Katalog

HABER EDİTÖR: ELİF TOKBAY 33 EKİM 2019 PERŞEMBE 310/16 0 320/2 1 0 280/14 0 290/18 0 300/1 1 0 260/9 0 220/7 0 280/12 0 300/18 0 300/19 0 280/14 0 290/19 0 120/9 0 290/23 0 140/6 0 160/7 0 160/12 0 240/10 0 140/10 0 260/17 0 320/16 0 240/16 0 TARİHTE BUGÜN 1922: Mudanya Konferansı başladı. Mütareke 11 Ekim 1922’de imzalandı. Osmanlı İmparatorluğu hukuken sona erdi. 1926: Avusturyalı heykeltıraş Heinrich Krippel’e yaptırılan Atatürk’ün ilk heykeli İstanbul Sarayburnu’nda açıldı. İntihar ettiği iddia edilen genç kızın ölümünden 6 gün önceki yazışması ortaya çıktı Dershaneye gidecekti AKPİstanbul Milletvekili Şirin Ünal’ın evinde intihar ettiği iddia edilen 23 yaşındaki Nadira Kadirova’nın ölmeden 6 gün önce üniversiteye hazırlanmak için bir dershane ile yaptığı yazışmalar ortaya çık tı. Yazışmalara göre 14 Eylül’de dershane müdüründen kurs hakkında bilgi alan Kadirova, 16Alican 17 Eylül günlerinde uludağ de dershaneye giderek kayıt konusunda anlaştı. Kadirova, 18 Eylül’de dershane müdürüne gönderdiği mesajda ise “Merhaba, ben Nadira” dedi. Müdürün yanıt vermesine karşın Kadirova, yazışmaya devam etmedi. Kadirova, 28 Eylül’de ders başı yapacaktı. Savcılıktan 9 gün sonra açıklama Kadirova’nın ölümüne ilişkin soruşturmayla ilgili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan yapılan açıklamada, “Milletvekili Şirin Ünal da dahil olmak üze re tüm şahıslardan parmak izi ve swap incelemelerinin yapılabilmesi için gerekli numunelerin aldırıldığı” ve “ilk belirlemede Kadirova’nın bitişik atış yapmak suretiyle göğüs bölgesinin 56 cm üzerine isabet eden mermi neticesi öldüğünün tespit edildiği” bilgileri paylaşıldı. Başsavcılık açıklamasında “Kadirova’nın ateşli silahla kendisini vurduğunun bildirilmesi üzerine Cumhuriyet Başsavcılığı’nca olay yerine inti kal edildiğinin, Emniyet görevlileri ve 112 ilkyardım ekipleri tarafından kilitli olan oda kapısının kırılmak suretiyle ölene ulaşılarak hastaneye intikal ettirildiğinin tespit edildiği” öne sürüldü. Başsavcılık ayrıca, “Yapılan kriminal inceleme sonucunda olay yerinden elde edilen kovan ve deforme mermi çekirdeğinin Baretta marka yarı otomatik tabancadan atıldığının tespit edildiğini” belirtti. Açıklamada “Ölen şahsa ait cep telefonun Özbekistan Cumhuriyeti vatandaşı Nadira Kadirova’nın, 23 Eylül akşamı milletvekili Şirin Ünal’ın silahıyla kendisini vurarak intihar ettiği iddia edilen olay üzerindeki sır perdesi henüz aydınlanamadı. Ancak Cumhuriyet’in ulaştığı yeni bilgiler, Kadirova’nın geleceği konusunda plan yaptığını gösteriyor. Buna göre Kadirova, Çankaya’da Tunalı Hilmi Caddesi’ndeki bir dershane müdürü ile yabancı öğrenci sınavına hazırlanmak için yazıştı. da incelemelerin yaptırıldığı, ölene ait olduğu değerlendirilen intihar notu ile ajandasının incelendiği, ceset üzerinde Adli Tıp Kurumu’nda otopsi işlemlerinin yapıldığı, ölen şahsın arkadaşları Abdullah ve Nigar isimli şahısların da ifadelerinin alındığı, tanıklardan Hilal’in ifadesinde tanık Leyla ile ölen Nadira arasında geçen birkaç hususu belirtmesi üzerine tanık Leyla’nın konu ile ilgili bilgisinin sorulduğu” kaydedildi. l ANKARA İKİ ZANLI TUTUKLANDI Milyonluk fuhuş çetesi çökertildi Ankara’da bir apartmanda kadınlara zorla fuhuş yaptırdıkları ve yıllık 20 milyon lira gelir elde ettikleri iddia edilen çeteye operasyon düzenlendi, gözaltına alınan 9 şüpheliden 2’si tutuklandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, bir yıllık takibin ardından “İnsan ticareti” ve “Kişiyi fuhşa teşvik etmek, kolaylaştırmak ya da aracılık etmek veya yer temin etmek” suçlarıyla ilgili Ankara ve Muğla illerinde eşzamanlı operasyon başlattı. Polis ekipleri, yaptıkları operasyonla fuhuş çetesinin lideri olduğu öğrenilen şüpheli Ayten Aksüt’ü Muğla’nın Fethiye ilçesindeki villasında, diğer 8 zanlıyı ise Ankara’da gözaltına aldı. Çetenin Çankaya ilçesindeki 5 katlı bir apartmanın dairelerinin bir kısmını satın aldığı, yaklaşık 30 kadını tehditle fuhuşa zorladıkları tespit edildi. Kadınların günde 6070 erkekle ilişki kurmaya zorlandığı ileri sürüldü. l ANKARA/Cumhuriyet Ağabeyinden hamile Şikâyetçi bile olmadılar Konya’da, lise 2’nci sınıftayken kaldı ğı yurttan karın ağrısı şikâyetiyle hastaneye giden ve hamile olduğu belirlenen H.E’nin (16), 2 yıl boyunca ağabeyi R.E’nin (31) tecavüzüne uğradığı ve bebeğin R.E.’den olduğu ortaya çıktı. Olayın ardından tutuklanan ve “zincirleme şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı” suçundan 56 yıla kadar hapsi istenen R.E’nin yargılanmasına başlandı. R.E., savunmasında, kız kardeşiyle ilişkiye girdiğini, alkollü olduğunu ve bir şey hatırlamadığını öne sürdü. H.E. ile anne ve babası ise R.E’den şikâyetçi olmadı. Mahkeme, duruşmayı erteledi. Sanatçı Haluk Levent sosyal medya hesabından yaptığı açıklama ile “Ailesi davacı değilse hepimiz davacıyız” dedi. l DHA Beykoz’da orman yangını: 3 YERDE BİRDEN Beykoz Anadolu Kavağı’ndaki ormanlık alanda dün yangın çıktı. Yangına itfaiye ekipleri ve orman bölge müdürlüğü ekipleri sevk edilirken, helikopterle de müdahale edildi. Çevredeki yurttaşlar yangının 3 farklı noktada başladığını belirtti, ormanın yakılmış olabileceğini öne sürdü. l DHA Kadınları aşağılayan okul müdürü açığa alındı Müdür perdeci, eşi cinci Mehmet İNMEZ İzmir Karaburun’da 5 yıldır ilköğretim dkulu müdürlüğü yapan Şahin Özdemir’in “Örtüsüz kadın perdesiz eve benzer. Perdesiz ev ya satılıktır ya da kiralık” sözünü sosyal medyada paylaşması tepki çekti. İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün başlattığı in celeme kapsamında müfettiş görevlendirilirken, söz konusu okul müdürünün de açığa alındığı belirtildi. Paylaşım ardından, CHP ve AKP’li meclis üyeleriyle kadınlar tepki gösterdi. İlçenin Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan da paylaşıma tepki gösterdi. Tepkiler üzerine müdür, hesabından fotoğrafı kaldırdı. Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan müdürün ilçeyi terk etmesi gerektiğini belirterek, “Biz bu kişiye çocuklarımızı emanet ediyoruz” dedi. Girgin, müdürün öğretmen olan eşinin daha önce de, çocukları cinlerle tehdit ettiği için kısa süre görevden uzaklaştırıldığını kaydetti. l İZMİR Tunç Soyer’in yaptığı dans anlatıldığı gibi değil Günler önceden aldığınız davetiyeyi cebinize koydunuz. Özel günlere sakladığınız hafif yatını İzmir’den Kore’ye giden o gemi değiştirdi: “Bir gemiye bindim bir gün. Ha beli sıkan takımlarınızı giydiniz. Gelin yatımın en ilginç yolculuğuna gi ile damada takınızı taktınız. Kıpır kı den gemiye.” pır bir şarkı başladı. Beklediğiniz oldu, biri kolunuzdan tutup piste çekti. “Ben hiç bilmem” diyerek başlayıp “ne kurtlarımızı döktük” diye bitirdi Karayip müziği nasıl Türkiye’ye geldi? niz. İşte şimdi yandınız. İktidarın za Amerika’nın da Türkiye’nin de bıtalarına yakalandınız. Kore’ye gönderdikleri halk Biliyorum, geç kal çocuklarıydı. Kimi siya dım. Memleket mesele hi, kimi Latin, kimi Asya leri magazine ancak izin lı... Yüzlercesi aynı gemi verdi. Tunç Soyer’in 9 de, emperyalistlerin çıkar Eylül’de, İzmir’in kurtu ları için ölmeye gidiyorlar luşu gecesinde yaptı dı. 1957 yılının yazında bir ğı danstan söz ediyo ay süren yolculukta birbir rum. Taraf gazetesi ka leriyle paylaşabildikleri tek riyerini AKP’de vekillikle şey şarkılardı: sürdüren Markar Esa “Gemideyken farklı kök yan “200 yıllık acul Batı lerden, renklerden ve kül cılaşma hikâyemizin bü türlerden birçok insanla tün paçozluğunu özet arkadaş olduk. Birbirimize, leyen bir sahne” diye çoğu zaman fark etme tepki gösterdi dansa. Metin Ersoy den çok şey öğrettik. Ge İstanbul’un “cesur” barlarında “her zamankin Kore’de askerken. mideki siyahi personel beni Harry Belafonte’ye den mi” diye karşılanan benzetirdi mesela. Yan Işıkçılar cemaatinin yazarı ise “pa mıştım güneşten, iyice bronzlaş la bıyıklı yardımcılarıyla erkek erkeğe mıştım.” yaptıkları tuhaf, yapay, ürpertici de Siyahi Belafonte, ABD’nin karşı recede kitcsh dans” diye yazdı. kıyılarının, Karayiplerin müziğini ya Oysa dans meselesi pek de anlat pıyordu. Acılar içinde yaşayan yok tıkları gibi değil... sullar, insanın kanını kaynatan ezgi Açık denizlere yol alan ‘ah o gemi’ lerle, danslarla “başka bir dünya”ya geçiyordu. O dansa ve müziğe “Kalipso” diyorlardı. ABD’de siyahlarla beyazların eşitliğini savunan, televiz Soyer, dans ederken çalan müzi yona bir beyaz kadının elini tutarak ğe dikkat ettiniz mi? “Ah o gemide çıkma cesaretini gösteren Belafon ben de olsaydım, açık te, en meşhur sesiydi. denizlere yol alsay Ersoy, ilk kez o ge dım” diyordu. Ritmi bili mide dinledi. Yıllar yorsunuz, o sırada ayak ca Belafonte’nin plak taysanız kendiliğinden larını topladı. Şarkıları sallanmaya başlarsınız. nı ezberledi. Deniz ko Ama pek düşünmezsi kan, Latin esintili müziği niz; o gemi nedir, nereye Türkiye’ye taşıdı. Türkçe gider acaba? Kalipso tarzı şarkılar yaptı. Şarkıyı yaratan Me 1970’de yayımlanan “va tin Ersoy’un biyografi kit yok gemi kalkıyor ar si yakın zamanda basıl tık” Türkiye’de en popü dı. (Mona Yayınları) Kö ler şarkı oldu. Bir şiir di kü Arap dünyasına uza zesinden çıkmıştı, ama nan dindar bir anne ile o geminin hatırasını taşı Sirkeci’de aileden saat Kore gemisinde yordu. çilik yapan bir babanın tutulan günlük. oğlu Metin Ersoy. “Doğanın sesi” dediği müzi ğe düşkünlüğü küçük yaşta başla Şehidi bırakıp alışverişe giden imam dı. Fatih’te Gelenbevi Ortaokulu’nda “Çok şey öğrendi” dedik. Yal yaşadığı “eski Türkiye güzelliği”ni nız Amerikalılardan değil imamlar şöyle anlatıyor: dan da. “Rıza Bediz diye bir müdürümüz Kitaptaki sayısız anısı içerisin vardı orada. Rıza Bediz, benim mü de benim unutamadığım biri var. ziğe olan yeteneğimi anlamıştı. O za Kore’de şehit olan iki askeri şehitliğe manlar hem sabah hem de öğleden götüren yolculukta, ucuz ticaret böl sonra yemek saatlerimiz vardı. Rıza gesi PX’ten geçerken yaşadıklarını Hoca, klasik müzik plakları getirmiş şöyle anlatıyor: ti okula, başlardı çalmaya. Chopin, “Trene bindik tepemizde cenaze Beethoven, Mozart, Rahmaninov, lerle. İndik şehre. Şehitliğe gitme Çaykovski plakları...” miz lazım. İmam ne dese beğenirsi 17 yaşında Ses Tiyatrosu’nun niz? ‘Cenazeleri garda bırakalım’ di açtığı sınavı Fikret Hakan’la birlik yor bana. ‘O neden’ diye sordum, te kazanan 3 kişiden biridir. Hem anladım amacını. ‘PX’e gidelim’ de bale hem koro eğitimi alır. “Müziği di. (...) Şehidi olan bir imam bunu mi, dans ve tiyatro ile birleştirip izah yapar mı? Döndüm imama, ben de ettim insanlara” diye anlatacak başladım konuşmaya. ‘Bak benim tı faydasını. annem beş vakit namazında, bana 19 yaşında Erol Büyükburç’la dürüstlüğü öğretti. Buraya iki genç birlikte girdiği sınav çocuğu gömmeye geldim la konservatuvara girdi. ben. Önce onları defne Cemal Reşit Rey’in de deceğiz.’ ” olduğu heyetin önünde İmamla yaşadıkları şe “ben arya söylemeyece hitleri emanete bırakıp ğim, operacı olmak iste alışverişe gitme kavgası miyorum” dedikten son büyüyünce Teğmen Me ra Dean Martin’in “You tin Ersoy silahına davra belong to me (sen bana nır. Ölümle tehdit ederek aitsin)” şarkısını söyledi imamı şehitliğe götürür. ve kazandı. Adını bilmedikleri top Sevgilisinin peşin raklarda son kez dünyayı den giderek evi terk gören silah arkadaşlarını eden babasının onu bir süre kolejde okutma İsmet İnönü’nün elleriyle gömer. Şimdi... sı, hayatını başka yön kamuoyu önünde Bizim 200 yıllık Batılı de değiştirmişti. 1950’de söylediği son şarkı. laşma tarihimizde Nâzım Adnan Menderes’in Hikmet’in “ucuzdur var Amerika’ya pazarladı dır illeti” dediği Türk ğı ilk şey Türk ordusuydu. Günlü askerini Amerikan çıkarları için ğü 23 sente mal olduğu açıkla Kore’ye gönderenler onlar. NATO nan Türk askeri, hükümet kararıy üsleriyle, silahlarıyla vatanı donatan la Amerikan çıkarları için Kore’ye lar onlar. Gönderildikleri ölüm ge gönderildi. 1952’de NATO’ya res milerinden başka halkların sesleri men üyelik, İzmir’de yine bir ey ni bizim topraklarımıza taşımak, din lül günü NATO Karargâhı’nın kurul lemek, dans etmek, “aculluk ve pa ması Menderes’in tercihlerinin so çozluk” öyle mi? nucuydu. Ne diyordu o şarkıda Metin Er Metin Ersoy, 1957’de Kore’ye soy: Sormuyor musun kendi ken gönderilen, görevi çevirmen olan dine, dünyada her şey dengi den teğmenlerden biriydi. Ersoy’un ha gine... Siz nasıl isterseniz. Braas’ta her tercihe göre bir kiremit var. İster klasik, ister modern. Braas’ın zengin renk ve doku seçenekleri ile çatılarda dilediğiniz görünümü yaratın. www.bmigroup.com/tr