Katalog

KULTUR Fakir Baykurt ve Talip Apaydın’a saygı etkinliği 20 Ekim’de Köy Enstitüleri ve Çağdaş Eğitim Vakfı tarafından yazar, şair öğretmen örgütü önderi Fakir Baykurt ile şair, yazar Talip Apaydın’a saygı etkinliği düzenlenecek. Vakfın Ankara Yenişehir’deki Tonguç Yücel Salonu’nda 20 Ekim Cuma 14.00’te başlayacak etkinlikte ilk olarak başkan Erdal Atıcı açılış konuşması yapacak. Ardından Baykurt’un öğrencisi Nuri Aksakal ve gitar sanatçısı Dorukhan Ersin’in söyleşileri gerçekleşecek. Salı 17 Ekim 2017 EDİTÖR: EMRAH KOLUKISA TASARIM: BAHADIR AKTAŞ kultur@cumhuriyet.com.tr BŞAENİRZEVRESÇİZEVSİERSMİ ERNUHCİESVUA’TYUÇAAPNALNA,TTMIÜZİĞİMİZİN 15 ‘İlk dinlediğimde hayret etmiştim’ Cevat Çapan Ruhi Su Şiir Ödülü, İsmail Mert Başat’ın Ruhi Su’nun kültür mirasını yeni insanlara ulaştırmak amacıyla ilk kez 2016 yılında verilen Ruhi Su Şiir Ödülü bu yıl “Külde Kor İzleri” adlı kitabıyla İsmail Mert Başat’ın oldu. Cevat Çapan başkanlığında, Ahmet Telli, Latife Tekin, Hüseyin Ferhad, Asuman Susam, Haydar Ergülen ve Mehmet Gözen’den oluşan jüri; şiirin dilini ve yapısını, insanlık tarihinin köklerinden itibaren yoklayıp, tarihsel ve mekânsal bir toplamdan süzerek kurduğu bir şiir dili ile yazması; şiirini, dünyanın tüm sömürülen ve ezilenlerinin özgürleşeceği kardeşçe bir varoluş coşkusuna adaması; kalemini, yarım yüzyıldır, her türlü zulme ve tahakküme karşı direnci yeniden üretmek için kullanması ve bu tutumunu hep şiir estetiğinin içinde kalarak, direnme estetiğinin zenginleşmesine katılarak sürdürmesi nedeniyle İsmail Mert Başat’ın “Külde Kor İzleri” kitabını ödüle değer buldu. Bu yıl 2’ncisi düzenlenecek Ruhi Su Şiir Ödü yum yapılacak. Orada, sempozyuma katılanların bildirilerinden kitap lü ve Ruhi Su’yu an yayımlanacak. Bu da ma etkinliği 21 Ekim Su’yu sevenlerin onu Cumartesi günü saat 14.00’te Bakırköy’de ORHUN ATMIŞ hatırlamaları için, onu yaşarken tanıyanların ki Leyla Gencer Kültür yeniden tanımaları için Merkezi’nde başlayacak. Ba bir fırsat olacak. kırköy Belediyesi’nin ortaklı n Siz, Su’yu yaşarken tanı ğıyla gerçekleşecek etkinlik yanlardansınız... Onunla ilgili lerde bir sempozyum ve kon hatıralarınız vardır mutlaka. ser de yer alıyor. Ödül töreni Ben onu yaşarken tanı ve anma etkinliği öncesinde mak mutluluğuna eriştim. Be Şiir Ödülü’nün seçici kurulu nim için çok değerli bir dost başkanı Cevat Çapan ile hem luktu. Ruhi Su’yu ben ilk de ödülü hem de Ruhi Su ile ilgi fa Ankara Radyosu’ndan duy li anılarını konuştuk. dum; orada söylediği birta n Törende Ruhi Su nasıl kım türküleri ve öyle bir ses anılacak, sizden öğrenebilir nasıl oluyor da bizim radyo miyiz? larımızda yayımlanıyor diye Türkülerle ve Ruhi Su’yu hayret etmiştim. Sonra öğren sadece bir ses sanatçısı, tür dim ki opera sanatçısıymış. kücü, opera sanatçısı olarak Bu 52 yılından önceki du değil, bir insan olarak ve bir rum. Sonra biliyorsunuz, bir çeşit eğitmen olarak günde tutuklama hikâyesi var. Son me getirecek bir tören ola ra 50’lerin sonuna doğru Ru cak. Şiir Ödülü’nde geçen yı hi Su tekrar duyulmaya baş lın ödül kazananı Asuman ladı. Küçük Sahne’de tekrar Susam’la ilgili bir sempoz konser verdi. Derken, değişik yerlerde geceleri türkü söylemeye başladı. O sıralarda bir tanışma fırsatı oldu. Ve bayağı yakın bir dostluk kurduk. Bizim eve gelir, biz onun evine giderdik. Bizim evde türkü seansları olurdu. Hem arkadaşlar, hem de öğrencilerinden bazıları Ruhi Su’yu canlı dinleme şansı buldular. Türkiye İşçi Partisi’nin kurulduğu yıllarda da çok yakın ilişkilerimiz oldu. Hem parti yakınlığı yüzünden hem de o çevrenin insanlarıyla olan dostluğu yüzünden bu daha yakın bir dostluk haline geldi. n Anlattıklarınızdan Ruhi Su’nun gönlü bol olduğunu rahatlıkla çıkarabiliriz sanırım... Tabii, dostlarına karşı son derece cömert bir insandı. Diyelim ki onu dinlemek isteyen bir grup var. Karşıda (Anadolu Yakası) bir eve çağırıyorlar, rica ettiğimiz zaman kırmazdı. Hep beraber gider, orada da türkü söyler Ruhi Su kitabı Söyleşi devam ederken Cevat Çapan yanında getirdiği bez çantasından görünümü pek de eski olmayan ama baskısı 1985 yılına ait bir kitap çıkartıyor ve anlatmaya devam ediyor: “85 yılında da onun kitabını çıkardık (Ruhi Su Ezgili Yürek). Ben o sırada Adam Yayınevi’nde editörlük yapıyordum. Mekin Dinçer, hanımı Evinç Dinçer ve ben, TİP’in kültür bölümünde çalışıyorduk. Dinçer’in evinde de Ru hi Su arada toplanır ve türkü söylerdi. Mekin Dinçer’in çok zengin bir arşivi vardı, bu kitap Mekin Dinçer’in arşivinden yararlanılarak basılmıştı. John Berger geldiğinde İstanbul’a, Ruhi Su’yu Mekin Dinçer’in evinde dinleme fırsatı buldu.” dik. Böyle birkaç defa benim de katıldığım toplantılar oldu. Onun dışında Sabahattin Eyüboğlu’nun evi, her pazartesi dostlarına açık bir evdi. Oraya da Yaşar Kemal, Melih Cevdet, öğretmenler, öğren ciler fırsat buldukça uğrardı. Arada bir Ruhi Ağabey oraya da gelirdi. Bir keresinde Âşık Veysel’i de getirdi oraya. Sonra onunla birlikte dinleti yaptılar, doğaçlama bir toplantı oldu. Ödüllü filmlerin görüntü yönetmeni Gökhan Tiryaki’nin görev aldığı filmlerin mekân gezilerinde çektiği fotoğraflardan oluşan ‘Cinerama’ başlıklı sergi 31 Ekim’e dek UNIQ Hall’de görülebilir. Sinema filmi tadında kareler... AgillöktrıkünişnPitaslüelmyiföyoenteöotğdmrüelanlifüsG‘eKörıkgşhUisayinNkİuTAisÇruyT’NaIkUiN, Amerikan Film Akademisi (AMPAS), Avrupa Film “Sarmaşık”, “Kelebeğin Rüyası” rine gezdiği coğrafyalardan pa ları bir kadraj anlayışının içine ve “Bir Zamanlar Anadolu’da” gi noramik görüntülerle birlikte in alabilmek ve onları çevreleyen Akademisi (EFA) ve Asya Pasi bi sayısız önemli filmin görün san manzaralarını yansıtan Tir mekânları olabildiğinde geniş fik Film Akademisi (APSA) üyesi tü yönetmenliğini yapan Gökhan yaki, “Cinerama”yı şu sözlerle vererek bizatihi konunun kendi olan görüntü yönetmeni Gökhan Tiryaki’nin, 10 Ekim’de UNIQ İs özetliyor: “Cinerama, fotoğraf se si haline getirmek. Çok sevdiğim Tiryaki, sinemacı kimliğiyle fo tanbul’daki UNIQ Hall’de baş rüvenimin, sinema serüvenimle bir söz vardır: ‘Mekânlar insan toğraf kimliğinin örtüştüğü ve si layan ilk kişisel fotoğraf sergisi kesiştiği yıllarda çektiğim yüz larla güzeldir.’ Ben bu güzelliğin nerama tekniğiyle çektiği fotoğ “Cinerama”, ünlü görüntü yönet lerce karenin içinden kavram peşindeyim. Sanatın içinden in raflarından oluşan sergi ile yeni meninin 20052015 yılları ara sal olarak hem sinemacı hem de sanı çıkarırsanız geriye hiçbir den fotoğrafa dönüş yapıyor. Al sında yurtiçi ve yurtdışında gö fotoğrafçı bakış açımı içinde ba şey kalmaz. Benim fotoğraflarım tın Palmiye ödüllü “Kış Uyku rev aldığı filmlerin mekân gezi rındıran fotoğraflardan oluşu da öyle.” su” ve hem Türkiye’deki hem de lerinde çektiği fotoğraflarından yor. Serginin panoramik fotoğ Gökhan Tiryaki’nin “Cinera dünyadaki film festivallerinden seçtiği 30 kareden oluşuyor. raflardan oluşmasının en önemli ma” fotoğraf sergisi 31 Ekim’e övgü dolu yorumlarla ayrılan Sinema filmi tadındaki karele nedeni insanları alışık olmadık kadar UNIQ Hall’de görülebilir. Kara Hafta’da Bond esintileri Polisiye tutkunlarını bir araya getiren Kara Hafta İstanbul Festivali, bu yıl üçüncü kez düzenleniyor. 1618 Kasım tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan festivalin bu yılki teması ise, efsanevi MI6 ajanı James Bond karakterinin yaratıcısı Ian Fleming. Pera Palace Hotel Jumeirah’ta dü zenlenecek festivale Anthony Horowitz, Charlie Higson, Shari Lapena, Jeffrey Moore, Vasillis Danellis, Cengiz Abdullayev gibi polisiye alanında uluslararası üne sahip yazarların yanı sıra Türkiye’den de Ahmet Ümit, Alper Canıgüz, Cenk Çalışır, Rıza Kıraç gibi önemli yazarlar ve Türki ye Polisiye Yazarlar Birliği katılacak. 3. Kara Hafta Festivali “James Bond: Romandan Sinemaya”, “Polisiye ve Fantastik”, “Cinayetin Gizemi” başlıklı oturumlarla polisiye tutkunlarını ağırlayacak. Ayrıca Ömer Atakan’ın James Bond temalı parçalardan oluşan koleksiyonu da ziyaretçilere açık olacak. C MY B