Katalog

KULTUR 14 ‘Kadın Emeği Festivali’ başlıyor Çankaya Belediyesi’nin, Ankara’da bu yıl ikincisini düzenlediği, kadınların el emeği ürünlerini satışa sunacağı ve üç gün sürecek “Kadın Emeği Festivali” bugün başlıyor. Ahlatlıbel Atatürk Parkı’nda Sıla konseriyle başlayacak fes tivalde yaklaşık 200 kadının el emeğiyle ürettiği çanta, takı, ahşap eşya gibi ürünler satışa sunulacak. Çocukların unutulmadığı festival kapsamında “Çocuklar için Mahalle Oyunları” etkinliği düzenlenecek. Festival pazar günü Suzan Kardeş ile Yasemin Göksu konseriyle sona erecek. l ANKARA (Cumhuriyet) EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: BAHADIR AKTAŞ [email protected] Cuma 29 Haziran 2018 Sahne kadınların ‘Tetikçi’ aksiyonuyla ekolimmesdenisdi e Umutlarımızı karartan seçim sonuçlarının ardından sıcakların artmasıyla kendini iyice hissettiren yaz mevsimine özgü bir boşvermişliğin, umursamazlığın ağır bastığı son günlerde, vasat (hatta vasat altı), sıradan filmlerin gösterime sokulduğu bu haziran sonutemmuz başı haftasının en dişe dokunur filmi, bence Kanadalı yönetmen Denis Villeneuve’ün 2015 yapımı “Sicario”sunun (İtalyanca kiralık katil ya da tetikçi anlamına geliyor Sicario), başrollerini yine Benicio Del Toro’yla Josh Brolin’in üstlendiği devam filmi olan “Sicario: Day of the SoldadoTetikçi: Askerin Günü”. Bmeaycleikrab.i.r. suç, 196070’lerdeki spagetti western furyasındaki kimi düzeyli westernleriyle anımsadığımız İtalyan yönetmen Sergio Sollima’nın oğlu Stefano Sollima’nın imzasını taşıyan, Meksika’da çekilmiş, 2018 ABDİtalya ortak yapımı bu “Sicario 2: Day of the SoldadoTetikçi Askerin Günü”, kısacası heyecan, dram ve aksiyonla karışık, 2 saatlik, beylik bir suçmacera filmi. Başkan Trump’ın kapağı ABD’ye atamak isteyen göçmenlere karşı inşa ettirdiği duvarların bulunduğu ABDMeksika sınırında faaliyette bulunan uyuşturucukaçakçılık tekelleriyle ABD hükümeti kolluk kuvvetleri mücadelesinin, sınır boyunca terörist trafiğinin artmasıyla yeniden iyice kızıştığı bir süreçte geçen filmde, sıkı bir ikili oluşturdukları ilk filmden tanıdık federal ajan Matt Graver’la (Josh Brolin) gözünü budaktan esirgemeyen, cengâver arkadaşı Alejandro (Benicio Del Toro) yeniden bir araya gelerek devletkartel savaşına katılıyorlar. Kan ve şiddetle bezeli sahneler içeren, türe özgü bildik klişelerin, orta malı numaraların yinelendiği, biraz “Kurtlar Vadisi”nin dandik Amerikan versiyonu da diyebileceğimiz, doğrusu biter bitmez unutuluveren bu orta malı suç aksiyonunu Porto Riko kökenli, sevdiğim oyuncu Benicio Del Toro’yla, yine 196070’lerin ikinci sınıf Holywood aktörlerinden babası James Brolin’i geçtiğini rol aldığı kimi Coen kardeşler yapımlarındaki performanslarıyla çoktan kanıtlayan oğlu Josh Brolin ikilisinin yüzü suyu hürmetine gittim seyrettim. ‘TagYakalandın’ Oyuncu kadrosunda Isabella Moner, Catherine Keener, Matthew Modine ve Jeffrey Donovan’ın da yer aldığı “Sicario 2”nin yanı sıra gördüğüm “TagYakalandın” adındaki bir başka Amerikan komedisi de tam bir hayal kırıklığıydı doğrusu, öyle ki yanımdaki eleştirmen arkadaşım yarısından sonra dayanamayıp çıktı sonunu beklemeden, beni de onu takip etsem mi ikilemine sokarak. O çocukluk yıllarında kalmış ‘Elim sende’ oyununu yıllardır gelenek haline getirmiş, işgüç sahibi bir grup arkadaşın bu oyunda hiç yenilmeyen, grubu hep alt etmiş, anasının gözü, yakın bir dostlarının evlilik töreninde de bu oyunu sürdürmelerini konu edinen, Ed Helms, Jeremy Renner, Jon Hamm gibilerin oynadığı, çoğu kez belaltı esprilere dayanan bayat bir mizah anlayışının ürünü, yeni, şık ama oldukça abuk sabuk bir Amerikan komedisi niteliğindeki “TagYakalandın”ınsa kesinlikle hiç bir tavsiye edilir yanı yok kanımca. Akoçnıkshearvkaedyafi... Denizbank Açıkhava Konserleri 2 Temmuz’da Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi’nde Candan Er çetin ile başlıyor. Saat 21.00’de başlayacak konserisinin biletleri biletix ve BKM Gişe’den edinilebilir. Açıkhava Konserleri’nde sonraki günlerde Selda Bağcan (4 Temmuz Çarşamba), Sertab’ın Müzikali projesiyle Sertab Erener (6 Temmuz Cuma) ve Ajda Pekkan (9 Temmuz Pazartesi) sahne alacak. Candan Erçetin Piyanist, besteci ve vokalist Selen Gülün’ün ‘Kadınlar Matinesi’ projesi İstanbul Caz Festivali kapsamında bu akşam 19.00’da Zorlu PSM’de dinleyiciyle buluşuyor Besteleri dünyanın pek çok orkestrası tarafından çalınan, piyanist ve vokalist Selen Gülün’ün “Kadınlar Matinesi” proje si İstanbul Caz Festivali kap samında bu akşam 19.00’da Zorlu PSM’de dinleyiciyle bu luşuyor. Gülün’ün projesi olarak 2011 yılında Donne in Mu DİLEK ŞEN sica Vakfı’nın, Türkiye’de kendi müziği ni üreten kadın müzisyenle rin işlerinden derleme yapıl masını istemesiyle başlayan “Kadınlar Matinesi”, geçen yıl bir albüme dönüştü. Ka dınların üretimiyle genişle yen repertuvarıyla kalıcı ha le gelen proje ile, her konser de kendi müziğini seslendi ren en az iki kadın müzisyen sahneye çıkıyor. Müzisyenle rin bugün artık tamamen ka dın müzisyenlerden oluşma sı ise zamanla kendiliğinden gelişmiş. Gülün, kadın daya nışmasıyla günden güne bü yüyen bu projeyi, “Projenin özü kendi müziğini üreten ve albüm yapmış kadınları sah neye taşımak. Yani ben alter natif müziği sahneme taşıdı ğımda kendi müziğime de bir şey katmış oluyorum. O kişi nin yaptığı müzik benim kit lemle de buluşuyor böylece. Bunu ben önemsiyorum ta bii, bir arada durmanın daha iyi bir yöntemi olamaz” söz leriyle anlatıyor. ‘Kadınlar Matinesi ismini bile eleştirdiler’ Kadın müzisyenin sahnedeki varlığının önemine vurgu yapan Gülün, albüm aşamasında yaşadıkları zorlukları da şöyle anlatıyor: “Albüm aşamasında da toplumsal baskı nitelikli şeyler oldu. ‘Kadınlar çalamaz’ başlığı altında direkt söylenmese de ‘A, siz bayağı çalabiliyorsunuz’ diyerek şaşırıyorlardı. Röportajlarla insanlara ulaştık, ama dinleyiciye ulaşmada zorluk çektik. ‘Kadın kadının kurdudur’ deyip ‘Kayıt esnasında kavga ettiniz mi’ diye sordular. Kadınlar Matinesi ismini dahi eleştirenler, değiştirmemizi isteyenler oldu, çünkü bunu bir aşağılama olarak aldılar. O algılara göre, matine en düşük eğlence şeklidir. Halbuki matine; kadınların bütün streslerini attıkları, bir araya gelip istedikleri gibi kendilerini ifade ettikleri bir ortamdır ve bu kültüre aittir.” ‘Sahnede bağırarak şarkı söylemek’ Gülün, başlarda böyle bir derleme yapmak için yeterli esere ulaşamadığını söylüyor: “2011 yılında kendi müziğini üretmiş, kendi müziğini çalan kadın o kadar azdı ki! Seçkideki parça sayısı 7’yi geçemedi, biz de İtalyan müzisyenlerle çaldık. Sonra Türkiye’deki kadın ozanların üretimleri inanılmaz bir sayıya ulaştı. Bir kişiysen çok zor; ama üç beş olduğunda sayı artmaya başlıyor. Rol modeller artıyor, yalnız olmadığını görüyorsun.” Gülün, kadın üretimlerindeki çoğalmayı baskıcı ortamlarda kendi sözünü söyleme ihtiyacına da bağlıyor: “Sahnede şarkını bağırarak söylemek, bir kitabı bastırmaktan çok daha aktarımcı bana göre. Aktarmak için de artık ‘Yeter artık’ diyen bir pozisyona gelmeniz lazım.” Değer Deniz’in anısına Kadınlar Matinesi’nin bir projeden albüme dönüşmesi kararı ise müzisyen Değer Deniz’in 5 Mayıs 2015’te evine giren bir erkek tarafın dan katledilmesinin ardından alınmış. “Değer’le cinayetten iki ay evvel, 8 Mart’ta sahne yapmıştık. Çok heyecanlıydık, birlikte başka şeyler yapacaktık. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’yla çalışıyordum uzun süredir, tabii kendi evinden vurulacağını düşünmüyorsun. Kişisel olarak çok ağır bir sarsıntı geçirdim. Özellikle sonrasında konuşulan konular; zaten müzisyenmiş, zaten Beyoğlu’nda tek başına yaşıyormuş. Akıllara zarar bu söylemler ‘Şimdi değilse ne zaman’ dedirtti ve A.K. Müzik’in albüm fikri hayata geçti.” Tarantino’nun yeni filminden ilk kare... Quentin Tarantino’nun “Once Upon A Time In Hollywood” (Bir Zamanlar Hollywood’da) adlı son filminden ilk kare paylaşıldı. Başrollerini Brad Pitt ve Leonardo DiCaprio’nun üstlendiği ve 1960’lar ABD’sinde geçen filmle ilgili ilk görseli Leonardo DiCaprio kendi Instagram hesabından yayımladı. Filmde DiCaprio TV yıldızı Rick Dalton’ı oynarken, Brad Pitt onun ya kın arkadaşı ve dublörü Cliff Booth’u oynuyor. Tarantino filmi için “Hippi Hollywood’unun zirvede olduğu 1969’un Los Angeles’ında geçiyor” demişti. Tarantino’nun 9. filminde ayrıca Al Pacino, Margot Robbie, Burt Reynolds, Timothy Olyphant, Damian Lewis, Luke Perry, Emile Hirsch ve Dakota Fanning gibi isimler de var. Film 9 Ağustos 2019’da izleyiciyle buluşacak. bMJaaiccbkhasasoeı nl ’ın öldü 2009 yılında hayata veda eden Michael Jackson’ın babası Joe Jackson 89 yaşında öldü. Kendisi de bir blues müzisyeni olan ancak arzu ettiği kariyeri yapamadığı için çocuklarının menajerliğini üstlenen Joe Jackson uzun yıllar Jackson 5 grubunun ve kızı Janet Jackson’ın işlerini idare etmişti. 11 çocuk babası olan ve başta Michael olmak üzere çocuklarının bir çoğuna kötü mumamelede bulunduğu, istismar ve taciz ettiği yönünde suçlanan Joe Jackson’ın terminal aşamadaki kanserden hayatını kaybettiği açıklandı. Aydın Doğan Uluslararası Karikatür Yarışması kazananları belli oldu Ödül, Ghodratipour ve Vlahovic’in oldu Aydın Doğan Vakfı’nın toplumlararası uzlaşmayı, sevgiyi, dostluğu, özgürlüğü ve barışı karikatür ile yayma hedefiyle 35’incisini düzenlediği Aydın Doğan Uluslararası Karikatür Yarışması’nın bu yılki kazananları belirlendi. Yarışmaya bu yıl 64 ülkeden 623 sanatçı 2 bin 143 karikatürle katıldı. Ön elemeden geçen 42 ülkeden 139 sanatçının 177 karikatürü, Uluslararası Seçici Kurul tarafından değerlendirildi. Latif Demirci’nin başkanlığını yaptığı seçici kurulda, Ercan Akyol (Türkiye), Xavier Bonilla (Ekvator), Angel Boligan Corbo (Küba), Piyale Madra (Türkiye), Rasha Mahdi (Mısır), The Surreal McCoy (İngiltere), Tan Oral (Türkiye) ve Ann Telnaes (ABD) yer aldı. Tüm çalışmalarında kız çocuklarının eğitimi, güçlenmesi ve cinsiyet eşitliği konularına özel vurgu yapan Aydın Doğan Vakfı’nın düzenlediği yarışmada, bu yıl yine “Güçlü Kızlar, Güçlü Yarınlar” teması altında özel ödül verildi. Özel Ödülün sahibi, Fransa’dan Bernard Bouton oldu. Jugoslav Vlahovic Kazananlar Seçici Kurul, bu seneki yarışmada iki çalışmayı birinciliğe layık gördü. Dokhshid Ghodratipour (İran) ve Jugoslav Vlahovic (Sırbistan) birinciliği paylaşırken, ikinci Shahrokh Heidari (İran), üçüncü ise Krzysztof Grzondziel (Polonya) oldu. Seçici Kurul ayrıca, Turan Aksoy (Türkiye), Pavel Constantin (Romanya), Moacir Knorr Gutterres (Brezilya), Konstantin Kazanchev (Ukrayna), Silvano Mello (Brezilya), Roman Peshkov (Rusya), Sajad Rafeei (İran), Nicos Terzis (İsveç), 2 ödül olmak üzere Didie Sri Widiyanto (Endonezya), Kürşat Zaman’ı (Türkiye) Başarı Ödülü’ne değer gördü. Red Music Warm Up, geleceğin yıldız adayları belli oldu... Yeni nesil sahneden müzisyen ve grupların dinleyicilere ulaştığı performans videoları serisi olarak doğan ve altıncı yılına giren Red Bull Music Warm Up, genç müzisyenlere destek olmaya devam ediyor. Biri üniversiteliler arasından seçilen altı genç müzisyen ve grup bir video klibe kavuşacak ve aralarından seçilecek biri Bull’un dünyanın dört bir köşesine yayılan donanımlı stüdyolarından birinde kayıt alma şansını yakalayacak. Müzisyenlerin klipleri www.redbullmusic.com adresinde yayımlanacak. C MY B