19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 20 Eylül 2018 EDİTÖR: Figen Atalay TASARIM: ilknur filiz Ya imam hatip Üçbin öğrenci hâlâ istediği liseye ya açık lise yerleşemedi. Anadolu liselerinde kontenjan dolduğu için öğrencilerin seçeneği kalmadı FİGEN ATALAY Okulların açılmasının üstünden neredeyse bir hafta geçti ama binlerce öğrenci hâlâ liselere yerleşemedi. Okulsuz, açıkta bekleyen ve Anadolu liselerine kayıt olmak isteyen pek çok öğrencinin velisi, günlerdir bulundukları yerlerdeki milli eğitim müdürlüklerinde sorunlarına çözüm arıyor. Liselere yerleştirme sürecinde açıkta kalan öğrenciler, il ve ilçe milli eğitim müdürlükleri bünyesinde oluşturulan komisyonlar aracılığı ile yerleştirilmeye başlandı. Ancak, Anadolu liselerinin çoğu dolduğu, pek azında da çok az sayıda kontenjan kaldığı için öğrenciler imam hatip ya da meslek liselerine yönlendirilmeye devam ediliyor. İmam hatip ya da meslek lisesine gitmek istemeyen öğrencilere de açık liseden başka seçenek kalmıyor. İmam hatip ve meslek lisesi istemedikleri için açıkta kalan çocuklarının Anadolu liselerinde öğrenim görmesini isteyen veliler, pek çok yerde ilçe milli eğitim müdürlükleri önünden ayrılmıyor. Yetkililer velileri, “birkaç gün izin verin sorun çözülecek” diyerek sakinleştirmeye çalışıyor. Dayatmaya devam Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan , “Ülke genelinde velilerin ve öğrencilerin temel talebi akademik liseler olmasına rağmen Antalya’da bir okulda imam hatip sınıfı oluşturuldu Bir sınıfta 5 öğrenci Milli Eğitim Bakanlığı’nın birçok okulu imam hatipleştirme projesi, Antalya’da özel sınıflara dönüştü. Bölgede imam hatip ortaokulu olmasına ve yeterli öğrenci olmamasına karşın normal bir ortaokulda imam hatip sınıfları açıldığı ortaya çıktı. Velilerin sürece tepki gösterdiğini belirten Tüm Öğrenci Velileri İşbirliği Derneği (TÖVİŞ) Başkanı Feray Atalay, “Öğretmenler odasını kapatmak pahasına 5 öğrenciden oluşan ve İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nden ‘olur’ alınarak açılan sınıf için günde 36 saat ek ders ödemek israftır” dedi. Muratpaşa’da Vali Hüsnü Tuğlu Ortaokulu’nda, ‘özel’ bir imam hatip sınıfının oluşturulması ve okula imam hatip tabelasının eklenmesi tepki aldı. TÖVİŞ Başkanı Atalay, okulda daha önce de yeterli öğrenci olmamasına karşın imam hatip sınıfı açıldığını ve 7. sınıfta 8 öğrenci bulunduğunu söyledi. l OZAN ÇEPNİ / ANKARA yerel yerleştirme ısrarı, okul türü sınırının dayatılması, merkezi sınavla öğrenci alan okullarda tercih hakkı kazanmasına rağmen kontenjan artırımı yapılmayarak yaşama geçirilen uygulamalarla en az yarım milyon öğrenci istemediği okullara zorunlu yerleşmek zorunda bırakılmıştır” dedi. Açıkta kalan üç bin öğrencinin, il ve ilçe milli eğitim müdürlükleri ve okul idarecileri tarafından imam ha tip ve meslek lisesi yazmak zorunda bırakıldığına dikkat çeken Aydoğan şunları söyledi: Plansız süreç “Öyle plansız bir süreç işletilmiştir ki öğretim yılının başlamasına rağmen öğrenciler hâlâ okullarına başlayamamış ve belirsizlik, dayatma devam etmektedir. Her öğrencinin istediği okulda eğitim görme hakkı vardır. İstemediği okul türünü dayat Şırnak’ta her yer imam hatip Eğitim Sen’in “Şırnak Öğretim Yılı Başı Raporu’nda “il genelinde imam hatip lisesi ve imam hatip ortaokullarına ağırlık verilmesi bir diğer problemdir. Bu konuda velilerden çok ciddi şikâyetler gelmektedir” denildi. Raporun bu bölümü şöyle: “Velilere imam hatip dayatılıyor. Ya imam hatipe gönder ya da servis tut başka yere gönder deniliyor. Örneğin Cizre merkezde 4 tane büyük ortaokul imam hatipe çevrildi. Şırnak merkez de mahallenin tek ortaokulu imam hatip oldu. Şırnak Balveren’in tek lisesinin imam hatipe çevrildiğini söyleyebiliriz. Hatta bu okul öğrenci bulamadığı için kapanma durumuyla karşı karşıya.” mak çocuk hakkı ihlalidir. Günlerdir veliler il/ilçe milli eğitim müdürlükleri önünde sorunlarına çözüm aramaktadır. Eğitim sisteminde, okullaşma politikasında yapılan yanlışların sorumlusu öğrencilerimiz, velilerimiz değildir. Öğrencilerimiz birer rakam değil, her biri bir yaşam ve ülkemizin geleceğidir. Açıkta kalan tüm öğrencilerimiz bir an önce istedikleri okul türüne yerleştirilmelidir.” İL MİLLİ EĞİTİM’DEN İMAM HATİP DAYATMASI ‘Servis yok, pansiyonda kalsınlar’ CHP Kütahya Milletvekili Ali Fazıl Kasap, Kütahya İl Milli Eğitim Müdürü Hasan Başyiğit’in okul servisi bulamadığı için öğrenci lere imam hatip pansiyonunu tavsiye etmesi yüzünden çocukların iki gündür okula gidemediğini ortaHasan Başyiğit ya çıkardı. Kasap, “Çocuklarda bu travmaya sebep olanlar utansın” diye tepki gösterdi. CHP Kütahya Milletvekili Ali Fazıl Kasap, Kütahya Merkez’e 15 km uzaklıktaki Yenice Köyü’nden bir velinin yaşadığı skandalı ortaya çıkardı. Kasap, okul müdürü tarafından aranan velinin çocuklara servis hizmetinin verilemeyeceğini, bu yüzden çocuklarını gelip götürmesi gerektiğini, yoksa çocukların ‘burada kalır’ diye uyarıldığını kamuoyu ile paylaştı. Okula gidemediler Bunun üzerine Kütahya İl Milli Eğitim Müdürü Hasan Başyiğit’in servis araçlarında uygun yer olmadığından bu öğrencilerin Şehit Cuma Dağ İmam Hatip Ortaokulu pansiyonunda ücretsiz olarak yatılı kalabileceklerini dile getirdiği gündeme geldi. Kasap, yaşları 9 ve 11 yaş aralığında bulunan, Salih, İsmail ve Sıla adlı çocukların Milli Eğitim Müdürünün ilgisizliği ve beceriksizliği yüzünden iki gündür okula gidemediklerini söyledi. Kasap, “Çocukların zorla pansiyona mecbur bırakılması çocukların psikolojini bozdu, çocuklardaki bu travmaya sebep olanlar utansın” dedi. l ANKARA/Cumhuriyet Hem müze hem kütüphane Yazar ve şair Sunay Akın, Enstitü Koleji’ne “Okul Müzesi” kurdu. Ataşehir’deki müzenin açılış töreninde konuşan Akın, “Okul, sadece içinde sınıf ve atölyelerin olduğu dört duvar değildir, olmamalıdır. Müzeler, eğitim hayatının en önemli ve en saygın mekânlarıdır. Okullarda anlatılan bilgiler; müzelerde sergilenir, paylaşılır ve korunur. Okul Müzesi her yaşta ziyaretçiye seslenen bir bilgi mabedidir” dedi. Okulda, yüzlerce değerli obje ve belgenin yer aldığı müze ile konsept oluşturularak tasarlanan kütüphane de açıldı. Okul müzesi hafta sonları da açık olacak. Sağlık Bakanlığı MEB ile ortak aşılayacak Sağlık Bakanlığı, çocukların aşı ile korunabilir hastalıklardan uzak tutulması ve buna bağlı sakatlık ve ölüm yaşanmaması için harekete geçti. ŞEYMA PAŞAYİĞİT Sağlık Bakanlığı ile Milli Eğitim Bakanlığı arasında imzalanan protokolle 1. sınıf ve 8. sınıf öğrencilere yapılması planlanan aşı uygulamaları için İl Sağlık Müdürlükleri ile işbirliği yapıldı. Sağlık Bakanlığı tarafından yürütülen ‘Genişletilmiş Bağışıklama Programı’ kapsamında; boğmaca, difteri, kızamık, kabakulak, tüberküloz, çocuk felci, hepatit A, hepatit B, suçiçeği hastalıklarına karşı aşı uygulaması yapılacak. Sağlık Bakanlığı’nın MEB’e gönderdiği “çok acele” başlıklı yazıda 20182019 öğretim yılında 1. sınıfta öğrenim gören öğrencilere difteri, boğmaca, tetanoz, çocuk felci karma aşıları ile kızamık, kızamıkçık ve kabakulak aşılarının yapılacağı duyuruldu. Protokol kapsamında 8. sınıf öğrencilerine de erişkin tip difteri ve tetanoz aşılarının yapılacağı belirtildi. Öğretmenlere eğitim Protokol kapsamında Sağlık Bakanlığı, Milli Eğtiim Bakanlığı’ndan aşı uygulaması konusunda okullarda çalışan öğretmenlere yönelik İl Sağlık Mü dürlükleri ve Toplum Sağlığı Merkezleri tarafından düzenlenecek bilgilendirme toplantılarına katılım istedi. Bakanlık, mevzuat kapsamında; aşı uygulamalarına karşı önceden bilgilendirmenin sözlü veya yazılı olarak yapılmasını, aşı uygulamasının reddedilmesi durumunda veliden yazılı onay alınmasını ve Okul Çağı Aşılaması Veli Bilgi Notu’nun velilere ulaştırılmasını istedi. Aşılar kaydedilecek Aşı uygulaması kapsamında ayrıca aşılar üzerindeki karekodlarla öğrencilerin TC kimlik numaraları eşleştirilecek ve hangi çocuğa hangi aşının yapıldığı, kim tarafından uygulandığı, aşının hangi şartlarda saklandığı ve nakledildiği bilgileri veri tabanında saklanacak. Okullarda da önceden belirlenen tarihlerde aşı uygulaması için internet erişimi olan, aşı uygulamasına uygun özelliklere sahip bir oda düzenlenerek uygulamanın sınıf öğretmeni veya rehber öğretmen eşliğinde gerçekleştirmesi sağlanacak. Aşı gününde çocukları okulda bulunmayan velilerin ise aile hekimlerine başvurarak aşı uygulamasının sağlanması gerekecek. l ANKARA ALES başvuruları başladı Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı (ALES) sonbahar dönemi başvuruları başladı. Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi’nin (ÖSYM) internet sitesinde yer alan duyuruya göre; ALES, 18 Kasım’da 81 il merkezi ile Lefkoşa’da uygulanacak. Saat 10.15’te başlayacak olan sınavın cevaplama süresi150 dakika olacak. Dün başlayan başvurular, 27 Eylül’e kadar elektronik ortamdan yapılacak. l ANKARA /Cumhuriyet ÜCRETALTİAÖMĞARSEITMEN Ücretli öğretmenler arasından 5 bin sözleşmeli pozisyona yapılan atamalardan boş kalan 2 bin 858 kontenjan için başvurular bugün başlıyor. 26 Eylül’e kadar sürecek başvurularda, MEB’e bağlı resmi eğitim kurumlarında 20172018 öğretim yılında ek ders ücreti karşılığında görev yapmış olma şartı aranıyor. Sözlü sınavlar 514 Ekim tarihlerinde yapılacak ve sonuçlar 30 Ekim’de duyurulacak. eğitim 9 Şampiyonuz derken Şam piyonu olmak! T ürkiye ile Rusya’nın Suriye konusunda ortak bir hedefte buluşması, bölge barışı açısından yeni tartışmaları beraberinde getirdi. 900 kilometre sınırımızın olduğun Suriye’nin iç barışı gelinen noktada Türkiye’yi de doğrudan ilgilendiriyor. Soçi’de varılan uzlaşmanın AKP iktidarının uzun süre inatla sürdürdüğü Suriye politikasını gerçek anlamda yeniden gözden geçirmesine giden bir yol olmasını dileyelim. Zira, Suriye’nin İdlib bölgesinde kritik bir ikilem var; Soçi mutabakatı önümüzdeki dönemde ya barışa giden sürecin önünü açacak ya da daha derin sorunları beraberinde getirecek. Türkiye, Suriye’nin iç iktidar dengelerine mezhepsel açıdan bakmaya son verir, bu ülkenin toprak ve yönetim bütünlüğüne saygı gösterirse birinci şık öne çıkar... Türkiye, bu soluklanma dönemini yine önceki politikaları güçlendirme ortamı olarak görürse ikinci şık ön görüşmesi zor sonuçlarla başlar... HHH Genel dilekleri ve olasılıkları vurguladıktan sonra ayrıntılara geçelim... Rusya ile varılan uzlaşmaya göre Suriye’deki cihatçı grupların kontrol altında tutulması Türkiye’nin sorumluluğunda olacak. Bölgede bu kapsamda değerlendirilebilecek 70 bine yakın silahlı unsur var. Ankara Temsilcimiz Sertaç Eş’e konuşan Rusya uzmanı Prof. Mithat Çelikpala bunun ne anlama geldiğini şöyle özetliyor: “Bunları kontrol edeceğini düşünüyorsan, oturup konuşacaksın demektir. Silahsızlanmayı biz yapacağız. Bu gruplar çıkar için birbirlerini yok ediyorlar. Provokasyona açık bir durum. Bir saldırı olursa Rusya, Türkiye’yi sorumlu tutacak. Siyasi bir hedef olmadan, askeri operasyon olmaz. Siyasi hedef ne? Bunun maliyeti ne olacak?” Prof. Çelikpala’nın yönelttiği sorular henüz net yanıt bulmuş değil. HHH Suriye yönetimi ise gelinen noktadan memnun. Doğrudan bölgeye girip cihatçıları ortadan kaldırmayı planlasaydı hem başarı şansı zordu hem maliyeti yüksekti. Şimdi İdlib’in cihatçı grupların kontrolünde olmamasının sorumluluğunu Türkiye üstlenmiş görünüyor. Esad’ın işi kolaylaşıyor.  Kısa vadede Suriye başka ne istesin? Suriye’de Esad rejimini devirip demokrasi şampiyonu olacağız derken... Şam piyonu olmaya doğru gidiyoruz... Her şeye karşın bölgenin en büyük gereksinimi barış. İdlib’de olası bir gerilim Suriye’den sonra en çok bizi etkileyecek. Milyona yakın yeni mülteci olasılığı var. İktidarı şampiyonlukla piyonluk arasındaki sarkaçtan kurtaracak olan “Suriye’de kim iktidar olsun” sendromunu aşmaktır. ‘OKUL POLİSİ’ UYARISI: Pedagojik olarak uygun değil Eğitim İş Sendikası, “Okul Polisi” uygula ması konusunda dikkatli olunması gerektiğine dikkat çekerek “Gün boyunca polis memurlarının silahlı olarak okul içinde bulunmasının öğrenciler bakımından pedagojik anlamda uygun değildir” açıklamasında bulundu. Sendikadan Milli Eğitim Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığı ile tüm valiliklere bu konuda gönderilen yazı şöyle: “Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda ‘okul polisi’ uygulaması başlatıldığı bilinmektedir. Bu kapsamda tüm okullarda polislerin görevlendirileceği de kamuoyuna yansımıştır. Uygulamada okul polisinin görev kapsamının genel bir düzenleyici işlem ile düzenlenmediği, görev ve yetki alanlarının tam olarak çizilmediği görülmektedir. Bu yönüyle de bazı okullarda, polis memurlarının gün boyunca öğretmenler odasında ve okul içerisinde silahlı olarak bulunduğu ifade edilmektedir. Okul polisi uygulamasının kapsamının, okul polislerinin okul içerisindeki faaliyetine ilişkin görev ve yetki kapsamının iyi belirlenmesi gerekir. Sorunlar yaşanmadan ivedilikle tedbir alınması gerekliliği ortadadır. Bu itibarla polis memurlarının uygulamanın amacı olan okul çevresi güvenliği kapsamının dışına çıkmaması, öğretmenler odasına girmemeleri, okul içerisinde silahlı olarak bulunmamaları hususunda gereğini talep ederiz.” l Eğitim Servisi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle