15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 24 Haziran 2018 2 TELEVİZYON 09.45 Özel Sektör 12.55 Spor Bülteni 13.20 Teknoloji Her Yerde 14.10 Yeşil Doğa 16.00 Seçim 2018 20.00 Seçim 2018 00.00 Seçim 2018 02.00 Seçim 2018 07.30 Sabah 11.00 Ayrıntılar 13.00 Haber 17.00 Yerel Gündem 18.00 Sinevizyon 19.00 Haber 21.00 Zamanın Ruhu 00.00 Haber 08.00 Haber Bülteni 10.15 Ayrıcalıklı Rotalar 13.00 Haber Bülteni 15.15 Makam Farkı 16.00 Haber Bülteni 18.15 Türk Kahvesi 20.00 Ana Haber  21.05 Futbolun Fenomenleri 22.50 Lifestyle 23.00 Haber Bülteni 09.40 Magazin D 13.00 Vitrindekiler 14.00 Anadolu Lezzetleri 15.00 Arka Sokaklar 17.00 Seçim Ortak Yayını 00.15 Film: HTR2B: Dönüşüm  01.40 Çarkıfelek 03.30 5N1K 04.30 Tatlı İntikam 08.00 Mesut Yar Sunar 10.15 Kadınca 13.15 Dizi: Fazilet Hanım ve Kızları 16.00 İstanbullu Gelin 19.00 Star Haber     20.00 Jet Sosyete 23.15 Dizi: Avlu 02.00 Yerli Film: Rüzgârın Hatıraları 08.30 İlker Karagöz ile Çalar Saat 11.15 Badem Şekeri 15.30 Şevkat Yerimdar 19.00 Ana Haber 20.00 FOX Seçim 2018 00.30 Tolgshow 02.15 İnadına Aşk 03.45 Rüzgârın Kalbi 08.15 Kendine İyi Bak 10.00 Pazar Sürprizi 13.00 Çok Aramızda 15.45 Çocuktan Al Haberi 17.00 Seçim Özel 02.00 Film: Yamakasi 03.45 Yabancı Film 05.00 Gülümse Yeter 08.00 Hafta Sonu 10.00 Çocukça 12.30 Haber 14.00 Video Kolik 17.00 Sağlıklı ve Formda Sohbetler 18.00 7 Gün 19.30 Doğru Seçim 20.00 Ana Haber 21.00 Nereden Nereye 23.00 Türk Düşünürler 08.00 Burası Haftasonu 10.15 Şehir Hikâyeleri 11.15 Airport 13.00 Haber Bülteni 14.45 Spor Bülteni 14.55 Hava Durumu 15.00 Karar Günü 18.55 Hava Durumu 19.00 Seçmenin Kararı 23.55 Hava Durumu 09.00 Forum 11.30 Aykırı Belgesel 13.30 Türkiye’nin Seçimi 14.00 Haber 14 16.30 Spor Bülteni 17.00 Renkli Bir Gün 19.00 Ana Haber 20.00 Yerel Gündem 21.00 Türkiye’nin Yönü 23.00 Haber Turu BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN SAĞA: 1/ Çanakkale’nin Ayvacık ilçesine bağlı turistik bir belde. 2/ Una su katılarak yapılan bir çorba... 1 2 3 4 5 6 7 8 9 Fransa’da bir kent. 3/ Engel... Yer’in içinde, sıvı ya da hamur kıvamında uçucu gazlarla doymuş olarak 1 BALBAL NE 2 AYA YALAK 3 LAVTA EFE 4 B T E L EME 5 A Y A L AMA E 6 L A EMANE T 7 L EMAN ME 8 NA F E EM İ N 9 EKE ETENE bulunan eri yik. 4/ Güzel sanat... Aras’ın kolu olan bir ırmak. 5/ Bir deniz teknesinin devrilerek ters dönmesi. 6/ Belirli bir yükseklikte yürümek için kullanılan tahta ayaklık... Bir nota. 7/ Türk müziğinde bir makam... Büyük kaya. 8/ Büyük ve süslü çadır... Mobilya kasası. 9/ Muğla’nın Bodrum ilçe sine bağlı turistik bir belde. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Dantel ya da nakış ipliği yumağı... İz sürmede av hayvanının aldığı koku. 2/ “Buyurucular, amirler” anlamında eski sözcük... Yunan abecesinde bir harf. 3/ İki derenin ya da iki yolun birleştiği yer... Yasal. 4/ “Bir garip ölmüş diyeler / gün den sonra duyalar / Soğuk su ile yuyalar / Şöyle garip bencileyin” (Yunus Emre)... Hayvanları tımar etmekte kullanılan dişli araç. 5/ Yapılmasında sakınca olmayan. 6/ İzmir’in Menderes ilçesinde ünlü bir antik kent... Baryum elementinin simgesi. 7/ Medeni... İleri sürülerek savunulan dü şünce. 8/ Uğur, iyi talih... Dökülen tohum larla ertesi yıl çıkan tahıl. 9/ Hırvatistan ile BosnaHersek sınırını çizen ırmak... “Hile, dümen” anlamında argo sözcük. ‘Erkekler kurtuluşa dahil değil’ Ahlat Ağacı’nın Hatice’si Hazar Ergüçlü, “evlenip kurtulma hali” için “Öyle bir şey yok” diyor DİLEK ŞEN Yönetmen Nuri Bilge Ceylan’ın Ahlat Ağacı filmindeki Hatice karakteriyle izleyicide derin bir iz bırakan Hazar Ergüçlü, henüz 25 yaşında. Ergüçlü, bu yıl içinde Emre Erdoğdu’nun yönettiği Kar filmiyle de beyaz perdedeydi. Ünlülüğe yüklenen her türlü kuralın karşısında, ezberlere ve magazin zorbalıklarına başkaldırıyor. Düşüncelerini ifadelendirmede seçici: “Yanlış bir şey söylemekten, haddimi aşmaktan çok korkuyorum. Çünkü etrafımız bunu yapan vasatlarla dolu. Bari biz dikkat edelim diyorum o yüzden.” Ergüçlü ile konuştuk... n Cannes yolculuğunuzla başlayalım. Nasıldı orada olmak? İnanılmaz güzel bir şeydi, muhteşemdi. Ama sürekli kendimi telkin etmek zorunda kaldım; “Sakin ol, sakin ol!” Çünkü çok gelenekçi bir festival. O aristokrasi çok ürkütücü geliyor insana. O yüzden endişeliydim. “İdare ederim ya” diye düşünüp gittik, geldik, oldu ve bitti bir anda. n Nuri Bilge Ceylan’la gitmek de ayrıca bir heyecandı herhalde. Çok enteresandı. Yeterince entelektüelsen otoriteleri aşırı yüceltmek hafif bir tutum gibi algılanabiliyor, ama alakası yok. Nuri Bilge Ceylan’la çalışmak herkes için olağanüstü. Bundan abartıyla bahsetmekte hiçbir sakınca görmüyorum. Kendimi çok şanslı hissediyorum bu fırsatı elde ettiğim için. Sadece 4 gün Ceylan’la çalıştım, ama Çan’dan İstanbul’a döndüğümde söyleyecek bir sözüm, bir hırsım, bir tutkum kalmamıştı geride. Çünkü genç aklımın sınırlarını iten ve zorlayan deneyim yaşamıştım. Deneyseldi yani. n Hatice var; hikâyesi yarım kalan, kurtuluşu evlenmek olan, “Sonra ne oldu acaba ona” dedirten. Böyle insanlar var. Evet, o kız var! Yaşamındaki çözümün sadece bir erkek olduğu o kız var. Aslında ışıklı caddeler filan görmek istiyor. Sinan’ı öpmesi çok şeyi gösteriyor, o öpücükle “Gel desen gelebilecek kadar gözü kara, arzu ve tutku dolu bir kadınım” diyor. Ama konfor alanını yıkmak da o kadar kolay değil. n Hatice’nin başına gelen “evlenip kurtulma hali” sizin yaşamınızda nasıl yanıt buluyor? Erkekler kurtuluşa dahil değil bir kere. Öyle bir şey yok. Ben kadına yönelik pozitif ayrımcılığa bile karşıyım. Çok fazla baskılandığım ülkede büyümediğim için olabilir. Ben de Kıbrıs’ta Avrupalı kimliğin ardına sığınmış korkunç mahalle baskısına maruz kaldım. Orada bikini üstün ve şortunla gece dışarıya çıkabilirsin; Midem bulanıyor o kalıplardan n Magazin basını bedeninize, yaşamınıza, ilişkilerinize müdahale ediyor. Bu nasıl etkiliyor sizi? Kötü tabii. Ben suç işlemedim. Neden bana suç işlemişim hissi veriliyor? Neden yakalanıyorum? “Yakalanma” ifadesi neden kullanılıyor? Neden hepimizin doğruları aynı olmak zorunda? Kırk kere düşünüyorum bir şeyi giyerken bile. “Halka mâl olan birisin ve ona göre davranman lazım.” Hayır! Hayır! Hiçbir şeye mâl olmadım. Hiçbir şey değilim. Yanlış filan değilim. Herkes kadar özgürüm. Başkaldırıyorum. Asla uyumlu hanım hanımcık biri olmayacağım. Midem bulanıyor sıkıştırılmaya çalıştırıldığım o kalıplardan. ama arkandan en ağır küfrü ederler. Bunu göze almak zorundasındır. n Hollywood’da başlayan #MeToo hareketi umutlandırıyor mu sizi? Ben 17 yaşımda başladım bu işe, şimdi 25 yaşındayım. Bu kadarcık zamanda bile gerçekten çok şey değişti. Bu dönüşüm başladı ve şartlar iyileşti. Bu mobbingler daha fazla konuşulmaya başlandığında, Türkiye’de de herkes açılmaya başlayacak. Burada kadın olmak çok zor; aslında çalışarak yaptığını koparmak için sürekli didinmek zorunda kalabiliyorsun. Hakkın olanı basitçe almaktan bahsediyorum, tacize değinmedim bile. n Bedeninizle ilgili zorbalıklarla karşılaştınız mı; mesela daha zayıf olmanız istendi mi hiç? Maalesef. Bundan kaçamıyoruz. Bizi var eden şeylerin, farklarımız olduğunu görmezden geliyorlar. Bir dar kalıp var, eğer onun içinde değilsen star olamazsın. Bana hiç tanımadığım bir kadın gelip “Hiç de fit değilsin. Göbeğin var” dedi mesela. Sen bu hakkı nereden kendinde bulabiliyorsun? Bir ara yüzümdeki çizgilere taktılar. “Çok güldüğüm için çizgilerim var” diye cevap veriyordum. Neden bu çirkinlik olarak algılanıyor, neden elli kat filtre atılıyor suratıma, neden photoshop içinde tanınmaz halde buluyoruz kendimizi? Severek, birlikte.. n Siz toplumsal duyarlılığı da olan birisiniz. Beyoğlu Sineması için bilet satma kampanyasına dahil olmuştunuz. Beyoğlu’nun son hali ne düşündürüyor size? Bu sinemanın yok olmaması çok önemli. İstanbul çok eski bir şehir. İstiklal Caddesi çok önemli. Biz Beyoğlu’nu terk edemeyiz. Irkçılık yapıp “Araplar geldi” diyorlar. Ne var? Ne var yani? Sorsan herkes aşırı derecede özgürlükçü, eşitlikçi. Niye dışlıyorsun? Al onu da. Birlikte olmalıyız. Birbirimizi severek, birlikte güzelleştirebiliriz her şeyi. Kimseyi yok sayarak bir yere varamayız. haber EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: EMİNE BİLGET Korku mu, umut mu? Sevgili okurlarım, bugün Türkiye’nin kaderi oylanıyor: Dilerim, kim kazanırsa kazansın, farklı oy kullananlar arasında, korku, kin ve düşmanlık değil, umut, sevgi ve barış egemen olur! HHH İnsanların oy verme davranışlarını hangi duygular yönlendirir? Daha çok olumsuz duygular mı: Korku, nefret ve düşmanlık mı? Yoksa daha çok olumlu duygular mı: Umut, sevgi ve güven mi? HHH Aslında gerçek demokratik seçimlerde bu duyguların belki de hepsi birden az veya çok etkili olur... Çünkü demokratik rejimlerde birden çok tercih ve birden çok parti söz konusudur. Seçmenler farklı duygulara sahip olabilir... Hatta aynı seçmen, bir parti veya lidere sevgi ve güven beslerken, başka bir parti veya liderden korkabilir veya nefret edebilir. Bazı seçimlerde bir partiye, bir lidere duyulan sevgi ve güven ağır basabilir... Bazı seçimlerde bir partiden, bir liderden duyulan korku ağır basabilir. Esas olarak gerçek demokratik seçimlerde, seçmen davranışlarına keskin duygular değil, ister olumlu, isterse olumsuz olsun, yumuşak duygular ve daha çok akılcı tercihler egemen olur. İster olumlu, isterse olumsuz olsun, sert duyguların tüm seçmenlere egemen olduğu seçimler ise genellikle iktidar değişikliklerinin söz konusu olduğu ve demokratik kuralların tam işletilemediği seçimlerdir. HHH Ülkemizdeki bugünkü seçimlerin: Demokrasiyi güçlendirmesi... Vatandaşlar arasındaki sevgiyi, güveni ve dayanışmayı arttırması dileğiyle... Her zamanki sözlerimi... Hangi tercihi yapmış olurlarsa olsunlar... Bütün seçmenler için... Daha yüksek sesle haykırıyorum: DİREN BARIŞ... DİREN KARDEŞLİK ... DİREN DAYANIŞMA... DİREN ADALET... DİREN HUKUK DEVLETİ... DİREN DEMOKRASİ! Mücadele romanlarının önemli bir halkası Wedding Barikatları şimdi Türkçede! 6 farklı ülkeden 32 genç, Karşıyaka’da ‘Dezavantajlı Gençlerin Sa Avrupalı gençlernat Yoluyla Sosyal Entegrasyonu’ konusunda eğitim aldı. İzmir’de buluştu Çeşitli eğitimler için her yıl onlarca genci yurtdışına gönderen Karşıyaka Belediyesi, bu kez Erasmus+ Gençlik Programı ile yabancı konuklarını ağırladı. 6 farklı ülkeden 32 genç, ‘Dezavantajlı Gençlerin Sanat Yoluyla Sosyal Entegrasyonu’ konusunda eğitim aldı. İtalya, İspanya, Litvanya, Letonya, Polonya ve Romanya’dan Türkiye’ye gelen öğrenciler, kendi ülkelerinde, gönüllü gençlik çalışmalarına katılanlar arasından seçildi. Yamanlar Gençlik Merkezi’nde bir hafta boyunca konaklayan yabancı öğrenciler, ‘Dezavantajlı Gençlerin Sanat Yoluyla Sosyal Entegrasyonu’ konusunda eğitim aldı. Engelli gençlerin hangi sanatsal projeler ile sosyal yaşama uyum sağlayabileceğinin yolları arandı. Gençlere, Litvanya’dan gelen iki eğitmen de eşlik etti. Yabancı konuklar, Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar’ı da makamında ziyaret etti. Karşıyaka’daki deneyimlerini Başkan Akpınar ile paylaşan gençler, konukseverlikleri için teşekkür etti. ‘Örnek olacaksınız’ Başkan Akpınar, “Karşıyaka; Türkiye’nin hatta belki de dünyanın en özel kentlerinden biridir. Sosyal yapısıyla, insanlarının yaşama bakış açısıyla fark yaratan Karşıyakamızda sizleri ağırlamaktan mutluluk duyduk. Bu programda aldığınız eğitimler ve gençler için yapacağınız çalışmalar, bir Kelebek Etkisi ile tüm dünyayı saracaktır. Sizler, sistemin gönüllü birer çalışanı olarak çevrenize örnek olacaksınız. Çalışmalarınızda başarılar diliyorum” dedi. l İHA Çeviri: Sevinç Altınçekiç 208 sf., 16 TL Ana, Çimento, Fırtına Çocukları, Atsineği, Moskova Önlerinde gibi elden ele, dilden dile dolaşan mücadele romanlarının çok önemli bir halkası daha, Klaus Neukrantz’dan Wedding Barikatları şimdi Yordam Edebiyat’ta. “1929 Mayıs günlerinde Berlin’de polisin vurduğu 33 kişinin hafızalardan silinmesi imkânsız devrimci mücadelelerinin anısına” kaleme alınmış bir roman Wedding Barikatları. İşçilerin, hamalların, tesisatçıların, işsizlerin, gençlerin, kadınların romanı… Sıradan bir inşaat işçisinin, bizzat kavganın içerisinde bir öndere dönüşmesinin! Görünürde gaddar bir emniyet müdürünün ve ondan aldıkları emirle keyfî şiddet uygulayanların romanı… Gerçekte onların arkasındaki güçlerin, devletin, SPD hükümetinin ve sermayenin! Birlik, mücadele ve dayanışma günü 1 Mayıs’ın romanı… Birliğin, mücadelenin ve dayanışmanın somutlaşmasının! Bu unutulmaz roman şimdi Türkçede! yordamedebiyat yordamedebiyat www.yordamkitap.com C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle