Katalog

Çarşamba 19 Eylül 2018 6 Vahşi kapitalizm yoktur, vahşi insan vardıravaalanı direnişine yönelik o akılsız ve ahlaksız ve vicdansız Hithamları yapan yazarlara hiç öf kelenmeyin. O yazarları yetiştiren ve barındıran küf lü ortama öfkelenin. O yazarları kanaat önderi gibi sunan akla öfkelenin. O yazarları kollayan, besleyen, parlatan iradeye öfkelenin. Ve ondan da önce.... O yazarların sözlerine hâlâ itibar eden, edebilen geniş kitlelere öfkelenin. Bir de... kendinize öfkelenin. Bu ülke nasıl bu noktaya geldi göz göre göre? O yoksul kitleleri kendi korkunç gerçe ğine kör eden nedir? Bunca ezilen insan, kapitalizmi neden bu kadar sever, ona nasıl bu kadar güvenir? Ve sol değerlerin tartışıldığı akılcı ve yapıcı farklı fikirlerden nasıl olur da öcü gibi korkmaya meyyaldir? Siyaset tarihçilerinin ve toplum psikologlarının baş başa verip uzun uzun yanıtlayabileceği bu sorular bir yana... Bu meselede anlaşılması gereken temel gerçek; Vahşi sandığınız şeyin aslında kapitalizm değil insan olduğu gerçeğidir. Sizin bile kalbinizin bir köşesinde sinmiş bekleyen... Yeterince itiraz edememenizi, katlanmanızı ve dolayısıyla haksızlıklara göz yummanızı körükleyen o vahşi yan... Korkulardan beslenir. Sustuğunuz ve kendi işinize baktığınız sürece... Kapitalizm sizin içinizdeki sindirilmiş vahşetle bilenir. İktidara yakın yerlere sıkı sıkı tutunan ve o yerleri kaybetmemek için kraldan çok kralcı olmaya soyunan, bu arada da insanlığından çıkan gazetecilerin kalemlerinden dökülen o kelimeler... Biraz da sizin kelimelerinizdir. Gönüllü vazgeçtiğiniz değerler besler o kelimeleri... Fazla düşünmeden yaptığınız tercihler... Zamanında bol bol verdiğiniz pirimler. Gereksiz bulduğunuz dengeler yüzünden, bir ara önemsemekten vazgeçiverdiğiniz önemli şeyler yüzünden, “Bir sefer de bunu deneyelim”leriniz yüzünden güçlenen kapitalizm, sizi bu hallerinizden yakalar ve işlevsiz kılar. Uygarlığa ait sorunları sınıf sorunu olarak kodlayan tüm idealist sol görüşleri kendi ılık ısılı, şekerlemeli ve pembe potasında ustalıkla eriten; Temelindeki güçlü kölelik ve sömürü geleneğini hızla “işçilik” statüsüne eviren; Her koşulda güçlünün güçsüzü sömürmesine sonsuz olanak veren kapitalizm, insanoğluna Allah’ın bir lütfu ya da cezası değildir. O, insanın bizzat kendi marifetidir. Böyle bir düzende... Altı üstüne getirilmiş Ortadoğu’nun şu artık azı aydınlık çoğu karanlık köşesinde... Beynini zamanında tahtakurularına yedirdiği belli birkaç aklı evvel, bir işçi isyanının karşısına geçip... “Ezilenin yanında değil ezenin yanında olarak tarihe geçecek olmak insanlığımdan ne eksiltir” diye hiç düşünmeden ileri geri konuşabiliyorsa... Ve ışıltılı saraylardan yönetilen, bu arada kendi ışığını hızla yitiren yoksul halk da uysal uysal onları dinliyorsa... Bunun tek müsebbibi kapitalizmin değil, kapitalizmin hevesli mimarı ve aynı zamanda da gönüllü kölesi olan insanın bizzat kendi vahşiliğidir. Tekzip Cumhuriyet Gazetesi internet sitesinde 12/09/2018 tarihinde yayımlanan bir haberde, Bursa Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından yürütülmekte olan bir soruşturma dosyası kastedilerek “Önce tahliye edildi bir gün sonra dosya kapatıldı ve FETÖ borsasına şüpheli aklama” başlıkları ile yayımlanan haber içeriğinde; söz konusu soruşturma ile ilgili Takipsizlik Kararı verilerek dosyanın kapatıldığı ve sanıkların tahliye edildiği yönünde gerçeği yansıtmayan ifadeler kullanılarak kamuoyunun yanlış bilgilendirildiği anlaşılmakla, Cumhuriyet Başsavcılığımız tarafından, bir kısım FETÖ Terör Örgütü üyesi olmak suçundan tutuklu bulunan şüpheli ve sanıkların tahliye girişimlerine ilişkin olarak yürütülen söz konusu soruşturma; kapsamında şüpheliler hakkında “Çıkar Amaçlı Suç Örgütü Kurmak ve Yönetmek, Üye Olmak ve Nitelikli Dolandırıcılık” suçlarından kamu davası açıldığı, sanıkların tutuklu yargılamalarının devam ettiği ve hukuk tekniği açısından tek suç oluşturduğu değerlendirilen eylemler nedeni ile şüpheliler hakkında bu suçlardan ek takipsizlik kararı verildiği anlaşıldığından, Cumhuriyet Gazetesi’nin internet sitesinde yer alan 12/09/2018 tarihli haberin gerçeği yansıtmaması nedeni ile 5187 Sayılı Basın Kanunu’nun 14. Maddesi gereğince yukarıda verilen bilgiler doğrultusunda işlem yapılması rica olunur. haber TASARIM: İLKNUR FİLİZ Kanu2n.u‘M’naüshaadzeırrlıekDyyaaP’ppnmminaadkıiğstıniyıoAKrP Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın CHP’nin İş nı anımsatıyor. O dönem 6195 sayılı kanun sonra AKP, CHP’nin hisselerine el koymak Bankası hisselerini gündeme getirmesi, TBMM’den geçmiş, İnönü’de bunu “Müsa için girişimde bulunursa “2. Müsadere Ka 1951’de CHP’nin mal varlığına el konması dere Kanunu” olarak tanımlamıştı. 67 yıl nunu” gündeme gelecek Atatürk’ün vasiyeti gereği İş Bankası’ndaki yüzde 28.90 hissesinin sevk ve idaresinin te iadesi hakkındaki kanun tasarısı”nı oy birliği ile kabul etti. Tasarı on beş maddeden oluşuyordu. CHP’ye bırakması bir kez daha tartışma konusu oldu. Cumhurbaşka CHP’den büyük tepki AHMET İSVAN ANLATIYOR 9 Ağustos 1951 tarihli Cumhuriyet. Kırık ağızlı toprak testi CHP’nin mallarının alınması önemli ve dramatik bir olaydı. de durdu. Devleti temsil eden malmüdürü ve CHP’yi temsil eden ilçe Yalova’da CHP yandaşlarıyla birlik yöneticileri birlikte içeri girdiler. Az te tanık oldum ve çok etkilendim. sayıda olan CHP’nin eşyaları zap Mal müdürleriyle anlaşma yapılmıştı; müdür gelip partinin mallarını devlet adına teslim alacak ta geçirilerek kısa zamanda kamyona taşındı. İş zaptın taraflarca imzalanmasına gelince, CHP İlçe Baş ve zabıt tutacaktı. CHP Yalova İl kanı Rahmi Üstel, partililerden ha çe binası mütevazı, tek gözlü bir mekândı. Mevcut bütün eşya, bir toplantı masa tırlayabildiğim kadarıyla Çiftçi Hasan, İsmail Atilla, Çömlekçi Mehmet, Sert Hasan, sı, sandalyeler, bir dos Benzinci Nicati zaptı im ya dolabı, bir daktilo masasından ibaretti. Partinin yararlandığı daktilo zalamaktan imtina ettiler; “Bu testiyi de alacaksın” diyerek Halim Efendi’nin makinesi partinin değil, kullandığı ağzı kırık testi partiye hizmet veren arzuhalci Halim Efendi’nin malıydı. Halim Efendi, yi gösterdiler. AHMET İSVAN Malmüdürü bu kırık testiye devletçe el konması parti binasını kullanır, arzuhalci nın kendilerini küçük düşüreceği lik yapan, partiden çok cüzi bir ni anlamış, o ağzı kırık testiyi alma ücret alır ve makinesiyle partinin makta ısrar ediyordu. Bizimkiler, yazılarını yazardı. “Bu testi CHP’nin malıdır. Bütün O günün bende bıraktığı en derin iz, karşı kaldırımda ellerinde eşyalarla bekleyen partililerin oluşturduğu olağanüstü büyük sessiz ve mallarımızı almakla görevlisin, bu testiyi de alacaksın” diye bağırdılar. Yasadaki ifadeye göre, CHP’liler haklıydı. Zavallı malmüdürü öyle bir hareketsiz kalabalıktı. Çok sayıda CHP’li, ellerinde partiye bağışlayacakları eşyalarla bekliyorlardı. Sandalyeler, masalar, dolaplar, seh eziklik içindeydi ki, bir süre direnmeye çalıştıktan sonra teslim oldu ve zapta ilave edildi: “1 adet ağzı kırık, tek kulplu toprak testi.” Ağzı palar, halılar, Atatürk ve İnönü fo kırık testi de diğer malların yanına toğrafları ile oyalı örtüler, perde kamyona yüklendi ve mallar gitti. ler partililerin elinde karşı kaldırım Kamyonun hareket etmesiyle karda büyük bir göç hazırlığını çağrıştı şı kaldırımda sessiz bekleyen parti ran bir görüntü oluşturuyordu. Her liler, ellerindeki eşyalar ve yürekle kes malmüdürünü bekliyordu. Malmüdürü, zabıt katibi, hizmetliler ve kamyon, parti binasının önün rinde kararlı bir hırs, içeriye doluştular. Eskisinden çok daha fazla ve çok daha değerli eşya getirilmişti. nı Erdoğan’ın Azerbaycan dönüşünde gazetecilerle yaptığı sohbet sıra MİYASE İLKNUR sında konuyu yeniden gündeme ta Yasa tasarısı; “Genel katma ve özel bütçeli daireler, belediyeler, köyler ve iktisadi devlet teşekkülleri ve kurumla şıması “yeni bir Müsadere Kanunu” mu geli rıyla, sermayesinin yarıdan fazlası devlet ve yor sorusunu akla getirdi. ya kamu hükmü şahısları tarafından temin CHP’nin İş Bankası’ndaki hisselerinin tar edilen müesseselerle umumun menfaatine tışılması olayının mazisi oldukça eski. DP ik hizmet eden derneklerin hiç bir siyasi suret tidarı döneminde de bu konu gündeme gel le siyasi partiler bedelsiz taşınır ya da taşın miş, ancak Halkevleri ve CHP’nin mallarına maz mal terk ve bağış yapamayacakları, sa el konmasına yönelik yasa tasarısı kanunlaşırken İş Bankası hisselerine kamuoyunda büyük gürültü çıkacağı endişesiyle dokunulmamıştı. Atatürk’e ait İş Bankası’ndaki hisselerden CHP, herhangi bir gelir elde etmediği sadece, bu hisselerden elde edilen rüçhan haklarının vasiyete uygun kullanılıp kullanılmadığı konusunda denetmen görevi olduğu bilinmesine karşın AKP iktidarı bu konuyu sürekli gündemde tutuyor. AKP bu konuda adım atar mı bilinmez ama Erdoğan’ın bir konuyu kamuoyunda tartıştırdıktan sonra hamle yaptığı da bilinen bir gerçek. Adnan Menderes de, Halkevleri ile CHP’nin malllarına el konulmasından önce konuyu, önce basında ardından miting ve parti toplantılarında tartıştırdıktan sonra el koyma kanununu Meclis’teki çoğunluğuna güvenerek getirip TBMM’ye dayatmıştı. İlk darbe Halkevlerine tamayacakları ve eskiden devredilmiş olanların sahiplerine geri verilmesi, Halkevi olarak kullanılan binaların devlet adına tescil edilmesi, bu yasa ile geri alınmasına karar verilen malların, üç ay içinde geri verilmesi” gibi zorunluluklar getiriyordu. Oysa CHP’liler Halkevlerinin bir kültür kurumu olarak korunmasını kabul ediyorlardı. CHP’liler bu tasarıyı kınamak için İstanbul’da protesto gösterilerinde bulundular. Muhalefetin tepkilerine karşı, yasa TBMM’de 8 Ağustos 1951’de yapılan oylama sonucunda 3 ret oyuna karşı 362 oyla kabul edildi. Yasa Cumhurbaşkanı tarafından kabul edildikten sonra aynı gün yürürlüğe konularak telgraflarla valiliklere duyuruldu. CHP’nin mallarının bir bölümüyle Halkevlerinin bütün mallarına el konuldu ve mallar hazineye devredildi. Bu yasayla aydınlanma döneminin en önemli kültür kurumlarından biri olan Halkevleri’nin varlığına son ve Tek parti döneminde CHP’nin yan kuruluşu olan Halkevleri, 1932 yılında kurulmuştu. Muhalefette iken Halkevlerinin kültür ocağı olarak varlığını sürdürmesini isteyen DP, 1950’de iktidara geldiğinde birden tavır değiştirdi. O yıllarda toplam 487 tane olan Halkevleri ile 4327 tane olan Halk Odalarının kapatılmasına ve malvarlığına el konmasına ilişkin ilk işaret fişeğini DP’nin yayın organı Zafer gazetesi attı. Zafer gazetesinde “Hesap günü gelmiştir. CHP’nin gaspettikleri istirdat edilecek. Millettin kesesinden yapılan gaspların üzerine oturtulan Halk Partisi binasının hesaplarının rildi. DP gubu adına Akif Sarıoğlu ve 91 arkadaşı bir yasa teklifi hazırlayarak TBMM’ye sundular. Bu yasa tasarısı oylanarak 5’e karşı 341 oyla kabul edildi. Oylama sırasında; Tezer Taşkıran, Remzi Oğuz Arık, Osman Bölükbaşı, Cezmi Türk ve Hıdır Aslan ret oyu kullanırken; 120 milletvekili oylamada bulunmadı. Bu yasa iktidar ile CHP ilişkilerinde önemli bir dönüm noktası oluşturmuş, iktidar yasayı “haksız iktisapların millete iadesini” öngören yasa olarak nitelendirirken, muhalfet paritisi CHP de bu yasayı, “müsadere kanunu” olarak adlandırmıştı. Genel merkez taşındı ve o zaman ki iktidarlarca Halkevlerine veri Bu yasaya göre, CHP’nin sahip olduğu, bü len 50 milyon liranın hesabı sorulacak” şek tün taşınır ve taşınmaz mallar, diğer değerler, linde çıkan yazı, gelecek kasırganın haberci haklar ve alacaklar hazineye devredilecek, an siydi. Akabinde konu DP Meclis grubuna ge cak parti binası olarak kullanılan yerlerdeki tirildi. Halkevlerinin kapatılması ve malla menkul eşyadan parti faaliyeti için zorunlu ol rının hazineye devri için Refik Şevket İnce dukları Maliye Bakanlığı’nca kabul edilecek ve yedi arkadaşının hazırladığı yasa tasarısı, olanlar, CHP’ye bırakılacaktı. Bu yasa yü CHP’nin tarafından büyük bir tepkiyle kar rürlüğe girdikten sonra CHP Genel Merkez şılandı. Ulus gazetesi, tasarıyı “Muhalefetin Binası ve Ulus gazetesi mühürlendiği için, Tasfiyesine doğru” başlığıyla duyurdu. CHP Genel Merkezi Ziya Gökalp Caddesi’ne Yasa tasarısı DP grubunda 24 Temmuz taşındı. Ulus Gazetesi de Yeni Ulus adı ile 1951 tarihinde ele alındı. Gruptan geçtikten yayımlanmaya devam etti. 12 Eylül döne sonra konu Meclis’e getirildi, “Halkevleri ve minde de CHP hisselerine el konulmak is CHP’nin haksız iktisap ettiği malların devle tenmiş ancak karar yargıdan dönmüştü. T.C. GİRESUN 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN SAYI: 2018/504 Esas Davacı İBRAHİM BAŞ ile davalı GİRESUN NÜFUS MÜD. arasında mahkememizde görülmekte olan Gaipliğe Karar Verilmesi davası nedeniyle; Aşağıda açık kimliği bulunan ve gaipliğine karar verilmesi istenenlerin gaipliği hakkında bilgisi olanların 6 ay içinde mahkememize haber vermeleri hususu ilanen tebliğ olunur. 13/09/2018 GAİP TC KİMLİK NO: 43783207464 ADI SOYADI: HALİL İBRAHİM BABA ADI: MEHMET ANA ADI: GÜLSÜM DOĞUM TARİHİ: 01/07/1874 DOĞUM YERİ: DARI İKAMETGAH ADRESİ: Giresun Merkez Darıköy Köyü GAİP TC KİMLİK NO: DOĞUM YERİ: ADI SOYADI: MUSTAFA BABA ADI: MEHMET ANA ADI: DOĞUM TARİHİ: İKAMETGAH ADRESİ: Giresun Merkez Darıköy Köyü Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 863847) T.C. MUĞLA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI’NDAN SU VE KANALİZASYON İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ DESTEK HİZMETLERİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI 1. İlimiz, Köyceğiz İlçesi, Çayhisar Mahallesi, Avlanmaz Tepe Mevkii, Y=662236 X=4100556 koordinatlarında bulunan kaynak suyun 5 lt/sn’lik kısmının 1.017.036,00 TL ilk yıl tahmini kira bedeli üzerinden 17.09.2023 tarihine kadar içme ve satış amaçlı kiralama ihalesi; Muğla Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü Taşınır, Taşınmaz, Kaynak ve Hakların Değerlendirilmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin 23 üncü maddesine göre Açık Teklif Usulü ile 01.10.2018 Pazartesi günü saat 14:00’de Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığında yapılacaktır. 2. İhaleye iştirak etmek isteyenlerin 30.511,08 TL’lik Geçici Teminat Makbuzu, (geçici teminat mektubu, süresiz, Limit içi) Nüfus Cüzdanı Örneği ve İkametgâh Belgesi, vekâleten katılacakların Noter Tasdikli Vekâletnameyi, Tüzel Kişiler de ise yılı içinde alınmış Ticaret Sicil Belgesi, Noter Tasdikli Yetki Belgesi ve İmza Sirküleri, gerçek kişilerin T.C. Kimlik numarasını, tüzel kişilerin ise vergi kimlik numarasını ihale tarih ve saatinde Komisyona teslim etmeleri gerekmektedir. 3. İhale bedeli üzerinden alınacak KDV ile diğer vergiler, harçlar ve yasal yükümlülükler alıcıdan tahsil edilecektir. 4. Yıllık kira bedeli peşin ödenebileceği gibi, kira bedelinin dörtte biri peşin kalanı üçer aylık dönemler halinde taksitle de ödenebilir. 5. İhaleye ait Şartname mesai saatleri için MUSKİ Destek Hizmetleri Dairesi Başkanlığında ücretsiz görülebilir. 6. Posta ile yapılacak müracaatlarda postadaki gecikmelerden İhale Komisyonu sorumlu değildir. 7. İdare; 2886 sayılı Devlet İhale Kanununa tabi olmayıp, ihaleyi yapıp yapmamakta, dilediğine vermekte ve herhangi bir aşamada iptal etmekte gerekçesini bir kararda belirtmek suretiyle serbesttir. İlan olunur. Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 861252) T.C. İSTANBUL 8. AİLE MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2017/941 Esas DAVALI: HALİL İBRAHİM YAĞMUR Göktürk Mah. Kemerlife Çarışısı No. 26/B Rookie’s Bar Kemerburgaz Eyüp/ İSTANBUL Davacı EVREN YAĞMUR tarafından Davalı HALİL İBRAHİM YAĞMUR aleyhine açılan Nafaka davasının yapılan yargılamasında; Mahkememizce verilen ara karar uyarınca; Davalı EMİN ve FATMA oğlu 19/03/1976 dogumlu, doğumlu, HALİL İBRAHİM YAĞMUR’a mahkememizce dava dilekçesinde belirtilen adresine Dava Dilekçesi ve Tensip Zaptını içerir davetiye çıkartılmış olup, adreste tanınmadığı ve muhtarlık kayıtlarında kaydının bulunmadığı gerekçesi ile tebligat yapılamamıştır. Dosyada yapılan adres araştırmasından da davalının adresi tespit edilememiş olduğundan dava dilekçesinin ve tensip zaptının ilanen tebliğine karar verilmiştir. Bu itibarla; davacı EVREN YAĞMUR tarafındanaleyhinize açılan davada; davalı ile 7 yıllık evli olduklarını, evliliklerinden bir kız çocuklarının olduğunu,çocuğun özel bir tedavi süreci olduğunu, bugüne kadar harcadıkları paraların 80.000 TL nin üzerinde olduğunu aylık 2000 TL çocuğun masrafı olduğunu, davalının 2 yıldır kendileri ile ilgilenmediğini bu nedenle müşterek hasta çocukları için aylık 2.000 TL kendisi için aylık 1.000 TL olmak üzere toplam 3.000 TL tedbir nafakasına karar verilmesini talep ettiği, dava dilekçesine karşı 6100 sayılı H.M.K.’nun 122/1 maddesi gereğince dava dilekçesinin iş bu ilanın yayınlandığı tarihten itibaren 7 gün sonra başlamak üzere; 2 hafta içinde aynı kanunun 129. maddesindeki hususları içerir şekilde cevap dilekçesi vermek suretiyle davaya cevap verebileceğiniz, aksi takdirde davacının dava dilekçesinde ileri sürdüğü vakıaların tamamını inkar etmiş sayılacağınız hususu; dava dilekçesinin HALİL İBRAHİM YAĞMUR ‘a tebliği yerine geçerli olmak üzere ilanen tebliğ olunur. 10/09/2018 Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de (Basın: 864371) C MY B