18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
DUNYA Meksika’da yine gazeteci katledildi Ruben Pat Dünyada gazeteciler için en tehlikeli yerlerden biri olan Meksika’da bir basın mensubu daha katledildi. Playa News internet sitesinin genel yayın müdürü Ruben Pat, Quintana Roo eyaletinin Playa del Carmen şehrinde bir barın dışında vurularak öldürüldü. Pat, Jose Guadalupe Chan’ın ardından Playa News’un bir ay içinde öldürülen ikinci gazetecisi oldu. Ruben Pat Meksika’da bu yıl içinde katledilen yedinci gazeteci. Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nden yapılan açıklamada, Pat’in geçen ay Playa Del Carmen’de “güvenlik güçleri tarafından gözaltına alındığını, tehdit edildiğini, işkenceye maruz kaldığını anlattığı” kaydedildi. Gazetecinin “yerel yetkililerin organize suç örgütleri ile ilişkileri konusunda bir haber üzerine çalıştığı” da aktarıldı. Perşembe 26 Temmuz 2018 [email protected] EDİTÖR: BETÜL BERİŞE TASARIM: İLKNUR FİLİZ Süveyda’da IŞİD terörü 13 Suriye’de ordunun cihatçıların elindeki bölgelerde yeniden kontrolü ele almaya yönelik güneyde ilerleyişi sürerken ülkenin Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, örgütün üstlendiği eşzamanlı saldırılarda 220’den fazla kişinin yaşamını yitirdiğini duyurdu güneybatısındaki Süveyda vilayetin de dün eş zamanlı silahlı ve bomba başkentinde pazar yerinde büyük bir rını, üzerlerindeki intihar yeleklerini lı saldırılar gerçekleştirildi. Saldırı patlama meydana geldi. Ardından mi patlattıklarını bildirdi. İnsan Hakları ları mesaj uygulaması Telegram üze litanların vilayetin çeşitli bölgelerin Gözlemevi, IŞİD militanlarının ardın rinden IŞİD üstlendi. Hizbullah’a yakın El Manar televizyonuna konuşan bir sağlık yetkilisi, saldırılarda en az 50 kişinin öldüğünü, 78 kişinin de yaralandığını söyledi. Londra merkezli muhaliflere yakın Suri Saldırılar Deraa’daki Şam operasyonlarının ardından geldi. de saldırılar gerçekleştirdiği haberleri gündeme yansıdı. Suriye resmi haber ajansı SANA, hükümet güçlerinin saldırıları püskürttüğünü duyurdu ancak ölü ya da yaralı sayısı hakkında bilgi vermedi. SANA, güvenlik güçle dan vilayetin kuzeydoğusundaki köylere saldırarak insanları evlerinde öldürdüklerini açıkladı. Saldırılar Rusya destekli Şam güçlerinin komşu Deraa vilayetinde IŞİD hedeflerine bir haftadır süren operasyonlarının ardından ye İnsan Hakları Gözlemevi ise sal rinin iki intihar bombacısını eylemle geldi. Deraa’nın doğusundaki, çoğun dırılarda 89’u sivil 220’den fazla ki rini gerçekleştirme fırsatı bulamadan lukla Dürzilerin yaşadığı Süveyda’nın şinin yaşamını yitirdiğini duyurdu. Süveyda’da en kanlı saldırı, Suriye ge öldürdüğünü de aktardı. kontrolü büyük oranda Esad yöneti Gözlemevi Başkanı Rami Abdel Rah nelinde ise en kanlı saldırılardan biri” IŞİD yayımladığı açıklamada, mi minin elinde ancak vilayetin kuzey man, AFP’ye yaptığı açıklamada, olayı olarak nitelendirdi. litanların önce güvenlik noktalarını doğusundaki çöl bölgelerinde IŞİD’in “Savaşın başladığı 2011 yılından beri Dün ilk olarak vilayetin aynı adlı ve hükümet binalarını hedef aldıkla hâkimiyeti bulunuyor. UID, Alman istihbaratının radarında AKP’ye yakınlığıyla bilinen, yeni adı Uluslararası Demokratlar Birliği (UID) olan Avrupa Türk Demokratlar Birliği’nin (UETD) Alman istihbaratı tarafından izlendiği açıklandı. DW’nin haberine göre Almanya’nın iç istihbarat birimi Anayasayı Koruma Teşkilatı (BfV) Başkanı Hans Georg Maassen, dün kurumun 2017 yılı raporunu açıkladığı basın toplantısında UETD’yi “özgürlükçü, demokratik ilkelerin oluşturduğu anayasal düzen ile uyumlu olmayan, milliyetçi bir grup olarak” tanımladı. Maassen, “AKP’nin gayri resmi yurt dışı örgütlenmesi olarak” nitelendirdiği birliğin faaliyetlerini izlediklerini söyledi. 2017 raporunda, 2016 yılında “casusluk” faaliyetleri gözetim altına alındığı bildirilen MİT için de yine benzer bir başlıkla bölüm açıldı. “Türkiye’nin diasporadaki kurumlarını daha fazla kullandığına dikkat çekilerek, Diyanet İşleri Türkİslam Birliği’ne (DİTİB) işaret edildi. Alman basınına yansıyan haberlere göre BfV’nin raporunda, DİTİB’in camilerinin Türk konsoloslukları tarafından kullanılmaya devam ettiği, yapılan baskınların ardından kimi “casus” imamların Türkiye’ye kaçtığı iddia edildi. Merkezi Köln’de bulunan UID’nin Genel Başkanı Bülent Bilgi ise Alman anayasasına saygılı olduklarını belirterek, izlenmelerinin “Almanya için utanç verici” olduğunu söyledi. Bilgi ayrıca Almanya’nın “tam olarak faşist olmasa da faşizm öncesi bir döneme girdiğini” ileri sürdü. Afgan göçmene uçakta destek İsveç’te Afgan bir sığınmacının sınır dışı edilmesi bindiği uçaktaki yolcular tarafından protesto edildi. AA’nın Göteborg Postası’nın haberinden aktardığına göre, önceki gün Landvetter Havalimanı’ndan Göteborgİstanbul seferini yapan ve ülkesine sınır dışı edilecek Afgan bir göçmeni taşıyan THY uçağı, 21 yaşındaki İsveçli Elin Ersson’un protestosu nedeniyle bir saat rötar yaptı. Sosyal paylaşım sitesi Facebook hesabı üzerinden canlı yayın yapan Ersson, sığınmacıya yapılanın “tamamen yasa dışı” olduğunu savunarak sınır dışı kararının durdurulmasını istedi. Kabin görevlilerinin aktiviste müdahale etmeye çalışmasının ardından yolcular olaya tepki gösterdi. Habere göre Türk bir yolcu “Ya o sığınmacı gönderilmesin uçaktan insin ya da hep beraber inelim. Sığınmacıyı ölüme göndermezsiniz” ifadesini kullandı. Bu destek karşısında duygulanarak ağlayan aktivist, “Türk yolcular bana destek veriyor. Onlara çok teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı. İsveç Ulaştırma Güvenlik Dairesi (Swedavia) Basın Sözcüsü Hans Uhrus tarafından yapılan açıklamada, olay doğrulanırken aktivist ve Afgan sığınmacının uçaktan indirildiği, uçağın bir saat rötardan sonra havalanarak yoluna devam ettiği belirtildi. Seçime kan bulaştı Kampanya süreci terör gölgesinde geçen Pakistan’da dün oy kullanma merkezi olarak kullanılan okula intihar eylemi düzenlendi Pakistan’da halk dün genel seçimlerde oy kullanmak üzere sandık başına gitti. Tarihinde ikinci kez sivil hükümetler arasında devir teslim olması beklenen ülkede seçim yarışının iktidardaki Pakistan Müslüman Birliği (PMLN) ile Pakistan Adalet Hareketi (PTI) arasında geçeceği yorumları yapılıyor. Öte yandan, seçim sürecinde onlarca kişinin yaşamına mal olan kanlı saldırılar, oy verme gününde de devam etti. Ketta kentinde kalabalık bir oy kulanma merkezinde meydana gelen saldırı sonucunda 33 kişinin yaşamını yitirdiği bildirildi. Güvenliğe rağmen... Eyalet meclislerinde 577 ve Ulu sal Meclis için 272 olmak üze re toplamda 849 sandalye için 12 binin üzerinde adayın yarıştığı Pakistan’da seçim sürecine terör saldırıları gölgesi düşmüştü. Ketta ken Ketta’da oy kullanma merkezi olarak kullanılan okula düzenlenen saldırıyı IŞİD üstlendi. Daştuk’ta ise seçim görevlilerine tinde dün de IŞİD’in üstlendiği saldı eşlik eden askerlerin üzerine açılan ateş rıda da en az 33 kişi ölürken 35 kişi sonucu 3’ü asker 4 kişi hayatını kaybetti. de yaralandı. İntihar saldırısı düzen lemek üzere oy kullanma merkezi olarak kullanılan okula girmek is teyen saldırganın, güvenlik görevlileri tarafından engellenince üzerindeki patlayıcıları infilak ettirdi Pakistan’ın gözaltındaki eski başbakanı Navaz Şerif’in partisi PMLN’yi kardeşi Şahbaz Şerif temsil ediyor. ği kaydedildi. Daştuk bölgesindeki olayda ise seçim görevlilerine eşlik eden askerlerin üzerine açılan ateş sonucu 3’ü asker 4 kişinin hayatını kaybettiği bildirildi. Öte yandan Milli Müslüman Liginin (MML) milletvekili adayı Faysal Nedim’in de, seçim ofisine düzenlenen el bombalı saldırıda yaralandığı duyuruldu. Yetkililer, kimliği belirsiz kişi ya da kişilerin ülkenin güneyindeki Latifabad’da oy kullanma işleminin başlamasına saatler kala Nedim’in ofisine el bombası attığını açıkladı. Pakistan’da seçimler için 800 bin asker ve polisin görevlendirilmişti. Ketta’da saldırıda 150 kişi yaşamını yitirmişti. Oy kullanma işleminin sona ermesinin ardından Pakistan Seçim Komisyonu gün boyu kendilerine gelen usulsüzlük şikâyetlerinin sayısını 600 olarak açıkladı. Eşlerinin oy kullanmasını istemediği Hoghanvali kentindeki 799 kadının ise bu seçimlerde de oy kullanmadıkları gündeme yansıdı. Seçmen sayısı 106 milyona yaklaşan ülkede yerel medya, katılımın yüzde 55’i bulduğu, bunun da 2013 seçimlerinin üzerinde olduğu değerlendirmesinde bulundu. Gündem yolsuzluk olan, ocak ayında ABD Başkanı Donald Trump’ın “teröristlere sığınacak liman sağlamakla” eleştirdiği Pakistan’ın siyasi iklimine son yıllarda yolsuzluk tartışmaları damga vurdu. Seçim sürecinde de adayların en çok öne çıkardığı gündem olan yolsuzluk suçlamaları geçen yıl PMLN lideri, Başbakan Navaz Şerif’i koltuğundan etmişti. Üç dönem başbakanlık yaptıktan sonra Panama Belgeleri’nde adı geçen Navaz Şerif görevinden azledilmişti. Şerif, geçen hafta döndüğü ülkesinde gözaltına alınmıştı. PMLN’yi bu seçimlere Şerif’in kardeşi Şahbaz Şerif taşıyor. Bu seçimlerin öne çıkan isimlerinden bir diğeri ise PTI’nın, eski kriket yıldızı lideri İmran Han. Yolsuzlukla mücadeleyi seçim çalışmalarının merkezine koyan Han, Navaz Şerif’in devrilmesine giden süreçte açtığı dava ve dü 13 Temmuz’da Belucistan Avami IŞİD ve Taliban gibi cihatçı ör zenlediği siyasi kampanyayla öne Partisi’nin mitingine düzenlenen gütlerin hedefindeki ülkelerden çıkan isim olmuştu. Gazze’de UNRWA protesto edildi Birleşmiş Milletler Yakındoğu Filistin Mültecilerine Yardım Ajansı (UNRWA) çalışanları, ajansın Gazze’deki çalışan sayısını azaltma kararını protesto etti. UNRWA Çalışanları Birliğinin çağrısı üzerine, ajansın Gazze’deki binası önünde toplanan onlarca kişi, iş sözleşmelerinin iptal edilmesi kararına tepki gösterdi. Bir göstericinin kendini yakmaya çalıştığı anlar ise objektiflere yansıdı. Birleşmiş Milletler Ortadoğu Barış Süreci Özel Koordinatörü Nickolay Mladenov, UNRWA’nın Gazze’deki bazı operasyonlarını gelecek aydan itibaren askıya alacağını açıklamıştı. UNRWA, Trump yönetiminin 365 milyon dolarlık yardımın 300 milyon dolarını dondurması nedeniyle ciddi bir mali kriz yaşıyor. Toronto saldırısında cihatçı iddiası Kanada’nın Toronto kentinde bir restoranda meydana gelen ve 2 kişinin ölümüne, 13 kişinin yaralanmasına sebep olan silahlı saldırıyı IŞİD üstlendi. Örgütün propaganda yayın organı Amak’tan yaptığı açıklamada, saldırganın IŞİD üyesi olduğu ve “koalisyon ülkelerinin vatandaşlarını” hedef aldığı belirtildi. Kanada, ABD öncülüğündeki IŞİD karşıtı uluslararası koalisyon ülkeleri arasında. Geçen pazar gecesi gerçekleşen saldırının ardından şüpheli, polisle girdiği silahlı çatışmada öldürülmüştü. Toronto polisi, pazartesi günü yaptığı açıklamada, saldırının şüphelisinin 29 yaşındaki Faysal Hüseyin isimli bir şahıs olduğunu belirtmiş, Faysal’ın ailesi de Hüseyin’in hayatı boyunca ciddi zihinsel bozukluklar yaşadığını aktarmıştı. Saldırının terör bağlantısının bulunmadığı bildirilmişti. Toronto polisi dün IŞİD’in saldırıyı üstlenmesine ilişkin yaptığı açıklamada, yetkililerin olayda örgütün izi olduğuna dair bir kanıt bulamadığını açıkladı. Cohen Trump ABD Başkanı’na eski avukatından kaset resti ABD Başkanı Donald Trump’ın izlediği politikalar kadar özel hayatındaki skandallar da tartışma yaratmaya devam ediyor. CNN önceki gece, Trump’la eski avukatı Michael Cohen’in, ABD Başkanı’nın ilişki yaşadığı iddia edilen eski bir Playboy modeli Karen McDougal’a yapılacak ödemeyi konuştukları belirtilen bir görüşme kaydını yayımladı. ABD seçimlerinden iki ay önce, Ekim 2016’da Cohen tarafından kaydedilen ses kaydında ikili McDougal’ın hikâyesinin telif haklarını National Enquirer adlı bulvar gazetesini çıkartan şirketten satın almayı tartışıyor. McDougal hikâyenin haklarını gazeteye satmıştı. Boğuk, anlaşılamayan seslerin de bulunduğu kayıtta Cohen “Bu bilgileri dostumuz David’e transfer etmem için bir şirket açmam gerekiyor” ifadelerini kullanıyor. Bahsedilen kişinin Trump’ın dostu ve National Enquirer’ı çıkaran American Media Inc.’in sahibi David Pecker olduğu sanılıyor. Kayıtta Cohen’in verilecek parayla ilgili konuşmaya başlaması üzerine Trump’ın “Ne parası?” diye sorduğu, avukatın ise “Para ödemeliyiz” dediği duyuluyor. Kayıtta Trump’ın “nakit ödemeden” bahsettiği de belirtiliyor. Ancak CNN’in haberine göre net olmayan ses kaydında Trump’ın “nakit ödeme yapılması talimatı” verip vermediği anlaşılmıyor. ‘Kurşunun önüne atlarım’ demişti... Trump adına çalıştığı dönemde “Onun için kurşunun önüne atlarım” ifadelerini kullanan Cohen’in avukatı Lanny Davis’in, ses kaydını CNN’e “nakit ödeme konusunun Cohen tarafından dile getirildiği” iddiaları üzerine verdiği bildirildi. Davis, ses kaydının soruşturma altındaki müvekkilinin ödemeleri yasal şekilde yapmaya çalıştığını kanıtladığını savunuyor. Trump’ın avukatı Rudy Giuliani ise kayıtta Trump’ın “Nakitle ödeme yapmayın” dediğini, kayıtta suç teşkil eden herhangi bir unsur olmadığını ve ödeme yapılmadığını öne sürdü. Juncker, Trump’la ticaret sınavında ABD’nin uyguladığı yüksek gümrük tari feleriyle ticari bakımdan sarsılan transatlantik ittifakında ilişkilerin seyrine ilişkin gözler dün ABD Başkanı Donald Trump ile Avrupa Komisyonu Başkanı JeanClaude Juncker arasındaki kritik zirvedeydi. Çıkardığı ticaret savaşlarını daha da büyütmekle tehdit eden Trump, Avrupa Birliği’nin üst düzey yetkilisini ağırladı. Juncker, Beyaz Saray’daki Oval Ofis’te birlikte gazetecilere poz verirlerken “AB ile ABD yakın ortaktır, müttefiktir, düşman değil. Birlikte çalışmamız lazım. Biz dünya ticaretinin yarısını temsil ediyoruz’’ vurgusu yaptı. Trump ise Avrupa ile adil bir ticaret anlaşması umudunu dile getirdi. Trump, “Muazzam gümrük vergileri, bariyerleri olan çok sayıda ülke var, biz de bu yolu takip etmek zorunda kalıyoruz. Buna misilleme diyebilirsiniz. Ben karşılıklı olma durumu demek istiyorum. Yani Avrupa Birliği ile ya da diğerleriyle olsun doğal olarak en azından karşılıklılık olmak zorunda’’ ifadelerini kullandı. Juncker ise ‘’Birbirimize bağırmamız değil, birbirimizle konuşmamız lazım. Gümrük vergilerini artırmak yerine indirmeye odaklanmalıyız’’ dedi. İran’a mesaj Bu arada, son günlerde karşılıklı restleşmelerin yaşandığı WashingtonTahran hattında ABD Başkanı Donald Trump’tan “yeni bir nükleer anlaşma” çıkışı yükseldi. Mayıs ayında çekildiği İran nükleer anlaşmasıyla ilgili açıklamada bulunan Trump, “Bir önceki yönetim tarafından yapılan felaket anlaşmanın aksine, ABD gerçek bir anlaşma yapmaya hazır” ifadelerini kullandı. Benallagate’te suçu Macron üstlendi Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, eski güvenlik danışmanı Alexandre Benalla’nın 1 Mayıs gösterileri sırasında eylemcilere şiddet uygulamasıyla ilgili ilk kez konuştu. Fransız basınında yer alan haberlere göre, Macron, partisi Cumhuriyet Yürüyüşü’nün bir etkinliğinde yaptığı konuşmada, “Benallagate” olarak anılan skandaldan sorumlu tek kişinin kendisi olduğunu söyledi. Benalla’nın davranışını “ihanet” olarak niteleyen Macron “Suçlanacak olan benim. Benallla’ya güvenmiş olan bendim” ifadelerini kullandı. Skandal nedeniyle görev süresindeki en ciddi krizlerden biriyle boğuşan Macron “Gelip beni alabilirler. Fransız halkına hesap vereceğim” diye konuştu. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle