Katalog

Pazar 5 Mart 2017 4 haber EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN En yalnız ve en yetkili ‘başkan’ Suriye’de El Bab ile Mınbiç arasındaki köylere Suriye bayrağı çekilmeye başlandığı bildiriliyor. İlk bakışta, PYD’nin bölgeden çıkarıldığı zehabına kapılanlar, buna sevinip, “iyi PYD bölgeden çekiliyor” diyebilirler. Eğer öyle olsaydı, yani bölge Esad’ın denetimine girseydi, Türkiye’nin isteği olmuş ve PKK’nin uzantısı PYD temizlenmiş olacaktı. Ama öyle olmadı. Gerçeklere gözlerini kapayarak, öyle olduğunu söyleyenler ise ya fahiş bir aldanma ya da hain bir aldatma içindedirler. Aslında bu gelişme ile PYD Türkiye’ye karşı korunma altına alınmaktadır. Görünüşte Esad’ın resmi Suriye bayrağının dalgalandığı, aslında ise PYD’nin cirit attığı bölgelere Türk müdahalesi, Suriye’de rejime karşı yabancı saldırı olarak kabul görecek ve Türkiye karşısında Esad’ı yani arkasındaki Rusya’yı bulacaktır. Rusya tavrını belli etmiş, ağırlığını PYD’den yana koymuştur. Ankara dilediği kadar, PYD’nin PKK’nin uzantısı bir terör örgütü olduğunu söylesin, kimsenin aldırdığı yok. NATO’daki ortağımız ve “stratejik müttefikimiz” ABD, PYD’yi bir terör örgütü olarak görmediğini ilan etmiştir. Başlangıçta bu tavır Obama’nın ferasetsizliğine verilmiş, ne zaman ne yapacağı hiç belli olmayan deli fişek Trump’a bel bağlanmıştır. Trump’ın da PYD’ye karşı tutumunun Obama’dan değişik olmayacağı anlaşılmaya başlanmıştır. Herkese “Ya ben, ya PYD!” diyen Türkiye’ye hep aynı cevap verilmektedir: Tercihimiz PYD! HHH Bütün bu gelişmeler Türkiye’nin bölgede büyük bir yalnızlığın içine itildiğinin göstergesidir. “Bu politikanın sorumlusu kim?” sorusunu şaşkınlar bile sormaz. Herkes bilmektedir ki Türkiye’de iç politikanın da dış politikanın da patronu, yasama, yürütme ve yargının dizginlerini elinde tutan Tayyip Erdoğan’dır. Türkiye’nin hâkimi mutlakı Tayyip Bey, şu anda Ortadoğu’nun en yalnız adamıdır. Bir zamanlar, Erdoğan Davutoğlu diplomasisinin gidiciliğine yatırım yaptığı Beşşar Esad yerini gittikçe güçlendirirken Tayyip Bey’in Ortadoğu batağındaki yalnız çırpınışları gittikçe yoğunlaşmaktadır. Bu yalnızlığı değerli yalnızlık olarak nitelemek için Davutoğlu şaşkınlığı gerekmektedir. Türkiye’nin egemeninin yalnızlığı yalnız Ortadoğu bölgesiyle sınırlı değildir. Tayyip Bey’in “Adalet Bakanı” Bekir Bozdağ ile Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’nin konuşmacı olarak katılacakları toplantılara Almanya’nın izin vermemesinin ardından, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun konuşmacı olarak yer almayı planladığı toplantıyı da Hollanda engellemiş bulunuyor. Gerek Almanya’da, gerekse Hollanda’da, kendi toprakları üzerinde Türk bakanların konuşmalarını engelleyen, iktidarların arkasında, Reis rejiminin antidemokratik uygulamalarından ve baskılardan infiale kapılmış olan Avrupa kamuoyunun büyük desteği bulunduğundan da hiç kuşkunuz olmasın. Bu görüntü Avrupa ve Batı dünyasındaki koyu yalnızlığın, çaresizliğin kanıtıdır. HHH İçeride dediği dedikliğini, idamı yeniden geri getirerek, astığı astık, kestiği kestiklikle daha da koyulaştırmak isteyen iktidar, sınırları dışında, sözü kale alınmayan, kırmızı çizgileri sürekli çiğnenen, kimseden destek bulamayan bir umarsızlık ve yalnızlık içindedir. Tam böyle bir ortamda, Türkiye, iktidardakilerin tüm dertlerine deva olacağını ileri sürdüğü bir referanduma gitmektedir. Bu referandum, nasıl dertlerimize deva olacak? Bütün yetkileri elinde toplayarak, tek başına Türkiye’yi bölgenin ve dünyanın en yalnız ülkesi haline getiren kişinin yetkilerini daha da artırarak. Böylelikle dünyanın en yalnız lideri aynı zamanda en geniş yetkilerle donatılmış tek hâkimi haline gelecek ve sorunlar çözüme ulaşacaktır. Bu öneriye karşı söyleyecek söz bulmak mümkün değil. Aklımıza sen mukayyet ol ya Rabbim! KTÜ’de ‘hayır’ kampanyasına saldırı Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) ana kampusunda bir grup öğrenci “Üniversite Başkanlığa Hayır Diyor” afişi astı. KTÜ Öğrenci Derneği üyesi oldukları öne sürülen bir grup öğrenci, afişleri indirmeye başladı. Bunun üzerine iki grup arasında tartışma çıktı. Afiş asan öğrencilerin üzerine şişe ve sandalye atılırken, özel güvenlik görevlileri bir süre olayları seyretti. Arbede sırasında Üniversiteli Kadın Kolektifi üyesi bir öğrencinin burnu kırıldı. Hayır kampanyası yapan öğrenciler, “Evet için savunacak argümanları olmayan; üniversitenin akıl, bilim ve vicdanından uzak bu kişiler bilmelidirler ki ‘Hayır’ın sesini her yerde yükseltmeye devam edeceğiz” dedi. l AHMET ŞEFİK/TRABZON ‘Onuru yaşayın’Kültürpark’taki etkinlikte Roman vatandaşlarla buluşan Kılıçdaroğlu, Romanların sorunlarını dinledi, selfie çektirdi. Kılıçdaroğlu, 1982’deki anayasa oylamasında hayır dediğini belirterek “Bu onuru yaşıyorum. Bugün de hayır demeliyiz” diye konuştu CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 16 Nisan referandumunu 1982’deki Anayasa oylaması na benzeterek “16 Nisan’da sandığa git mezseniz, ço cuklarınıza, to runlarınıza he HAKAN DİRİK sap veremezsiniz. 1982 ana yasa oylamasın da gittim ‘hayır’ oyu kullan dım. Bu onuru taşıyorum. Bu gün de hayır demek gereki yor. Çocuklarınıza yarın söy leyeceğiniz en güzel şey bu dur” diye konuştu. Partisinin İzmir’de düzenlediği etkinlik lere katılan CHP Genel Baş kanı Kemal Kılıçdaroğlu, iş dünyası temsilcileri ve sivil toplum örgütü yöneticileriy le bir araya geldi. Kılıçdaroğ lu “Vatandaş Kemal” ola rak halkla buluştuğunu belirtti. Kılıçdaroğlu’nun, İzmir’deki etkinliklerde yaptı ğı konuşmalarda öne çıkardı ğı başlıklar şunlar: Bu değişiklik geçerse terör bitecek diyorlar. 15 yıldır iktidardasınız terörü bitirdiniz de birisi kalkıp elinizden mi tuttu? Bunca yıldır sağlayamadınız da kaos ortamında mı sağlanacak? Cumhurbaşkanı, başbakan, vali, asker, polis sizden, peki bu milletin yakasından niye düşmüyorsunuz? Valilere uyarı Hem genel başkan hem devlet başkanı şapkası olacak. Eğer bu sistem geçerse valilerle il başkanları arasında kavga çıkacak. O diyecek ben temsil ediyorum, diğeri diyecek ben temsil ediyorum. Kimin sözü geçecek? Devlette kaos olacak. Tüm valilere sesleniyorum. Devletin valisiysen, devletin valisi gibi davranacaksın. İnsanları evet demeye zorlamayacaksın. Muhtarları çağırıp ‘evet demezsen hizmet gelmez’ de meyeceksin. 18 yaşında milletvekili olma meselesi... Olsun başımızın üstünde. Ama 18 yaşında milletvekili olacak 20 yaşında askerlikten muaf olacak. Çiftçinin 18 yaşındaki çocuğu olacak mı? Manavın, bak İzmir’deki etkinlikte Romanlar darbuka eşliğinde oynadılar. kalın, simitçinin çocuğu milletvekili olacak mı? Kendi çocukları olacak. Sözde gençlerin ağzına bir bal çalacaklar, kandıracaklar. Tüm gençlere sesleniyorum, siyasete girmelerini, ana aktör olmalarını isterim ama tuzağa düşmelerini istemem. Binali Bey’i koruyoruz Biz hayır diyerek aslında Binali Bey’i koruyoruz. Sen görevine devam et diyoruz. Evet çıkarsa kaos olur. Değişecek kanun sayısı 2 bin 20’nin üzerinde. Bir kişiyi ikna ettiğiniz zaman, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni en geç 24 saat içinde ele geçiriyorsunuz. FETÖ 35 yıl devlete sızmak için çalıştı. Şimdi bu kadar çaba göstermeye gerek yok. Bir adamı kandırdığınız zaman bir kararname çıkacak. Bu kadar yetki bir kişiye verilebilir mi? lİZMİR Hayır Konvoyu Karabük’te Balyoz ve Ergenekon mağduru emekli askerlerin oluşturduğu “Hayır konvoyu” anayasa referandumu öncesi çalışmalarını sürdürüyor. Anıtkabir’den yola çıkan emekli tümgenaral Ahmet Yavuz, emekli deniz kurmay albaylar Ali Türkşen, Bora Serdar, emekli amiraller Semih Çetin, Atilla Kezek, emekli koramiral Atilla Kıyat ve emekli asker CHP PM üyesi Mehmet Ali Çelebi’nin yer aldığı “hayır konvoyu” Karübük’te CHP İl Başkanı Erdoğan Dinçel, CHP Safranbolu İlçe Başkanı İbrahim Ayhan ve partililer tarafından Kastamonu yolu Karıt Köyü mevkisinde karşılandı. Hayır Konvoyu üyeleri Kemal Güneş Caddesi’nde halkı selamladı. Emekli amiral Semih Çetin, “Bu referandumda bizden yine ‘evet’ istiyorsunuz. Yine çok önemli rejim, sistem değişikliği için bu sefer kandırılmadığınızı biz nereden bileceğiz?” dedi. l KARABÜK/DHA Izmir’de seferberlik ‘İzmir’in Sandıkları’ oluşumu anayasa oylaması için her mahalleye 1 avukat, 7500 sandığın güvenliğini ise 10 bin gönüllüyle sağlayacak HAKAN DİRİK Referandumda İzmir’deki yaklaşık bin okulda 7 bin 500 sandık kurulacak. Bu sandıkların güvenliğine, sayıma ve raporlamaya ilişkin doğması muhtemel olumsuzlukların takibi, denetlenmesi ve düzeltilmesini sağlamak için “İzmir’in Sandıkları” adıyla bir yurttaş inisiyatifi oluşturuldu. İzmir’in Sandıkları, oyların sağlıklı biçimde sayılması ve sonrasında sahip çıkılması için tüm İzmirlilere sandık başında bulunmaya ve gönüllü müşahit olmaya çağırdı. Oluşumun sözcüsü Onur Kılıç, hedeflerini “10 bin gönüllü, her mahalleye 1 avukat” biçiminde belirlediklerini söyledi. Kılıç, oluşumun çalışma biçimine ilişkin şu bilgileri verdi: “Gönüllülük esasına dayalı olarak bina ya da sandık sorumlusu olarak görev alacağınız yer karşılıklı olarak kararlaştırılacak. Referandum gününe kadar düzenlenecek eği tim organizasyonları ilçe ve bina sorumluları aracılığıyla bildirilecek. Referandum günü de sandık başlarında görev, hak ve sorumluluklarımızın tam olarak bilincinde ve hazır bulunup referandum sürecinin her aşamasının sağlıklı bir şekilde tamamlanmasını sağlayacağız.” lİZMİR Soylu 2300’lü yılları vaat etti İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, referandum çalışmalarına Trabzon’da devam etti. Soylu, anayasa referandumunun yapılacağı 16 Nisan’ın önemli bir tarih olduğunu belirterek, “Bizler 2100, 2200 ve 2300’lerde eğer hızlı bir şekilde bütün dünyaya sözünü kabul ettirecek bir Türkiye, söyleyecek sözünün karşılığı olabilecek bir Türkiye ortaya koyacaksak bu 16 Nisan bunun için en önemli tarihtir. 16 Nisan sadece kendi gününün tarihi değildir. Eğer biz birinci sıçramayı yaptıktan sonra ikinci sıçramayı da gerçekleştirmek istiyorsak, önümüzdeki 1314 yılda 3 bin dolardan 10 bin dolara çıktığımız gibi 25 bin dolarları aşan bir gelir seviyesine gelmek istiyorsak biz bunu biliyoruz ki, ancak Recep Tayyip Erdoğan’la yapabiliriz” diye konuştu l TRABZON/DHA Surlara da ‘evet’ pankartı Topkapı surlarına evet pankartı asıldı. CHP Fatih İlçe Örgütü üyeleri, pankartın kaldırılması için kaymakamlığa başvurdu ancak talebe yanıt verilmedi. CHP Fatih İlçe Örgütü Başkanı Soner Özimer, “Pankartın kaldırılması için iki gündür kaymakamlığa başvuruyoruz. Pankartı kaldıramıyorlar. Almanya’da konuşma hakkı verilmediği için sayın bakan demokrasiden bahsederken, bizim ülkemizde muhalefet partisinin kampanyasını engellemek için her şeyi yapıyorlar. Ancak, tarihi surlara bile reklam asıyorlar” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet Koray Aydın: Diktatör olur Eski MHP Trabzon Milletvekili ve genel başkan adayı Koray Aydın, “Niyet Hayır, Akıbet Hayır” toplantıları kapsamında, Konya’da yaptığı konuşmada, 16 Nisan’da yapılacak anayasa referandumunda “evet” çıkması halinde, “etkisiz, yetkisiz, aciz, sembolik bir Meclis’in ortaya çıkacağını” belirterek, “Meclis’i mezara, demokrasiyi de tarihe gömeriz” dedi. Dünyanın hiçbir demokratik ülkesinde cumhurbaşkanının Meclis’i feshetme yetkisine sahip olmadığını ifade eden Aydın, “yasama, yürütme ve yargının tek elde toplandığını, birbirini denetlemesi gereken kuvvetler ayrılığının yok edildiğini” söyledi. Bütün güçlerin tek adamın elinde toplanmasına “demokrasi” denilemeyeceğine vurgu yapan Aydın, “Çok kötü bir adamın eline geçerse de vallahi de billahi de diktatör olur. Ben çocuklarımın böyle bir ülkede yaşamasını istemem” dedi. l KONYA/DHA ‘Evet’çiler Meclis gündeminde CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Zeynep Altıok, referandum sürecinde ‘Evet’ propagandası için çalışan kamu yöneticileri ile ilgili Başbakan Binali Yıldırım’ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. Altıok, “Devlet memurları Facebook sayfalarında ‘hayır’ oyu vereceğini açıklamaya korkarken, kamu yöneticileri adeta ‘evet’ bayraktarlığına soyunmuştur. Valiler, kaymakamlar, il ve ilçelerin kamu yöneticileri, üniversitelerin, kısaca tüm kamu yönetiminin ‘evet’ propagandasına kendilerine adamış birer iktidar partisi milisi gibi davrandığına tanıklık ediyoruz” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet C MY B