Katalog

4 13 MAYIS 2019 PAZARTESİ EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: EMİNE BİLGET HABER Adaletsizliğe infaz durdurma formülü Adalet Bakanlığı, 5 yılın altında ceza alanların da 5 yıl üzerindekiler için Yargıtay’a yapılan temyizin sonucu gelene kadar infazını erteleyecek yasa üzerinde çalışıyor ALİCAN ULUDAĞ Adalet Bakanlığı, son örneği Cumhuriyet davasında, 5 yıl altında ceza alanların cezaevine girmesiyle yaşanan adaletsizliğin çözümüne ilişkin bir çalışma yaptı. Önümüzdeki günlerde Meclis’e sunulması beklenen yasa teklifi kapsamında, aynı suçtan açılan toplu davalarda 5 yıl üzeri ceza alanların Yargıtay aşamasının tamamlanmasına kadar 5 yıl altı ceza verilenlerin infazı nın durdurulması öngörülüyor. Teklif yasalaşırsa cezaevinde olan eski Cumhuriyet yazarlarının ve yöneticilerinin özgürlüklerine kavuşması bekleniyor. Hükümetin istinaf mahkemelerini faaliyete başlattığı kanun kapsamında 5 yıl üzeri ceza verilen sanıklar, hükmü Yargıtay’a taşıyabiliyordu. Ancak 5 yıl altında ceza alanların ise temyiz hakkı bulunmuyor, karar istinafta kesinleşiyordu. Bu durum Cumhuriyet davası, barış akademisyenleri başta olmak üzere birçok yargılamada adaletsizliğe neden olduğu yönünde eleştirilere yol açmıştı. Cumhuriyet davasında 5 yıl altında hapis cezası verilen Musa Kart, Önder Çelik, Güray Öz, Hakan Kara, Mustafa Kemal Güngör ile Emre İper, haklarındaki cezanın kesinleşmesi üzerine geçen ay cezaevine girmişti. Kamuoyunda oluşan tepkiler üzerine Adalet Bakanlığı harekete geçti. Alınan bilgiye göre yasa teklifi çalışması yapan bakanlık, toplu davalarda 5 yılın altında ceza verilenlerin, diğer sanıklar yönünden hükmün Yargıtay’da karar verilmesine kadar infazın durdurulmasına imkan veren bir çalışma yaptı. Yasa tasarısının önümüzdeki günlerde TBMM Başkanlığı’na sunulacağı öğrenildi. Tasarının yasalaşması durumunda Cumhuriyet davası kapsamında cezaevine giren eski Cumhuriyet yazar ve yöneticileri ile çalışanımız Emre İper hakkında infaz durdurulabilecek. l ANKARA İsteyen istifa edebilirAKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, MKYK’de YSK kararını eleştiren partililere sert tepki gösterdi: Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, partisinin MKYK toplantısında Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) İstanbul seçimlerinin yenilenmesi kararını eleştirenlere sert tepki gösterdi. Erdoğan’ın “Hele ki parti yönetimindeki arkadaşlarımızın yaptığı paylaşımları anlamıyorum. Madem böyle düşünüyorlarsa arzu emine ediyorlarsa istifa etsinler” kaplan sözü, MKYK üyesi Mustafa Yeneroğlu’na mesaj olarak yorumlandı. Yeneroğlu, sosyal medyada yaptığı paylaşımla YSK’nin kararını eleştirmişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında önceki gün toplanan AKP MKYK’de, YSK’nin İstanbul kararı ve seçim çalışmaları değerlendirildi. Erdoğan, Ömer Çelik’in basın toplantısı yaptıktan sonra kurul toplantısına tekrar dönerken gazetecilerin “Partinin YSK’nin aldığı İstanbul seçimlerinin yenilenmesi kararı AKP’de çatlak yarattı. Erdoğan kararı eleştiren partililere sert çıkarken, eleştiri yapanlara kapıyı gösterdi kurucusu Abdullah Gül ve eski başbakan Ahmet Davutoğlu’nun YSK kararıyla ilgili açıklamalarını” sorduğunu söyledi. Bunun üzerine Erdoğan, Abdullah Gül’ün kurucu olmadığını, konunun yanlış bilindiğini, Gül’ün cumhurbaşkanı olmasıyla parti üyeliğinin düştüğünü, cumhurbaşkanlığından sonra da partiye üye olmadığını söyledi. İhraç mesajı mı? Erdoğan’ın “Ahmet Bey ise eski başbakanımız, onların yaptığı açıklamaları anlıyorum. Ama partimizin içinden arkadaşlarımızın hele ki parti yönetimindeki arkadaşlarımızın yaptığı paylaşımları anlamıyorum. Madem böyle düşünüyorlarsa arzu ediyorlarsa istifa etsinler” dediği öğrenildi. Erdoğan, bunlarla ilgili olarak gereğini yapacaklarını belirtirken “Hele bir ramazan ve bayram geçsin” diye konuştu. Erdoğan’ın isim vermese de “parti yöneticilerinin paylaşımları” sözleri, MKYK üyesi Mustafa Yeneroğlu’na mesaj olarak yorumlandı. Yeneroğlu, YSK’nin karar verdiği 6 Mayıs’ta Twitter’da, “Büyük hukukçu Ebu Hanife’nin mihraptan ve minberden hukukun sesini kısarsanız, Hz. Allah da sizin nefesinizi, iflahınızı kısar ikazı her okuduğumuzda sarsılmamızı sağlıyorsa hayırlı sahurlar dilerim. Aksi takdirde tuttuğumuz oruç bizi kurtarmayabi lir” paylaşımında bulunmuştu. ‘Sahada olunmalı’ Toplantıda İstanbul’da sandığa gitmeyen AKP’li seçmenin ilçelere göre dağılımıyla ilgili bilgi verilirken, küskün seçmenin sandığa götürülmesi, muhafazakâr Kürt seçmenin partiye çekilebilmesi için neler yapılabileceği değerlendirildi. Sosyal medyanın aktif olarak kullanılması gerektiği konuşulurken, Erdoğan, yalnızca sosyal medyanın yeterli olmadığını sahada da olunması gerektiğini söyledi. MKYK üyeleriyle ilgili bir görevlendirme yapmayacağını belirten Erdoğan, isteyenlerin İstanbul’a gidip çalışabileceğini belirtti. Meclis çalışmalarının da değerlendirildiği toplantıda, genel kurulun bayram tatiline kadar çalışacağı, bayram tatilinin ardından seçime kadar çalışmalarına ara verebileceği bilgisi verildi. l ANKARA ‘HEPSİ KAYDA GİRİYOR’ Erdoğan sanatçıları ve tribünleri hedef aldı Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) İstanbul kararına tepki göstererek Ekrem İmamoğlu’na destek veren sanatçıları hedef alan AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Sinema dünyası ile ilgili olarak bize kadar, kimse bir yasal düzenleme yapmadığı halde, bu yasal düzenlemeyi yapıp, ondan sonra bir taraftan bize teşekküre geleceksin, arkadan da bunlarla beraber şakşakçılık yapacaksınız. Bunu ne ile izah edeceğiz?” şeklinde konuştu. Statlarda İmamoğlu’na destek verenleri FETÖ sloganı kullanmakla suçlayan Erdoğan, “Tribünlere pankartlar asıp, FETÖ’nün sloganlarını yazıyorlar. Bunlara eyvallah diyemeyiz. Hepsi kayda giriyor” dedi. Erdoğan, dün akşam İstanbul Taksim Meydanı’nda düzenlenen iftara katıldı. Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Yavuz Bingöl, Hasan Kaçan, “Diriliş: Ertuğrul” ve “Payitaht: Abdülhamid” dizilerinde rol alan bazı oyuncuların da katıldığı iftarda konuşan Erdoğan, “Sandıktan korkan siyasetçilerin olduğu tek yer bizim memleketimizdir. Halbuki bir yerde seçim yapılıyorsa, gerektiğinde yenileniyorsa orada demokrasi işliyor demektir” ifadelerini kullandı. Önceki gece Fenerbahçe maçında tribünlerden Ekrem İmamoğlu’na destek verilmesini sert dille eleştiren Erdoğan, “Bunlar o kadar şirazeden çıktı ki, şimdi statların tribünlerine pankartlar asıp FETÖ’nün uşaklarının sloganlarını yazıyorlar. Bu statları biz yaptık biz. Kapalı spor salonunda beyefendinin ifadelerini orada söylettiriyorlar. Bunlara eyvallah diyemeyiz. Hepsi kayda giriyor” dedi. YSK’nin kararının ardından “Her şey güzel olacak” diyerek Ekrem İmamoğlu’na destek veren sanatçıları da hedef alan Erdoğan, “Sinema dünyası ile ilgili olarak bize kadar, kimse bir yasal düzenleme yapmadığı halde, bu düzenlemeyi yapıp, ondan sonra bir taraftan bize teşekküre geleceksin, arkadan da bunlarla beraber şakşakçılık yapacaksınız. Bunu ne izah edeceğiz? Sanatçılarımızın arasına da nifak tohumu ektiler. Sanatçılarımızı da tehdit ettiler. Sanatçı sanatıyla konuşur. Bu tür insanlara dalkavukluk yapmaz” dedi. Kılıçdaroğlu’ndan yanıt Erdoğan’ın sanatçılara yönelik sözlerine CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’ndan cevap geldi. Kılıçdaroğlu Twitter’dan, “Sanatçının görevi sadece sanatını icra etmek değildir! Gerçek sanatçı; güce bağlılık göstermez, baskılara boyun eğmez, saraya soytarılık yapmaz” paylaşımında bulundu. l Haber Merkezi Yeryüzü Sofrası Kadıköy’de Ramazanın ilk günü İstiklal Caddesi’nde düzenlenen Yeryüzü Sofrası’na polisin müdahalesinin ardından İstanbul’da dün akşam ikinci kez Yeryüzü Sofrası kuruldu. Antikapitalist Müslümanlar’ın öncülüğünde Kadıköy’de Süreyya Operası önünde toplanan onlarca kişi beraber iftar yaptı. 6 Mayıs’ta polis müdahalesiyle gözaltına alınan ilahiyatçı yazar İhsan Eliaçık, “Yeryüzü Sofraları’nda bu yıl Kadıköy’deyiz. Yeryüzü Sofraları Türkiye’de 9 yıldır, İstiklal Caddesi’nde de 7 yıldır devam ediyor. Ama bu yıl ramazanın ilk günü izin vermediler. İftar açıp dağılacağımızı söylememize rağmen müsaade etmediler, 8 kişiyi gözaltına aldılar. Sabah serbest bıraktılar. Biz bugün Kadıköy’deyiz. Bundan sonra da başka yerlerde devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. l Haber Merkezi 23 Haziran için kampanya sürecinin başlatılması hedefleniyor CHP bu hafta alana iniyor MAHMUT LICALI CHP, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) iptal ettiği İstanbul seçimine yönelik hazırlıklarına devam ediyor. 23 Haziran’da yenilenecek seçim için CHP genel başkan yardımcıları Oğuz Kaan Salıcı ve Seyit Torun, hafta sonu İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu ile çeşitli planlama toplantıları yaptı. İstanbul’daki ilçe be lediye başkanlarıyla düzenlenen toplantının ardından bugün genel merkezde MYK toplantısında kampanya sürecine ilişkin bir takvimin belirleneceği ifade ediliyor. Toplantıda ayrıca sahada çalışacak milletvekilleri ve parti yöneticilerine yönelik görevlendirmelerin yapılması planlanıyor. CHP’nin bu hafta 23 Haziran’a kadar İstanbul’a adeta bir çıkarma yapacağı, kampanya sürecinin de bu hafta res Temelli: Demokrasi referandumu MAHMUT ORAL HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, yenilenecek İstanbul seçimlerine ilişkin “23 Haziran sadece bir belediye başkanlığı seçimi değil, bir demokrasi referandumudur. O demokrasi referandumunda Türkiye halkları, toplumsal muhalefet tüm samimiyetiyle, mutlaka ama mutlaka buluşmalıdır” dedi. HDP Diyarbakır İl Örgütü’nün 2. Olağanüstü Kongresi, dün gerçekleştirildi. Kongreye katılan HDP’li belediye meclisi üyeleri Emine Akın ve Bekir Kaya, yanlarındaki bir kitap ve beyaz tülbent nedeniyle gözaltına alındı. Kongreye HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, HDP Diyarbakır milletvekilleri, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Eşbaşkanı Selçuk Mızraklı, Bismil, Silvan, Bağlar, Yenişehir, Kayapınar belediye eşbaşkanları, meclis üyeleri ile yüzlerce yurttaş katıldı. Kongrede ko nuşan Temelli, “Faşizme geçit vermeyeceğiz. Demokratik bir düzen için mücadele ediyoruz. O yüzden de ne KHK’leri ne de o KHK’leri esas alan YSK’nin kararlarını tanımıyoruz. YSK arkadaşlarımıza tuzak kurmuştur. Onlar bu halkın oylarıyla seçilmişlerdir” dedi. Belediyelerin önlerine konulan xray cihazlarını eleştiren Temelli, “Siz o cihazları kayyımlara koyacaktınız, o halı hırsızlarına koyacaktınız” diye konuştu. 23 Haziran’da yenilenecek İstanbul seçimlerine de değinen Temelli, “31 Mart’ta başardık. Şimdi yeniden tüm Türkiye halklarına, emekçilerine sesleniyoruz; bu ceberrut iktidarı geriletmek istiyor musunuz? 23 Haziran sadece bir belediye başkanlığı seçimi değil, bir demokrasi referandumudur. O demokrasi referandumunda Türkiye halkları, toplumsal muhalefet tüm samimiyetiyle, mutlaka ama mutlaka buluşmalıdır” ifadelerini kullandı. l DİYARBAKIR men başlayacağı belirtiliyor. Edinilen bilgiye göre bu hafta içi İstanbul’da tüm CHP’li belediye başkanlarının katılımıyla yapılacak bir toplantıyla birlikte 23 Haziran seçimleri için kampanya süreci de resmen başlatılacak. Bugün gerçekleştirilecek MYK toplantısının ardından belediye başkanlarının katılımıyla yapılacak toplantının tarihinin netleşeceği belirtilirken, CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun da toplantıya katılması bekleniyor. Bu kapsamda CHP’nin seçilen 10 büyükşehir belediye başkanının görevlerini aksatmadan İstanbul’a gelerek kampanyaya destek vereceği ifade ediliyor. Yeniden seçilen belediye başkanlarının başarılı yerel yönetim örneklerini İstanbullulara anlatacağı, yeni belediye başkanlarının da İstanbul’da Ekrem İmamoğlu’na destek vereceği kaydediliyor. Kampanyada kullanılacak ana temanın “Biz haklıyız” ve “Kazandığımız seçimleri çaldılar” olacağı belirtilirken, Ekrem İmamoğlu’nun artık 16 milyon İstanbullunun adayı olduğu vurgusunun yapılacağı belirtiliyor. Akşener’le görüşecek Öte yandan Kılıçdaroğlu, bugün 15.00’te, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i ziyaret edecek. İki lider, siyasi gelişmeleri değerlendirerek, izlenecek yol haritası üzerinde görüş alışverişinde bulunacak. l ANKARA İtaatinkâr ve isyan... İstanbul seçiminde yaşanan olaylar Stanley Milgram’ın “itaat testi”nin Türkiye’de yinelenmesi gibi oldu. Hani, psikoloji profesörü Milgram, Yale Üniversitesi’nde bir “kör itaat” testi yapmıştı da herkesi şaşırtmıştı. Kısaca, deneklerin bir otoritenin zorlayıcı buyruklarına ne denli uyacaklarına ilişkin bir deneydi bu. Şaşırtıcı olan da, hiçbir yükümlülüğü olmayan deneklerin sırf “otorite öyle istiyor” diye emre uyarak ölüme kadar varan bir zorbalığı kabul etmeleri idi. YSK kararı da buna çok benzer bir “boyun eğme” örneğidir. Seçimi kaybeden adayın partisinin başkanı, “sonucun içine sinmediğini” söyleyerek YSK’ye buyruk niteliğinde istek belirtmiş, başkan yetkilerini de hatırlatmıştır. Bu tehdit karşısında ürken “yüksek yargıç” sıfatı taşıyan YSK üyeleri kanıt ve belge arama sürecine girerek her şeyin denendiği ama hiçbir şeyin amaca uymadığı durumu bir neden yaratarak emre uygun bir karara bağlamışlardır. Her şey açıktır. Tek Adam’ın emri itaat edilerek yerine getirilmiştir. Bunu yapabilmek için de gerçekler inkâr edilmiştir. Kazanılmış bir seçim iptal edilmiştir. Sandık başkanlarının ve sandık görevlilerinin bir bölümünün kamu görevlisi olmadığı bahanesine sığınılarak verilen karar, yanlışın da ötesinde kasıtlı bir yetkiyi kötüye kullanmadır. Bu durum, daha önce yapılan bütün seçimlerde de böyledir ve aynı sandık başkanı ve görevlileri ile aynı zamanda yapılan, aynı zarfa atılan oylar geçerli sayılmıştır. Bu karar, utanç verici, kalıcı bir ayıptır. 23 Haziran’da yapılacak seçim bu ayıbı temizlemez. 23 Haziran’da Ekrem İmamoğlu bu seçimi daha büyük bir farkla kazanacaktır ama AKP’nin ve başkanının işlettiği, YSK’nin de itaat ederek işlediği bu ayıp kalacaktır. Türkiye bu ayıpla yaşamayı kabul etmeyecektir. Göreceksiniz. HHH Göreceksiniz. Türkiye bu ayıpla yaşamayacaktır. Türkiye bu ayıpla yaşamayı kabul etmeyecektir. Daha önceki seçimlerin nasıl sonuçlandığı ortaya çıkmıştır. Bu seçimler sorgulanacaktır. Cumhurbaşkanlığı seçimi sorgulanacaktır. Rejimi dönüştüren seçimler sorgulanacaktır. Yeniden seçim yapılması istenecektir. Bu istek dalga dalga yayılacaktır. Bu itaatinkâr sistemiyle yerleşen otokrasi kabul edilmeyecektir. Yalanları örten, yolsuzlukları saklayan hileler ortaya çıkacak, sahte sonuçlar açıklanacaktır. Bu sonuçlar, bu ayıplı sonuçlar kabul edilmeyecektir. İsyan, aklın isyanı olacaktır. İsyan, vicdanın isyanı olacaktır. İsyan, şerefin isyanı olacaktır. Ne yaparlarsa yapsınlar, ahlaksızlar, vicdansızlar yenilecektir. Hileleri, tuzakları kendileri hakkında verdikleri cezalar olacaktır. Onların da ahlakları isyan edecek, vicdanları kabul etmeyecektir. Kendi cezalarını kendileri verecektir. HHH Bu seçim İstanbul’un seçimi değil, Türkiye’nin seçimidir. Bu seçim Belediye Başkanlığı seçimi değildir, ahlakın, vicdanın, şerefin seçimidir. Bu seçim, partiler arasında bir seçim değildir, akıl ve vicdan ile akılsızlık ve vicdansızlık arasında bir seçimdir. Bu seçim, devlet olma ile aşiret kalma arasındaki seçimdir. Elbette biz kazanacağız. Ekrem İmamoğlu’nu başkan yapacağız. Türkiye’yi bu ayıptan kurtaracağız. Atatürk Cumhuriyeti’ni yeniden kuracağız. Kurtuluş Savaşı günlerindeyiz. Yüz yıl sonra. Atatürk gene bizimledir... Süleyman Soylu’dan ‘kayyıma devam’ mesajı İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Güngören Trabzonlular Derneği tarafından düzenlenen sahur programına katıldı. Programda konuşan Soylu, Doğu ve Güneydoğu’da kayyım atanan belediyelerin yaklaşık yarısında yurttaşların AKP’yi tercih ettiğini iddia ederek “Sebep? Çünkü huzur geldi ve vatandaşımız huzurun devamını istiyor. Önümüzdeki 5 yıl aynı şekilde devam edelim. Çok net söylüyorum orada HDP’nin belediyesi falan kalmaz” dedi. l AA