Katalog

HABER EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: BAHADIR AKTAŞ Cumhurbaşkanı Erdoğan, İşsizliğin sebebiKılıçdaroğlu’nun işsizlik oranıyla ilgili iş arayanlarmışaçıklamalarına yanıt verdi Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun işsizlik oranıyla ilgili açıklamalarına tepki göstererek eğitim seviyesinin artması nedeniyle işgücüne katılım oranının arttığını, bunun da işsizlik rakamlarının yüksek çıkmasına neden olduğunu ileri sürdü. Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin grup toplantısında, önceki toplantılarda “Sizi bahçeden topluyoruz, maaşınızı hak edin” diyerek fırçaladığı milletvekillerine yoğun Meclis mesaisi nedeniyle teşekkür etti. Erdoğan, vekillerden TBMM Genel Kurulu’nun çalışmadığı günlerde seçim bölgelerine giderek vatandaşlar ve muhtarlarla bir araya gelmelerini istedi. ‘Mutabakata uymadılar’ ABD gezisinin oldukça faydalı geçtiğini anlatan Erdoğan, birçok meseleye kökten çözüm getirilemediğini, ancak bu meselelerin ilişkileri esir almasına izin vermediklerini tüm dünyaya gösterdiklerini belirtti. Barış Pınarı Harekâtı’yla kontrol altına alınan yerleşim yeri sayısının 600’ü aştığını, etkisiz hale getirilen terörist sayısının 1200’e yaklaştığını anlatan Erdoğan, ABD ve Rusya’nın varılan mutabakatlara uygun şekilde belirlenen bölgeleri teröristlerden tamamen arındıramadığının açıkça ortada olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu’nin istihdamla ilgili açıklamalarına da tepki gösteren Erdoğan, işsizlik rakamlarının yüksek çıkmasının nedeninin istihdam oluşturulamaması değil, işgücüne katılım oranının eskisine göre yükselmiş olmasından kaynaklandığını savundu. Erdoğan, “Eskiden ülkemizde çalışma çağına gelen nüfusun bir kısmı iş aramadığı veya aile işinde çalıştığı için istihdam istatistiklerine girmiyordu. Şimdi eğitim düzeyinin yükselmiş olmasının da etkisiyle çalışma çağına gelen hemen hemen her kadın ve erkek vatandaşımız iş arıyor. Mesela, 2002’ye göre 2018’e kadar olan dönemde işgücüne katılma oranında 3.6 puanlık bir artış yaşandı. Bu oran kadınlarda 6.3 puanı buluyor. Toplam istihdam oranında artış 3 puanı bulmasına rağmen işgücüne katılımdaki bu yükseliş sebebiyle işsizlik rakamlarımız nispeten yüksek çıkıyor” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet Devlet Bahçeli’den Erdoğan’a EYT desteği SELDA GÜNEYSU Geçirdiği rahatsızlık sonrası ilk kez TBMM’ye gelen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin milletvekilleriyle yemekte buluştu. Yemeğin ardından Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile kuliste görüşen Bahçeli, emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) ile ilgili “Cumhurbaşkanı’nın açıklamalarının Türkiye açısından isabetli olduğunu” söyledi. Bahçeli, “EYT’lerin muhalefetin tahriklerine kapılmaması gerektiğini” de söyledi. Bahçeli ile Erdoğan, dün Meclis’te yaklaşık 15 dakika sohbet etti. Görüşmenin ardından gazetecilerle bir araya gelen Bahçeli, Erdoğan ile görüşmesinde EYT konusunu gündeme getirdiğini belirtti. Her partinin seçimler öncesinde EYT ile ilgili seçim beyannamesinde vaatleri olduğunu anlatan Bahçeli, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son açıklamalarının MHP açısından kabul gören açıklamalar olduğunu belirtti. Bahçeli, şunları kaydetti: “Erken emeklilik, iki boyutludur. Biri ekonomik yönden. 6 Kıran hareketini, Güneydoğu’da, sınırda güvenlik hareketleri, TSK’nin bir aya yaklaşan sınırdaki yükümlülüklerini Türkiye’nin ekonomisi açısından önemli değerlendirmek lazım. Ciddi yük oluşturuyor. Böyle bir yükün altından kalkabilir miyiz? Yoksa toplumsal talep Özkan’dan Bahçeli’ye: Bir yılda EYT çarkı! Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın emeklilikte yaşa takılanlara (EYT) ilişkin açıklamalarına destek verdiğini söyleyen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Tuncay Özkan’dan tepki geldi. Özkan, Twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, Bahçeli’nin geçen yılki seçim öncesinde EYT’lilere ilişkin ifadelerini paylaşarak “MHP’den 1 yılda EYT çarkı! Erdoğan’ın EYT’yle ilgili ‘Erken emeklilik ülkeyi batırır’ sözlerine destek veren Devlet Bahçeli, seçim döneminde açıkladığı beyannamede ‘EYT’li kardeşlerimizin mağduriyetlerini gidereceğiz’ diyordu” ifadelerini kullandı. l Haber Merkezi karşısında birtakım çevrelerin, toplumun bir kesimini istismarına fırsat mı verelim? Sayın Cumhurbaşkanının değerlendirmesi Türkiye açısından, bize göre isabetli olmuştur.” Sağlığı ile ilgili sorulara da yanıt veren Bahçeli, “Şimdi buradayız, beraberiz. Allah’ın verdiği ömrü yaşamaya çalışıyoruz. Dua edenlerle iftira edenler arasındaki farkı gözledim. Çok şükür dua edenler çok fazla” dedi. l ANKARA İşsizlik AKP ile arttı AKP döneminde işsizlik oranları, kendinden önceki döneme göre ciddi bir yükseliş gösterdi. 1988 ile 2002 arasında yıllık ortalama işsizlik oranı yüzde 8 olarak gerçekleşirken, AKP hükümetleri dönemi olan 20032018 arasında yıllık ortalama işsizlik oranı yüzde 10.78 oldu. AKP’nin iktidara gel diği 2002 yılı sonunda yüzde 10,3 olan işsizlik oranı 2008 krizi sonrasında yüzde 14’e yükseldi. Böylece AKP, büyük bölümünde koalisyon hükümetleri olan 19882002 dönemine göre işsizliği yaklaşık 3 puan yükseltmiş oldu. İşsiz sayısı 2019 Ağustos döneminde geçen yılın aynı dönemine göre 980 bin kişi artarak 4 milyon 650 bin kişi oldu. İşsizlik oranı 2.9 puanlık artışla yüzde 14’e çıktı. İşgücü 2019 Ağustos döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre 191 bin kişi artarak 33 milyon 180 bin kişi, işgücüne katılma oranı ise 0.4 puanlık azalışla yüzde 53.9 oldu. l Ekonomi Servisi AKP MYK’DE ‘VİTRİN’ TARTIŞMASI: Vekil seçiminde yanlış var EMİNE KAPLAN Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan MYK’de, Suriyelilerle ilgili son sosyal medya paylaşımları nedeniyle parti içinde tepkilere neden olan eski Kayseri milletvekili Pelin Gündeş Bakır’ın kesin ihraç istemiyle disipline sevk edilmesine karar verilirken, bu konuda Erdoğan’a ayrıntılı bir sunum yapıldı. Bakır’ın “nefret suçu” işlediğine vurgu yapılırken, sosyal medya paylaşımları ekrana yansıtılarak MYK üyelerine bilgi verildi. Toplantıda, Bakır’ın nasıl milletvekili yapıldığı ve kimlerin referans olduğu da tartışma konusu oldu. Grup Başkanvekili Bülent Turan’ın, Bakır’a milletvekili adaylığı için referans olan kişinin de bulunarak hesap sorulması gerektiğini söylediği öğrenildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Turan’ın sözleri üzerine gülümsemekle yetinirken; Kayseri Milletvekili, AKP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Özhaseki’nin “Referans olan kişiyi biliyorum, o da çok pişman zaten” dediği kaydedildi. Bazı MYK üyeleri, milletvekili adaylarının belirlenmesinde hatalar yapılabildiğini vurgulayarak “Burada birileri istiyor, referans oluyor diye aday yapma yoluna gidilmemeli. Kadın kolları başkanlarımız var, onlar arasından aday belirlenebilir” dedi. Bazı kurul üyeleri de, “vitrinde kadın ve genç olsun” denilerek yanlış kararlar alınabildiğine dikkat çekti. Pozitif ayrımcılık yapılırken daha dikkatli olunması, hak eden kişilerin aday yapılması gerektiği kaydedildi. l ANKARA Dışişleri ödeneğiSOYKIRIM TEZLERİYLE MÜCADELE BÜTÇESİ yarı yarıya azalttı iğneli fırça zafer temoçin HÜSEYİN HAYATSEVER 1915 olaylarının “soykırım” olarak tanınması için ABD başta olmak üzere birçok ülkede parlamento kararları çıkmaya devam ederken Türkiye, “soykırım” tezleriyle mücadele bütçesinde kısıntıya gitti. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda önceki gün kabul edilen Dışişleri Bakanlığı’nın bütçesinde Araştırma ve Güvenlik İşleri Genel Müdürlüğü’nün 2019 yılında 11.2 milyon TL olan ödeneği 2020 yılı için 5.9 milyon TL olarak belirlendi. Dışişleri Bakanlığı’nın bütçe teklifinde yer alan hizmet gerekçesi ve hedeflerinde ise Türkiye aleyhine sürdürülen propan ganda ve eylemlerle akademik, siyasi, diplomatik, kültürel ve hukuki alanlarda mücadele edilmesi için çalışmaların nitelik ve nicelik olarak geliştirilmesine çalışıldığı belirtildi. Dışişleri Bakanlığı Araştırma ve Güvenlik İşleri Genel Müdürlüğü, aynı zamanda FETÖ hakkında uluslararası toplumun bilgilendirilmesi için de çalışma yürütüyor. Dışişleri’nin 2020 yılı bütçesi üzerinde önceki gün komisyonda yapılan görüşmelerde ise Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, bakanlık yerine özellikle ABD’de lobi şirketleri üzerinden yürütülen girişimlerin işe yaramamasıyla ilgili muhalefetten gelen eleştirilere yanıt vermedi. l ANKARA Kalın: ABD ziyareti başarıyla sonuçlandı Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ABD ziyaretinin açıklamalarından satırbaşları şöyle: Kriz beklentisi boşa çıktı: “başarı ile sonuçlandığını” belir S400’lerden F35’lere, Patriotlar ten Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İb meselesinden savunma sanayisin rahim Kalın, “S400 meselesi iddia de işbirliğine konular etraflı şekil edildiği gibi F35 programına varo de ele alındı. Ziyaret öncesinde “ra luşsal tehdit oluşturan bir mesele dikal bir kopuş olacak, kriz olacak” değildir. Yüzüne kapılar kapatıldığında Türkiye’nin alternatifsiz ol Sözcü Kalın beklentilerini boşa çıkaran bir tablo ortaya çıktı. Ziyaret bizim açımız madığını herkesin bilmesi gerekir” dedi. dan başarıyla neticelendi. Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında Dörtlü Zirve yapılacak: 34 Aralık’ta yapılan kabine toplantısına ilişkin Kalın’ın Londra’da yapılacak NATO Zirvesi’ne Cumhurbaşkanımız da katılacak ve Fransa, Almanya, İngiltere liderleri ile Dörtlü Zirve gerçekleştirecek. Rusya ve ABD’ye çağrı: Hem ABD’ye hem de Rusya’ya varılan anlaşmaların gereğini yerine getirmeleri çağrımızı yineliyoruz. Terör unsurlarının saldırılarını durdurmak Rusya ve ABD’nin sorumluluğundadır. Rusya’ya sorumluluk düşüyor: İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi çerçevesinde yaptığımız anlaşma bakidir. Bölgede bulunan 12 askeri gözlem noktamızın güvenli ği açısından da sivillerin yaşam haklarının muhafaza edilmesi açısından da rejimin tahriklerinin ve tacizlerinin mutlaka engellenmesi gerekiyor. Bu konuda Rusya tarafına da bir sorumluluk düşüyor. İntihar değil cinayet: (Siyanürlü intiharlar) Toplu intihar değil, cinayettir. Konu gündeme geldi. Siyanürün, Kullanımı Kontrole Tabi Kimyasal Maddeler hakkındaki yönetmeliğe dahil edilmesi ile ilgili bir çalışma ivedilikle başlatıldı. l ANKARA/Cumhuriyet 520 KASIM 2019 ÇARŞAMBA Kime sorsan, evinde bir oda eksik (*) Fakir bebeklerin ölümlerinin ve zengin bebeklerin doğumlarının görüntüleri sırayla düşüyor önünüze. Bir gün cesedi kıyıya vuran... Cesedi çöpte bulunan... Cesedi cami avlusuna bırakılan... Cesedi toplu bir aile intiharının parçası olan çocuklara gözyaşı döküyorsunuz. Ertesi gün parmağına tek taş yüzük takılan... Doğumu gösterişli kutlamalarla kayda alınan... Dahil olduğu hem politik hem de sosyal açıdan tartışmalara açık bir sınıfın teşhir öznesi olarak gündeme damga vuran bir başka çocuğun hikâyesinden bir kin ve nefret ve sosyal şiddet çıkaracak kadar düzene bileniyorsunuz. Hamasi duygularınız, zengin düşmanlığıyla, ikiyüzlü ahlaka ve inanç pazarlamasına karşı duyduğunuz tepki arasında gidip geliyor. Gözünüzün önünde yoksulluk ve çaresizlik uçurumuna doğru kayıverenler için tuttuğunuz yas bazen bir an... Bazen günlerce sürüyor ama nihayetinde bir yerde bitiyor. Ve yeryüzünde hiçbir şey değişmiyor. Çünkü siz değişmiyorsunuz. Tercihleriniz, suskunluğunuz, korkularınız, alışkanlıklarınız ve inançlarınıza, sizi etkisiz kılan o kadim ahlakınıza sıkıca sarılıyorsunuz. O yüzden, hassasiyetleriniz de itirazlarınız da uçucu. Dünya gibi... Ülke gibi... Siz de aklınızı usul usul yitiriyorsunuz. İnandıklarınız ve bildikleriniz... Hatırladıklarınız ve unuttuklarınız... Hayalleriniz ve öfkeniz devamlı çelişmekte. Bu çelişkiyi görmezden geliyorsunuz ve önünüze konan her şeyi iştahla tüketiyorsunuz. Ne arada parlayan aklınızın ne de arada sivrilen itirazınızın zerre kadar faydası olmuyor bu düzenin değişmesine. Kendi zaaflarınızın hayati önemini sorgulama girdabına hiç girmiyorsunuz. Kendi hayatlarınızdan çok uzaklardaki bir bebeğin acıklı ölümüne verdiğiniz tepkiyle vicdanınızı; Ve yine kendi hayatlarınızdan çok uzaklardaki bir başka bebeğin şatafatlı doğumuna gösterdiğiniz tepkiyle de ahlakınızı çerçeveliyorsunuz. Sonra ikisini yan yana duvara asıp altına serdiğiniz rahat bir şiltede tedirgin uykunuza geri dönüyorsunuz. O yüzden hep kâbus görüyorsunuz. O uykudan uyanmanın yolu... Kutsallarınızı en baştan sorgulamaktan geçiyor. Sizin sıradan ve sade düğün töreninizle, o bebek için yapılan şatafatlı mevlit töreni arasındaki uçuruma yuvarlanan onca insana karşı bizzat bir sorumluluk hissetmeden... Kendi zaaflarınız yüzünden görmezden geldiğiniz ağır gerçekliklerle yüzleşmeden bir yere varamazsınız. Çocuğunuzun okul taksitlerini ödemek için, ilkelerinize ters düşse de katlanma yolunu seçtiğiniz işiniz... Paçalarınızı çekiştirerek kâğıt mendil satan bir bebeği, mecburen görmezden gelişiniz.. Evinize temizliğe gelen kadının bu ağır ve tehlikeli işte hiçbir sosyal güvencesi olmadan çalışıyor olması üzerine hiç düşünmeyişiniz... Ya da, “toplum ne der” kaygısıyla asla gerçekleştirmeyeceğiniz son derece insani hevesleriniz... Hepsi ayağınızda pranga. Kapitalizmin en fakirinden en zenginine tüm insanlığı esir aldığı şu sistemde... En akıllı ya da en isyankâr olanın bile paçasını bir yerden kaptırdığı tüketim tuzaklarının dibinde... Nihayetinde, hepinizin bir banka hesabı ve borcunu ödeyebildiği ya da ödeyemediği bir banka kartı var cebinde. Kime sorsanız, bir odası muhakkak hep eksik evinde. O yüzden, bu düzen değişsin isteyen... Başkalarına diş bilerken ya da başkaları için üzülürken... Arada sırada kendi hedeflerini ve bu hedefler için verdiği ödünleri de gözden geçirir... Bu korkunç dünyada ahlaksız bir şatafat olarak kayda geçecek şeyin ölçüsü sadece görgüsüzlükle kolayca damgalanabilecek “zengin” birilerinin eline doğuvermiş bir bebeğin parmağındaki bir tek taş değildir. * Özdemir Asaf MHP’li ilçe başkanının aracı kurşunlandı Karaman’da MHP’li Kazımkarabekir İlçe Belediye Başkanı Recep Boyacıoğlu’nun aracı kimliği belirsiz kişilerce kurşunlandı. Aracın üzerine bırakılan tehdit notunda “Seni son kez uyarıyoruz” yazısının olduğu belirtildi. Polis, olayla ilgili soruşturma başlattı. Saldırıyla ilgili yaptığı açıklamada, kendisine şehir merkezinde plakasız bir aracın gezdiği bilgisinin verildiğini anlatan Boyacıoğlu, “Şüpheli aracın bu olabileceği üzerinde duruluyor. Bizim beldemiz sessiz sakin bir beldedir. Bu saldırıyı kimin yapabileceğine dair bir fikrim yok” ifadelerini kullandı. l İç Politika