04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 13 Temmuz 2017 EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Hak aramaya OHAL komisyonu barikatı! Yargı komisyondan önce karar veremeyecek, komisyon kararına itiraz sadece Ankara idare mahkemelerine yapılacak 6ay önce kurulan OHAL İşlemleri İnceleme Komisyonu, başvuru almak için de çalışma usul ve esaslarını yayımlamak için de 15 Temmuz darbe girişiminin birinci yılı nı bekledi. Başbakan Binali Yıldırım’ın 17 Temmuz’da çalışma ya başlayacağını açık ladığı komisyonun ça lışma usul ve esasla rı da belirlendi. Ancak kararların nasıl alına SİNAN TARTANOĞLU cağına ilişkin değerlendirme kriterleri belir lenmeyerek, komisyo nun ‘takdiri’ne bırakıldı. Yönetmelik ile mahkemeler de devre dışı bırakıl dı. Doğrudan Başbakan tarafından yü rütülecek usul ve esaslar kapsamın da, daha önce KHK işlemleri için yargı ya yapılan başvurular hakkında mah kemelere ‘karar verilmesine yer olma dığına’ karar verip, ‘dosyayı bize gön derin’ talimatı verildi. Komisyonun ve receği kararlar için yapılacak iptal baş vuruları da sadece üyeleri Cumhurbaş kanı tarafından atanan Hâkimler ve Savcılar Kurulu’nca belirlenecek An kara İdare Mahkemeleri’ne yapılacak. Komisyon, KHK’lerle ihraç edilen 102 bin 129, açığa alınan 38 bin 772 kişi, kapatılan basın kuruluşları, özel öğretim kurumları, üniversiteler gibi on binlerce kişi ve binlerce kurum için ‘adalet dağıtacak.’ Başbakan Binali Yıldırım’ın açıklamasına göre OHAL’in birinci yılında, 17 Temmuz’da çalışmalarına başlayacak olan komisyon Başbakanlığın belirlediği şu kriterlere göre çalışacak: Sadece KHK mağdurları: Komisyon sadece KHK’ler kapsamında yapılan uygulamalar ile ilgili itirazları değerlendirecek. Yani kamu görevinden, meslekten veya görev yapılan teşkilattan çıkarılan ya da ilişiği kesilenler, öğrencilikle ilişiği kesilenler, rütbeleri alınan emekli personel komisyona başvurabilecek. Ayrıca kapatılan dernekler, vakıflar, sendika, federasyon ve konfederasyonlar, özel sağlık kuruluşları, özel eğitim kurumları, vakıf üniversiteleri, özel radyo ve televizyon kuruluşları, gazete ve dergiler, haber ajansları, yayınevleri ve dağıtım kanalları komisyona haksızlık başvurusunda bulunabilecek. 17 Eylül’e kadar başvurulacak: Başbakan Binali Yıldırım komisyonun 17 Temmuz’da başvuruları almaya başlayacağını açıkladı. 17 Temmuz tarihinden önce çıkarılan KHK’lere ilişkin hak ihlali başvuruları 17 Temmuz’dan sonraki 60 gün içinde yapılacak. On binlerce başvuru için kritik tarih 17 Eylül. Ancak 17 Temmuz’dan sonra çıkarılacak KHK’lerle ilgili yapılacak itirazlar için KHK’nin yayım tarihinden sonra geçecek 60 gün içinde başvurulabilecek. Komisyon başvuru almayacak: Başvurular için Başbakanlık kapsamında bir internet sitesi oluşturuldu. “https://ohalkomisyonu.basbakanlik.gov.tr” internet sitesinde bulunan başvuru formunun çıktısı alınacak, doldurulacak ve imzalanacak. Başvurular sadece valiliklere veya en son görev yapılan, yani ihraç kararında etkisi olan kuruma yapılabilecek. Yani komisyon doğrudan başvuru almayacak. OHAL işlemleri kapsamında idari işlem gören ancak adli işlem kapsamında da tutuklanan binlerce kişinin, tutuklu bulunduğu kurumun müdürlüğüne başvurması gerekecek, müdürlük ilgili cumhuriyet başsavcılığına, savcılık da komisyona iletecek. Önce usul incelemesi: Başvurular önce usul bakımından ön incelemeye alınacak. Ön inceleme başkan tarafından raportör olarak görevlendirilen komisyon personeli tarafından yapılacak. Başvurunun komisyonun görev alanına girmemesi, süresi içinde yapılmaması, başvuru sahibinin hukuki menfaatinin bulunmaması, KHK’lerle tesis edilen işlemlerle ilgili olmaması durumunda ön inceleme safhasında başvuru reddedilecek. Sunulması gereken belgelerde bir eksilik tespit edilmesi halinde bu durum başvuruyu alan valiliğe veya kuruma bildirilecek. İlgili valilik veya kurum eksikliğin giderilmesi için başvurucuya on beş günlük kesin süre verecek. Doğrudan Başbakan: OHAL Komisyonu’nun çalışmalarına ilişkin usul ve esasların tamamı doğrudan Başbakan tarafından yürütülecek. MAHKEMELERİ ERDOĞAN’IN HSK’Sİ BELİRLEYECEK Süre belirsizliği: Valilikler ve kurumlar, komisyon başvurularını ‘gecikmeksizin’ komisyona gönderecek. Yani valiliklerin kendisine gönderilen dosyayı komisyona iletmek için bir süre kısıtlaması olmayacak. Çekimser oy yasak: Komisyon toplantısında görüşmelerin ardından başvuruya ilişkin açık oylama yapılacak. 7 kişilik komisyonda toplantı ve karar yeter sayısı 4. Hiçbir üye çekimser oy kullanamayacak. Partili HSK’nin belirlediği mahkemeler: Komisyonun kararlarına ilişkin itirazlar komisyonun aleyhine yapılamayacak. Başbakanlığa da husumet yöneltilemeyecek. Komisyonun kararlarına ilişkin iptal başvuruları Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenecek Ankara idare mahkemelerine yapılabilecek. Özel yetkili idare mahkemesi: Ankara’da 18 idare mahkemesi görev yapıyor. HSK, bunlardan bir veya birka çını OHAL komisyonunun kararlarına karşı yapılacak itirazlarda görevlendirecek. Yargıya talimat: OHAL işlemleri için daha önce herhangi bir mahkemeye başvurulmuş veya dava açılmış ise mahkemeler dosyalar hakkında ‘karar verilmesine yer olmadığına’ dosya üzerinden kesin olarak karar verilecek. Bu dosyalar mahkemeler tarafından, başvuru süresi olan 60 günün tamamlanmasının ardından komisyona gönderilecek. Erdoğan yine tehdit savurdu Cumhurbaşkanı, ‘Adalet Yürüyüşü’ nedeniyle hedef aldığı CHP liderine, ‘Sokaksa sokak diyorsa kendisi sokağa çıkamaz hale gelir’ diye seslendi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, TOBB’de, 15 Temmuz’daki darbe girişimi anmaları kapsamında düzenlenen “Uluslararası Yatırımcılarla İstişare Toplantısı” ve AKP Ge BMtİRETLeEAŞLİrKİŞ:ö‘Grriesvtcdieiğşiçlidlierr’ nel Merkezi’nde düzenlenen 15 Temmuz Meydanlarının Dili Sergisi açılışında konuştu. Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle: Basına sınırsız özgürlük söz konusu değil: Eğer medya kalkıp da ülkeyi karıştırmak, kendi içinde tahrik etmek için her türlü özgürlük alanını istismar ediyorsa onlar için de yargı var. Yargı onlar için de çalışıyor. Dünyanın hiçbir yerinde sınırsız bir özgürlük söz konusu değildir. Aynı şeyi Batı, orada kendi içindeki özgürlük veya medya mensuplarına da yapmaktadır. Erdoğan’ın “OHAL iş dünyasını korumak için de var. Grev tehdidi olan yere OHAL’den istifade izin vermiyoruz” açıklamasına muhalefet ve sendikalar sert tepki gösterdi. Birleşik Metalİş Sendikası, Erdoğan’a “Grevci işçiler terörist değildir Sayın Erdoğan!” başlıklı açıklamasıyla yanıt verdi. Sendikadan yayımlanan açıklamada, “Bu son derece üzücü ve bir o kadar da düşündürücü açıklamanın üstelik böylesine önemli bir toplantıda yapılmış olması ülkeyi yönetenlerin sadece işçilere ve grev hakkına bakış açısını değil aynı zamanda demokrasi anlayışını da açıkça ortaya koymaktadır” denildi. Ağbaba: İşçi düşmanı CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, yaptığı yazılı açıklamada, Erdoğan’a “Grev hakkını tehdit olarak gören zihniyet, açık ve seçik olarak işçi düşmanıdır, fakirin fukaranın alın terinin düşmanıdır” ifadeleriyle tepki gösterdi. Ağbaba, açıklamasında şu görüşlere yer verdi: “Cumhurbaşkanı daha ne desin? OHAL, emekçilerin hakları için bir tırpan görevi üstlenmiştir. Hani OHAL millete değildi? Haklarını aramak için grev yapmak isteyen işçiler bu milletin evladı değil mi?” l Haber Merkezi OHAL’den istifadey le greve müdahale: Biz göre etmiyoruz çünkü iş dünyamızı ması mümkün. ve geldiğimizde, 15 sene önce sarsamazsınız” Bunun için kul Sokağa çıkamaz hale gelir: Türkiye’de olağanüstü hal vardı ama bütün fabrikalar hep grev tehdidi altındaydı. Hatır lanıyoruz biz OHAL’i. OHAL uzak olmayan gele cekte kalkacak: OHAL’in ne Sokaksa sokak diyerek kendi aklınca milleti ve devleti tehdit eden bu kişi böyle bir yanlışa layın o günleri ama şimdi böy zaman biteceği yönünde soru saplanması halinde asıl kendi le bir şey var mı? Tam aksine, lar yöneltiliyor. Terörle müca sinin sokağa çıkamaz hale gele şimdi grev tehdidi olan yere biz delemizdeki ihtiyaç ortadan ceğini iyi bilmeli. Açık konuşu OHAL’den istifadeyle anında kalktığında bu uygulamayı el yorum, böyle bir şeye mi teves müdahale ediyoruz. Diyoruz ki bette sona erdireceğiz. Çok da sül edeceksin, sokağa çıkamaz “Hayır, burada greve müsaade uzak olmayan gelecekte kalk hale geleceğini bilmelisin. ‘Siyasi ayak hâlâ yok’ ÖDP, 15 Temmuz’un ardından geçen bir yılı raporlaştırdı Cemaat AKP ilişkilerinin karartıldığına dikkat çekildi ÖDP, 15 Temmuz darbe girişimi ve OHAL’in ilan edilmesinin üzerinden geçen bir yılı raporlandırdı. Rapor ÖDP Başkanlar Kurulu Üyeleri Alper Taş, Pelin Bektaş ve Önder İşleyen’in katılımı ile parti genel merkezinde değerlendirdi. Darbe girişiminin karartıldığı belirtilen raporda, “Cemaat’in AKP ile iktidar ortaklığına değinilmemiş, bu anlamda darbenin siyasal ayağına yönelik de bir karartma yapıl mıştır. Darbe gecesinin karanlıkta kalan yönlerinin aydınlatılmasına yönelik muhataplarla görüşmeler yapılmamıştır” dendi. Raporda, darbe girişiminin siyasi ayağına yönelik herhangi bir soruşturmanın hâlâ yürütülmediğine dikkat çekildi. “AKP, darbe girişiminin kendi içine uzanan yanlarını saklı tutmaktadır. 15 Temmuz’la hesaplaşmak için darbe girişiminin tüm uzantıları, Cemaatin devlet içindeki ve siyasal alandaki tüm ilişkileri açıklığa kavuşturulmalı bunun için tüm soruşturmalar şeffaflık içinde yürütülmelidi” ifadelerinin geçtiği raporda, darbe girişiminin ardından Meclis’in yetkilerinin Saray’a kaydırıldığı belirtildi. Raporun sonuç kısmında da özgün ve demokratik bir Türkiye’ye geçiş için 15 Temmuz’un aydınlatılması, OHAL ile KHK’lere son verilmesi ve yargı bağımsızlığının güvence altına alınması gerektiği belirtildi. l ANKARA / Cumhuriyet haber 5 Sessiz çığlık... Kusursuz bir acıyla, acının öpüşüyle insanı kucaklayan gökyüzü, güneş ve rüzgârın kolları arasında uyuyan çocuklar... Biliyor musun Ürgüp’te bir başka doğuyor güneş, tıpkı İyonya’da olduğu gibi. Ay gökyüzüne asılmış bir resim çiziyor ya İstinye’nin lacivert sularına, Avanos’ta da öyle, ben yeni fark ettim. Akan uyku değil, bir çiçek atlasında ya da deniz suyunda çocuğun elinde hafif dünya gibi duran yaşam sevinciydi... Düşlerimdeki köpükler yüreğimi kancalıyordu, demir alırcasına denizin orta yerinde dururken. Bilinmeyen bir kentin kapısında öylece durmuş bekliyordum. Ne gelen vardı ne de giden... Acılarımız, hüzünlerimiz dilim dilim... Dört yıl önce Gezi Direnişi’nde yitirdiğimiz Ali İsmail Korkmaz ve onu öldürenler. 19 yaşındaydı öldürüldüğünde Eskişehir’de... İsmail’in annesi Emel Korkmaz yüreğinde taşıyordu oğlu Ali İsmail’i. Diyordu ki: “Bu kadar erken gideceğini biliyor muydun Ali’m... Artık sen yoksun Ali’m...” Bu iki tümce her şeyi anlatıyordu aslında... Gözlerimi kapadığımda akşamüstü yağmurları başlıyordu. Kemal Kılıçdaroğlu, o geceyi 25 gün sonra evinde geçirmişti. HHH Ben ise kaçak düşleri kovalıyordum... Ucu denize çıkan yollarda değil, bir başka ülkenin, ne bileyim düşsel bir kentin dar sokaklarındaydım. Bir yaz sıcağında kışı düşündüm... . Sevgiyi... Umudu... İnsanlığı... Barışı... Bir yas kalabalığından arındırılmış, hüzünlerle örülmüş yazgının derinliğinden bir anlam çıkarmaya çalışıyordum. Nereden başlasam, neler anlatsam bilemiyorum... Gözlerimi gökyüzüne çeviriyorum... Sınırsız bir sessizlik içindeyim. Teröre kurban giden Mehmet’ler, hayat ve ölüm arasındaki o ince çizgi. Yeryüzü soluyordu tam o sı rada. Kuşlar ağaçlara konuyordu. Sabahtan beri o fotoğrafa bakıyorum. Acı gözlerinde bir yumağa dönüşmüş. Çocuksu düşler kaybolmuş. Sabahın körpe çiçekleri gözyaşı döküyor. Kendi yalnızlığım gelgitlerle çoğalıyor. O an Adalet Yürüyüşü’nü, Maltepe mitingini, yüz binleri anımsıyorum... . Murat Sabuncu’nun Silivri’den gönderdiği mesajı gazeteden okuyorum: “Maltepe’ye gelen 100 binler toplumun adalete ne kadar aç ve hasret olduğunun bir göstergesi. Hakkı, hukuku ve adaleti sadece kendimiz için değil tüm toplum için istiyor ve arzuluyoruz. Adaleti barış içinde birbirinden farklı düşünen herkesin beraberce yaşayacağı bir Türkiye’yi inşa etmek için el ele, yürek yüreğe düşünmeye, üretmeye devam etmeliyiz. Sadece kendimiz için değil ya da problem kapımızı çaldığında değil, toplumun geneline bir problem geldiğinde itiraz edebilmeli. Demokratik ölçülerde hesap soracağız. Şunu da belirteyim: Gönlüm, aklım Nuriye ve Semih’te.” HHH İnsan bir ağıt yakıyor olmalı örtülü bir havada... Taş topluyor olmalı karanlığın içinde... Kardan gözyaşlarına batmış bir aş, dipsiz kuytular, ıssız anılarında gezinen, yumuşak kollarıyla kucaklayan bir deniz olmalı. Lorca “ay kırmızı, at kara” dediği anlarda ovalar olmalı başakların kuşattığı, çocuk gözlerinde yalnızlığı saklayan... Bir avuç sevgi, özlem olmalı. Dolunayın büyük aydınlığında parçalanmamış bir yürek süzülmeli göğün uzantısına. İnsan sevmeyi öğrenmeli... Jorge Luis Borges’in değişken dünyası içinde, bırakmalı insanoğlu alaycı gülümsemeleri, yalanı, dolanı, üçkâğıdı... İnsan olmalı... Yakın caddeler birbirinden uzak olsa da, savrulsa da bütün umutlar, günler geceleri torpillese de ayakta durmayı öğrenmeli. Yıldızlar kavşağında durmalı insan. Sevgiyi yüreğine oya gibi işlemeli... Gül, FETÖ liderinin iddiasını yalanladı FETÖ lideri Fethullah Gülen, ABD’li radyo kanalı NPR’den Robert Siegel’e bir röportaj verdi. Gülen röportajında eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve eski Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun kendisini ziyaret ettiğini söyledi. Gül ise Twitter hesabı üzerinden Gülen’i yalanladı. “Binlerce insan burayı ziyaret etmek için geldi” diyen Gülen, “Ziyaret edenler arasında 50 milletvekili yanı sıra Abdullah Gül ve Ahmet Davutoğlu bulunuyordu” diye konuştu. Gülen bu cüm lesinin ardından ise “Bu nedenle, birçok insan beni tanıyor olabilir, ancak ben onları tanımıyorum” ifadelerini kullandı. Twitter hesabından açıklama yapan 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Gülen’i yalanladı. Gül, “Düşünce, din ve siyaset anlayışım açısından hayatımın hiçbir döneminde yakınlık duymadığım bu örgüt lideri ile; Başbakanlığım, Dışişleri Bakanlığım ve Cumhurbaşkanlığı görevlerim süresinde kesinlikle bir görüşmem olmamıştır. Kamuoyunun bilgisine” dedi. Ağlayan asker çalıntı mı? Cumhurbaşkanlığı tarafından hazırlatılan 15 Temmuz afişleri, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin doğrudan hedef alındığı ve “Türk askerinin aşağılandığı” öne sürülerek sosyal medyada büyük tepki aldı. Afişlerden birinde yer alan ağlayan bir askerin 1991 Körfez savaşı sırasında Irak’ta ABD’li fotoğ rafçı David Turnley’e ait bir fotoğraftan resmedildiği iddia edildi.l İSTANBUL/ Cumhuriyet ABD’den 15 Temmuz uyarısı ABD’nin Ankara Büyükelçiliği, Türkiye’de bulunan vatandaşlarını, 15 Temmuz darbe girişiminin yaklaşan yıldönümü nedeniyle dikkatli olmaya çağırdı. Açıklamada ABD vatandaşla rı, yıldönümü için yapılacak gösterilerden ve büyük kalabalıklardan uzak durmaya çağrılarak barışçıl gösterilerin bile ‘şiddet’ riski taşıdığı uyarısında bulunuldu. l Haber Merkezi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle