18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
haber EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: EMİNE BİLGET 313 MAYIS 2019 PAZARTESİ 280/1 1 0 310/1 5 0 210/1 2 0 250/1 3 0 290/9 0 220/7 0 170/4 0 260/8 0 300/1 5 0 280/1 4 0 260/1 0 0 220/1 4 0 160/6 0 280/1 7 0 150/7 0 230/1 1 0 130/6 0 310/1 1 0 150/5 0 200/8 0 130/1 0 0 230/1 4 0 TARİHTE BUGÜN 1981: Papa II. Jean Paul, Mehmet Ali Ağca tarafından Roma’da vurularak yaralandı. 2011: Güneş enerjisiyle çalışan “Solar Impulse” adlı prototip uçak, 13 saatlik ilk uluslararası uçuşunun ardından Brüksel’e indi. Hemşireler yetersiz istihdam nedeniyle görev dışı işlerde çalıştırılıyor Dünya Hemşireler Günü’nde Ağır yük eziyortablo karanlık Türkiye’de toplam 166 bine yakın hemşire bulunuyor. 100 mi için bir an önce yeterli sayıda kadrolu ve güvenceli olarak hemşire istih bine yakın hemşire ise dam edilmesi, ağır ve kö eğitimini aldığı mesleğini icra edebilmek için ata sibel bahçetepe tü çalışma koşullarının düzeltilmesi, yetersiz din ma bekliyor. Buna kar lenme alanlarının uygun şın 2018 yılı itibarıyla atanan şekilde düzenlenmesi, tüm ek hemşire sayısının 14 binlerde ödemelerin emekliliğe yansı kaldığı belirtiliyor. Genel Sağ tılması, insan onuruna yaraşır lık İş Sendikası Genel Başka bir ücret ve emeklilik koşulla nı Zekiye Bacaksız, yetersiz is rının sağlanması hemşirelerin tihdam nedeni ile ağır iş yü beklentilerinin başında gel kü altında çalışan hemşirele mektedir” dedi. rin, uzun çalışma sürelerine Hemşirelik mesleğinin ku de maruz kaldığına dikkat çe rucusu kabul edilen Floren kerek “Güçlü bir sağlık siste ce Nightingale’in doğum gü nü olan 12 Mayıs, Hemşirelik Günü olarak kutlanıyor. Bacaksız, “100 bin kişiye düşen ebe ve hemşire sayısı OECD ülke ortalaması 1025 iken, Türkiye’de bu sayı 272’dir. Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), 149 sayılı hemşirelik personelinin çalışma koşulları ile ilgili antlaşmasında ve 157 sayılı tavsiye kararında; çalışma saatinin haftada 40 saat, günlük çalışma saatinin 812 saat olması; haftalık kesintisiz 3648 saat dinlenme süresi ve nöbetler arası en az 12 saat kesintisiz dinlenme süresi ol ması; yıllık ücretli izinlerin en az 4 hafta olması gerektiğini bildirmektedir” dedi. Nöbetler uzun Türkiye’de vardiyalı çalışma sistemine göre 1624 saatlik nöbetlerin söz konusu olduğunu kaydeden Bacaksız, özetle şunları kaydetti: “Hemşireler görevleri dışı işlerde ve istekleri dışı saatlerde çalıştırılmaktadır. Yetersiz istihdam nedeniyle hemşirelerin görev alanları dışında çalıştırılmasına son verilmelidir.” l İSTANBUL İzmir, Zübeyde Hanım’a koştu Zübeyde Hanım Dansımız hiç bitmesin Ekrem İmamoğlu ve Tunç Soyer ve Zeydan Karalar annesi Hava İmamoğlu. annesi Güneş Hanım. huzurevini ziyaret etti. Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) iptal ettiği seçimde İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı seçilen Ekrem İmamoğlu, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer Anneler Günü nedeniyle mesaj yayımladı. İmamoğlu, dün Anneler Günü nedeniyle Twitter hesabından annesi Hava İmamoğlu’yla sohbet ettiği bir videosunu yayımladı. İmamoğlu, “Güzel anneciğim yanında olamayacağım, Anneler Günü’nü kutluyorum. Türkiyemizin tüm güzel annelerinin ellerinden öpüyorum. İyi ki varsınız” dedi. Videoda Hava İmamoğlu, oğlu Ekrem İmamoğlu’nun tabelalardaki fotoğraflarını gördüğünde üzüldüğünü söyleyerek “Sen benim gözümde daha 10 yaşındasın. Karanlıkta resmi var ya tabelalarda sanki o orada üşüyecek gibi geliyor” dedi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer de Twitter hesabından annesiyle olan siyah beyaz bir fotoğrafını paylaşarak “Benim güzel annem. Güneş Hanım. Dansımız hiç bitmesin. Annelerimizin bu özel gününü kutluyor, ellerinden öpüyor ve her birinin önünde saygıyla eğiliyorum” diye yazdı. Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar da “Başta şehit anneleri olmak üzere tüm annelerimizin Anneler Günü’nü kutluyor, Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ı ve artık aramızda olmayan annelerimizi rahmetle anıyorum” dedi. l İç Politika İzmir’de Anneler Günü, Atatürk’ün annesi Zübeyde Hanım’ın Karşıyaka’daki anıt mezarı başında kutlandı. Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in eşi ve Köy Koop Genel Başkanı Neptün Soyer ile CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Fatma Köse, İzmir Kadın Kolları Başkanı Nurşen Balcı, çok sayıda sivil toplum kuruluşu ve siyasi parti temsilcisinin katıldığı tören, anıt mezara çelenk sunumuyla başladı. Törenin ardından Tugay, 1200 kişinin katıldığı Zübeyde Hanım Koşusu’nu, Atatürk Annesi ve Kadın Hakları Anıtı önünden başlattı. Karşıyaka caddelerini renklendiren koşunun ödül töreni, varış noktası olan Zübeyde Hanım Anıt Mezarı bahçesinde gerçekleşti. Törende Anıtkabirden getirilen toprak, Zübeyde Hanım’ın mezarına bırakıldı. l İZMİR / Cumhuriyet Annesine resim çizdi İzmir’de, geçen yıl lösemi teşhisi koyulan ve annesinden yarı uyumlu ilik alan 4 yaşındaki Öykü Arin, annesi Eylem Şen Yazıcı’nın (41) Anneler Günü’nü kutladı. Öykü Arin, annesinin resmini çizerek kendisine hediye etti. Öykü’ye 18 Nisan’da nakil yapılmıştı. l DHA ‘Erdoğan’ın mazbatasını geri alın’ Telefonum çaldığında o soruyla karşılaşacağımı tahmin etmemiştim. Arayan arkadaşım Metastaz’ı okumuştu. Merak ediyordu. Sordu: Peki Cumhurbaşkanı hangi tarikatten? Belki de bu soruya yanıt vermek, Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasının geri alındığı günlerde daha ilginç hale geldi. Erdoğan’ın 63. doğum günü hediyesini hatırladınız mı? Bütün sevdiği insanlar, eski dostları, öğretmenleri bir araya gelmiş bir video hazırlamışlardı. Videonun sonunda ise aksakallı bir hoca beliriyordu. “Kemal Efendi Hazretleri” diye tanıtılan zat, “Rabbim hayırlı, uzun ömürler versin evladım” diye Erdoğan’a dua ediyordu. Nüfustaki adı “Kemal Hut”. 1934 yılında Rize’nin Sütlüce köyünde doğdu. Yıllarca Kasımpaşa Cami’inde müezzinlik yaptı. Erdoğan ile burada tanıştı. Ona Kuran okumayı öğretti. İslami konularda derinleşmesini sağladı. Ancak şöyle bir ayrıntı var ki Kemal Hoca İsmailağa Cemaati’ndendi. Peki, Erdoğan öyle mi? “Evet” diyemiyoruz. Erdoğan, Kemal Hocası’na hiçbir zaman saygıda kusur etmedi. Ancak siyaset onu Turgut Özal ve Necmettin Erbakan’ın da bağlandığı İskenderpaşa ile yakın düşürdü. Nasıl unutulur? İskenderpaşa şeyhi Mahmud Esad Coşan’ın 2001’deki cenaze töreninde, Korkut Özal ile Erdoğan en önde yan yana oturmuştu. Kemal Hoca’nın televizyonlara çıkıp “Tayyip Bey’in arkasında olmak bizim dini görevimizdir” dediğini biliyoruz. Ancak geçmişte durumun hiç de böyle olmadığını da hatırlıyoruz. ABD Ankara Büyükelçisi Eric Edelman’ın 20 Ocak 2004 tarihinde Washington’a gönderdiği kriptoyu aktaralım: “Karizmatik, sokaktaki sıradan insanın izlerini taşıyan, ülke genelinde yüzlerce üyenin simaları ve meslekleri hakkında inanılmaz bir hafızaya sahip olan Erdoğan’ın pragmatik yanı oldukça güçlü. Bu pragmatizm kendisinin geçmişteki radikal İslamcı çevresinden uzaklaşmasına neden oldu, ki bu bize kendisinin bir zamanlar dini lideri olan Kemal Hoca tarafından üzüntüyle anlatılmıştır.” Belli ki hocasıyla öğrencisi bir dönem uzaklaşmış, sonra yeniden kavuşmuştu. Kemal Hoca’nın fanatik şekilde Erdoğan’la buluşması İsmailağa’da da rahatsızlık yaratmış olacak ki cemaatin yayınında şu satırlar yer bulmuştu: “Kendisinde hiç görmeye alışık olmadığımız siyasi üslup ve konuşmalar cemaatimiz tarafından yadırganmıştır. Her kesimden insanın etrafına toplandığı, verdiği icazet törenlerine, zikir halâkalarına katıldığı Kuran âşığı bir zatın siyasi polemiklere girmesini ve oy istemeye kadar düşmesini doğrusu hiç kimse tasvip etmemektedir. Hatta bazen oy vermeyenlerin cehenneme gideceğini dahi söylemesi kargaşaya sebep olmuş, etrafındaki kesimin bir kısmının dağılmasına sebep olmuştur.” Gerçekten de Kemal Hoca, Erdoğan’a oy vermeyenlerin cehenneme gideceğini dahi söylemişti. Haliyle Erdoğan’ın durumu Kemal Hoca ile açıklanamayacak haldeydi. ‘Erdoğan’ın mazbatasını geri alın’ Bazı AKP’liler sanki aynı şeymiş gibi “Erdoğan’ın da mazba tası alınmıştı” dediler. Oysa kazın ayağı çok farklıydı. Erdoğan, Refah Partisi’nin (RP) 1991 yılında İstanbul milletvekili adayıydı. İlk sonuçlarla il seçim kurulu Erdoğan’ı milletvekili ilan etti. Erdoğan mazbatasını alıp, makam arabasına bindi. Ama bu saadet sadece 11 gün sürdü. “Kesin bir şey oldu” sahiden. O yıl ilk kez uygulanan “tercihli oy sistemi” nedeniyle Erdoğan sandalyesini, RP’nin bir alt sıradaki adayı, Mustafa Baş’a vermek zorunda kaldı. Sistem ile yalnız parti değil, aday da seçilebiliyordu. RP seçmeni partiye oy verirken, kişi olarak da Eyüp İlçe Başkanı olan Mustafa Baş’ı tercih etmişti. Baş’a Erdoğan’dan 4 bin fazla oy çıkmıştı. İtirazı da “Erdoğan’ın mazbatasını geri alın” diyerek bizzat RP’li aday Mustafa Baş yaptı. Erdoğan’ın mazbatası alınarak Baş’a verildi. Erdoğan kaybettiği seçimde yine isyanlardaydı. Tercihli oy sistemine “zulüm sistemi” diyerek verdi veriştirdi. Peki, RP’liler neden Baş’ı seçti? Bazıları tabanın Baş’ı daha çok sevdiğini söylüyor. Bazıları ise genel merkezin Baş’ı desteklediğini anlatıyor. Zira Erdoğan o günlerde RPMÇP ittifakına açıkça karşı çıkmış, parti yönetimiyle ters düşmüştü. Sürpriz değil, Kürt seçmene sıcak mesajlar veren Erdoğan’ın hazırladığı Güneydoğu raporunda “devlet terörü” ifadelerini “yeni parlamentoların oluşması” talebi takip ediyordu. Ancak en çok kabul gören tez “Cemaatler savaşı”ydı. Refah Partisi’nde Erdoğan’ı İskender Paşa Dergâhı desteklerken, Baş’a İsmailağa sahip çıkıyordu. Emine Hanım’ın İskender Paşacılar gibi pardösü, Baş’ın eşinin İsmailağacılar gibi çarşaf giymesi de bu tezi destekliyordu. Erdoğan’a karşı olan parti içindeki “muhafazakâr muhalefet” onu mazbatasından etmişti. Yeniden ‘muhafazakâr muhalefet’ Mehmet Metiner sonrasında olanları şöyle anlatıyor: “Tayyip Erdoğan tercih oylarıyla Mustafa Baş’ın seçildiğini öğrendiğinde yanında olduğum için biliyorum sinirinden düşüp bayılmıştı.” Metiner, devamında “genel merkez bu olayda Erdoğan’ın yerine Baş’a arka çıktı” diyerek dedikoduları doğruluyordu. Tarikat ilişkilerinden Erdoğan’ı bayıltan mazbata kararına kadar 28 yıl sonra tuhaf bir kesişme anındayız. İmamoğlu’nun mazbatasını alan Erdoğan’dı ama “Erdoğan’ın mazbatasını geri alın” diyenler o gün Erdoğan’a karşı olan “muhafazakâr muhalefet”ti. İşin ilginci, Erdoğan’a o günlerde yenilgi yaşatan “muhafazakâr muhalefet” bugün farklı kıyafetle yeniden ete kemiğe bürünüyor. Abdullah Gül’den Ahmet Davutoğlu’na, Süleymancılardan Yeni Asyacılara, İsmailağa’daki bazı gruplardan Akabe ya da Furkan Vakfı’na, İHH’deki kimi İslamcılardan Milli Görüş’ün ağabeylerine, Erenköy Cemaati’nde kriz yaşayan Ahmet Taşgetiren’den Karar gazetesinin diğer yazarlarına kadar hepsi birbirinden farklı arayıştaki “yeni muhafazakâr muhalefet” kendisine yol arıyor. Buldukları “yol” 28 yıl önceki gibi Erdoğan’ın iktidarının sonu mu olacak? Yanıtını zamandan başka verecek var mı? Braas Monier Icopal Group Türkiye’de genişliyor. Avrupa’nın güçlü ve köklü iki markası Braas ve Icopal’in birleşiminden doğan Braas Monier Icopal Group (BMI), Avupa’nın en büyük eğimli çatı, teras çatı ve su yalıtım çözümleri üreticisidir. Türkiye’de 20 yıldan beri BMI Braas markası ile hizmet veren BMI Türkiye, şimdi 3 yeni iş alanındaki marka ve çözümlerini ülkemize sunuyor. BMI Türkiye, Braas Çatı Sistemleri, Icopal Bitümlü Teras ve Temel Çözümleri, Everguard TPO ve Wolfin PVC Membran Sistemi için: yetkili satıcı & uygulamacı bayiler arıyor! Braas Monier Icopal Group (BMI) Türkiye (Monier Yapı Çözümleri San.Tic.A.Ş.) Güzeller Organize Sanayi Bölgesi İnönü Mah. Atatürk Bulvarı No:20 41400 Gebze KOCAELİ T: +90 262 751 24 91 F: +90 262 751 22 22 [email protected] www.bmigroup.com/tr
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle