Katalog

Cumartesi 14 Nisan 2018 EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: SERPİL ÜNAY Şamar oğlanı Muzaffer İlhan Erdost, Türkiye İnsan Hakları Kurumu Vakfı’nın çalışma raporuna koyduğu “Kutludoğum Anayasasına Hayır” başlıklı yazısında belleğimizi tazeliyor: AKP’nin Cumhurbaşkanlığını “fethetmesi”ne giden yolda en önemli aşama olan 22 Temmuz 2017 seçimleri sonrasında müttefik ABD ile ortak AB adeta zil çalıp oynamışlar. Dönemin ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Holbrooke, AKP’nin meşruiyetlerini Atatürk’ten alan partilerin mağlup edildiğini belirtip Malezya ile Türkiye’yi “iki ılımlı İslam ülkesi” olarak tanımlamış. TürkiyeAB Karma Parlamento Komisyonu Eşbaşkanı Lagendijk, Zaman gazetesine, AKP’nin seçim kazanmasını “Türk ordusunun yüzüne atılan tokat”, Financial Times “laikler ve ordunun dişine atılmış yumruk” diye değerlendirmiş. İşte o tokat, ilerleyen süreçte Zaman gazetesini de çıkaran casusluk cemaatinin balyoz, Ergenekon vb. kurgularıyla laik ulusal ordunun tek adamın kapıkulu ocağına dönüştürülmesine varmıştır. Öte yandan, Le Soir “Türkiye’de laikler yenildi” başlığını atarken, New York Times “Türk halkı oylarıyla laikleri azarladı” diyerek ABD yönetiminin sevincini dillendirmiş... Aradan geçen 10 yıl içinde Türkiye’nin geldiği durum ortada. 10 yıl önce AKP’yi göklere çıkaran ABD ve AB’ye gelince. Bugün yumruk, tokat, azar, ne varsa yiyorlar... Birkaç örnek vermek gerekirse... ABD için: “Bizi en çok üzen, müttefikimiz olarak gördüğümüz, siyasi ve askeri alanda çok derin ilişkilerimizin bulunduğu kimi ülkelerin sergilediği riyakârlık, hatta ciddiyetsizliktir. Be vicdansız, be ahlaksız!” “Ömürlerinde hiç Osmanlı tokadı yememiş oldukları da çok açık.” AB için: “Hiç kusura bakmasınlar. Biz AB’nin kapıkulu değiliz.”  “Bizim AB üyeliğine ihtiyacımız da kalmamıştır.” Yorumu Erdost’a bırakalım: “Siyasal iradesi özellikle de tarikat ve cemaatlerin ipoteği altına alınmış bir halkın oylarından laiklik ve teokrasi arasında bir seçim yapıldığı sonucunu çıkarmış olanlar için belirtelim ki, ‘meşruiyetini Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Atatürk’ten alan ulusalcı partiler’den Çankaya’ya değin laik cumhuriyetin direncini ve direnişini temsil eden kişi ve kurumların çökertilmek istenmiş olmasının nedenini, kendilerinde vehmettikleri doğaüstü güçlerde değil, önlerindeki masaya konmuş bulunan haritada arasınlar. O harita ki, Saray’ı kurtarmak adına; Mondros Ateşkes Sözleşmesi’nin ve Sevr Antlaşması’nın imzalandığı, düşmanın tek kurşun atmadan teslim aldığı yurdumuzun haritasıdır.” Rekor Hak ihlallerinde rekor, tutuklu öğrencide rekor, imam hatiplide rekor, derken... Örtülü ödenek ile birlikte dolar artışında da rekora ulaştık. Yetmez ama evetçi için yetmez. Daha, daha fazla rekor gerek. AKPFETÖ ortaklığı “FETÖ Çatı Davası”nda sona geliniyor. Dava sonunda FETÖ’nün siyasetle, AKP ile bağı çözülür mü? Çözülmez. İddianamesinde “Fethullah Gülen örgütünün sempatizanı olup bu örgütü dini bir kuruluş sanarak cemaatle gönül bağı bulunanlar soruşturma harici tutulmuşlardır” ifadesine yer verilen bir davadan söz ediyoruz. AKP’liler olsa olsa “cemaatin inançlı, temiz, bütün işlerini Allah rızası için yapan samimi mensupları” olabilirler. 14 Nisan 2018 SAYI: 33792 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına Orhan Erİnç İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay Genel Yayın Yönetmeni MURAT SABUNCU Yazıişleri Müdürü Bülent Özdoğan Yazıişleri Müdürü (Sorumlu) Haber Koordinatörü Faruk Eren Aykut Küçükkaya Dijital Medya Koordinatörü Bülent Mumay Reklam Direktörü Deniz Tufan Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel l Görsel Yönetmen: Hakan Akarsu l Ekonomi: Olcay Büyüktaş l Dış Haberler: Mine Esen l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Kültür Sanat: Emrah Kolukısa l Düzeltme: Mustafa Çolak Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20 0530 430 74 17 Okur Temsilcisi: Güray Öz [email protected] Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara. l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım Müdürü: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Doğan Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 04:49 04:37 05:04 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 06:20 13:11 16:51 06:06 12:55 16:35 06:31 13:18 16:57 Akşam 19:49 19:32 19:53 Yatsı 21:14 20:55 21:14 haber 13 Oyun görünümlü yeniFETÖ’nün ByLock’tan sonra geliştirdiği program Şubat 2018’e kadar kullanılmış haberleşme programı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca FETÖ’nün Deniz Kuvvetleri yapılanmasında yürütülen soruşturmada, örgütün “2048 Fun and Relaxing Puzzle Game” oyunu görünümlü yeni kriptografik haberleşme programını kullandığını tespit etti. Soruşturma kapsamında haklarında yakalama kararı çıkarılan 70 kişiden 18’i gözaltına alındı. FETÖ’nün Deniz Kuvvetleri yapılanmasında yer alan örgüt üyelerinin entegresinden sorumlu olduğu iddiasıyla tutuklanan öğretmen Ersin K’nin cep telefonunda örgüt üyelerinin kendi aralarındaki haberleşmeyi sağlamak için yeni bir kriptografi haberleşme programı daha ortaya çıktı. Yapı lan araştırmada, IOS ve Android işletim sistemlerinden cep telefonlarına indirilebilen “2048 Fun and Relaxing Puzzle Game” isimli oyun görünümlü program üzerinden görüşmelerin gerçekleştiği tespit edildi. Şubata kadar kullanılmış Görüşme içeriğine ulaşılan programın 15 Temmuz darbe girişiminden sonra Şubat 2018’e kadar örgüt üyelerince aktif olarak kullanıldığı iddia edildi. Şu ana kadar çözülen içeriğinde, örgüt mensubu askerlerin tayini, görev yerleri, yapılanmadaki askerden sorumlu “öğretmen” tabir edilen sivilin sorumluluğuna hangi askerlerin verileceği, sivil un sur ve askerlerin kod isimleri, hangi askerin yeni kurmaylık sistemi olan Karargâh subaylığı eğitimi (KARSU) eğitimine sızdırılacağı, yapılanmada firari ya da yakalama emri bulunan askerlerin saklandığı “gaygubet” evlerinin adresleri, hangi yöntem ve güzergâhlar üzerinden firar edilmesi gerektiği, örgüt mensubu sivil unsur ve askerlerin eş bilgileri ve eşlerin örgütsel durumları hakkında bilgilerin yer aldığı ifade edildi. Örgütün deşifre edilen yeni haberleşme sistemi üzerinden yazışma yapan 70 kişiyi tespit eden savcılık, operasyon talimatı verdi. Eşzamanlı gerçekleştirilen operasyonda 18 kişi gözaltına alındı. l İSTANBUL/Cumhuriyet Hakan Atilla Barış Güler Rıza Sarraf ‘Ambargoyu delerek maddi çıkar sağladılar’ ABD’deki davada Başsavcılık mahkemeye verdiği yanıtta Halk Bankası, Rıza Sarraf, Zafer Çağlayan, Egemen Bağış ve Barış Güler’i suçladı ABD’de tutuklu bulunan eski Halkbank Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla davasında New York Güney Bölgesi Başsavcılığı, Yargıç Richard Berman’ın sorusuna verdiği yanıtta, ABD’nin İran’a uyguladığı ambargoyu delerek maddi çıkar sağlayan kişi ve kurumları açıkladı. Başsavcılık, ABD’nin İran’a uyguladığı ambargonun delinmesinde Halk Bankası, Rıza Sarraf, Zafer Çağlayan, Egemen Bağış ve Barış Güler’in çıkar sağladığını iddia etti. Başsavcılık, mahkemeye sunduğu yanıtta, ABD’nin İran’a uyguladığı yaptırımları delme, kara para aklama, bankacılık sahtekarlığı ve bunlarla ilintili suçlar olarak gösterilen konularda mad di çıkar sağladığı iddia edilen kişi ve kurumların adlarını mahkemeye sundu. Başsavcılığa göre, Halk Bankası, Rıza Sarraf, eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, eski Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış, eski İçişleri Bakanı Muammer Güler’in oğlu Barış Güler ile İranlı bazı kişi ve kurumlar maddi çıkar sağladı. Başsavcılık, Berman’a sunduğu belgede, jüri tarafından suçlu bulunan Atilla’nın işlediği suçların sabit olduğunu savundu. Büyükelçiliğin mektubu Mehmet Hakan Atilla’nın avukatları da Yargıç Richard Berman’ın sorularına verdiği yanıtta, Atilla’nın kariyeri boyunca ABD’ye 11 kez geldiğini ifade etti. Avukatlar, Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği’nin Atilla için, ABD Dışişleri Bakanlığı’na yolladığı mektubun kopyasını da mahkemeye sundu. Mektupta, Türk yetkililerin, Atilla’nın JFK Havalimanı’nda gözaltına alındığını medyadan öğrendikleri, ABD makamlarından açıklama istedikleri belirtildi. Türk yetkililer, devlet memuru olan Atilla’nın bir an önce serbest bırakılmasını istedi. Avukatlar, yaptırımların delindiğine dair suçlamada kurumların sorumlu tutulduğunu ve ceza verildiğine değinerek, kişilerin bu suçlardan sorumlu tutulmadığını kaydetti. l DHA Egemen Bağış Zafer Çağlayan Harp okulu davası karar aşamasında 15Temmuz darbe girişimi sırasında Sultanbeyli ve Mehmetçik Vakfı mevkisinde meydana gelen olaylara ilişkin 3’ü rütbeli, 3’ü er, 116’sı öğrenci 122 sanığın yargılandığı davada, mahkeme, kararını açıklamak üzere dosyayı incelemeye aldı. Karar oturumu, 25 Mayıs’ta, Silivri Cezaevi Yerleşkesi’ndeki 2 No’lu duruşma salonunda saat 09.30’da başlayacak. Mahkeme heyeti, tutuklu sanıkların tümünün tahliye taleplerini reddetti. Sanıklar hakkında kuvvetli suç şüphesinin bulunduğunu, bu suçlardan yargılanan ve kamuoyunca da tanınan başka sahısların yurtdışına kaçtıklarının bilinmesi yüzünden, kaçma ihtimali bulunan sanıklar hakkında adli kontrol tedbirlerinin yetersiz kalacağını belirtti. Sanıkların mütalaaya karşı ek süre talepleri ise kabul edilmedi. Savcı ne istemişti? İstanbul 28. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın duruşma savcısı, esas hakkındaki görüşünde araç şoförleri 3 erin beraatını istedi. Filo komutanı olan Kurmay Yüzbaşı Sinan Canlı, üsteğmenler Ali Apaydın ve Aydın Gülşan ile 116’sı öğrenci 119 sanığın ‘Cebir ve şiddet kullanarak, Anayasa’nın öngördüğü düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs’ suçundan, ağırlaştırılmış müebbet ile ‘terör örgütüne üye olmak’ suçundan 7.5 yıldan 15’er yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti. l İSTANBUL / Cumhuriyet Boydak’tan Çiftlik Bank örneği Kayseri’de 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen FETÖ davasında Boydak kardeşler 7. kez hâkim karşısına çıktı. Boydak Holding eski CEO’su Memduh Boydak, terör örgütü yöneticiliği suçlamasını kabul etmediğini belirterek, “Terör örgütü yöneticisi olsam, yaptığım yardımları aleni olarak yapmazdım. Son günlerde sürekli duyuyoruz Çiftlik Bank benzeri haberleri. İnsanları nasıl sistemli dolandırdıklarına şahit oluyoruz. Her işte olduğu gibi bu işin de, terör örgütü yöneticiliğinin de bir yolu yordamı vardır. Asla yöneticilik yapmadım” dedi. l DHA KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] [email protected] 17 yaşındaki genç polis kurşunuyla ölmüştü 20 ay ceza babayı isyan ettirdi Antalya’da polisten kaçarken açılan ateşle vurulup ölen Ferit İli’nin babası Celal İli, tutuksuz yargılanan 4 polis memurundan 3’ünün beraat etmesine, 1’nin de 20 ay hapis cezasına çarptırılmasına tepki gösterdi. Celal İli, “Mahkeme ‘Ben kahraman Türk polisiyim’ diyen sanığa 20 ay ceza veriyor” diyerek, kararı üst mahkemeye taşıyacaklarını söyledi. 18 Temmuz 2016’da uçakla Antalya’ya gelen 17 yaşındaki Ferit İli, havalimanı girişinde “Dur’ ihtarına uymayınca, kendisini takip eden polislerin havaya ateş etmesi sonucu yaralanmış, hastanede yaşamını yitirmişti. Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada mahkeme heyeti, sanıklar H.U., E.S. ve H.S’in beraatına karar verdi. Sanık Ali Aktoz ise “taksirle ölüme sebebiyet”ten 20 ay hapse mahkum edildi. Üye hâkim şerh koydu Duruşmaya, Ali Aktoz için karşı oy kullanan hâkim Alaattin Karakaya, Aktoz’un diğer polis memurlarının aksine hedef gözeterek ve nişan alarak kaçmakta olan maktule doğru 510 metre mesafeden, 23 el ateş ederek ölümüne neden olduğunun sabitleştiğini belirterek, “Sanığın ‘Neticesi sebebiyle ağırlaşmış kasten yaralama’ suçunu işlediği ve bu madde gereğince cezalandırılması gerektiğini düşünüyorum. Benzeri Yargıtay kararları vardır. Mahkemenizin işbu hükmüne muhalif kaldım” ifadelerine yer verdi. Baba Celal İli ise karara tepki göstererek şunları söyledi: “Polislerin benim oğlumu kasten öldürdüklerini düşünüyorum. Adalete olan inancım kalmadı. Doğru karar vermediler.” l DHA C MY B