Katalog

Pazar 5 Mart 2017 YasaklanmamışEDİTÖR:ÖZGÜRÖZKÜ TASARIM:ŞÜKRANİŞCAN haber 5 İki bakanın katılacağı etkinliklere AKP’nin Avrupa’daki lobi organizasyonu ‘kültürel faaliyet’ diye başvurunca Almanlar sözleşmeyi imzalamadı Türkiye ile Almanya arasında dozu giderek artan diplomatik krizin altından UETD (AKP’nin Avrupa’daki lo bi organizasyo nu) çıktı. Türkiye’nin iddia ettiği gibi Almanya’nın iki bakanın et kinliklerini ya saklamadığı, AYIyldşeırım UETD’nin belediye salonlarını gerçeği giz leyerek kirala maya çalışmasından kaynaklanan iptaller olduğu öğrenildi. Köln Porz Belediye Meclis üye si ve Eyalet Parlamento milletveki li adayı Berivan Aymaz, “UETD, bi ze kültürel faaliyet dedi. Tesadü fen bakanın katılacağı siyasi bir toplantı olduğunu öğrendik. Yanlış bilgilere dayalı bir başvuru yaptık ları için de sözleş me imzalamadık. Yasaklandı denile rek şu anda AKP tarafından propa ganda aracı olarak kullanılıyor” dedi. Belediyelerin si yasi faaliyetleri yasaklama yetki si olmadığını belir Berivan Aymaz terek bunu ancak hükümet yetkili lerinin Türkiye’ye verecekleri bir nota ile yapabileceklerini belirten Aymaz, bu krizin önüne ancak Al man hükümetinin geçebileceğini vurguladı. Aymaz, “Örneğin Hol landa hükümeti gibi yapabilirler. Türkiye devlet ve hükümet yetki lilerinin girişimini tasvip etme diklerini söyleyebilirler” dedi. An cak Başbakan Merkel’in bunu yap mak yerine olayı tamamen eyalet lere ve yerel siyasete devrettiğini anımsatan Aymaz, “Hükümet, po litik olarak değerlendirmiyor. Oy sa tamamen politik olarak değer lendirilmesi gereken bir durum” diye konuştu. ‘Özay Gönlüm’ anması Berivan Aymaz, “Mesela Ekonomi Bakanı’nın konuşacağı düğün salonu öyleydi. Ama salon sahibi ‘Ben siyasi faaliyetlere vermek istemiyorum’ dedi.” Zeybekci’nin katılacağı Leverkuzen’deki belediye salonundaki etkinliğin de tamamen kültürel bir faaliyet olarak bildirildiğini belirten Aymaz, ‘Özay Gönlüm anması yapacaklarını söylediler. Bakalım gerçekten kültürel bir faaliyet mi yapacaklar” diye konuştu. l KÖLN KRİZİN ARDINDAN İLK GÖRÜŞME Yıldırım ile Merkel, Dışişleri bakanlarının konuyu görüşmesi için bir araya gelmesinde anlaştı Başbakan Binali Yıldırım, Almanya Başbakanı Angela Merkel ile dün telefonla görüştü. Yıldırım, partisince Kırşehir’de Cacabey Meydanı’nda düzenlenen miting sonrası Kırşehir Belediyesine geçti ve burada Merkel ile yaklaşık bir saat süren telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmenin ardından Yıldırım, gazetecilerin soruları üzerine “Halkoylamasına yönelik yapılacak, vatandaşlarla buluşmalara kısıtlama getirilmesi, iptal edilmesi konusunu Sayın Merkel’le konuştum. Bundan sonraki programlar için biraz daha farklı bir yol izleyeceğiz. Önümüzdeki hafta içinde iki ülkenin Dışişleri bakanları bir araya gelip bu konuya açıklık getirecekler” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet Baykal gitmiyor Bozdağ’a salon verilmemesine tepki koyan Baykal, ‘Siz de hayır diyenleri engellemeyin’ çağrısı yaptı Eski CHP Genel Başkanı ve Antalya Milletvekili Deniz Baykal, bugün Almanya’da gerçekleştireceği toplantıyı iptal ettiğini açıkladı. Ulusal Dayanışma Platformu’nun düzenlediği “Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti” paneline, Baykal, Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Fevzioğlu, eski CHP Genel Başkanı Aytan Öymen, eski DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, eski CHP Milletvekili Ertuğrul Yalçınbayır, Tümgeneral Reha Taşkesen, Ankara Üniversitesi Öğretim Üyesi Yalçın Karatepe ve Prof. Dr. Süheyl Batum katıldı. Türkiye Barolar Birliği’nin konukevinde düzenlenen panelin açış konuşmasını yapan iki bakanın Almanya’da gerçekleştireceği toplantılara yerel makamlarca izin verilmemesinin “üzücü” olduğunu dile getiren Baykal, düşünce özgürlüğünü sadece kendileri için değil, herkes için istediklerini belirtti. “AKP iktidarının da yaptığı yanlışlıkların masum görülemeyeceğine” işaret eden Baykal, “Hayır kampanyasını götüren insanların salonlarının engellenmesi, elektriklerin kesilmesi, bin türlü güçlük çıkarılması şeklinde ortaya çıkan olumsuz davranışları bilerek, onları tepkiyle karşılayarak, onlar karşısında mücadele bilincimizde en küçük bir zafiyet yaşamadan, yurtdışında iktidar mensuplarına sergilenen bu davranış karşısında onları haklı saymadığımızın altını çizerek ama Türkiye imkânlarıyla kendimizin çözeceğini bilerek, Almanya’daki o toplantıya yarın (bugün) katılma kararımı iptal ettiğimi belirtiyorum” diye konuştu. Başbakan’dan teşekkür Kırşehir’de bulunan Başbakan Yıldırım, gazetecilerin Baykal’ın Almanya’daki toplantısını iptal etmesiyle ilgili soruya, “Onun kararı. Ne sebeple iptal etti bilmiyorum ama orada tatsız bir durumla karşılaşmamak için böyle bir karar almış olabilir ya da Türkiye ile ilgili böyle bir tutum ortaya konmasına tepki olarak bu kararı da almış olabilir. Eğer böyleyse Sayın Baykal’a teşekkür ederiz” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet VELİ AĞBABA: ‘Faşizmse seninki ne?’ CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Me tin Feyzioğlu’nun Malatya’da 1 Nisan’da yapacağı “Atatürk ve Milliyetçilik” konulu söyleşi için kiralanan Battalgazi Halk Eği tim Merkezi’ne ait salonun ki rası ödenmişken gerekçesiz iptal edildiğini belirte rek, “Konuşma cıların ‘hayır’ de me ihtimallerinin olmasından do layı salonu ver Veli Ağbaba mek istemiyorlar. Sen, Almanya’nın tutumunu kınıyorsun, kendi ül kendeki Barolar Birliği Başkanı’nı konuşturmuyorsun. Kusu ra bakmayın eğer Almanya’nın yaptığı faşizm ise senin yaptı ğın ne? Daha beteri. Bunu kı nıyoruz. Alın size demokra si, alın size tek adamlık” dedi. l MALATYA/ Cumhuriyet Cihaner: Etkinliğimiz engellendi CHP İstanbul Milletvekili İlhan Cihaner’in de konuşmacı olduğu İstanbul Kültür Üniversitesi’nde düzenlenen Anayasa Paneli yetkililer tarafından iptal edildi. İlhan Cihaner bunun üzerine Almanya ile yaşanan gerginliğe göndermede bulunarak “Pazartesi günü yapacağımız etkinlik engellenmiş. Kim mi engellemiş? Tabii ki ‘faşist ve antidemokratik’ Alman Hükümeti!” yazdı. Panele konuşmacı olarak Prof. Dr. Süheyl Batum ve İstanbul Barosu Başkanı Av. Mehmet Durakoğlu da katılacaktı. l İSTANBUL/ Cumhuriyet Kılıç ‘hayırlı olsun’ deyince... Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, Zonguldak’ın Devrek ilçesinde AKP seçim bürosunun açılışını yaparken, “Hayırlı uğurlu olsun inşallah” dedi. Bu sırada bakanın arkasında bir kişi “Hayırlı olmasın sayın bakanım” dedi. Bunun üzerine Kılıç, o kişiye dönerek, “Bereketli olması, iyi olması, ülkemizin daha çok gelişmesi için o anlamda hayırlı olsun diyoruz. Yoksa tabii ki olumsuz anlamda değil” dedi. l DHA Özgürlük istedilerLaiklik bildirisi okuyan Başar ve Dışkaya 60 gündür tutuklu Halkevleri üyeleri, İstanbul Ortaköy’de Reina’ya yönelik silahlı saldırının ardından laiklik çağrısı yaptığı için tutuklanan Ayşegül Başar ve Hamit Dışkaya’nın serbest bırakılması için dün Beşiktaş Çarşısı’nda basın açıklaması düzenlediler. Açıklamayı okuyan Halkevleri Genel Başkan Yardımcısı Nuri Günay, arkadaşlarının halkı kin ve düşmanlığa tahrikten tutuklandığına dikkat çekerek, “Tam aksine bu halka yapılmış bir birleşme, omuz omuza verme çağrısıdır. Çünkü her inancın, bir arada birbirine saygı gösterme teminatı laikliktir. Laiklik dinin kimse tarafından sömürülmemesi, baskı aracı olarak kullanılmaması ve barış içinde yaşamamızın teminatıdır” Halkevleri üyeleri dün Beşiktaş Çarşısı’nda basın açıklaması yaptılar. dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet Sinan Oğan’a kürsüde saldırı MHP’den ihraç edilen ve referandum için ‘hayır’ çalışması yürüten siyasilerden Sinan Oğan, Bahçeşehir Üniversitesi’nde düzenlenen ‘Siyaset Okulu’ etkinliğinde konuşma yaparken bir kişi kürsüye yürüdü. Saldırgan, “Hareketin lideri Bahçeli’” diyerek Oğan’a fiziki müdahalede bulunmaya çalıştı. Saldırı sırasında kürsü yıkılırken, salonda da büyük panik yaşandı. Saldırgan dışarı çıkarıldı. Oğan, olaydan sonra konuşmasına devam ederken, “Farklı fikirlere saygı duyulması” gerektiğini söyledi. Olaya ilişkin Ömer Faruk Yıldı rım adlı kişi dün akşam gözaltına alındı. Öte yandan Oğan, saldırıyı “Sinan Oğan’a protesto” başlığıyla haberleştiren Anadolu Ajansı’na (AA) Twitter’dan “Fiziki saldırı ne zamandan beri ‘protesto’ olmuş.Yaptığınız haberciliğe tüküreyim!” sözleriyle tepki gösterdi. AA da Twitter hesabından heberin linkini paylaşarak “Sakinleşince okursunuz. Anlamazsanız döner tekrar okursunuz” ifadelerini kullandı. AA’nın paylaştığı linkteki haberde ‘protestocu’ ve ‘tepki gösteren kişi’ denilmesi dikkat çekti. l Haber Merkezi Resmi tarih... Resmi tarih, kimi zaman ister istemez bir zorunluluğa dönüşür... Mao Zedong, 1 Ekim 1949’da Çin Halk Cumhuriyeti’nin kurulduğunu açıkladı... Peki, okullarda hangi tarih kitabı okutulacak... 1949’da Çin 800 milyon nüfuslu. Tarih yazmak bir sorun. Afyon sömürgesi Çin uyanmış, geçmişine yeniden bakmak istiyor. İç savaşta yenilgiye uğrayan General Çan Kay Şek de kaçıp Tayvan Adası’na sığınmış, bir de devlet kurmuş. Oysa tarih gerekiyor; hem de ivedilikle. Tayvan’la Çin arasında Formoza Boğazı var... İki yakada iki ayrı tarih okutulacak... 9 Eylül 1922’de Yunan, İzmir’de denize döküldü; gemiler dolup taştı. Peki, Yunan tarihi nasıl yazılacak? Şöyle mi: “Yunan ordusu İngiliz emperyalizminin himayesinde 15 Mayıs 1919’da İzmir’e çıktı. Türkler Anadolu’yu kurtarmak için örgütlendiler. Ulusal Kurtuluş Savaşı üç yıl sürdü. Sonunda istilacı düşman yenilgiye uğratıldı.” Peki Yunan, çocuğuna okulda tarihi böyle mi belletecektir? Yoksa kendine göre mi yazar? Öyleyse Ege’nin iki yakasında tarih aynı değildir; geçmişe ayrı bakılır. HHH Yakın tarihe not düşülürken her ülke kendi tarihini yazar... Adına ister resmi, ister özel tarih diyebilirsiniz... Bir ulusal kurtuluş savaşında emperyalist düşman yenilgiye uğratılırsa, savaşın ertesinde iç hesaplaşma başlar. Düşmana karşı birleşip ortaklık oluşturan toplumsal güçler arasında iktidar savaşı gündeme girer. 1922’den sonra Türkiye’de bu süreç yaşandı; Mustafa Kemal ve arkadaşları, düşmanla işbirliği yapan sarayı ve yandaşlarını alt ettiler. Tersi de olabilirdi; o zaman ne cumhuriyet devrimi gerçekleşirdi, ne de saltanat ve hilafet yıkılırdı. 1923’te Cumhuriyet kuruldu... Bu konuda İlhan Selçuk, yazılarında şu saptamayı yapmıştır: “Okulda öğrencilere belletilecek bir tarih yazmak gerekiyordu. O güne değin İslam halifeleri ve Osmanlı sultanlarının belleteni tarih gibi geçerliydi ama artık ulusal bir devlet kurulmuştu. ‘Rönesans’ın ve ‘Reform’un, ‘Aydınlanma’nın, bir başka deyişle uygarlık tarihinin dersini çocuklarımıza okutmayacak mıydık?” Selçuk’un deyişiyle bizdeki “resmi tarih” budur ve ben bildim bileli bu da tartışma konusudur... HHH Bizim “resmi tarih”imizde Mustafa Kemal’in İstanbul’dan Anadolu’ya Dokuzuncu Kolordu Müfettişi olarak “resmi” görevle geçtiği yazılıdır; gizlisi saklısı falan yok. O sırada İstanbul’dan Anadolu’ya emperyalizmin vizesi olmadan “resmen” kimse geçemezdi. Yalnız Mustafa Kemal mi? Herkes denetleniyordu... Albay Bekir Sami çarpıcı bir örnektir... 20 Mayıs 1919 günü İstanbul’da Harbiye Nazırı Şevket Turgut Paşa’nın elini öperken, cebinde Genelkurmay’ın emri vardı. 21 Mayıs sabahı Bandırma’ya gitmek üzere vapura bindi. İtilaf devletleri ortak polisi (İngiliz, Fransız, İtalyan) Kızkulesi açıklarında gemiyi çevirerek denetlediler. Ülke o duruma düşmüştü ki, İngiliz ruhsatını almadan İstanbul’dan Anadolu’ya geçmek olanağı kalmamamıştı. Mustafa Kemal, bu utançtan ve felaketten ülkeyi kurtarmak için yola çıkmış, meğer ne büyük bir iş yapmış... Yenilgiden yengiye, düşman işgalinden kurtuluşa doğru yürümenin uykusudur bu! Resmi tarih böyle yazar... Özel tarih ne yazar? Resmi tarihi beğenmeyenler özel tarihle ilgili bir şey yazmadılar bugüne dek. Her sabah gözlerimizi laik demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nde açıyoruz... Eğer bir düş görmüyorsan “resmi tarih” doğru demektir... kadınerkek ayrımı yapmadıklarını iddia etti Erdoğan geçmişteki söylemlerini unuttu Geçmişte bu iddiasının zıttı birçok sözü hâlâ akıllarda: “Kız mıdır kadın mıdır bilemem”, “Haddini bil edepsiz kadın”, “Kadın ile erkeği eşit konuma getiremezsiniz, o fıtrata terstir”... Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan eşi Emine Erdoğan ile birlikte HAKİŞ’in düzenlediği 6. Uluslararası Kadın Emeği Buluşması’na katıldı. Haliç Kongre Merkezi’nde dün gerçekleştirilen program da konuşan Erdoğan, inançlarında kadınlara yönelik bir ayrım yapmadığı iddia etti. Erdoğan’ın bu sözü akıllara, 2011’de Halkevleri üyesi Dilşat Aktaş’a yönelik “O kadın, kız mıdır kadın mıdır”, gazeteci Amberin Zaman’a yönelik, “Haddini bil edepsiz kadın” ve 2014’te Kadın ve Adalet Zirvesi’ndeki “Kadın ile erkeği eşit konuma getiremezsiniz, o fıtrata terstir” ifadelerini getirdi. Tekirdağ’a geçti Ardından Tekirdağ’da konuşan Erdoğan, “Bunlar ikide bir tek adam diyorlar. Ben faniyim. 16 Nisan’a çıkmaya garantim var mı? Biz sistem diyoruz, sistem. Bir rejim değişikliği saftasası çıkardılar. İlk önce ben karşı durdum” dedi. 15 Temmuz’da yaşanan darbe girişimini anımsatan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “35 yıldır bu ülkede niçin terör var. Maddi, manevi bunca bedeli niçin ödedik. Beraber yola çıktığımız ülkeler niçin bizden fersah GİZEMLİ TELEFON Erdoğan, HAKİŞ başkanı kürsüde konuşmasını sürdürürken gelen telefon üzerine salondan ayrıldı. Erdoğan, telefon ile konuşarak salondan çıktı. Erdoğan yaklaşık 15 dakika sonra salona döndü. fersah öndeler. Anayasalar fırlatılıyordu, kurlarda yüzde 40 oynamalar oluyordu. Cumhurbaşkanıyla, başbakanıyla, tüm kadrolarıyla Türkiye aynı yönetim içerisinde, buna rağmen neden sistem değişikliği istiyoruz, dertsiz başımıza dert alıyoruz. Bir yönetim reformu, bu gerekiyor. Bu ülke hiç olmaz denilen bir dönemde 15 Temmuz’da tankla, F16’larla darbe girişimi yaşadık. Siz ne kadar uyumlu olursanız olun Meclis’i bombalıyorlar” diye konuştu. Öte yandan Başbakan Binali Yıldırım da dün ‘evet’ mitingleri için Kırşehir ve Nevşehir’deydi. l Haber Merkezi C MY B