28 Mart 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Pazar 25 Haziran 2017 TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ haber/yorum 13 nBeayyrimame..g. elmiş Alaf söyletmem, adam ağır abi. Erzurum’da yaşıyor, “at, silah, avrat” diyerek büyümüş. İşi mi, iş yapması gerekmiyor, işi sabahtan akşama o kahve senin bu kahve benim dolaşmak. En büyük hayali altılı ganyanda bir voli vurup İstanbul’a göçmek ve altına son model bir araba çekip İstanbul’da bolca bulunduğunu duyduğu “o biçim kızlarla” anlarsınız ya. Bütün muhafazakâr kentlerin altı yedi kilometre ötesinde bulunan içkili yerlerin de müdavimi sayılır. Bir ara oralarda bir Rus kızına musallat olmuş, kızı canından bezdirmiş olacak ki, kızcağız kendini memleketine dar atmış. O gün de kafasının tası atmış, çünkü babası “Durmadan sana para veriyorum, bir işe gir” diye tutturmuş. Canı sıkkın, iftar vaktine de epey var, “bir de üstüne oruçlu.” Oruç da bu saatlerde insanı fena tutar, en iyisi “ben oyuncaklarımla oynayayım” diye düşünmüş. Oyuncaklar da iki tane pompalı tüfek, birden bir cevvallik gelmiş üstünü, aha da tam karşıda iki velet top oynuyorlar. Çok kıyak, neredeyse keyiften bağıracak, Pat pat! Yaşasın, iki çocuk da tam hedeften vurulmuş! Ne oldu, tabii vuracak! Yahu bu dondurmada ne var? Gerçekten haram meyve elmanın yerini aldı. Karı kızışmış, az önce soğuk bir duş almış ama faydasız, o da ne? Kızın biri elinde bir dondurma külahı yalıyor da yalıyor. Karının aklı başından gidiyor, gözleri faltaşı gibi açılmış, bir koşu gidip bir yerlerden dondurma almak istiyor ama ya dondurma yaladığını bir gören olursa? Günah çünkü, çünkü başka bir şey bu dondurma… Kızı Allah’a havale edip gidip bir soğuk duş daha alıyor. Şimdi biraz duralım ve bugünlerde okuduğum en anlamlı paylaşıma bir göz atalım: “Sık sık ‘direnişinizin yanında olamıyoruz. Bizi affedin’ ya da ‘Şu şu nedenlerden direnişe gelemiyoruz’ şeklinde mesajlar geliyor. Arkadaşlar siz yanlış anlamışsınız. Bu ne benim, ne Nuriye ve Semih’in ne de diğer direnişçilerin direnişi! Bu sizin direnişiniz, gelmiyorsanız kendi direnişinize gelmiyorsunuz. Demem o ki biz sizin hayatınızı kurtarmaya çalışmıyoruz. ‘Bizi kahramanlaştırmayın’ derken bunu kastediyorum işte. Biz dahil olduğumuz insanlık ailesinin bir ferdi olarak ailenin dağılmaması için üzerimize düşeni yapıyoruz.” Yüksel direnişçisi Acun Karadağ. Ülkenin her yerinde direniş var. Katılırsınız katılmazsınız artık sizin bileceğiniz bir şey. Bu arada Rota şirketi nerede olduğunu artık iyice unuttuğumuz, devletle anlaşma imzalarken “5 defa zehirlenme olayı yaşanabilir” diye bir şart koydurmuş. Adamları takdir etmek gerekiyor. Tabii kendilerinin ne mal olduğunu en iyi onlar biliyor. Acayip sabıkaları var ve her sabıkanın üstü örtülmüş. Ayrıca tahliller çok tehlikeli bir mikrop olan “salmonella”yı gösteriyor. Bu mikrop hayvan etlerinden insanlara geçiyor. Bir kümeste ya da bir ağılda ortaya çıkarsa o kümesteki ya da ağıldaki tüm hayvanların öldürülüp gömülmesi gerekiyor. Bence ölü tavuk etini koydular askerlerin önüne. Ölen ölür kalan sağlar bizimdir! Şehitler ölmez vatan bölünmez! Yahu bu vatan nerede? Vay canına bugün bayram. Kafama takıldı, bu bayrama biz Şeker Bayramı derdik, ne oldu da Ramazan Bayramı oldu? Yahu artık öyle bir dindarlaşıyoruz ki, cennet sadece Türklerle dolacak. Aman ben cehennemi gideyim. Bu arada çok tehlikeli bir gidiş var. Artık ne devlet ne hükümet ne hukuk kalmadığından polis kendini vatanın ve milletin tek kurtarıcısı sanıyor ve artık kontrol edilebilecek noktayı aştılar, 80 yaşındaki kadını öldürüp ölüsünü 85 yaşındaki kardeşine toplatıyorlar, evlere gidip “çatışma var” diyerek tek tek gözlerine kestirdikleri insanları vuruyorlar. Ve millette şöyle bir sendrom gelişti: “Polis benim!” Başıma geldi, mahallede iki maganda sevdiğimiz bir erkek arkadaşımıza sille tokat girişti. Ayırmak da biz mahallenin kadınlarına düştü. Bir kadın arkadaşımız “Polis çağıracağım” dediğinde, maganda “Polis biziz!” demez mi? Bunun üstüne ben gayet sakin “Rozetlerinizi görelim” deyince de arabalarına binip kaçtılar. Korkmayın, rozet sorun! Bu arada Nuriye ve Semih usul usul ölüme yaklaşıyor. Şiirler, büyük sözler ve kendi büyük çaresizliğimizi gösteren bencilce mesajların hiçbir anlamı kalmadı. Ölecekler. Ama bilinçleri kapandığında anneler “müdahale etme” haklarını kullanabilir. Bu uluslararası kabul edilmiş bir hak. Bir anne için en zor karar. Çocuğuna yeni bir yaşam hakkı tanımak. Tercih onlarındır. Anlaşıldığı gibi kimsenin Şeker Bayramı’nı kutlamak gibi bir niyetim yok. 25 HAZİRAN 2017 SAYI: 33499 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına Orhan Erİnç İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay Genel Yayın Yönetmeni MURAT SABUNCU Yazıişleri Müdürü Yazıişleri Müdürü (Sorumlu) Haber Koordinatörü Bülent Özdoğan Faruk Eren Aykut Küçükkaya Yayın Danışmanı Kadri Gürsel Reklam ve Pazarlama Danışmanı Ayşe Cemal Reklam Grup Koordinatörü Deniz Tufan Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel l Görsel Yönetmen: Hakan Akarsu l Ekonomi: Olcay Büyüktaş l Dış Haberler: Mine Esen l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Düzeltme: Mustafa Çolak Web Koordinatörü: Oğuz Güven [email protected] Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20 0530 430 74 17 Okur Temsilcisi: Güray Öz [email protected] Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara. l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Doğan Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 03.24 03.16 03.50 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi Akşam 05.25 13.13 17.11 20.48 05.13 12.58 16.53 20.29 05.41 13.20 17.13 20.47 Yatsı 22.39 22.16 22.29 Fransa’nın yeni önderi Emmanuel Macron, cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki başarı elenmesiyle belli olmuş; Macron da bu sayede seçilmişti cumhurbaşkanlığına. Oysa... sından sonra Cumhuriyetçi Yürüyüş Macron’un kurduğu ilk hükümetin 4 önem Partisi’yle girdiği ikinci büyük bahsi, li bakanı, seçimlerde elenen Fillon’la tıpa tıp ay genel seçimleri de açık ara kazana nı yolsuzluk, yani eşe dosta uyduruk işler karşı rak benzersiz bir zafere imza attı. lığında sağladıkları ücret kıyağı yüzünden geçen Zafer benzersiz, çünkü Macron üç hafta istifa etmek zorunda kaldılar, iyi mi? yıl önce siyaset sahnesinde bile yok HHH Zafer havası, parçalı bulutlu!tu, adı bilinmiyor, esamisi okunmu yordu. Zafer benzersiz, çünkü partisi ma Buraya kadar iyi, aslında. Le Monde gazetesi, cumhurbaşkanını haklarında yargı süreci başlayan şaibeli bakanları hü yısta kuruldu, haziranda yarısı politi kümette barındırmadığı için kutluyor. Ancak bu kaya hiç bulaşmamış adaylar göster bakanlardan Macron’a çok yakın birine parla di ve 577 milletvekilliğinden 308’ini alarak, ezici bir mentoda Cumhuriyetçi Parti grup başkanlığı, bir di çoğunluk sağladı. ğerine de koalisyon yaptığı Modem Partisi’nin grup Zafer benzersiz, çünkü yeni meclisteki her üç mil başkanlığı teklif edilmiş bulunuyor. letvekilinden biri yeni politikacı. Le Monde gazetesi de haklı olarak Macron’un “si Zafer benzersiz, çünkü ne kadar zafer olduğu bel yasal ahlakı” yeniden kurarken eskilerden çok da li değil! farklı bir yol izlemediğini vurguluyor. Geçen ay yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerin Öte yandan parlamentoya seçilen ve politika de, 47 milyon küsur Fransız seçmenden 12 milyonu sandık başına gitmedi, 3 milyonu ise boş oy verdi. Fransız hükümeti ya yeni atılan bazı milletvekilleri de acemilikleriyle gülümsetiyorlar. İktidar partisinin Sandrine Josso Emmanuel Macron, geçerli 31 milyon oyun 20 halktır, çünkü demokrasi vardır ve demokrasi, özün adındaki hanım milletvekili, parlamentonun 22 Hazi milyon küsurunu alarak cumhurbaşkanı seçildi ki; de nankörlük gerektiren, boyun eğmeyen, biat et ran’daki genel açılış oturumuna “Çocuklarıyla tenis bu skor Fransa gibi “osuruğu cinli” bir ülke için ra meyen, verilenle yetinmeyen nankörler sayesinde oynamaya söz verdiği için” gelmeyeceğini açıklayın hat bir geleceğin işareti olmamakla birlikte pek de gelişen bir sistemdir, vb... ca, sosyal medyada kıyım kıyım kıyıldı. vahim değildi. HHH HHH HHH Fransa, oy vereni ve vermeyeniyle uzun zamandır Neyse. Yeniler de eskilere baka baka milletvekili Ama vahamet bir ay sonra tecelli etti ve 27 milyon öfkeli. Aynı partilerin inip çıktığı iktidar tahterevalli çaktırmadan nasıl kaytarır, öğrenirler zamanla... Fransızın sandığa gitmeyip sadece 20 milyon seç sinden, aynı politikacıları görmekten, yolsuzlukların Çünkü Macron, yenileyerek ilerlemekte kararlı. menin oy kullandığı genel seçimlerde, Macron’un örtbas edilmesinden, idarei maslahatla yetinilme Örneğin, 4 şaibeli bakanın istifasından sonra yine Cumhuriyetçi Yürüyüş Partisi 7 milyon 826 bin 245 sinden ve siyasal ahlaksızlıktan bıktı, usandı. sağ kolu Edouard Philippe’in başbakanlığında ku oy alarak meclisteki çoğunluğu kazandı! Cumhurbaşkanı Macron’un halka verdiği birincil rulan ikinci hükümetin 28 üyesinden 14’ü kadın. İşte bu skor sevgili okurlar, benim bildiğim söz, zaten siyasal ahlakı yeniden kuracağı ve yolsuz Genç cumhurbaşkanı, hükümetin resmi fotoğra Fransa’yı rahatça yönetmeye yetmez ve yeni cum hiçbir politikacıya geçit vermeyeceği yönünde oldu. fında bakanların bir erkek, bir kadın olarak sıralan hurbaşkanına da huzur vaat etmez. Halkın en küçük bir yolsuzluğa tahammülü kalma masını istedi ve kendisi ilk sırada değil, ikinci sıra Çünkü Fransız halkı Türk halkına benzemez, mut dığı, cumhurbaşkanlığı seçimlerinin en güçlü adayı da yer aldı. lu yarısı mutsuz yarısını yok sayamaz, ezemez, hük François Fillon’un, salt eşine ve çocuklarına uydu Bizim ülkemiz için henüz düşünülemeyecek bir medemez. Çünkü hem vefasız, hem isyankâr bir ruk işler karşılığında sağladığı ücret kıyağı yüzünden imge, değil mi? Yüzde 99’u Müslüman olan halkımız, dinires btseaakş“likTfaBentMltıiğğMıi”n,Bi,oaalmşnktwlaaaawnzntawthl.ıımakğhemıt”@etgtamn.aciol.mcom mi fark etmiyor, bayram larından biliyoruz. olunca hapishaneden tah Acaba Neruda ile liye, hastaneden taburcu “yükseklere” mesaj olmuş gibi, kendini yolla mı vermek istiyor? ra vuruyor. Şiir sevdiğini bildi Çok derin nedenleri ola ğimiz Tayyip Bey’e bilir. Bunu bilim adamları Neruda’nın şiiri ile me na bırakalım. saj vermesi Bu seyahat meselesini çok doğal. Bayram seyran notlarıbir “Hayat Adamı”na so ralım. (Dilimiz de bir tuhaf: Bu laf bir tür bilge anlamı Velakin “Seyahat etmeyenler yavaş yavaş ölürler” di na gelirken, bir hanımefen yen Neruda’yı, Tayyip diye “hayat kadını” denince Bir tanesi de “şiir sevmek” ol Bey zaten ezbere bi mahkemelik edebiliyor insanı! Fe malı ki, Şilili şair Pablo Neruda’yı liyor olmalı ki, çoktan tarihimizin ministler bu konuya bir el atmalı önümüze sürüyor: en görkemli makam uçakları ile dır lütfen!) “Yavaş yavaş ölürler en çok kilometre yapan Cumhur 238 gündür özgürlüğünden yoksun... Can Kıraç gerçek bir “Hayat Adamı”. Seyahat etmeyenler. Yavaş yavaş ölürler başkanıBaşbakanı unvanını kaptı bile!.. Koç Holding’in en tepe yöneticisi iken, daha geniş yaşayabil Okumayanlar, müzik dinlemeyenler, Rahmetli Demirel, her yıl sonunda kaç gezi yaptığını, hatta kaç ki mek, daha çok seyahat edebilmek Vicdanlarında hoşgörüyü barın şinin elini sıktığını bile açıklardı. için Vehbi Bey’i küstürme paha dırmayanlar. Külliye’nin böyle bir uygulaması sına 26 yıl önce, yani biraz erken emekli olmuş. Yavaş yavaş ölürler Alışkanlıklarına esir olanlar, yok. Tek umut “Wikipedia”... Ona da ulaşmak yasak. Neruda “Vic Oluş o oluş... Çeyrek asırdır seyahat ediyor, Her gün aynı yolları yürüyenler, danlarında hoşgörüyü barındırmaUfuklarını genişletmeyen ve de yanlar.. Alışkanlıklarına esir olan yazıyor, çiziyor, geziyor. ğiştirmeyenler, lar.. Yavaş yavaş ölürler!” diyor. Hayat Adamı olmak kolay değil. Elbise rengini değiştirme riskine Allah saklasın! Hayatı sevmeyi hatta kucaklama bile girmeyenler, AKP’nin anketçisi MAK şirketine yı, dahası sağlıklı olmayı ve elbet Bir yabancı ile konuşmayanlar.” göre “Halkın sadece yüzde 22’si te uzun yaşamayı gerektiriyor. HHH beş vakit namaz kılıyor. Ancak va Geçen ay 90. yaşını kutladı. Birçok kitap yazdı. En son Ee, “Neruda bunları söylemiş, kit namazları için düzenli camiye siz ne diyorsunuz” diye soruyoruz. gitme alışkanlığı yok”. iki tane daha yazdı, daha doğrusu yazdırdı! Yazdırdığı, es “Ben de böyle yaşayanlara.. Bir Tayyip Bey ise halkın bu eksi şeyleri değiştirin, farkına varın, de ğini bazen günde 5 vakit ve en ki bir dostu olan gazeteci Meh meye devam ediyorum.” met Gündem’di. “ByLock”çu çık Belli ki bu son iki kitabı o yüz az 25 ayrı TV kanalında konuşma yaparak gidermeye çalışıyor. Bu tı. Nazlı Ilıcak ile birlikte gözaltına den yayımlamış. onun için bir tür bağımlılık. “Genel alındı, bereket serbest bırakıldı. Bayramlarda, yılbaşlarında de Başkan” olduktan sonra da “esa Hayat Adamlığı her tür belaya istemeden de olsa karışmak bulaşmak demek. O gerçi bundan korkmadığı için olmalı, kitaplarında kendisini “Eldivensiz Adam” ve “Antika Adam” diye tanıtıyor. 90 yaş demek. Hayat Adamı olmanın onlarca gereği var: neyimlerini, yaşayarak kazandığı güzel duyguları eşdost ile paylaşmayı âdet edinmiş. Bugün bayramın 1. günü! Haftaya da 1 Temmuz, yanı yılın 2. yarısı başlayacak. Pablo Neruda’nın şiirini anımsatması bu yüzden. 1991 yılında Başbakan Demirel’in kendisine “Cumhur ret” halini aldı. Alışkanlıkların “esaret”e dönüş mesi ise sigaradan beter “ölümcül” bir tehlike! Seyahat, gezme tozma bile bunu engelleyemiyor. Hele bizim trafik düzenimizde! HHH Bayramların seyran olması dileğiyle nice sağlıklı günlere. ‘Kildin’ alarmı Rusya donanmasına ait istihbarat toplama gemisi ‘Kildin’ dün sabah İstanbul Boğazı’ndan geçerek Karadeniz’e açıldı. İstihbarat gemisine geniş güvenlik önlemleri altında sahil güvenlik, kıyı emniyeti kurtarma 8 gemisi ve deniz polisi eşlik etti. İstihbarat gemisinin ön bölümünde bulunan askeri personelin silahlı nöbet tuttuğu görüldü. l DHA KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] Araca ayı saldırdı Artvin’de ayının saldırısına uğrayan araçta bulunanlar büyük korku yaşadı. Doğal yaşam alanlarında yemek bulamayan bir ayı Artvin’in Borçka merkezine kadar indi. Ana yol üzerinde kısa bir gezinti yapan boz ayı Yaşar Yıldırım yönetimindeki otomobile saldırdı. Aracın içerisinde bulunan sürücü ve Macahel Vakfı Başkanı Süleyman Köse neye uğradığını şaşırdı. Araca hasar veren boz ayı daha sonra ilçeden uzaklaştırılarak ormanlık alanına girmesi sağlandı. l İHA ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] Suç makinesi 16 yaşında İstanbul Çekmeköy’de hakkında aralarında kasten yaralama, mala zarar verme, hırsızlık, yağmanın da olduğu 146 suçtan sabıkası bulunan 16 yaşında M.A, polis ile aralarında yaşanan kovalamaca sonucunda yakalandı. Bu sırada meydana gelen kazada yaralanan polis hastaneye kaldırıldı. Polis ile yaşanan kovalamaca sırasında şüphelinin kullandığı aracın da çalıntı olduğu tespit edildi. l İHA SAYISAL LOTO 71022233045 6 BİLEN: 1 milyon 711 bin 560 TL (Devretti) 5 BİLEN: 5 bin 418’er TL 4 BİLEN: 73’er TL 3 BİLEN: 10’ar TL C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle