23 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 28 Haziran 2017 EDİTÖR: HAKAN AKARSU TASARIM: ZARİFE SELÇUK Yunus Nadi’yi özlemle anıyoruz Cumhuriyet gazetesinin kurucusu, milletvekili, yazar Yunus Nadi Abalıoğlu, ölümünün 72. yıldönümünde, Edirnekapı Şehitliği’ndeki mezarı başında bugün saat 12.00’de anılacak. Yunus Nadi, 1879’da Fethiye’de Seyidler köyünde doğdu. Rodos Adası’ndaki Süleymaniye Medresesi ve Galatasaray Lisesi’nde okuduktan sonra hukuk öğrenimi gördü. Gazetecilik ve yazarlık hayatına Baba Tahir’in çıkardığı Malumat gazetesinde başladı. Meşrutiyetin ilan edilmesi üzerine İstanbul’a dönerek İkdam ve Tasviri Efkâr gazetelerinde yurt sorunlarını işleyen yazılarıyla dikkat çekti. 1910’da Selanik’te çıkan İttihat ve Terakki’nin yayın organı Rumeli gazetesinde başyazarlık yaptı. Ertesi yıl Mebusan Meclisi’ne Aydın milletvekili olarak katıldı. 1918’de kurduğu Yeni Gün gazetesinde, işgal devletlerine karşı yazdığı yazılardan dolayı tutuklanacağını anlayınca 1920’de Ankara’ya kaçtı. Gazetesini Anadolu’da Yeni Gün adıyla çıkarmaya devam etti. Aynı yıl Muğla milletvekili oldu. Yunus Nadi, 7 Mayıs 1924’te İstanbul’da kurduğu Cumhuriyet’in ilk sayısında gazetesinin “Vazgeçilmezvarlık nedenini ve yayın politikasını”, “Cumhuriyet sadece Cumhuriyetin, bilimsel ve yaygın ifadesiyle demokrasinin savunucusudur. Cumhuriyet ve demokrasi fikir ve esaslarını yıkan ve yıkmaya çalışan her kuvvetle mücadele edecektir. Memlekette halkın halk tarafından halk için idaresi bizim idealimizdir. Ve biz yalnız bu idealin esiriyiz. Başka bir kuvvetin değil” sözleriyle anlatmıştı. Yaşamını yitirene dek Cumhuriyet gazetesinde başyazarlık yaptı. l İSTANBUL/Cumhuriyet ‘Avluda adaletÇakırözer’in görüştüğü Silivri’deki gazeteciler Adalet Yürüyüşü’nü selamladı... için yürüyorum’ haber 7 241 gündür özgürlüğünden yoksun... ‘Yandaş basın iddianameleri sansürlüyor’ Sözcü Gazetesi’nden Gökmen Ulu önümüzdeki günlerde aylık tutukluluk değerlendirmelerinin yapılacağını belirterek, “Hâkimlerin özgürlüğümüz yönünde karar vereceğine inanıyorum. Ben buradan torpille, lütufla de Gökmen ulu ği, hukukla çıkmak istiyorum. Bizi burada tutarak asıl cezayı çocuklarımıza, ailelerimize, sevdiklerimize veriyorlar” dedi. Sözcü ve Cumhuriyet gazetelerinin hayatlarının FETÖ ile mücadele ile geçtiğini dile getiren Ulu, sadece 15 Temmuz gecesinin bile basının önemini tüm Türkiye’ye gösterdiğini vurguladı: “Biz Sözcü olarak da hiç tereddütsüz darbe karşısında durduk. Ben bizzat en kritik anlarda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanındaydım, onun ilk açıklamasını dünyaya ben duyurdum. Daha sonra hem Erdoğan hem Başbakan Yıldırım medyaya teşeekkür etti. Gerçekten de darbe girişiminin başarısız olmasında kırılma anı basının verdiği mücadeledir. Basın sadece Erdoğan’ın hayatını kurtarmadı. Aynı zamanda tüm milletin uçuruma sürüklenmesini engelledi. Evet muhalifiz, evet eleştiriyoruz ama hiç kimseye iftira atmayız, haksızlık hukuksuzluk yapmayız. Gazeteci olarak sadece doğruları dosdoğru söyleriz. Hükümetin bir konuya dikkatini çekmek isterim. Muhalif basın, eleştirel basın aslında en çok hükümete yarar sağlar. Bakın mesela FETÖ iddianamelerinde çok başarılı mücadele veren kanun adamları, cesur savcılar var. İddianameleri basında haber oluyor. Bakıyorsunuz 15 Temmuz sonrasında dahi FETÖ ile ilişkisini sürdüren hükümete yakın bazı isimler o iddianamelerde yer alıyor. Fakat o kimseler yandaş basında iddianamelerin kendileri ile ilgili bölümlerini sansürletiyorlar. Erdoğan’ın ve hükümetin bunlardan haberdar olmasını engelliyorlar. Hükümet yanlısı basının yazmadığı gerçekleri muhalif basın kimseden korkmadan yazıyor. Bizler işte böyle gazeteciyiz. Sözcü’den Cumhuriyet’ten zarar gelmez, fayda gelir memkelete.” ‘1 hafta 10 gün doktor bekliyoruz’ Aralarında uyku apnesinin de olduğu 11 kronik ra hatsızlığı olan Şahin Alpay, “Son olarak haziran ayında sağ bacağımdan iki kü çük operasyon ge Şahin Alpay çirdim” dedi. Ahmet Turan Alkan tutukluların ihtiyaç duyduklarında doktorla temas sağlama konusunda büyük güçlük yaşadıklarını vur guladı. Alkan, “Aramızda şeker, tansiyon gibi sorunları olanlar doktora ulaşmak için bir hafta on gün beklemek durumunda kalıyorlar. Bu sü renin bu kadar uzun olmaması lazım. Kötü niyet olduğu kanaatin de değiliz ama demek ki ihtiyaca yetişemiyorlar” diye konuştu. CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Cumhuriyet yazar, çizer, yöneticilerinin tamamı, Sözcü gazetesinden Gökmen Ulu, Ahmet Turan Alkan ve Atilla Taş ile tutuklu bulundukları cezaevinde görüştü. Tutuklu Cumhuriyetçilerin 24 Temmuz’daki duruşmaya odaklandıklarını belirten Çakırözer, “Tüm bu temelsiz, mesnetsiz iddiaları tek tek hâkim karşısında çürüteceğiz” dediklerini aktardı. Tüm gazetecilerin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başlattığı Adalet Yürüyüşü’nü selamladıklarını belirten Çakırözer, Bülent Utku’nun da Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için “Türkiye’nin demokratik, sosyal hukuk devleti olduğunu ileri sürenlere ve tüm insanlık camiasına, çok acil olarak, bu sese kulak vermesi çağrısı yapıyorum” dediğini dile getirdi. ‘Hâkim karşısında tek tek çürüteceğiz’ Çakırözer, görüştüğü tüm gazetecilerin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başlattığı “Adalet Yürüyüşü”nü selamladıklarını söyledi. Çakırözer, tutuklu Cumhuriyet yöneticilerinin de 24 Temmuz’daki ilk duruşmada yapacakları savunmalara odaklanmış durumda olduklarını belirtti. Çakırözer, Cumhuriyetçilerin, “Tüm bu temelsiz, mesnetsiz iddiaları tek tek hâkim karşısında çürüteceğiz” dediklerini aktardı. Çakırözer ayrıca, tutuklu tüm gazeteciler için mektup alma ve gönderme yasağının da sürdüğünü söyledi. Arkadaşlarımız Silivri’den şu mesajları gönderdiler: Ahmet Şık: Yolu yol yapan, yolcusudur. Buradan görüyoruz ki Kemal Kılıçdaroğlu ve Adalet Yürüyüşü’ne katılan binler iyi bir yolculuğa çıktılar. Turhan Günay: Her gün sabah, öğle ve akşam, koğuşun önündeki avluda, ‘adalet’ için yürüyorum. Tişörtüme üzerinde adalet yazan bir kâğıta iliştiriyorum. Murat Sabuncu: Türkiye iç ve dış politikada vahim bir süreçten geçiyor. İçeride temel hak ve özgürlükler kısıtlanmış durumda. Bundan sadece biz gazeteciler değil; eleştirel, muhalif her kesim payını alıyor. Dış politikada ise Türkiye içinden çıkılması çok zor tercihler üstleniyor. Ülkemizin geleceği yanlış dış politika tercihleri ile ipotek altına alınıyor. Bu vahim süreçte CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başlattığı ‘Adalet Yürüyüşü’ tüm Türkiye’yi olduğu olduğu gibi, biz tutuklu gazetecileri de çok heyecanlandırıyor. sSSiilanivcğrain’ld’ıaek:nlı Blauzıümlkseınyıez Bülent Utku OHAL KHK’si ile ihraç edildikleri işlerine dönmek için açlık grevine başlayan Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’ya seslendi. Utku, Silivri’den Sincan Cezaevi’ne “Haklı taleplerini tüm Türkiye’nin gündemine getirmeyi başardınız. Eyleminizde büyük ölçüde başarıya ulaştınız. Bundan sonra, siz bize, bu ülkeye sağlıklı biçimde lazım sınız. Lütfen kararınızı bir daha gözden geçirin” sözleri ile seslendi. Utku ayrıca, “Nuriye ve Semih’in seslerine bugüne kadar kulak vermeyen vicdanların ne ile beslendiğinin anlaşılması mümkün değil. Türkiye’nin demokratik, sosyal hukuk devleti olduğunu ileri sürenlere ve tüm insanlık camiasına, çok acil olarak, bu sese kulak vermesi çağrısı yapıyorum” dedi. Silivri’den Türkiye’de demokrasi; hak, hukuk, adalet mücadelesi için yola düşen tüm yurttaşlara selam olsun. ‘iTnecelelefonnmuimyo3r’aydır Emre İper: Türkiye’de tüm darbeler, muhtıralaralar, Ergenekon kumpasında hep Cumhuriyet hedef alındı. Şimdi de yine FETÖ’cülükle hiç ilgisi olmayan bizler hedef alınıyoruz. Türkiye’de yaşanan tüm kötü şeyleri hep bizler mi çekmek zorundayız? Kumpasları düzenleyenler farklı ama mağduru hep bizleriz. Telefonumda ByLock olduğu iftirasının düzeltilmesi için telefonumun incelemeye alınması talebim 3 aydır yerine getirilmiyor. Kendi bilirkişi raporumuzu savcılığa teslim etmemize karşın, 81 gündür, telefonumun bir an önce ilgili makamlarca inceletilmesi yönündeki talebim yerine getirilmiş değil. Bir an önce bu talebim karşılansın ve haksız, hukuksuz tutuklanmam sona ersin. MUSA KART: Ülkemin iyi kalpli insanları, kekik, ıtır, fesleğen kokuları arasında adalet için Ankara’dan İstanbul’a yürüyorlar. Aklımız onlarda. l ANKARA / Cumhuriyet Murat Sabuncu Akın Atalay Kadri Gürsel Turhan Günay Hakan Kara Güray Öz Y. Emre İper Ahmet Şık M. Kemal Güngör Bülent Utku ÖÇnedliekr Musa Kart Avrupa’dal basın özgürlüğü uyarıları gündem Cumhuriyet Brüksel’de Fredrich Ebert Stiftung (Vakfı) tarafından düzenlenen basın özgürlüğü ile ilgili toplantıda Cumhuriyet’e yönelik dava ve soruşturmalar ile Türkiye’deki basın özgürlüğü ihlalleri masaya yatırıldı. ABTürkiye Karma Parlamento Komisyonu Başkan Yardımcısı Miltiadis Kyrkos, AB’nin gazetecilere yeterli destek veremediğini kabul ederek Türkiye – AB ilişkilerinin koparılmasından yana olmadığını söyledi. “Türkiye’de kötüye giden basın ve ifade özgürlüğü” konulu toplantıda konuşan ABTürkiye Karma Parlamento Komisyonu Başkan Yardımcısı Miltiadis Kyrkos, 2014’ten beri Türkiye’deki basın özgürlüğünün Avrupa Parlamentosu’nun gündeminde olduğunu belirterek “2015’te barış sürecinin bitirilmesinden sonra ifade özgürlüğü sınırlanmaya başladı. Darbe girişiminin ardından ise iş çığırından çıktı” dedi. Tür Miltiadis Kyrkos kiye ile müzakereleri sağlayabilmek için bütün imkânları kullandıklarını savunan Kyrkos, “Kati Piri’nin hazırladığı raporun büyük destek alacağını düşünüyoruz. Parlamento artık komisyondan üyelik müzakerelerinin dondurulmasını istiyor. Gazetecilere destek olamadık. Şimdi Erdoğan’ın bir sene daha oyalamasını istemiyoruz. Şartlı dondurma en iyi seçenektir” dedi. ‘Karanlık bir dönemdeyiz’ CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz Türkiye’de çok zor bir süreçten geçildiğini belirterek “Türkiye’de 16 Nisan’dan sonra parti devletine dönüştü. Güçler ayrılığı artık yok. Basın özgürlüğü yok. Türkiye üzerinde hukuk açısından AB denetimi yok. Birçok gazeteci cezaevinde” dedi. Yılmaz, AB’nin ifade özgürlüğü ve yargı fasıllarını açmamasını da sert şekilde eleştirdi. Toplantıda Cumhuriyet davasını anlatan gazetemizin muhabiri Kemal Göktaş ise “Bir gazeteci olarak bugüne kadar karşılaştığım en absürt dosya, Cumhuriyet dosyası. Bir hukuk faciası ile karşı karşıyayız. Yayın çizgisinin değiştirildiği iddiası suç unsuru olarak iddianameye girdi. 24 Temmuz’da bu trajikomik davaya son verilmesini, arkadaşlarımızın serbest bırakılmasını ve derhal beraat kararı verilmesini bekliyoruz” dedi. Türkiye Gazeteciler Sendikası Yönetim Kurulu üyesi Mustafa Kuleli ise “Bir gazeteci bile tutuklu olsa kimse haber yapmaya cesaret edemiyor. Çok ciddi bir korku iklimi yaratılmış durumda” dedi. Avrupa Gazeteciler Federasyonu’ndan Renate Schroeder ise “Gazetecilik Suç Değildir’ kampanyasına dikkat çekerek “Davaları takip ediyoruz. Cezaevlerinde 165 gazetecinin olması inanılmaz. Türki ye ve AB arasında olabildiğince işbirliği yapmaya ihtiyacımız var” dedi. Cumhuriyet davasına destek Galatasaray Üniversitesi öğretim üyesi Doç. Dr. Ceren Sözeri ise medya patronlarının büyüyebilmek için AKP’nin kontrolüne boyun eğmek zorunda kaldıklarını anlatarak “Eleştirel haberler yapanlar vergi cezalarıyla karşı karşıya kaldılar. Tutuklu gazeteci arkadaşlarımız tecrit altındalar. Cumhuriyet gazetesinin davası 24 Temmuz’da görülecek, destek olunması çok önemli” diye konuştu. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle