23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 10 Ağustos 2018 EDİTÖR: SERKAN OZAN yapılır gö‘İşskteernecceenğaimsıl’tumtuüCkdteleüuzrhaaüdevnivudtikeanta haber 7 EYLEMCİLERE ENGEL Selvi Polat Nursel Tanrıverdi Alanlara yasak koyulamaz LEYLA KILIÇ KHK’yle ihraç edildikleri işlerine geri dönebilmek için eylem yapan Selvi Polat ve Nursel Tanrıverdi, gözaltına alınarak adli kontrol kararı ile serbest bırakıldı. Sulh Ceza Hâkimliği, kamu davası açılana kadar Polat ve Tanrıverdi’nin Bakırköy Cumhuriyet Meydanı’na 200 metreden fazla yaklaşmasını yasakladı. 17 yıldır öğretmen olduğunu söyleyenTanrıverdi, “Bu kararla bize alanlar ve sokaklar yasaklanıyor ama mücadele etmeyi sürdüreceğiz” dedi. KHK ile işlerinden ihraç edildikten sonra İstanbul’daki Bakırköy Cumhuriyet Meydanı’nda eylem yapan Selvi Polat ve Nursel Tanrıverdi 74. haftalarında gözaltına alındı. Bakırköy Adliyesi’ne götürülen Polat ve Tanrıverdi, “Kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri düzenleme yönetme bunların hareketlerine katılma” iddiasıyla, tutuklamaya talebiyle nöbetçi sulh ceza hâkimliğine sevk edildi. Bakırköy 1’inci Sulh Ceza Hâkimliği, Polat ve Tanrıverdi’yi adli kontrol kararıyla serbest bıraktı. Kararda haklarında kamu davası açıla kadar Bakırköy Cumhuriyet Meydanı’na 200 metreden fazla yaklaşmaları yasaklandı. Tutuklama kararı olsa bu kadar şaşırmazdım Polat ve Tanrıverdi’nin avukatı Ferdi Yamar, “Ankara Yüksel’de yapılan eylemlerde gözaltına alınan kişileri kolluk kuvvetleri hastaneye götürerek sağlık kontrollerini yaptırır. Kabahatler kanuna göre bir para cezası keser ve serbest bırakır. İstanbul’da ki absürtlük, herkese farklı bir uygulama gösteriliyor. Türkiye’de hukukun bir olması gerekiyor. Suçlamaları kabul etmiyoruz ama kişilere işlem aynı olmalı” diye konuştu. Yamar, Polat ve Tanrıverdi’ye verilen 200 metre yasağını “tutuklama kararı olsa bu kadar şaşırmazdım” şeklinde değerlendirdi. Açlık grevi dikkate alınmıyor Seçimlere kadar yoğun bir baskıya maruz kalmadıklarını belirten Tanrıverdi, “Eylemlerimizin 68. haftasında kolluk kuvvetleri baskı uygulamaya başladı. Yaklaşık iki hafta boyunca toplamda 4 kez Kadıköy, Kartal ve Bakırköy’de gözaltına alındık. Emniyete her götürüldüğümüzde üçer gün işkenceye maruz kaldık. Ters kelepçe, çıplak arama, kaba dayak gibi uygulamalarla karşı karşıya bırakıldık” dedi. Açlık grevi yaptıklarında beyanlarını dikkate almadıklarını vurgulayan Tanrıverdi, “Her gözaltına alındığımızda açlık grevi yaptık. Gözaltında açlık grevi yaptığınızı beyan ettiğinizde size şeker ve su vermeliler ama bize hiç vermediler” ifadelerini kullandı. 17 yıldır öğretmen olduğunu söyleyen Tanrıverdi, “Bu kararla bize alanlar ve sokaklar yasaklanıyor ama mücadele etmeyi sürdüreceğiz” dedi. Hâkim yasaklayamaz KHK ile ihraç edilmesiyle 41 yıllık öğretmenlik hayatını sonlandırmak zorunda kalan Polat ise Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın ihraç edilmesinin ardından yaptıkları direniş ile baskıların daha da arttığının altını çizdi. Polat, “KESK ile birlikte hareket ediyorduk. Gelinen bu noktada sendikalar etkisiz hale getirildi. Kendi üyelerine yardım etme sorumluluğunu üstlenmediler. Üyelerini yalnız bıraktılar ve bize sahip çıkmadılar” dedi. Geri adım atmayacaklarını söyleyen Polat, “Bir hâkim bize kalkıp da alan yasaklayamaz. Biz haklarımızı almak için direniyoruz” ifadelerini kullandı. 1 yıldır tutuklu olan avukat Engin Gökoğlu’nun cezaevinde kolu kırıldı. Tedavisi engellendi, kırık kolundan tutularak yerlerde sürüklendi. 4 aydır yakınlarıyla görüşemiyor. Yaklaşık bir yıldır cezaevinde olan avukat Engin Gökoğlu, kötü muame le ve işkenceye maruz kalmaya devam ediyor. Gökoğlu, ceza evi müdürü tarafından “OHAL uygulamaları devam edecek, iş kence nasıl yapılır göstereceğim” teh ditleri alıyor. Terör örgütü üyesi olduğu iddiasıyla ge ŞEYMA PAŞAYİĞİT çen 12 Eylül’ün gece yarısı gözaltına alı narak tutuklanan avukat Engin Gökoğlu, Tekirdağ 2 Nolu T Ti pi Cezaevi’nde kalıyor. Gökoğlu ve beraberindeki tutuklu ve hü kümler, kendilerini farklı hücre lere ayırmak isteyen cezaevi gö revlilerine karşı direnince; taz yikli su, cop ve kırılan camların üzerinde sürüklenerek sert mü dahaleye maruz kalmıştı. Cezaevi görevlilerden birinin ters kelepçe uygulamaya çalış ması sırasında kolu kırılan avu kat Gökoğlu, ayakları kelepçe li, kıyafetleri çıkarılmış ve ıs lak şekilde bekletilip hastane ye gönderilmemişti. Konuya iliş kin soruşturmada da cezaevi yö netimi, olay sırasında kırılan cam, masa, sandalye gibi eşyaların dö kümünü savcılığa “savunma” amaçlı göstermişti. Savcılık ise müşteki sırasında Gökoğlu’nun kırılan kolundan çok koğuşta kırılan eşyalara ilişkin sorular yöneltmişti. Cumhuriyet’e ulaşan Engin Gökoğlu’nun eşi Me ral Yıldırım Gökoğlu, cezaevinde ki kötü muamelerin devam ettiğini bildirdi. Tedavi olamıyor Meral Yıldırım Gökoğlu’nun aktardıklarına göre; OHAL’in kaldırılmasının ardından cezaevi müdürü “OHAL uygulamaları devam edecek, işkence nasıl yapılır göstereceğim” diyerek avukat Gökoğlu’nu tehdit ediyor. Kırılan kolu için fizik tedavi görmesi gereken Gökoğlu, hastaneye götürüldüğünde hücre ti pi tekli ring uygulaması sebebiyle tedavilerini düzenli alamıyor. Cezaevindeki hak gasplarına karşı oturma eylemi yaptığı için disiplin cezaları alan Gökoğlu, 4 aydır yakınları ile görüştürülmüyor. Kitap hakkı tamamıyla elinden alınan Gökoğlu, yakınlarının bayram ve doğum günü için gönderdikleri kitaplara dahi ulaşamıyor. Hücre cezası verildi Tedavi engellemesi ve cezaevi müdürü tehditlerini protesto ederek oturma eylemi başlatan Gökoğlu, kırılan ve tedavisi engellenen kolundan tutularak sürüklendi. Omzu da zedelenen Gökoğlu’na cezaevi idaresinin başlattığı soruşturma sonucu “isyan çıkarmak” gerekçesiyle hücre cezası verildi. iAlevuskuaçltalınkıyor İlk duruşması 10 Eylül’de görülecek olan Gökoğlu’nun hakkında delil olarak takip ettiği dosyalar gösterildi. Gökoğlu’nun takip ettiği dosyalar ise KHK ile ihraç edilip, “İşimi geri istiyorum” diyerek açlık grevine başlayan Nuriye Gülmen ile Semih Özakça’nın davası, 301 madencinin katledildiği Soma faciası davası, polislerce katledilen Dilek Doğan davası, Gezi sürecinde sokakta katledilen 14 yaşındaki Berkin Elvan’ın davası yer aldı. Gökoğlu hakkında avukatlık yaptıkları suç dosyaları ve tanık beyanları da ayrıca delil olarak sunuldu. HDP’DEN GÖZALTI VE BASKILARA KARŞI AÇIKLAMA ‘OHAL yasalaştı, döndü’ HDP İstanbul İl Örgütü, 24 Haziran seçimleri sonrası Gençlik Meclisi üyeleri ve il yöneticilerine yönelik gerçekleştirilen gözaltılar için dün İstanbul il binasında basın toplantısı düzenledi. Açıklamada, “Arkadaşlarımızın başına gelecek herhangi bir saldırıdan AKP ve Erdoğan iktidarı sorumludur” denildi. HDP Gençlik Meclisi Yürütme Kurulu Üyesi Rıdvan Öztürk, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Bütün HDP’lilerden intikam alacağız” söylemleri sonrası yurdun birçok yerinde parti çalışanlarına yönelik bir kaçırılma, gözaltına alınma, tutuklanma politikası başlatıldığını söyleyerek, son 3 günde İstanbul’da 15 HDP’linin gözaltına alındığını, 6’sının tutuklandığını aktardı. Öztürk, “Koşullar zor, özellikle genç kesime yönelik ciddi bir baskı var. Üniversitelerin bölünmesi, gençlerin ucuz işgücü olarak çalıştırılması gibi baskılara karşı HDP’nin tek seçenek olduğunu söylüyoruz. Onlar ne kadar vahşileşirse biz onların karşısında o kadar demokratikleşerek, demokratik direnişi ön plana çıkararak onların bütün politikalarını boşa çıkaracağız” dedi. Sindirme ve baskı politikalarının güncelliğini koruduğunu belirten HDP Diyarbakır milletvekili Dersim Dağ ise “90’larda beyaz toroslar vardı, şimdi Fluence’ler var. Baskılara, gözaltılara, kaçırılmalara en büyük cevabımızın örgütlü mücadele olduğunu belirtiyoruz. Daha fazla örgütleneceğiz, mücadele edeceğiz ve direneceğiz. Erdoğan’ın ‘HDP’ye destek verenler hesap verecek’ sözü bir gözdağıdır ve gözaltılara bir dayanaktır. Bu tarz yaklaşımlar bizim geri adım atmamızı sağlamayacaktır. Biz her zaman mücadelemizi büyüteceğiz” ifadelerini kullandı. ‘AKP iktidarı sorumlu’ HDP İstanbul milletvekili Dilşat Canbaz Kaya da gözaltıların akademisyenler, gazeteciler, öğrenciler ve kadınlar üzerinden yapılmaya başlandığını kaydederek şunları söyledi: “Toplumsal muhalefetin dinamik olduğu bu süreçte saldırılar, bir sene önce Ankara’da başladı. Birçok gençlik üyesi kaçırıldı ve ajanlaştırılmaya çalışıldı. Bu durumu sistematik hale getirmeye çalıştılar. OHAL kaldırıldı ama yasallaşarak geri getirdiler. Ne ekonomik kriz ne de emek alanına ve muhalif güçlere saldırılar son bulmayacak. Gençlik, toplumsal muhalefetin üniversitelerde ve sokakta önemli bir ayağıdır. ‘HDP’ye destek verenlerden bunun hesabını soracağız’ diyen bir tek adam var. Bu tek adam zihniyetine karşı bizler örgütlü birleşik mücadele ile cevap vereceğiz. Arkadaşlarımızın başına gelecek herhangi bir saldırıdan AKP ve Erdoğan iktidarı sorumludur.” l İSTANBUL / Cumhuriyet GBT’YE TEPKİ GÖSTERDİLER Nuriye Gülmen yine gözaltında Kanun hükmünde kararnameyle ihraç edilmesi üzerine Yüksel Caddesi’nde açlık grevi yapan ve bir süre tutuklu yargılanan Nuriye Gülmen ve Yüksel’deki eylemlere katılan Mehmet Dersulu, Bodrum’da gözaltına alındı. Halkın Hukuk Bürosu’ndan yapılan açıklamaya göre, Gülmen ve Dersulu, Bodrum Değirmenler bölgesinde uçurtma uçurtmak istedi. Bölgeye gelen polisler, GBT kontrolü yapmak istedi. “Zaten tanıyorsunuz” diyen Gülmen, kimlik vermeyi reddedince iki isim gözaltına alındı. Nuriye Gülmen gözaltı sonrası yaptığı açıklamada, adliyede polis tarafından yerde sürüklendiğini belirterek, “Gözaltından çıktık. Hastaneye gidiyoruz. Bacağımı hareket ettiremiyorum. Bu haldeyken adliyede yerde sürüklediler. Mehmet’in kafası da dahil olmak üzere her yerine tekme attılar” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet TEK BAŞINA PROPAGANDA Eren Erdem’e soruşturma Silivri Cezaevi’nde tutuklu CHP PM üyesi Eren Erdem’e hücresinin duvarına “Faşizme ölüm”, “Halk kazanacak” yazdığı için disiplin soruşturması başlatıldı. Erdem’in avukatı Onur Cingil, “Bu sözlerin hangisi kınanır? Tek başına tutsak biri kime propaganda yapabilir? Hukuken kabul edilebilir değil. Umarım bu haklı cümleleri yazdığı için kınama cezası almaz. Ama alırsa eğer kınama cezasını verenlere kınama cezası verilmesi gerekiyor” dedi. CHP eski milletvekili Barış Yarkadaş ise sosyal medyada, “Silivri zindanındaki hücresinin duvarına ‘Faşizme ölüm... Halk kazanacak...’ yazdığı için disiplin soruşturması başlatıldı. Cezaevi yönetimi, bu sözde hangi suçu gördü? Eren haksız mı? Faşizm insanlık suçudur ve tarihe gömülmelidir!” paylaşımını yaptı. l İSTANBUL / Cumhuriyet TELEKULAK SORUŞTURMASI 40 CHP’li vekil ifadeye çağrıldı Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun geçen yıl düzenlediği “adalet yürüyüşü” sırasında CHP’lilerin telefonlarının casus programla yasadışı şekilde dinlenip izlendiği iddiasıyla başlattığı soruşturmada, şikâyetçi olan 40 CHP’li milletvekilini müşteki sıfatıyla ifadeye çağırdı. Alman yazılım şirketi Finfisher’in, Adalet Yürüşü için kurduğu tuzak internet sitesi üzerinden, aralarında çok sayıda siyasetçi ve milletvekilinin de olduğu binlerce kişinin telefonuna sızdığı ortaya çıkmıştı. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ve bir grup milletvekili, 15 Haziran 2017’de Ankara’dan başlayan ve İstanbul’a kadar süren adalet yürüyüşüne katılanların Almanya’da istihbarat örgütlerinin kullandığı bir casus programla usulsüz şekilde dinlendiği iddiasıyla suç duyurusunda bulunmuştu. Bunun üzerine soruşturma başlatan savcılık, şikâyetçi olan eski ve yeni 40 milletvekilini müşteki sıfatıyla ifadeye çağırdı. Savcılık, ifade sırasında CHP’li vekillere mağduriyetinin ne olduğunu, dinlemeyi yapanlara ilişkin delil olup olmadığını soracak.l ANKARA / Cumhuriyet ERDOĞAN’A HAKARET Hayri İnönü’nün koruması tutuklandı Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü’nün koruması Mehmet Ali Başkale, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a hakaret ettiği iddiasıyla tutuklandı. Sosyal paylaşım sitesi Twitter üzerinden Erdoğan’a hakarette bulunduğu iddiasıyla gözaltına alınan Başkale, sevk edildiği mahkeme tarafından dün akşam saatlerinde tutuklandı. Konuya ilişkin önceki gün açıklama yapan Şişli Belediye Başkanı Hayri İnönü de korumasının tavrına tepki göstererek, “Belediye personelimizin Cumhurbaşkanı’na ve devlet büyüklerine sosyal medyadan hakaret ettiği tespit edilmiştir. Eleştiri ve hakareti birbirine karıştırmak, seçilmişlere karşı uygunsuz dil kullanmak asla kabul edebileceğim bir şey değildir” ifadelerini kullanmıştı. l İSTANBUL / Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle