18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 2 MART 2019 CUMARTESİ [email protected] EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN KÜLTÜR Aphrodisias’ın doğuşuAra Güler, tesadüfen gittiği Geyre köyündeki antik kenti ilk duyuran kişi olarak tarihe geçmişti Usta fotoğrafçı Ara Güler’in, tesadüf eseri karşısına çıkan Geyre köyü ve Aphrodisias antik kentinde çektiği fotoğraflardan oluşan “Aphrodisias” sergisi Ara Güler Müzesi’nde ziyarete açıldı. Ara Güler’in “Hayatımda yaptığım en önemli röportajlardan biri” dediği Aphrodisias’ın hikâyesi, bir kayboluşun sonucu olarak ortaya çıkar. 1958 yılında Hayat mecmuasında “Dünyanın en büyük altı barajından Ayça biri” başlığıyla servis ediHan len Kemer Barajı açılışını fotoğraflaması için, gazeteci olarak Ara Güler gönderilir. Fotoğraf için doğru ışığı bekleyemek isteyen Güler, dönüş yoluna çıktığı şoförün akşam karanlığında yanlış yola sapması üzerine hayatında hiç duymadığı Geyre köyünde bulur kendini. Ve o günü “Aphrodisias’ın Çığlığı” kitabına yazdığı, sergiye girdiğinizde de karşınıza çıkacak şu cümlelerle anlatır: “Her şey 1958 yılının sonbahara yakın bir yaz gününde büyük bir rastlantı sonucu başladı. O sabah elimdeki bütün filmleri bitirinceye kadar ne bulduysam hepsinin fotoğrafını çektim. 1958 yılında, hiç bilmediğim, adını bile duymadığım bu pek sayın Geyre köyü ile ilk tanışmam böyle oldu.” Antik kent içinde yaşam Ara Güler Geyre’de karşılaştıklarından sonra köyde vakit geçirmeye karar verir. Tavanı tutan sütunlar, üzerinde domino oynanan sütun başları... Köyün sokaklarında biraz dolaştıktan sonra büyük bir antik kentin içinde olduğunu anlar, ve döndükten sonra bununla ilgili bir şey yapmaya karar verir. “Aphrodisias” ilk olarak, Güler’in bir dönem iş verdiği, İngiltere’de yayımlanan Architectural Review dergisi tarafından paylaşılır ve büyük ilgi görür. Daha sonra Horizon Magazine Ara Güler’e köye tekrar gidip renkli fotoğraf çekmesinin mümkün olup olmadığını sorar. Ara Güler 1961 yılında Geyre köyüne geri döner, sonrasında da “Aphrodisias”ın hikâyesi giderek duyulmaya başlar. “Aphrodisias” sergisinin ana gövdesini, Ara Güler tarafından fotoğraflanan, bugün Aphrodisias Arkeolojik Alanı olarak tescilli ve UNESCO Dünya Miras Liste’sine girmiş olan Geyre köyü ve civarında çekmiş olduğu fotoğraflar oluşturuyor. Sergide ayrıca, Ara Güler’in Aphrodisias ile ilgili orijinal karanlık oda baskıları, fotoğraflarla ilgili uluslararası süreli yayınlar ve ajanslarla yazışmaları, bu yayınların baskılarıyla birlikte Ara Güler’in Aphrodisias Çığlığı adlı kitabının hazırlık sürecindeki çalışmalarına dair ipuçları, notlar ve kitap maketi de sergilenen eserler arasında yer alıyor. Aphrodisias Sergisi’ni, İstanbul bomontiada’daki Ara Güler Müzesi’nde Eylül 2019’a kadar ücretsiz gezebilirsiniz, kaçırmayın. Festivale ödüllü başkan İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın düzenlediği İstanbul Film Festivali’nin bu yılki uluslararası yarışmasının jüri başkanı, ödüllü yönetmen Lynne Ramsay oldu. İskoç yönetmen, “Hiçbir Zaman Burada Değildin” (2017), “Kevin Hakkında Konuşmalıyız” (2011) ve “Morvern Callar” (2002) isimli filmleriyle biliniyor. Ramsay, Cannes ve BAFTA gibi festivallerden birçok ödül kazanmıştı. Festival, 516 Nisan tarihlerinde 38. kez sinemaseverlerle buluşacak. l Kültür Servisi ‘Nereden Nereye’ Ankara’da Gazetemiz yazarı Enver Aysever’in Türkiye’nin yakın geçmişini kahkahası bol biçimde ele aldığı ve Grup Gündoğarken’in müzikleriyle de renklendirdiği oyunu “Nereden Nereye”, 3 Mart’ta saat 20.00’de Yenimahalle Belediyesi 4 Mevsim Tiyatro Salonu’nda sahnelenecek. l ANKARA/Cumhuriyet Soner Alper’le sinema eğitimi Sinema Adası’nda düzenlenen Sinema Atölyeleri’nin dördüncüsü “Gelecek Uzun Sürer”, “Rüzgârın Hatıraları” ve “Babamın Kanatları” gibi ödüllü filmlerin yapımcısı Soner Alper’le devam ediyor. Kadıköy’de Yeldeğirmeni’nde bulunan Sinema Adası’nda yapılacak “Yapımcılık Atölyesi” Soner Alper’in eğitmenliğinde altı hafta sürecek. 9 Mart Cumartesi günü başlayacak atölye, 13 Nisan’da sona erecek. Katılımcıların bir filmin yapım aşamasındaki teknik ve yaratıcı becerilere yönelik eğitim alacakları “Yapım Atölyesi”nin kontenjanı 15 kişi ile sınırlı. l Kültür Servisi Ankara Film Festivali afişi belirlendi 1828 Nisan 2019 tarihinde yapılacak 30’uncu Ankara Uluslararası Film Festivali’nin afişi belirlendi. Festival kapsamında düzenlenen afiş yarışmasına 721 eser katıldı. Yönetmen, ressam Tayfun Pirselimoğlu, Vekam Direktörü ve öğretim üyesi Prof. Dr. Filiz Yenişehirlioğlu, ressam Faruk Cimok, Festival Kreatif Direktörü İnci Demirkol ve ZETA Ajans Başkanı Seda Özbulut’tan oluşan seçiciler kurulu, başvurular arasından ön elemeyi yaptı. l Kültür Servisi Erol Toy’a merhaba CUMOKİstanbul, 3 Mart Pazar günü Erol Toy’un Selçukludan Osmanlıya Osmanlıdan Cumhuriyet’e Aydınlanmamız konulu bir söyleşi yapacağını duyurunca, Özdemir İnce’nin deyişiyle “tarih bilen bir yazar”dan dünübugünü dinleme keyfinin yanı sıra, imza günü yapmayan Erol Toy’a kitap imzalatmanın kitapseverler için fırsat olduğunu düşünerek çok sevindim. Erol Toy’un yarım yüzyıldır tek uğraşı yazarlık. İlk kitabı Yenilgi (öykü). Pir Sultan Abdal, Lozan, Meddah, İpteki, Parti Pehlivanı, İzmir’in İçinde, Çeliğe Su Verildi, Kadınlar Matinesi adlı oyunlar, Iğrıp adlı öykü kitabı yazdı. Aydınımız İnsanımız Devletimiz, Bal Tutanlar, Aydın ve Çağı, Günü Gününe, Meclisler ve Partiler, Ordu ve Politika, Yazko’nun Öyküsü, Sır Küpü, Atatürk Olmasaydı düzyazılarından oluştu. Türk Gerilla Tarihi’nde, Oğuz Ata’dan başlayarak tarihimizdeki gerilla mücadelelerini irdeledi. Yakın tarihimizin öyküsünü O’na Katılmak’ta anlattı. Avcı Kekliği, Fareler Cumhuriyeti, Altın Saray, Son Çağrı, Aliş ile Koşka adlı çocuk kitapları çıkardı. 68 kuşağının en sevdiği romancılardan olan Erol Toy, Anadolu’nun tüm tarihsel süreçlerini belgelere dayanarak ve toplumcu gerçekçi yöntemle yazdığı romanlarında işledi. Atilla Özkırımlı, Türk Edebiyatı Tarihi’nde şöyle yazdı: “Türkiye’nin tarihsel gelişimindeki toplumsal oluşumları konu edindiği romanlarında yaşanan çelişkileri, olguları yorumlama amacını güderek gerçekliği toplumcu bakış açısıyla vermek istedi... özü öne aldı.” Tarihsel romanların ustası Erol Toy, en eski tarihinden başlayarak Anadolu’nun hemen her dönemine ışık tuttu. Arinna’nın Gölgesi’nde Hititleri; Obadan Ulusa, Ulustan Devlete, İlk Kırılma adlı 3 ciltlik Bade Harap’ta Oğuz boylarının birleşerek Selçuklu İmparatorluğu’nu kurmasını anlattı. Azap Ortakları’nda Osmanlının Fetret Dönemi’nde halkın baskı ve zulme direnişini, Şeyh Bedrettin’in kardeşlik, eşitlik savaşımını işledi. Kuzgunlar ve Leşler’de Celali isyanlarını, bastırılışını, Anadolu Beyliklerini, din devletitöre devleti hesaplaşmasını, Türkmen kıyımını gözler önüne serdi. Yitik Ülkü’de Mustafa Kemal’in Anadolu’ya geçişine kadar uzayan Tanzimat sürecini işlerken Gözbağı’nda Cumhuriyetin ilk yıllarından 1970’lerin ortalarına kadarki Türk işçi hareketini ve sosyalist hareketin gelişimini romanlaştırdı. Toprak Acıkınca’da Ege yoksul köylüsünün Kurtuluş Savaşı’ndaki mücadelesini, Acı Para’da bir Ege kasabasında kıraç topraklarını zorluklarla bağ durumuna getiren ailenin çektiklerini anlattı. Doruktaki Öfke’de orman yasasının orman köylülerini içine düşürdüğü zor durumu sergiledi. İmparator’da bir burjuvanın yaşamından yola çıkarak Türkiye’de burjuva sınıfının nasıl doğduğunu, devlet eliyle geliştirilip yönlendirici olduğunu romanlaştırdı. Kördüğüm’de 1950’lerden 1970’lere yaşadığımız toplumsal siyasal bunalımı, aydınların savaşımını, öğrenci hareketlerinin doğuşunu, Kilittaşı’nda 7080’li yılların, Sır Küpü’nde 90’lı yılların siyasal çekişmelerini, Son Seçim’de ırgatlarla topraks ız köylülerin ağa baskısına direnişini anlattı. Zor Oyunu’nda yurtsever subayların bakışıyla Atatürk’ün öldüğü günden 12 Eylül’e kadarki döneme ışık tuttu. Hocaefendi’de, “sümüklü bir vaiz”in yaşamını Anadolu’ya bela kesilen din tüccarlığı ekseninde aktardı. Tüm bu romanlarında amacının “toplumsal yapımızın temelini irdelemek” olduğunu ve tümünün “Anadolu’nun toplumsal nitelik kazanmasından bugüne bir tek roman” olduğunu söyleyen ağabeyim Erol Toy’a merhaba. Türk ve Japon kültürü... Japonya’nın İstanbul Başkonsolosluğu’nca “İstanbul Japan Week 2019” kapsamında düzenlenen “15. İstanbul Japon Filmleri Festivali”nin açılışı yapıldı. Tekfen Tower’de gerçekleşen açılış programı öncesi açıklamalarda bulunan Japonya’nın İstanbul Başkonsolosu Hisao Nishimaki, festival sayesinde Türk ve Japon kültürleri arasında bir köprü kurmak istediklerini söyledi. l AA CKM’de Celal Bayar etkinliği ‘Bir Asrın Adamı’ Türkiye Cumhuriyeti 3. Cumhurbaşkanı Celal Bayar’ın hayatının anlatıldığı yönetmenliğini Nural Karslı’nın yaptığı “Bir Asrın Adamı” belgeseli Caddebostan Kültür Merkezi’nde (CKM) gösterilecek. Kadıköy Belediyesi’nin düzenlediği etkinlik yarın saat 17.00’de gerçekleştirilecek. Etkinlikte gazeteci, yazar Hulusi Turgut da, Celal Bayar’ın yaşamöyküsünü anlatacak. l İSTANBUL / Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle