18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KULTUR Gençlik orkestrasından Darüşşafaka’ya özel konser Türkiye Gençlik Filarmoni Orkestrası (TUGFO), Kurban Bayramı’nın 4. gününde Darüşşafaka Cemiyeti bağışçılarını ziyaret etti. 4 Eylül’e kadar sürecek kampta şef Cem Mansur yönetimin de konser maratonuna hazırlanan orkestra, bu yılın ilk konserini Yakacık, Maltepe ve Şenesenevler rezidanslarında yaşayan 65 yaş üzerindeki bağışçılar için verdi. 12 EDİTÖR: ORHUN ATMIŞ TASARIM: İLKNUR FİLİZ Güneş Karabuda: [email protected] Pazar 26 Ağustos 2018 Yeryüzü tanığı Gazeteci, yazar, film yönetmeni Karabuda, 85 yaşında hayatını kaybetti Ah benim kadir bilmez ülkem! Aydınlık, yaratıcı, yararlı, güzel insan Fotoğraflar Yaşar Kemal Vakfı arşivinden. lara yaşamı zehir eden ülkem! Dönen çarkların dişlileri arasın da insan öğüten memleketim! Farklı düşüneni ezmek için; ac zini gizlemek için; çıkarını kol lamak için pırıl pırıl gençleri ni “düşman” ya da “vatan haini” ilan eden; onları hapislerde süründüren, işkenceden geçiren, ülkeyi terk etmeye yönelten memleketim... Güneş Karabuda’yı yitirdik haberini aldığım an aklımdan ve yüreğimden geçen bunlardı... Gazeteci, yazar, film yönetmeni, fotoğraf ve belgesel ustası, araştırmacı Güneş Karabuda, gerçek bir demokrattı. İyi, namuslu, dürüst bir insan; karısına âşık bir eş, harika bir aile babası; haksızlığa uğrayandan, sömürülenden yana vicdan sahibi; çağdaş ve evrensel değerleri benimsemiş, yetenekli ve nitelikli bir solcu ve bir Türkiye âşığıydı. (Eh bunlar bile güzel ülkemde insanın başını derde sokmaya yeter elbet...) İsveçli eşi Barbro da gazeteciydi... İkisi de eleştirel bakış açısından vazgeçmedikleri için elbet takibe, soruşturmalara uğradılar; gözaltına alındılar, hayatı dar eden iktidarla uğraştılar. Dönem Demirel dönemiydi... İhbarda bulunan büyükelçiler, birbirinin kuyusunu kazan gazeteciler... Bugünden pek farklı değildi... 70’lerden sonra İsveç’e yerleştiler. Sanat Dergisi’ni çıkardığımız yıllarda Güneş ve Barbro Karabuda’yı Sanat Dergisi ekibine tanıştıran Onat Kutlar ve Yaşar Kemal’di. Onlar aracılığıyla onların serüvenini izlemekle kalmadık, tüm çalışmalarının da tanığı olduk. Ne zaman Türkiye’ye gelseler onlarla buluşarak, konuşarak zenginleştik. Önceki gün İsveç’te sonsuzluğa göçen Güneş Karabuda 85 yaşındaydı. Geçen yıl Dünyanın her köşesine uzanıyor, çok yönlü, farklı bakış açılarını bir araya getiren, sosyal, kültürel ve politik belgeseller hazırlıyordu. Şili’de Allende’nin yanı başındaydı, onun yakın dostuydu. Allende’nin kısa iktidarı sırasında İsveç televizyonunun Latin Amerika temsilcisiydi... Vietnam Savaşı’nın ilk elden tanıklığını yaptı. O zamanlar adı Rodezya olan Zimbabwe, Mozambik, Gine ve Botswana’nın ba ğımsızlık savaşla25.10.1979 rını elinde kame rasıyla izledi... ’68 Paris ayaklanmasında o kaldırımlardaydı... Türkiye izleyicisi onu daha çok Türkiye’deki çalışmalarıyla tanıdı: “Turkuaz” , “Boğaziçi’ne Sığınanlar” gibi TV dizilerinin yönetmenliğini yaptı. “Bebek” filmini yönetti. Görüntü yönetmenliğini yaptığı filmler ise şöyle: “Menekşe Koyu”, “Kaldırım Serçesi”, “Keşanlı Ali Destanı”, “Yılanı Öldürseler”, “Yusuf ile Kenan”, “Otobüs.” Güneş Karabuda’nın kitaplarını okumak, onunla ve onun o hiç azalmayan mizah duygusuyla, rengârenk yazma biçimiyle, bir yolculuğa çıkmak ya da onunla sohbete dalmak gibidir. “Göz Tanığı, Kulak Misafiri”; “İndim Zaman Bahçesine”, “Zaman Bahçesinden Portreler”; “Zoraki Randevular Parkı” adlı kitapları tanığımdır. (Yapı Kredi Yayınları) Yazmaktan hiç vazgeçmedi. Ve sayısız gazeteciye, belgeselciye örnek oldu. Başarılarını sanki yok saydı. Öylesine alçakgönüllüydü. Ona soracak olsanız: “Çoğu Güneş Karabuda Yaşar Kemal YAŞAR KEMAL’DEN: Çantasında Türkiye... Geçen yıllarda Yapı Kredi Galerisi’nde Güneş Karabuda’nın Yaşar Kemal fotoğraflarıyla açılan sergisini anımsıyorum. Her fotoğrafa Yaşar Kemal’den metinler eşliğindeydi. Muhteşemdi. Güneş Karabuda’yı Yaşar Kemal’in sözleriyle sevgiyle, saygıyla anıyorum: “... Güneş kırk yıldır dünyanın her yerindeydi. Güneş, Türkiye’de doğmuştu. Ülkesini seviyordu. Dünyanın neresine giderse gitsin onun çantasında bir parça Türkiye mutlaka vardı. O, ni ne kadar sanatlarına, işlerine adamışlarsa, o kadar da Türkiye’ye adamışlardı. Kalıbımı basarım ki, Türkiye’nin dünyada tanıtımına onlar kadar çok az kişi yardım etmiştir. Onlar Türkiye için canlarını dişlerine takmış çalışırlarken bizimkiler onları yargıyla, hapishanelerle, karakolların kokar gözaltılarıyla ödüllendiriyordu. Güneş, bu dünyanın her zaman öbür ucundaki adam, savaşların, soykırımların, zulümlerin, işkence eşi Barbro’yu yitirmişti. Şim kez bilinçli, bazen de bilmeye dünyayı, savaşları, yıkımla lerin ülkelerinde daha olay di birbirlerine kavuştuklarına rek doğru yerde doğru zaman rı yaşarken ülkesinden de lar bitmeden, yerden biter inanıyorum. da olabilme!” derdi... Bir de: ayrılmıyordu. Her yıl bir gibi bitiyordu. Elinde şim ŞİLİ’DEN VİETNAM’A Olaylara “yakından tanık olabilme fırsatını yakaladığınız kaç kez yurduna uğruyor, şek gibi kamerası, kalemTürkiye üstüne bir film ya leriyle ve eşiyle. Güneş bü Güneş Karabuda, başta İsveç televizyonu olmak üzere, Avrupa ve Amerika’daki sayısız te da, meslek adamı olarak mutluluk, insan olarak da çoğu kez karamsarlık ve utanç duy pıyor ya da Türkiye üstüne bir kitap yazıyordu. Eşi yazar Barbro ile kendileri yük bir birikimdir. Bir insanlık, bir sevgi, bir dostluk birikimidir.” levizyona belgeseller hazırladı. manın karmaşası” derdi... ‘İnsanlar kullanılmaktan bıktı’ ORHUN ATMIŞ Geçen yıl 200 binden fazla müzikseveri ağırlayan Balıkesir’in Edremit ilçesindeki Dalyan Sahili’nde gerçekleştirilen Zeytinli Rock Festivali bu yıl 29 Ağustos2 Eylül arasında düzenlenecek. 5 gün boyunca 3 sahnede 90 sanatçıyı ağırlayacak festivalde Brezilyalı “trash metal” efsanesi Sepultura grubu da sahne alacak.1984 yılında kurulan grubun vokali Derrick Green ve gitaristi Andreas Kisser, sorularımızı yanıtladı. n Türkiye’ye son 10 senede birkaç kez geldiniz, nasıl buldunuz size olan ilgiyi? Türkiye’ye dair neleri seviyorsunuz? Konsere gelen insanların coşkusu bizim burada olmamızdaki ana etken. Onlarsız burada olamazdık. Ülkenin kültürü çok güzel, burada olmak her geldiğimizde yeni tecrübeler kazandırıyor bize. n Aslında sizin de çarpık kentleşme, adaletsiz kalkınmaya dair şarkılarınız var. Türkiye’nin de böyle bir dönem yaşadığını biliyor muydunuz? Evet, ama bunun sadece Zeytinli Rock Festivali’nde konser verecek olan metal efsanesi Brezilyalı Sepultura grubuyla konuştuk Türkiye’de olmadığını düşünüyorum. Ne yazık ki dünyanın her yanında meydana geliyor. İnsanlar da kullanılmaktan bıktı artık. Değişim, ancak anlayış ve bilgi ile gerçekleşebilir. n Konsere gelecekleri ne bekliyor, onlara ne mesaj gönderirsiniz? Gelin ve şovumuzun tadını çıkarın, kutlamaları ve müzik sevgisini bizimle paylaşın. Anın parçası olun. Biz bunu hep yapıyoruz! n Üretken bir grupsunuz. Ça lışmalarınızdaki en büyük motivasyonunuz nedir? Müzik yapmak tutkusu olduğuna inanıyorum. Bizim karakterlerimiz de çalışmalarımızla ilgili açık fikirli olmamıza olanak sağlıyor. Canlı çalmak, bir gruba dahil olmanın en önemli nedenlerden biri ve yıllar içinde bu çok fazla değişmedi. İŞTE ZEYTİNLİ’NİN PROGRAMI n 29 AĞUSTOS ÇARŞAMBA / Siyah Sahne: Teoman, Selda Bağcan & Boom Pam, Mabel Matiz, Gaye Su Akyol, İlhan Erşahin’s İstanbul Sessions, Niyazi Koyuncu, Jakuzi. Kırmızı Sahne: Hey! Douglas, Della Miles (US), Sena Şener. Akustik Sahne: Yeni Türkü, Ezgi Aktan. n 30 AĞUSTOS PERŞEMBE / Siyah Sahne: Duman, Ceza, Cem Adrian, Can Bonomo, İskender Paydaş. Kırmızı Sahne: Ezhel, The Godfathers (UK), Gökcan Sanlıman, Cihan Mürtezaoğlu. Akustik Sahne: Bülent Ortaçgil, Gündoğarken, Erkan Oğur & İsmail Hakkı Demircioğlu. n 31 AĞUSTOS CUMA / Siyah Sahne: Athena, maNga, Ceyl’an Ertem, Umut Kuzey, Oceans of Noise, Can Gox. Kırmızı Sahne: Yüzyüzeyken Konuşuruz, Gazapizm, Ozbi feat. Gülce Duru, Palmiyeler. Akustik Sahne: Pilli Bebek, Ogün Sanlısoy, Murat Yılmazyıldırım. n 1 EYLÜL CUMARTESİ / Siyah Sahne: Şebnem Ferah, Ümit Besen & Pamela, Büyük Ev Ablukada, Adamlar, Deniz Tekin, Sattas, Eda Baba. Kırmızı Sahne: Baba Zula, Son Feci Bisiklet, Pacifico (CL). Akustik Sahne: Kalben, Mehmet Güreli. n 2 EYLÜL PAZAR / Siyah Sahne: Sepultura (BR), Pentagram, Moğollar, Hayko Cepkin. Kırmızı Sahne: Kesmeşeker, Yok Öyle Kararlı Şeyler, The Madcap, Piiz, Kök, Yedinci Ev. Akustik Sahne: Fatma Turgut, Hüsnü Arkan, Tuna Kiremitçi. Ayşe Gürgün Say, son yolculuğuna uğurlandı Piyanist Fazıl Say’ın annesi Ayşe Gürgün Say’ın cenazesi, Muğla’nın Bodrum ilçesinde toprağa verildi. Yaşamını sürdürdüğü Bitez Mahallesi’nde, önceki gün 81 yaşında hayatını kaybeden Ayşe Gürgün Say için Bitez Köyiçi Camisi’nde tören düzenlendi. Törene, Ayşe Gürgün Say’ın oğlu piyanist Fazıl Say ve yakınları ile sanat, spor ve iş dünyasından çok sayıda kişi ve vatandaşlar katıldı. Törene katılan oyuncu Sel çuk Yöntem, vedaların çok hüzünlü ve zor olduğunu belirterek, “Çok zor günler geçirdiği için huzura kavuştuğunu düşünüyorum. Allah rahmet eylesin. Fazıl Say’ın başı sağ olsun” dedi. Eski CHP MYK üyelerinden Umut Oran da çok üzüntülü olduklarını, Ayşe Gürgün Say’ın önemli bir aydın olduğunu söyledi. Say’ın cenazesi, öğle namazı sonrası kılınan cenaze namazının ardından mahalle mezarlığında defnedildi. l AA ‘Arkadaşlık feminist bir konudur’ DİLEK ŞEN Kitapçıların raflarında bazen hemen görebileceğiniz bazen de sorup bulabileceğiniz bir kitap var; Aramızda. Bu bir boyama kitabı. Birkaç ay önce okuyucuya sunulan kitap, kadınların arkadaşlık hallerini, eğlenme, dertleşme, dayanışma biçimlerini çizgilerle anlatıyor. Arkasında “Arkadaşlık, feminist bir konudur. Çünkü biz kadınlığı en çok birbirimizden öğreniriz” yazıyor. Bu etkileyici cümleleri görünce kitabın yazarı ve çizeri Başkent Üniversitesi öğretim üyelerinden Dr. Elif Boyacıoğlu’na ulaştık, kitabın kadınların arkadaşlığından doğan bir tesadüf sonucu ortaya çıktığını öğrendik. Kitabın tasarımcısı Zeynep Işıl Işık Dursun, Ayizi Kitap’ın editörü Aksu Bora’nın “kadınlar arasında arkadaşlık” konusunu anlatan bir boyama kitabı çıkarmak istediğini ve bunun için çizer aradıklarını söylemiş arkadaşı Boyacıoğlu’na. Çizimler, Bora ile Boyacıoğlu’nun ilk buluşmasının üzerinden bir yıl geçince tamamlanmış. ‘Hayatı birbirimizden öğreniyoruz’ Aksu Bora, kitap için yazdığı metinde “Aramızda, önce çizgilerin güzelliğiyle çarpıyor insanı, sonra baktıkça derin leştiğini fark ediyorsunuz. Her bir sahne üzerinde kafa yorulmuş, o sahnenin duygusunun ne olduğunun muhasebesi yapılmış, bakanlar ve boyayanların da bunu yapmalarının yolu açılmış” diyor. Kitaptaki çizgiler için “Benim ve çevremdeki insanların arkadaşlıkları, başlarına gelenler, hayatlarından, biraz da dalga geçilerek mizah katılarak üretilmiş bir kitap bu. İnsanlar boyarken gülümseyip kendi arkadaşlıklarından kareler veya tatlar yakalayabiliyorlarsa benim için başarılı olmuş demektir” diyen Boyacıoğlu, Bora’nın “Arkadaşlık feminist bir konudur” tümcesi için ise şöyle diyor: “Benim için arkadaşlık bizi insan olarak en çok şekillendiren etken, çevremizdeki insanlar, onlarla ilişkilerimiz, büyürken ve büyüdükten sonra bizi biz yapıyor. Bu açıdan editörüm Aksu Bora’ya katılıyorum, insan olarak kimliğimiz kadar, kadın olarak veya nasıl tanımlıyorsak kendimizikimliğimizi de etkiliyor. Birbirimizden öğreniyoruz, hayatı, mutluluğu, üzüntüyü, yalnızlığı, can yoldaşlığını...” Türkiye’nin kültürel öğeleri İrlanda’da İzmir Ekonomi Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Moda ve Tekstil Tasarımı Bölümü Öğretim Görevlisi Angela Burns, Türkiye’de yaşayan bir yabancı gözüyle ülkenin kültürünü, tarihi ve coğrafi yerlerini illüstrasyon sanatıyla buluşturdu. Sanatçı aralarında Ayasofya Müzesi, Efes Antik Kenti, İzmir Elhamra Opera Binası, Urla’nın balıkçı kayıklarının da olduğu 12 eserini İrlanda’nın en büyük festivali Feile an Phobail’de sergiledi. İrlanda ve yurtdışında yaşayan 40’ın üzerinde sanatçının eserleriyle etkinliğe katıldığını belirten Burns “Türkiye’yi anlatmayı seviyorum. Bir yabancı ve uzun yıllardır Türkiye’de yaşayan birisi olarak tarihi ve kültürel öğelere farklı gözle bakabiliyorum. Turistlerin kendi kültürleriyle karşılaştırdıklarında hangi öğeyi farklı bulacağını biliyorum” şeklinde konuştu. Selami Şahin Müzikali turnede Selami Şahin şarkılarının canlı orkestra eşliğinde çalındığı “Bir Selami Şahin Müzikali: Seninle Başım Dertte” bu akşam saat 21.00’de Bodrum Antik Tiyatro’da seyirci ile buluşacak. Başrollerinde Toprak Sağlam, Lider Şahin, Suna Keskin ve İsmail Düvenci gibi isimlerin yer aldığı müzikal, 80’li yılların rengârenk, eğlenceli ve romantik zamanlarını nostaljik sahneler ile birleştirecek. Müzikal, turne kapsamında 28 Ağustos’ta Kuşadası AVM Amfitiyatro, 30 Ağustos’ta Çeşme Açıkhava Tiyatrosu ve 1 Eylül’de Ayvalık Amfitiyatro’da sahnelenecek. Etkinliklerin biletleri Biletix’ten satışa çıktı. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle