15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 28 Ekim 2018 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN ‘Önseçim kazandırır’ haber 5 CHP’nin yerel seçimlere yönelik İstanbul’da yaptığı toplantıda, partinin eski yöneticileri genel merkeze ‘örgütün sesine kulak verilmesi’ çağrısında bulundu CHP Parti Örgütü ve Örgüt Yönetimlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı, partisinin İstanbul bölge toplantısında yaptığı konuşmada, 31 Mart seçimlerini kurtuluşun başlangıcı ola ALİ rak görmek istedikleri AÇAR ni söyledi. Eski milletvekili ve belediye başkanlarının da aralarında olduğu partililer ise “önseçim” talebinde bulundu. CHP’nin yerel seçimlere ilişkin bölge toplantılarının sonuncusu İstanbul Maltepe’deki Türkan Saylan Kültür Merkezi’nde yapıldı. İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu, “6 aydır İstanbul’da veri ölçümleme, akademik, siyasal iletişim ve takvimlendirme masalarıyla çalışıyoruz. Bu çalışmalarda gördüğümüz gerçeklikleri, verileri, rakamları, planlamaları, stratejileri yaşamın her alanında anlatıp hayata geçiririrsek, İstanbul’un nefes alacağını hissediyoruz” dedi. Salıcı da 24 Haziran’da iktidarla hesaplaşmanın gerçekleştirilemediğini belirterek “24 Haziran’da bunlarla hesaplaşamasak da gelin 31 Mart seçimleri İstanbul’un kurtuluşunun başlangıcı olsun. Bunu bir CHP’li yapsın” diye konuştu. Sözen: Biz başardık Basına kapalı olan bölümde ise toplantıya katılanlara 20 soruluk bir anket dağıtıldı. Ankette, “Belediye başkanı nasıl belirlenmeli”, “Partinin politikalarının topluma yeteri kadar anlatıldığını düşünüyor musunuz”, “CHP’nin en önemli sorunu nedir” ve “Örgütler sağlıklı çalışıyor mu” gibi sorular yöneltildi. Toplantıda söz alan eski İBB Başkanı Nurettin Sözen, önseçim isteyerek, “Örgütün sesine kulak verin. Biz 1989 yılında üye bazında önseçim yaptık ve başarılı olduk. Önseçim sandığından kim çıkarsa onu aday gösterin” dedi. Eski Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi Tülay Ateş de “Eğer atamada ısrar ediyorsanız, partiye emek vermemiş ve hiç kimsenin tanımadığı isimleri aday yapmayın” diye konuştu. Eski CHP milletvekili ve İmar ve İskân Bakanı Ali Topuz da önseçim talebinde bulunarak, “Bu seçim partimiz ve Türkiye için kritik önemdedir. Adaylar önseçim ile belirlenmelidir. Takvimini yetişmediği yerlerde eğilim yoklaması yapılmalı. Kadın ve gençlere daha fazla yer verilmeli” ifadelerini kullandı. Toplantıda söz alan bazı partililer ise parti yöneticilerine, genel merkezin atama kriteri ne? Neye göre atama yapacaklar” diye sordular. l İSTANBUL CHP’nin bölge toplantısına İstanbul milletvekilleri Gürsel Tekin, Ali Şeker, Gamze Akkuş İlgezdi, Yüksel Mansur Kılınç, partinin eski yöneticilerinden ve milletvekillerinden Ali Topuz, Mustafa Özyürek, Nurettin Sözen, Ali Özcan, Orhan Birgit, Cemal Canpolat, Kadir Gökmen Öğüt ve Selami Öztürk’ün yanısıra PM üyeleri, belediye başkanları ve kurultay delegeleri katıldı. Kemal Kılıçdaroğlu, kentsel dönüşüm çalıştayına katıldı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun İstanbul’da katıldığı kentsel dönüşüm çalıştayında, 40 yıl sonra çözüme kavuşan Maltepe’nin Başıbüyük, Gülsuyu ve Gülensu mahallelerinde uygulanması planlanan kentsel dönüşüm modelleri tartışıldı. Maltepe Belediye Başkanı Ali Kılıç, “Halkımızla kenetlendik. İlk 5 yılımızda imar planlarını tamamladık. İkinci 5 yılımızda dönüşümü yine halkımızla birlikte başaracağız” dedi. “Yerinde dönüşüm yaparak, 4050 yıldır burada kendine hayat kuran vatandaşlarımızın yerinden yurdundan edilmesinin önüne geçeceğiz. Türkiye’de ilk defa emsal transferi uygulamasını plan notlarımıza yazdık. Bu sayede, imar planında donatı alanları içerisinde evleri bulunan vatandaşların konut alanı öngörülen parsellere taşınmalarım sağlayarak mağdur olmalarını engelleyeceğiz” ifadelerini kullanan Kılıç, yurttaşların mağdur olmaması için müteahhitten inşaat bitirme sigortası isteyeceklerini söyledi. l İSTANBUL/Cumhuriyet Öğretmendi vali oldu ALİCAN ULUDAĞ Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, yeni hükümet sistemindeki ilk valiler kararnamesine imza atarak 39 ilin valisini değiştirdi. 21 ilin valisinin mülkiye başmüfettişliğine atanarak görevden alındığı kararnameyle İstanbul Valisi Vasip Şahin Ankara Valiliği’ne, Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya da İstanbul Valiliği’ne getirildi. Eski AKP milletvekili Hüseyin Kocabıyık’ın öğretmenlikten Milli Eğitim Bakanlığı bürokratlığına yükselen eşi Funda Kocabıyık ise Uşak Valisi oldu. Yeni hükümet sisteminde üst düzey kamu görevlilerini tek başına atayabilen Erdoğan, yayımladığı Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle vali atamalarında “mülkiye idare amirliği hizmetleri sınıfı”ndan olma şartını kaldırmıştı. Bu değişikliğin ardından istediği bürokratı vali olarak atama imkânına kavuşan Erdoğan, dün valiler kararnamesini de imzaladı. Kararlara göre, 9’u kaymakamlık görevlilerinden olmak üzere 20 il için yeni valilerin atamaları gerçekleştirildi. Diğer 18 ilden 17’sine başka illerden valiler atandı; birine ise merkez valiliği görevinden atama yapıldı. Valisi değişen 39 ilden 13’ünü büyükşehir statüsündekiler oluşturdu. Yalova Valisi Tuğba Yılmaz, merkeze alınan valiler arasında yer aldı. Ankara Valisi merkeze Atama kararlarıyla 21 ilin valisi, görevden alınarak “Mülkiye Başmüfet Erdoğan, yeni hükümet sistemindeki ilk valiler kararnamesine imza attı, 21 ilin valisi merkeze çekildi, İstanbul ve Ankara valileri değişti, eski AKP’li vekilin eşi Uşak valisi oldu 24 Haziran’ın ardından Hüseyin Kocabıyık’ın rozetini eşi Funda Kocabıyık takmıştı. man Soylu’nun kendisini Bursa’ya atama teklifini reddettiği iddiasıyla da gündeme gelmişti. Topaca, o dönem Twitter hesabından Şair Abdülbaki’nin Kanuni Sultan Süleyman tarafından Bursa’ya sürgün edildiğinde söylediği, “Padişahım, kararınızda celaliniz açık bir şekilde görülüyor ama unutmayın ki bu dünya geçicidir; bana kalmadığı gibi, size de kalmaz” sözlerini paylaşmıştı. Bu mesaj, Süleyman Soylu’ya yönelik olarak algılanmıştı. tişi” olarak görevlendirildi. Merkez valiliği statüsü kaldırıldığı için görevden alınan valiler, artık başmüfettiş olarak atanıyor. Müfettiş yapılan valiler arasında Ankara Valisi Ercan Topaca, Bursa Valisi İzzettin Küçük, Edirne Valisi Günay Özdemir, Hatay Valisi Erdal Ata, Kayseri Valisi Süleyman Kamçı, Sakarya Valisi İrfan Balkanlıoğlu’nun isimleri dikkat çekti. Topaca, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Ankara Valiliği’ne getirilmişti. Ercan Topaca’nın adı, geçen nisan ayında, İçişleri Bakanı Süley ‘Tarikatlı’ vali Sakarya Valisi İrfan Balkanlıoğlu’nun adı da görev yaptığı süre boyunca sıkça tartışıldı. Afyon Valisi’yken 25 askerin şehit olduğu patlama sırasında kendisini ziyarete gelen dönemin Genelkurmay Başkanı Necdet Özel’e hediye verme derdine düşen Balkanlıoğlu, Sakarya’dayken kendisini ziyarete gelen tarikat mensuplarıyla da fotoğraf çektirmişti. Öğretmenlikten valiliğe MEB Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürü Funda Kocabıyık Uşak Valisi, kaymakam kökenli MEB Destek Hizmetleri Genel Müdürü Salih Ayhan ise Sivas Valisi oldu. Eski AKP İzmir Milletvekili Hüseyin Kocabıyık’ın eşi olan Funda Kocabıyık, 2005 yılına kadar Ankara Dikmen Lisesi’nde felsefe grubu öğretmenliği görevini yürüttü. 2005 yılında sınavı kazanarak müfettiş yardımcısı olan Kocabıyık, 2011’de MEB Okul Öncesi Eğitimi Genel Müdürü, 2012’de Temel Eğitim Genel Müdürü, 2016’da ise AB ve Dış İlişkiler Genel Müdürü olarak görev yaptı. Şahin’e tenzili rütbe 15 Eylül 2014’ten bu yana İstanbul Valisi olarak görev yapan Vasip Şahin, tenzili rütbe ile Ankara Valiliği’ne getirildi. Gaziantep Valisi Ali Yerlikaya ise İstanbul Valiliği’ne atandı. Eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman tarafından, 24 Haziran seçimlerden 17 gün önce özel kalem müdürlüğünden TBMM Başkanlık Başmüşavirliği’ne atanan Mustafa Çiftçi ise 5 ay sonra Çorum Valisi yapıldı. Değişen büyükşehirler Kararnameyle, Yakup Canbolat Bursa Valiliği’ne, Okay Memiş Erzurum Valiliği’ne, Davut Gül Gaziantep Valiliği’ne, Rahmi Doğan Hatay Valiliği’ne, Şeyhmus Günaydın Kayseri Valiliği’ne, Cüneyit Orhan Toprak Konya Valiliği’ne, Aydın Baruş Malatya Valiliği’ne, Kemal Çeber Rize Valiliği’ne, Ahmet Hamdi Nayir Sakarya Valiliği’ne, İsmail Ustaoğlu Trabzon Valiliği’ne getirildi. l ANKARA Düzenbaz sağın muhteşem sefaleti Ülker (İnce) anlattı: Ayşenur Arslan’ın, 22 Ekim 2013 Pazartesi günkü Halk TV’deki programına TBMM eski Başkanı Hüsamettin Cindoruk davetliymiş. Cindoruk bir vesile ile ve yaklaşık olarak “CHP, küstürdüğü eski demokratların (DP, AP, DYP, ANAP vb. partilere oy verenler) gönlünü almalı, onları kendine inandırmalı” demiş. Ayşenur Arslan sorusunu (yaklaşık olarak) yinelemiş: “AKP’den sıtkı sıyrılan eski demokratların aklı mı yok? CHP’ye oy vermek istiyorlarsa neden CHP’nin yalvarmasını bekliyorlar? Kendileri gitsinler CHP’ye!” Ayşenur Arslan’ın çıkışı çok doğru ama haklı değil. Çünkü DP, AP, DYP, ANAP gibi partilere oy verenlerin tamamı CHP düşmanı sağcı ve İslamcılardı. Onların gerçek partileri bir AKP idi. Bu sağ partilere oy veren (Cumhuriyetçi olmayan) sözde demokratlar, AKP kurulur kurulmaz ona koştular ve eski partilerinin bir şekilde yaşamasına karşın, ona yamandılar. HHH Durum ve konumu iyi değerlendirmek için  internetteki “Merkez Sağın Trajedisi” ve “Merkez Sağın Komedisi” başlıklı yazı dizilerimi ve bu bağlamda yazdığım sayısız yazılarımı okumalısınız. Merkez Sağ ile Ortanın Sağı sağlıklı ve çağının çağdaşı olmadığı, olamadığı için Türkiye’yi çıkmaza soktu. Türkiye kendiliğinden çıkmaza girmedi, sağ tarafından çıkmaza sokuldu. Formulü hemen yazayım: Çağdaş demokrasilerde, Merkez Sağ ve Merkezin Sağı, tıpkı Sol gibi, laiktir, “laik olmak” onun için bir tercih değil zorunluluktur. Dahası Hıristiyan demokratlar da laiktir. Ve hepsi devletin rejimine bağlı statüko partileridir. HHH Cumhuriyet’in kurucu partisi CHP sadece toprak reformu yapamadığı için (belki) eleştirilebilir. “Belki” diyorum çünkü toprak reformunu zorla yapmaya kalksaydı, doğunun aşiret kökenli Kürt beyleri ile Türk toprak ağaları isyan edip Cumhuriyeti yıkmaya kalkışırlardı. Bu nedenle TBMM’nin her yıl kasım ayında açılışında Gazi Mustafa Kemal Atatürk, Toprak Reformu Kanunu’nu çıkarmaları için adeta milletvekillerine yalvarmıştır. Türk sağının ne olduğunu kökünden ve kısaca öğrenmek istiyorsanız Yusuf Akçura’nın  “Üç Tarzı Siyaset” (Lotus Yayınevi, 92 sayfa) adlı, 1912 yılında yayınlanan küçük kitabını okumalısınız. Yusuf Akçura, Osmanlı Devleti’ni kurtarmayı amaçlayan, dönemin üç ana akımından söz eder: 1 Osmanlıcılık (Bir Osmanlı ulusu meydana getirmek); 2 İslamcılık (İslamcılığa dayanan bir devlet yapısı kurmak); 3 Türkçülük (Irka dayalı bir Türk siyasal ulusçuluğu meydana getirmek). HHH Osmanlıcılık hayali 19121918 yılları arasında sona ermişti. “Çağdaşlaşma ve çağının çağdaşı olma ilkesi”ne dayanan Cumhuriyet İdeolojisi “devrimci ulus devlet”ini kurarak, İslamcılık ve Türkçülük hayallerine de son verdi. Bu iki hayal Cumhuriyetin devlet ideolojisinin dışında kaldı ama toplumun belli çevrelerinde bir muhalefet virüsü olarak yaşadı; ilk meclisten itibaren Büyük Millet Meclisi ile TBMM’de kendisine yer buldu ve Cumhuriyeti kuran CHP içinde yuvalandı. Osmanlı’dan itibaren her ilerici devrime ve demokrasiye karşı çıkan mürteci tayfası CHP içinde gizlendi. Toprak reformuna karşı çıktı, Köy Enstitülerinin gözü dönmüş düşmanı oldu, fırsat buldukça devrimleri sabote etti. Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası (1924) ile Serbest Cumhuriyet Fırkası (1930) içinde yer aldı. Bu iki partinin kurucuları kendilerine göre Cumhuriyetçi idiler ama taşra örgütü ve gövdesi karşıdevrimci ve mürteci idi. HHH Şu anda AKP’ye oy veren sözde sağ demokratlar aslında “Demirkırat”tır; AKP ile MHP karmasıdır. CHP’ye, Ortanın Solu’na, Sol’a asla oy vermezler. Buldan’dan çözüm sürecine dönüş çağrısı DTK, Diyarbakır’da siyasi partiler ve sivil toplum kuruluşlarının katılımıyla “Ortadoğu Krizi ve Demokratik Ulus Çözümü” adıyla kapsamlı bir konferans düzenliyor. Dün başlayan ve bugün de sürecek olan konferansın açılış konuşmasını yapan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Ortadoğu’da çözüm isteniyorsa Kürtlere yapılan dayatmalara bakılması ve Kürt halkı üzerindeki inkâr ve imha politikalarının nasıl şekillendiğinin görülmesi gerekiyor. Dikkat edilirse tüm rejimlerin Kürt politikası, ezme ve bastırma üzerine kuruludur” dedi. Buldan şöyle devam etti: “Barış ve müzakerelerde yer alan insanlar olarak barış ve demokrasinin ülkemize gelebilmesi için bir kez daha ifade etmek isteriz ki o sürece geri dönülmelidir. Barış ve müzakere süreci bir kez daha başlamalı, Öcalan üzerindeki tecrit kaldırılmalı ve bu sürece dahil edilmelidir.” AKP parti sözcüsü Ömer Çelik, Buldan’ın çağrısına Twitter’dan tepki gösterdi. Çelik, “Terörle kararlı ve tavizsiz mücadelemiz karşısında müzakereden bahsedenlerin dili, terör örgütü dilidir. Meşruiyeti yoktur” dedi. l Mahmut ORAL / DİYARBAKIR C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle