26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 9 Haziran 2017 EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Uzlaşma çıkmadı haber 5 Meclis İçtüzüğü görüşmelerine ‘tutuklu vekiller’ ve ‘OHAL’ tartışması damgasını vurdu. Kahraman, liderlerin gelmemesine ‘memnun’ olmadı TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın daveti üzerine gerçekleştirilen Meclis İçtüzüğü’nü değiştirmek için yapılan toplantıda uzlaşma sağlanamayınca, komisyon kurulamadı. Toplantıda, grup başkanvekilleri arasında, “tutuklu milletvekilleri ve OHAL tartışmaları” yaşandı. Tartışmaların sonunda içtüzük komisyonu kurulamadı. 3 Kasım 2019 tarihinden sonra uygulanacak yeni sistem için her parti kendi teklifini getirecek. TBMM Başkanı Kahraman, hafta başında liderlere Meclis İçtüzüğü ile ilgili davette bulunmuştu. Ancak liderlerden toplantıya katılım yönünde olumlu bir yanıt gelmedi. Partiler, Kahraman’ın davetine katılmak üzere grup başkanvekillerini görevlendirdi. Kahraman, “Ben grup başkanlarıyla bir toplantı düşünmüştüm ancak liderler böyle uygun görmüş” ifadelerini kullandı. Toplantının başında, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Meclis Başkanı Kahraman’a gönderdiği mektup gündeme geldi. Kahraman, “mektubun kendisine ulaştığını” belirterek, “Bir şey söylemek istemem, toplantıya giriyoruz” dedi. ‘Parlamento yok gibi’ Toplantıda, HDP Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu, Kahraman’a, “Siz, toplantıyı grup başkanları ile yapmak istediniz ama Sayın Selahattin Demirtaş cezaevinde. Bir meşruiyet sorunu olduğunu düşünüyoruz. Bu parlamento yokmuş gibi hissediyorum. Vekiller içerideyken hem onların hem halkımızın hakkı AKP muhalefetsiz çalışmalara başlıyor Kerestecioğlu Elitaş Kahraman Gök Akçay Toplantıya AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ile HDP Grup Başkanvekili Filiz Kerestecioğlu katıldı. gasp edilmişken, hangi içtüzüğü konuşmamızı istiyorsunuz? Biz bu aşama içtüzüğü konuşacak değiliz” tepkisini gösterdi. Kerestecioğlu, milletvekilleri tutukluyken içtüzük konuşmanın “fanteziden öteye gitmeyeceğini” söyledi. ‘Görevinizi yapmadınız’ CHP Grup Başkanvekili Levent Gök de “OHAL’in iktidar partisi için vazgeçemeyeceği bir hale dönüştüğünü” belirterek, Kahraman’ın görevini yapmadığını söyledi. Gök, “Parlamento işlevsiz hale getirilmeye çalışılıyor. Tüm bunları görmezden gelip, iktidar partisinin ihtiyaç duyduğu şeyleri yapıyorsunuz. Sadece bu değişikliğe ilişkin ihtiyaç duyulan alanlarda bir değişikliğe rızamız yok tur. Ama güçlü Meclis olması halinde varız. Bugün keşke OHAL’in de ne zaman kalkacağını AKP Grup Başkanvekili söyleyebilseydi” dedi. Gök, mühürsüz oy pusulasıyla kazanılan referandumun ardından, “kaptıkaçtı” anlayışı içinde içtüzük değişikliği yapılmaya çalışıldığını söyledi. ‘Kimse garanti değil’ AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş ise referandum sonuçlarıyla ilgili CHP’nin “tanımıyoruz” tavrını eleştirerek, “yapılan seçimlerin hiçbirisine itiraz edilmediğini ve şerh düşülmediğini” ifade etti. “Hiçbir vekilin terör faaliyetinde bulunmaması gerektiğini” söyleyen Elitaş, Kerestecioğlu’nun gündeme getirdiği eşgenel baş kanların yargılanmasıyla ilgili durumun da “yine terörle ilgili olduğunu” savundu. Elitaş, “Dilerim ki suçsuzlardır, tekrar Meclis çalışmalarına dönerler. Gönül isterdi ki beraber çalışalım. 2019 sonrası hiçbirimizin garantisi yok. Anlaşılan o ki hem CHP hem de HDP’nin alınmış kararları var, ‘Biz içtüzük konusunda beraber hareket etmeyeceğiz’ diye” dedi. Elitaş’ın bu sözleri üzerine de CHP’li Gök, “Biz öyle bir şey demedik” tepkisini gösterdi. Elitaş da Gök’e, “Sizden de katkı isteyeceğiz o zaman” yanıtını verdi. MHP Grup Başkanvekili Erkan Akçay ise gerek içtüzük konusunda, gerekse diğer her türlü yasa konusunda belli ilkelere sahip olduklarını belirterek, yeni anayasa değişikli AKP Grup Başkanvekili Elitaş, toplantı sonrası yaptığı açıklamada, “HDP ve CHP’nin içtüzükle ilgili konuya yanaşmadığını gördüklerini” savunarak, “Biz bundan sonra Başbakanımıza, grup başkanımıza konuyu intikal ettireceğiz. Onun talimatları doğrultusunda içtüzük çalışmalarına bugünden (dünden) itibaren başlıyoruz diyebiliriz” dedi. Bir gazetecinin “MHP’nin desteğini ister misiniz” sorusuna ise Elitaş, şu yanıtı verdi: “Bütün partilerin desteğini isteriz. Anayasayı birlikte inşa eden iki siyasi partinin bu süreçteki yapılacak değişikliğe katkı vereceğini umuyorum. Karar kendilerinin tabii.” ği ile kuvvetler ayrılığının daha belirgin bir hale geldiğini savundu. ‘Kürsü konuşmaları’ Kerestecioğlu da yeniden söz alarak “Elitaş’ın yaklaşımını doğru bulmadıklarını” ifade ederek, “Terörle bağını bırakırlarsa inşallah dönerler yaklaşımı doğru değil. Arkadaşlarımız kürsüde yaptıkları konuşmalardan içerdeler. Biz, demokratik bir içtüzüğün olmasını isteriz. Vekillerle ilgili sözleri asla kabul etmiyoruz” tepkisini gösterdi. Meclis Başkanı Kahraman da Kerestecioğlu’na, “milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılmasıyla ilgili ilk önerinin HDP’den geldiğini” söyledi. l ANKARA / Cumhuriyet ‘Uyum’ nihayet Başbakanlık’ta Adalet Bakanlığı, adalet sisteminin yeni anayasaya uyum sağlaması için gerekli düzenlemeler üzerindeki çalışmasını tamamladı. 16 yasadaki 132 düzenlemeye gidilmesi öngörülüyor Adalet Bakanlığı, anayasa değişikliğindeki adalet sistemi ile ilgili düzenlemelere ilişkin yasa tasarı taslaklarını Başbakanlık’a gönderdi. Buna göre bakanlık uyum yasaları kapsamında 16 yasadaki 132 düzenlemeye gidilmesini öngörüyor. Düzenlemeler taslakları arasında, önceki gün görev bölüşümünün yapıldığı Hakimler ve Savcılar Kurulu ile ilgili maddeler de yer aldı. Adalet Bakanlığı, adalet sisteminin yeni anayasaya uyum sağlaması için gerekli düzenlemeler üzerindeki çalışmasını tamamladı. Yasa tasarısı taslağı ile Askeri Ceza Yasası, Hâkimler ve Savcılar Yasası, Anayasa Mahkemesi Kuruluş ve Görevleri Hakkındaki Yasa, Uyuşmazlık Mahkemesi Yasası, Danıştay Yasası ve Yargıtay Yasası başta olmak üzere 16 yasadaki 132 maddede değişiklik yapılması öngörülüyor. Taslağın Bakanlar Kurulu’nda görüşülmesinin ardından Meclis’e sevk edilmesi bekleniyor. Bakanlıktan yapılan bilgilendirmeye göre taslak şu düzenlemeleri içeriyor: 4 Askeri mahkemelerin kaldırılması ile askerlerin sivil mahkemelerde yargılanmasının önü açılacak. Subay ve astsubayların şüpheli sıfatıyla ifadelerinin cumhuriyet savcılıklarınca alınması sağlanacak. 4 Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu Yasası’ndaki “Yüksek” ifadeleri çıkarılacak. HSK, iki daire halinde 13 üyeyle çalışacak. Ancak HSK’deki bu düzenlemeler, önceki gün yapılan kurul toplantısında yaşama geçti. Arslan, Erdoğan ve Yıldırım’la görüştü Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan dün, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım tarafından kabul edildi. Görüşmelerde mahkemenin kuruluş yasasındaki düzenlemeler gündeme gelirken Arslan’ın mahkeme ile ilgili önerilerini sunduğu öğrenildi. 4 Anayasa Mahkemesi’nin Kuruluş ve Görevleri Hakkındaki Yasa’da yapılan değişiklikle Yüce Divan sıfatıyla Anayasa Mahkemesi’nde yargılanacaklar arasına cumhurbaşkanı yardımcılarının da dahil edilmesinin önü açılacak. Yasaların iptaline yönelik Anayasa Mahkemesine dava açılmasında da değişikliğe gidilecek. Böylece, cumhurbaşkanı ile beraber TBMM’de en fazla üyeye sahip iki siyasi parti grubunun her biriyle TBMM’nin üye tam sayısının en az beşte bir oranındaki üyeler iptal davası açabilecek. l ANKARA / Cumhuriyet Erdoğan ve Gül iftarda buluştu Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile 11’inci Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, dün Kayseri’de Büyükşehir Belediyesi tarafından 1’inci Komando Tugayı’nda verilen ve şehit yakınları ile gazilerin de yer aldığı iftara katıldı. Medya mensuplarının alınmadığı, Talas ilçesi Zincidere mahallesindeki General Vecihi Akın Kışlasındaki iftar yemeğinde şehitler için özellikle de Şırnak Şenoba yakınlarında düşen helikopterde şehit olan 1. Komando Tugayı’nın bir yıl önceki komutanı Tümgeneral Aydoğan Aydın ve silah arkadaşları içinde dualar edildi. l Haber Merkezi Emine Erdoğan için yol kapatıldı yurttaşlar tepki gösterdi CHP İstanbul milletvekili Sezgin Tanrıkulu, sosyal paylaşım sitesi Twitter üzerinden Ankara Havaalanı yolunun Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan için kesilmesine tepki gösterdi. CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu, “Ramazan ve vatandaş kornalarla tepkili” dedi. Katar’ın başına gelenler Hafta sonunun yazısını hafta başından yazıyorum, her şeyin bu denli hızlı değiştiği bir dönemde akıl kârı iş değil. Seyahat nedeniyle hiç yazmamak daha akıllıca olabilirdi, ama Katar krizi patlak verince dayanamadım. Bu iş daha çok uzayacak ama giriş mahiyetinde dahi söylenecek, hatırlanacak, hatırlatılacak çok şey var. 1970 yılında ‘bağımsızlığa’ kavuşan Körfez’in bu küçük emirliği, hem üzerine oturduğu doğalgaz kaynakları hem de stratejik konumu dolayısı ile kısa zamanda çok yol aldı. O kadar ki, zaman içinde kendisini fazla ciddiye almaya başladı, benzerlerinde olduğu gibi emanet gücü kendi gücü, ‘aldığını kendi buldu’ sanmaya başladı. Aslında Katar’ın icadı doksanlı yılların sonunda oldu, babasını darbe ile deviren yeni emir, ABD himayesinde büyük işlere girişti, bölgenin en büyük ABD üslerinden birinin yanı sıra, daha sonra Ortadoğu siyasetinde karışık işlere medya zemini sunacak ElCezire televizyonuna ev sahibi oldu. Hani, tüm siyasi yakınlığa rağmen, hızla kurulup, sonra Türkiye’de bir türlü yayına giremeyen ElCezire’ye. Hani 11 Eylül’den sonra, El Kaide kasetlerinin hep yayımlandığı televizyon kanalı var ya o. ‘Arap dünyasının eleştirel kanalı’ denilen, ‘Filistin davasına sahip çıkan kanal denilen’, ama yayın yaptığı ülkedeki hak ihlallerini hiç mevzu etmemesi hep göz ardı edilen ElCezire kanalı. Katar, ilk bakışta, sahip olduğu ekonomik zenginliği siyasi güce dönüştürmeye, bölgesel siyasette rol sahibi olmaya hevesli bir yeniyetme ülke gibiydi. Büyük ölçüde öyleydi de, ancak bu denli küçük bir ülke (aslında bir şehirden ibaret emirlik) için, ne kadar parası olursa olsun, önü açılmadığı sürece heveslerinin kursağında kalması mukadder olurdu. Öyle olmadı, Katar’ın önü açıldı; her ne kadar baştan İran ile arasını bozmamaya dikkat etse de, aslında bölgede ABD’nin İran karşıtı siyaset çizgisinin baş müttefiki idi. Müslüman Kardeşler örgütüne ev sahipliği yapması, ABD ve genelde Batılı müttefiklerine rağmen değil, onların teşviki ile oldu. ‘Arap Baharı’nda öne çıkan rolü de, son perde Suriye savaşında vekâlet savaşlarına girişmesi de, bu çerçevede değerlendirilmek gerekir. Sonra malum, işler sarpa sardı, Arap Baharı kışa döndü, Suriye savaşa boğuldu, bölgede tüm siyasi ittifaklar zorlandı, Batı siyaseti değişti. Kısacası, gün doğdu devran döndü, ama Katar kolayca giriştiği işlerden sıyrılamadı, dahası kendine güç vehmettiği için büyük siyasi rol oynama hevesini gemleyemedi. Mevcut Emir çekilip, yerini oğluna bırakmak zorunda kaldı, FIFA üzerinden sıkıştırıldı, Müslüman Kardeşler ittifakının üzerine gidildi ama ‘mesajı’ almamakta ısrar etti. En son, Suriye’de vekâlet savaşlarında karşı cephenin en aktif üyelerinden biri olduğu halde, İran’a çark etmeye falan çalıştı ama o da fayda etmedi, üstelik komşularını daha da kızdırdı. Halbuki, en son ev sahipliğini yaptığı Hamas, 1967 sınırlarına razı edilmişti, yine de kimseye yaranamadı. Suudi Arabistan’ın başını çektiği Körfez ülkeleri ile arasında başlayan kriz aniden fazlasıyla tırmandı ve tamamı ile kopuş noktasına gelindi. Kimse, ‘ABD siyasetine karşı durmaya başladı da o nedenle cezalandırıldı’ falan diye kılıf bulmaya çalışmasın, birlikte ne dolaplar çevirdiklerini biliyoruz. Dahası, Arap Baharı esnasında, Ortadoğu’ya demokrasi getirme yarışının şampiyonluğuna soyunan bu tuhaf emirliğin nasıl idare edildiğini de biliyoruz. Acı tecelli, Katar ne yaptı ise ABD’den icazetli yaptığı halde balon onun başına patladı. Ama Katar’ın başına gelenlere üzülecek halimiz yok, para ve büyük güçleri arkasına alıp özellikle Suriye ve Libya’da bunca vebal altına girmenin bedelini ödemeye başlamış görünüyor, o kadar. MAVİ MARMARA TEPKİSİ ‘Aileler zenginleşir diye ödemiyorlar’ CHP Adana Milletvekili İbrahim Özdiş, “Mavi Marmara tazminatı 20 milyon dolar 10 aileye ödenmek üzere hükümetin hesabına 1 Ekim 2016’da yatırıldı. Ancak aradan geçen 8 aya rağmen hiçbir aileye tek kuruş ödeme yapılmadı” dedi. CHP Mersin Milletvekili Hüseyin Çamak ile Meclis’te basın toplantısı düzenleyen Özdiş, ailelere ödeme yapmayan Maliye Bakanlığı, mahkemelerin yolunu gösterdi. Ailelerce açılan davalarda, davalı hükümeti temsil eden Maliye Bakanlığı, sebepsiz zenginleşmeden bahsederek, davanın reddini isteyerek skandal bir yaklaşım sergiledi. Parayı ne yaptınız?” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle