Katalog

KÜLTÜR EDİTÖR: ORHUN ATMIŞ TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Sektör yetkilileri, ‘Set çalışanlarının‘Yapım şirketleri ağır yaptırımlara maruz can güvenliği yok’kalmalı’dedi Dijital platform Netflix’te yayımlanmak üzere çekimleri başlayan “Atiye” (The Gift) isimli di zinin setinde iş cinayetine kurban gi den Hasan Karatay’ın ölümüyle ilgili 15 Nisan Pazartesi günü Sinema TV Sendikası’nda bir basın açıklaması ya pıldı. ORHUN ATMIŞ Sinema Oyuncuları Meslek Birliği (BİROY), Çağdaş Sinema Oyuncuları Derneği (ÇASOD), İşçi Sağlığı ve İş Gü venliği Meclisi (İSİG), Kamera Asistan ları Derneği (KAD), Oyuncular Sendi kası, Sinema TV Sendikası ve Sinema Emekçileri Sendikası’nın (SineSen) ortak açıklamasını Sinema TV Sendi kası Yönetim Kurulu üyesi Tuba Ataç okurken, “Sektörün olumsuz çalışma şartları derhal değişmelidir” denildi. Açıklamada, Karatay’ın duvarla rı boyamak üzere sete çağrıldığı ve yapımcı şirket tarafından SGK girişi yapmadan çalıştırıldığı belirtildi. Ka za anında sette iş güvenliği uzmanı ve sağlık personeli olmadığı vurgulanır ken ilk müdahaleyi ekip arkadaşları nın yaptığı ifade edildi. Öte yandan Ataç, dizinin yapımcı şirketi OG Medya’nın toplantı taleple rini yanıtsız bıraktığını bildirdi. Top lantı talebini yineleyen yetkililer, OG Medya ve Netflix Türkiye’yi yaşanan Netflix’te yayımlanacak “Atiye” isimli dizinin setinde iş cinayetine kurban giden Hasan Karatay’la ilgili olarak sinema ve televizyon meslek birlikleri ortak basın açıklaması yaptı. (Soldan sağa) BİROY Başkan Yardımcısı Aslı Şahin, Sercan Gidişoğlu, Murat Çakır, Ceren Kalı, Tuba Ataç, Zafer Ayden, Sinema TV Sendikası Başkanı Gökhan Özgül, avukat Baran Kaya. olaya ilişkin detaylı bir açıklama yapmaya çağırdı. Ayrıca OG Medya’ya yönelik “sette kazadan sonra dahi tam zamanlı iş güvenliği uzmanı istihdam edilmediğine dair” iddialar soruldu. Açıklamada, “Yaşanan olaya karşın, üst işveren Netflix Türkiye ve İKSV ile İstanbul Film Festivali kapsamında ortaklaşa gerçekleştirilen ‘Hakan: Muhafız’ gala ve parti organizasyonlarının herhangi bir açıklama yapılmaksızın gerçekleştirmiş olmalarını ve setin hemen ertesi gün hiçbir şey olmamış gibi devam etmesini, duyarsızlık ve ölen kişinin yakınlarına saygısızlık olarak görüyor ve kınıyoruz” denildi. “Gerek yasal mevzuata aykırı ve insanlık dışı çalışma saatleri, gerek se alınmayan güvenlik önlemleri sebebiyle tüm set çalışanlarının can güvenliği yok sayılmaktadır” diye devam eden açıklamada, “Sektörde çok ciddi bir denetim ve yaptırım eksiği vardır” şeklinde vurgu yapıldı. Açıklama, “Set öncesi ve sırasında çalışma ortamında bulunan işçilerin yani bizlerin, yapımcı tarafından sigortalandığımız, işçi sağlığı ve güvenliği koşullarının sağlandığı bir çalışma ortamı istiyoruz... 1 Ocak 2019’da yine bir ihmal sonucu kaybettiğimiz Uygar Can Çetinkaya’nın üzüntüsü dinmeden ve bütün çağrılarımıza rağmen, şimdi de bu acı olayın yaşanmasını kabul etmiyoruz” ifadeleriyle sona erdi. ‘İnsan hayatı bu kadar ucuz mu?’ Basın açıklaması sonrası konuşan SineSen Genel Başkanı Zafer Ayden, “Bu tür konularla basının karşısına çıkmaktan utanıyoruz” diye konuştu. Ayden, “İş cinayeti demekten kaçınmamalıyız, çünkü önlenebilir. Firmaları teşhir etmekten de kaçınmayalım” ifadelerini kullandı. Oyuncular Sendikası Genel Sekreteri Sercan Gidişoğlu ise “Niye Fransız, Alman, ABD’linin burnu kanamazken ben burda dizi çekerken ölüyorum. Temel soru budur... Netflix Türkiye burada rol model olmak istiyorsa huzursuzluk duyması gerekir. Kurallar getirmeli. Getirmiyorsa, kınamıyorsa, ‘Bir daha size iş vermeyeceğim. İnsan hayatı bu kadar ucuz mu’ demiyorsa bu suçun içindedir. Yarın öbür gün başka platformlar da gelecek, hep aynı sömürü düzenini mi yaşayacağız” diye sordu. Avukat Ceren Kalı da “OG Medya’nın bu yargılama sonunda ciddi bir yaptırıma maruz kalması gerekiyor ki bir daha tekrarlanmasın... 5 yıl sonra gelecek adaletin adalet olduğuna inanmıyoruz” diye konuştu. İSİG Meclisi üyesi Murat Çakır ise “Siyasi iktidar bu noktaya yönelik herhangi bir adım atmıyor. Bunlar 3 kuruşluk önlemlerdir” dedi. Çocuklar, Balat’ta film keyfi yaşayacak Bu yıl 4. kez düzenlenecek olan Fener Balat Çocuk Festivali, 2021 Nisan tarihlerinde Balat Sahili’nde (Bulgar Kilisesi yanı) yapılacak. Tümü ücretsiz olan etkinliklerle çocuklar sinema, tiyatro ve müzik deneyimi yaşayacak. Festivale 3 bin çocuğun katılması bekleniyor. Festival programına göre çocuklar cumartesi günü saat 20.00’de açık hava sineması (“Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak”) izleyecek. Pazar günü ise 13.0019.00 arası çeşitli aktivitelere katılacak olan çocuklar, saat 20.00’de yine açık havada “Bizim Köyün Şarkısı” filminin gösterimine katılabilecek. l Kültür Servisi Eyüboğlu için etkinlik yarın İstanbul Modern’in tekstilin yaşamın farklı yönleriyle ne kadar ilişkili olduğunu gösteren “İplikten Çözülenler” sergisinin ilk etkinliğine sanat tarihçisi Ömer Faruk Şerifoğlu konuk olacak. Şerifoğlu, kaybolmaya yüz tutmuş yazmacılığı “güzel ve faydalı” düşüncesiyle ele alan Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun sanat pratiğini izleyicilerle paylaşacak. Şerifoğlu’nun sanatçının yazma üretiminin arka planını ve baskı kalıplarına ait anekdotlarını aktaracağı söyleşisi yarın saat 18.00’de İstanbul Modern Sinema’da gerçekleşecek. l Kültür Servisi Köken Ergün ile ‘şehitler’ üzerine Köken Ergun tarafından üç yılı geçkin bir sürede hazırlanan, Çanakkale Savaşları odağında şehitlik ve kahramanlık kavramlarını inceleyen “Heroes Şehitler” 262728 Nisan’da (sırasıyla saat 19.00, 15.00 ve 15.00) SALT Beyoğlu’ndaki Açık Sinema’da gösterilecek. SALT Beyoğlu’ndaki çoklu gösterimleri kapsamında, sanatçı ile Zeynep Sayın 27 Nisan’da (saat 17.00) bir söyleşi yapacak. l Kültür Servisi Pera’da ‘Çin Sineması Zamanı’ Pera Film, Pera Müzesi’nde devam eden “Mürekkepten” sergisi kapsamında 1925 Nisan tarihleri arasında Çin sinemasından önemli yapımları perdeye taşıyor. “Çin Sineması Zamanı” programı ile 2018 South by Southwest Film Festivali’nde Büyük Jüri Ödülü alan “Halkın Arzu Cumhuriyeti” (19 Nisan, saat 19.00 ve 3 Mayıs, saat 21.00), Locarno Film Festivali’nde FIPRESCI Ödülü alan “Yusufçuk Gözleri” (7 ve 17 Mayıs, saat 19.00) ve bu yıl Berlin Film Festivali’nden Jüri Özel Ödülü alan “Ay’a Havlayan Köpek” (19 Nisan, saat 21.00 ve 16 Mayıs, saat 19.00), Türkiye’de ilk kez izleyiciyle buluşacak. Gösterilecek diğer filmler ise şöyle: “Acı Para” (21 Nisan, saat 16.00 ve 9 Mayıs, saat 19.00), “Dağlar Uzaklaştığında” (4 ve 25 Mayıs, saat 16.00), “Gölgelerin” (5 Mayıs, saat 15.00 ve 12 Mayıs, saat 16.00). l Kültür Servisi ‘Halkın Arzu Cumhuriyeti’ Başkan Zeydan Karalar, serginin açılışını öğrencilerle birlikte yaptı Çocuk gözünden Atatürk: Bana bir hayat çiz SAVAŞ KÜRKLÜ Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Özel Akdeniz Okulları öğrencilerinin, lösemili çocukların eğitim ve tedavilerine destek amacıyla hazırladığı, Atatürk ve müzik temalı, “Bana Bir Hayat Çiz” adlı serginin açılışını küçük öğrencilerle birlikte yaptı. ‘Mutlu ediyor’ İlkokul 2. sınıftan lise son sınıfa kadar olan öğrencilerin hazırladığı birbirinden değerli çalışmaların yer aldığı, 75. Yıl Sanat Galerisi’ndeki serginin açılışını öğrencilerle birlikte yapan Başkan Karalar, “Bir ülkede eğitim kaliteliyse, sanata önem veriliyorsa, yeni nesiller bu doğrultuda yetiştiriliyorsa, o ülke çağdaş, daha yaşanabilir bir ülke olmaya adaydır. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk, eğitimin ve sanatın önemine her fırsatta vurgu yapmış, gereken önemi vermiştir. Okulumuzun da gelecek nesilleri bu öğretiye uygun şekilde yetiştiriyor olduğunu görmek bizi çok mutlu ediyor” dedi. Atatürk ve müzik temasının ağırlıklı olarak işlendiği gözlenen tablolar katılımcılar tarafından büyük beğeni ile izlenirken, ilk, orta ve lise bölümü öğrencilerinin hazırladığı çalışmalarda yoğun emeği olan resim öğretmenleri Ramide Efeoğlu ve Seher Çoköz, akrilik boya ve ebru sanatının kullanıldığı çalışmaların gördüğü ilgiden memnun olduklarını söyledi. l ADANA Başkan Karalar ve öğretmenler, çocukların resimleriyle birlikte fotoğraf çekildi. Kil atölyesinde Nemrut tanıtılacak Açık Diyalog İstanbul, çocukların sanatla büyümeleri ve birbirinden farklı sanatı öğrenmelerini amacıyla çocuk atölye çalışmalarına devam ediyor. 20 Nisan Cumartesi günü saat 13.0014.00 saatleri arasında eğitmen Begüm Çalışkan’ın yürüteceği “Nemrut Dağı’nı Tanıyalım: Kil Atölyesi” çalışmasında, çocuklar kendi iki ve üç boyutlu çalışmalarını yapma fırsatı bulacak. l Kültür Servisi Mersin’de birinci Sonat Mutver Bu yıl 18’incisi gerçekleştirilen Mersin Uluslararası Müzik Festivali kapsamında düzenlenen beste yarışmasının kazananları belli oldu. Festivalin, Soli Pompeiopolis Antik Kenti’ne ithafen, “Mersin, Soli Pompeiopolis’in Gün Doğuşuna Ezgi Arıyor” sloganıyla piyano, keman, viyola, viyolonsel dörtlüsü formunda düzenlediği yarışmada Sonat Mutver birincilik ödülüne layık görüldü. Yarışmada, Aleksandra Nadin Bolşen ikinci olurken, üçüncülük ödülü ise yine Sonat Mutver ve Akın Kilis arasında paylaştırıldı. Yarışmanın final konserini ise kemanda Marina Kvlividze ile birlikte piyanoda Artem Reutiv, viyolede Melis Özdemir ve viyolonsel Candost Özkan, Mersin Latin Katolik Kilisesi’nde seslendirdi. l Kültür Servisi 1317 NİSAN 2019 ÇARŞAMBA İstanbul’da Amerikalı müzikçiler Konser dinleyicisinin her zaman rastlamadığı bir program çalındı BİFO’da geçen hafta: Berlioz’un op.7 Yaz Geceleri başlıklı şarkıları. Aslında bu tür programlar özellikle konservatuvar öğrencileri ve yeni yetişen orkestracılar için son derece önemli. Aynı şekilde konser dinleyicisini yetiştirmek, biraz daha müziğin derinliklerine taşımak için değerli. Berlioz’u en çok Fantastik Senfonisi veya Roma Karnavalı Uvertürüyle dinleriz. Daha ender çalınan eserleri arasında Harold İtalya’da, Romeo ve Juliyet senfonisi ve dinleyiciyi kat kat göğün derinliğine yükselten op.5 Requiem’i vardır. Berlioz modern senfoninin babasıdır. Onun şarkılarını genç Amerikalı soprano Corinne Winters solistliğinde dinledik. İyi bir lied yorumcusu olmak opera sanatçılığından da zor olsa gerek. Winters belki ilerki yıllarda bu şarkıların derinliğini daha iyi anlayacak. Amerikalı şef Ryan Mcadams, özellikle İngiliz besteci William Walton’ın 1935’te tamamlanan 1. Senfonisi’nde ateşli yorumu kadar ince duyguları da öne çıkarmasıyla ayrıcalıklı bir sanatçı olduğunu kanıtladı. İstanbul resitallerinde Kovacevich Her gün müzik dünyasına o kadar çok yıldız çıkıyor ki, izlemek giderek zorlaşıyor. Onları dinlerken farklı enerjilerine hayran oluyoruz, ancak yılların birikimini sergileyen bir eski kuşak piyanistin dinletisinden bambaşka duygularla ayrılıyoruz. İşte Stephen Kovachevich’in Emirgân Korusu Sabancı Müzesi The Seed’deki resitali de böyle tatlarla yüklüydü. “İstanbul Resital”lerinin konuğu olan Amerikalı piyanist 1940’ta Los Angeles’ta doğmuş, İngiltere’de yaşıyor. 11 yaşından beri sahnelerde. Bugün 80’den fazla albümde yer alan sanatçı, dünyanın en değerli şef ve yorumcularıyla sahneyi paylaşıyor. Onu bir kez daha İstanbul’da dinlemek heyecan vericiydi. J.S.Bach’ın 4. Partitası klavsen süslemeleriyle bezenmiş, ama abartısız bir yorumdu. Beethoven’ın 31. Sonatı’nda ve Schubert’in Si bemol majör sonatında, piyanonun verdiği imkânlar dahilinde, kendi ustalığını ortaya koydu. Piyanist Gülseren Sadak’ın ardından Piyanist Gülseren Sadak (d.1931) 2 Nisan’da KKTC’de vefat etti. Sadak son resitalini Ekim 2018’de Bellapais Manastırı’nda vermişti. Çellist, eğitimci, orkestra ve koro şefi Muhittin Sadak ile Hacıbekir ailesinden Mihri Hanım’ın tek kızlarıydı. Dört yaşında Rana Erksan ile müziğe başlamış, ardından İstanbul Belediye Konservatuvarı’nda, babasının üst düzey müzik çevresinde yetişmiş; Ferdi Ştatzer’in öğrencisi olmuş, 195259 arasında Paris’te Marguerite Long’un okulunda öğrenimini sürdürmüştü. İtalyanların Busoni madalyasını taşıyan sanatçı, Fransa ve Beyrut televizyonlarında ve Avrupa’nın çeşitli merkezlerinde konserler verdi. 1999 depreminin ardından KKTC’ye yerleşmiş, eşini yitirdikten sonra on beş yıl müziğe ara vermiş ve 2011’de tekrar piyanosuna dönerek konserler vermeye başlamıştı. Gülseren Sadak’ın 87 yaşına kadar piyanoya bağlılığı ve azmi genç müzikçilere örnek olmalı. Zeki Müren imzalı halılar Milano’da Türk sanat müziğinin usta ismi Zeki Müren tarafından tasarlanmış olan halılar 914 Nisan tarihleri arasında gerçekleşen Milano Tasarım Haftası’nda sergilendi. Yüzlerce tasarımın görücüye çıktığı haftada küratörlüğünü David Sorgato’nun yaptığı Zeki Müren imzalı halılar tasarım tutkunlarının beğenisine sunuldu. Tasarım Haftası sona erse de Sanat Güneşi’nin tasarladığı halıları Sorgato’nun kendi kişisel galerisinde görebilmek mümkün. l İHA Edgü’nün ‘Açık Deniz’i Alfa Yayınları’ndan çıktı Ferit Edgü’nün altı kitaptan oluşan “Açık Deniz” serisi, Alfa Yayınları’ndan çıktı. Seri, yazarın ilk gençlik öykülerinden minimalist öykülerine, aforizmalarından denemelerine uzanıyor. İçlerinde Onat Kutlar, Orhan Duru, Erdal Öz ve Bilge Karasu’nun da bulunduğu 1950 kuşağı öykücülerinin başlattığı edebiyat “devrim”inin en önemli temsilcilerinden Edgü, öykücülüğüyle birçok yazarı etkiledi. l Kültür Servisi