04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumartesi 21 Ocak 2017 EDİTÖR: PELİN ÜNKER TASARIM: SERPİL ÜNAY İnsanlar korkudan eve kapanıyor, satış olmaz Kiğılı Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Kiğılı: Bu ay elden gitti. Reina saldırısı, Adana’daki bombalı patlama, kar kış derken. Ay sonunu nasıl getireceğim diye ürküyoruz Alışveriş yatırımcıları ile perakendeciler arasındaki döviz bazlı kira sözleşmelerindeki kriz büyürken, artan terör saldırıları ve güvensizlik pazarın belli bir doygunluğa ulaşması nedeniyle de AVM yatırımları düşüyor. Yabancı yatırımcıların bu alandaki yatırımları ise ciddi anlamda geriliyor. Dün Alışveriş Merkezi Yatırımcıları Derneği (AYD) öncülüğünde AVM yatırımcıları ve perakende sektörünün önde gelen temsilcileri bir araya geldi. Kiğılı Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Kiğılı, Türkiye’deki en büyük krizin terör olduğuna işaret ederek şu değerlendirmeyi yaptı: 4 Şu anda en iyi iş yapan AVM’ler maalesef yabancı yatırımcıların ya da yöneticilerin elinde. Devir iyi niyetle karşılıklı sorunları çözme dönemi. Terörü çözersek AVM’lerle aramızdaki sorunu 36 ay içinde çözeriz. Biz AVM’lerden belli bir süre için döviz kurunda iyileştirme istiyoruz. Yüzde 10 düşürüldüğünde kiralarımız 1000 TL düşer. Erkekler hapiste 4 Bu yıl erkek giyimi geride. Ordudan, polisten birçok kişi içeri alındı. Takım elbise alan erkeklerin çoğu hapiste. Bir darbe de buradan yedim. 4 İstanbul’da saat 19.0020.00’den sonra bazı bölgelerde trafik hiç olmuyor. İnsanlar ürküyor dışarı çıkmıyor. AVM’lerde de ziyaretçi sayısı düşüyor. Ocak elden gitti 4 Bu ay elden gitti. Reina saldırısı, Adana’daki bombalı patlama, kar kış derken... Ay sonunu nasıl getireceğim diye ürküyoruz. 2 bin kişi çalıştırıyorum, bunların maaşları, diğer giderler, hammadde yatırımları var. Bunları düşününce zaman zaman uykularım kaçıyor. 4 Bir hazır giyimci sene sonunda yüzde 5 net kâr elde etmişse muvaffak olmuştur. İş bu vaziyette. 4 2017’de zannetmeyin ki bu işlerde büyüme olacak. Herkes haddini bilecek. 4 Bazı iller artık AVM’leri kaldırmıyor. Sıkıntı var. Yazık kardeşim yapmayın. Yeni gelen AVM’lerin hiçbiri zamanında açılmayacak. Artık buradaki deniz bitti. Koton Yönetim Kurulu Başkanı Yılmaz Yılmaz da, AVM’ler ile perakendeciler arasındaki kira sözleşmelerinin havalar günlük güneşlik olduğu sorunların olmadığı dönemde konuşulması gerektiğini vurgulayarak, “Bu sorunlar fırtına çıktığında konuşuluyor. Gelirimiz TL ise giderimiz de azami ölçüde TL olsun. Dolarizasyondan kurtulmalıyız” dedi. l Ekonomi Servisi Hulusi Belgü’nün (soldan) ev sahipliğinde Prof. Dr. Emre Alkin, Abdullah Kiğılı ve Yılmaz Yılmaz’ın katıldığı toplantıda yükselen döviz kuru kaynaklı kiralar masaya yatırıldı. Yatırımların dönüşü 22 yıl Alışveriş Merkezleri ve Yatırımcıları Derneği (AYD) ile Akademetre Research Company işbirliğiyle hazırlanan, 7 yıllık karşılaştırmalı verileri içeren ‘AVM Endeksi’ sonuçları açıklandı. Araştırma hakkında bilgi veren AYD Başkanı Hulusi Belgü, AVM’lerin 2016’yı 100 milyar lira ciro ile tamamladığını belirterek, 2017 beklentilerinin 110 milyar lira olduğunu söyledi. Ciroların artış hızında yavaşlama olduğunu anlatan Belgü’nün konuşmasının satır başları şöyle: 4 2016’da 377 olan AVM sayısının 2017’de 385390 ol ması bekleniyor. Yeni açılacak AVM’lerin yüzde 20’si yabancı sermayeli. Yabancı sermayede gerileme söz konusu. 377 AVM’nin 80 tanesi yabancı sermayeli. El ele çözüm 4 AVM kiralarındaki kur etkisine karşı yapılabileceklerle ilgili çeşitli bankalarla görüşüyoruz. Perakendeci ile AVM bir bütün. Önemli olan bu krizden el ele çıkmak. 4 İstanbul’da AVM yatırımlarının geri dönüş süresi 1516 yıldan 2022 seneye uzadı; bu, önümüzdeki dönemde yatırımcının da Türkiye’deki iştahını geriletecek 4 AVM’lerimiz bugün gelinen noktada 53.5 milyar dolarlık yatırımı ve 450 bin nitelikli istihdamı temsil ediyor. 4 AVM’ler 2010’da 1.16 milyar ziyaret, 2016’da 2.12 milyar ziyaret gerçekleşmiştir. Ziyaret sayısındaki değişim 7 yılda yüzde 82 arttı. İstanbul ziyaret endeks puanları 20102016 döneminde tüm yıllarda Anadolu ziyaret endeks puanlarının altında seyretti. 7 yıl içerisinde Anadolu ziyaret endeksinde 18 puanlık bir artış gözlenirken İstanbul ziyaret endeksinde 4 pu anlık gerileme oldu. Türk Lirası bu yıl zor toparlanır HSBC analistleri, siyasi endişeler nedeniyle değer kaybeden Türk Lirası ve İngiliz Sterlini’nin bu yıl bir geri dönüş yapamayacağını açıkladı. İngiltere merkezli banka HSBC’nin Küresel Döviz Stratejisi Başkanı David Bloom’a göre dolar rallisi yılın ikinci yarısında yavaşlasa bile TL ve İngiliz Sterlini’ndeki kayıplar siyasi riskler nedeniyle toparlanamayacak. Societe Generale analisti Phoenix Kalen ise “Merkez Bankası’nın örtülü parasal sıkılaştırmasına rağmen TL’de daha fazla değer kaybı bekliyoruz. Dolar/TL’nin yılın ilk çeyreğinde 3.95 ile zirve yapacağını tahmin ediyoruz” dedi. l Ekonomi Servisi Hisarlar’ın yüzde 75’i Hintlilerin Hintli endüstri topluluğu Mahindra & Mahindra Türkiye’de bayi ağına sahip olmak ve Avrupa’daki tarım makineleri ürünlerinin sayısını artırmak için tarım makineleri üreticisi Hisarlar Makina’nın yüzde 75.1’ini satın aldı. Hisarlar Makina Türkiye’nin ilk yerli 4x4’ünü üretmişti. Mahindra’nın Hisarlar’a 71 milyon lira sermaye katkısı yapacağı ve satışın üç ayda tamamlanmasının beklendiği belirtildi. Anlaşma çerçevesinde Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) da payını yüzde 18.7’ye yükseltecek ve yönetim kurulunda temsil edilecek. Şirketin sahibi Türker ailesinin ise payı yüzde 6.2 olacak. l Ekonomi Servisi Ali Koç, abisinin uğurlanmasının ardından tanıdığı yüzlerce insan ve gurur verici öyküyle abisinin ne kadar candan bir insan olduğunu daha iyi anladığını anlattı. Ali Koç Rahmi Koç Ömer Koç Mustafa Koç Mustafa Koç Çiğdem Simavi Mustafa Koç’suz bir yıl Kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Mustafa Koç’un ölüm yıldönümü nedeniyle hazırlanan belgeselde annesi Koç için, ‘Sanırım erkenden gideceği içine doğmuştu, koşuyor koşuyordu...’ dedi Koç ailesinin üçüncü kuşak üyesi ve iş dünyasının önde gelen isimlerinden Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç, ölümünün birinci yılı nedeniyle cumartesi 10.00’da “Güler yüzlü, mavi gözlü patron” yazılı pankartlarla defnedildiği Zincirlikuyu’daki aile mezarlığı başında anılacak. Nakkaştepe’deki Koç Holding binasında da saat 16.00’da mevlit okutulacak. İş disiplini, heyecanı, sevecenliği, sıcak ve mütevazı kişiliği ile kendisinden söz ettiren Koç için vefatının birinci yılı dolayısıyla bir belgesel hazırlandı. Belgeselde ailesi, dostları ve çalışanları Mustafa Koç ile ilgili anılarını anlattı. Koç Holding’in “Bizden Haberler” dergisi bu ayki sayısında Koç’un vefatına özel bir bö lüm ayırdı. Dergideki özel bölümde ailesi, sevenleri ve Koç Topluluğu çalışanları, Mustafa Koç ile ilgili anılarını paylaştı. Özel bölümde, annesi Çiğdem Simavi, oğlunu “Bütün insanları severdi çocukluğundan beri” şeklinde tanımlarken, “Herhalde erkenden göçüp gideceği içine doğmuştu da o yüzden her şeyi yapmak istiyor, hiçbir anını boş geçirmek istemiyor ve neredeyse hiç durmuyor, koşuyor, koşuyordu” ifadelerini kullandı. Baba işletiyormuşsun Dergide, Rahmi Koç’un, Mustafa Koç’un doğumu ile ilgili, “Ben 30 yaşında baba oldum. Mustafa, 29 Ekim’de dünyaya geldi. Tabii hem ilk evlat hem ilk torun hem erkek olması hem de Cumhuri yet Bayramı’nda doğmuş olması bizim için büyük bir ayrıcalıktı derken, şu ifadelere de yer veriliyor: Cumhuriyet Bayramı’nda doğması sebebiyle yıllarca ‘Evladım bu bayramlar senin için yapılıyor, bu bayraklar senin için asılıyor’ diye takılıyor. Tabii bu da Mustafa Koç’un kendisini daha da özel hissetmesine neden oluyordu. Ta ki biraz büyüyüp de bunun bir oyundan ibaret olduğunu anlayıncaya kadar... Anladığı gün babasına ‘Bana bak baba, bu kadar senedir sen beni işletiyormuşsun’ demesiyle bu mevzu baba oğul arasında tatlı bir anı olarak kaldı. Eşi Caroline Koç, “Mustafa, gerçekten hayattan bile daha geniş bir insandı. Dolu dolu yaşamayı çok severdi. Her şeyi büyük bir ciddiyetle ele alır HOLDİNGİ 5’E KATLADI 2003’te dümenine geçtiği holdingi 13 yılda 5 kat büyüttü. Holdingin aktif büyüklüğü 14.5 milyardan 73.5 milyara tırmandı. Holding büyüklüğü ile Türkiye ekonomisinin yüzde 10’u büyüklüğüne ulaştı. Holding yaklaşık 100 bin çalışanının yanı sıra şirketleri ve iş ortaklarıyla 1 milyon kişiye iş ve aş sağlar hale geldi. dı. Tutkuyla peşinden giderdi..” derken, kardeşi Ömer Koç da “Evin arkasından demiryolu geçerdi. Mustafa, demiryoluna yatardı ve son ana kadar oradan kalkmazdı. Ben ise uzaktan ‘Mustafa kalksana, tren geliyor, öleceksin’ diye bağırırdım ama yine de kalkmazdı beni çıldırtmak için...” sözleriyle hatırladı. l Ekonomi Servisi Kapanan şirket sayısı yüzde 61 arttı Aralıkta 1733, 2016’da 11 şirket faaliyetine son verdi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği verilerine göre 2016’nın tamamında ise 63 bin 709 şirket ve 771 kooperatif kuruldu, 11 bin 38 şirket kapandı. Kapanan şirket sayısı aralıkta kasım ayına göre yüzde 61.51 arttı. Geçen yıl 41 bin 972 gerçek kişi ticari işletme faaliyete geçti. 2015’in ay nı dönemine göre kurulan şirket sayısı yüzde 4.5, kurulan gerçek kişi ticari işletme sayısı yüzde 10.83, kurulan kooperatif sayısı yüzde 16.3 düştü. 2016’da toplam 4 bin 523 yabancı ortak sermayeli şirket kurulurken, bu şirketlerin 1764’ü Suriye, 298’i İran, 286’si Irak ortaklı oldu. Kapanan şirket sayısı ise yüzde 8.88 arttı. Geçen yıl 1290 kooperatif ve 19 bin 610 gerçek kişi ticari işletme kapandı. Aralıkta 1733 şirket, 163 kooperatif ve 2 bin 171 gerçek kişi ticari işletme faaliyetine son verdi. Kapanan kooperatif sayısı yüzde 73.40 arttı. l Ekonomi Servisi ekonomi 9 Anayasal haklar var ama yok.. Perşembe günkü gazetemizin 1. sayfasında, sabah greve çıkan ancak öğlen saaterinde Hükümet’in “adı grev erteleme” olan grev yasaklama kararı ile zorla işbaşı yaptırılan Orhangazi Asil Çelik işçilerinin fotoğrafı vardı. O gün yazı günüm olsa 15 yıllık AKP İktidarlarının Hükümetleri icraatları sürecinde işçilerin grev haklarının kullanarak bir tek işyerinde bile toplusözleşme şansını yakalayamadıkları gerçeğinin altını çizmem gerekecekti. Kim bilir kaç kez yaşanmış, işçinin sendikal, toplu pazarlık, grev haklarının AKP Hükümetleri kararları, İktidarları iradesi ile gasp edilmesi haberlerini benzer cümlelerle anlatmak zorunda kalmış olduğumu buruk bir gülümseme ile anımsamıştım... Dün öğlen saatlerinde DİSK’e bağlı Birleşik Metal Sendikası’ndan gelen yeni bir açıklama ile EMİS İşveren Sendikası ile uyuşmazlığa düşerek dün 4 işyerinde 2 bin 200 işçiyi daha kapsayan sözleşme uyuşmazlığı ile bağlantılı sabah başlatılmış grevler için de, Hükümetin grevleri yasaklama kararı aldığının bilgisi geldi. Yasal grev hakkının gaspı içerikli arka arkaya gelen kararlar karşısında işçilerin pazartesi gününe kadar işbaşı yapmayacakları açıklamasını da içeren haberlerin, medyamızın ana akım televizyon haber kanallarında duyurulmasının dahi haber değeri taşımadığına bir kez daha tanıklık etmiş de olduk. Şaka gibi ama bu ülkede, istikrarlı güçlü Hükümet icraatları kapsamında kamuözel tüm işyerleri için, işçinin sözleşme yapabilme hakkı ile birlikte, caydırıcı güç olarak zorunlu hallerde kullanılması kutsal, grev hakkı kullanımı, bu sözünü ettiğimiz Hükümet yetkisinin hakhukuka aykırı olarak, kötü niyetli kullanılması sonucu fiilen gasp edilmiş durumda. Söz konusu Hükümet yetkilii 12 Eylül hukuku, işçi hakkı gaspları kapsamında dahi ancak, sözde yaşamsal kamu sağlığı, can güvenliği gibi ağır tehditler halinde gündeme getirilebilecekken, AKP Hükümetleri sistematik grev hakkının kullanılması yasağı olarak gündeme getirip durdular. Özetle işverenlerin lütfetmedikleri sözleşmelerin imzalanabilmesi, işçinin olmazsa olmaz caydırıcı grev gücünü kullanabilmesi hakkı hiç var olamadı... HHH Türkçesi Sayın Devlet Bahçeli’nin nerede ise davulzurnalı duyurduğu üzere ortada var olan bir fiili durumun, hukuksuzluğunun kâğıt üstünde bile olsa ortadan kaldırılması için, AKP İktidarları ile yapılmış rejimi, anayasal hukuk devleti düzeni, Meclis gücü, parlamenter demokrasi, güçler ayrılığı.. İhlalleri, hukuksuzluklarını ortadan kaldırmaya yönelik, yüce Meclis çatısı altında oynanan tiyatronun başarılı bir finalle sonlandırılması ile hukuksuzluğun yazılı metinlerle hukuka uydurulması işlerine öyle kolay kolay nokta konulamayacak. 12 Eylül yasaklı anayasası, sendikal yasalarının hazırlanıp yürürlüğe sokulmaları sürecinde Hükümetlerin keyfi değerlendirilmelerine bırakılmış bir tek madde düzenlemesinden çıkan sonuca bir bakın hele.. Hükümet, İktidarları erki, işçinin sendikal, sözleşme haklarının varlığı için vazgeçilemez caydırıcı tek gücü olan grev hakkını yasaklamayı hileli yoldan, çok masumane yaşamsal güvenliksağlık kamu yararı gerekçeli erteleyebilme hakkını ele geçirmişse, işçiler için yaşam boyu hakkın kullanılamaması, gaspına dönüştürebilmesinin yolu açılmış oluyor. Hükümet kararının haksızlığına, kötü niyet itirazlarına, yargı yolunun açık olması hiçbir işe yaramıyor.. Kestirmeden 12 Eylül’den bugünlere, hele de AKP İktidarlarında sendikal, anayasal, hakhukuk gücünün anlamlı kullanılabildiği bir tek örnek daha yaşanamadığı için, bugün ülkemizde sendikal hak ve örgütlülükler dibe vurmuş durumda.. İktidarlarının iktidar gücünü elde etmesi ve işçinin sendikal örgütlülük haklarına aykırı kullanabilmesi ile doğru orantılı olarak, bugün ülkemizde çağdaş işçi, sendikal hakları, örgütlülüğünün varlığı söz konusu değil. AKP İktidarları erkinde, kamu kadrolaşmasının önce Cemaatle ortak, sonra sil baştan yandaşlarla donatılmış olması sadece bir ayrıntı. Sendikal gücün, örgütlülüğün dibe vurması ile bile yetinilmedi. İdeolojik biat etmiş sendikalar, konfederasyonların ağırlığı da az görüldü. Örgütsüz, taşeron eliyle, sözleşmeli işçi çalıştırmalara kamunun işletmelerinde bile ağırlık verildi.. Ülkenin ücretli çalışanlarının çoğunluk iş yasası kapsamında, asgari ücretli, sendikasız olmalarıyla da yetinilmeyerek, angarya, hukuksuz yasal sınırlar üstünde çalıştırılmaları gelir geçer uygulamaya dönüştürüldü.. Hele bir de sivil diktatoryal Türkiye tipi başkanlık rejimine geçilsin... Beyaz eşya üretimi arttı Beyaz eşya sektöründe altı ana ürünü kapsayan üretim 2016’da bir önceki yıla göre yüzde 7 artışla 26.24 milyon adet olurken, iç satışlar yüzde 5, ihracat ise yüzde 8 artış gösterdi. Türkiye Beyaz Eşya Sanayicileri Derneği’ne (TÜRKBESD) göre iç satışlar 7.47, 19.55 milyon adede yükseldi. Takside ‘indi bindi’ başladı Taksilerde ‘indi bindi’ ücreti uygulaması bugün saat 12.00’de İstanbul’da resmen başladı. Buna göre taksimetre açılış ücreti tüm sengmentler için 3 lira 45 kuruş, gidilen kilometre başına ücret 2 lira 10 kuruş, yolculuk başına minimum ücret 8 lira 70 kuruş oldu. C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle