18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER EDİTÖR: CAFER KURT TASARIM: SERPİL ÜNAY 152 MART 2019 CUMARTESİ CHP Beşiktaş Belediyesi başkan adayı Rıza Akpolat, hayata geçireceği projelerini anlattı ‘Beşiktaş’ı geleceğin kenti yapacağız’ 4 Akpolat’ın en önemli hayallerinden biri Beşiktaş’a ikonik bir eser kazandırmak. Burada tiyatro, ku¨tu¨phane ve sosyal alanlar olacak. Bu eseri çağdaş mimarinin önemli isimlerinden Frank Gehry’ye yaptırmak istiyor. Hem de tek kuruş vermeden. Eser için iş insanlarını ve hayırseverleri harakete geçirmeyi düşünüyor. 4 Akpolat, engeli yurttaşlar için de birçok proje hazırlamış durumda. Engelli ve yaşlı yurttaşlar için Engelsiz Taksi uygulaması bunlardan biri. 7/24 açık tutmayı planladığı Öğrenci Çalışma Merkezleri ile ücretsiz internet, kahve sunulmasını hedefliyor. Ayrıca Akdoğan’ın Beşiktaş’da doğup büyüyen gençler için burs projesi var. CHP Beşiktaş Belediyesi başkan adayı Rıza Akpolat, hayalinin Beşiktaş’ı geleceğin kenti yapmak olduğunu belirterek, “Parklarıyla, sokaklarıyla, tarihi mirasıyla, güncel sanatıyla, ikonik yapılarıyla, yaratıcılığıyla ve sunduğu imkânlarla Türkiye’nin ve dünyanın her yerinden insanları çeken bir Beşiktaş hayal ediyorum. Beşiktaş halkı, sivil toplum, üniversiteler, özel sektör ve belediye çalışanlarıyla Beşiktaş’ı geleceğin kenti yapmak istiyorum” dedi. Beşiktaş’ta özellikle yeşil alana önem vereceklerini anlatan Akpolat, kadınlar, gençler, çocuklar ve dezavantajlı gruplar içinde projelerinin hazır olduğunu söyledi. Akpolat, Beşiktaş’a ilişkin projelerini anlattı: n Adaylık sürecinden biraz bahseder misiniz? Saha çalışmalarınız nasıl gidiyor? İşe ilk olarak Beşiktaş’a dair hayallerimi somutlaştırarak başladım. Hayallerimin sözde, birer vaat olmaktan öteye geçebilmesi için onları projelendirdim. Sürdürülebilirliği ve ortak faydayı kalkınma stratejimin merkezine oturttum. Ekibimle beraber harıl harıl çalışıyoruz. Eşim Derya ile her gün sabahın ilk ışıklarıyla yollara düşüyoruz. Halkımızı, esnafımızı, pazar yerlerimizi, okullarımızı ve sivil toplum kuruluşlarını ziyaret ediyoruz. Beşiktaş’a dair planlarımı, projelerimi, çözüm önerilerimi anlatıyorum. Biraz da az konuşup daha çok dinlemeye çalışıyorum. Onların söylediği bizim için belirleyici olan. Başka bir dinamizm var n Beşiktaş size neyi ifade ediyor? İstanbul’un pek çok yerinde insanlar camdan dışarı baktıklarında binalardan gökyüzünü bile zor görüyorlar. Beşiktaş hâlâ doğa manzaralarına tanık olabildiğim, sahilde deniz kokusunu içime çekebildiğim, sokaklarında yürürken karşıma muazzam tarihi yapılar çıkaran bir semt. Üniversitelerin varlığı da Beşiktaş’a başka türlü bir hayat enerjisi katıyor. İnsanı aydın, kadınları özgür, sokakları canlı. Bambaşka bir dinamizmi var Beşiktaş’ın. Bir yanda iş merkezlerinin olması, bir yanda hâlâ esnafıyla, pazarıyla mahalle hayatının sürmesi onu sıra dışı da kılıyor. Sorunları yok mu? Elbette var. Ama biz çözeceğiz. n Belediyelerin ekonomik olarak sıkıntı olduğu biliniyor. Siz belediyede tasarruf yapacakmısınız? En büyük hedeflerimizden biri karbon ayak izimizi azaltmak. Dünyada ve haliyle Rıza Akpolat, ekibiyle birlikte Beşiktaş’ı adımlayarak hem projelerini anlatıyor hem de sorunları dinliyor. İstanbul’da iklim krizi nedenli afetler sıklaşıyor ve şiddetleniyor. Elimizi taşın altına koymak ve sorumlu davranmak zorundayız. Bu yolda, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelme, bisiklet kullanımını artırma, belediye araç filosunu elektrikli araçlara dönüştürme ve sokak aydınlatmasında güneş enerjili sisteme geçiş gibi birçok inovasyon hedefimiz var. Bunları gerçekleştirdiğimizde enerjiden epey bir tasarruf etmiş olacağız. ‘İkonik eser kazandıracağım’ n Beşiktaş turizmden payını alıyor mu? Sizin projeleriniz neler? Beşiktaş’ta şehrin kalbine mu¨kemmel bir kent simgesi, ikonik bir eser kazandıracagˆım. Burada tiyatro, ku¨tu¨phane ve sosyal alanlar olacak. Ve bu eseri, du¨nyanın en u¨nlu¨ mimarlarından biri tasarlaya cak. Ben bu yapının mimarı çağdaş mimarinin önemli isimlerinden Frank Gehry olsun istiyorum. Bu bina o¨yle bir mimariye sahip olacak ki, adeta zamansız bir eser olacak ve adını Mustafa Kemal Atatu¨rk’ten alacak. Belediye olarak biz, bu es¸siz proje ic¸in tek kurus¸ harcamayacagˆız. Ben s¸ahsen tu¨m is¸adamlarını ve hayırseverleri gezip katkıda bulunmaları ic¸in tek tek ikna edecegˆim. Anadolu köklerimizi modern dü zenlemelerle yorumlayan müzik grupları her hafta Beşiktaş Çarşı’da canlı müzik yapacak. NonStop Festival düzenleyeceğim. Beşiktaş’ta yarattığımız kültür ve sanat ortamı, yaratıcı endüstrileri beslediği için istihdam ve ekonomik canlılık kaynağı da olacak. Ayrıca Beşiktaş’ı dünyanın gastronomi merkezlerinden biri yapacağız. Bu projeler aynı zamanda turist çekmenin yanında istihdam sağlayacak. n Sorunların çözümü için ne tür projeler hazırladınız? Bölgede yaşayan yurttaşların ve çeşitli meslek ve sivil toplum örgütlerinin temsilcilerini dinleyerek sorunları tek tek not aldık. Pek çok yerde yolların bakım ve onarımını yapacağız. Parkların kameralarla güvenliğini sağlayacağız. Otopark sorununu çözeceğiz, sağlık ocağı ve aşevi ihtiyaçlarını karşılayarak semt evleri açacağız.Yeşil alanları artıracağız. Ambarlıdere Vadi Projesi ile ‘yeşil bir vaha’ yaratacağız ve Beşiktaşımızın nefes alma alanlarını en üst seviyeye taşıyacağız. Kadınları üretime ve hayatın içine katacağız. Beşiktaş’ta yeni kurulacak ve sahibi kadın girişimci olan işletmelere kolaylık, destek ve teşvik sağlanacak. Toplumsal cinsiyet eşitsizliği ile mücadele edeceğiz; Birleşmiş Milletler tarafından hayata geçirilen ‘Cinsiyet Eşitliği Küresel Dayanışma Programı’ HeForShe’yi destekleyeceğiz. Dayanışma Evlerinin sayısını artıracağız. Beşiktaş’ın farklı noktalarında açacağımız ‘İleri Yaşta Üretkenlik Merkezleri’ ile yaşlılarımızın hem zihinsel hem de fiziksel anlamda yararlanmalarını sağlayacağız. Sokak hayvanlarımız için de acil bölümü ve ambulansı da olan bir hayvan hastanesi ve hayvan bakım merkezi kuracağız. Öğrencilere burs n Öğrenciler ve dezavantajlı gruplar için ne yapacaksınız? Engelli bireylerin önündeki tüm engelleri kaldıracağız. Semtimize görme ve fiziksel engelliler için düzenlenmiş engelsiz kütüphane kazandıracağız. Engelli ve yaşlı vatandaşlarımız için Engelsiz Taksi uygulamasını başlatacağız. Öğrencilerimizi bir kahveyi 12 liraya içebildikleri kahve zincirlerine mahkum bırakmayacağız. Öğrenci Çalışma Merkezleri’nde 7/24 ücretsiz internet, kahve, rahat ortam daima öğrencilerimizin hizmetinde olacak. Üniversite öğrencilerine içinde kütüphanesi, çamaşırhanesi olan modern yurtlar inşa edeceğiz. Semtimizde doğup büyümüş, eğitimlerini yarıda bırakmış gençlerimize burslarla destek olacağız. Beşiktaş Kart uygulamasıyla da üniversite öğrencileri birçok alanda özel indirimlerden faydalanacak. Mahalle mahalle yoksulluk envanteri çıkarıp Beşiktaş’ta ihtiyaç sahibi hanelerimizi belirleyeceğiz. Sosyal yardımlarla aile ekonomilerine katkıda bulunacağız. İş arayan vatandaşlarımızı işveren firma, kurum ve kuruluşlarla buluşturacağımız bir Kariyer Merkezi kuracağız. Beşiktaş’ı bölge halkı, sivil toplum, üniversiteler, özel sektör ve belediye çalışanlarıyla birlikte geleceğin ketni yapmak istiyoruz. Canlı, güvenli, huzurlu ve doğayla barışık bir Beşiktaş bizim hayalimiz. Bunun için çalışacağız. l İç Politika Battal İlgezdi, proje tanıtım toplantısında AKP’nin imar planlarının perde arkasını aktardı En büyük projem: Kardeşlik CHP Ataşehir Belediyesi başkan adayı ve mevcut başkan Battal İlgezdi proje tanıtım toplantısında, AKP’nin bir günde çıkardığı imar planlarına ilişkin, “O planları ben ve arkadaşlarım çıkardı. 6 ay büyükşehirde bekledi. Önce iptal edildi, daha sonra seçim yatırımı olarak kendileri bir günde çıkardılar” dedi. İlgezdi, Ataşehir’deki en büyük projesinin “kardeşlik” olduğunu söyledi. Battal İlgezdi, Ataşehir’de meclis üyeleri ile birlikte yeni dönemde yapacakları projeleri tanıttı. Ataşehir’in imarsız ve plansız ma hallelerinin sorunlarının üzerinde duran Battal İlgezdi, ekip arkadaşlarıyla 6 aylık bir çalışma yaparak eski İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Kadir Topbaş’a 180 klasör dosya sunduğunu ama bir sonuç alamadıklarını belirtti. İmar planlarında İBB’nin tutumunu eliştiren İlgezdi, “Artık iyi niyetli düşünmüyorum ve ‘siyasi’ diyorum. Benim hazırladığım Yenisahra ve Barbaros planları bitti. AKP ve CHP belediye meclis üyeleri onayladı. 6 ay büyükşehirde bekledi. Daha sonra iptal ettiler. Aynı planı ne hikmetse bir günde çıkardılar. De mek ki plan hazırlandıktan bir gün sonra çıkabiliyor. Öyle bedavacılık yok! Kimse gelip o planları ben yapıp çıkardım demesin. O planları ben ve arkadaşlarım çıkardı” diye konuştu. İçerenköy’de bulunan halin son durumunu telefonuyla fotoğraflayan İlgezdi, “İçerenköy halini taşıyacağız diyorlar. Niye yalan söylüyorsunuz? Halin durumu ortada. Böyle seçim yatırımı yaprak halkı neden kandırıyorsun. Ben size sözünü veriyorum ki Ekrem İmamoğlu kazanınca bir senede hali taşıyacağız” dedi. l İç Politika Battal İlgezdi Yüksek anketdüşük bankent 31Mart’ta yapılacak yerel seçimlere artık bir ay bile değil, tam tamına 30 gün kala bırakın hangi il ve ilçede kimin önde gittiğini, partilerin gösterdiği adayların kesin olup olmadığını bile bilmiyoruz. Adaylar açıklanıp seçim kurullarına bildirilmesine rağmen gün geçmiyor ki bir ya da ilçe de aday değişmesin. Partiler kimi yerde gösterdikleri adaya karşı örgütten ve seçmenden gelen tepkiler nedeniyle, kimi yerde genel merkezlerindeki bir kliğin çevirdiği dolaplar yüzünden aday değişikliğine gidiyor. Kimi zaman “Ay pardon biz o il ve ilçeyi ittifak yaptığımız partiye vermişmişiz” deyip adaylarını geri çekiyorlar. Bazen de YSK, adayın gerekli yasal koşulları taşımadığını, kesinleşmiş cezası olduğunu söyleyerek adaylığı düşürüyor. Neresinden bakarsan şaşkınlık, iş bilmemezlik ya da aymazlık. Aday adayları başvururken parti genel merkezleri o aday adaylarının hem yasal koşulları taşıyıp taşımadığına, hem de örgütte ve halkta bir karşılığını olup olmadığına ya da hangi il ve ilçe için ittifak yaptığı partiyle anlaşıp anlaşamadığına bakmaz mı? Daha adaylarını doğru dürüst belirleyemeyen, ittifak protokolünü bile zırt pırt değiştiren siyasal partilerin ülkeyi nasıl yönettiklerini ve yöneteceklerini bize göstermiyor mu? Hemen her yerel seçime bir yıl kala “Adaylarımızı 6 ay önceden belirleyip çalmadık kapı bırakmayacağı” açıklamasını yapan partilerin adaylarını seçime bir aydan az bir süre kaldığı halde bir türlü kesinleştiremediği ülkemizde anketlerde kararsız olan seçmenlerin oranının hâlâ çok yüksek çıkmasına neden şaşırıyoruzki? Liderleri kararsız, partileri kararsız bir ülkenin seçmeninin kararsız olmasından daha doğal ne olabilir? Siyasal partiler gibi anket şirketleri de seçimde tartıya çıkarlar. Çünkü onların da karne günü seçim zamanlarıdır. Hangi şirketin anketleri en az sapmayla sandık sonucunu tutturduğuna bakılıp not verilir. O nedenle anket şirketlerinin rekabeti de en az partilerin rekabeti gibi heyecanlı geçer. Tabii ciddi ve kurumsallaşmış, bir partinin piar ajansı gibi çalışmayan şirketlerden söz ediyoruz. Diğerlerini bu kategoriye katmak marka değerini düşünen ve anketlerini dünyada genel kabul görmüş ilkelere göre yapan şirketlere haksızlık olur. Her parti kendi oylarını yüksek gösteren anketleri açıklıyor, kendi oylarını düşük gösteren anketlere “Siz o anketlere kulak asmayın” diye seçmenine mesaj veriyor. Ancak kendilerini yüksek gösteren anketlere aldanmanın faturasının da çok ağır olacağını nedense hesap etmiyorlar. Çünkü parti tabanları kendilerini yüksek gösteren anketlere bakıp bir beklentiye giriyor, o beklenti gerçekleşmediğinde de hüsrana uğruyor ve parti yönetimine öfkesi de katmerli oluyor. O nedenle partilerin o yüksek anketleri çok dillendirmemesi kendi hayırlarına. Yüksek anketler sonra düşük banket sorunlarını doğuruyor. Bilindiği gibi yollarda üzerinde “Dikkat düşük banket” yazan trafik levhaları, yolun banketten yüksek inşa edildiğini ve kenara yaklaşınca aracın devrilme riski olduğunu anımsatır. Partiler de seçmenlerini yüksek anketlere şartlandırırsa 1 Nisan sabahı düş kırıklığına uğrayan taban, arabayı sarsar ve devirir. O nedenle parti yönetimlerine tavsiyemiz siz siz olun anketlere inanmayın ama anketsiz de kalmayın. Zira bu seçim de seçmenler anket şirketlerinin tümünü ters yatırabilir. Hemen her partinin seçmeni rakip partilerden çok, kendi partilerini cezalandırmak için formül arıyor. Bu da oy geçişkenliğini çok artıracak gibi. Buna bir de ekonomik kriz realitesi eklenince, hesaplar çok karışabilir. Bu seçimde en rahat anket şirketleri, adaylar belli olmadan partilere aday adayları üzerinden anket yapan şirketler. O şirketler de biliyor ki, kendisine bu işi veren parti genel merkezi adaylarını bu anketlere bakarak belirlemiyor. O yüzden sahaya çıkmaya bile gerek yok. Hesap soran da yok. Zaten o anketi yaptıran partinin genel merkezi de aday adaylarının havasını almak için “dostlar alışverişte görsün” diye o anketleri yaptırıyor. Anket yaptırdığı şirkete de parasını tıkır tıkır ödüyor. Ben aday adaylığı sırasında anket yaptıran ve bunlara uymayan partilerin kurultay delegelerinin yerinde olsam o yönetimleri ibra etmem. O anket şirketlerine ödenen parayı da yönetime zimmet çıkarılması için önerge verir oylatırım. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ilk kez anketlerden rahatsız, farkında mısınız? Bugüne kadar seçim öncesine yapılan anketlere çok itibar eden Erdoğan’a ne oldu da “Siz o anketlere bakmayın” diyor. Sonuçların kendileri için çok kötü olmasından kaynaklı bir durum mu, yoksa “anketten ne çıkarsa çıksın biz sandıktan çıkanı öyle ya da böyle kendimize uydurmayı biliriz” özgüveninden mi böyle konuşuyor! Ee, beni daha fazla konuşturmayın gari, siz anladınız anlayacağınızı. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle