17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ DOLAR [email protected] TASARIM: SERPİL ÜNAY AVRO STERLIN FAİZ BORSA 113 EKİM 2019 PERŞEMBE ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 5.7120 1.2 kuruş 6.2500 3 kuruş 7.0330 5.1 kuruş 14.14 0.01 puan 103.509 368 puan 1834.64 22.52 lira 274.19 3.8 lira Fabrika, Doğu Avrupa için VW Passat ve Skoda Superb’den yılda 300 bin adet üretecek VW ŞİRKETİ KURDU Almanya otomotiv devi Volkswagen, Manisa merkezli Türkiye birimi kurdu. 1.4 milyar Avro’luk yatırım gündemde. Fabrika inşasının 2020 sonu, üretimin 2022’de başlaması ve 4 bin kişilik istihdam yaratması bekleniyor. Yıllardır Türkiye’de fabrika yatırımı yapması gündemde olan Volkswagen (VW), Manisa’da 943.5 milyon lira (164 milyon dolar) sermayeli şirket kurdu. Ticaret Sicil Gazetesi’nde yer alan bilgilere göre şirketin adı Volkswagen Turkey Otomotiv Sanayi ve Ticaret AŞ oldu. Şirket, otomobil, kamyon ve her nevi motorlu araç ve nakil vasıtalarının tasarımı, imalatı ve montajı, bunların parçalarının ve komponent lerinin tasarımı, üretimi ve montajı ile tüm bu ürünlerin satışı, ithalatı ve ihracı başta olmak üzere bu konularla ilgili tüm diğer faaliyetleri yürütmek amacıyla kuruldu. Şirkete yakın kaynaklar birçok marka için üretim faaliyetleri gerçekleştirecek olan tesisin yaklaşık 1.4 milyar Avro’ya mal olacağını belirtiyor. Kurulacak tesisin Doğu Avrupa pazarı için VW Passat ve Skoda Superb benzeri modellerden yılda 300 Manisa’da kurulacak fabrikada 4 bin kişiye istihdam sağlanması planlanıyor. bin adet üreteceği belirtiliyor. Fabrika inşasının 2020 sonu, üretimin ise 2022 yılında başlaması bekleniyor. Tesisin Manisa ve çevresinden 4 bin kişiye istihdam ya ratacağı öngörülüyor. 20 yıldır ilk Taşıt Araçları Yan Sanayicileri Derneği (TAYSAD) Başkanı Alper Kanca, bu ham lenin otomotiv dışındaki diğer sektörler için de önemine vurgu yaparak “Bu karar, otomotiv sektörü için çok önemli çünkü Türkiye’ye 20 yıldır sıfırdan binek aracı yatırımı gelmemişti. Bir Alman şirketin Türkiye’de binek aracı üretmesi ilk olacak. Volkswagen gibi bir dünya devinin Türkiye’ye yatırım kararı vermesi önemli. Bu karar yurtdışında Türkiye’ye bakışı da değiştirecek. Alman firmaları Türkiye’nin yatırım yapılabilir olduğunu görecekler” ifadelerini kullandı. Bu arada haberin ardından Volkswagen’in Türkiye distribütörü Doğuş Otomotiv hisseleri yüzde 15’e yakın yükseldi. l Ekonomi Servisi Borç batağında üretim Çiğ süt fiyatları 30 kuruş artacak Ulusal Süt Konseyi (USK), 2 lira olan soğutulmuş çiğ süt referans fiyatını 15 Kasım’dan itibaren geçerli olmak üzere 2 lira 30 kuruşa yükseltti. Artan girdi maliyetlerinden ve çiğ süt satış fiyatlarının düşük seyretmesinden dolayı zarar eden üreticiler, hayvanlarını kesime gönderiyordu. USK’nin kararıyla minimum yağ oranı yüzde 3.6 ve minimum protein değeri yüzde 3.2 olan soğutulmuş çiğ süt referans fiyatı Aralık 2020’ye kadar litre başına 2 lira 30 kuruş olacak. Ancak bu dönemde yem başta olmak üzere girdi fiyatlarındaki artış serbest olması, “çiftçinin girdi fiyatlarındaki artışı fiyata yansıtamayacak” şeklinde yorumlanmasına yol açtı. Sanayici ise süt ve süt ürünlerinde yıl genelinde en az yüzde 20’lik zam yapmıştı. l Ekonomi Servisi Otomobil satışı yüzde 39 düştü Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) verilerine göre, 2019’un ilk 9 ayında satışlar bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 39.3 düşerek 281 bin 309 adet oldu. 2019’un üçüncü çeyreğinde ise satışlardaki gerileme yüzde 21.8’i buldu. 2019 Eylül’de ise otomobil satışları yüzde 100.7 artarak 35 bin 308 adede çıktı. Ancak düşen kredi faizlerinin satışlara bir miktar katkı yapmasına rağmen 10 yıllık ortalamaların yüzde 22 altında kalmaya devam etti. Hafif ticari araç satışları da eylülde yüzde 23 artarak 6 bin 684 adet oldu ancak 10 yıllık ortalamaların yüzde 62 altında kaldı. OPEC’in petrol üretimi sert düştü Petrol İhraç Eden Ülkeler Topluluğu’nun (OPEC) petrol üretimi geçen ay, Suudi Arabistan’a düzenlenen saldırılar ve Venezüella ekonomisindeki çöküş gibi bir dizi olumsuz faktörden dolayı sert düştü. OPEC 14 üyesi geçen ay günlük ortalama 28.3 milyon varil petrol pompaladı. Suudi Arabistan’ın üretimi Bloomberg’in hesaplamalarına göre eylül ayı ortalaması olan günlük 8.4 milyon varilden 9.9 milyon varile çıkararak saldırı öncesi seviyelerine çıkardığını kaydetmesi ile birlikte, piyasalar sıkışıklık durumuna doğru yönelmiyor. l Ekonomi Servisi İHRACAT YERINDE SAYDI Genel ticaret sistemine (GTS) göre, eylülde ihracat geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 0.08 artışla 15.2 milyar dolar, ocakeylül döneminde yüzde 2.5 artışla 132.5 milyar dolar oldu. Eylülde ithalat yüzde 0.15 artışla 16.9 milyar dolar, ocakeylül döneminde yüzde 15.3 düşüşle 153.9 milyar dolar olarak gerçekleşti. Dış ticaret açığı eylülde 1.7 milyar dolar, ilk 9 ayda 21.4 milyar dolar oldu. Eylülün lideri, 2.6 milyar dolarlık ihracat ile otomotiv sektörü oldu. Otomotivi, 1.7 milyar dolar ihracat ile kimyevi maddeler ve 1.5 milyar dolar ihracat ile hazırgiyim ve konfeksiyon sektörleri takip etti Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), eylül ayı ihracat rakamlarını Mersin’de açıkladı. TİM Başkanı İsmail Gülle, “2018’de 79 bin 773 ithalatçımız varken, ihracatçı sayımız 83 bin 286’e yükseldi. Daha çok çalışıp katma değer odaklı üretim bilinci ile 226.6 milyar dolarlık 2023 yılı ihracat hedefimizi rahatlıkla aşacağız” dedi. İhracatta eylülde yatırım mallarında yüzde 6, hammaddede yüzde 3.6’lık düşüş yaşandı. Aynı dönemde ithalatta da yatırım mallarında yüzde 2, hammaddede yüzde 1 düşüş kaydedildi. En büyük ihracat paza rı olan Almanya’ya ihracat eylülde yüzde 9.2, ocakeylülde yüzde 4.6 geriledi. Enerji ithalatı eylülde 3.2, ocakeylülde 31.2 milyar TL oldu. Ticaret Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre, Gümrük İdareleri tarafından 2019 Ağustos’ta 11 milyar 930 milyon TL, 2019 Eylül’de 11 milyar 889 milyon TL vergi tahsil edildi. Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, “Yüksek teknolojili ürün üretimine ve ihracatına ağırlık vereceğiz. Biliyorsunuz bir taraftan ticaret savaşları devam ediyor, bu savaşları fırsata çevirebiliriz” dedi. l Ekonomi Servisi Çiftçi yeterli gelir sağlayamadığı için borcunu ödeyemiyor. Batık kredi miktarı 2019 Ağustos’ta yıllık yüzde 54 artarak 4.6 milyar TL’ye çıktı. Her yeni üretim sezonuna borçlu başlayan çiftçi, bu yıl da hasattan yeterli geliri sağlayamadı. Bu durum yeni üretim sezonunun masraflarının karşılanamamasına, biriken borçların da katlanarak artmasına yol açacak. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) verilerine göre, çiftçinin 2019 Ağustos’taki takipteki kredi miktarı bir önceki aya kıyasla yüzde 4, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 54 artarak 4.6 milyar TL’ye yükseldi. Yeniden yapılandırılsın Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, alacaklı kurumların çiftçilere uyarı yazıları gönderdiğini ve kefiller ile asıl borçlular arasındaki sorunların her geçen gün arttığına dikkat çekerek “Acilen çiftçilerimizin borçları faizsiz olarak ertelenmeli ve yeniden yapılandırılmalı. Bu konuda çok fazla talep var” dedi. Bir yandan afetlerle mücadele eden üreticinin diğer taraftan artan girdi maliyetlerinin yükünü çektiğini anlatan Bayraktar, “Son zamla tarımda kullanılan elektriğin kilowattsaat fiyatı 70.2 kuruştan 80.6 kuruşa çıktı” dedi. Yurttaş, eylülde mandalinayı 4.3 kat, kuru kayısıyı 4.1 kat, nohutu 3.9 kat, kuru soğanı 3.8 kat ve domatesi 3.8 kat pahalıya tüketti. Eylül ayında üretici ve market fiyatları arasındaki fark yüzde 334.50 ile en fazla mandalinada görüldü. l Ekonomi Servisi Moda Konferansı’nda 250 milyon dolarlık satış hedefi Türk hazırgiyim ve tekstil endüstrisini küre zırgiyim ihracatı yaptıklarını söyleyen İstanbul Hazır sel ölçekteki paydaş giyim ve Konfeksiyon İh larıyla İstanbul’da bu racatçıları Birliği (İHKİB) luşturan İstanbul Moda Başkanı Mustafa Gültepe, Konferansı’nda, ihracatçı “Özellikle 50 milyar do lar ile 50 küresel alıcı ara lar ihracatın hedeflendi sındaki görüşmelerle 250 ği ABD’ye eylül ihracatımı milyon dolarlık satış he zın yüzde 31.4 artması se defleniyor. vindirici. Küresel ölçekte Avrupa Giyim ve Teks en az 5 marka çıkarmak til Konfederasyonu (EU istiyoruz” dedi. AB ile Tür RATEX) İstanbul Kongresi kiye arasındaki Gümrük ile 12. İstanbul Mo Birliği’nin mevcut koşul da Konferansı eş larda yeterli olmadığına zamanlı olarak İH dikkat çeken EURATEX KİB, İTHİB, TGSD Yönetim Kurulu Başka ve TTSİS’in ev nı Alberto Paccanelli sahipliğinde ise, “Güncellenmiş gerçekleş bir Gümrük Birli tirildi. 2019 ği, ilişkilerimizde OcakEy ilerleme sağla lül dönemin yabilir” diye ko de 13.2 mil nuştu. l Eko yar dolarlık ha Mustafa Gültepe nomi Servisi QNB Finansbank’tan KOBİ’lere ücretsiz eDönüşüm QNB Finansbank, küçük ve or ra eDefter için de 1 GB kulla ta ölçekli işletmeleri (KO nım hakkını içeren paket saye Bİ) dijital dönüşüme hazırlamak sinde KOBİ’lerin yılda ortalama üzere KOBİ eDönüşüm paketi 20 bin TL’lik maliyetten tasar ile başlayan “Dijital Köprü” pro ruf yapması öngörülüyor. 2020 jesini hayata geçirdi. Bankanın yılında tebliğ değişikliğiyle fir genel müdürü Temel Güzeloğlu, maların eFaturaya geçişte yıl “Dijital Köprü’nün ilk adımı olan sonu ciro kriterinin 10 milyon eFatura, eDefter, eArşiv ve TL’den 5 milyon TL’ye düşmesi eİrsaliye’den oluşan eDönüşüm nin planlandığını aktaran Güzel Paketi’ni QNB Finansbank müş oğlu, “Toplamda 250 bine yakın terisi olan ya da olacak KOBİ’le KOBİ’nin dijital bir dönüşümden re hiçbir koşul aramadan ilk geçmesi gerekecek. 2021 yılı iti etapta 2022 yılına kadar barıyla 100 bin adet KOBİ ile ücretsiz olarak sunuyor, dijital köprü aracılığı ile çalış bunu yaparak KOBİ’lerin mayı hedefliyoruz” dedi. dijital dönüşüm maliyeti Güzeloğlu, KOBİ kredile nin 1 milyar liranın üstün rinde takipteki kredi oranının de bir kısmını üstle yüzde 67’ler seviyesin niyoruz” diye ko de olduğunu, kriz dö nuştu. nemlerinde zayıf şir Her yıl top ketler elenirken güç lam 100 bin lülerin ayakta kaldı adet işlem hak ğını dile getirdi. kının yanı sı Temel Güzeloğlu l Ekonomi Servisi Trump ve Boris neyin semptomu? AngloAmerikan dünyasında, Donald Trump ve Boris Johnson gibi adeta birbirinin kopyası tipin, aynı dönemde ortaya çıkması bir rastlantı değil. Bunlar, Reagan ve Thatcher ile başlayan neoliberal küreselleşme sürecinin, ona eşlik eden postmodernizmin, 2008 finansal krizinde ifadesini bulan iflaslarının semptomlarıdır. TrumpJohnson ikilisi Bu iki politikacı için halk, onlara oy verenlerden oluşuyor, oy vermeyenler bu kavramın dışında kalıyor. Trump, Amerikan seçmeninin çoğunluğunun oyunu alamadı. Delege sayısına dayanan bir seçim sisteminin ürünü olarak başkan oldu, ama her fırsatta bu azınlığı “milli irade” gibi sunmaktan, geri kalan seçmeni yok saymaktan hatta “seçkinlerle” özdeşleştirmekten, muhalefeti ihanetle suçlamaktan çekinmiyor. Johnson, seçimlerde meclis çoğunluğunu kaybetmiş bir partinin başına, o partinin 90 bin üyesinin oyuyla seçilerek başbakan oldu. Mecliste bir çoğunluğu bile yok, partisinin en kıdemli vekilleri onu terk etti. Ancak Johnson, son referandumda Brexit diyen seçmenin (yüzde 52) tercihini “milli iradesi” ilan ediyor, kalmaktan yana oy veren yüzde 47’yi yok sayıyor. Avrupa Birliği’nden anlaşmasız çıkmasını önlemeyi amaçlayan yasayı, teslimiyet yasası olarak niteliyor. Her ikisi de yargı ve meclis denetimlerini “darbe” olarak niteliyor. Bu adamların yasalara uymak gibi bir kaygıları da yok, bu yüzden başları yasama ve yargı ile dertte. Sicilleri kadınlara yönelik taciz suçlamalarıyla, yolsuzluk iddialarıyla, kronik yalancılıkla lekeli. Her iki politikacı da kutuplaştırıcı bir dil kullanıyor ve rakiplerini “iç savaş” ile tehdit ediyorlar. Trump, “Polis, asker, motosiklet çeteleri, bütün sert adamlar benden yana... Çok kötü şeyler olabilir”... “Beni azlederseniz iç savaş çıkar” diyebiliyor. Johnson, Brexit olmazsa ya da yeniden referanduma gidilirse “İsyan çıkar, şiddet olayları yaşanır” diyor. Ne Trump ne Johnson yasaların, parlamento iradesinin koyduğu sınırları tanıyor. Bu iki siyasetçi, neoliberal küreselleşmenin, postmodern düşüncenin iflasının ertesinde “Yeni Faşizm”in gündeme geldiğini haber veriyorlar. Merkeze oynamanın çıkmazı “Yeni Faşizm”e karşı “merkeze oynayarak, toplumsal uzlaşma arayarak direnilemez” savını vurguluyordum. Ancak, salı günü Guardian’da Chantal Mouffe, sorunu benden çok daha élégante biçimde ortaya koydu. Onun yazısından yararlanarak, özetleyerek devam edeceğim. Mouffe, hatırlatarak başlıyor: Thukydides’ten, Machiavelli’den bugüne, öğrendiğimizi gibi, politika, her zaman karşıtlık, “biz ve onlar” ayrımı, partizan duruş içerir. Demokratik politikada “biz ve onlar” birbirlerinin meşruiyetini kabul ederek mücadele eden taraflardan oluşur, birbirlerini yok etmeye çalışanlardan değil. İdeolojilerin, anlamın, hatta hakikatin sonu savları ve sosyal demokrasinin “3. Yol” politikaları, neoliberalizmin sınır tanımayan metalaştırma süreci, bu sürecin içinde bireyleri kendi içlerine doğru çeviren “hazlara dayalı” tüketim rejimi, sınıf çelişkilerini ortadan kaldırmadı, ama “biz ve onlar” ikilemini işlevsizleştirdi. “Merkezde” buluşan, birbirinin kopyası “sağ ve sol partiler” modeli, halkta, ekonomik krizin, yoksullaşmanın, artık tiksinti uyandırmaya başlayan servet birikimlerinin karşısında öfke yaratıyor, ancak bu öfkeyi yönlendirecek bir seçenek sunmuyordu. Bu öfke, kaçınılmaz olarak merkez partilerine ve bunları destekleyen, meşrulaştıran “uzmanlara”, hatta “okumuşlara” yöneldi. Son yıllarda popülizmin geri gelişi, “biz ve onlar” ikilemini yeniden canlandırdı ve siyaset alanını yeniden açtı. Ne yazık ki şimdilik bu ikilem içinde, “Yeni Faşizm” bir “biz” inşa ediyor. Trump, Johnson gibi tipler bu “biz”e dayanarak iktidara gelmeye ve orada kalmaya çalışırken “Yeni Faşizm”in değirmenine su taşıyorlar. Çare bu süreci görmezden gelerek eski “uyumlu, kapsayıcı politika fantezisine” kapılmaktan değil, daha büyük bir ilerici, antifaşist “biz” yaratmaktan geçiyor. Bunun ilk adımı da solun birlikte çalışmanın yollarını bulmasında... Bu zorunluluk göründüğünden çok daha acil. Çünkü kapitalizmin ve uluslararası jeopolitiğin dinamikleri, ırkçılıktan, milliyetçilikten, emperyalist yeniden paylaşım rekabetlerinden, dolayısıyla da “Yeni Faşizm”den yana işliyor. Zamanda... KISA... KISA... l Amme alacaklarının tahsil usulü hakkında kanunun 51. maddesinde yer alan gecikme zammı oranı, her ay için ayrı ayrı uygulanmak üzere yüzde 2 olarak belirlendi. Gecikme zammı, 29 Haziran’da yayımlanan Cumhurbaşkanı kararıyla yüzde 2.5 olarak tespit edilmişti. l Davalarda, arabuluculuk ve icra takiplerinde alınan avukatlık hizmetlerinde uygulanan KDV oranı yüzde 18’den yüzde 8’e çekildi. l İstanbul’da eylülde yüzde 26.27 ile en çok dolmuş ve minibüs yolcu taşıma ücretleri arttı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle