20 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Çarşamba 22 Mart 2017 TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ haber/yorum 13 Köşemen Turhan Günay’a Bursa Mektubu Sevgili Turhan Ağabey, İzin verselerdi sana bu mektubu posta ile yollayacaktım. Ama sizlere mektup yazmayı yasakladıkları için bu köşeden yazıyorum. Gizlimiz, saklımız olmayan okurlarımız da bu nedenle mektubun okuru olacak. Kusura bakmazlar, bilirim. 18 Mart öğleye doğru Arif Ağabey’le (Keskiner) birlikte Kenan’ın (Kocatürk) kaptanlığında Bursa yoluna düştük. Her zamankinin aksine feribot yerine Osmangazi Köprüsü’nden geçtik. Sen olsaydın arabaya biner binmez türkülere başlardık. Bu kez ancak Bursa’ya doğru aklımıza geldi türküler. Hasan Mutlucan’dan İzmir türküleri dinleyerek Bursa’ya girdik. Taksim’den Bursa’ya, Kitap Fuarı’na varmamız 1 saat 45 dakika sürdü. Yollar güzel, yollar boş. Hızlıca gidiliyor. Pahalı ama geçsek de geçmesek de parası cebimizden çıkıyor, dedik. Bu yıl Bursa Kitap Fuarı’nın 15. yılı. Bu yıldan başlayarak Bursa Kitap Fuarları’nın Onur Yazarları olacak. Bu yılın onur yazarı Cemil Kavukçu. Enver Ercan, hastayım, yorgunum dememiş Cemil Kavukçu’ya armağan olsun diye güzel bir kitap hazırlamış. “Zamanın Aynasında” adlı kitapta Cemil Kavukçu’nun 35 yılı aşan yazarlık emeğini enine boyuna görüp okumak mümkün. İlk gün Cemil Kavukçu ile Enver Ercan’ın bir söyleşisi de vardı. “15. Yıl Özel Söyleşileri”ne Ahmet Ümit, Tarık Tufan, Blogcu Anne Elif Doğan, Hüsnü Arkan, Celil Oker, Nihat Sırdar ve Cemalnur Sargut katılıyor. Fuayede Nilüfer Belediyesi’nin Nâzım Hikmet’in 115. yaşı için hazırladığı “Nâzım’ı Yazanlar” sergisi var. Serginin İş Bankası Yayınları işbirliği ile yayımlanan kitabı da saklanmaya değer. Hem Cemil Kavukçu Armağan Kitabı’ndan hem de “Nâzım’ı Yazanlar” kitabından birer tane senin için aldım. Bu yıl Bursa Kitap Fuarı’na yoğun ilgi var. Geçen yılın kötü havası dağılmış. Bursalılar akın akın fuara gelirken biz de Nilüfer Belediyesi Şiir Kütüphanesi’ne doğru, “Çeyrek Asırlık Emek: Turhan Günay ve Cumhuriyet Kitap” etkinliği için yola çıktık. Kütüphanede her tarafı etkinlik afişleri kaplamıştı. Tülay Palas çok güzel bir portreni çizmiş. Kenan Kocatürk moderatörlüğünde Fahri Aral, Atilla Birkiye, Deniz Kavukçuoğlu, Arif Keskiner, Ayşe Sarısayın, Sevgi Özel, Emin Nedret İşli, Mustafa Köz, Halil İbrahim Özcan, Cumhuriyet Kitap ekibini temsilen Eray Ak, Elif (Günay) ve ben gıyabında bol bol konuştuk. Kenan, Füruzan ve Şükrü Erbaş’ın mesajlarını okudu. Nida Ateş hem nasıl tanıştığınızı anlattı, hem de senin için türküler söyledi. Görüş günü Elif’e, “Fayton Geldi Meyhaneye Dayandı” ve “Ömür Bahçesinin Gülü Solmadan” türkülerini istediğini söylemişsin. Kenan “Turhan Ağabey sever” diyerek isteyince “Ben Kendimi Gülün Dibinde Buldum” ve “Bir Sabahtan Yolum Düştü Geline”yi de söyledi Nida Ateş. Toplatıyı da Pir Sultan Abdal’dan “Dostun Bir Gülü Yaralar Beni” ile bitirdi. Sali Turan, Vahit Uysal, Gamze Akdemir, Hüseyin Sarısayın, Saffet Rüştü Tekin, Hacı Tonak, Nilüfer Belediyesi Başkan Yardımcısı Turgay Erdem, Kültür ve Sosyal İşler Müdürü Güney Özkılınç gibi dostların da aramızdaydı. Başkan Mustafa Bozbey’in selamlarını da ilettiler. Kütüphaneler Müdürü Şafak Baba Pala ve arkadaşları iyi hazırlanmış. Dolu dolu, sıcak bir toplantı oldu. Birsen Ferahlı’nın Facebook’ta yazdığı gibi “Bursa’dan Silivri’ye dostluk kuş olup uçmuştur” diye umuyoruz. Umudumuz 145 gazeteci arkadaşınla birlikte bir an önce özgürlüğünüze kavuşmanız. 28 Mart’ta yine Şiir Kütüphanesi’nde Mehmet H. Doğan Ödülü töreni ve Sesli Şiir Antolojisi şiir okumaları var. Seni de bekliyorlar. Tez zamanda buluşmak umuduyla... 22 MART 2017 SAYI: 33404 İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI adına Orhan Erİnç İcra Kurulu Başkanı Akın Atalay Genel Yayın Yönetmeni MURAT SABUNCU Yazıişleri Müdürü Bülent Özdoğan Haber Koordinatörü Aykut Küçükkaya Yayın Danışmanı Kadri Gürsel Reklam ve Pazarlama Danışmanı Ayşe Cemal Sorumlu Müdür Abbas Yalçın Reklam Grup Koordinatörü Deniz Tufan Rezervasyon ve Planlama Koordinatörü Bülent Gürel l Görsel Yönetmen: Hakan Akarsu l Ekonomi: Olcay Büyüktaş l Dış Haberler: Mine Esen l Spor: Arif Kızılyalın l Gece: Ayça Bilgin Demir l Yurt Haberler: Selin Görgüner l Fotoğraf: Uğur Demir l Düzeltme: Mustafa Çolak Web Koordinatörü: Oğuz Güven [email protected] Ankara Temsilcisi: Erdem Gül Güvenevler Mah. Güneş Cad. No: 8/1 Çankaya 06690 Ankara Tel: (0312) 442 30 50 İzmir Reklam Tel: (0232) 441 12 20 0530 430 74 17 Okur Temsilcisi: Güray Öz [email protected] Yayın Kurulu: Orhan Erinç (Başkan), Güray Öz (Bşk. Yrd.), Ali Sirmen, Hikmet Çetinkaya, Emre Kongar, Şükran Soner, Hakan Kara. l Muhasebe Müdürü: Günseli Özaltay l Satış Dağıtım: Tunca Çinkaya Yayımlayan ve Yönetim Yeri: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 343 72 64 eposta: [email protected] Reklam Yönetimi: Yenigün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık AŞ. Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sk. No: 2 34381 Şişli/İstanbul Tel: (0212) 343 72 74 (20 hat) Faks: (0212) 251 98 68 eposta: [email protected] Yaygın süreli yayın Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri Hoşdere Yolu 34850 Esenyurt/İstanbul Dağıtım: Doğan Dağıtım Satış Pazarlama Matbaacılık Ödeme Aracılık ve Tahsilat Sistemleri AŞ Esenyurt/İstanbul Cumhuriyet’te yer alan haber, yazı ve fotoğrafların yeniden yayım hakkı saklı tutulmuştur. İzin alınmadan ve kaynak göstermeksizin yayımlamak Basın Kanunu gereğince hukuki ve cezai yaptırıma tabidir. İstanbul Ankara İzmir İmsak 05.31 05.17 05.42 NAMAZ VAKİTLERİ Güneş Öğle İkindi Akşam 06.57 13.18 16.42 19.26 06.42 13.03 16.27 19.10 07.05 13.25 16.50 19.33 Yatsı 20.46 20.28 20.49 …toprağa düşmüş asker/ gökten ecdat inerek öpse o pak alnı değer.” Bu alıntı Mehmet Akif Ersoy’un “Çanakkale Şehitlerine” adlı destansı şiirindendir. 1915 Çanakkale Zaferi, Osmanlı Devleti tarihinde elde edilmiş son zaferdir. 1 Kasım 1922’de Büyük Millet Meclisi, Osmanlı saltanatını kaldırmış, 17 Kasım 1922’de 6. Mehmet (Vahdeddin) bir İngiliz zırhlısıyla İstanbul’u terk etmişti. Böylece Osmanlı Devleti sona ermiş, bir yıl sonra 29 Ekim 1923’te Türkiye Cumhuriyeti kurulmuştu. Çanakkale Savaşları çok kanlı çatışmalara sahne olmuştur. HHH Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Mithat Atabay’a göre Çanakkale Cephesi’ne İngilizler 410 bin, Fransızlar 79 bin asker sürmüş, İngilizler 205 bin, Fransızlar ise 47 bin kayıp vermişti. Osmanlı Devleti ise bu savaşlara yaklaşık 500 bin askerle katılmış, bunlardan 57 bin 84’ü savaş meydan dani, 47 bin Maruni, 11 bin Roman ve 15 bin Bulgar’ın yanı sıra az sayıda Nesturi, Ezidi, Dürzi, Kazak ve Latin yaşıyordu. HHH Birinci Dünya Savaşı’nın başlamasından beş gün sonra 2 Ağustos 1914 gü ‘Ey bu topraklar için... nü genel seferberlik ilan edilmiş 25 Eylül’e kadar binlerce gayrimüslim silah altına alınmıştı. larında şehit düşmüş, 20 bin 297’si Bunları anımsatmayı ni de hastanelerde hayatlarını yitirmiş çin gerekli buluyorum? ti. Buna göre Osmanlı Ordusu’nun Çanakkale Zaferi her yıl görkem Çanakkale’de verdiği şehit sayısı 77 li törenlerle kutlanıyor. Bu kutlamala bin 381’dir. rı doğru fakat eksik buluyorum. Örne Bu sayı içindeki gayrimüslim sayısı ğin, bu yıl Müslüman şehitlerin ruhları 558’dir. Müslüman Türkler gibi Osman na Çanakkale’de Kuran okundu. Güzel. lı uyruğundaki Ermeni, Rum ve Yahudi Ama ya Müslüman kardeşleriyle vatan ler de vatan savunmasında canlarını yi savunmasında omuz omuza çarpışır tirmişlerdir. ken canlarını veren Ermeniler, Rumlar, Osmanlı Devleti’nin 14 Mart 1914’te Yahudiler? ki nüfusu 18 milyon 520 idi. Onlar için de dua edecek birer pa Devletin sınırları içinde 1 milyon729 paz, bir haham bulunamaz mıydı? bin Rum, 1 milyon 161 bin Ermeni, 187 İngiliz ordusunda savaşan “Australia bin Musevi, 55 bin Süryani, 13 bin Kel and New Zeland Army Corps” (Anzac/ Anzak) askerlerine karşı gösterilen saygı ve dikkati niçin kendi insanlarımıza göstermiyoruz? Devletin yapmadığını ben bu köşemde yapıyorum, gayrimüslim kahramanlarımızdan adlarını bulabildiklerimi buraya alıyorum. Yani oğlu Nikola (Çanakkale), Kaluset oğlu İshak (Biga), Bapos oğlu Arama (Kozan), Nersis oğlu Agop (Afyonkarahisar), Vasil oğlu Likor (Aksaray), Hayem oğlu Markado (Ankara), Tanaş oğlu Vasil (Balıkesir), Hristo oğlu Delikostanti (Balıkesir), Mıgırdıç oğlu Hacı Mehran (Bursa), Haçik oğlu Arimya (Bursa), Polheraçyan oğlu Sitrak (Edirne), Estefan oğlu İliya (Edirne), Avram oğlu İsak (İstanbul), Ovadis oğlu Haçor (Kahramanmaraş), Bedros oğlu Takur (Konya), Sergey oğlu Garabet (Yozgat), Nikola oğlu Kozma (Çanakkale). HHH Vatan savunmasında canlarını feda eden her soydan, her dinden, her dilden şehitlerimizi saygıyla, minnetle anıyorum. Tümünün ruhu şad olsun. DDK ile kuşatılacak hukukOlaylar ve GOrUSler EDİTÖR:NAZANÖZCAN [email protected] ATİLLA KART Hukukçu, eski CHP Konya milletvekili 16Nisan’da yapılacak halkoylamasının yaratması kaçınılmaz olan vahim sonuçlarından biri de Devlet Denetleme Kurulu’yla (DDK) ilgili olacak. Taslağın vahim tablosu içinde öne çıkan Devlet Denetleme Kurulu’yla ilgili olanı biraz açalım ve kamuoyunun ve meslek kuruluşlarının dikkat ve çalışmalarını bu konuya çekelim. Anayasa taslağı kabul edilirse, Devlet Denetleme Kurulu, idari soruşturma yetkisiyle, tüm sistemi vesayeti altına alacak. Soruşturma yetkisi Taslağın 16/ç maddesinde, Devlet Denetleme Kurulu’na “idari soruşturma yapma” yetkisi getiriliyor. Böylece, yargı organları dışında, tüm kurumlar yönünden DDK’nin ‘idari soruşturma yapma’ yetkisi kabul ediliyor. Bu düzenlemenin anlam ve sonuçları şudur: Mevcut 108. madde, doğrudan Cumhurbaşkanlığı’na bağlı olan DDK’nin, tüm kamu kurum ve kuruluşlarında... kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarında… her düzeydeki işçi ve işveren kuruluşlarında… kamuya yararlı dernekler ve vakıflarda... her türlü “inceleme, araştırma ve denetleme’ yapma yetkisini içeriyor. Gerek 30 yılı aşan uygulamada ve gerek anayasa doktrininde bu yetkinin ‘istişari’ nitelikte ve olayın özelliğine göre ‘ön rapor’ niteliğinde olduğu kabul edilir. Getirilen düzenleme ile artık bu kurula idari soruşturma yetkisi tanınıyor. Savcılıklar kuşatılacak Böylece 108. maddede sayılan tüm kurumlar, bu bağlamda Barolar Bir Hukuk kazanımlarını kaybetmemek için “hayır” demek gerek. liği, Türk Tabipler Birliği, TMMOB gibi meslek kuruluşları başta olmak üzere tüm sendikalar, çalışma örgütleri, üniversiteler gibi kurumlar hakkında yapılacak idari soruşturmalar, idari anlamda kesin olacak, adli anlamda ise fiili olarak bağlayıcı olacaktır. Savcılık makamları, bu raporlar üzerinden kuşatılmış olacaktır. Bu raporlara aykırı olarak, adli yetkilerini serbest bir şekilde kullanamaz hale geleceklerdir. Yargı ikinci kez kurban Devlet Denetleme Kurulu, kuvvetle muhtemeldir ki Türkiye genelinde yapılanacak ve egemen hale gelecektir. Böyle bir yapılanma halinde, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu ve Anayasa Mahkemesi üzerinden zaten kuşatılan yargı, Devlet Denetleme Kurulu üzerinden de mutlak anlamda kontrole tabi tutulacak 16 Nisan’da oylanacak anayasa taslağının 16/ç maddesinde, Devlet Denetleme Kurulu’na ‘idari soruşturma yapma’ yetkisi getiriliyor. Böylece, yargı organları dışında, tüm kurumlar yönünden DDK’nin ‘idari soruşturma yapma’ yetkisi kabul ediliyor tır. Savcılık makamları, DDK’nin düzenlediği idari soruşturmayı etkisiz kılacak bir şekilde, soruşturma yapmaya cesaret edemeyeceklerdir. Cumhurbaşkanlığı’nın, yargıyı kontrol etmesi böylece kurumsal hale gelecektir. On binlerce üyesi olan ve seçimle göreve gelen Barolar Birliği, Tabip Odaları, Mühendis Odaları yönetimlerinin atanmışlar tarafından denetimi ve görevden alınması söz konusu olacaktır. Bu düzenlemede örtülü olan en önemli amaçlardan birisi budur. Kararnameler devrede Vesayet rejimini yok etme iddiası ve söylemini 15 yıldan bu yana dile getiren siyasi iktidarın, bu söylemlerinde samimi ve tutarlı olmadığı, aksine bu ve benzeri söylemlerin tümüyle algı yaratma amaçlı olduğu bir kez daha ortaya çıkıyor. Bu vahim tabloyu daha da derinleştiren bir diğer konu da mevcut. “Sosyal ve Ekonomik Haklar ve Ödevler” başlıklı 41 ila 65. maddelerdeki haklar konusunda, Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile her türlü düzenleme yapılabilecektir. Bu bölümde aile, eğitim ve öğrenim hakkı, toprak mülkiyeti, tarım ve hayvancılık, kamulaştırma, devletleştirme ve özelleştirme, çalışma ve sendika hakkı, grev hakkı ve ücret, sağlık hizmetleri, gençlik ve spor, sosyal güvenlik hakları, tarihkültür ve tabiat varlıklarının korunma sı, sanat ve sanatçının korunması yer alır. Bu maddelerin düzenlediği alanların genişliği göz önüne alındığında, böylesine devasa bir alana, Cumhurbaşkanlığı kararnameleri ve bağlı olarak Devlet Denetleme Kurulu eliyle doğrudan hükmetmek, yönetmek ve devamında idari, adli yaptırımların uygulanmasını sağlamak mümkün olacaktır. Nispi olarak mevcut olan örgütlü ve çoğulcu yapı tümüyle yok edilecektir. 1415 yıllık iktidar uygulamalarında, bu amaca yönelik muhtelif uygulamaların yapıldığı ve mesafe alındığı biliniyor. Hukuka sahip çıkın Tüm bu nedenlerle meslek kuruluşlarına, üniversitelere, işçi ve işveren meslek kuruluşlarına ve halkımıza bu tabloyu görün, geleceğimize, hak ve hukukumuza sahip çıkın diyoruz. Muhalefet konumundaki siyaset kurumunun bu konuyu öne çıkararak, kamuoyunu bilgilendirmesi ve uyarması gereği vardır. Böylesine kritik unsurlar içeren bir konunun kamuoyuna yansıtılamadığını görüyor ve kaygı duyuyoruz. “Bağımsız yargı” yetmez, ‘tarafsız yargı da’ gerekir diyenlerin, ortada “bağımsız ve tarafsız yargı adına” hiçbir şey bırakmadıkları görülüyor. İnanıyoruz ki, halkımız, engin sağduyusuyla, bu oyunu görecek, “hayır” diyecek, Cumhuriyetin kazanımlarına, Türkiye’nin barışına, egemenliğine ve bütünlüğüne sımsıkı sarılacaktır. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI [email protected] [email protected] Barbaros Muratoğlu tahliye edilmedi CANAN COŞKUN FETÖ’ye yardım etme suçundan yaklaşık 4 aydır tutuklu bulunan Doğan Holding Ankara İda ri Temsilcisi Barbaros Muratoğlu, yargıç karşısına çıktı. Mahkeme, duruşma savcısının tahliye yönün de görüşüne karşın tanık beyanla rının tamamlanmamış olması ge rekçesiyle tahliye kararı vermedi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruş maya Muratoğlu’na destekte bulun mak üzere CHP’li Milletvekili Enis Berberoğlu ve Hürriyet Gazetesi okur Muratoğlu temsilcisi Faruk Bildirici de katıldı. Muratoğlu savun masında, yargılanmasının sebebinin Akşam Gazete si Genel Yayın Yönetmeni Murat Kelkitlioğlu’nun yaz mış olduğu yalan haberler olduğunu söyledi. Muratoğlu, Akşam gazetesinde yayımlanan ve tutuklamaya gerek çe olarak gösterilen Fethullah Gülen’le çekilen fotoğraf ve iş gezisi ile ilgili; o dönem Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi olan Metehan Demir’e bir ABD gezisi dave ti geldiğini ve gidemeyeceği için kendisine teklif etti ğini, söz konusu geziye 8 gazetecinin daha gittiğini ve gezinin son günlerinde grubu ABD’ye götüren ekibin Pensilvanya’ya gidileceğini bildirdiğini, grup halinde hareket edildiği için kendisinin de gittiğini ancak ya pılan sohbetlere katılmadığını dile getirdi. Bir fotoğraf karesinde bulunması nedeniyle yaklaşık 4 aydır özgür lüğünün elinden alındığını vurgulayan Muratoğlu, “Ya zılan yalanların kılıfı haline gelen bu fotoğrafta ceketi min düğmesinin ilikli olması hâkimin tutuklama kara rında ‘şüphelinin her iki düğmesinin de iliklenmiş ol duğu’ diye vurgulanıp hukukun katledilmesinin bir ör neği olarak FETÖ’cü olduğumun delilleri arasında sa yılmıştır” ifadelerini kullandı. l İSTANBUL C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle