19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 20 Eylül 2018 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: İLKNUR FİLİZ ‘Bizde kriz filan yok’ haber 5 Gaziler Günü’nde Türkiye’deki ekonomik durumla ilgili konuşan Erdoğan’dan kriz söylemlerine karşı manipülasyon savunması Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Saray’da düzenlenen Gaziler Günü töreninde konuştu. Ekonomik durum ile ilgili olarak Erdoğan “Kriz, mıriz sakın ha, bunlara aldırmayın, bunların hepsi manipülasyondur, bizde kriz filan yok, evvelallah güçlenerek geleceğe yürüyoruz, daha da güçleneceğiz. Öyle AVM’lerde, şurada, burada manipülasyon yapanlara da aldırmayın, bundan sonra bu ülkede dolarla, Avro’yla, şunla bunla kira mira yok. Bu ülkede bundan sonra Türk Lirası geçer, Türk Lirası’yla her şey yürüyecek. Aksi takdirde bunun bedelini öderler” dedi. Rusya Devlet Başkanı Putin ile Soçi’de bir araya geldiğini anımsatan Erdoğan, “Her iki tarafın Savunma Bakanları artık o belgeye imzayı attılar. Dedik ki ‘İdlib’de artık kan dökülmesin, artık gözyaşı dinsin, onun için de ne gibi adım atmamız gerekiyorsa bu adımları atalım’ ve 12 madde sıralandı, imzalar atıldı. Elhamdülillah. İşte bu, sınırlarımızın ötesinde bir barışa adımdı” ifadesini kullandı. Törende konuşan Genelkurmay Başkanı Hulusi Akar ise son 45 gün içinde yurtiçi ve sınır ötesine yapılan operasyonlarda 366 teröristin etkisiz hale getirildiğini söyledi. l ANKARA/Cumhuriyet) KILIÇDAROĞLU: Gazilerimiz baş tacımız CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Genel Başkanı Mustafa Işık ve yönetim kurulu üyelerini kabul etti. Görüşmede; CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu ve Çankaya Belediye Başkanı Alper Taşdelen de hazır bulundu. Kılıçdaroğlu, Mustafa Ke mal Atatürk’e ‘Gazilik’ ve ‘Mareşallik’ unvanının verildiği Gaziler Günü’nde gerçekleştirdikleri ziyaret için Işık ve beraberindekilere teşekkür ederek, “Ülkesi, vatanı için bedel ödeyip, hayatını şehit olarak o topraklarda bırakmış olanlar veya bedeninin bir parçasını bırakmış olanlar, gazilerimiz bizim baş tacımızdır. Onları her yerde, her ortamda saygıyla anmak bizim temel görevlerimizden birisidir” dedi. Kılıçdaroğlu Gaziler Günü için, Twitter hesabından yazdığı mesajda da “Devletin kaynakları, lüks harcamalar için değil, gazilerimizin ve şehit yakınlarımızın huzuru için seferber edilmelidir” ifadesini kullandı. l ANKARA/Cumhuriyet ERDOĞAN ABD’Lİ ŞİRKET TEMSİLCİLERİYLE GÖRÜŞTÜ ‘Serbest piyasadan taviz yok’ Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Serbest piyasa prensiplerinden taviz verilmeyecek. Siyasi konuları ekonomik konularla karıştırmayı doğru bulmuyorum” dedi. Erdoğan, Türkiye’de faaliyet gösteren ABD’li şirketlerin temsilcileriyle görüşme yaptı. Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yapılan görüşme, 2 saat 40 dakika sürdü. Erdoğan, ABD ile yaşanan krizin iş dünyasını etkilemesini isteme diğini söyleyerek “Serbest piyasa prensiplerinden taviz verilmeyecek. Türkiye uzun vadede büyüme performansını koruyacaktır. ABD’ye karşı alınan önlemlerin işletmelere zarar vermemesine dikkat ediliyor. Türkiye değişen durumlara ve ihtiyaçlara göre gerekli düzenlemeleri yapmaya devam edecek. Siyasi konuları ekonomik konularla karıştırmayı doğru bulmuyorum” dedi. l ANKARA CHP’Lİ ÖZEL’DEN İDLİB MUTABAKATI ELEŞTİRİSİ ‘Türkçe metin neden yok?’ CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, İdlib mutabakatında Türkiye açısından mutabakatının içeriğinin ibretlik olduğunu ifade etti. Mutabakat metninin Türkçesinin olmadığını, yalnızca İngilizce ve Rusça olarak iki nüsha hazırlandığını söyleyen Özel, “Yerli ve milli Cumhurbaşkanı’na duyurulur. Rusya ile imzaladığın metinde, Rusça Rusların diliyse Türkiye’nin dili hangisidir? O çok üstünde durduğunuz milli duruş, bir yabancı ülkeyle mutabakat metnini imzalarken nasıl gösterilmiyor? Türkçe bir örneği olmayan metni nasıl imzaladınız? Putin, Türkçe ve İngilizce bir metni imzalar mıydı” diye sordu. Özel; içeride “milli, yerli ve aslan” olanların Putin’in karşısına geçtiğinde kedi yavrusuna dönüştüğünü ifade etti. l ANKARA AKP’de ‘mülakat’ dönemi 24 Haziran’da yüzde 8’lik oy kaybı yaşayan AKP, yerel seçimlerde benzer bir tablo yaşamamak için işi sıkı tutuyor. İl başkanlarının adaylık için istifası yasaklandı EMİNE KAPLAN 24Haziran seçimlerinde yüzde 8 oranında oy kaybı yaşayan AKP, yerel seçimde her zaman partinin genel seçime göre oy düşüşü yaşadığını dikkate alarak bu kez seçim çalışmalarını daha titiz yapıyor. Parti açısından parti yöneticileri, teşkilatlar, milletvekilleri ve bakanların çalışmaları kadar Seçim İşleri Başkanlığı bünyesinde bulunan ‘seçim koordinasyon merkezinde (SKM) kritik bir önem taşıyor. Genel merkezin yanı sıra her il başkanlığı bünyesinde ‘seçim koordinasyon merkezi’ bulunuyor. SKM’ler seçim boyunca tüm planlamaları yaparken, teşkilatlar ile genel merkez arasındaki koordinasyonu sağlıyor. İl SKM başkanları, bugüne kadar il başkanının önerdiği isimler üzerinden seçiliyordu. Ancak AKP yönetimi, bu seçimde farklı bir uygulamaya gitme kararı aldı. İl SKM başkanları, genel merkezde düzenlenecek mülakatla belirlenecek. AKP yönetimi, bu yöntemle teşkilatta yaşanacak olası sıkıntılara karşı her süreci kontrol altında tutmayı amaçlıyor. Daha önceki yıllarda hem genel seçim hem de yerel seçim öncesinde il başkanlarının adaylık için istifa etmesi nedeniyle sıkıntı yaşayan AKP, benzer bir sıkıntıyı tekrar yaşamamak için il başkanlarının istifasına yasak getirdi. İl başkanlarından, genel merkezden ‘aday ol’ biçiminde bir işaret gelmeden istifa etmemeleri, teşkilatı boş bırakıp seçim çalışmalarının aksamasına neden olmamaları istendi. l ANKARA Erkan Baş, tutuklanan 3. havalimanı işçilerine destek için cezaevinin önünde toplanan HDP’li vekiller adına açıklama yaptı. ERKAN BAŞ TİP’E GEÇECEK Meclis’e 9’uncu parti geliyor MAHMUT LICALI HDP İstanbul Milletvekili Erkan Baş’ın 30 Eylül’de yapılacak Türkiye İşçi Partisi kongresinde Genel Başkan olması nın gündemde olduğu öğrenildi. Baş’ın TİP’e geçmesi durumunda TBMM’deki siyasi parti sayısı dokuza çıkarken TİP, yıllar sonra tekrar parlamento çatısı altında temsil edilmiş olacak. 1 Ekim’den sonra TİP’in parlamentodaki çalışmalarını HDP’yle ortaklaşa yürüteceği de ifade ediliyor. TİP kontenjanından HDP’den milletvekili olan Barış Atay’ın ise HDP’de kalacağı ifade ediliyor. l ANKARA HDP’deN yerel seçim için ‘demokratik muhalefet’ çağrısı’: Tavanda değil tabanda ittifak AKP ve MHP’nin 24 Haziran seçimlerinin ardından 31 Mart 2019’da yapılacak yerel seçimlerde de ittifak yapma yönündeki hazırlıkları muhalefet partilerinde de benzer tartışmaları başlattı. HDP içinde de bir süredir yerel seçimlere yönelik devam eden hazırlıklar kapsamında batıda ittifaklara açık bir strateji benimsenmesi görüşü öne çıkıyordu. Edinilen bilgiye göre, HDP’de bu kapsamda özellikle batıda toplumsal muhalefetin iktidara karşı birleşmesi ve başta büyükşehirler olmak üzere bütün belediyeler için “demokratik muhalefet çağrısı” yönünde bir görüş benimsendi. HDP’nin bugün gerçekleştirilecek MYK toplantısında da yerel seçimlere ilişkin toplumsal muhale fetin bir araya gelmesi yönünde yapılacak çağrının kapsamı ve ilkelerinin ne olacağı konusunda bir karar alınması bekleniyor. Söz konusu çağrının her kentte yerelde yapılacağı; sivil toplum örgütleri, sendikalar ve meslek örgütlerinin katılacağı partiler üssü bir inisiyatifle yerel seçim sürecinin yürütüleceği belirtiliyor. l MAHMUT LICALI / ANKARA Burası benim için bir iş değil, bir görev! Cumhuriyet’teki kan değişikliğini duyanlardan bazılarının ilk tepkisi “AKP Cumhuriyet’i ele geçirmiş” olmuştu. İşte o zaman tamam dedim, artık Cumhuriyet’te yazabilirim! 16 yıldır AKP iktidarı için ilmek ilmek ördüğüm ilişki ağı, iktidara taş taş döşediğim yol, beni nihayet bu gazeteye götürür. “Kale düştü” madem, huruç harekâtı başlasın! Solcular, devrimciler, özgürlük yanlıları, hak hukuk diyenler gazeteyi derin duygular içeren veda yazılarıyla terk etti. Artık burada kalamazlardı, artık burada yazacakları her satır ihanetti! Gitmekte ayak sürüyenleri sosyal medyada linç ettiler, mahalle baskısıyla ezdiler; Vatan Partisi’yle aynı çizgide olan bir gazetede nasıl kalabilirlerdi? AKP’den sonra Vatan Partisi bağlantısı beni iyice heyecanlandırdı; nihayet aradığım yuvayı bulmuştum, burası tam benlikti! Perinçek’e oldum olası hayranımdır, sık sık değişen çizgisine rağmen, her daim ayakta, her daim iktidar odaklı ve yanında. Yani Cumhuriyet’in kapısında yatıp “ne olur beni de aranıza alın” diye ağlamama tek eksik Bahçeli kaldı! Gerçi bir ara Avrupa semalarından bir “neonasyonalist çizgi” gibi tumturaklı iddialar ortaya atılmadı değil ama MHP ve Bahçeli bağlantısı netleşmedi, o da olur bakarsınız, ben burada olmalı, yıllardır başka yayın organlarında fark edilmemiş iktidar seviciliğimi parlatmalıydım. Çünkü gazetede kalanlarda iş yok. Bir suskunluk, bir şaşkınlık. Bir kalmak mı zor, gitmek mi havası. El âleme, niye gideyim canım, 20 yıldır buradayım, biz neler gördük diyememeler. “Yazdıklarım yazacaklarımın teminatıdır” diye göğsünü gerememeler. Halbuki ben öyle mi? Sanki bana hakaret ediliyormuş gibi heyheylenmeler. Huyum kurusun, sokakta bile her kavgaya karışır, dayak yiyenle itilir kakılırım. Gerçi en son tazminatsız atıldığım gazete de benim ne kadar AKP’li, ne kadar neonasyonal milliyetçi, kızıl elmacı, yeşil domatesçi olduğumu yeterince değerlendirememiş, anamuhalefet partisine olan eleştirilerimi bile görmezlikten gelmiş ve kapıya koymuştu ama burada elimden geleni yapacağım. Bir zamanların anayasa hukukçusu olmaya niyetli idealist öğretim üyesiyken üniversiteden de atılmasaydım şimdiki Cumhurbaşkanlığı Hükümeti Sistemi’ni belki anlayıp yararları hakkında dizi bile yapabilirdim, ama gayret edeceğim. HHH “Ne diyor bu kadın yahu” dediğinizi duyar gibiyim. Cumhuriyet gazetesindeki yönetim değişikliğinden sonra malum çevrelerden kopan yaygara o kadar haksız ve yüksek volümdeydi ki ben de tartışmaya dahil olmuş, gazetede kalanları savunuyordum. “Yoksa kendine yer mi arıyor” suçlaması başlayınca, sus dedim sus, ama o soruyor bu soruyor, susamıyorum! Ve ardından hiç beklemediğim anda gelen o davet, “Yönetim Kurulu’nun oybirliğiyle sizi aramızda görmek istiyoruz, Cumhuriyet’te yazar mısınız?” Bu benim için bıraktığım iş yerine bulduğum başka bir iş değil, bu bir görev. Bu Cumhuriyet’e omuz verme, özgür ve bağımsız medyayı ayakta tutma, okurla gazeteyi tekrar barıştırma, güven duymasını sağlama görevi, nihayet söylemek istediğini satır aralarında kamufle etmeden yazabilme yeri! HHH Şimdi de beni lime lime edecekler ama ben pabuç bırakmam deyip döşendim; fakat hayret, şimdiye kadar sosyal medyadaki birkaç paralı asker dışında kimseden de tepki almadım? Tam tersine, kimler kimler kutluyor? Olsun, ben yine de gardımı alıp yazıyı yayımlamaktan vazgeçmedim! En önemlisi, burada ironi yaptığım zaman anlayacak, satır aralarını okuyacak, canımı yaktıkları zaman benim için ağlayacak, her rastladıklarında “Siz Cumhuriyet’te yazmalısınız, biz sizi sadece internetten okuyoruz” diyen bir okurla buluşacak olmak. Ve ben her seferinde “Gazeteciler gitmez ki, çağrılır” derdim. Göreve çağırdılar geldim. Yazılarımın içeriğine karışmayın, yeter dedim. Zaten öyle yapacaklarını bilmesem de gelmem. İnternette yazmaya devam ederim. Ama bir gazetede, kâğıtta yazmam niye gerekli biliyor musunuz? Beni dört duvarların arasında okuyan, yazı günümü, özgürlüklerini bekledikleri gibi bekleyen çok okurum var. Onlar için, dışarıdan gelen bir umut, bir selam, onların sesi olmam. Onların interneti yok ama gazete satın alma hakkı var. Ve ben onlara da ulaşmak istiyorum. Ve işte, bütün bunlar için, bir gazetecinin hayalindeki yerde, nihayet buradayım. Sonunda kavuştuk! 24 HAZİRAN OY DURUMUYLA YEREL SEÇİM ANALİZİ ‘İnce’nin aldığı oylarla büyük şehir belediyesi 9’a çıkıyor’ MAHMUT LICALI Seçim analisti ve istatistik uzmanı Filiz Aydın Koç, 24 Haziran seçimlerinde CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce’nin aldığı oyla 6 ay sonra yapılacak yerel seçim analizi yaptı. Koç, “24 Haziran Sonuçlarına Göre CHP’li Belediyeleri Neler Bekliyor?” başlıklı çalışmasına göre CHP, 24 Haziran’da İnce’nin aldığı oy oranını alması durumunda 6 olan büyükşehir belediye sayısını 9’a çıkarıyor. Ancak CHP, 24 Haziran’da partinin mevcut oyunu alması durumunda 2 büyükşehir belediyesini kaybediyor. CHP’nin Aydın, Eskişehir, Hatay, İzmir, Muğla ve Tekirdağ olmak üzere mevcut 6 büyükşehir belediyesi üzerinden yapılan de ğerlendirmede ilginç sonuçlar ortaya çıktı. Buna göre, CHP 24 Haziran’da partinin aldığı sonucu 31 Mart 2019 tarihinde yapılacak seçimlerde tekrarlarsa Hatay ve Eskişehir’i AKP’ye kaptırıyor. Ancak CHP, İnce’nin aldığı oyu alması durumunda mevcut 6 büyükşehrin yanına Adana, Antalya ve Mersin’i de kazanıyor. Çalışmaya göre İnce’nin 24 Haziran’da aldığı oy ile CHP’nin 30 Mart 2014 tarihindeki yerel seçimlerde aldığı oy karşılaştırıldığında İnce’nin toplam 30 büyükşehir belediyesinden 24’ünde partisinden daha fazla oy aldığı belirtiliyor. Çalışmada AKP ve MHP’nin ittifak yapması durumunda CHP’li büyükşehir belediyelerinden Aydın ve Tekirdağ’ın da kaybedilebileceği analizi yapılıyor. l ANKARA İyi parti: İttifak yapılmayacak İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Ersagun Yücel, yerel seçimler için hazırlıklara başladıklarını ve saha indiklerini söyledi. Yücel “İYİ Parti’nin her yerde kendi adayı olacak. Bizim bir ittifakımız söz konusu değil. Zaten Ak Parti ile MHP artık evlendi gibi. Bizde böyle bir şey söz konusu değil duruma göre bakacağız” dedi. İYİ Parti Grup Başkanvekili Lütfü Türkkan da , “İYİ Par ti kendi adaylarıyla seçime girip hiçbir parti ile ittifak yapmayacaktır” dedi. Danışmanı istifa etti Öte yandan MHP’nin olağanüstü kurultay sürecinde, Meral Akşener’i destekleyen, İYİ Parti’nin kuruluşunda da ‘kurucular kurulu üyesi’ olan Göksel Taşcı, İYİ Parti’den de istifa etti. l ANKARA/Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle