07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 15 Aralık 2017 EDİTÖR: ŞEHRİBAN KIRAÇ TASARIM: SERPİL ÜNAY Utangaç artış ekonomi 9 Siyasi baskı ile piyasa beklentileri arasında kalan Merkez Bankası faizi yarım puanla beklentilerin altında artırdı. Dolar ve Avro fırladı Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB), faizi yarım puan (50 baz puan) ile beklentilerin altında artırdı. Piyasa hayal kırıklığı yaşarken dolar ve Avro sert yükseldi. Karar öncesi 3.8275 seviyesinde işlem gören Dolar 3.8913’e kadar yükselirken Avro da 4.53’ten 4.60’a tırmandı. Siyasi baskı ile piyasanın beklentileri arasında kalan TCMB’nin “ne şiş yansın ne kebap” mantığıyla “utangaç” bir artışa gittiği yorumları yapıldı. Ekonomistler, artışın TL’deki değer kaybı ve enflasyondaki yükselişi durdurmaya yetmeyeceği görüşünde. TCMB, aslında bankaların günlük ek fonlama ihtiyacı için istisnai bir araç olan ancak son dönemde tüm fonlamanın kaydırıldığı Geç Likidite Penceresi (GLP) faizini 50 baz puan artışla yüzde 12.25’ten 12.75’e yükseltti. Oran, kasımda yıllık bazda yüzde 12.98’e ulaşan enflasyonun (TÜFE) altında kaldı. GLP faizi, sekiz ay sonra ilk kez arttı. Enflasyon riski Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı sonrasında yapılan açıklamaya göre TCMB, faiz koridorunun alt bandı olan borçlanma faiz oranı yüzde 7.25’te, bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı yüzde 8’de, marjinal fonlama oranını yüzde 9.25’te sabit tuttu. TCMB açıklamasında fiyat istikrarının temel amacı doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edeceği belirtilerek, “Enflasyonun bulunduğu yüksek seviyeler ve yakın dönemde yaşanan maliyet gelişmeleri beklentiler ve fiyatlama davranışlarına dair riskleri artırmıştır. Bu çerçevede kurul, parasal duruşun sıkılaştırılmasına karar vermiştir” denildi. l Ekonomi Servisi ABD artırdı, AB sabit tuttu ABD Merkez Bankası (FED), önceki gün faiz oranını beklentilere paralel olarak 25 baz puan (çeyrek puan) artırarak yüzde 1.251.50 aralığına yükseltti. Avrupa Merkez Bankası (ECB) da beklendiği gibi faiz oranlarını sabit tuttu. ECB, politika faizini sıfırda, mevduat faizini yüzde eksi 0.40’ta ve marjinal fonlama faizini yüzde 0.25’te bıraktı. Fed ve ECB’nin faiz kararları, Türkiye’ye yönelik sıcak para akışı için önemli. Piyasa ‘yetersiz’ dedi 4 Belgin Maviş, A1 CapItal Menkul Değerler Araştırma Direktörü: Piyasa için sürpriz olmadı ama beklenen de olmadı. TCMB, Fed’in faiz kararının zaten fiyatlandığını düşündü. Ancak kestiremediği şey, ABD’deki dava ve bunun bankacılığa etkisi. Bu nedenle ajandasını değiştirdi ve ılımlı adım atmayı tercih etti. Kur ve faiz cephesinde agresiflik olursa, 18 Ocak’ta yeniden bir müdahale imkânı bıraktı. 4 Nilüfer Sezgin, İş Portföy Başekonomisti: Merkez Bankası bu kararı ile sıkılaştırma yaptı ancak piyasa beklentileri karşılanamadı. Banka muhtemelen enflasyonun tepe noktasını gördüğünü düşündüğü için yüzde 13 enflasyo nu referans almamıştır kendine. Bu çerçevede TCMB yüzde 12.75 seviyesindeki GLP faizini yeterli görmüş olabilir. Ayrıca, gelecek sene büyüme dinamikleri bu seneden farklı olarak bütçe ve kredilerden çok fazla destek bulamayabilir. Bu da TCMB’nin çok fazla sıkılaşma gereği duymamasının bir başka nedeni olabilir. Ayrıca, son toplantı ile kıyaslandığında kurların çok farklı bir seviyede olmaması da şok bir faiz adımı ile kuru dizginleme ihtiyacını azaltmış olabilir. 4 Haluk Bürümcekçi, Bürümcekçi Araştırma ve Danışmanlık: Yetersiz buldum, manşet enflasyonun yüzde 13’te olduğunu dikkate alırsak, gelecek dönem gerilemesinin kurlardaki yüksek seviye dolayısıyla sınırlı kalacağını düşünürsek bu artış beklentilerin altında. Bu iyi bir fısattı ancak beklentilerin altında kaldı. 4 WIllIam Jackson, CapItal EconomIcs gelişmekte olan piyasalar kıdemli ekonomisti: Piyasaların beklentisiyle karşılaştırıldığında oldukça küçük bir artış ve bence siyasi baskının merkez bankasının karar alma süreci üzerinde etkili olduğu endişelerini uyandırdı. TL’deki satış hızlanırsa yeni faiz artırımları görebileceğimizi düşünüyorum. 4 Gökçe Çelik, QNB Finansbank Başekonomisti: Türkiye’ye özgü riskler (özellikle AB ve ABD ile diplomatik gerginlik) kur üzerinde baskı oluşturmaya devam edecektir ve yüzde 12.75 seviyesindeki faiz bu risklere karşı TL’ye koruma sağlamak için yetersiz kalacaktır. Bireysel kredi yüzde 18 arttı Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezi üyesi kuruluşlar tarafından kullandırılan nakdi krediler Ekim 2017 itibarıyla bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 25 artarak 2.173 milyar lira olurken, bireysel krediler de bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 18 oranında artarak 519 milyar liraya ulaştı. Bireysel kredilerin yüzde 37.8’ini konut kredileri, yüzde 17.2’sini kredi kartları, yüzde 6.3’ünü taşıt kredileri ve yüzde 38.7’sini diğer bireysel krediler oluşturdu. Bireysel kredilerde tasfiye olunacak alacakların toplam kredilere oranı bir önceki yıla göre 1.1 puan düşerek yüzde 3.8’e geriledi. Bireysel nitelikli ürünü olan kişi sayısı (takipteki krediler hariç) son bir yılda 2.7 milyon artarak 29.5 milyon kişi olurken, ortalama kredi bakiyesi de 17.6 bin lira oldu. l Ekonomi Servisi Eşitsizlik katlandı Fransız ekonomist Thomas Piketty ve beraberindeki ekibin yaptığı bir araştırma, dünya genelindeki gelir eşitsizliğinin son 35 yılda daha da arttığını ortaya koydu. Sonuçları açıklanan Dünya Eşitsizlik Raporu’na göre, 70’i aşkın ülkeden 100’ün üstünde araştırmacının katkısıyla hazırlandı. Rapora göre, 1980’den bu yana, dünyanın en zengin yüzde 1’lik dilimindeki insanların gelir artışı, en fakir yüzde 50’nin gelir artışını ikiye katladı. Rapora göre, zengin ile fakir arasındaki gelir eşitsizliğinin en az olduğu yer Avrupa. Avrupa’da 2016’da en zengin yüzde 10’luk kesimin gelirinin, milli gelirin yüzde 37’sini oluşturduğuna dikkat çekildi. Ortadoğu’da bu oranı yüzde 61’e çıktı. Uzmanlar 1980’den bu yana Kuzey Amerika, Çin ve Rusya’da zengin ile fakir arasındaki gelir eşitsizliğinin hızla büyüdüğünü saptadı. 1980’den beri özelleştirmelerin arttığı ve hükümetlerin gelir dağılımındaki eşitsizliğe karşı koyabilecek alanının da daraldığına dikkat çekildi. Bahise darbe Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu, yasa dışı bahis ve şans oyunu sitelerine karşı cebe havale işlemlerine kısıtlamalar getirdi. Düzenlemeye göre, ‘Cebe havale’ işlemi artık 24 saat içinde en fazla 500 TL ve iki defa yapılabilecek. Yasa dışı bahiste yılda dönen paranın 50 milyar TL olduğu tahmin ediliyor. Ayrıca Mali Suçları Araştırma Kurulu da yasa dışı bahis ve şans oyunları siteleriyle ilgili banka hesaplarını tespit etmiş ve bunları kapatmıştı. l Ekonomi Servisi Neredeyse tüm ömrünü Türkiye’de internetin gelişmesine, yaygınlaşmasına adamış, “Türkiye’de internetin babası” diye tanınan bir bilim insanıydı Prof. Dr. Mustafa Akgül. Uzun süredir mücadele ettiği hastalığına yenik düştü ve önceki gün kaybettik. 47 yıllık yakın dostu Prof. Osman Coşkunoğlu “Mustafa’nın yaşamı boyunca verdiği mücadelenin temelinde yatan kavram özgürlüktü: Özgür internet, özgür toplum için internet, özgür yazılım” diye özetliyor Akgül’ün hayat felsefesini. Öyleydi... ODTÜ’de öğrenciyken ABD’nin Vietnam işgaline tepki olarak, ODTÜ’ye gelen ABD Büyükelçisi Commer’in arabasını yakan 68’lilerdendi. Yıllar içinde, özgürlük ve demokrasi temelli siyasi görüşünü, Türkiye’yi bilgi toplumuna dönüştürebileceğine inandığından Dönüşemeyen toplum... İnternet... Mustafa Akgül internet için uzun soluklu bir yol haritasına dönüştürdü. O dönüştürdü ama Türkiye kendini bilgi toplumuna dönüştüremedi ne yazık ki. Yok yanlış anlaşılmasın. İnterneti kullanmada, yaygınlaşmasında çok büyük ilerlemeler kaydedildi. 78 milyonluk Türkiye’de 48 milyon kişi internete bağlanıyor. Mobil kullanıcı sayısı 41 milyon, sosyal medya kullanıcısı 48 milyon... Hemen herkesin elinde akıllı telefon, en ücra köylerde bile... Aslında internetin kimsenin öngöremediği ölçüde hızlı gelişimi tüm dünyada yeni bir toplum biçimini ortaya çıkardı. Tanıtım, pazarlama, eğlence, paylaşım, bilgiye erişim, alışveriş, haberleşme, örgütlenme her şey artık küçücük bir ekrandan... Çok daha hızlı, çok daha erişimi kolay. Bugün 7.5 milyar dünya nüfusunun 3.9 milyarı internet kullanıcısı. Aktif Facebook kullanıcısı 5 yılda iki misli artmış ve 2.07 milyar üyeye ulaşmış. YouTube üzerinden günde 5 milyar video izleniyor. Bu sayı da 5 yıl öncesine kıyasla 5 misli artmış. Yarım milyar insan Linkedn üyesi... Tamam hepsi iyi güzel de biraz da şunları sorgulayalım. İnternet gibi bir fırsatı avantaja dönüştürebilen ülkeler arasında mıyız? Bağımsız ve yaratıcı birey ortaya çıkabildi mi? Bilgi bir üretim faktörü olabiliyor mu? Bilim, teknoloji, ArGe, inovasyon bu ülkenin bir ekonomik zenginliği haline gelebildi mi? İstihdam üzerinde olumlu etkisi oldu mu? Bilgi ve haberleşmeye bu denli hızlı ve kolay erişimin demokratikleşmeye bir katkısı oldu mu? Ne yazık ki hiçbirinde olamadı. Daha doğrusu böyle bir toplum yapısı iktidarın işine gelmedi. Gelemezdi... İnterneti ağırlıklı olarak eğlence ve haberleşme amaçlı kullanan bir toplumuz. Oyun, müzik, film indirmede Avrupa ortalamasının üzerindeyiz ama bilgi toplumu olamadık. Olamadığımız için bugün Türkiye bu durumda. Üstelik dönüşüm, yalan, ranttalan, hukuksuzluk, yasaklar ve din istismarı üzerinden yapılıyor. Buna karşı çıkacak birey, sadece bilgi toplumu bireyi olabilir. Yani düşünen, sorgulayan, doğru bilgiye erişmesini ve bunu kullanmasını bilen... Sadece bunlar da yetmiyor ne yazık ki; tepki vermesini bilen, gerektiğinde sivil toplumdan gelen gücünü iktidar üzerinde baskı için kullanabilen... Kolay değil, yalan, ranttalan, din istismarı üzerinden yapılanlar o kadar fazla, o kadar yaygın ki... Hukuksuzluk o kadar çok, yasaklar ve baskı o kadar yıldırıcı ki... Yine de ne olursa olsun Türkiye’yi içinde bulunduğu kıskaçtan çıkaracak önemli araçlardan biri internet, dijital toplum. Mustafa Akgül’ün ömrü yetmedi ama onun açtığı yoldan gideceklerin sayısı da az değil... Casper, 2017’de cirosunu yüzde 40 artırarak 720 milyon liraya çıkardı. Dövize yerli çözüm Casper 2018 yılında 40 milyon TL yatırımla cep telefonu üretim bandı kuruyor ŞEHRİBAN KIRAÇ Türkiye’nin önde gelen bilgisayar üreticilerinden Casper, yükselen döviz kuru ve 2020’de cep telefonu pazarında yüzde 15 pay almak için 40 milyon TL yatırımla üretim bandı kuruyor. Şirketin bu yıl ilk kez cep teleonu cirosu da bilgisayar cirosunu geçti. Casper, bu yıl 400 bin adet olan cep telefonu satışını 2018’de 500 bin adede çıkarmayı amaçlıyor. Casper Kurucu Ortağı ve Yönetim Kurulu Üyesi Yalçın Yıldırım, Casper’in bu yıl 26. kuruluş yılını kutladığını belirterek, “İkinci 25 yıl bizim gelişim yılımız olacak. 2020’de GSM tarafına 40 milyon TL yatırım yapacağız. Artan döviz kurları maliyetleri de yükseltiyor. Biz yerlilik oranını artırarak yolumuza devam edeceğiz. İş gücü, tasarım, ArGe bir yerliliktir. Bazı ürünleri dışarıda almaya mecburuz. Ama 2020’de hedeflediğimiz yüzde 15 pazar payı için bu yatırım gerekli” dedi. Son 5 yıldır bilgisayar tarafında bir düşüş cep telefonu alanında ise yükseliş olduğunu dile getiren Yıldırım, “6 ayda piyasadan kalkacak ürünler yapmı yoruz. Kalıcı ürünlere odaklanıyoruz. Şu anda pazarda 10 milyon civarında Casper ürünü var. Çok iyi bir dağıtım ağı kurduk. Herkes bulunduğu yeri korumalı. Biz bunu daha ileriye taşımanın uğraşını veriyoruz” diye konuştu. VIA G1 Plus tanıtıldı Geçen yıl Türkiye’de 12 milyon 550 bin adet telefon satılırken, bu yıl ise bu sayı 11 milyon 810 bin adede geriledi. Casper Üst Yöneticisi (CEO) Charlotte Lamprecht, 2018’de Casper olarak piyasaya 10 yeni model sunacaklarını söyledi. Casper olarak ArGe ve inovasyona önem verdiklerini belirten Lamprecht, bu yıl ArGE’ye 14 milyon lira yatırım yaptıklarını, gelecek yılllarda bu yatırımları artırarak sürdüreceklerini söyledi. Casper yeni telefonu VIA G1 Plus’ı da tanıttı. Casper VIA G1 Plus cep telefonu, 5.99 inç HD Plus Full LCD ekranı, 16 Megapiksel ön kamerası ve selfie ışığı özelliğiyle ön plana çıkıyor. 13 Megapiksellik arka kamerasıyla 9 farklı fotoğraf modu özelliği sunan VIA G1 Plus, 1499 TL’den satılacak. Enerjide ‘özel’ talan ŞEYMA PAŞAYİĞİT Elektrik Mühendisleri Odası’nın (EMO) düzenlediği ‘Enerjinin Geleceği Sempozyumu’nda; hükümetin kamu yerine kâr güdüsüyle sermaye yararına hayata geçirdiği politikaları eleştirildi. EMO Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Önder, enerji alanında son 20 yıldır plansız yatırım ve kâr güdüsüyle açmazlar yaratıldığını aktararak yapılan düzenlemelerin kamu yararı yerine sermaye gruplarını beslemek üzerine devreye girdiğini söyledi. Hüküme tin açıkladığı Milli Enerji Stratejisi ile ilgili Önder, bu stratejiden çıkacak sonucun şirket çıkarlarını gözeten; adının “serbest”, kendisinin “yandaş” bir piyasa olduğuna dikkat çekti. TMOBB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz, enerji alanında yapılması gerekenler ile yapılanlar arasında derin bir uçurum olduğunu vurgulayarak, Cumhuriyet dönemi boyunca enerji alanında kurulan kamu yatırımlarının bölünerek özelleştirildiğini ve yapişletdevret modeliyle özel sektör talanına açıldığını söyledi. l ADANA Ziraat’e Çin kredisi Ziraat Bankası, Çin’de yer leşik Kamu Kalkınma Bankası’ndan (China Development Bank) 600 milyon dolar kredi alacak. İki banka, üç yıl vadeli kredi imkânı için anlaştı ve ilk dilim olan 200 milyon dolar için imzalar atıldı. Geriye kalan 400 milyon dolarlık ikinci dilim de 2018’in ilk çeyreğinde kullanılacak. Ziraat’ten yapılan açıklamada, faiz oranı belirtilmezken maliyetin uygun olduğu ifade edildi. l Ekonomi Servisi Bülent Gedikli görevi bıraktı Bülent Gedikli, Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Başdanışmanlığı görevinden ayrıldığını duyurdu. Gedikli, AKP Kurucu Üyesi imzasıyla paylaştığı açıklamada “Siyasetimizi koltuklarda değil, sahada üreterek, öğreterek daha güçlendirmek için çalışarak yapacağız. Yani daha aktif, daha üretmemiz gereken bir dönem başlıyor. Başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan olmak üzere tüm yol arkadaşlarıma başarılar diliyorum” ifadesini kullandı. l Ekonomi Servisi Medyada dev anlaşma Walt Disney’in 21st Cen tury Fox’un bir bölümünü 66 milyar dolara satın alacağı açıklandı. Anlaşmaya göre, Disney satın alma için Fox’a 52.4 milyar dolar ödeyecek ve şirketin 13.7 milyar dolarlık borcunu da devralacak. Anlaşma kapsamında, Twentieth Century Fox sinema ve televizyon stüdyosu, dünyanın birçok ülkesinde yayın yapan televizyon kanalları ve uluslararası operasyonlarının yeni sahibi Disney olacak. Anlaşma, 86 yaşındaki Murdoch’ın medyadaki yarım asırlık büyümesine son verecek. Financial Times’ın haberine göre, Murdoch satış sonrasında Disney’deki hisselerin yüzde 5’inden daha azına sahip olacak. 1952’de babasından miras kalan Avustralya’da yayınlanan bir gazeteyi dünyanın en büyük medya şirketlerinden birine dönüştüren Murdoch’ın Fox’u satma kararı, iş dünyasında büyük şaşkınlık yaratmıştı. Murdoch ailesinin satışın ardından Disney’in yönetiminde de yer almayacağı belirtildi. l Ekonomi Servisi C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle