22 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 20 Ocak 2018 EDİTÖR: EMRE DEVECİ TASARIM: SERPİL ÜNAY Konutta fetret devri ekonomi 9 Konut satışları ekim ve kasımın ardından aralıkta da düştü. Son üç aylık satışların düşmesinin yanı sıra jeopolitik sorunlar nedeniyle sektörü zor bir yıl bekliyor Aralıkta konut satışları geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 6.8 düşüşle 132 bin 972 oldu. Ekim ve kasımda da Türkiye genelinde konut satışları yıllık olarak gerileme kaydetmişti. 2014 yılının ilk yarısından bu yana ilk kez üç aylık bir gerileme dönemi kaydedildi. Türkiye genelinde ilk defa satılan konut sayısı bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 7.1 azalarak 66 bin 661 oldu. Toplam konut satışları içinde ilk satışın payı yüzde 50.1 oldu. Türkiye genelinde ikinci el konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 6.5 azalarak 66 bin 311 oldu. 1.4 milyon konut Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, Türkiye genelinde 2017’de konut satışları bir önceki yıla göre yüzde 5.1 artarak 1 milyon 409 bin 314’e ulaştı. İstanbul 238 bin 383 konut satışı ve yüzde 16.9 pay ile ilk sırayı aldı. En az satış ise 124 konut ile Hakkâri’de gerçekleşti. Türkiye genelinde satılan konutların 473 bin 099’u ipotekli, 936 bin 215’i de diğer satış türünde oldu. Türkiye genelinde ipotekli konut satışları bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 30.7 oranında azalarak 34 bin 29 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli payı yüzde 25.6’ya düştü. Kadınların payı yüzde 29 ri2s0k1l8eriçvinar Eylüle kadar KPMG İnşaat Sektör Lideri İsmail Önder Ünal, jeopolitik riskler ile konuttaki arztalep dengesizliğinin 2018 için kaygı yarattığına dikkat çekti. Ünal, “2016 ve 2017’deki tablo parlak olsa da sektör 2018’e temkinli yaklaşıyor. Arztalep dengesizliği 2018’de devam ederse, sektör yakaladığı büyüme ivmesini kaybedebilir. Süregelen jeopolitik riskler, hem iç pazara yönelik yabancı yatırımlarını azaltıyor hem de önemli bir hedef pazar olan Ortadoğu’da iş hacimlerini düşürüyor. Konut sektöründe orta ve orta alt gruba ait konut ihtiyacı devam ediyor. Ancak bankaların konut kredisine yönelik yüksek faiz uygulamaları da sektörü zorluyor. Kredi faizlerinin yükselmesi, potansiyel konut müşterilerinin kararlarını olumsuz yönde etkiliyor ve toplam talebi baskı altına alıyor” dedi. teşvikle arttı Türkiye genelinde 2017 yılında, erkekler yüzde 59.4 pay ile 837 bin 928, kadınlar yüzde 29.1 pay ile 409 bin 453 konut sahibi olurken, yüzde 2.1 pay ile 29 bin 178 konut kadınlar ve erkekler tarafından ortaklaşa alındı. En çok Iraklılar aldı Yabancılara konut satışları 2017’de bir önceki yıla göre yüzde 22.2 arttı. Ülke uyruklarına göre en çok konut satışı Irak vatandaşlarına yapıldı. Irak vatandaşları 3 bin 805 konut satın aldı. Irak’ı 3 bin 345 konut ile Suudi Arabistan, 1691 konut ile Kuveyt, 1331 konut ile Rusya Federasyonu ve 1078 konut ile Afganistan izledi. l Ekonomi Servisi Erden Timur Nef İcra Kurulu Başkanı Erden Timur, 1 milyon 409 bin 314 rakamının konut satışında rekor olduğunu ve bu sene de Türkiye’nin Avrupa birincisi olduğunu, bunda eylüle kadar süren teşviklerin etkili olduğunu söyledi. “Türkiye’de oluşan konut ihtiyacının yanı sıra, devletin yasal düzenlemelerle getirdiği teşvikler ve Emlak Konut GYO öncülüğünde ülkemizde ilk kez uygulanan ‘240 ay vade’ gibi kampanyaların da önemli etkisi oldu” diyen Timur, “Geçen sene damga vergisinin sıfırlanması, tapu KDV oranında aşağı yönlü yapılan düzenleme ve tapu harcının dü şürülmesi tüketiciler için konut alımında çok büyük bir maliyet avantajı sağladı. Bu yasal düzenlemelerin katkısı ile 500 bin TL tutarında bir konut alımında toplamda 57 bin 500 TL’ye varan yani yüzde 10’u geçen bir avantaj sağlanmıştı” ifadelerini kullandı. TÜİK verilerine göre her sene 600 bin evlilik olduğunu, 125 bin çiftin boşandığını ve yine her sene yurtdışından Türkiye’ye 125 bin kişinin göçtüğünü belirten Timur, “Bunların etkisiyle Türkiye konut satışında uzun yıllar Avrupa birincisi, OECD üye ülkeleri arasında da ikinci olmayı sürdürecektir” dedi. Yolsuzluğun maliyeti arttı Küresel ölçekte, yolsuzluğun neden olduğu ekonomik kaybın 10 yıl önce 1 trilyon dolar civarı iken rakamın bu yıl 3.7 trilyon dolara ulaştığı belirtildi TÜSİAD örnek oldu İş dünyasında eşitlikçi sinyaller Yıllardır erkek egemenliği sebebiyle kadın çalışanın ve yöneticinin az olması konularında eleştirilen iş dünyası, cinsiyet eşitliğinin sağlanması noktasında dönüşüm eşiğinde. Türkiye Sanayici ve İş İnsanları Derneği’nin (TÜSİAD) önceki gün cinsiyet eşitliği sağlanması amacıyla dernek adındaki ‘iş adamları’ sözcüğünü ‘iş insanları’ olarak değiştirmesine yönelik kararı iş dünyasına örnek oldu. Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu’na (TÜRKONFED) bağlı Batı Akdeniz Sanayici ve İşadamları Derneği (BAKSİFED) ile BAKSİFED’e bağlı bölgedeki diğer SİAD’lar, isim değişikliği kararı almaya başladı. BAKSİFED Başkanı Ali Eroğlu, “Önümüzdeki günlerde diğer derneklerde de tüzükle beraber isimlerin değişeceği fikrine inanıyorum” derken; Antalya Sanayici ve İşadamları Derneği (ANSİAD) Başkanı Sadi Kan ise, isim değişikliğini üyeleriyle görüşüp teklif sunacaklarını belirtti. l Ekonomi Servisi UYP, 413 milyar dolar açık verdi Geçen yılın kasım ayı sonun da Türkiye’nin yurtdışı varlıkları 230.9 milyar dolar, yurtdışı yükümlülükleri de 643.5 milyar dolar oldu. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından Kasım 2017 dönemine ilişkin Uluslararası Yatırım Pozisyonu (UYP) verileri açıklandı. Buna göre, geçen yılın kasım ayında 2016 sonuna kıyasla Türkiye’nin yurtdışı varlıkları yüzde 7.1 artarak 230.9 milyar dolar, yükümlülükleri de yüzde 11.2 yükselerek 643.5 milyar dolar oldu. Türkiye’nin yurtdışı varlıkları ile yurtdışına olan yükümlülüklerinin farklı şekilde tanımlanan net UYP, geçen yılın kasım sonunda 412.6 milyar dolar açık verdi. Söz konusu açık, 2016 sonunda 363.2 milyar dolar düzeyinde bulunuyordu. l Ekonomi Servisi İsmail Güllü gTeökzsütiAlcfrinikina’da Afrika’nın dünyadan ithalatının 470 milyar dolar olduğunu ifade eden İstanbul Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (İTHİB) Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Gülle, Türkiye’nin Afrika’ya toplam ihracatının ise 11 milyar dolar olduğunu belirterek bu rakamın artması için çalışmalar yaptıklarını aktardı. “Tekstil sektörü olarak, bu ihracatın 1 milyar dolarını biz gerçekleştiriyoruz” diyen Gülle, 2018’de Afrika pazarındaki paylarını artıracaklarını söyledi. 2017’nin geçen yıllardan farklı olarak küresel krizden sonraki en zor yıl olduğunu kaydeden Gülle, bu zor dönemde ihracata sarıldıklarını anlattı. ABD’ye kg başına 5 dolar fiyatla yarım milyar doların üzerinde ihracat yaptıklarını dile getiren Gülle, “İtalya’ya kg başına 5 dolar birim fiyatla 866 milyon dolar ve Sri Lanka’ya da kg başı 10 dolar değerinde yüksek katma değerli ihracat gerçekleştirdik” dedi. Tekstil sektörünün Türkiye’nin cari açığı kapatan sektörlerden biri olduğunu da ileri süren Gülle, sektör olarak son 20 yılda toplam 200 milyar dolar dış ticaret fazlası verildiğini belirtti. l Ekonomi Servisi Uluslararası Şeffaflık Örgütü’ndeki ilk Türk Yönetim Kurulu Üyesi ve Uluslararası Şeffaflık Derneği Türkiye Başkanı Oya Özarslan yolsuzluğun neden olduğu ekonomik kaybın katlanarak arttığını böyle bir bütçeyle küresel birçok sorunun çözülebileceğine dikkat çekti. Özarslan, Dünya Bankası verilerine göre bundan 10 yıl önce yolsuzluğun yol açtığı ekonomik kaybın 1 trilyon dolar olduğuna dikkat çekti ve “Uluslararası Suiistimal İnceleme Uzmanları Birliği’nin (ACFE) daha güncel bir raporuna göre şu anda bu kayıp 3.7 trilyon dolara ulaştı” dedi. Her şeye yeter Bu bütçe ile küresel pek çok sorunun çözümlenebileceğini söyleyen Özarslan, ACFE’nin raporunun sadece birebir gerçekleşmiş olaylar üzerinden bakan bir rapor olduğunu belirtti. Özarslan bir de kayda geçmeyen kayıtların da olduğunu belirtti ve “Türkiye’ye ilişkin birkaç örnek var fakat bu yolsuzluk vakaları raporda anonim bir şekilde verilmiş” dedi. Özelde de var Özel sektörde de yolsuzluğun ciddi boyutlarda olduğunun altını çizen Özarslan, “Yolsuzluk eskiden sadece kamuyla ilgili bir sorun olarak düşünülürdü fakat yolsuzluk dediğiniz işin iki tarafı var. Bir dans için iki kişi lazım’ denir ya hani; bazen şirketler rüşveti tetikleyen kışkırtıcı taraf olabiliyor, bazen de kamu tarafı şirketleri buna zorlayabiliyor” diye konuştu. l Ekonomi Servisi Ömer Koç: Reform süreci başlamalı Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Koç, Türkiye’nin uluslararası rekabetçiliğini koruyabilmesi için birçok alanda çok büyük bir reform sürecine girmesi gerektiğini söyledi. Koç Holding’in kurumsal dergisi Bizden Haberler’in ocak sayısında yer alan habere göre, Türkiye’nin elindeki ekonomik ve siyasi kozların büyümesinin Avrupa ile enteg re olabilmesine bağlı olduğunu kaydeden Koç, “Demokratik değerlerin, kurumlarımızın ve hatta teknoloji kapasitemizin gelişebilmesi için Avrupa ile işbirliği içinde olmak zorundayız. Avrupa Birliği ile entegre bir Türkiye, Amerika, Orta doğu ve Uzak Doğu için de daha önemli bir stratejik ortak demektir” yorumunu yaptı. Küresel ekonomide önemli bir oyuncu olmayı hedefleyen Türki ye için dış kaynak sağlamanın kaçınılmaz olduğunu ifade eden Koç, dolayısıyla yatırımcıyı ve girişimciyi cezbeden, demokratik ve siyasi açıdan istikrarlı bir yatırım ortamı sağlanmasının önemli olduğunun altını çizdi. l Ekonomi Servisi Ömer Koç Çocuk tecavüzleri en çok da siyasal İslamcıların sorunu Yeri geldikçe paylaşmak gerek.. Cumhuriyet Kadınları’nın, ülkemiz kadın ve insan hakları savaşımında çok anlamlı katkıları olan, Sevgili Şanal Sarıhan’ın başkanlığı döneminde düzenlenen uluslararası toplantıdan söz ediyorum. Sürgünde Afganistan kadın hakları savaşımının lideri, çok ayrıntılı rapor ve görsel belgeleriyle dünyanın ilk feminist anayasasını yürürlüğe sokabildikleri yıllardaki savaşımlarını, yaşananları özetlemişti. Amerika’nın Afganistan işgali, Taliban başta radikal İslamcı terör örgütlerine Rusya’ya karşı paylaşım savaşlarında verilen roller sonrası, radikal siyasal İslamcı siyasetlerin elinde Afganistan savrulup giderken, günümüze uzanan kadın hakları, çocuk hakları, insan hakları tablosundaki gelişmeler insanlık adına utanç verici boyutlarda, diplerde.. Sözde normalleşme adına işgalden günümüze ucundan ucundan da olsa, evrensel insan hakları, kadın, çocuk hakları, savaşımları adına katkılar, çabalar devede kulak kalıyor. Çocuk tecavüzleri, burka simge kadının insanca yaşam, çalışma haklarının gaspında, kaybedilen hakların kazanımını unutun, siyasal İslamın egemen olduğu göreceli daha iyi konumda olan ülkelerin düzeyine yaklaşmaktan bile hâlâ çok uzakta bir gerçeklik yaşanıyor. Sözde doğrudan hiç işgale uğramayan, savaşa bulaşmayan Pakistan’ın, çevresinde yaşatılan radikal İslamcı terörizmin vurgunlarından aldığı olumsuz paylarla hep daha çok bedel ödemesi gerçeğinin adı ise, bilindiği üzere “Pakistanlaştırma”.. Anlamı, emperyal güç odağına ister diktatörlük, isterse sandık rejimi ile sadık kalmayı sürdürürse sürdürsün, açık hiç işgal edilmiş olmasın, kaçınılmaz sınır bağlarıyla doğan radikal İslamcı siyasetlerin arenasında hep daha ağır bedeller ödeme oluyor. Kuşkusuz yine sürgünde, Türkiye Cumhuriyeti ile CENTO çatısı altında etkileşim içindeki diktatörlük dönemlerinin kadın ve çocuk haklarında en parlak yılları yaşadıklarını anlatan kadın hakları hareketinin lideri, kız ve erkek çocuklarının aynı okullarda birlikte okuyabildikleri krallık dönemlerini özlemle anıyor. Pek çok kadın siyasetçi liderin de yönettiği ülkede, bugün kız çocuklarına tecavüzlerde, kadın haklarında dünyanın en çok bedel ödenen ülkeleri içindeler. HHH Şaşırtıcı, tarihten, bilimsel raporlar, görsellerle beslenen bir başka gerçeklik ise Atatürk devrimleri ile gelen kadın, çocuk hakları savaşımı, seferberliğinin rol modelinde, Orta Asya, Sovyet toprakları içindeki aydınlanmacı Türkçü hareketlerin işlevleri. Atatürk’ün kadın ve çocukları, eğitim, sanat seferberliğinde toplumsal yaşama taşıma araçlarına yansımış bugün özlemle izlediğimiz fotoğraf kareleri, tıpkısının aynıları ile söz konusu daha eski tarihlerde yaşanmış söz konusu öncü hareketlerin içinden alınmış gibiler.. Kanuni’nin adı verilmiş teknik donanımda iddialı, görkemli bir tek hastanede birkaç aylık istatistik verileriyle, özünde geçerli hukuk düzenimizin gerekleri yerine getirilse, okulda olması gereken 115 kız çocuğumuzun bir biçimde tecavüz suçu işlenmiş olarak hamile kalıp çocuk doğurmuş oldukları gerçeğinin şok haberi ile olup bitenleri sağlıklı tartışmaya çabalıyoruz ya.. Kaçınılmaz yaşayabilecekleri ruhsal travmaların tedavisinden sorumlu, duyarlı bir kadının medeni cesareti, hak araması ile ortaya çıkan tablo gerçekten ürkütücü. Çağdaş Yaşam’ın dünkü hastane önündeki yaşananları protesto eyleminde, valiliğin 18 yaş altı çocuk doğumu yapmış kız çocuklarının durumlarına ilişkin yasal yükümlülüklerin gereklerinin yerine getirilmesi yolunda, işlem yapmamış görevliler hakkında soruşturmaya izin vermeme yetkisinin olmadığının altı çiziliyor. Sorunun yasaların izin vermediği eylemlere ilişkin, OHAL kararnameleriyle verilen yetkilerin haksız kullanımından kaynaklandığı, yasal görev sorumluluklarını yapmaya çalışan cesur savcılık başvurularını yapan görevli, iki kez sürgünle cezalandırılıyor.. Kuşkusuz çocuk tecavüzü suçlarının ekonomik, sosyal, siyasal çok nedenleri var. Ancak insan hakları, kadın hakları, hele de çocuk tecavüzleri suçları patlamalarında radikal siyasal İslamcılığın belirleyici rolünü yadsımak olanaksız. Diyanet’in resmi belgelerinde, kız çocukları için bluğa, erkek çocukları için ergenliğe geçişi esas alan, çokeşliliğe, imam nikâhına, sonuç olarak yasal hukuk düzenimize aykırı olarak çocuk evliliklerine izin verme yorumunun üzerinden bir ay geçti mi? Lütfedip yetkili ağızlardan düzeltmeler, suç eylemleri ile hesaplaşılmadan bir işe yarar mı? BofAML’dan üzücü enflasyon tahmini BofAML Türkiye BofAML, Türkiye’nin 2018 ve 2019 yıllarına ilişkin büyüme tahminlerini düşürürken enflasyon tahminlerini yükseltti. Bank of America Merrill Lynch (BofAML), 19 Ocak itibarıyla küresel büyüme ve enflasyon tahminlerini yayımladı. Banka, Türkiye’nin 2018 ve 2019 yıllarına ilişkin büyüme tahminlerini düşürürken, ortalama enflasyon tahminlerini yükseltti. BofAML, Türkiye’nin 2018 yılına ilişkin ekonomik büyüme tahminini bir önceki haftaya göre yüzde 0.5 azaltarak yüzde 2.9’a, 2019 tahminini ise yüzde 0.2 azaltarak yüzde 3.5’e çekti. l Ekonomi Servisi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle