24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 29 Haziran 2018 TASARIM: SERPİL ÜNAY Bölücülük bakanı haber 7 HDP Eş Genel Başkanı’nı tehdit ettiğini kabul eden İçişleri Bakanı, şehit cenazelerine CHP il başkanlarının alınmaması talimatını da doğruladı İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstanbul 2. bölgedeki AKP ilçe başkanlıklarını ziyareti sırasında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Ağrı Doğubayazıt’ta öldürülen Mev lüt Bengi ile ilgili soruları cevaplayan Soylu, Bengi’nin 10 çocuğu olduğunu hatırlatarak “Kendi çocuğu kızamık olunca hasta olunca hastane hastane koşarlar. En lüks hastanelere giderler. Orada Doğu ve Güneydoğu’da HDP, PKK üzerinden milletten intikam almaktadır. O bölgede sokağa çıkma yasağı ilan ettik. So ‘SADECE KILIÇDAROĞLU’NA FATURA KESEREK KURTULAMAZSINIZ’ ruşturmalar sürüyor. Çok ciddi gözaltılar var. Bu arkadaşımızın katilini bulacağız” dedi. ‘Fazlası var, eksiği yok!’ Soylu, HDP’li Pervin Buldan’ı arayıp “Sizi yaşatmayacağız” dediği iddialarına ilişkin ise şunları söyledi: “Kendisinin dün yaptığı açıklamada eksik yoktur fazla vardı. Çok net Soylu, milletvekili seçildiği İstanbul’da Beyoğlu, Beşiktaş, Sarıyer il başkanlarına teşekkür ziyaretinde bulundu. Soylu, CHP’nin HDP’ye destek vermesinin unutulmasının istendiğini belirterek: “Kılıçdaroğlu’nun istifa etmesi için CHP’nin önüne insanlar gitti. Peki, ‘bir oy HDP’ye, bir oy CHP’ye’ dendiği zaman kimse CHP’nin önüne gitti mi? Gitmedi, bu sorumluluk hepsinindir. Sadece Kılıçdaroğlu’na fatura keserek CHP bundan kurtulamaz” dedi. CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun şehitlere küfrettiğini savunan Soylu, “Şehit cenazelerinde ne işleri var? Gitmek istiyorlarsa, onun bayraktarlığında tüm şehit cenazelerine gidebilirler” dedi. bir şey söylüyorum. Bu topraklarda kimse PKK’yi yeşertemez. Pervin Buldan açıklamasında diyor ki, ‘Bu tür insanlara karşı böyle bir davranış’. Bu tür insanlar diyerek kategorik olarak zihninde ayırmış ve cezasını kes BURSA’DA ŞEHİT CENAZESİNDE ÇELENK ARBEDESİ Nefret tohumları filiz verdi miş. Bu tip cezalandırmayı tasvip etmeyiz diyor. Siz kimsiniz de cezalandırıyorsunuz?” CHP’ye cenaze ambargosu CHP il başkanlarının şehit cenazelerine alınmaması yönünde valilere talimat verdiğini de kabul eden Soylu “Müsteşarımız üzerinden böyle bir talimat gönderdim. CHP il başkanlarını şehit cenazelerinde protokole kabul etmeyin dedim. Onların gideceği bir adres var. O adresi onlara göstereceğim. PKK terör örgütünün cenazeleri var. Onlara bir kişilik kontenjan ayıracağız. Terör örgütünün şımartmayın dedik. Bize her türlü eleştiriyi söyleyin. Bu en demokratik hakkınız. Terörle mücadelede bizi eleştirmeyin. Karşı tarafa kuvvet vermeyin. Sandıkta beraberlerse cenazede de olacaklar” dedi. l İSTANBUL İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “Şehit cenazelerine CHP teşkilatlarını sokmayın” talimatının ilk yansıması, dün Bursa’da görüldü. Önceki gün Kahramanmaraş’ta PKK terör örgütü mensuplarıyla çıkan çatışmada şehit olan Uzman Çavuş İsa Özkan, dün memleketi Bursa’da ailesi, sevenleri, devlet erkânı ve çok sayıda yurttaşın katıldığı cenaze töreniyle toprağa verildi. Özkan’ın cenaze töreni sırasında alandaki bazı kişiler, CHP’nin gönderdiği siyah çelengi parçaladı. Kısa süreli arbedenin ardından bir kişi çelengi yere atarak çiğnedi. Gerginliğin artması üzerine polis, çelengi yerden alarak cami avlusundan götürdü. Sonrasında kılınan cenaze namazında CHP İl Başkanı Hüseyin Akkuş’un protokolde değil, protokolün arkasında saf tuttuğu görüldü. Maraş’taki çatışmada şehit korucu Fatih Güngör için ise dün Kahramanmaraş’ın Çağlayancerit ilçesine bağlı Kale Mahalle Meydanı’nda cenaze namazı kılındı. Şehidin naaşı, törenin ardından defnedildi. ‘İç savaş çağrısı yapıyor’ CHP lideri Kılıçdaroğlu, Bakan Soylu’nun sözleri için, ‘PKK’nin bölücü politikası kadar tehlikeli. Derhal istifa etmeli’ diyerek tepki gösterdi CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, valiliklere “CHP il başkanlarının şehit cenazelerinde protokole alınmaması” talimatı veren İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “PKK’nin bölücü politikası kadar tehlikeli” diye nitelendirerek, “Açıkça Türkiye’ye bir iç savaş çağrısı yapıyor bununla... Bir İçişleri Bakanı bu talimatı eğer başına buyruk verdiyse derhal istifa etmelidir” dedi. Soylu’nun, CHP’yi kriminalize eden açıklamalarına, Kılıçdaroğlu’ndan çok sert yanıt geldi. Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet’e yaptığı açıklamada, Soylu’nun Türkiye’yi ayrıştıran, bölen bir söylem kullandığına dikkat çekti. Kılıçdaroğlu, “Yani PKK terör örgütünün Türkiye’yi ayrıştırmayı, bölmeyi hedefleyen politikası daha kadar kötü bir politika” görüşünü dile getirdi. CHP lideri, Türkiye’nin iç huzurunu sağlamakla görevli bir bakanın, Türkiye’nin iç huzurunu dinamitlemesini asla kabul edilemeyeceğini belirtti. ‘Bir şehit kalmıştı...’ Kılıçdaroğlu, şu görüşleri dile getirdi: “Ya bu ülkede kala kala şehitleri mi bölmek kaldı? Şehitler bizim şehitlerimiz, siz şehitleri nasıl ayrıştırabilirsiniz, bölebilirsiniz? Zaten 15 Temmuz şehitleri ve diğer şehitler” diye birinci ayrımcılığı yaptılar, ki “CHP’nin il başkanları katılmayacak...” Ne demek katılmayacak? CHP’nin il başkanları da CHP’liler de katılacak! Bu açıkça Türkiye’yi bölme, terörize etme ve Türkiye’yi yönetilemez hale getirmektir. Şehitlerin siyasete malzeme edilmesi kadar yanlış bir şey yoktur. Hele hele sorumlu davranması gereken bir kişinin sorumsuzca davranışları ve söylemleri toplumu böler, toplumu ayrıştırır.” ‘Engelleyemezler’ Her siyasi parti temsilcisinin şehit cenazelerinde yeri olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, “Şehit cenazelerinin gelmemesini sağlamakla görevli bakan, şehit cenazelerine katılmamazı engellemeye çalışıyor. Hiç kimse bizim şehidimize karşı son görevimizi yapmayı, şehit cenazelerine katılmamızı engelleyemez” dedi. l ANKARA/ Cumhuriyet ‘ERDOĞAN TAVRINI ORTAYA KOYSUN’ Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı kastederek, “AK Parti Genel Başkanı bu söylemlerin neresindedir” diye soran Kılıçdaroğlu, bu konuda yanıt beklediklerini bildirdi. Erdoğan’a, “Onlar da acaba İçişleri Bakanı gibi dü şünüyorlar mı, yoksa İçişleri Bakanı CHP’ye çatarak kendisine bir koltuk arayışı içinde mi” sorusunu yönelten Kılıçdaroğlu, bu konudaki tavrını net olarak ortaya koyması çağrısında bulundu. ‘Tam kadro katılacağız’ ‘Olacaklardan Soylu sorumlu’ CHP’nin PM toplantısı sürerken, Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, basın toplantısı düzenledi. Tezcan, Soylu’nun sözlerine tepki göstererek cenazelerin geldiği her ilde, camilerde ve törenlerde bulunacaklarının altını çizdi. “Bunu engellemeye kimsenin haddi yoktur. Ortaya çıkacak olumsuz her durumun sorumlusu Süleyman Soylu’dur” dedi. Tezcan şunları söyledi: “Hakkında her türlü hukuki girişimde bulunacağız. Belli ki Soylu, Erdoğan’a göz kırpıyor. Senin en sorumsuz silahşörün ben olurum diyor. Soylu’nun derhal azledilmesi gerekir.” CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel de Soylu için “Tek kullanımlık bir adamın görevinin son günlerindeki hezeyanlarıdır” dedi. CHP’li Mahmut Tanal da “Soylu’nun bu talimatı anayasanın 137. maddesine göre kanunsuz emirdir. Ayrıca TCK’nin 122. maddesi olan ayrımcılık ilkesine de aykırıdır, kin ve nefret suçu işlemektedir” diyerek tepki gösterdi. l ANKARA CHP MYK’de alınan şehit cenazeleri kararı bugün 81 ilde aynı zamanda okunacak PM’nin ardından CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, Soylu’nun ifadeleri nedeniyle MYK’sini olağanüstü topladı. MYK’de hazırlanan bildiride, bundan sonraki şehit cenazelerine milletvekilleri ve CHP örgütlerinin tam kadro katılması kararı alındı. Parti Sözcüsü Bülent Tezcan, MYK bildirisini kamuoyuyla paylaştı. Bugün 81 ilde CHP örgütleri tarafından aynı zamanda okunacak bildiride özetle şunlar kaydedildi: Partilerin değil milletin evlatları: Bu sorumsuz ve hadsiz tutum açıkça ateşle oynamaktır. Şehitlerimiz arasında ayrım yapan anlayış, şimdi de şehit cenazeleri üzerinden milleti bölmek peşindedir. Şehitlerimiz siyasi partilerin değil milletimizin evlatlarıdır. Kaos kurgusunun delili: Yeni tamamlanan seçimlerin toplumda gerilimleri yok edip sükunet ve huzuru tesis etmesi beklenirken, toplumu terörize eden bu açıklama eğer densiz bir çıkış değilse, o zaman yeni dönemin çatışma ve kaos üzerinden kurgulandığının delilidir. CHP şehit cenazelerine tam kadro: Terörün kökünün kazınması ve bir daha şehitlerimizin gelmemesi en büyük arzumuzdur. Ancak şehit cenazeleri olması durumunda bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bütün yöneticilerimiz, milletvekillerimiz, il başkanlarımız ve örgütlerimiz tam kadro halinde orada şehitlerimizin huzurunda olacaklardır. Hiç kimsenin bunu engellemeye gücü yetmeyecektir. l ANKARA HDP, tehdidi yargıya taşıdı HDP, Bakan Soylu’nun HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan’ı telefonla arayarak tehdit etmesine ilişkin suç duyurusunda bulundu. HDP MYK’den yapılan açıklamada da Soylu’nun HDP’nin hiçbir ilgisinin bulunmadığı bir konuda haddini, yasal ve anayasal sınırlarını aşarak Buldan’a yaptığı konuşmayı çeşitli mecralarda sürdürdüğü belirtildi. Açıklamada, “Bunun bir tek nedeni vardır. Soylu, tekrar bakan olabilmek, Saray’ın gözüne girebilmek, koalisyon ortağının desteğini alabilmek için HDP’yi kullanma ya çalışmaktadır. Kendisine siya si ve insani ahlak sınırlarını hatırlat makla yetiniyoruz. HDP’nin se çimlerde aldığı oyları ve barajı aşarak par lamentoda yer alma sını haz medeme yen bir an layışın demok rasi ve insan hakları ile en ufak bir alakası yoktur” denildi. Pervin Buldan İçişleri, SP’yi korumayacak Soylu’nun HDP ve CHP’ye yönelik tehditkâr tutumuyla dikkatleri çeken İçişleri Bakanlığı, dün de Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun 4 korumasını geri çekti. Ankara Valiliği, konu ile ilgili olarak Saadet Partisi yetkililerine bilgi vermedi. Bilgi almak isteyen parti yönetimine de yanıt verilmedi. Konu, seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından ilk kez basın toplantısı düzenleyen Karamollaoğlu’na da soruldu. Normal durumlarda siyasi parti genel başkanlarına yıllık olarak iki koruma verildiğini dile getiren Karamollaoğlu, “Seçim esnasında Cumhurbaşkanı adayları için koruma sayısı artırıldı. Dünden itibaren bunu geri çektiler. Şaşırdım, garibime gitti. Demek ki Türkiye’ye tam manası ile güven ortamı getirdikleri için böyle bir adım attılar. Ölümün bir gerçek olduğunu biliriz. Ama bu kadar basit bir meseleyi seçimin hemen arkasından gündeme alanları da millete emanet ediyorum. Hükümetin aklına şaşırdım” dedi. l ANKARA/ Cumhuriyet ‘Söyledim ve...’ Seçimler yapıldı, Cumhurbaşkanı seçildi, yeni Meclis oluştu. Türkiye artık parlamenter rejimle yönetilmiyor. Kendine özgü, örneği olmayan bir rejim geçerli artık. Önümüzdeki dönemde yürütmeye, yasamaya ilişkin işler, yetkileri genişletilmiş bir Cumhurbaşkanı ile yetkileri azaltılmış bir Meclis tarafından gerçekleştirilecek. HHH Cumhurbaşkanı’nın en önemli ve genişletilmiş yetkisi kararnamelerle ülkeyi yönetme hakkına sahip olmasıdır. Bu yetkinin Meclis denetimine tabi olduğu yazıyor anayasada. Meclis’te Cumhurbaşkanı’nın partisi de yarıdan bir fazla vekile sahip olmadığı için söz konusu denetimin önemi artmıştır. Rejimin kurgusu, beklentisi Cumhurbaşkanı seçilen kişinin partisinin de doğal olarak Meclis çoğunluğuna sahip olması idi. Olamadı. Öyleyse kurgunun hayata geçirilebilmesi için birtakım yeni “düzenlemeler” beklenebilir. HHH AKP ile MHP’nin toplamı kurgudaki çoğunluğu sağlıyor. Ama bu, haberlere bakılırsa güvenli, istikrarlı bir çoğunluk oluşturmuyor. Her an azınlıktaki bir partinin onayına tabi olarak ülkeyi yönetmek otoriter bir yönetim için pek de hoş bir durum değil; besbelli ki muhalefetin değerlendirmesi gereken siyasi sıkıntılar yaşanacak. Bir de hızla yaklaştığı görünen ekonomik kriz var. Alınan önlemlerin ağırlıklı olarak kemer sıktırmaya odaklanacağı da anlaşılıyor. HHH Bu konular Türkiye’de kendi varlık sorunları ile uğraşması gereken sosyalist solu birinci derecede ilgilendirmiyor dersek, siyasetin doğasına aykırı bir söz etmiş oluruz, ama ne yazık ki solun bir varlık sorunu var; ön sıradadır. HHH Yine de hem kendi varlık sorununu hem de onunla ilişkili olarak memleketin sorunlarını birbiriyle ilişkilendirerek çözmeye çalışmak sol açısından en doğrusu olur. Yeni rejim her ne kadar sol açısından sıkı, sıkıntılı bir dönemi haber veriyorsa da çerçevenin sınırlarını zorlamak, yapılabilir, yapılması zorunlu işleri bir an önce yapmakta yarar var. Ne yoksa onu var etmek için harekete geçmek gerekiyor demek ki. Ne yok? Dışardan bakınca örgüt yok gibi görünüyor. HHH Kuşkusuz pek çok örgüt var; bu örgütleri yöneten arkadaşlarımız da bu türden sözlere haklı olarak kızıyorlar. Yine de ne düşünüyorsak onu söylemek, işe yarasın yaramasın bir görev gibi geliyor bana. “Çok örgüt var ama örgüt yok” deniyorsa anlatılmak istenen Türkiye solunun ufkunu açacak, geniş kitleleri kapsayacak, siyasetin dışında var olarak değil siyasetin kirli dünyasında kirlenmeyi göze alarak çalışacak bir örgüttür. HHH Bir cepheden söz etmediğimiz de anlaşılıyordur sanıyorum. Cepheler, güç birlikleri geçmişte kaldı. Bir parti gerek bize, adının sanının önemi yok, üye olmak için bin bir koşulun aranmadığı, Marksizm konusunda yeterlilik belgesinin gerekmediği, sorunları, onları aşma yollarını gösteren, sorunların üstünden atlamayan, aşamalar tuzağına düşmeyen, halkın kolayca anlayabileceği bir programa sahip, ufku sosyalizm olan bir parti. HHH Yeni ve zor bir döneme girdi Türkiye; sorun belki de akıl edememek değil geç kalmaktır. Peki, geç kalmadan örgütlenmenin can damarı olması gereken program bir an önce tartışılsa iyi olmaz mı? Yetkileri sınırlı, kısıtlı parlamentoda böyle bir programı can kulağıyla dinleyecek, katkıda bulunacak, farklı partilerde siyaset yapan arkadaşlarımız yok mu? HHH Bunlar nihayet bir köşe yazarının naçizane düşüncesidir. “Sana da ne oluyor, bunu akıl edecek çok sayıda sosyalist politikacı, düşünür var” denilirse, “aman ne güzel” diye sevinmekten başka ne yapabilir ki insan. Ama yine de düşündüklerimi söylemeseydim olmazdı. Dixi et salvavi animam meam... ELİ TÜFEKLİ AKP KUTLAMASI GÜNDEMDE Hâlâ gözaltı işlemi yok İstanbul’un Sultangazi ilçesinde seçim gecesi havaya ateş açarak kutlama yapan çok sayıda AKP’linin videosu, sosyal medyada hâlâ tepki çekerken, videoda yüzleri görülen o kadar insan varken tek bir gözaltı işlemi yapılmadığı öğrenildi. Habipler Meydanı’nda çekilen videonun incelenmesi için İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nce özel ekip oluşturuldu. Özel ekibin, mevcut görüntüyü ve söz konusu meydan ve çevresindeki güvenlik kamerası kayıtlarını detaylı şekilde incelediği belirtildi. Havaya ateş et Videodaki dehşet anlardan birisi. tiği görülen ve kimlikleri tespit edilen şüphelilere gerekli işlemin yapılacağı bildirildi. l İSTANBUL/Cumhuriyet VEFAT Nazmiye ve Cemal Pehlivan’ın oğlu, Çiğdem Pehlivan’ın eşi, Gamze Pehlivan ve Serdar Ulugönül’ün babası; Miray ve Nehir’in dedesi, Fikret, İffet ve Safiye’nin kardeşi, Kardeşimiz FARUK PEHLİVAN’ı kaybetmenin derin üzüntüsü içindeyiz. Işıklar içinde uyusun. ÜLKÜM KARDEŞLERİ C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle