Katalog

HABER EDİTÖR: ELİF TOKBAY TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 319 KASIM 2019 SALI 220/7 0 270/1 1 0 160/8 0 220/1 3 0 200/4 0 170/ 3 0 100/ 5 0 190/5 0 230/1 2 0 210/4 0 160/3 0 230/1 6 0 60/2 0 230/1 5 0 80/1 0 20/0 0 90/4 0 100/4 0 90/2 0 150/8 0 120/0 0 160/5 0 TARİHTE BUGÜN 1938: Atatürk’ün naaşı, İstanbul’dan Ankara’ya yola çıkarıldı. 1988: Pakistan’da Benazir Butto başbakan seçildi. 1994: Halil Mutlu, Dünya Halter Şampiyonası’nda 7 dünya rekoru kırarak 3 altın madalya kazandı. Naim Süleymanoğlu 64 kiloda 5 dünya rekoru kırarak 3 altın madalya, Fedail Güler de 70 kiloda iki dünya rekoru kırarak 2 altın madalyanın sahibi oldu. MEB ilgililer hakkında işleme gerek görmedi Yolsuzluk da hayalet oldu Suriyeli öğrencilere servis hizmetinde, her ay fazladan 121 servis ve 1292 öğrenci için ödeme yapılarak milyonlarca liralık yolsuzluk yapıldı. MEB, İstanbul’da ilçe milli eğitim müdürlükleri hakkında soruşturma başlatmıştı. Cumhuriyet haberi 27 Mart 2019’da gündeme getirmişti. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), İstanbul’da Suriyeli öğrenci larca lirayı bulan ilçelerde ise soruşturmaların 1 haftada tamamlandığı öğ lerin okullara taşınması renildi. 3 yılda ihale be na ilişkin servis yolsuzluğunun üstünü örttü. MEB, OZAN del toplamları 25 milyon ÇEPNİ liraya yaklaşan Sultanga Cumhuriyet’in gündeme ta zi ve Zeytinburnu ilçele şıdığı haberin ardından İstanbul rinde İstanbul Valiliği’nin baş genelinde müfettişler görevlen lattığı ve MEB müfettişleri tara direrek soruşturma başlatmış fından devralınan soruşturma tı. Kiralanan servisler ve okul 2 hafta dolmadan tamamlandı. lardaki Suriyeli öğrencilerin ger İstanbul’da ilçe milli eğitim mü çekte olan sayılarıyla sisteme gi dürlüklerinin proje kapsamında rilen veriler arasındaki fark ile yürüttüğü taşıma ihalelerinin yaratılan yolsuzluk, MEB mü toplam değeri 3 yılda 100 mil fettişlerince de tespit edildi. Kü yon liraya yaklaşmıştı. çük boyutlu ihalelerin yapıldı Teftiş kurulu raporunda, ğı ilçelerde inceleme aylarca de Sultanbeyli’de, “Geçici eğitim vam ederken, ihaleleri milyon merkezi ve resmi okullarda ya pılan izleme değerlendirme çalışmaları neticesinde okul idareleri tarafından beyan edilen araç sayısı ile ‘taşımalı.meb.gov.tr’ modülündeki araç sayısı arasında farklılık tespit edildi” denildi. Zeytinburnu’ndaki soruşturma kararında da “Geçici eğitim merkezi ve resmi okullarda yapılan izleme değerlendirme, denetleme çalışmaları neticesinde, okul idareleri tarafından taşındığı beyan edilen Suriyeli öğrenci sayısı ve araç sayısı ile ‘taşımalı. meb.gov.tr’ modülündeki bilgileri arasında farklılık olduğu” tespiti yer aldı. Yolsuzluğa ilişkin, TBMM’de milletvekillerinin verdiği soru önergeleri de soruşturma başlatıldığı belirtilerek geçiştirilmişti. Bakanlık yanıtlarında “Müfettişlerce soruşturma yapılmış olup kusuru bulunan personel hakkında disiplin ve idari yönden teklifler getirilmiştir” denildi. Ancak MEB’in soruşturma tutanaklarına göre teklif edilen işlem “cezasızlık” oldu. Raporda, “Haklarında inceleme yapılanlar ve getirilen teklifler” başlığı altında “Sultangazi ve Zeytinburnu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilileri ve diğer ilgililer hakkında, disiplin, idari, mali ve adli yönden işlem tayinine gerek bulunmadığı” sonucuna varıldığı ortaya çıktı. l ANKARA İZMİR İzinli çıktı öldürdü İzmir’in Buca ilçesinde cezaevinden izinli çıkan kişi, sevgilisi olduğu iddia edilen kadını pompalı tüfekle öldürüp intihar etti. Açık cezaevinden izinli olarak çıkan Şehmuz Selçuk (24), Karanfil Mahallesi’nde yaşayan 1 çocuk annesi Melisa Kalem’in (24) evine gitti. Burada ikili arasında bilinmeyen nedenle tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine Selçuk, kendini elektroşok cihazıyla korumaya çalışan Kalem’e, yanında getirdiği pompalı tüfekle ateş etti. Selçuk, daha sonra intihar etti. Öte yandan Osmaniye’nin Düziçi ilçesinde, Ali Osman Sarı (26), tartıştığı 4 aylık eşi Serpil Sarı’yı (38) kazakla boğdu. Ali Osman Sarı, tutuklanarak cezaevine konuldu. l AA/DHA Sevgilisini öldüren muhtara indirim Konya’da sevgilisi Hacer Göral’ı (45), kavun kestiği bıçakla 5’i öldürücü olmak üzere 6 yerinden bıçaklayarak öldüren, dönemin Karapınar Adalet Mahallesi Muhtarı Mustafa Çakan, hâkim karşısına çıktı. “Kasten adam öldürme” suçundan müebbet hapis cezasına çarptırılan Çakan’ın cezası, yargılama sürecindeki davranışları göz önünde bulunduralarak 25 yıla indirildi. Çakan’ın avukatı istinaf mahkemesine başvurdu. Konya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi olayda haksız tahrik olduğunu belirterek, cezanın 15 yıla düşürülmesine karar verdi. l DHA SEFERİHİSAR Turuncu bayram Seferihisar’da mandalina şenliği İzmir’in Seferihisar ilçesinde bu yıl 20’ncisi düzenlenen Mandalina Şenliği’ne katılan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Anadolu’nun binlerce yıllık tarım kültürünü zehirleyen küresel sistemin dayattığı mevcut tarım anlayışını; çiftçinin, köylünün gücüne inanarak değiştiriyoruz” dedi. Mandalina Şenliği’nde en iyi mandalina üreticisi seçilirken, güzellik yarışmasıyla da bir yıl boyunca Seferihisar’ın yüzü olacak kral ve kraliçesi belirlendi. Şenlikte yaklaşık 15 ton mandalina dağıtıldı. Soyer, mandalinanın, Seferihisar’ın en büyük geçim kaynaklarından biri olduğunu ve 15 bin dekar alanda dikili 600 bin mandalina ağacının bulunduğunu belirtti. Soyer sözlerini şöyle sürdürdü: “Seferihisar’ın mandalinası, Urla’nın enginarı, Kavacık’ın üzümü, Beydağ’ın kestanesi, Güzelbahçe’nin bardacığı, Kemalpaşa’nın kirazı, İstanbul ve Ankara başta olmak üzere ülkemizin tüm şehirlerinde, doğrudan insanlarımızla buluşacak.” Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin de “Turuncu bayramımız aslında bir direniştir. Bizi bir arada tutan değerimizdir” diye konuştu. l İZMİR/Cumhuriyet 2 çocuk yanarak öldü Sakarya’nın Hendek ilçesindeki bir evde çıkan yangında Yasin (1.5) ve ağabeyi Mert (3) Çolak hayatını kaybetti. Baba İsa Çolak’ın yangın sırasında işte, anne Cansu Çolak’ın ise evin yakınında bulu nan bir bahçede olduğu öğrenildi. Yangının devrilen elektrik sobasından çıktığı sanılıyor. Çocukların yakınları olay yerinde sinir krizi geçirirken, ekipler olayla ilgili inceleme başlattı. l İHA Uygarlıkların Batışı (2) Amin Maalouf  “yitirdiği dünya”dan kaynaklanan nostalji ve melankolisinin köküne inmiyor, kökenini araştırmıyor. Yitirdiği Arap uygarlığı mı yoksa mensup olduğu MaroniHırıstiyan üstünlüğünün giderek yok olması mı? Belli değil. Bunu saptayınca Lübnan tarihini tekrar okumam gerekti. HHH 1 İslam dini ve Arap dili Türkler, İranlılar, Orta Asyalılar ve Uzakdoğu dışında kalan her yerde (Mezopotamya, Arap yarımadası, Mısır dahil bütün Kuzey Afrika, Suriye ve Lübnan) bütün etnik toplulukları Müslümanlaştırırken Araplaştırmıştır. Lübnan halkı Arap kökenli değildir. 2 15161918 yılları arasında Lübnan’a egemen olan Osmanlının kurduğu, dinlere ve mezheplere dayalı idari ve toplumsal düzen aşağı yukarı günümüze kadar sürmüştür. Yarı özerk yönetim, din ve mezheplere bölünmüş feodal topluma barış ve huzur getirmedi. 3 Lübnan, Fransa’nın dünyaya attığı kazıktır. 19181946 yılları arasında Suriye ve Lübnan’ı mandası altında yöneten Fransa, Lübnan’ı 1943 yılında Suriye’den ayırarak ülkeye egemen olan çelişkiyi güçlendirmiştir. Hırıstiyan Maroniler, Sünniler, Şiiler, Ortodoks ve Katolik Rumlar, Dürziler ve başka küçük toplukluklardan oluşan nüfusun bir ulus, bir devlet oluşturması olanaksızdı. Bu nüfus Suriye içinde bir ya da iki vilayet halinde kalsaydı, aralarında iktidar kavgası olmazdı. 4 Haçlı Seferleri’nden itibaren başlayan dinler ve mezhepler arası iktidar ve nüfuz çatışması 1958’den sonra Lübnan’a sığınan Filistinliler yüzünden iyice azdı ve o zamana kadar var olan Maruni egemenliği sarsılmaya başladı. Özellikle de 1967 İsrailArap savaşından sonra Lübnan’a gelen Filistinliler sayesinde Müslümanlar çoğunluğa geçti ve 13 Nisan 1975 yılında başlayan iç savaş Lübnan’ı yıkarak 1991’de sona erdi. 1975’ten itibaren, Fransızca konuşan Maroni Hıristiyanlar başta Fransa olmak üzere başka ülkelere göç ettiler. Amin Maalouf da bunlardan biridir. Tarihin bu dönemini göç eden Lübnanlı dostlarımdan dinledim. Amin Maalouf, 27 yaşında Lübnan’dan ayrıldığı zaman “dinler ve kültürler arasındaki az bulunan bir ara da var olma çeşitliliği” söz konusu bile değildi. Herhangi bir hoşgörü mevcut değildi. HHH Osmanlıdan mülhem dinler ve mezhepler arasındaki kota sistemi, cumhurbaşkanlığının, başbakanlığın, meclis başkanlığının ve milletvekilliklerin, dahası devlet memurluğunun belli kotalar oranında dinler ve mezhepler arasında pay edilmesi Lübnan’daki insan yığışımının bir ulusa dönüşüp bir devlete sahip olmasına engel olmuştur. Lübnan’da Lübnanlı vardır ama bir Lübnan ulusu yoktur. İşte bu nedenle Türkiyeli ve Türkçe edebiyat gibi saçma tanımlara karşı çıkmaktayım. Ulussuz bir devlet kurulabilir mi? Lübnan kurulamayacağının en belirgin örneği. Hiç kimse dünyadaki federal devletleri de aklına getirmesin. Artık çokuluslu, çokdinli imparatorluklar kurulamaz. Ulus devletler, federal ve konfederal devletler kurulabilir, ama ulussuz devlet kurulamaz. Tengri, Lübnan felaketini hiçbir insan topluluğunun başına vermesin. Japon tutkalıyla yapıştırsan bile tükürükle yapıştırmışsın gibi dağılır. HHH Şimdi, Lübnan’ın içinde debelendiği bataklığı göz önünde tutarak, Başyüce ve AKP’nin yeteneksiz ve karmaşık tutkuları yüzünden Türkiye’nin içine düştüğü çıkmaza gelelim: Türkiye’deki 4 milyon Suriyeli sığınmacı 1520 yıl sonra 10 milyona ulaşarak Lübnan’a gelen Filistinlilere dönüşerek (vatandaş ya da değil) özerklik ya da federasyon isterse hiç şaşırmayalım. Bir Türk + Kürt + Arap federasyonu isterlerse hiç şaşırmam. Araplar sadece Hıristiyan devletlere karşı horozlanamaz. Türkiye’de din (ümmet) birliği, bilinci diye bir yanılsama olamaz. Araplarda bile bu bilinç ve dayanışma yoktur. Türkiye’de henüz tamamlanmamış ulusal birlik vardır. Bu bilinci oluşturan parçaların adını saymak ayrımcılıktır. HHH Nereden nereye? Yapı Kredi Yayınları (YKY) tarafından yayımlanan kitabın yazarı Amin Maalouf az biraz tanışım sayılır. Paris’te tanışmıştık. Sonra İstanbul’a geldi. Altı kişilik bir özel yemekte tekrar karşılaştık. Telos Yayınları’nı yönettiğim sırada Arapların Gözüyle Haçlı Seferleri (1997), Işık Bahçeleri (1997), Béatrice’ten Sonra Birinci Yüzyıl (1998) adlı kitaplarını yayımlamıştım. İstismar zanlısı amca Gizlemek hâkim karşısında için anneyi ölümle tehdit etti İzmit’te 4 yaşından itibaren 10 yıl boyunca öz yeğenine cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla amca F.A. bugün hâkim karşısına çıkıyor. İddiaya göre İzmit’te yaşayan F.A., kızı E.A’nın banyoda saatlerce suyun altında kaldığını, akrabaları geldiğinde kendisini odaya kilitlediğini ve sınıfında erkeklerle oturmadığını fark etti. Anne, kızını psikoloğa götürmesine rağmen sonuç alamazken, sürekli saçları nı yolduğu belirtilen E.A. art arda intihar girişiminde bulundu. E.A., mart ayında geçirdiği sinir krizi sırasında annesine, öz amcası tarafından 4 yaşından itibaren cinsel istismara uğradığını anlattı. Evli ve 1 çocuk babası F.A., şikâyet üzerine gözaltına alındı ve mahkemece tutuklandı.Boşanma davası açan F.A., eşi ve kayınpederinin olayı gizlemek için ölümle tehdit ettiklerini söyledi. F.A’nın duruşması bugün görülecek. l DHA KONYA