02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 1 Nisan 2017 EDITÖR: HAKAN AKARSU/TAMER KAYAŞ TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ haber/yorum 13 Kutlu doğum anayasası Araştırmacı, yazar Muzaffer İlhan Erdost’a göre, Recep Tayyip Erdoğan’ın “yeni” anayasasıyla gerçekleştirmeyi tasarladığı cumhuriyet, hükmü henüz elinden alınamamış, 23 Nisan 1920’de fiilen, 29 Ekim 1923’te yasal olarak kurulan Cumhuriyet değil. Erdoğan’ın “cumhuriyet”i, 23 Nisan 1920’de fiilen kurulan cumhuriyetin yerine, on beş yıldır, kutlu doğum kutlamalarında somutlaşan “dindar” bir cumhuriyeti amaçlıyor. Erdost, referansı İslam olan bu cumhuriyete ilişkin temelin, Erdoğan’ın o ünlü Siirt konuşmasında atıldığının altını çiziyor. Erdoğan’ın Siirt konuşması ortada: “Biz, bilin ki, altı asır nasıl üç kıta yedi iklime hükmettiysek, Allah’ın izniyle yeniden üç kıta yedi iklime hükmedeceğiz. Kutlu doğumlar sancılıdır. Her kutlu doğumun öncesinde sancı vardır. Ama biliniz ki, o sancılı doğumda bir kutlu dönem vardır. İnşallah o dönemler o kutlu doğum sancılarıdır ve inşallah bir dönemin başlangıcı olacaktır. Hiç endişeniz olmasın.” Erdoğan’ı halife sultan ilan etmeyi hedefleyen anayasa oylamasının özellikle “Kutlu Doğum Haftası”na getirilmesinin anlamı çok açık. Yeni Yıldız Sarayı İlk anayasayı hazırlayan Mithat Paşa’yı boğdurtan, vatan şairi Namık Kemal’i sürgün yaşamına mahkum eden Abdülhamid’i korku dağları beklediği için 100 hektarlık bir alana yayılan Yıldız Sarayı’nı yaptırmıştı. Saray, üç katlı bir duvarla çevriliydi. İçinde köşkler, pavyonlar, parklar, ahırlar ve 15 bin kişilik özel koruma gücü vardı. Koridorlarda özel hafiyeler cirit atardı. Padişahın cuma namazını kılması için saraya yakın Yıldız Camisi yaptırılmıştı. Yıldız Sarayı’nın bir benzeri, odaları, camisi, konferans salonları ve hiç bitmeyen inşaatları ile bugün Beştepe’de yükseliyor. Abdülhamid, anayasayı askıya almış, meclisi kapatmış, istibdada yönelmişti. 16 Nisan’da “Evet” çıkarsa, Beştepe Sarayı, bunların hepsini bir bir yerine getirecektir. Kimsenin kuşkusu olmasın. Örnek evetçi Baskın Oran gibi, Orhan Gencebay gibi AKP’nin “akil”lerinden, hem de“fetvacı”larından Hayrettin Karaman, sultanlık anayasasına hayır diyecekler için “yabancılaşmış parçalarımız” nitelemesinde bulunmuş ve onlara da “hayat hakkı” tanınacağını buyurmuş. Hayrettin Karaman, sık sık Ensar Vakfı toplantılarına gider. Geçmişte Çorum’daki toplantısına katılmış ve Çorum Ensar Vakfı’nın şube başkanı için şunları yazmıştı: “Örnek çalışmalarıyla dikkat çeken ve takdir toplayan şube Başkanı Sayın Zekai İşler, isteğim üzerine, yaptıkları faaliyetlerle ilgili bir not verdi. İstanbul’a dönüp notu okuduğum zaman heyecanlandım, hayal ettiğim sivil toplum örgütünü, Ensar Vakfı Çorum şubesinin şahsında gördüğüm için aldığım bilgiyi sizlerle paylaşmak istedim.” Biz de; Hayrettin Karaman’ın “takdirini toplayan” “örnek insan” Zekai İşler’in, iki kız çocuğuna cinsel istismarda bulunmaktan 12 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldığı bilgisini “yabancılaşmamış parçalarımız” ile paylaşmak isteriz. Evet kaygısı Daha önce AKP’ye oy vermişlerden duyuyoruz: “Reis hastalanır da, evet vereceğimiz anayasa ile bir başkası yerine geçerse halimiz nice olur?” 1 Nisan 2017 SAYI: 33414 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına Orhan Erİnç İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay Genel Yayın Yönetmeni MURAT SABUNCU Yazıişleri Müdürü Bülent Özdoğan Haber Koordinatörü Aykut Küçükkaya Yayın Danışmanı Kadri Gürsel Reklam ve Pazarlama Danışmanı Ayşe Cemal Sorumlu Müdür Abbas Yalçın Reklam Grup Koordinatörü Deniz Tufan Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel l Görsel Yönetmen: Hakan Akarsu l Ekonomi: Olcay Büyüktaş l Dış Haberler: Mine Esen l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Düzeltme: Mustafa Çolak Web Koordinatörü: Oğuz Güven [email protected] Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20 0530 430 74 17 Okur Temsilcisi: Güray Öz [email protected] Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara. l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Doğan Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 05.12 04.59 05.25 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi 06.41 13.15 16.47 06.27 13.00 16.31 06.50 13.22 16.54 Akşam 19.37 19.21 19.43 Yatsı 20.59 20.41 21.00 Eskiden, özellikle taşrada zarfın üstüne böyle yazılırdı. Eğer kişinin adresi belirgin değilse ona en yakın, daha bilinen birisi tercih edilirdi; özel ulaklık etsin diye. Benimkinde ise tuhaf bir durum var; adres biliniyor da, kişi meçhul. Ulaştırma işi biraz Musa Kart’ın insafına kalmış… Oradaki sistem nedir bilmem; doğrusu bilmek de istemem. Cezaevine gelenlerin kimliği konusunda siz, Cezaevi İnfaz Koruma Memurları önceden mi bilgilendirilirsiniz, yoksa gün geçtikçe mi tanışıklık (tek taraflı da olsa!) artar? Herhalde, en azından, tutuklunun suçlandığı konu hakkında fikir sahibisinizdir… Bir sürü yazar takımı arasında bir de “çizer” olduğunu görmek ne tuhaf gelmiştir, kim bilir size. Yani uyduruk, adam neyim çizip, karalayarak suç işlemek! Öbürleri bari yazarak kafa karıştırıyorlar ya da berraklaştırıyorlar. O ne ki? Sonra, mesleğinin adı da kötü; bir kere sonu “ist” ile bitiyor. Şöyle, brülörcü, sobacı, tenteci gibi ona da “karikatürcü” denseydi! Ciddi duruşundan, sakinliğinden, kibarlığından hiç yakıştıramamışındır Allah bilir onun “ist” oluşunu. Gerçi pek öyle suçlanmadılar ya! Musa Kart eliyle... Sahi, merak ettin mi hiç neler çizmiş diye? Mesela Musa’yı hiç sınadın mı, “Bi çiz de görelim” diye. Tavsiye ederim, bir ara sor; çok eğlenirsiniz. Bak Ahmet; o karikatürler var ya, nasıl bir emeğin sonunda oluşur bilemezsin. Koca koca yazarların onu nasıl kıskandığına inanamazsın. Bırak el becerisini, yeteneği, zekâyı filan; siyasi karikatür çizmek o günkü gazetenin haber toplamının özetidir, imzasıdır… Sayfanın bir köşesindeki çiziktirilivermiş anlatım, hem anlık yani güncelin ısrarlı takibinin sonu cu hem de yılların getirdiği bir politik ve ahlaki duruşun, eğitimin birikimidir. Sen, biz daha uygar, özgür, mutlu bir dünyada yaşayalım diye düşünür, çizer Musa. Ne kadar insani ilişki kurmanıza izin verilmektedir bilmem ama ben olsam sömürürüm onu; dostluğundan, insanlığından feyz almaya çalışarak. Eğer sana tam yüzünü dönmeden yalnızca boynunu çevirerek kara bir bakış attıysa, o gün üstüne varma; bir sorun vardır. Seninle bir problemi varsa zaten söyler ve de en önemlisi, sorar. Sorar, konuşturur derken, kim bilir ne malzeme biriktirmiştir orada. Kaç kitaplık kara mizah kitabı oluşmuştur kafasında. Bu karikatürcü tayfası zulmün suyundan ironi çıkartır. İroniyi “gırgır” diye tarif edeyim istersen. Onun için Ahmet, ilerde de dost olabilmeyi düşünüyorsan ona iyi bak. Hem belki bilmiyorsun, senin mesleğinin bir anlamı da “korumak”tır, yabancı dillerde. Zaten sen anlarsın gözünden insanı. İnsanın hamurunun iyi karılmışının, mahpusluk çekerken gösterdiği davranışlarıyla ölçüldüğünü benden iyi bilirsin… Sağlıkla kal… Brüksel’deki “Türkiye’de İnsan Hakları” panelinde gazetemize destek ‘Düşünmeye cesaret et’ Belçika Gent Üniversitesi’nde düzenlenen panelde, Türkiye’deki basın özgürlüğü ve insan hakları ihlallerine dikkat çekildi Belçika Gent Üniversitesi’nde “Türkiye’de İnsan Hakları” paneli düzenlendi. Gerçekleşen panelde, Türkiye’deki basın özgürlüğü ve insan na dikkat çektiğini belirten Huylenbroeck, üniversitelerinin sloganının “Düşünmeye cesaret et dare to think” olduğunu bugün bir aşama daha öteye gide hakları ihlallerine dikkat çekilerek, gazetemizin ya rek böyle bir etkinliği düzenleyerek “eylem yapma şadığı baskılar nedeniyle dayanışma mesajı verildi. ya cesaret eden” öğrencilerini kutladı. Gent Üniversitesi’nde “Türkiye’de İnsan Hakları” paneli düzenlendi. Gent Üniversitesi Avrupa, Kamu Cumhuriyet’le dayanışma ve Uluslararası Hukuk Bölümü öğretim üyesi Prof. Modaretör Prof. Eva Brems ise bu etkinliğin kar Dr. Eva Brems’in organize ettiği ve moderatörlüğü şıt görüşlerin paylaşıldığı bir tartışma etkinliği de nü yaptığı panele, Ankara Üniversitesi Kamu Hu ğil, Cumhuriyet’le ve Türkiye’deki kitlesel temel kuku Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Selin Esen, Tür hak ihlallerinin kurbanı olan gazeteci, avukat, yar kiye Gazeteciler Sendikası Genel Örgütlenme Sek gıç, akademisyen vb. tüm profesyonellerle dayanış reteri Mustafa Kuleli, Avrupa Gazeteciler Federas ma akşamı olduğunu vurguladı. yonu üyesi Mehmet Köksal, Amnesty Internatio Muratcan Sabuncu ise yaptığı konuşmada, ya nal Belgium’da Türkiye Koordinatörü Jenny Van şanan son sürece atıfta bulunarak, Cumhuriyet derlinden, gazetemiz Genel Yayın Yönetmeni Murat Gazetesi’nin hem PKK hem de FETÖ propogandası Sabuncu’nun aynı üniversitede öğrenim gören oğ yapmakla suçlandığını, bu algının gazetenin özgür lu Muratcan Sabuncu konuşmacı olarak katıldılar. eleştirel ve saygın gazetecilik tarihine bakılınca, sa Daha önce etkinliğe katılacağı duyurulan Cumhuri dece saçma olmadığı aynı zamanda anlayış ve ifade yet Yazarı Özgür Mumcu mazereti nedeniyle panel sınırlarını aştığını belirtti. “Babam ne mektup gön de yer alamadı. derebiliyor ne de alabiliyor. Geçen 5 ay boyunca ba Gent Üniversitesi Uluslararasılaşma Akademik bamla sadece 10 dakika görüşebildim” diyen Sabun Direktörü Prof. Guido Van Huy cu “Türkiye’de basın özgürlüğü konusun lenbroeck yaptığı açılış ko da hassasiyetini paylaştıkları için” din nuşmasında, Erasmus prog leyicilere teşekkür etti ve “Her yerde ve ramındayken babası tutuk herkes için adalet” istediklerini söyledi. lanan Muratcan Sabuncu ile Muratcan Sabuncu, “Gazetecilik suç Erasmus değişim programı kapsamında tanışarak et SaMbuurnactu AAtaklıany değildir. Tüm gazeteciler serbest bırakılıncaya kadar bunu tekrar kinliği düzenleyen Gent Üniversitesi’nde öğrenim GKüardsrei l lamaya devam edeceğiz” dedi. Mustafa Kuleli de Türkiye’de gören Blanche Devos’a artan korku ortamına dikkat çe teşekkür etti. İkilinin kerek, “Özgür demokratik ve la daha önce de Paris Sorbonne Üniversitesi ve TGuürnhaayn HKaakraan GÖürzay ik Türkiye Avrupa Birliği’nin gözleri önünde yerlebir edili Hamburg Bucerius yor ve sanki hiç kimse bu Law School’da ben konuda birşey yapmak is zeri etkinlikler or temiyor gibi görünüyor. ganize ederek Tür Umudumuz Türk insanı kiye’deki in nın kendisinde” dedi. san hakla l BRÜKSEL/ rı sorunları M. Kemal Güngör BUütleknut Önder Çelik MKaursta AhŞmıket Cumhuriyet KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] ‘Casusluk faaliyeti’ 4 kıtaya yayılmış BELGELERE Der SpIegel de ulaştı Avrupa’da üç ülkede soruşturulmakta olan “Türkiye’nin casusluk faaliyetlerinin” çok daha geniş çaplı olduğu ve dört kıtaya yayıldığı iddia edildi. Daha önce bunun Avusturya ayağını duyurmuş olan Avusturya Yeşiller Partisi milletvekili Peter Pilz, Türkiye’nin dört kıtadaki büyükelçiliklerinin Fethullah Gülen’le bağlantılı tüm örgütlenmeler hakkında istihbarat raporları tutup Ankara’ya bildirdiklerini ileri sürdü. Pilz’in iddialarıyla ilgili gösterdiği ve bir Türk kaynaktan aldığını belirttiği belgelere, Almanya’nın en saygın dergisi Der Spiegel de ulaşarak “Türkiye’nin dünya çapında casusluk ağına” dair geniş bir haber yaptı. Viyana’da basın toplantısı düzenleyen Pilz, Türkiye’nin “küresel muhbir ağı olduğunu, Erdoğan’ı eleştiren SMS’lerden kuaförde yapılan sohbetlere kadar muhalif her şeyin takip edildiğini” söyledi. “20 Eylül’de Başbakanlık ve Diyanet’ten bu yönde talep gelmesi üzerine elçiliklerin raporlarını ilettiğini” kaydeden Avusturyalı vekil, 32 ülkedeki (Almanya, Arnavutluk, Avusturya, Belçika, Bosna, Britanya, Bulgaristan, Danimarka, Finlandiya, İtalya, Kosova, Hollanda, İsveç, İsviçre, Norveç, Polonya, Romanya, Ukrayna, Suudi Arabistan, Avustralya, Japonya, Moğolistan, Abhazya, Azerbaycan, Gürcistan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Kenya, Moritanya, Nijerya, Tanzanya) elçiliklerin gönderdiği raporları gösterdi. Buna göre diplomatlardan “FETÖ”nün örgütlenmeleri, faaliyetleri, sivil toplum kuruluşları, yardım örgütleri, insan kaynakları hakkında raporları Diyanet’e iletmeleri isteniyor. Raporların çoğunu elçlik ya da konsolosluklardaki din ataşeleri hazırlamış. Der Spiegel ise “Türkiye’nin casusluk faaliyetlerinin” 35 ülkede yapıldığını yazdı. Rapor tutmanın hedefteki kişileri “tehlikeye sokacak nitelikte olduğunu, Türkiye’ye gitmeleri durumunda tutuklanma riskiyle karşı karşıya bıraktığını” kaydetti. Der Spiegel’e göre raporlar birleştirildiğinde “100’den fazla sayfalık bir devlet düşmanları listesi” oluşuyor. Almanya, Avusturya ve İsviçre’de “Türkiye’nin istihbarat faaliyetlerinin yasadışı olup olmadığı” hakkında soruşturma açılmış durumda. Dün Almanya’nın Süddeutsche gazetesi ile NDR ve WDR kanalları Almanya Federal Savcılığı’nın Diyanet İşleri Başkanlığı Dış İlişkiler Genel Müdürü Halife Keskin hakkında soruşturma başlattığını duyurdu. Habere göre Keskin, “dünyadaki Türk temsilciliklerden FETÖ’cüler hakkında rapor talep eden ve Almanya’daki imamlara FETÖ’cüleri izleme emri veren yetkili”. l Dış Haberler MİT’in FETÖ’cü listesi Almanya’yı karıştırdı Merkel, vekili basından öĞrenmiş Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) Alman Haberalma Servisi’ne (BND) verdiği FETÖ’cü listesi Almanya’yı karıştırdı. Oklar Alman Haberalma Servisi Başkanı Bruno Kahl’e döndü. Alman gazetesi Frankfurter Allgemeine Zeitung’un (FAZ) haberine göre Başbakan Merkel, MİT’in listesinde bir Alman milletvekilinin adının yer aldığını basından öğrendi. Almanya günlerdir MİT’in Alman dış istihbarat teşkilatı BND’ye, Fethullah Gülen hareketine yakın olduğu şüphesiyle verdiği listeyi tartışıyor. Hürriyet gazetesinin internet sitesinde yer alan habere göre, Alman Federal Savcılığı, MİT’in Almanya’da casusluk faaliyetleri yaptığı şüphesiyle soruşturma başlattı. Almanya’nın ciddi gazetelerinden FAZ’ın haberine göre, Başbakan Merkel, MİT’in listesinde bir Alman milletvekilinin adının yer aldığını basından öğrendi. Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel ve İçişleri Bakanı Thomas de Maiziere’nin de bu durumdan önceden haberi yoktu. Merkel’in salı günü istihbarat başkanları ve yetkili bakanlarla güvenlik değerlendirmesi yaptığı toplantıda kendisine listede Alman Türk Parlamenterler Grubu Başkanı, Sosyal Demokrat Parti (SPD) milletvekili Michelle Müntefering’in adının yer aldığı konusunda bir bilgi verilmedi. Ancak Alman basını listede Müntefering ve bir eyalet milletvekilinin adının yer aldığını duyurdu. FAZ’ın haberine göre, hükümetin üst düzeyi, haberi basından öğrendikleri için BND Başkanı Kahl’e kızgın. Ancak Kahl, adı geçen milletvekili konusunda kendisinin de bilgilendirilmediğini savundu. l Haber Merkezi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle