Katalog

Salı 24 Ekim 2017 10 haber EDİTÖR: ÖZGÜR ÖZKÜ TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN Direnişteki Şişecam işçileri, Tekirdağ’a girmelerine izin verilmeyince, bekledikleri Muratlı kavşağındaki son günlerinde yine slogan attı. ‘Yılgınlık yok direniş var’ Fırın kapatma gerekçesiyle işten çıkarılan işçiler, Lüleburgaz’a döndü. Taleplerini dile getirmek için Tuzla’daki Şişecam Genel Müdürlüğü’ne otobüslerle gidecekler Şişecam’ın Paşabahçe Kırklareli Cam Fabrika sı’nda fırın kapatma ge rekçesiyle işten çıkarılan ve yürüyüşleri ya saklanan işçi ler, dün Murat lı kavşağından Lüleburgaz’a döndü. İşçiler, ZEHRA ÖZDİLEK Tuzla’daki Şişecam Genel Müdürlüğü’ne taleplerini iletmek üzere, bu gün, otobüsle İstanbul’a doğ ru yola çıkacaklar. İşçiler ve aileleri, Lüleburgaz Kristal İş Sendikası önünde saat 08.00’de toplanacak. Tuzla’ya saat 12.30 sıralarında ulaş mayı planlayan işçiler, yetki lilerle görüşmek istiyor. ‘Eskişehir’e hayır’ İşten çıkarılan 90 işçinin sözcüsü Aydın Şahin, yürüyüşlerinin ikinci gününde, Emniyet güçleri tarafından engellendiklerini anımsatarak, “Valiliğin kararı üzerine cam yetkilileriyle toplandık. Bizi kapının önüne koyanlar ve dayatmacı bir tutum sergileyenler en azından bu toplantıyı gerçekleştirdiler. Bu da bizim için bir kazanımdır” dedi. Toplantıda önlerine yine Eskişehir’de çalışma konusunun konulduğunu belirterek, “Yine dayatmacı ve katı tutumlarını sürdürmeye devam ediyorlar. Gözlerini, kulaklarını bizim feryatlarımıza tıkıyorlar. 90 işçi mi fazla geldi Şişecam! 90 işçiyi mi barındıra mıyorsun? Hani biz bir aileydik? Bütün arkadaşlarla beraber ilk günkü inanç ile direneceğiz fakat burada değil. Emniyet güçlerine bir söz verdik çünkü. Biz kavgadan değil müzakereden yanayız. Şimdi burayı boşaltıyoruz ama yarın (bugün ) da Lüleburgaz’a dönmeden önce işçiler direnişe devam kararı aldı. Eyleme işçi çocukları da katılırken yine halaylar çekildi. ha fazla inanç ve kararlılıkla eşimizle, çocuğumuzla, dostumuzla, akrabamızla Şişecam Genel Merkezi’ne gideceğiz. Taleplerimizi yineleyeceğiz” diye konuştu. ‘Hayallerini çaldılar’ Muratlı kavşağında toplantı sürerken, “Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz”, “İş, aş, adalet”, “Yıl gınlık yok direniş var”, “Direne direne kazanacağız”, “Ölmek var dönmek yok” sloganları yankılanıyordu. Açıklama sonrası çadırlarını toplamaya başlayan işçiler, karara üzüldüklerini söyledi. 20 gündür eşi Tahsin Çalışkan’a (28) destek olmak için yanında hiç ayrılmayan 9 aylık hamile eşi Berna Çalışkan (22) oğlunu bu hafta dünyaya getireceğini söyledi. Doğacak çocuğu Yiğit Efe’ye “mama, bez alabilecek miyim” diye soran Çalışkan, “Kredi borçlarımız var nasıl yaşayacağız bilmiyorum. Önümüz kış ne yakıp ne yiyeceğiz. Çocuğumun geleceğini çalıyorlar. Oğlum doğsun, kucağıma alıp yine gelip eşime destek olacağım. Şişecam kimleri ortada bıraktığını görsün” dedi. ‘Düğünü erteleyeceğiz’ Oğlu Hakan Çakmak için direnen Berna Çakmak ise eşinin Şişecam emeklisi olduğunu belirterek, “Babası gibi o da Şişecam’da çalışmak istedi. 2 yıl bin 200 liraya çalıştı, sabretti. İşine sevdalıydı. 3. yılında da işten çıkardılar. Eşlerimiz, çocuklarımız yıkılmaya başlıyorlar, sırtlarından vuruldular. Sendikamız ve işveren makam ve koltuk için anlaşıyor. Oğlumun yakın zamanda düğünü olacaktı böyle giderse düğünü erteleyeceğiz. Hepimizin hayallerini yıktılar. Baba bir emekli maaşıyla diğer oğlumuzu mu okutsun yoksa Hakan’ı mı evlendirsin” diye konuştu. ‘Tencere kaynamıyor’ Eşi Kani Aral’ın 22 yıldır Şişecam’da çalıştığını söyleyen Nagihan Aral da “Hiç bir sebep gösterilmeden bir telefonla iş aksimiz feshedildi. Koskoca Şişecam’da 90 kişiye yer yok. 20 gündür evimizde tencere kaynamıyor. ‘Biz bir aileyiz’ diyorlardı şimdi ailelerini ortada bıraktılar. Çoğunun yaşı 40 geçmiş bu insanlar nerede iş bulacaklar. Biz kesinlikle Eskişehir’e gitmek istemiyoruz. Sendikamızda bizi yalnız bıraktı” dedi. l LÜLEBURGAZ ‘Adaletsizliğe sessiz kalmadı’ İKLİM ÖNGEL CHP Genel Bşakanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP PM üyesi Ali Öztunç’un Âşık Mahzuni Şerif’i anlattığı kitabı “Devri Mahzuni”nin “Aşık Mahzuni’nin ardından kaleme alınanlar” bölümüne “Adaletsizliğe sessiz kalmadı” başlığıyla bir yazı kaleme aldı. Kılıçdaroğlu yazısında, “Adaletsizliklere karşı çıkmak zulmün karşısında durmak ve hakkı savunmak sadece bir kişinin veya bir kuşağın görevi değildir. Her kişi yaşadığı dönemin demokrasi mücadelesini vermek zorundadır. Bu mücadelede en büyük gücümüz haklı olmamızdır” dedi. Yazısına “Adaletsizliğe sessiz kalmadı” başlığı atan Kılıçdaroğlu şunları kaleme yazdı: Çağının öncüsü oldu: Âşık Mahzuni Şerif’in hayat hikâyesi bütün gençlerimizin öğrenmesi gereken derslerle doludur. Yoksulluk ve imkânsızlık onu yıldırmadı. Çalışkan ve kararlı bir insandı. Bencil bir insan değildi. Halkçılık ruhuna sahipti. Bu ruh hayatı boyunca ona yön CHP lideri Kılıçdaroğlu, CHP’li Öztunç’un Âşık Mahzuni Şerif’i anlattığı kitabına şunları diyorum. l yazdı: “Yoksulun sırtından kimsenin doymadığı, yiğitlerin kuru soğana muhtaç olmadığı, herkesin mutlu ve özgür yaşadığı bir Türkiye mücadelesine devam diyorum.” Kılıçdaroğlu yetini elinin ter siyle iterek bü tün haksızlıkla rın üzerine gitti. “Yuh yuh soyan lara/Soyup kaçıp doyanlara/Faki Kitabı CHP’li Ali Öztunç kaleme aldı. re, yetime, halka kıyanlara/Yuh nef göstermiş, türkülerine, şiirle sine uyanlara yuh” rine esin kaynağı olmuştur. diyerek halkın hakkını koru Bütün bunlardan daha önem du, bir insanlık dersi vererek lisi, dürüst bir insandı. Haya yaşadığı çağın öncülerinden tı boyunca inandıklarını söy biri oldu. ledi. Gördüğü haksızlıklara Gücümüz haklı olmamız: ve adaletsizliklere karşı ses Onların türlü zorluklara ver siz kalmadı. “Bana dokunma diği demokrasi ve hak müca yan yılan bin yaşasın” zihni delesi, bu ülkedeki yüz bin lerce insanın özgürlüğünün teminatıdır. Adaletsizliklere karşı çıkmak zulmün karşısında durmak ve hakkı savunmak sadece bir kişinin veya bir kuşağın görevi değildir. Her kişi yaşadığı dönemin demokrasi mücadelesini vermek zorundadır. Bu mücadelede en büyük gücümüz haklı olmamızdır. Bu toprakların bütün çocuklarının hiçbir ayrımcılık olmadan haklarını özgürce kullanabildiği, yoksulluğun yok edildiği, herkesin insanca yaşadığı bir Türkiye kurmak temel görevimizdir. Mücadeleye devam: Âşık Mahzuni Şerif’in hayatı gösteriyor ki koşullar ne kadar zor, ne kadar çetin olursa olsun, bu mücadeleyi verenler bir gün mutlaka kazanacak, halkın kalbinde sarsılmaz bir yere sahip olacaktır. Yoksulun sırtından kimsenin doymadığı, yiğitlerin kuru soğana muhtaç olmadığı herkesin mutlu ve özgür yaşadığı bir Türkiye mücadelesine devam Âşık Mahzuni Şerif ANKARA Ayşe Öğretmen zor günlerinde yanında olanlara teşekkür etti. Ayşe Öğretmen AYM’ye başvuracak Güneydoğu illerindeki sokağa çıkma yasakları döneminde telefonla Beyaz Show’a bağlanarak “Burada çocuklar ölüyor, lütfen sessiz ve duyarsız kalmayın” dediği için 1 yıl 3 ay hapis cezası verilen ve bu cezası Yargıtay tarafından onanan Ayşe Öğretmen’in avukatı Mahsuni Karaman çarşamba günü Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yapacak. Avukat Mahsuni Karaman, Ayşe Öğretmen’in dosyasında verilen kararın kesin olduğunu söyleyerek, “Ayşe’ye cezaevi yolu göründü. Cumhuriyet Başsavcılığı infazın gerçekleşmesi için Ayşe’ye davetiye yollayacak. Henüz böyle bir davetiye yollanmadı. Çarşamba günü ise Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yapacağız’’ diye konuştu. Bebeğiyle daha güçlü Evinde ziyaret ettiğimiz Ayşe Öğretmen ise bebeğiyle daha güçlü olduğunu söyleyerek, “Zor günlerimde yanımda olan, dayanışma duygularını ileten herkese çok teşekkür ederim. Sağ olsunlar” dedi. l İSTANBUL/Cumhuriyet Şişli’de VELİLER YÜRÜDÜ ‘Çocuklarımız rant mağduru olmayacak’ İstanbul Şişli Endüstri Meslek Lisesi öğrenci ve velileri, okullarının bulunduğu arazinin satılmasına karşı yürüyüş yaptı. İstanbul’da tarihi Şişli Endüstri Meslek Lisesi arazisinin satılmasına yönelik Şişli Endüstri Meslek Lisesi öğrenci ve veliler, “taşınma kararından bir an evvel vazgeçilmesi çağrısında” bulundu. Daha önce defalarca okul önünde basın açıklaması ve ilçede yürüyüşler yapan öğrenci ve veliler, önceki gün Halaskargazi Caddesi’nde yürüyüş yaparak bir kez daha seslerini yetkililere duyurmaya çalıştı. Yaklaşık 200 kişinin katıldığı yürüyüşe polis müdahale etti ve kitlenin cadde üzerinde yürümesini engelledi. Öğrenciler “Okulumu taşıma” çağrısı yaparken, veliler çocuklarının rant mağduru olmasına izin vermeyeceklerini vurguladı. Öğrenci ve veliler, yürüyüş boyunca attıkları “Şişli EML bizim kalacak” sloganıyla okullarına sahip çıkacaklarını ifade etti. Halk arasında “Şişli Motor Lisesi” olarak bilinen Endüstri Meslek Lisesi arazisinin, iktidara yakınlığıyla bilinen Taş Yapı’ya AVM ve rezidans yapılmak üzere satılmıştı. l İSTANBUL/Cumhuriyet C MY B