Katalog

kültür EDİTÖR: ORHUN ATMIŞ TASARIM: FUNDA YAŞAR ER 1320 MAYIS 2019 PAZARTESİ Çocukların festivaliEtkinlik, 2526 Mayıs’ta ‘Benimle Oyun Oyna’ temasıyla düzenlenecek Yaratıcı Çocuk Festivali Direktörü Derya Topçu, “İçeriğimizi tamamen hoş deneyimler yaşatacak bir vizyonla oluşturuyoruz” diyor AYÇA HAN Bu yıl ikincisi düzenlenecek Yaratıcı Çocuk Festivali, 2526 Mayıs’ta, Küçükçiftlik Park’ta çocuklarla buluşmaya hazırlanıyor. “Benimle Oyun Oyna” temasıyla hayata geçecek festivali, festival direktörü Derya Topçu anlatıyor. n Yaratıcı Çocuk Festivali’nin yola çıkış sürecinden bahseder misiniz, çocuklar için böyle bir festival düzenlemek hangi ihtiyaçtan doğdu? Yaratıcı Çocuk Festivali kendi annelik içgörümden ortaya çıktı esasında. Anne olduktan sonra nüfusunun üçte biri çocuk olan bir ülkenin tam bağımsız, gerçek bir çocuk festivalinin olmadığını farkettim. Güzel bir çocuk festivali olsaydı ben bir anne olarak giderdim oysa ki. İşte bu ihtiyaçtan bu yıl ikincisini gerçekleştireceğimiz kocaman bir festival doğdu. Kızım Asya ve onların kuşağına armağınımızdır. n Çocuklar için bu kadar kapsamlı bir etkinlik düzen ‘Kenevir’in sesine kulak verdiler Kenevir sesleri üzerine çalışan Hemp Tempo’nun 18 Mayıs’ta başlayan, Şenol Küçükyıldırım, Can Kozlu, Okay Temiz, Bob Moses, Aydın Esen gibi ünlü cazcıları doğaçlama müzik etrafında Çıplak Ayaklar Stüdyosu’nda bir araya getiren ilk müzik buluşması bugün noktalanıyor. Hemp Tempo buluşmasının kapanışı, saat 15.00’de Kozlu’nun davul atölyesiyle başlayacak. Daha sonrasında saat 18.00’de Can Kozlu ve Bob Moses; saat 20.00’de de Moses ve Turgut Alp Bekoğlu ikili davul konserleriyle etkinlikler sona erecek. Gecenin konukları arasında, Şevket Akıncı, Ali Onur Olgun ve sürpriz sesler de olacak. l Kültür Servisi Emir Kemancı (viyola) İDSO sahnesinde genç yetenekler İstanbul Senfoni Orkestrası (İDSO) “Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı” konserini bugün 20.00’de şef Hasan Niyazi Tura yönetiminde Lütfi Kırdar’da verecek. Konserin solistleri ÇEV Sanat bursiyerleri Cansu Naz Eriş (piyano) ve Kazım Kaan Alıcıoğlu (keman) ile İş Sanat’ın “Parlayan Yıldızı” Emir Kemancı (viyola). Genç yetenekler İDSO eşliğinde Eriş, S.Prokofyev’in “Piyano Konçertosu” nu; Kemancı, W.Walton’un “Viyola Konçertosu” nu ve Alıcıoğlu, U. C. Erkin’in “Keman Konçertosu” nu seslendirecekler. l Kültür Servisi lemek zor değil mi, içinde birçok oyun atölyeleri, kon serler, gösteriler ve söyleşi ler var, yoğun bir program... Zorlukları yok değil fakat yüz lerdeki gülümsemenin talipli si olunca o heyecanla çok çalı yor elinden ne geliyorsa yapıve riyorsun. Motivasyonumuz ço cuklar. Çok sistemli çalışıyo ruz. Sonuçta bu bir açık hava festivali ve dev bir organizas yon. Festivalin sadece bir gü nünde sihirbazından temizlik çisine eğitim personelimizden söyleşi yapacak uzmanlara ka dar 1000 kişinin üzerinde insan bu festival için çalışıyor olacak. İyi hazırlandık. Küçükçiftlik Park’ta gerçekleşecek festivalde çocuklar yaratıcılıklarını konuşturacak. Ebeveynler için... n Festivalin bu yılki teması ne olacak, yapılacak etkin Festival direktörü Derya Topçu lar ve dahası sahiden süper neşeli bir ortam yaratacaklar. Ebe likleri nasıl belirliyorsunuz? atölyeyle Küçükçiftlik Park’ta veyn söyleşi sahnemizi de unut Festival bu yıl 7’den 77’ye her olacağız. Çocuk kültür ve sana mayalım, festivalimiz çocuklara kese “#benimleoyunoyna” diye tı için çok önemli isimler festi olduğu kadar ebeveynler için de yecek. İçeriğimizi tamemen ço valimizin dev gösteri sahnesin etkinlikler içeriyor. Nil Karaib cuğa ve ebeveyne hoş deneyim de notaları ve eğlenceyi çocuk rahimgil, Sunay Akın, Prof. Dr. ler yaşatacak bir vizyonla oluş lara taşıyacak. Ezo Sunal ile La Belma Tuğrul, Dr. Özgür Bolat, turuyoruz. Sponsorlarımızın kat lala konseri, Kerem Eser’le Pay Varol Yaşaroğlu ve marka spon kılarıyla bilimden sanata, tasarı tak Show, YÇF kortejimiz, kukla sorlu keyifli diğer söyleşilerimiz ma kadar farklı dallarda pek çok tiyatroları, jonglörler, sihirbaz de festivalde yer alacak. Londra’da 19 Mayıs tablosu yaptı Ned Pamphilon Anıtkabir’deyken... İngiliz ressam Ned Pamphilon, daha önce yaptığı Atatürk, Cumhuriyet, Anıtkabir ve İstanbul temalı resimleriyle Türk sanatseverlerden büyük ilgi görmüştü Atatürk ve İstanbul’a duyduğu hayranlık ki eseri için 19 Mayıs 1919 sonrası yayım ile tanınan İngiliz res lanan haber küpürle sam Ned Pamphilon, rini okuduğunu, Ban 19 Mayıs’ın 100. yılı dırma Vapuru’nun nedeniyle özel bir tablo hikâyesini ve Sam yaptı. Nutuk’u İngiliz sun rotasının Kurtu ce 2 kez okuyan Pamp luş Savaşı’ndaki öne hilon, Atatürk’ün “Ba mini anlamaya ça ğımsızlık benim karak lıştığını belirten Ned terimdir” sözünden ha Pamphilon, “Eserimde reket ederek akrilik bir Atatürk ve silah arka yağlı boya tablo ortaya daşlarının Samsun’a koydu. çıktıklarında kaldık Atatürk, Cumhuriyet, Anıtkabir, İstanbul ve donanma temalı eserleriyle Türk sanatseverlerin yakından tanıdığı Pamphilon, şimdiye kadar 312 yağlı boya tablo yaptı. Bu tablolardan 85 tanesini Atatürk’e İstanbul onu büyülemiş... 1963’te doğan İngiliz ressam Ned Pamphilon, mimarlık eğitimi aldı ama kariyerini resim sanatı üzerine sürdürdü. Kuala Lumpur, Suudi Arabistan, ABDTexas ve Türkiye gibi coğrafyalarda seyahat ederek farklı kültürleri inceleyen Pamphilon, 1994’te tanıştığı İstanbul için “Bu şehir beni büyülemeye de ları Mıntıka Palas Oteli’nin de olmasını istedim. Çünkü baştan sona gerçeklikle örülmüş bu hikâyede tarihi bir binanın olması gerekliydi. Nutuk’u İngilizce okudum, zaten okumasam ‘Bağı ayıran ressam, yaşadığı vam ediyor” diyor. Beyoğlu’nun tramvayı, İstanbul’un simitçile mızlık benim karak Londra’da yine Atatürk ile ilgili bir yağlı boya tablo yaptı. Akrilik eserini Atatürk’ün Bandırma Vapuru’na bindi ri, Galata Köprüsü’nde balık tutanlar, mısırcılar, İstanbul Boğazı, vapurlar gibi detayların resimlerini yapıyor. “Her Yer Mustafa Her Yer Kemal” sergisi, “Atatürk’ün Gözleri” yağlı boya tablosu ile 23 Nisan’da Anıtkabir’de düzenlenen “Küçük Ressamlar Anıtkabir’de” etkinlikleri çok bilinen eserleri arasında yer alıyor. terimdir’ temasını ortaya koyamazdım. Atatürk’ün ne kadar büyük bir lider olduğunu anlamak için ği 16 Mayıs’ta tamam rinde, Bandırma Vapuru, Mın Nutuk’u okumak ye layan Pamphilon, 100 yıl önce tıka Palas ve kalpaklı Mustafa terli. Nutuk’tan bugün şekillenen ki mücadelenin kendisine ilham Kemal’e yer verdi. dünyayı anlamak için ilham alı verdiğini söyledi. Sanatçı ese 91 cm x 122 cm boyutlarında yorum” dedi. l Kültür Servisi Ömer Asım Aksoy Ödülü koşulları açıklandı Yaşamı boyunca Dil Devrimi’nin ödünsüz savunucusu olan dilbilimci Ömer Asım Aksoy’u “dilci ve devrimci kişiliğiyle yaşatmak, düşünce ve yapıtlarını gelecek kuşaklara aktarmak amacıyla” düzenlenen Ömer Asım Aksoy Ödülü’nün katılım koşulları açıklandı. Ödül, bu yıl, “oyun” çevirisi dışındaki yazınsal türlerde bir “çeviri” kitabına verilecek. 30 Ekim 1993 yılında yaşamını yitiren dilbilimci Ömer Asım Aksoy’un ailesi ve Dil Derneği’nce düzenlenen “Ömer Asım Aksoy Ödülü” katılım koşulları şöyle: “Ödüle aday yazınsal çeviri, 1 Ocak 201830 Haziran 2019 arasında yayımlanmış olmalı. Ödüle aday yapıtlarda Dil Derneği’nin amacına uygunluk, Türkçe’nin yaratıcı olanaklarını kullanmadaki başarı, yazın sal duyarlık ve değer aranacak. Ödüle aday gösterilecek çeviri yapıtlardan altısının, çevirmenin başvuru yazısı ve kısa yaşamöyküsüyle birlikte kendisince ya da izin belgesiyle birlikte yayınevince Dil Derneği’ne gönderilmesi gerekiyor. Her çevirmen ödüle bir çeviri yapıtla başvurabilecek. Ödül bölüştürülmeyecek, bir yapıta verilecek. Ödüle Dil Derneği yönetim, denetim ve onur kurulu üyeleri aday olamayacak. Son başvuru tarihi 5 Temmuz 2019.” Ödülün seçici kurul üyeliği ise Prof. Dr. Necdet Adabağ, Prof. Dr. Mukadder Yaycıoğlu, Doç. Dr. Erkan Yurtaydın, İskender Osman ve ailesi adına Sevgi Özel’den oluşuyor. 5 bin TL olarak belirlenen ödül, değer görülen yapıta 26 Eylül’de, 87. Dil Bayramı’nda verilecek. l ANKARA / Cumhuriyet DÜZELTME VE ÖZÜR Gazetemizin dünkü sayısında “‘Paravanlar’ ilk kez” başlıklı haberde adı geçen ekibin Jean Genet’in “Paravanlar” oyununun Türkiye’de ilk kez sahneleneceğine dair bir bil gi yer almıştır. Ancak bu oyunun 2001 yılında Türkiye’nin köklü tiyatro topluluk larından biri olan ODTÜ Oyuncuları tarafından sergilendiği ve Sanat Kurumu tara fından ödüllendirildiği öğrenilmiştir. Düzeltir, ODTÜ Oyuncuları’ndan özür dileriz. ŞİİR TÜKENMEZ / ATAOL BEHRAMOĞLU VEDAT TÜRKALİ Kaçımız farkındayız bilmem ama 1919 doğumlu olduğuna göre büyük romancımız 100. doğum yılındadır. Bu doğum tarihi sevgili ustaya çok yakışıyor. O büyük bir alçakgönüllülükle (ona kalırsa gerçekçilikle) kendisini şair saymazdı, ama “İstanbul”uyla şiir severlerin gönlünde taht kurduğunu da bilirdi kuşkusuz. Vedat Türkali ünlü “İstanbul”unun yanı sıra genellikle cezaevi yıllarının ürünü “Cezaevinde Barış Türküsü”, “Sultanahmet Cezaevi”, “950’den Notlar” gibi şiirleriyle toplumcu şiirimizin göz ardı edilemeyecek sevgili bir şairidir. Sayfada İstanbul şiiri yer alacak, ama “950’den Notlar”ın birkaç dizesini de paylaşalım istedim: Yüce dağ başları dumanlı dumanlı  Irmaklar yorgun ağır  İnsanlar yapayalnız  Nedir üstümüzdeki bu karanlık bulut  Irgatın akşamlara kadar düşündüğü nedir  Yabancı bandıralar bayraklar emirler  Ne maviliklerde ferahlık ne toprakta güven  yurda ölüm tüccarları kurulmuş  Bu vatan bu millet bu bayrak  Satılmaz diyenden hesap sorulmuş  (….) Biliyorum bir gün karanlıkta  Kesecekler yolumuzu  Ya siz çocuklar  Nasıl anlatmalı sizlere olup bitecekleri  Çocuklar bizim dediğimiz  Yüzümüze utanç duymadan bakmaktır  Mal değil mülk değil istediğimiz  Size namuslu bir dünya bırakmaktır HAFTANIN ŞİİRİ İSTANBUL “Sis” şairine ithaf edilmiştir. Salkım salkım tan yelleri estiğinde Mavi patiskaları yırtan gemilerinle Uzaktan seni düşünürüm İstanbul Cellatlara gün doğdu Kardeşlerin acısıyla yanan bir çift gözün vardır Bir kalem yazın vardır Dudaklarını yakan bir çift sözün vardır Söylenmez... Binbir direkli Halicinde akşam Adalarında bahar Süleymaniyende güneş Hey sen güzelsin kavgamızın şehri Ve uzaklardan seni düşündüğüm bugünlerde Bakışlarımda akşam karanlığın Kulaklarımda sesin İstanbul Ve uzaklardan Ve uzaklardan seni düşündüğüm bugünlerde Sen şimdi haramilerin elindesin İstanbul Plajlarında karaborsacılar Yağlı gövdelerini kuma sermiştir. Kürtajlı genç kızlar cilve yapar karşılarında Balıkpazarında depoya kaçırılan fasulyanın Meyvesini birlikte devşirirler Sen şimdi haramilerin elindesin İstanbul Et tereyağı şeker Padişahın üç oğludur kenar mahallelerinde Yumurta masalıyla büyütülür çocukların Hürriyet yok Ekmek yok Hak yok Kolların ardından bağlandı Kesildi yolbaşların Haramilerin gayrısına yaşamak yok Almış dizginleri eline Bir avuç vurguncu müteahhit toprak ağası Onların kemik yalayan dostları Onların sazı cazı villası doktoru dişçisi Ve sen esnaf sen söyle sen memur sen entellektüel Ve sen  Ve sen haktan bahseden Ortaköyün Cibalinin işçisi Seni öldürürler Seni sürerler Buhranlar senin sırtından geçiştirilir İpek şiltelerin istakozların ve ahmak selameti için Hakkında idam hükümleri verilir Haktan bahseden namuslu insanları Yağmurlu bir mart akşamı topladılar Karanlık mahzenlerinde şehrin Haramiler kesmiş sokak başlarını Polisin kırbacı celladın ipi spikerin çenesi baskı makinesi Haramilerin elinde Ve mahzenlerinde insanlar bekler Gönüllerinde kavga gönüllerinde zafer Bebeklerin hasreti içlerinde gömülü Can yoldaşlar saklıdır mahzenlerinde Boşuna çekilmedi bunca acılar İstanbul Bulutların ardında damla damla sesler Gülen çehreleri ve cesaretleriyle Arkadaşlar çıktı karşıma Dindi şakalarımın ağrısı Bir kadın yoldaş tanırdım Bir kardeş karısı Hasta ciğerlerini taşıdığı çelimsiz kemikli omuzları Ve hüzünlü çehresiyle bebelerini seyrederdi Cellatlara emir verildiği gün haramilerin sarayında Gebeliğin dokuzuncu ayında Aç kurtların varoşlara saldırdığı Tipili bir gece yarısı Sırtında çok uzak bir köyden indirdi Otuzbeş kiloluk sırrımızı Zafer kanlı zafer kıpkırmızı Boşuna çekilmedi bunca acılar İstanbul Bekle bizi Büyük ve sakin Süleymaniyenle bekle Parklarınla köprülerinle kulelerinle meydanlarınla Mavi denizlerine yaslanmış Beyaz tahta masalı kahvelerinle bekle Ve bir kuruşa Yenihayat satan Tophanenin karanlık sokaklarında Koyunkoyuna yatan Kirli çocuklarınla bekle bizi Bekle zafer şarkılarıyla caddelerinden geçişimizi Bekle dinamiti tarihin Bekle yumruklarımız Haramilerin saltanıtını yıksın Bekle o günler gelsin İstanbul bekle Sen bize layıksın YENİ YAYINLARDAN MAHMUT TURGUT Sanat dünyasının seçkin bir fotoğraf sanatçısı olarak tanıdığı Mahmut Turgut, bu dünyaya şair olarak adım atmıştı. İlk basımı 1978’de yapılan “At Dağları Sırtından” adlı şiir kitabının geçen yıl Karınca Yayınevi tarafından 3. basımı yapıldı. Kitaba adını veren güzel şiiri paylaşıyorum: AT DAĞLARI SIRTINDAN Gücün kesik bilirim Tarladan döndün şimdi Yoruldun   Kan ter içinde öküzlerin Yine akşama dek toz toprakla Alt üst oldun Delik deşik eder  Eleğe çevirir bağrımı  Bin bir kurşun Anam, bacım, kadınımdır Ağıt yakan Irmaklarca coşkun Konuştu konuşacak nerdeyse kağnılar Haykır artık yeter  Neden ki susuşun Gördün mü hiç Gözlerindeki sevinci Özgür bir kuşun At dağları sırtından  Dalgalandırsın Anadolu’yu Doğruluşun.