Katalog

ekonomi ekonomi@cumhuriyet.com.tr TASARIM: SERPİL ÜNAY 119 NİSAN 2019 SALI Piyasada seçim ateşiTLdolarkarşısındagünlükbazdayüzde1’inüzerindedeğerkaybetti.Dolardaartışsürecek Dolar/TL Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İstanbul’da ki seçimin neredeyse bütünü için ‘usulsüz’ deme sinin ardından yükselerek 5.73’ü test etti. Piyasalar bir türlü netleşmeyen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçi lık repo ile fonlamaya geri dönmesini normalleşme açısından olumlu bulsa da belirsizlik orta mi nedeniyle adeta diken üstün mının devam etmesi nedeniyle de. Dün sabah saatlerinde do biraz erken buluyor. lar 5.65’in altında güne başlar Nitekim Cumhurbaşkanı ken Cumhurbaşkanı Recep Tay Erdoğan’ın İstanbul’da yerel se yip Erdoğan’ın yerel seçimlere çim sonuçlarına ilişkin belirsiz dönük açıklamaları sonrasında liği artırırken, TCMB’nin adım yüzde 1’in üzerinde yükseldi. ları da bugün TL’de değer kay Merkez Bankası (TCMB) iki bını hızlandırdı. hafta önce TL’deki değer kaybı Erdoğan’ın açıklamaları ön nı engellemek için haftalık re cesi 5.64’lü seviyelerde olan po ile fonlamasını durdurarak dolar/TL bütün bu gelişmeler yaptığı “örtülü faiz artırımını” le kademeli olarak 5.73’e kadar dün itibarıyla geri almaya baş yükseldi. lamasıyla yüzde 25.5 seviyesin Borsa İstanbul da yüzde 1.83 deki ortalama fonlama maliyeti değer kaybıyla günü 96.978 pu nin yeniden yüzde 24’e dönmesi anla kapattı. beklenirken, siyasi belirsizliğin de etkisiyle TL değer kaybetti. Analistler TCMB’nin hafta TL için işler kötüleşecek Bloomberg’in en iyi para birimi tahminleri yapan şirketler listesinde ilk sırasında yer alan Cinkciarz.pl, Türk Lirası için işlerin daha da kötüleşeceğini, dolar/TL’nin yıl sonunda 6.10, 2020’nin ilk çeyreğinde 6.20 düzeyine kadar yükseleceğini söyledi. Cinkciarz.pl kıdemli analisti Marcin Lipka, Türk Lirası ve Romanya leyinin ikinci çeyreğe (Latin Amerika hariç) gelişmekte olan ülkeler grubunda en aşağıda başladığına dikkat çekti ve bu para birimlerinin yılı daha da kötü bir seviyede kapatacağını öngördü. Liranın dolar karşısında yüzde 10 daha düşeceğini anlatan Lipka, “Yerel seçimler sonrası siyasi belirsizlik, artı resesyon ve yüzde 20 düzeyinde bir enflasyon çok da olumlu bir kombinasyon değil” dedi. Kur açıklamayla arttı Bir bankacı, “İstanbul seçim Yatırımcının umudu tükendileri tekrarlanır mı tekrarlanmaz mı? Erdoğan’ın açıklamaları sonrası bu soru kurda harekete neden oldu. Tekrarlanmasını pi Türkiye’deki yerel sonuçları, ekonomide doğura Piotr Matys ise Hazine ve Maliye Bakanı Berat Credit Agricole bankasından üst düzey stratejist Gu yasa olumsuz algılayacaktır” ifa cağı sonuçlar açısından dün Albayrak’ın bu hafta yatı illaume Tresca “AKP taba desini kullanırken, yada yakın rımcılarla buluşmasında ya nı daha fazla büyüme yanlı BlueBay Asset Management Kıdemli Stratejisti Timothy Ash, “YSK’nin Açık gerileyecek dan izleniyor. Reuters’a konuşan yatırımcılar, Ankara’da seçimin AKP’nin ka tekrarı talebi YSK tarafından reddedilmesinden sonra Erdoğan İstanbul’da seçimi tekrarlatmak için bastırıyor. Piyasalar için en kötü senaryo. Sanki Türkiye’nin yeni bir seçime ihtiyacı varmış gibi! Piyasalar hükümetin ekonomik sorunları çözmeye yönelmesini istiyor” diye konuştu. l Ekonomi Servisi ygdillordrelaeoimeeetrTabslvhn1.caeL.ş2ieey4Ratetnr’us0deikeyl8rEeiklaiabneel1yedarkiue9çtmmarnlrkoaşeıateınitksinuepdiilnc5tllıgyaosdyyykbraviooa0layeosaeenaoehearlm0v’ıarrnriuıtğtrrarniacrii.ttmilddlmeşkedaşiıaeaiAçasolorylhedarekiaainne8lillnlknasyiimakamak.k5aali1obrtrrece1e9ç0lyabad8ieinbavtıtrbg.keammvrriie5andöiıekenbndfieiaonglltaldıeeeyçnilözgraınknoınkröinRmaybdnlıuoıinpsidğnpabylyıloirdıüalroctaıiçhal’amiaealnauaerlzrıhmntypfnaşsısıkeiyoitna‘koacıytınleaniunrıazamr’ymaa.kimfytenaudknuçaağodaealatnrıseunrti pacağı bir ‘PowerPoint’ sunumunun yatırımcı güvenini yeniden tesis etmeye yeterli olmayacağını söyledi. Haberde, “Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın yerel seçimlerden sonra siyasi tabanını desteklemek isteyeceği” analizi yapıldı. Bu nedenle de, yatırımcıların ekonomiye istikrar getirmek için Türkiye’nin hayata geçirmesini umduğu ‘acılı reformların’ yapılacağına dair umutların azaldığı yorumu yer aldı. Özellikle seçimlerden sonra, kapsamlı bir reform planı ihtimali konusunda kötümser. AKP’nin bunun yerine, daha derindeki ekonomik zayıflıkları ele alamayan ve hatta daha da kötüleştiren kısa vadeli teşvikler yoluna gitmesinden endişe ediyorlar. sı önlem, daha düşük enflasyon istiyor. Bu, AKP’nin seçimlerden önce yaptığı şeyin ta kendisi ve eğer Erdoğan popülaritesini sürdürmek istiyorsa bunun devam etmesi gerekecektir. Somut reformlar beklemiyorum, sadece lafta kalacak” dedi. Öte yandan Bloomberg’in 36 fon yöneticisi, stratejist ve trader arasında düzenlediği ankete göre, katılımcılar Gelişmekte Olan Ülkeler (GOÜ) Eurobonolarında rallinin süreceğine inanıyor. Ama F/X ve hisse senetleri hususunda oldukça temkinliler. Türkiye 11 önde gelen GOÜ arasında hisse senetleri, dövizler ve bonotahvilleri en çok sevilen ülkeler listesinde en dipte yer alıyor. Katılımcılar ekonomiden de ümitli değiller. Honda 2021’de kontak kapatıyor Sigara enflasyonu yüzde 0.7 artırır Uzmanlar, geçen hafta sonu sigaralara paket başına yapılan 2 liralık zammın enflasyon üzerinde beklenen etkisini değerlendirdi. Tütün ürünlerinin enflasyon sepetindaki ağırlığının düştüğünün altını çizen ekonomist Haluk Bürümcekçi, tütün zammının yıllık enflasyonda yaklaşık yüzde 0.7’lik etkisinin olacağını söyledi. Bürümcekçi, bunun büyük kısmının bu ay, çok küçük bir kısmının ise gelecek ay geleceğini de belirtti. Everest Yeminli Mali Müşavirlik kurucu ortağı Fedai Aydın da, zammın enflasyonu yüzde 0.60.7 artıracağını ifade etti. Takuya Tsumura Honda, araç ithalatı ve dağıtımını içeren operasyonlarına devam edecek. Motosiklet operasyonları karardan etkilenmeyecek. Türkiye’de 22 yıldır üretim yapan Honda, fabrikasını kapatıyor. 1100 işçi işsiz kalacak. Honda Türkiye AŞ, 2021 yılında mevcut Civic Sedan modelinin üretiminin tamamlanmasını takiben Türkiye’deki otomobil üretim operasyonunu sonlandırma kararı aldı. Honda’nın Kocaeli’deki otomobil fabrikasında 1100 işçi çalışıyor. Şirketten yapılan açıklamada, söz konusu kararın, küresel otomotiv endüstrisindeki elektrifikasyon alanında yaşanan gelişmeler ve bu gelişmelere bağlı olarak uygun üretim kapasitesinin sağlanması gerekliliği nedeniyle alındığı belirtildi. Açıklamada, “Honda’nın 2021’den sonra Türkiye’de araç ithalatı ve dağıtımını içeren otomobil operasyonları kesintisiz olarak devam edecek. Honda Motosiklet operasyonları bu karardan etkilenmeyecek” denildi. Honda Türkiye Başkanı Takuya Tsumura, “Hızla değişen piyasa dinamikleri ve teknolojik gelişmelere öncülük etme ihtiyacının farkındayız. Bu durum, Türkiye’deki otomobil üretim operasyonumuzu da kaçınılmaz olarak etkiliyor” dedi. Tsumura ayrıca, karardan etkilenen çalışanlara yeniden istihdam yardımı da dahil olmak üzere her türlü desteğin verileceğini aktardı. l Ekonomi Servisi yerli üretiM şart OSTİM Organize Sanayi Bölgesi (OSTİM OSB) Başkanı Orhan Aydın, yerel yönetimlerin yatırım ve tedariklerinde yerli üretimin önceliklendirilmesi gerektiğini belirtti. Artık geleceğe odaklanılması çağrısı yapan Aydın, “İçinde bulunduğumuz ortamdan Türkiye’yi çıkartacak yegâne rota; yerli ve milli sanayinin çarklarını hiç durmadan döndürmektir” dedi. Aydın, sanayicilerin istihdamı artırma, katma değerli üretimi geliştirme ve Türkiye’nin hedeflerini gerçekleştirme yolunda tüm gücüyle çalıştıklarını da belirtti. ‘Demokrasi yoksa olsa olsa iyi kral, kötü kral olur’ Başlık bana ait olmadığı için tırnak içinde paylaştım. Anayasa Mahkemesi’ndeki AKP’nin kapatılması davasını anımsayın. Siyasal İslamcı siyasete, odak oluşturma suçunun sabit görülmesine karşın, partinin kapatılmamasında belirleyici rol oynayan ünlü raportör, Anayasa Hukukçusu Prof. Osman Can’ın, dün sabah Fox TV canlı yayınında yaptığı seçimlere ilişkin tartışmaları, uzman hukukçu olarak değerlendirmesinin sonuç özeti. İstanbul seçim sonuçları üzerinden yoğunlaşılan seçim sonuçları tartışmalarını özetlerken, YSK’nin konumu, hukuksal gelişmeler, tartışmalar, sayımlara ilişkin kararların bütünlüğü içinde, YSK oluşumuna ilişkin yargı bağımsızlığı ile çelişkili, kritik müdahalelerin altını çizdi. Seçim süreci, sonuçları üzerinden çifte standartlı, AKP itirazlarına sınırsız, hukuksuz kapı açılan örnekler yanında, diğer partiler aleyhine sonuçlarda tam tersine verilen çarpıcı örnekleri karşılaştırdı. Medyanın tüm bu süreçlerde, AKP, Cumhur İttifakı’nın, çok odaklı açıklamalarına suçlama ve savunmalarının tümüne birden sürekli yer verilirken, Millet İttifakı adına en çarpıcı İstanbul seçimleri üzerinden hukuk tartışmalarında adaylar, parti yetkililerinin gerekçelendirmeleri, YSK’nin resmi verileriyle de uyumlu bilgi akışı açıklamalarını sansürlenmesinden en dikkat çekici örnekler üzerinde durdu. HHH “Bağımsız yargı organları yoksa, medya özgür değilse demokrasi olmaz, olsa olsa iyi kral ya da kötü kral olur..” dedi. HHH Osman Can, anayasa hukukçusu olarak yaşananlara ilişkin tanıklıkları üzerinden soruları yanıtlarken, AKP’nin içinde 2015 yılına kadar, yönetiminde görev aldığı süreçler de içinde olmak üzere değerlendirmeler yaparken, bilim insanı, hukukçu penceresinden değerlendirmelerde bulunurken, bağımsız kalma çabasından söz etti. Türkiye’nin, demokrasimizin geleceği adına başkanlık rejimi ya da parlamenter düzen üzerinden yürüme kararlarının hangisi verilirse verilsin, kaçınılmaz anayasal düzenin hukuka uygunluğunun sağlanmasının en önemli, yaşamsal, acil görev, sorumluluk olacağının altını çizdi. Yürürlükteki modelin başkanlık rejimlerinin olmazsa olmazı, güçler ayrılığı, bağımsız kurumlar, bizdeki icra gücünün demokrasinin işleyişini yok eden modelinin çarpıklıkları, sorunları karşısında, başkanlık rejiminde kalınsa da, buna uygun anayasal değişikliklerin en acil görev olması gerektiğine işaret etti. Anayasa hukukçusu kimliği ile bizdeki, referandumla geçerli kılınmış olsa dahi, parti başkanlığı kimliği ile, Cumhurbaşkanı kimliğinin, yetkilerinin iç içe olduğu, Başkanlık rejimi modelinin sürdürülmesinin hukuksal geçerliliğinin savunulamayacağını belirtti. Meclis’in, acil demokrasinin önünün açılması adına çalıştırılmasının gereği üzerinde durdu. Seçim, sayım süreçleri içinde, yerel seçimler üzerinden yaşananların ise, her yönü ile hukuksuz, demokratikliğe aykırı ağır çifte standartlar uygulama halkalarını oluşturduklarını, sorular bağlantılı örneklemelerle anlattı. HHH Çorbada bizim de biraz tuzumuz olsun dersek.. Seçim günü Malatya Pötürge’de Saadet Partisi’nin, biri sandık görevlisi, diğeri gözlemci iki görevlisinin, AKP adayının akrabaları tarafından öldürülmeleri olayının neden hâlâ yok sayıldığını anımsayalım. Medya bu kadar açık bir cinayet suçunun haberlerini ilk günden sansürledi. Saadet Partisi Başkanı’nın sadece AKP adayının akrabalarından sandığa müdahale edilmemesini istemeleri üzerine öldürülmeleri açıklaması bir daha hiç dillendirilmedi. Ne yargı süreci, ne de bugüne kadarki siyasi cinayet yüzü ağır basan gelişmeler hakkında en küçük bir bilgilendirme, haber var mı? CHP’li milletvekillerin Meclis araştırması önergesi üzerinden de yapılmış resmi bir açıklamaya, habere tanıklık edemedik.. Sünger çekilebilir mi? Dünkü medyatik güdüleme haberleri de aynı çifte standartlar, yüzsüzlükler, eşitsizlikler kampanyası üzerinden yürütüldü. Tekmili birden canlı yayınların seçimlere ilişkin sürelerinin tümüne yakınını, Saray, Cumhur İttifakı’nın tezlerinde seferber, beyin yıkama araçları içerikli sürdürdüler. “İstanbul’u vermeyiz”in, etkili senaryosunun odağında “organize usulsüzlük izlenimi” sloganı vardı.. YSK’nin onaylamış olduğu belgelerin tümünde, AKP sandık görevlilerinin seçim sonuçlarına, ıslak imzalara tek bir itirazlarının olmadığının sayım sonuçları ile kanıtlanmış olması gerçeği dururken.. AB’den GE’ye 52 milyon Avro ceza Avrupa Birliği (AB), şirket satın alma sürecin de yanlış bilgi paylaştığı gerekçesiyle General Electric (GE) firmasına 52 milyon Avro para cezası verdi. AB Komisyonu, şirket satın almasına ilişkin inceleme sürecinde hatalı bilgi paylaştığı gerekçesiyle ABD şirketi GE’ye para cezası verilmesi kararı alındığını açıkladı. Açıklamada, GE’nin 2017 yılında LG Wind firmasına yönelik satın alma sürecinde rüzgar türbini alanındaki projeleri ile ilgili hatalı bilgiler paylaştığının belirlendiği ve bu nedenle firmaya 52 milyon Avro para cezası verildiği belirtildi. C MY B