04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 19 Nisan 2017 ‘4Tarih, atı çalan hırsızları yazmaz’ Mühürsüz pusulaları geçerli sayan YSK kararına ve Erdoğan’ın ‘Atı alan Üsküdar’ı geçti’ sözüne sert tepki gösteren Kılıçdaroğlu, ‘Hayır yüzde 50’nin üzerindedir’ dedi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, YSK’ye yönelik itirazlar için Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Atı alan Üsküdar’ı geçti” sözlerine “Üsküdar’ı geçen, çalınan atını geri alan Köroğlu’dur. Tarih çalınan atını geri alan Köroğlu’nu yazar, tarih atı çalan hırsızları asla yazmaz” karşılığı verdi. YSK’nin yasaları çiğnediğini dile getiren Kılıçdaroğlu, “Gücünü belli bir siyasi otoriteden almaktadır. Bizi buraya getiren iradeye göre karar veriyoruz diyorsanız, hâkim cüppenizi çıkarın ve o binadan ayrılın. Bu seçimin adı mühürsüz seçimdir, bu seçimin mührü yoktur. Milli irade tecelli edilmemiştir, sabote edilmiştir, sabote edenler de bir yerlerden talimat alan ve kendisine yargıç diyenlerdir” dedi. Kılıçdaroğlu’nun, “Sizi oraya getiren makam tarafından milletvekilliği sözü mü verildi de siz anayasayı, yasaları çiğniyorsunuz?” ifadeleri dikkat çekti. Kılıçdaroğlu, referandumun ardından ilk grup toplantısında konuştu. Salonu dolduran partililer Kılıçdaroğlu’nu beklerken; “Halkın umudu Kılıçdaroğlu”, “Hayır, bitmedi daha yeni başlıyor” sloganları attı. Kılıçdaroğlu, salona girdiği sırada ise “Türkiye seninle gurur duyuyor” sesleriyle karşılandı. Kılıçdaroğlu’nun konuşmasından satırbaşları şöyle: n Anayasanın kuralları içinde mi yapıldı: Referandumun nasıl yapılacağı anayasada yer alıyor. “Seçimler ve halkoylaması serbest, eşit, gizli, tek dereceli, genel oy, açık sayım esaslarına göre yargı denetimi altında yapılır” diyor. Soru şu: Gerçekten de bu referandum anayasanın öngördüğü kurallar içinde mi yapıldı? Yapılmadı. Eşit olmayan koşullarda bir referandum yapıldı. Tüm yurttaşlarımın vicdanına sesleniyorum, hangi partiden olursa olsun. Elinizi vicdanınıza koyup düşünün; evlatlarınızı düşünün ve evlatlarınızın başı için düşünün. Bu referandum adil bir referandum muydu? n Gak guk para: Devletin tüm bürokratlarını kullandılar. Valileri, kaymakamları, savcıları, hâkimleri... Devlet bir tehdit unsuru olarak vatandaşın karşısına çıktı. Gak dedikçe para guk dedikçe para harcadılar. Buna rağmen yılmadık, yılmayacağız, yolumuza devam edeceğiz. n Hayır yüzde 50 üzeri: Kampanya ne oldu? Evet için devlet, hayır için millet kampanyası haline dönüştü. Devletin tüm imkânlarıyla, yasalarıyla elimizi kolumuzu bağlamaya, üzerimizde baskı kurmaya, sandığa gitmemeye... Özel anketörler buldular, ceplerine para doldurdular. Bir gün önce açıklama yaptırdılar, yüzde 60 çıkacak diye. Acaba onların sandığa gitmelerini engeller miyiz, demokrasiye sahip çıkanların moralini bozup sandığa gitmelerini engeller miyiz, diye her türlü yola başvurdular. Ama biz vicdanımızla, ahlakımızla kararlı bir şekilde sandığa gittik ve yüzde 50’nin üzerinde bir hayırı sandıkta ifade ettik. Bu başarı tek başına CHP’nin değil. Saldırıya uğradık ses çıkarmadık, kurşunlandık ses çıkarmadık, bıçaklandık ses çıkarmadık. Demokrasi için... Bu destanın sahibi ben değilim sizlersiniz. n Söz bitmedi: Tüm analizlerde, araştırmalarda, makalelerde bu seçimin mühürsüz seçim olduğu kabul edilecektir, tüm dünya kabul edecektir. Bu seçim mühürsüz seçimse, kimse unutmasın; söyleyecek söz bitmemiş anlamına gelir. Çünkü o belgenin altında mühür yoktur, mühür yoksa söz bitmemiştir. n Tarih hırsızları yazmaz: Üsküdarı geçen, çalınan atını geri alan Köroğlu’dur, başkası değil. Tarih çalınan atını geri alan Köroğlu’nu yazar, tarih atı çalan hırsızları asla yazmaz. l ANKARA (Cumhuriyet) NECATİ SAVAŞ Kılıçdaroğlu’nun grup toplantısında izleyiciler “Hayır, bitmedi daha yeni başlıyor” sloganı attı. ‘Seçimi tanımıyoruz’ n YSK’yi uyardım: Bir haber geldi, YSK mühürsüz oy pusula ve zarfları geçerli sayacak diye. Basın toplantısı yaptım. YSK’yi uyardım; yanlış yapıyorsunuz, referanduma gölge düşürüyorsunuz diye. O gün başka bir açıklama yapmadım. Bu kararından YSK geri döner diye bekledim. YSK, yasaları çiğnemiştir, üstüne düşen görevi yapmamıştır. YSK, gücünü haktan hukuktan, hukukun üstünlüğünden değil, belli bir merkezden, belli bir siyasi otoriteden almaktadır. Belli bir siyasi otoriteden alınan güç güç değildir, demokrasiye ihanettir. n HÂkim cüPPenizi çıkarın: Siz hangi ahlakla, hukukla bunu geçerli sayarsınız. Yasa Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından YSK’nin kararına tepki gösterdi. CHP lideri sosyal medya hesabından şu mesajları paylaştı: YSK’nin mühürsüz oyları geçerli sayması, sandıktan “HAda yazan açık, bunu anlamamak için bir vatandaş ‘Aptal olmak lazım’ diyor, doğru. Siz 11 kişi, sizi oraya getiren iradenin temsilcisi olarak kendinizi görüp onların arzularına göre mi karar veriyorsunuz, yoksa anayasa ve yasalara göre mi karar veriyorsunuz? Sizi buraya getiren iradeye göre karar veriyoruz diyorsanız, hâkim cüppenizi çıkarın ve o binadan ayrılın. Siz 11 kişi kendinizi ne sanı YIR” çıktığının açık kanıtıdır! Adalet yerini bulana kadar durmayacağız! Tarihin “mühürsüz seçim” olarak yazacağı bu seçimi tanımıyoruz, tanımayacağız! Halkın iradesine saygı duyulmalı ve seçim tekrarlanmalıdır! yorsunuz da Meclis’in üzerinde bir güçle kendinizi konumlandırıyorsunuz? n 24 milyon oyun namusu: YSK Başkanı, oyların sahte olduğu ispat edilmedikçe seçimin geçerli olacağını söylüyor. Oylardaki sahteliği engellemek için bu mühür getirildi kardeşim, sen bunu anlayamadın mı? Karar verilmiş ama gerekçelerini kimse bil miyor. 24 milyon oyun namusu için başvuruyoruz. Soruyorum, sizlere, sizi oraya getiren makam tarafından milletvekilliği sözü mü verildi de siz anayasayı, yasaları çiğniyorsunuz? n O koltuklardan ineceksiniz: Diyor ki; maçın ortasında talimatla hem maçın hakemini hem kurallarını değiştiririm. Var mı böyle bir hukuk sistemi? Hâkim, hukukun üstünlüğüne göre karar verir. Siz üstünlerin hukukuna göre karar veriyorsunuz, o koltuklardan ineceksiniz aşağıya, ineceksiniz. Mühür pusulalara, zarflara basılır, mühür sözün bittiği yerdir. Mühür insanlık tarihi kadar eskidir. Güvencedir, bir hakkın adaletin güvencesidir. ‘Sandığa YSK darbesi’ HDP Sözcüsü Baydemir, yeni bir anayasa mücadelesi başlattıklarını ifade etti HDP Sözcüsü Osman Baydemir, referanduma Yüksek Seçim Kurulu (YSK) darbesi yapıldığını belirterek, “AKP ve MHP’nin yüzde 67 oranındaki ittifakına, hile GÜFHNODDTPEO’MNĞİİNNRDAEFKİ ye karşın ancak yüzde 51 ora nında ‘Evet’ çıkabildi” diye ko nuştu. Toplumsal bir mutaba kat çıkmadığını ve anayasanın meşru olmadığını ifade eden Baydemir, 24 milyon insanın ortaya koyduğu ‘Hayır’ terci hiyle yeni bir anayasa mücade lesini başlattıklarını duyurdu. Baydemir, referandumun ardından gerçekleşen dünkü grup toplantısında bütün bas kılara karşın halkın özgür lük, adalet ve eşitlik taleplerini ortaya koyduğunu belirterek, “Bugün dünden çok daha umutluyuz. Bunun nedeni halklarımızın ortaya koyduğu irade ve tercihtir” diye konuştu. AKP ve MHP’nin ‘SİLAHLARIN GÖLGESİNDE SANDIĞA GİDİLDİ’ Baydemir, HDP grup toplantısında Muş’ta bir sınıfta referandum sandığının önünde eli silahlı bir kişinin fotoğrafını göstererek “Yurttaşlarımız silahların gölgesinde sandığa gitti. Burası Muş’un Hasköy ilçesine bağlı Şimlak (Dağdibi) köyü. Bu sandığın sonucu 290 evet, 2 hayır. Muş ilinde, aynı ten biri.” dedi. Muş’ta yaşayan R.I. isimli şahıs içinde sandık bulunan bir sınıfın önünde eli silahlı fotoğrafını Facebook’tan paylaşmıştı. R.I. “Dağdibi oy yüzde 67 oranındaki ittifakı silahların gölgesinde sandığa beldedeki 32 sandıkta hayır ve sandığımda 305 oy var 305 oy na, hileye karşın ancak yüzde gitti” dedi. Baydemir, “Kürt geçersiz 0 iken oyların tamamı da evet Allah’ın izniyle” ifadele 51 oranında Evet çıkabildiği coğrafyasında yurttaşlarımız evet lehine. Bu yüzlerce örnek rini kullanmıştı. ni söyleyen Baydemir, AA ve YSK’nin Evet sonucu çıkarttı başkanımız tutuklandı. Refe diler” diye konuştu. YSK’nin tartışıldığını söyledi. ğını söyledi. Baydemir, 17 büyükşehir randum sürecinde 2 bin 165 ‘Hayır’ aktivisti gözaltına alın mühürsüz oy pusulalarını kabul etmesinin seçime darbe HDP MYK: Şaibeli de ‘Hayır’ çıktığını ifade ede dı. Selamımızı alan yurttaş bile olduğunu söyleyen Baydemir, HDP MYK’den yapılan açık rek, “Bir toplumsal mutabakat tek tek kameralara alındı. Ve AGİT raporunda bu konuda lamada da YSK’nin “mühürsüz çıkmamıştır, bu anayasa meş killerimiz kampanyalarını ad önemli tespitler yapıldığına oy pusula ve zarflarının geçer ru değildir” diye konuştu. Re liye koridorlarında yapmak zo işaret etti. 24 milyon insanın li” sayılacağı kararının yasaya ferandum sürecinde pek çok runda kaldı.” ortaya koyduğu ‘Hayır’ tercihi aykırı olduğu belirtildi. Açık adaletsizlik yaşandığına işaret eden Baydemir, şunları di ‘Yeni bir mücadele’ ile yeni bir anayasa yapılma lamada, bunun büyük bir ihlal sı iradesinde bulunduklarını olduğu; YSK’nin meşruiyetini le getirdi: “Bu süreçte 11 bin Kürtlerin ölümü göze ala ve yeni bir anayasa mücadele yitiren güvenilmez bir kurum insanımız gözaltına alındı, 5 rak sandığa gittiğini söyleyen si başlattıklarını belirten Bay haline geldiği belirtilerek “Re bin insanımız cezaevine atıl Baydemir, “Bölgenin büyük demir, 12 Eylül Anayasası’nın ferandum sonuçlarının demok dı. Eşbaşkanlarımız ile birlik oranında, yüzde 62 oranında yüzde 92 ile kabul edilmesine ratik meşruiyeti yoktur, şaibe te 13 vekilimiz, 83 belediye eş zulme ve baskıya ‘Hayır’ de rağmen halen meşruiyetinin lidir” denildi. l ANKARA haber EDİTÖR: ALPER İZBUL TASARIM: BAHADIR AKTAŞ İbrahim Kaboğlu ‘Anayasal kaos dönemi’ Anayasa hukukçusu Kaboğlu, büyük şüphe yaratan referandum için ‘sakatlandı’ yorumu yaptı. ALİCAN ULUDAĞ Anayasa hukukçusu Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, Cumhurbaşkanı’nın resmen başkan olacağı 2019’a kadar olan sürece ilişkin, “Bir tür anayasal kaos dönemi yaşayacağız” dedi. Sonuçların baskıya rağmen Türkiye’de devlet gücününün belli bir sınırı olduğunu gösterdiğini kaydeden Kaboğlu, “Bu geçiş dönemi, esasen sivil toplumun demokratik muhalefet temelinde bir örgütlenme gerçekleştirme umudunu ortaya koyuyor” dedi. Marmara Üniversitesi Anayasa Hukuku Anabilim Dalı Başkanlığı görevinden KHK ile ihraç edilen Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, referandum sonuçlarını değerlendirdi. OHAL koşullarında böyle bir anayasa değişikliğinin yapılamayacağını baştan beri söylediklerini ifade eden Kaboğlu, “Nitekim, anayasa tanıtım çalışmaları eşitsiz ortamda yapıldı. Sadece medyada ‘evet’lere ulaşılabildi. Elden geldiğinde konunun uzmanları bu sürecin dışında tutulmak istendi. Bunda da başarılı olundu. Böyle bir ortamda, yani eşit yarışma koşullarının olmadığı yerde oylar hemen hemen eşit, birbirine yakın çıktı. Esasen hayır oylarının değeri çok daha fazla. Çünkü hayırlar, terörize edilmeye çalışıldı, terörist muamelesi yapıldı. Bu açıdan numinal olarak sayı olarak evet biraz önde ama değer olarak hayırların değeri daha yüksek” dedi. Seçimler sakatlandı Anayasa değişikliği sırasında tanık olunan anayasaya aykırılık şeklindeki süreç ile sandık günü ortaya çıkan aykırılıkların birbirini tamamlayan aykırılıklar olduğunu vurgulayan Kaboğlu, zarfın ve oy pusulasının mühürlenmesinin, Seçimlerin Temel Hükümleri Hakkındaki Kanun’da açıkça öngörülmesine karşın YSK’nin seçimleri iptal etmemesi veya ilgili pusulaları geçersiz saymamasının seçimi hukuki açıdan sakatladığını kaydetti. “Şöyle düşünelim. Yüzde 48.6 evet olsaydı, tersine yüzde 51.4 hayır çıksaydı, acaba Cumhurbaşkanı akşamki konuşmasını yapar mıydı? Ya da nasıl nasıl bir konuşma yapardı? Bunun yerine YSK’nin kapısını mı çalardı?” diyen Kaboğlu, böyle bir durumda iktidarın seçim sonuçlarının iptalini isteyeceğine dikkat çekti. Cumhurbaşkanlığı sisteminin 2.5 yıllık bir geçiş döneminin ardından yürürlüğe gireceğini anımsatan Kaboğlu, şunları kaydetti: “Bu süreç içinde Erdoğan, partili olacak. Aynı zamanda HSK üyelerini belirleyecek. Bunlar esasen bir tür belirsizlikleri ve kaosu da beraberinde getirecek. Bir tür anayasal kaos dönemi yaşayacağız geçiş döneminde. Bu belki anayasal kaos döneminde demokratik muhalefetin örgütlenmesi daha da anlamlı hale gelecek. Onlar, aynı zamanda demokratik örgütlenmeye, demokratik bir anayasa için bir zemin açma vesilesi olarak ortaya koyabilirler.” TBMM GENEL KURULU OHAL üç ay daha uzatıldı 16 Nisan referandumunun ar dından dün çalışmalarına başlayan TBMM Genel Kurulu’nda olağanüstü halin (OHAL) üç ay uzatılmasına yönelik Başbakanlık tezkeresi kabul edildi. Üçüncü kez uzatılan OHAL, 19 Temmuz 2017 tarihine kadar uzamış oldu. OHAL’in 3 ay uzatılmasıyla; 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL bir daha uzatılmazsa bir yıl yürürlükte kalmış olacak. Genel kurulda hükümet adına konuşan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, FETÖ, PKK, DEAŞ ve Suriye’den gelen tehditlerle mücadele etmek ve bu tehditleri sonlandırmak için OHAL’in 3 ay daha uzatılması ihtiyacı olduğunu dile getirdi. l ANKARA (Cumhuriyet) C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle