurumu’ndan ayırarak laikleştiler. Böylece “Sınıf Bilinci” oluşmaya başladı. Arap ülkelerinin diktatörlükten ve yoksulluktan kurtulamamasının nedeni ise bu ayrılmanın gerçekleşememesinden kaynaklanmaktadır. Türkiye’ye gelecek olursak: Tek çare, demokratik yolla Erdoğan’dan kurtulmak. (*) Belge Yayınları, 1998. Çev: Yılmaz Öner (**) Felsefenin Başlangıç İlkeleri; Felsefenin Temel İlkeleri ADANA Hamile kumasını öldürdü Adana’da Songül K. (32), eşi Aydın K’nin (34) üzerine kuma olarak getirdiği 5 aylık hamile Suriyeli Takrid Dirbaye’yi (18) bıçaklayarak öldürdü. Songül K. gözaltına alındı. l DHA EŞİNİ ÖLDÜRDÜ Kadıköy’de cinayet İstanbul Kadıköy’de bir kadın eşi tarafından defalarca bıçaklanarak öldürüldü. Binadakiler Türkay Cucur (51) ve eşi Billur Cucur’un (40) evinden gelen kavga seslerini duydu. Durum polise bildirildi. Olay yerine gelen ekipler daireye girdiklerinde Billur Cucur’un kanlar içinde yerde yattığını gördü. Türkay Cucur gözaltında. l Haber Merkezi Eliaçık İlahiyatçı yazar İhsan Eliaçık, polis müdahalesinden sonra baygınlık geçirdi. Eliaçık’ın da aralarında bulunduğu 8 kişi darp edilerek gözaltına alındı. Yeryüzü Sofrası’na gözaltı İstanbul İstiklal Caddesi’nde dün akşam Antikapitalist Müslümanlar’ın düzenlediği ‘Yeryüzü Sofrası’na polis müdahale etti. İftar için etkinliğe katılan ilahiyatçı yazar İhsan Eliaçık polisin müdahalesinde baygınlık geçirdi. Eliaçık’ın da aralarında bulunduğu 8 kişi darp edilerek gözaltına alındı. Antikapitalist Müslümanlar’ın Twitter hesabından yapılan açıklamada, “Polis, her yıl Galatasaray Lisesi önünde kurduğumuz iftar sofrasına izin vermedi. Bütün saldırı ve engellemelere rağmen Taksim’de ‘Yeryüzü Sofrası’nı kurup oruçlarımızı açtık. Arkadaşlarımız, Vatan Emniyet’e götürülüyor. Allah, devletten büyüktür. Mülk Allah’ındır” denildi. l Haber Merkezi ON NUMARA 07, 08, 12, 14, 15, 18, 23, 30, 32, 40, 41, 42, 47, 57, 60, 61, 63, 68, 69, 70, 71, 75 10 BİLEN: 78 bin 068’er TL (4 kişi) 9 BİLEN: 2 bin 704’er TL 8 BİLEN: 139.70’er TL 7 BİLEN: 25.30’ar TL 6 BİLEN: 4.20’şer TL HİÇBİR NUMARAYI DOĞRU TAHMİN EDEMEYEN: 3.15’şer TL Batıkent’teki köpek katliamına 5 yıl istendi Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Ankara Batıkent’te 16 grup sokak köpeğinin zehirlenerek öldürülmesiyle ilgili olayda 3 kişi hakkında “sahipli hayvanı öldürmek suretiyle mala zarar verme” ve “çevreyi kasten kirletme” suçlarından en az 5 yıl 4’er ay hapis istemiyle dava açtı. Cumhuriyet Savcısı Hasan Gönen’in hazırladığı iddianamede, 3 köpeğin müşteki Buket Özgünlü’ye ait olduğu belirtildi. İddianamede, Musa Devran, Aydın Gölge ve Levent Özcan’ın Turgut Özal Mahallesi’nde Özgünlü’ye ait olanların da arasında bulunduğu köpeklere, bir tür böcek ilacı olan metomil maddesine batırılmış tavuk eti verdiği ifade edildi. l ANKARA Furkan’dan acı haber Erzurum’un Karaçoban ilçesinde 20 gün önce kaybolan Furkan Yiğit’in (4), cansız bedeni evlerine 10 kilometre mesafedeki çukurda çobanlar tarafından bulundu. Furkan’ın, jandarma ve AFAD ekipleri tarafından defalarca arama yapılan bölgede bulunması ise dikkat çekti. GülperiFehim Yiğit çiftinin 3 çocuğunun en küçüğü olan Furkan, 17 Nisan günü kaybolmuştu. Küçük çocuğun kaybolmasıyla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında ifadesi alınan baba Fehim Yiğit, şüpheli ifadeleri ve tavırları nedeniyle çıkarıldığı mahkemece “kasten öldürme” suçundan tutuklandı. Yapılan aramalara karşın bulunamayan Furkan’dan dün sabah saatlerinde acı haber geldi. Hayvan otlatmak için mahalleye 10 kilometre uzaklıktaki araziye giden çobanlar, bir çukurda Furkan’ın cansız bedenini buldu. Evladının ölüm haberini alan anne Gülperi Yiğit bir güvenlik görevlisine, “Siz niye gitmediniz oralara? Siz devletsiniz. Küçük çocuk, soğuktan, açlıktan öldü” dedi. Güvenlik görevlisi ise “Gittik, gittik de yoktu” diyebildi. Anne, morgun önünde ağıtlar yaktı. Yapılan ön otopsisinin ardından Furkan’ın cenazesi, kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için Erzurum Adli Tıp Kurumu’na gönderilecek. l DHA