17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
kültür EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: FUNDA YAŞAR ER 134 ŞUBAT 2019 PAZARTESİ Ersoy, 2 Şubat’ta verdiği konserde müzikseverleri eğlenceli bir repertuar ile buluşturdu Beyoğlu’nda birBülent Ersoy yaklaşık 35 yıl sonra diva Beyoğlu’nda sahneye çıktı. ‘Diva’nın Sanat Performans’ta verdiği konsere, başı kapalısından mini eteklisine ANIL YURDAKUL kalabalık bir kitle katıldı Bülent Ersoy 35 yılı aşkın bir süredir Beyoğlu’nda sahne mih Öksüzler, bongoda Ha de; sahne ortasındaki deri antika sorunları çıkmadan bastırıyor, san Şavlı, darbukada Barış uzanma koltuğuna oturuyor. “Kör büyümeden çözüyor, ustaca yöDurak, perküsyonda Volkan olası menajerim Beyoğlu’nda ya netiyor orkestrayı. Bir gözü de ye çıkmıyordu. Onu tekrar Peşluk, keyboardda Coşkun kışıklı çocuklar var dedi, geldim. Bülent Hanım ile tonmaysterde. oraya, 2 Şubat Cumartesi gecesi ayak bastıran mekân murat beşer Kıvılcım, davulda Talat Oflaz, geri vokallerde Fatih Hani? Hep yalan, hep dolan” de “Esmersin Güzelsin” ile başlayince kalabalığın içindeki yağız yan potpuriye bir asma davul ve Sanat Performans oldu. Baz, Tolga Şekerci ve Gün delikanlılar seslerini duyurabil halaya duran seyirciler eşlik edi Cadde tarafından Balo Sokak’a dem Yaylı Grubu. Orkestra şefi mek için gürlüyor. yor. “Dilek Taşı”nı söylerken şef girince, ilk sağa sapınca Topçekenler Sokakta girişi bulunan mekân iki yıl önce Sanat Bahçe idi. Çay bahçesiyle birahane arasındaki mekâna dev ekranda Fenerbahçe maçlarını izlemeye giderdik. O günlerde arkadan bir koridorla Kamelya Sokak’ta 1997’den beri faaliyette olan Sanat’a bağlanmış ve adı Sanat Performans olmuştu. Yanı sıra 1500 kişilik kapasitesiyle, mevsimine göre üstü açık ya da kapalı olabilen, semtin en büyük konser alanı. Artık müşteriye kapatılmış kapısının önünde arabadan inerek teşrif ediyor Bülent Hanım, saatler yarımı gösterdiğinde. 10 dakika önce sahneye gelerek “Yine Neşei Muhabbet” ile ortalığı ısıtan orkestrası ceman 15 kişi; klarnette Suat Diril, kanunda Se ise Onur Özerçağlayan. ‘Bir Ben Bir Allah Biliyor’... Başı kapalısından mini eteklisine; Bülent Hanımı yaklaşık iki saat bekleyen kitle, onu görünce canlanıyor. Ünlü görme, daha da öte çekim yapma histerisine kapılanlar, kendini ışıksız çamur gibi görüntülerle canlı yayına sokmak üzere tetikte. “Geçen ay Demet Akalın’daydım, Bülent’i ilk defa göreceğim” diyor platin saçlı altmışlarında bakımlı bir kadın yanındakine. “Bir Ben Bir Allah Biliyor” ile giriyor Bülent Hanım. Arabesk, pop ağırlıklı eğlenceli bir repertuvar, ama aralarda ağır sanat müziği eserleri de yok değil. Gri bonus peruk, aynı tonda kürkten şal ve sırtı açık uzun bir elbise için Şarkıların nakarat kısımlarını izleyiciye söyletiyor Bülent Hanım. Kitle psikolojisine sapına kadar hâkim. Önünde fotoğraf çeken bir kızı haşlıyor, yanındaki herife asılıyorsun diye. İşletme müdürünü gözüne kestiriyor bir ara. Saf duygularını masumiyetle dile getiriyor: “Konserden sonra odama getirin bu herifi.” ‘Esmersin Güzelsin’... Bir masadaki çocuğu kesiyor, yanındaki kızı herifini götürmekle tehdit ediyor. Argoyu mizahla ustaca buluşturuyor. Aralarda manyak, sapık, pezevenk gibi sözcükler kullanarak etrafa sataşsa da, herkes onu büyük bir hoşgörü ve memnuniyetle izliyor. En çok şef kalori yakıyor. Hızlı el kol hareketleri, sempatik görüntüsü ve güler yüzüyle olası ud çalıyor, önden bir çift dansa kalkıyor. Öpücükler dağıtıyor sahneden; yanına gelenleri kabul ederek koltuğuna oturmalarına ve bir Instagram malzemesi olarak resim çektirmelerine izin veriyor. Ulaşılmaz figür elle tutulur hale geliyor, ama mesafeyi hep o belirliyor. Son şarkısını okuduktan sonra “en kötü gecemiz böyle olsun, hakkınızı helal edin” diyor ama beş saniye sonra yine aşka geliyor: “anasını satayım, bir Makber okumadan gitmiyorum.” Şenol Dinleyen’in keman taksiminin ardından bitiriyor. Girdiği kapıdan çıkarken tutulur olmaktan uzaklaşarak yine ulaşılmaz oluyor; fenomen, efsane assolist, diva ve bir Tim Burton karakteri olarak... ([email protected]) İDOB Barış Manço ölümünün 20. yılında anıldı konserleri Süreyya’da... İstanbul Devlet Opera ve Balesi, bu ay “Alman Romantikleri”, “Senfonik Konser”, “İngilizAmerikan Besteciler” adlı konserleri Süreyya Opera Sahnesi’nde müzikseverlerle buluşuyor. İstanbul Devlet Opera ve Balesi solistlerinin vereceği “Alman Romantikleri” konseri yarın gerçekleşecek. Ünlü Alman Bestecilerin eserlerini, Piyanist Evren Büyükburç Erol eşliğinde, Mezzosoprano Özay Günay ve Bariton Önay Günay seslendirecek. Almanya’daki Romantik Hareketin öncülerinden besteci Robert Schumann’ın Dichterliebe, Frauenliebe und –leben, Myrthen, Liederkreis eserlerinden aryalar programda yer alacak. 89 Şubat tarihlerinde ise, Orkestra Şefi Zdravko Lazarov yönetimindeki İstanbul Devlet Opera ve Balesi Orkestrası’nın sahnede olacağı “Senfonik Konser”de solist sanatçı olarak ise Ankara Devlet Opera ve Balesi Orkestrası Başkemancısı Tayfun Bozok yer alacak. İDOB Orkestrasının Başkemancısı Oleksandr Samoylenko. 12 Şubat’ta ise, “İngiliz – Amerikan Besteciler” konserinde ünlü İngiliz ve Amerikan bestecilerin eserlerini, İstanbul Devlet Opera ve Balesi solistleri Utku Bayburt, Ayşe Sinem Ekşioğlu, Ayşe Sezerman, Elif Tuğba Tekışık, Piyanist Aslıhan Korkmaz eşliğinde seslendirecek. l Kültür Servisi Usta sanatçıya vefa Barış Manço, ölümünün 20. yıldönümünde eşi, çocukları ve çok sayıda hayranının katılımı ile mezarı başında anıldı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi, ölümünün 20. yıldönümü nedeni ile Kadıköy ve Beşiktaş’tan mezarın bulunduğunu Kanlıca’ya vapur kaldırdı. Vapur, önce Kadıköy İskelesi’nde bekleyen sanatçının eşi Lale Manço Ahıskalı ve çoçukları Doğukan ve Batıkan Manço ile hayranlarını aldı. Ardından Beşiktaş İskelesi’ne yanaşan vapur, sanatçının burada bekleyen hayranlarını alarak Kanlıca’ya doğru yola çıktı. Hınca hınç dolan vapurda sanatçının çok sayıda hayranı ayakta yolculuk yapmak zorunda kaldı. Öğrenciler ve İzManço isimli Doğukan, Lale ve Batıkan Manço. müzik grubu, yolculuk boyunca sanatçının eserlerini seslendirdi. Sanatçının eşi ve her iki oğlu burada kısa birer açıklama yaptı. Eşinin hayranlarına seslenen Lale Manço Ahıskalı, “Sizleri çok seviyoruz” dedi. Babasının tam 20 yıl önce bugün defnettiklerini söyleyen Batı kan Manço, “Bizleri çok onurlandırdınız, gururlandırdınız. Çok sağ olun” dedi. Vapurun Kanlıca İskelesi’ne yanaşması ile mezarlığa gidildi. Hayranları, mezara karanfiller bıraktı. Atatürk’ün bir posteri de mezarın üzerine serildi. Sanatçının bazı hayranlarının duygulu anlar yaşadığı görüldü. Lale Manço Ahıskalı, anmanın ardından, “Ne kadar büyüdüğünü düşünüyorum; sevginin de ailenin de kalplerin de. Çünkü burada o kadar çok çocuk var ki. Biraz önce biri ben geldiğimde çocuktum, çok ağlamıştım, hatırlıyor musunuz beni dedi ve ilk çocuğuyla geldi. Bu bir sanatçının ulaşabileceği en büyük mertebe diye düşünüyorum. Ruhu şad oluyor gerçekten” dedi. l DHA ATATÜRK SERGİSİ UZATILDI Mustafa Kemal Atatürk’ün bugüne kadar hiç ayında ziyarete açılan Büyük Dahi/Gazi Mustafa Kemal görülmeyen fotoğrafları, sergisinde 400 obje ve bir kısmı kullandığı özel eşyaları, yazdığı daha önce hiç yayımlanmamış mektupları ve birçok objelerin yer 150 Atatürk fotoğrafı yer aldığı sergi yoğun ilgi nedeniyle alıyor. Sergi 26 Mayıs’a kadar uzatıldı. Folkart Gallery’de ekim görülebilir. l Kültür Servisi Oyuncular Sendikası: Masatçı serbest bırakılsın Oyuncular Sendikası, tutuklanan İzmir Yenikapı Sanat Tiyatrosu oyuncularından Nazlı Masatçı’nın serbest bırakılmasını, oyuncular ve oyunlar üzerindeki baskılara son verilmesini istedi. Masatçı 2015’te oynadığı bir rolden dolayı “örgüt propagandası yapmak” iddiasıyla yargılandığı davadan 1 yıl 6 ay hapis cezası almış, cezanın infazı için 30 Ocak’ta tutuklanarak İzmir Kadın Kapalı Hapishanesi’ne gönderilmişti. Oyuncular Sendikası’ndan yapılan açıklamada Masatçı’nın serbest bırakılması istendi. Sendikanın “Tiyatro Oyuncularına Özgürlük” başlıklı açıklaması şöyle: “2018 yılı, tiyatro oyunlarının büyük baskılarla karşı karşıya kaldığı, yasaklandığı, açık ve örtülü sansür ile karşılaştığımız, ne yazık ki tiyatro oyuncularının gözaltına alındığı, hatta tutuklandığı yıl oldu. Daha önce çokça belirttiğimiz üzere bu baskıların, yasaklamaların, gözaltı ve tutuklamaların artmasından endişe etmekteyiz. Toplumların ilerleyebilmesi için sanata, sanatın ilerleyebilmesi için sınırsız düşünce ve ifade özgürlüğüne ihtiyaç vardır. Her tür baskının takipçisi olacağımızı yineliyor, buradayız diyoruz.” İzmir Yenikapı Sanat Tiyatrosu 6 Ocak 2017 tarihli 679 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatıldı. Masatçı hak kında Aralık 2015’te gözaltıları protesto etmek için İzmir’deki tiyatro binsasında katıldığı bir basın açıklaması nedeniyle “terör örgütü propagandası” suçlamasıyla dava açılmıştı. İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi dava sonucunda Masatçı’ya 1 yıl 6 ay hapis cezası verdi. Hükmü inceleyen istinaf mahkesi hapis cezası kararını onayladı. Masatçı hakkında ayrıca 2010’da Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi’nde Yenikap Tiyatrosu oyuncularıyla sergiledikleri Edebiyatçı Nikolay Gogol’un “Palto” adlı oyunu nedeniyle de dava açılmıştı. l Kültür Servisi Aytaç Arman yoğun bakımda Yeşilçam’ın usta oyuncusu Aytaç Arman yoğun bakıma alındı. 69 yaşındaki usta oyuncu bir süredir kanser tedavisi görüyordu. Ses sanatçısı Onur Akay, kendi internet sitesinde yer alan yazısında kötü haberi duyurdu. “Yeşilçam’ın ünlü oyuncusu Aytaç Arman yoğun bakıma kaldırıldı” diyen Akay, “Değerli oyuncumuz kanser tedavisi görüyordu ve hayranlarını üzmemek adına herkesten saklıyordu. İstanbul Onkoloji Hastanesi’nin yoğun bakım servisinde yatan değerli oyuncumuzun durumu çok ağır, ne olur dualarınızı esirgemeyin” ifadelerini kullandı. l Kültür Servisi Nezihe Meriç anısına sahnelenen ‘Korsan Çıkmazı’ 11 ve 18 Şubat’ta saat 20.30’da ikincikat’ta sahnelenecek. Nezihe Meriç için ‘Korsan Çıkmazı’ Yazar Nezihe Meriç’in Korsan Çıkmaz’ı eserini Rint Tiyatro sahneye taşıyor. Nezihe Meriç anısına sahnelenen ‘Korsan Çıkmazı’ Polat Yıldız tarafından sahneye uyarlandı. Oyunun yönetmenliğini ise Eser Karabil üstleniyor. Oyun 11 ve 18 Şubat’ta saat 20.30’da ikincikat’ta sahnelenecek. Oyun, Nezihe Meriç’in 1962’de Türk Dil Kurumu Roman Ödülü’nü aldığı aynı adlı eserinden uyarlandı. Roman ve oyun, adını Beyoğlu’nda karakterlerin komşu olarak oturdukları, sonunda denizin göründüğü ve hâlâ günümüzde de var olan aynı adlı sokaktan alıyor. Hikâye, Cumhuriyet değerlerini özümsemiş, idealist bir edebiyat öğretmeni Meli ve konser vatuvar mezunu fakat mesleğini icra etmeyen duygulu, inançlı bir ev hanımı Berni’nin etrafında şekilleniyor. Meli, Adnan ile evlidir ve Su adında bir kızları vardır. Berni ise Turan ile evlidir ve Bora adında bir erkek çocuğu annesidir. Ancak anlatılan sadece iki dostun hikâyesi değil, dönemin sosyokültürel, ekonomik ve siyasi yapısı da. Oyun da kitap da cinsellik, din, savaş, burjuvazi yapı, ahlak, erdem, aile hayatı, mutluluk, arkadaşlık, gelenek gibi birçok konuyu karakterlerin otobiyografik anlatımlarının psikolojik derinliklerini okuyarak, durumların ve anıların ışığında sorgulamayı sağlıyor. Oyunda Mukaddes Kurmuş, Irmak Kazımoğlu ve Onurcan Çelebi rol alıyor. l Kültür Servisi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle