18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KULTUR Cumartesi 14 Nisan 2018 Renk, ışık Oğuz Tansel Ödülü Emir İlhan’ın Oğuz Tansel 2018 Halkbilim Araştırma Ödülü’nü, Metin Karadağ, İlhan Gülek ve Metin Turan’dan olu “Sözlü Kültürden Yazılı Kültüre Hatırlama ve Kültürel şan seçici kurulun oybirliği ile seçtiği İlhan, ödülünü Bellek” adlı çalışmasıyla Dr. Emir İlhan kazandı. Prof. 27 Nisan Cuma günü saat 14.00’te Çankaya Belediyesi Dr. Cevat Geray, Prof. Dr. Serpil A. Cengiz, Prof. Dr. Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde yapılacak törenle alacak. Oğuz Tansel EDİTÖR: EMRAH KOLUKISA TASARIM: İLKNUR FİLİZ [email protected] 15 ve titreşimin izinde Modernleşme ve kadın İbrahim Çallı “Ada’da Sohbet” (Lucette Mustafa Taviloğlu Koleksiyonu) Sergide yer alan Şeref Akdik’in “Sohbet”, İbrahim Çallı’nın “Ada’da Sohbet” ve Mehmet Ruhi Arel’in “Fatih Kaymakamlığı” resimleri modernleşmenin kadına atfettiği önemi görselleştiren ve kadını kamusal alana taşıyan başlıca örnekler arasında gösteriliyor. Bu dönem resimlerinde kadın, kısa saçları, ağırbaşlı kıyafeti ve açık yüzü ile moderleşmenin simgesi haline dönüşmüş, cinselliğinden arındırılarak görselleştirilen kadın imgesiyle Batı’nın oryantalist resimlerinden beri süregelen Doğu kadını algısının da değiştirilmesi hedeflenmiştir. Bu hedef, kuşkusuz, kadının erkeklerin özel alanına itilmiş olmadığı mesajını vermeyi de amaçlamaktadır. Bu nedenle bu dönem resimlerinde kadın, artık oryantalist ressamların betimlediği gibi, minderler üzerinde kösnül bir halde ele alınmaz, aksine tüm resimlerde kadın dik duruşu, zarafeti ile dikkat çekerken ya kamusal alanda betimlenir ya da iç mekânda bir eylem halinde gösterilir. Burcu Pelvanoğlu’nun sergi kataloğundaki yazısından alınmıştır. İzmir’deki Arkas Sanat Merkezi baharı ‘Renk, Işık, Titreşim’ başlıklı sergi ile karşılıyor Arkas Sanat Merkezi İzmir’in 130 yıl önce inşa edilmiş ve ayakta kalmayı başarmış nadir binalarından biri olan Fransa Konsolosluğu binası, 2010 yılının ekim ayında Arkas Holding tarafından Yüksek Mimar Niko Filidis ve ALTERA Mimarklık işbirliğiliyle restore edilerek binanın denize bakan bölümünün Arkas Sanat Merkezi adıyla hayata geçirilmesi hedeflendi. 8 ay süren çalışmalar sonucunda binanın izolasyonu sağlandı, elektrik, sıhhigüvenlik tesisatı ile ahşap aksamı yenilendi, dış cephesi temizlendi. Böylelikle İzmir, güçlü altyapısıyla çağdaş, donanımlı bir sanat merkezine kavuştu. Emrah Kolukısa Açıldığı 2011 yılından bu yana, İzmir’de uluslararası boyutta sergilere ev sahipliği yapan Arkas Sanat Merkezi, bahar döneminde yepyeni bir sergiyle kapılarını sanatseverlere açtı. “Renk, Işık, Titreşim: Türk İzlenimcileri” isimli sergi, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e uzanan süreçte manzara, natürmort ve portre başta olmak üzere müze ve özel koleksiyonlardan derlenen eserlerle Türk resim sanatına damgasını vuran Türk izlenimcilerine ışık tutuyor. Ağırlıklı olarak Türkiye’nin modernleşme sürecinde yurtdışında gördükleri eğitimlerden sonra yurda dönen ve modern sanatın temsilcileri olarak bilinen 1914 Kuşağı sanatçılarını kapsayan sergide 125 eser yer alıyor. Farklı dönemler bir arada Saim Özeren “Külliye Kahvesi” (Arkas Holding Koleksiyonu) HSbuüalnstecaıynMinDüaAzirveenssiiiLK”iof(Siljea“kkMsıpiihySroiaşnauh) 1914 Kuşağı ve İzlenimcilik 20. yüzyılın ilk çeyreğinde Türkiye’de re resimleri, natürmortlar, çok figürlü kompozissim sanatına damgasını vuran 1914 yonlar üretmis¸ ve dogˆaya öznel bir yorum geKuşağı sanatçıları, Osmanlı İmparatorluğu’nun tirdikleri manzaralarıyla da önceki kus¸aktan parçalanma sürecinin ve aynı zamanda Batı ayrılmıs¸lardır. Kuşağa adını veren İbrahim Çallılaşma hareketlerinin ivme kazandığı Meşru lı, Nazmi Ziya, Hikmet Onat, Hüseyin Avni Lifij, tiyet dönemlerinin tanığı, yeni kurulan Türki Feyhaman Duran, Namık İsmail, Mehmet Ruye Cumhuriyeti’nin de karşılayıcısı olan kuşak hi Arel, Sami Yetik kendinden önceki kuşakolarak bilinir. Türkiye’de modern resmin kuru tan farklı olarak resim sanatına konu çeşitliliği cusu olan 1914 Kus¸agˆı sanatçıları, portreler, katkısında bulunmuş ve bunun yaygınlaştırılnü resimleri, modern kadın imgesi, iç mekân masında öncü olmuşlardır. Sergi İbrahim Çallı, Nazmi Ziya, Hikmet Onat, Hüseyin Avni Lifij, Feyhaman Duran, Namık İsmail, Mehmet Ruhi Arel, Sami Yetik gibi izlenimci anlayıştan etkilenen farklı dönem sanatçılarından zengin bir seçki sunuyor. Sergide ayrıca Nazmi Ziya Güran, Halil Paşa, Hamit Görele, Mehmet Ali Laga, İzzet Ziya, İbrahim Safi, Celal Uzel, Diyarbakırlı Tahsin, Hayri Çizel, Şevket Dağ gibi ressamların tablolarıyla Halife Abdülmecid’in de iki eseri bulunuyor. “Renk, Işık, Titreşim: Türk İzlenimcileri” sergisi 27 Temmuz’a dek ziyaret edilebilir. Kültür sanatta kadın liderler aranıyor! ‘Kültür ve Sanat Alanında Kadın ve Liderlik Araştırma Sonuçları ve Programı’nın ön sonuçları bir konferansla açıklandı. CEREN ÇIPLAK DRILLAT Türkiye’de kültür ve sanat alanında çalışan kadın profesyonellerin mevcut rollerini ve alandaki etkilerini inceleyen araştırmanın ön sonuçları dün İngiltere Başkonsolosluğu’nda düzenlenen etkinlikle açıklandı. Araştırma, British Council tarafından 276 profil üzerinden yapıldı. “Kültür ve Sanat Alanında Kadın ve Liderlik Araştırma Sonuçları ve Programı”, British Council Türkiye Sanat Direktörü Esra A. Aysun tarafından sunuldu. Bu sonuçlara göre; kültür sanat alanında çalışanlar işini sevenlerden oluşuyor ancak düşük maaş ve toplum tarafından anlaşılamamak bu sektörün olumsuz yanlarını oluşturuyor. Bu sebeple yeni neslin bu alanın yönetici kısmına ilgisi olmadığı belirtiliyor. Sektörün kadınlarının yüzde 23’ü iş yerinde cinsiyet ayrımına maruz kaldığını belirtiyor. Raporda, ayrıca kültür sanat sektörünün çoğunluğunu kadınlar oluştursa da üst düzey yönetici pozisyonunda pek yer alamadıkları ve bu pozisyon için erkek çalışanlara oranla daha fazla direnç ve mücadele göstermeleri gerektiği yer alıyor. Alandaki kadınların yüzde 42’si de kariyeri için desteklenmediklerini düşünüyor. Kültür sanat alanının tüketici kısmının yüzde 52’sinin kadın olduğu ancak üretim kısmında oranın yüksek olmadığı vurgulanıyor. ‘Kadınlar geri çekilmeyin’ Etkinlikte, Soutbank Centre Sanat Direktörü ve “WOW – Women of the World Festivali” kurucu ve yöneticisi Jude Kelly’in konuşması alkış topladı. Festivali 2020’de İstanbul’da yapmayı planladıklarını duyuran Kelly, kadınların büyük çoğunlu ğunun statükoyu kabul etmeye odaklanmış olduklarını ancak kadın liderliğinin sadece statükoyla ilgili olmadığını belirterek, “Liderlik bir değişikliği bir yerde yapabilmekle ilgilidir. Bu küçük bir kahve organizasyonu bile olabilir. Dünyanın artık bir sonraki adıma ihtiyacı var. Ataerkillik bizi yeteri kadar ilerletemedi. Şimdi, ataerkilliği değiştirmek için kadınlar zekasını ve gücünü ortaya koymalı. İnsan ırkının ilerlemesi için kadınların potansiyelini ortaya koyması lazım. ‘Çevirdiğim filmde ben buyum, yaptığım işte ben buyum’ diye ayağa kalkıp kendinizi ve alanınızı savunmanız ve geri çekilmemeniz lazım. Önce birey olarak kendinizi savunun. Sadece maaşınızı artırmaya odaklanmayın. Bir yerlerde bir değişim yapın. Unutulmuş bir kadın olmayın. Zıplayan kadın olun. Sizden sonra gelecekler için bunu yapın” dedi. Neshat ile sinemaya dair Bu yıl otuz yedincisi gerçekleşen İs Gümüş Aslan En İyi Yönetmen Ödülü’nü kazan tanbul Film Festivali’nin mıştı. İkinci uzun metrajlı Sinemada İnsan Hakla filmi “Ümmü Gülsüm’ün rı Yarışması jürisinde yer Peşinde” ise bu yıl İs alan Shirin Neshat, ya tanbul Film Festivali’nde rın saat 14.00’te Beyoğ gösteriliyor. Neshat, si lu Yapı Kredi Kültür Sa Shirin Neshat nema yazarı Esin Küçük nat Merkezi’nde bir sohbete katı tepepınar moderatörlüğündeki fes lacak. Sanatçı, 2009’da çektiği ilk tival sohbetinde fotoğraf, sinema uzun metrajlı filmi “Erkeksiz Kadın ve görsel sanatlara dair düşüncele lar” ile Venedik Film Festivali’nde rini paylaşacak. Saygun Quartet İstanbul’da çaldı Boğaziçi Üniversitesi Albert Long Hall Klasik Müzik Konserlerinde Deniz Toygür Conus ve Özge Özerbek (keman), Yağmur Tekin (viyola) ve Yusuf Çelik (çello)’in yer aldığı Saygun Quartet, önceki akşam “Yirminci Yüzyıla Girerken” temalı bir konser verdi. Karşıyaka Beledi yesi Oda Orkestrası genç ve yetenekli grup şeflerinden oluşan dörtlü, Hugo Wolf “İtalyan Serenadı”, Dimitri Şostakoviç ve Bedrich Smetana’nın “Yaylı Çalgılar Dörtlüsü” eserlerini, oda müziğinin en iyi tınladığı ALH salonunda yorumlamanın heyecanıyla seslendirdiler. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle