Katalog

Pazartesi 3 Nisan 2017 4 haber EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: EMİNE BİLGET İzmir’de sandıklar gönüllülere emanet 16Nisan’da yapılacak anayasa değişikliği referandumunda, sandık güvenliğini sağlama parolasıyla kurulan “İzmir’in Sandıkları Platformu”, kentte sandık başında görev yapacak. Referanduma kadar 10 bin müşahide ulaşma hedefi olan platforma, İzmir Barosu da avukat desteği sağlayacak. Referanduma sayılı günler kala, sandık çalışmaları da hız kazandı. Parti teşkilatları kendi içlerinde verdikleri eğitimlerle sandık görevlilerini belirlerken, İzmir’de tarafsız bir platform olarak kurulan İzmir’in Sandıkları Platformu da, İzmir’in 30 ilçesinde sandık güvenliğini sağlamak için çalışmalarına başladı. 9 kişilik koordinasyon ekibiyle 1.5 ay önce kurulan platformun İzmir’de sandık başında gönüllü müşahit organizasyonu yapmak için yola çıktığını belirten Koordinasyon Üyesi Burak Yılmaz, yalnızca sadece İzmir’de çalıştıklarını belirterek, “Tarafsızız, bağımsızız, yereliz. Bunlar bizim 3 ilkemiz” dedi. ‘Yılmaz, şimdiye dek 67 eğitim verdiklerini anımsatarak “Hedefimiz 10 bin gönüllüye ulaşmak. 8 bin 500 civarında sandık olacak. 30 ilçede de örgütlendik. 30 ilçenin de sorumluları var, gönüllüler oluşmaya başladı. Hedefimiz, 10 bin müşahit, her mahalleye 1 avukat” diye konuştu. Gönüllü olmak isteyenlerin, izmirinsandiklari.org web adresindeki gönüllü formunu doldurmaları gerektiğini dile getiren Yılmaz, referandumda, sandık güvenliğini denetleyen tarafsız, başka bağımsız bir platformun olmadığını söyledi. l Haber Merkezi Okmeydanı’nda ‘Hayır’ pilavı‘BGAEŞMÇKEAİTSNYALOJIĞIKA’ Haziran Okmeydanı Meclisi’nin etkinliğine ÖDP Eşbaşkanı Alper Taş ve CHP’li Ali Şeker katıldı. Halayların çekildiği etkinlikte yurttaşlar ‘Hayır’ dedi Haziran Okmeydanı Meclisi tarafından düzenlenen “Hayır pilavı”na katılan yüzlerce yurt taş davul zurna eşliğinde halaylar çeke rek, hep bir ağızdan tek adam anayasası na karşı “Hayır” diyeceğini söyledi. Okmeydanı Parkı’nda dün öğlen saatle rinde anayasa referandumunda hayır de mek amacıyla düzenlenen “Hayır pilavı”na Haziran Yürütme Kururlu Üyesi ve ÖDP Eşbaşkanı Alper Taş, CHP İstanbul Milletveki ALİ AÇAR li Dr. Ali Şeker, Bir Şey Yapmalı Hareketi’nden Ali Mutlu Köylüoğlu, Ge zi olayları sırasında polis tarafından vu rularak öldürülen Berkin Elvan’ın annesi Gülsüm ve babası Sami Elvan ile 30’dan fazla yöre köy derneğinin temsilcileri ve yüzlerce yurttaş katıldı. Parka dizilen sandalyelerde oturan 7’den 70’e her yaş tan yurttaşın ellerinde Türk bayrakla rı ile ‘Hayır’ yazılı balonlar bulunurken sık sık, “Karanlığa, faşizme, başkanlığa geçit yok” sloganları atması başkanlık sistemine karşı tavrı ortaya koyuyordu. Yurttaşların sloganları üzerine parkın içerisine kadar giren zırhlı polis araçla rı ise kalabalığı uzaktan takip etti. Etkinliğin açılış konuşmasında Hazi ran Okmeydanı Meclisi adına yapılan açıklamada, “Bizim etkiliğimize karşı ik tidar tarafı ‘Bize makarna dağıtıyor, bu nunla insanları kandıyorsunuz diyor sunuz, direkt karşı çıkıyorsunuz ama siz de pilav dağıtıyorsunuz’ diyerek eleştiriyor. Biz devletin parasından bu nu yapmıyoruz. Devletin gücünü ve imkânlarını değil, cebimizden artırdığı mız üç kuruşla bunları yapıyoruz. Ayrı ca biz buraya insanları devlet olanakla rı ile taşımıyoruz. Bizim özümüzde bir liktelik ve dayanışma var. Bu bir daya nışma etkinliğidir” denildi. ‘Biatçı değiliz’ Etkinlikte konuşan Ali Şeker, ülkenin tek adam yönetimine doğru götürüldüğünü ve eksikliklerine rağmen parlamenter sistemin yaşatılması gerektiğini belirterek, “İktidar seçilmiş bir siyasi partinin yöneticilerini tutuklarken, yeni anayasa ile seçilmemiş kişilere bile dokunulmazlık zırhı kazandırmaya çalışıyor. Meclis kimden hesap soracak” dedi. Bu ülkenin Etkinlikte Alper Taş ve Ali Şeker yurttaşlarla birlikte halay çekti. Taş ile Şeker yurttaşlara pilav ve ayran dağıttı. yurttaşlarının ülkesini sevdiğine inandığını söyleyen Şeker, “Biz biat eden bir zihniyetin değil, ‘Bağımsızlık benim karakterimdir’ diyen bir düşüncenin temsilcileriyiz. Bu ülkeyi tek adamın iki dudağı arasına teslim etmeyiz. Bizim derdimiz isimler değil, bizim meselemiz rejim değişikliğine karşı durmak. Bu ülkeyi Saray’ın baskısı değil, halkın iktidarı kurtaracak” diye konuştu. ‘Evet’in sahibi devlet Alper Taş ise iktidarın ve MHP’nin anayasa değişikliği maddelerinin Meclis’te kabul edilmesinin ardından yüzde 70 ile ‘Evet’ çıkacağına inandığını ancak şu anda eteklerinin tutuştuğunu söyleyerek, “Yüzde 70’lerden gel dik ‘1 oy fazla ile olsa evet çıksın yeter’ açıklamalarına. Halkın sağduyusu bunları şaşırttı. Ama halk arasında ‘Acaba bunlar katakulli ile evet çıkarır mı’ deniyor. Siz gidin oylarınızı kullanın sandıklar bizlere emanet” ifadelerini kullandı. Hayır diyenlerin neyi savunduğunu açıkça söylediğini, sokakta ise Evet’in sahibi olmadığını anlatan Taş özetle şunları söyledi: “Evet’in sahibi devlet. Hayır’ın sahibi ise halk. Bizim derdimiz kişi değil, memleket sevgisi. Hayır diyenleri teröristlikle suçluyorlar. Ülkeyi anayasal faşizme dönüştürmek, memleketi sevmek teröristlikse biz teröristliğe devam ediyoruz. Evet çıkarsa bir kişi, Hayır çıkarsa memleket kazanacak.” l İSTANBUL ‘Ne istediler de yapamadılar’ Etkinliğe katılan yurttaşlarla yaptığımız konuşmalarda hepsi ülkenin tek adamın eline bırakılmasına tepkiliydi. Yapılacak değişiklikle tek bir adama sınırsız yetki verildiğini söyleyen yurttaşlar, “Bu kadar yetki Atatürk’e verilmedi. Evet oyu verecek komşularımıza Erdoğan dışında başka birisine oy verir misiniz dediğimizde ‘Hayır’ diyorlar. Peki ya yarın başka birisi gelir de ‘padişahlık ilan ediyorum’ derse ne yapacağız? Biz ne ülkemizin ne de geleceğimizin tek adama bırakılmasını istemiyoruz. Komşularımıza da bunu anlatarak hayır oyu vermelerini sağlamaya çalışıyoruz. Allah korusun ülkemiz bir karışırsa bizlerin gidecek bir yeri bile yok. Bu zamana kadar ne istediler de yapamadılar. O yüzden herkes iyi düşünerek karar vermeli” dediler. Renkli görüntülerin yer aldığı etkinlikte yurttaşlar davul zurna eşliğinde halay çekti. Alper Taş ve Ali Şeker de yurttaşlara pilav dağıtımında görev aldı. ‘Hayır’ pankartlarına tahammülleri yok CHP’nin Kâğıthane’de astığı ‘Hayır’ pankartları önceki gece gece parçalandı. CHP İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, Twitter hesabından parçalanan pankartların fotoğrafını paylaşarak, “Bıkmadan, usanmadan HAYIR işlerine devam edeceğiz” yazdı. Türkiye’nin her yerinin ‘Evet’ pankartlarıyla dolu olduğunu, televizyonlarda her an ‘Evet’ reklamları döndüğünü belirten Erdoğdu, “EVET kampanyasını yürütenler milyarlarca liralık bu kampanyanın kaynağını açıklayamıyorlar. Bu kampanyanın kamu kaynaklarıyla doğrudan ve kamu kaynakları aktarılan yandaş şirketler tarafından finanse edildiği sır değil. Bu yolsuzluk ve adaletsizliğin hesabını soracak bağımsız yargı yok. Biz vergilerimizi haksız ve hukuksuz kullananlara hakkımızı helal etmiyoruz” dedi. Pankartlar İBB’nin araçlarıyla toplandı. Erdoğdu, “Dün Kâğıthane İlçe Baş kanımız Mehmet Ali Yüksel üyelerimizden topladığı bağışlarla Kâğıthane örgütümüzle HAYIR pankartları astı. Pankartlar aynı gece görevlendirilmiş ekiplerce parçalandı” ifadelerini kullandı. l İSTANBUL HDP’DEN halk buluşması ‘Tek amaçları Erdoğan ve ailesini kurtarmak’ HDP Bingöl İl Başkanlığı Genç Caddesi üzerinde ‘Mutlaka kazanacağız’ isimli halk buluşması düzenledi. HDP Bingöl Milletvekili Hişyar Özsoy, Eş Genel Başkanvekili Fatma Kurtulan ve Gülcan Şimşek, Grup Başkanvekili Ahmet Yıldırım ile Ağrı Milletvekili Dilan Dirayet Taşdemir’in katıldığı etkinlikte Özsoy, “Erdoğan ve ailesini, Bahçeli’nin başkanlığını kurtarmanın dışında, bu referandumun hiçbir mantıklı gerekçesi yoktur” diye konuştu. HDP İskenderun İlçe Örgütü de Hatay’da ‘hayır şenliği’ düzenledi. Etkinliğe HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan, HDP MYK üyesi Asiye Kolçak ile partililer katıldı. Anayasa paketinde Cumhurbaşkanı’nın OHAL ilan etme yetkisi olduğuna değinen HDP İzmir Milletvekili Müslüm Doğan, “Yeni sistemle karanlık bir rejim, karanlık günler bizi bekliyor. Bu yüzden etrafımızdaki ‘hayır’ları çoğaltmamız lazım” ifadelerini kullandı. Önder: 7 Haziran havası var Ankara’da HDP Sincan İlçe Örgütü, referandum çalışmaları kapsamında “Sincan halkı Hayır’da buluşuyor” etkinliği düzenlendi. Etkinlikte konuşan HDP Ankara Milletvekilli Sırrı Süreyya Önder, ülkede 7 Haziran havası olduğunu belirterek, “Bunların gelecek oyu 7 Haziran’da aldıkları oydur. Onun bir santim üstünde değildir. Sizler 16 Nisan’da demokratik bir yolla göreceksiniz, insan içine çıkacak haliniz kalmayacak” dedi. l Haber Merkezi Karar mı? Kader mi? Referandum diyorum. Karar mı? Kader mi? Toplumun nabzını tutun, “Hayır” diyor. Oran mı? Yüzde 60 bandında. Nedenini en iyi AKP kurmayları biliyor. Toplum belli bir “bilme doyumu”na ulaştı. Bilme doyumu. Aldanmanın, kanmanın; aldanmış, kanmış görünmenin de bir sınırı var. İşte, AKP yandaşı da o sınıra ulaştı. 1725 olayını yalayıp yutmuş gibi yaptı. Ülkenin her yanındaki yolsuzlukları görmezden geldi. Adaletsiz uygulamalara başını çevirdi. Yukarılarda oynanan oyunları görüp de görmezden geldi. Kullanılıp atılan önemli figürleri bilip de bilmezden geldi. FETÖ olayında kol kola yaşananların sonradan nasıl suç sayıldığını gördü. Bunları yıllardır yapanların nasıl sıyrıldığına tanık oldu. PKK olayında yaşanan zikzakların nasıl inkâr edildiğini gördü. Görmezden gelmenin de bir sınırı var. Bilmezden gelmenin de bir sıkıntısı var. Tanıklık bir yerden sonra suç ortaklığına dönüşür. AKP seçmeni işte bu sınıra ulaştı. Eli Evet’e gitse de içi HAYIR’da. AKP yöneticilerini rahatsız eden de bu. Onun için artık her şeyi yapıyorlar. HAYIR diyecekleri terörist ilan ediyorlar. Hedeflerine CHP’yi oturtuyorlar. Her türlü baskıyı uyguluyorlar. Her şeyi kendi amaçları için kullanıyorlar. Tehdit, şantaj, tutuklama, baskı, zulüm. Ödül olarak da devlet kadroları, ekonomik rüşvetler ellerinde. Ama öyle bir süreç yaratıyorlar ki, Ulaşmak istedikleri hedef meşruiyet sınırının altına düşüyor. Eğer bu yolla kazanırlarsa, meşru bir kazanım olmayacak. Amaçladıkları gibi kazanırlarsa eğer, 17 Nisan’dan başlayacak süreçte, HAYIR demiş olanlar Evet’e razı olacaklar mı? Elbette ki HAYIR. Ama Evet demiş olanlar “Hayır” diyen iç seslerini hep duyacaklar. Bu durumda çoğunluğu HAYIR diyen bir toplum nasıl yönetilecek? Kaçınılmaz olarak, zorbalıkla ve rüşvetle. Her ikisi de bir toplum yönetiminin meşru yolları değildir. Onun için de HAYIR’ın kazanması AKP’nin de yararınadır. Elbette Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da yararınadır. HAYIR seçeneği, görece meşru kalabilmenin tek olasılığıdır. HHH Ülke şimdiye kadar hiçbir seçimde bu denli büyük bir çabaya tanık olmadı. HAYIR tarafında buluşan yurtseverler bütün yurdu dolaşıyor. CHP hiçbir seçimde bu denli aktif olmamıştı. Barolar Birliği, başkanlarıyla bütün yurdu dolaşıyor. Ümit Kocasakal her zamanki coşkusunu sürece katıyor. Meslek Kuruluşları, TMMOB, Türk Tabipleri Birliği ve diğerleri aktif olarak HAYIR diyor. DİSK, memur ve eğitim sendikaları HAYIR tarafında yer alıyor. Ülkede büyük bir “uygarlık ve demokrasi” mücadelesi yapılıyor. AKP yöneticileri bir ölçüde beklemedikleri bir durumun yaşandığını görüyorlar. Ölçüsüz saldırganlıkları bundan. Son kozlarını oynayan savunmacılar gibiler. Adeta ölümkalım savaşı veriyorlar. Yıllardır sürdürdükleri zulüm sanki ayaklarına dolaşıyor. Yıllardır pervasızca yaptıkları yolsuzluklar hesap olup karşılarına dikilmiş. İnançsız bağırışlarına kendileri de inanmıyor. Satın aldıkları tanıklar artık suç ortağı olmak istemiyor. Laik kesimin “öğrenilmiş çaresizliği” üstündeki ağdan kurtuluyor. Bu kesimin “örtük teslimiyetçiliği” üstündeki tozları silkeliyor. Ülkenin her köşesi İzmir Marşı’yla çınlıyor. CHP’nin seçim marşı aramasına gerek yok. Türkiye’nin marşı İzmir Marşı’dır. Türkiye’nin lideri Mustafa Kemal Atatürk’tür. Türkiye’nin yolu Atatürk yoludur. CHP artık kesin olarak bunu görmelidir. İktidarın yörüngesinde muhalefet yapmaktan vazgeçmeli, Atatürk’ün uygarlık yörüngesinde geleceğin yolunu göstermelidir. İşte bu referandum bu nedenle kazanılmıştır. Referandum, gerçekten de yeni bir uyanışın başlangıcıdır. AKP yönetimi pek de farkında olmadan kendi kuyusunu kazmıştır. Yılların haksızlığı. Yılların yolsuzluğu. Yılların adaletsizliği. Yılların zulmü. Bu kutuda onları bekleyen, bütün bunların hesabıdır. Bu hesabı vereceklerdir. Kendi vicdanlarında da vereceklerdir. Toplumun karşısında da vereceklerdir. Mahşer gününe kalmayacak. Zafer doğruların olacaktır. Her zaman... C MY B