04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 27 Ekim 2017 EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: ECE KURTULUŞ Hükümet pes etti Adayları Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nden 2 kez dönen hükümet, ısrarından vazgeçmek zorunda kaldı. Adalet Bakanlığı, AİHM adaylığı için başvuru almaya başladı AİHM (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi) yargıç adayları iki kez, seçimi yapan Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nden (AKPM) dönen Türkiye, “sil baştan” yeni süreç başlatmak zorunda kaldı. Adalet Bakanlığı, “AİHM hâkim adayı belirlenmesi” için duyuru yaparak, yeterli koşulları taşıyan adaylara 23 Kasım’a kadar süre tanıdı. 9 yıl görev yapacak olan yeni yargıç AKPM’den onay alana kadar, görev süresi 30 Nisan’da dolan Işıl Karakaş, AİHM gösterildi. Ancak ilk ele görevini sürdürmeye de meyi yapan AKPM Da vam edecek. nışma Paneli, adayla Yetersiz bulundu rın “yetersiz olduğu” görüşüyle Ankara’dan ye AİHM yargıçlığı için süreci geçen yıl başla AYŞE SAYIN ni isimleri bildirmesini istedi. Ancak hükümet, tan Türkiye’nin ilk liste 3 adayda ısrarcı oldu ve si kabul görmeyince, daha son bildirdiği isimlerin “mülakata ra Hollanda’da yaşayan avu alınması”nı istedi. kat Fadime Arslan ile eski Adalet Bakanlığı Müsteşar Yardım Mülakatı geçemediler cısı olan Yargıtay Üyesi Bas AİHM yargıçlarının seçimin ri Bağcı ve Başbakanlık Müste de adaylarla mülakatı gerçek şar yardımcısı Ergin Ergül aday leştiren AKPM Yargıçlarını Seçme Komisyonu, 3 ismi 29 Eylül’de mülakata aldı, ancak adayların, yargıçlık için “yetersiz” olduğu sonucuna vardı. Komisyonun aldığı karar AİHM yargıçlarını son aşamada seçen AKPM için tavsiye niteliğinde. Ancak AKPM genelde bu tavsiye kararlarını olduğu gibi benimsiyor. Geçtiğimiz günlerde Strazbourg’da toplanan AKPM Genel Kurulu da komisyonun önerisini dikkate alınca, Ankara süreci yeniden başlatmak zorunda kaldı. Yargıç adaylarının AKPM’den dönmesi üzerine aday başvurularını almakla görevli olan Adalet Bakanlığı süreci yeniden başlattı. Bu kapsamda yeni yargıç adaylarının belirlenmesi için Adalet Bakanlığı tarafından yapılan duyuruda, AKPM’nin belirlediği başvuru koşulları ve adaylarda aranan nitelikler sıralanarak, adayların 23 Ekim23 Kasım tarihleri arasında Adalet Bakanlığı’na başvurmaları istendi. l ANKARA ‘KOMİSYON KUR’ Tekin’den Özhaseki’ye hodri meydan CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin’den, Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki’nin “İstanbul’a ihanetin sorumlusu CHP’dir” sözlerine sert yanıt geldi. “İhanet edenlerin belirlenmesi için Meclis’te İhanet Komisyonu kurulması” teklifinde bulunan Tekin, Özhaseki’nin Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptığı dönemde, ilde FETÖ’nün okul ve hastaneleri için 15 yılda 52 plan tadili yapıldığını da kaydetti. Tekin ayrıca Özhaseki’ye bir televizyon programında TOKİ, plan tadilleri ve İstanbul’u konuşmak üzere çağrıda da bulundu. Tekin, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “İstanbul’a ihanet ettik” sözlerini anımsattı. Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki’nin “İstanbul’a ihanetin sorumlusu CHP’dir” açıklamasına sert tepki gösteren Tekin, “Belli ki Sayın Bakan, İstanbul’a turistik geziye gelmiş, haberi olmayabilir. CHP iktidar olduğunda İstanbul’un canlı tanığı Erdoğan’ın kendisidir. Nurettin Sözen’den sonra göreve gelen Erdoğan’ın kendisidir. O dönemde Sözen kaçak yapılan Park Otel’i cesur bir şekilde Taksim’in siluetini bozmamak adına yıkım kararı almıştır” dedi. O tarihe bakıldığında “tek bir kaçak yapı olmadığını” vurgulayan Gürsel Tekin, “Diyelim ki var, Bakan Özhaseki’ye hodri meydan diyorum, TBMM’de araştırma ve soruşturma komisyonu kuralım. Önce CHP dönemine ve sonraki dönemlere bakıp kim ihanet etmişse, hukuk işlemediği için billboard yapıp asalım” önerisinde bulundu. Toplantı sırasında İstanbul’da son beş yılda yapılan yapıların fotoğraflarını gösteren Tekin, “Sahile sıfır yerlere yapılan yapıldı. Deprem tehlikesini bildiren şahsın bu yapıların altında imzası var. İhanetin belgeleri bunlar. Bu eserler Çevre Bakanlığı’na aittir” dedi. Uğur kararını pazartesi açıklayacak Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın istifa etmesini istediği Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Edip Uğur, Büyükşehir Belediye Meclis Toplantısı’na katılmak üzere geldiği Belediye Toplantı Salonu’nun girişinde bir basın mensubunun “İstifayla ilgili bir açıklama var mı?” sorusuna yanıt verdi. Uğur, “Açıklama var efendim, Pazartesi günü saat 17.00’de açıklama yapacağız, kararımızı açıklayacağız. O zaman basın, kamuoyu kararımızı öğrenmiş olacak” dedi. Başkan Uğur kararının hangi yönde olduğuna dair bilgi vermedi. AKP Bodrum İlçe Başkanı istifa etti AKP Bodrum İlçe Başkanı İbrahim Macit Gündoğdu, bir yıldır sürdürdüğü görevinden dün akşam saatlerinde istifa etti. İlçe Başkanlığına kongre sürecine kadar vekaleten AKP Bodrum İlçe Teşkilat Başkanı Mehmet Akbaba’nın atandığı bildirildi. l İHA NATO’dan yaptırım uyarısı NATO Askeri Komite Başkanı General Petr Pavel, Türkiye’nin Rusya’dan hava savunma sistemi satın almasına yönelik açıklamalarda bulundu. Her ülkenin kendi savunma kararını almakta “özgür” olduğunu belirten Pavel, Türkiye’nin Rusya’dan S400 sistemini satın almasının, NATO ülkelerinde uyumlu olan “hava savunma sisteminin parçası olmasının önüne geçeceğini” söyledi. Pavel, başka teknik kısıtlamalar oluşabileceğini de ifade etti. Pavel şu ifadeleri kullandı: “Savunma ekipmanının alımında açık bir şekilde bağımsızlık prensibi ge çerli. Ancak ülkeler, karar almakta bağımsız olduğu gibi, aldıkları kararın sonuçlarıyla yüzleşmekte de bağımsızdır.” Pavel, NATO üyelerinin tepkilerinin de normal olduğunu söyledi. Türkiye’nin önemli NATO ülkelerinden biri olduğunu söyleyen Pavel, AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “demokrasiden uzaklaştığına” yönelik eleştirileri de “Konu demokratik eksiklik olduğunda, bana mükemmel olan tek bir ülke gösterin. Kimse mükemmel değil” ifadeleriyle değerlendirdi. l Haber Merkezi ‘3 seçim için hodri meydan’ Kılıçdaroğlu, ‘Yerel seçimse yerel seçim, genel seçimse genel seçim, cumhurbaşkanlığı seçimiyse cumhurbaşkanlığı seçimi. Hazırız, alacağız’ dedi CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, gündeme ilişkin yaptığı değerlendirmelerde erken yerel seçim tartışmalarına “‘Hodri meydan’ diyorum; yerel seçimse yerel seçim, genel seçimse genel seçim, cumhurbaşkanlığı seçimiyse cumhurbaşkanlığı seçimi” dedi. Erken genel seçim teklifi gelirse kabul edeceklerini mesajı veren Kılıçdaroğlu, demokrasinin katledildildiği ve önümüzdeki seçimlerin bir demokrasi seçimi olduğunu söyleyerek “Hazırız ve alacağız” dedi. Kılıçdaroğlu, CNNTÜRK’te Hande Fırat’ın konuğu olarak gazetemiz Ankara temsilcisi Erdem Gül, Milliyet Ankara Temsilcisi Serpil Çevikcan ve Hürriyet yazarı Abdülkadir Selvi’nin sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu’nun konuşmasındaki satırbaşları şöyle: Demokrasinin namusunu korumak için: Bizim varlık ne denimiz demokrasi. Bir ülke düşünün; nüfusunun yarısı tarafından seçilen belediye başkanları tarafından yönetilmesi ge rekirken bakıyorsunuz bu belediye Baykal komadan çıkış belirtileri verdi CHP’nin eski Genel Başkanı ve Antalya milletvekili Deniz Baykal, sağlık durumuna ilişkin olumlu gelişmeler kaydederek hastanedeki 12. gününe girdi. Baykal’ın sağlık durumuna ilişkin olumlu gelişmeler olduğu kaydedilirken solunumunun artık tamamen kendisine ait olduğu ve komadan çıkış bulguları verdiği bilgileri verildi. Baykal, travma yaşamaması için sık sık uyutulup uyandırılıyor. Ayrıca; Baykal’ın yoğun bakım sürecinin günler hatta haftalar alabileceği de belirtiliyor. başkanlarının bazıları görevden alınıyor ya da istifa ettiriliyor. Bu çağrıyı neden yapıyoruz? Demokrasinin namusunu korumak için yapıyoruz. Seçimle gelen seçimle gider. Halkın oyunu almıştır varsa bir yolsuzluğu o konuda da ne yapılması gerektiği gayet açıktır, yargılama olur, yargılama sonucunda beraat edebilir, yargılanabilir. Bu süreci yok ediyorsunuz, bir kısım belediyeye kayyum atıyorsunuz, demokratik mi, hayır? ‘Gereğini yaparım’ diyorsunuz ne demek bu? Bu doğru değil. Demokrasinin namusunu kurtaralım bari, seçime gidelim. Bu kadar basit. Kendinize güveniyorsanız seçime gidersiniz. Çağırıyorsunuz istifa et diyorsunuz. Şantajla, tehditle seçimle gelen birisi makamından atılabilir mi? AKP’nin içerisi kaynıyor: AKP kendi içinde sorunlar yaşıyor. Onlar birbirine güvenmiyor. Cumhurbaşkanlığı makamı kaos makamı değildir. Ahmet Davutoğlu’na da istifa edeceksin dediler. ‘Niye istifa edeyim’ diyemedi. Bugün neden istifa edeyim diyen belediye başkanları kadar olamadı. ‘Ey Kılıçdaroğlu nerede’ diyorlar. Buradayım. Demokrasiyi savunuyor. Bunların başında rant paylaşımı var. Büyük kentlerde yapılan operasyonlarda rant paylaşımı var. Yolsuzluk dosyaları gizlenemiyor. Bir de tek adama koşulsuz itaat var. Tek adam rejimi var ve onlara uyuyor. Ama vekil arkadaşım AK Partili vekillerle konuşuyor. İçerisi kaynıyor, herkes rahatsız. Bu neyi gösteriyor, çürümüşlüğü gösteriyor. İçten içe çürüyor. Tartışmalar var. Bizim partimizde bu tür şeyler olduğunda biz kamuoyuna açık yaparız. Şu kişi hata yapıyor diye söyleriz. Ama o partinin kültüründe tartışmalar kendi içlerinde yapılıyor. Evet diyenler pişman: (Referandum) Devletin bütün araçları, parası kullanıldı. Ona rağmen YSK ile 51.3’e ulaşıldı. Bütün dağ, taş ‘evet’ ile donatıldı. Bütün televizyonlarda bu yayın yapıldı. Ve bugün ben eminim ‘evet’ diyenler de pişman. Ertesi gün bir kişi beni aradı. “Gittim ‘evet’ oyuna mührü bastım, zarfı attığım zaman içimdeki pişmanlığı farkettim” dedi. (Siyasetçi mi efendim) Siyasetçi. Bütün seçmenler o dönemde söylediklerimin bugün tamamının doğru çıktığını görüyorlar. Halk bunları görüyor ama biz seçim çağrısı yaptığımız zaman gelmiyorlar. Çünkü, korkuyorlar. Hodri meydan: ‘Hodri meydan’ diyorum; yerel seçimse yerel seçim, genel seçimse genel seçim, cumhurbaşkanlığı seçimiyse cumhurbaşkanlığı seçimi. Hodriye hodri diyemezler. Üç gün daha fazla yönetmek için ülkeyi felakete götürürler. Bu kötüye gidişe ‘dur’ demek gerekir. Bu ülkenin insanının sağ duyusuna güveniyorum. Bizi desteklediler: Adalet Yürüyüşü’nde AK Partili vatandaşlar bizi destekliyorlar. Anketler bunu gösteriyor. Hiçbir yerde adalet yok ki. Adaleti herkese hatırlatmak istedik. ‘Yürüyemez’ diyorlardı, yürüdük. Birileri gece uyuyamadı, zaten uyuyamasın diye yürüdük. Seçimden kaçıyarlar: Gelecek seçim kaybedecek. Büyük kentleri de kaybedecekler. Demokrasiye zarar verimiş partini ayakta durması imkansız. Eskiden seçim dediğimizde gelirlerdi. Şimdi köşe bucak kaçıyorlar. Özgüveni gitti. ‘Baskıyla şantajla ayakta kalabilir miyim’ arayışına girdiler. Yönetici konumunda olan bir kişiden bahsediyorum. Şu an paralel devlet tam anlamıyla var. Başbakan var. Cumhurbaşkanlığı koltuğunu işgal eden zat var ülkeyi yönetiyor. CHP’nin adayları: Adaylarımız için bir anket yapmak durumundayız. Belde halkı ne diyor? Projelerini ortaya koyacak. ‘Ben gelince burayı şöyle yöneteceğim’ diyecek. Eminim bu kentlerin tümünü alacağız. Cumhurbaşkanı’na ‘zat’ nitelemesi: Çünkü tarafsızlık yemini ettiği halde tarafsız değil. Biz referandumun meşruluğunu da kabul etmiyoruz. Cumhurbaşkanlığına adaylık: Biz demokratik bir partiyiz. Her zaman seçim yapıyoruz. Elbet bir Cumhurbaşkanı adayımız olacak. (ikinci tura kalırsa) Şüpheniz olmasın her durum için planımız var. l ANKARA PEN Türkiye’den anlamlı 29 Ekim mesajı PENTürkiye, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı için bir bildiri yayımladı. “Yurttaşlar, kadınerkek, çoluk çocuk, köylükentli, yoksulzengin, tasada ve kıvançta ortak olarak, birlikte yas tutabiliyor ve birlikte bayram edebiliyorsa... Biz ona Cumhuriyet diyoruz” diye başlayan bildiride “Kimse kılığından kı yafetinden ötürü suçlanmıyor, hakarete ve saldırıya uğramıyor, herkes laik rejimde yaşamanın ne büyük bir ayrıcalık ve nimet olduğunu biliyorsa... Din ve inanç özgürlüğü içinde, dinin kutsallığına saygı duyuluyor, din siyaset malzemesi olarak kullanılmıyor, dini esaslara dayalı rejim inşa edilmiyor, din ve devlet işleri birbirine karıştırıl mıyor, yurttaşlar inançlarından ve mezheplerinden ötürü ayrımcılığa tabi tutulmuyorsa... Toplumu kutuplaştırmak, ikiye bölmek, bizden olanlar ve bizden olmayanlar diye ayırmak, kimseyi milliyetinden, kültüründen, dilinden ve kimliğinden ötürü aşağılamak söz konusu bile edilmiyorsa... Kitaplar yasaklanmıyor, gazeteciler, yazarlar ha pishane günlüğü tutmak zorunda bırakılmıyor, parti liderleri, yöneticileri, belediye başkanları demir parmaklıklar ardında, siyasetten uzak tutulmuyor, muhalefeti susturmaya tevessül dahi edilmiyor, herkes düşünce, ifade ve yayımlama özgürlüğünü korkusuzca yaşıyorsa... Biz ona Cumhuriyet diyoruz” denildi. l Kültür Servisi haber 5 BAKAN KAYA Kardeşi resmen büyükelçi Dışişleri Bakanlığı’nın 18 Eylül’deki yazısı sonrasında Büyükelçiler Kararnamesi, Bakanlar Kurulu’nun onayının ardından Resmi Gazete’de yayımlandı. Bu kapsamda 38 büyükelçinin isminin yer aldığı karanamede 21 büyükelçi yeni görevlendirmelerine, 17 büyükelçi ise merkeze atandı. Kardeşi Fatma Betül Sayan Kaya’nın Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı olmasının ardından aynı bakanlıktaki müsteşar yardımcılığı görevinden istifa eden Ayşe Hilal Sayan Koytak, Türkiye’nin Kuveyt Büyükelçisi olarak resmen atanmış oldu. ‘Elimizde büyüdüler’ Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın “Elimizde büyüyen bir kızımız” ifadesini kullandığı Fatma Betül Sayan Kaya’nın babası Avukat Ramazan Sayan’ın da Erdoğan’a son derece yakın bir isim olduğu biliniyor. Listede ayrıca AKP kurucuları arasında yer alan ve Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı görevinde bulunan Murat Mercan’ın Japonya’ya, AKP eski Şanlıurfa milletvekili ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın başdanışmanlığı görevinde bulunmuş Abdulkadir Emin Önen’in de Çin Halk Cumhuriyeti’ne büyükelçi olarak atanması da dikkat çekti. l ANKARA/Cumhuriyet YILDIRIM AÇIKLADI Habur’un batısına yeni kapı Başbakan Binali Yıldırım önceki gün Irak Başbakanı Haydar el İbadi ile yapılan görüşmede Irak sınırında yeni bir kapı açılması kararının alındığını açıkladı. Çankaya Köşkü’nde Somali Başbakanı Hasan Ali Hayri’yi yaptığı görüşmenin ardından basın toplantısı düzenleyen Yıldırım, Kuzey Irak bağımsızlık referandumunun ardından gündeme gelen Habur sınır kapısına alternatif bir kapı ve alternatif güzergâh belirlenmesi ile ilgili bilgiyi doğruladı. Yıldırım, “Irak Anayasası’na göre, hudut kapılarının yönetimi merkezi hükümete aittir. Irak’a ana girişimiz olan Habur kapısının, Halil İbrahim kapısının Irak Merkezi İdaresi’ne teslim edilmesi konusunda birlikte çalışıyoruz. Habur’un biraz daha batısından yeni bir güzergâhın da açılması konusunu görüştük. Irak tarafı da müspet bakıyor ve bu kapının açılması konusunda da birlikte çalışacağız” ifadelerini kullandı. ‘Telafi etmez’ Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin bağımsızlık referandumunun sonuçlarının dondurulması talebi ile ilgili olarak da Yıldırım, “Kuzey Irak yönetimi ne karar alırsa alsın, artık bugün geldiğimiz noktada onların alacağı kararın yaptıkları tahribatı telafi edecek bir sonuç doğurmayacağı aşikârdır. Yanlış hesap yapmışlardır” dedi. Tüfenkci temkinli Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, “PYD/PKK, DEAŞ ve peşmergenin yol güvenliği noktasında baskıları olabilir. Irak veya bizim güvenliği sağlamamız lazım. Sonra Ovaköy Sınır Kapısı açılabilir” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle