Katalog

Cumartesi 3 Eylül 2016 EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ barış gBüanrıüşnisdteeyihernaeççSıkomaanrruıaKlhasHanınlKiadfikadleaeçdmobekemuslsuilasenyykueıtdyneaolnerr YÖK’ün önceki gün devlet ve vakıf üniversitelerinin rektörleri ile toplantı düzenlemesinin ardından yayımlanan KHK ile 2 bin 346 akademisyen, kamu görevinden el çektirildi. Akademiden ihraç edilen hocalar arasında cemaatçi oldukları bilinenler ile birlikte, Barış İçin Akademisyenler Bildirgesi’ne imza atanlar, imzalarını kısa süre içinde geri çekenler, imza atmasa da Eğitim Sen üyesi olanlar, sendika üyesi olmasa da muhalif kimlikleri ile tanınanların da yer alması tepkiye neden oldu. İhraç edilen isimler arasında Tunceli Üniversitesi’nden Marksist tarih çalışmaları ile bilinen Doçent Candan Badem de yer aldı. Badem, “Hiçbir delil yok, ama hüküm var. İslam faşizmi” dedi. Barış İçin Akademisyenler Bildirgesi’nde imzası bulunan Prof. Dr. Veli Deniz, Dünya Barış gününde ihraç edildiklerine dikkat çekerek “Barış Akademisyen KILIÇDAROĞLU’NUN DANIŞMANI DA GİTTİ İhraç edilenler arasında İstanbul Üniversitesi’nden Doçent Fatih Gürsul da yer aldı. Gürsul aynı zamanda CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun bilgi teknolojilerinden sorumlu başdanışmanlığı görevini de yürütüyordu. CHP PM Üyesi Ahmet Caner Yenidünya da Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyeliğinden ihraç edildi. Yenidünya, “Mesele kuru yaş, cadı avından öte, açık bir kötülük ve fırsatçılıktır” dedi. Darbe girişimi sırasında Akıncı Hava Üssü’nde yakalandıktan sonra mahkemece serbest bırakılan, ardından da kayıplara karışan “Hava Kuvvetleri İmamı” olduğu iddia edilen Sakarya Üniversitesi öğre tim üyesi Akın Öztürk de ihraç edildi. İhraç edilenler arasında eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın damadı Yıldırım Beyazıt Üniversitesi öğretim üyesi Ekrem Yeter de bulunuyor. Akşener’in yardımcısına ihraç MHP Genel Başkan adayı Meral Akşener’in Meclis’teki sekreteri Esma Bekar da Meclis memurluğundan ihraç edildi. Bekar kurultay döneminde 6 ay Meclis’e gitmediği ve rapor alarak, Akşener’in basın işlerini yürüttüğü de ihraç için gerekçe gösterilirken Bekar, “Sonuna kadar hakkımı savunacağım. Gerekirse AİHM’ye kadar gideceğim” dedi. leri FETÖ’cü değildir” dedi. Dilovası’ndaki kanser vakaları ile ilgili raporu nedeniyle hükümetin hedefi olan Onur Hamzaoğlu ise “Bu uygulamaların Kürtlere, komünistlere, sosyalistlere yönelmeden tamamlanmayacağını zaten daha önce belirtmiştik” dedi. Kocaeli Üniversitesi’nden Yard. Doç. Dr. Derya Keskin Demirer ihraç kararına “Koltuk ve maaş akademisyeni değiliz” tepkisini gösterdi. Öğrencileri koruyunca KHK’nin en tartışmalı akademisyen ihraçlarından olan Ankara Üniversitesi’ndeki Eğitim Sen üyesi öğretim üyeleri, üniversite ‘ALEVİ’ DEDİLER, FETÖ’CÜLERLE ORDUDAN UZAKLAŞTIRDILAR Yarbay Alkan’ı da attılar SERTAÇ EŞ Şırnak’ın Beytüşşebap ilçesinde şehit olan kardeşi Yüzbaşı Ali Alkan’ın cenazesinde siyasetçilere gösterdiği tepki nedeniyle kamuoyu gündemine gelen Yarbay Mehmet Alkan da cemaatçilerin atıldığı kararnameyle Jandarma’dan ihraç edildi. Yarbay Mehmet Alkan, geçen yıl ağustos ayında kardeşi Yüzbaşı Ali Alkan’ın şehit olmasının ardından cenaze töreninde siyasileri hedef alan sözleriyle kamuoyunun gündemine gelmişti. Alkan’a üniformasıyla katıldığı törendeki sözleri nedeniyle açılan soruşturma nedeniyle uyarı cezası verilmişti. Geçen mayıs ayında ailesinin yaşadığı Osmaniye’ye gittiğinde Muharip Gaziler Derneği’ndeki konuşması nedeniyle Alkan hakkında bir soruşturma daha açıldı. Soruş turmada muhakkik olarak atanan silah arkadaşlarının ihracını istediği Mehmet Alkan’ın durumu Jandarma Genel Komutanlığı Yüksek Disiplin Kurulu’nda görüşüldü. Ankara Barosu’ndan 50 avukatın vekil olarak toplantıya katılması ve kamuoyu tepkisi nedeniyle Yüksek Disiplin Kurulu bir karar veremedi. Alkan, geçen yıl yandaş basının hedefi olmuştu. Yandaş basın, Malatya’nın Sürgü kasabası nüfusuna kayıtlı olan Alkan ailesinin Alevi olduğunu, Alkan’ın da bu nedenle siyasilere tepki gösterdiğini yazdı. Alkan, dün yayımlanan kanun hükmünde kararname ile darbe girişiminde bulunan FETÖ’cülerle birlikte kurumdan atıldı. ‘Vicdanım rahat’ Darbeci olduğu iddia edilenlerle aynı listede ihraç edilme ye tepkili olduğu öğrenilen Alkan, bu tepkisini sosyal medya hesabından dile getirdi. Alkan, şu ifadeleri yazdı: “Gecenin bu saatinde hakkımda sorgusuz sualsiz işlem yapanlara sesleniyorum: Benim vicdanım rahat başımı yastığa koyup uyuyacağım. Ya siz, zulüm sahipleri rahat olacak mısınız? Sizden hakkımı almadan ve helak olduğunuzu görmeden ölmeyeceğim. Sonuna kadar mücadele... Buradan Jandarma Genel Komutanı, Kurmay Başkanı ve Personel Başkanı’na sesleniyorum. Neye dayanarak hakkımda işlem yaptınız, açıklama bekliyorum.” Alkan, hakkındaki idari ve cezai soruşturmalar üzerine 30 Ağustos itibarıyla ve albay rütbesiyle emekli olmak için dilekçe vermişti. İhraç nedeniyle Yarbay Alkan albay rütbesine de yükselemedi. l ANKARA ye yaşanan polis saldırıları sırasında öğrencilerini korumak isterken gözaltına alınmıştı. Ankara Valiliği’nin talebiyle üniversite bünyesinde haklarında soruşturma açılan ve Ankara Üniversitesi Rektörü Erkan İbiş’e muhalif tutumları ile bilinen İlkay Kara, Abdülcelil Kaya, Ahmet Ozan Değer, Aysun Gezen, İlkay Kara, Nail Dertli, Onur Can Taştan’ın ihracı tartışma yarattı. İletişim Fakültesi’nin sol kimliği ile bilinen ve rektörü açıkça eleştiren Gülseren Adaklı ile Sosyoloji Bölümü’nden Esra Dabağcı da memuriyetten men edildi. Hükümetin ihraç kararının ardından Ankara Üniversitesi’nde toplanan akademisyenler, önümüzdeki süreçte ihraçlara karşı neler yapılabileceğini tartıştı. Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi (SBF) öğretim üyelerinden Aysun Gezen, yaşananlara ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu: “Rektörün bizi düşmanlaştırdığını ve kara listeye aldığını düşünüyorum. Bizi tahliye etmek için fırsat kolladığını düşünüyorum. İhraç edilenlerin çoğu hedef gösterilmiş, soruşturma geçirmiş, Rektörlük’ün alınacaklar listesine adı geçmiş kişiler. Dolayısıyla cemaate yönelik operasyonları fırsat bilip, bizleri işten attı.” SBF öğretim elemanı Celil Kaya da ihraç kararının ardından “Yanlış hesap Bağdat’tan döner mi bilmem ama bu hukuksuzluğa eyvallah demeyeceğim” dedi. İletişim Fakültesi akademisyenlerinden İlkay Kara, “Bunların uzun süreceğini hiçbirimiz düşünmüyoruz. Tüm muhalefet avı içinde FETÖ’cü olmayanların da tasfiye edilmeye çalışılmasına hukuk da siyaset de dur diyecektir, buna inanıyorum” diye konuştu. 6 aydır baskı vardı Ankara Üniversitesi’nde akademik kariyerine devam eden ancak kadrosu Niğde Üniversitesi’nde bulunan Vahdet Mesut Uyan da, “6 aydır üzerimizde zaten baskı vardı. Biz ne FETÖ’nün ne başka bir örgütün içindeyiz. Biz mücadeleye devam edeceğiz. Barış demeye devam edeceğiz” dedi. Adıyaman Üniversitesi’nden Mustafa Altıntop, “KHK kapsamında kamu görevinden çıkarılmış bulunuyorum; kamusu kalmamış ülkede.. ‘Aç gezerim, kuyruğum dik gezerim’ derdi dedem” sözleriyle yaşananlara tepki gösterdi. Niğde Üniversitesi’nden Fatmagül Eryıldız zorunlu hizmetini yapamadığı için 216 bin TL tazminat ödemek zorunda olduğunu belirterek, “Bu ülkede barış demekle terörist olmak eşdeğer anlama geliyor. Üniversitelerde FETÖ’cüler kadar ilerici solcu akademisyenler ihraç edildi. İktidara yaranmak isteyenler kendini sağlama almak için bizi Saray’a sundular” dedi. Mobbing yaşadık Yine Niğde Üniversitesi’nden Arş. Gör. Yasin Durak ise muhalif akademisyenler olarak uzun süredir dayanılmaz bir mobbinge maruz kaldıklarını belirterek en basit özlük haklarının bile tanınmadığını kaydetti. l Haber Merkezi FETÖ davasında 65 sanığın mal varlıkları alındı Gülen ve İpek’in mal varlıklarına el konuldu Fethullah Gülen cemaatine yönetik FETÖ çatı davasını yürütecek Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi, dava kapsamındaki 73 kişiden, Gülen ile işadamı Hamdi Akın İpek’in de arasında bulunduğu firari 65 sanığın mal varlıklarına el konulmasına karar verdi. Davanın 7 sanığının mallarına ise tedbir konuldu. Ankara 18. Asliye Hukuk Mahkemesi ise Ankara Büyükşehir Belediyesi’ni 15 Temmuz darbe girişimi sırasında meydana gelen zararın giderilmesi talebiyle Fethullah Gülen’in telif haklarından edindiği gelire ve tüm mal varlığı üzerine ihtiyati tedbir kararı uy gulanmasına karar verdi. Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin, mal varlıklarına el konulmasına karar verdiği diğer sanıklardan bazıları şunlar: “Ekrem Dumanlı, Ahmet Kurucan, Abdulletif Tapkan, Abdullah Aymaz, Şerif Ali Tekalan, Önder Aytaç, Osman Hilmi Özdil, Necdet İçel, Necdet Başaran, Naci Tosun, Mehmet Hanefi Sözen, Mehmet Erdoğan Tüzün, Mehmet Ali Şengül, Mehmet Ali Büyükçelebi, İrfan Yılmaz, İbrahim Kocabıyık, Hüseyin Saruhan, Harun Tokak, Hamdullah Bayram Öztürk, Cevdet Türkyolu, Cemil Koca ve Ali Çelik.” l ANKARA/Cumhuriyet Eski Genelkurmay Adli Müşaviri Köse de atıldı 76 askeri hâkim ve savcı ihraç edildi Hükümetin gece yarısı KHK’leri ile binlerce kişiyi kamu görevinden men etmesinin ardından, Milli Savunma Bakanlığı da darbe soruşturması kapsamında, aralarında eski Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşaviri Muharrem Köse’nin de bulunduğu 76 askeri hâkim ve savcının meslekten Muharrem Köse ihraç edildiğini açıkladı. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Gülen cemaatine yönelik başlatılan soruşturma kapsamında 76 askeri hâkim ve savcı meslekten ihraç edildi. Milli Savunma Bakanlığı’nın, ihraç kararını dün akşam saatlerinde resmi sosyal medya hesabından açıklama yaparak duyurması da dikkat çekti. İhraç edilenler arasında darbe girişimine ilişkin soruşturmalar kapsamında gözaltına alınan ve daha sonra tutuklanan Genelkurmay Başkanlığı eski Adli Müşaviri Muharrem Köse’nin de bulunduğu öğrenildi. l ANKARA/Cumhuriyet haber 11 Allah’ın lütfu, şok politikası 16Temmuz’da, sabah saat 4 civarında, menfur darbe gi makla yetinilmedi, hukukun evrensel ilkeleri büyük ölçüde yürürlükten kaldırıldı. Bunların ba rişiminin bastırıldığı büyük öl şında toplu cezalandırma uygu çüde belli olduğu sırada, uçağı laması geliyor. Ceza sorumlulu Atatürk Havalimanı’na yeni inen ğunun şahsiliği, istisna hali ol Cumhurbaşkanı, ilk konuşmasını mayan, evrensel bir hukuk ilkesi yapmıştı. Darbeyi, “Allah’ın bü dir. Bugün terör örgütleriyle mü yük bir lütfu” olarak tanımlaması cadele gerekçesiyle bu ilke yü herkesin dikkatini çekmişti. Tay rürlükten kalkmış durumda. yip Erdoğan o sırada lütuftan ne Yegâne somut “suçları” Gülen kastettiğini, “Tertemiz olması ge Cemaati etki alanındaki gazete, reken TSK’nin temizlenmesine internet sitesi ve televizyonlarda vesile olacak bir hareket” olarak yazı yazmak veya program yap açıklamıştı. Aynı gün Kısıklı’da mak olan, isimlerini burada tek yaptığı konuşmada bu lütuf te tek saymanın mümkün olmadı masını tekrarlamış, “Kimin ne ol ğı onlarca kişi bugün toplu ceza duğu çok iyi ortaya çıktı” diyerek, landırma politikasının mağdur çok daha büyük bir temizlik ope ları. Tek suç delili Asya Bank’ta rasyonunun işaretini vermişti. hesap açmak olan kişilerin tu Darbe girişiminin üzerinden bir tuklanması veya işten atılarak buçuk ay geçti. Temizlik politika cezalandırılması da şok politika sının TSK ve diğer kurumlar için sının bir parçası. deki gerçek darbe suçlularını he Suçta ve cezada kanunilik, ce def almakla yetinmediği ortaya za ile kusurun orantılı olması, çıktı. Darbenin toplumda yarat masumiyet karinesi ilkelerinin ve tığı şok etkisi, bir şok politikası adil ve dürüst yargılanma hakkı na dönüştü. nın askıya alınışını yalnız Gülen Şok politikası, gerçekten şok Cemaatine yönelik toplu ceza edici bir olayın yarattığı şaşkın landırma uygulamasında görmü lık, korku ve çaresizlik duygusu yoruz. Özgür Gündem’in, simge nu fırsat bilerek, bunun etkisi sel bir organ olan danışma kuru ni canlı tutacak hamleleri art ar lunda isimlerinin yer alması, Aslı da devreye sokmaya, sersemle Erdoğan ve Necmiye Alpay gibi me halini sürekli kılmaya daya terör ve şiddet eylemleriyle iliş nır. Bu sayede, gücü elinde bu kilendirilmesi mümkün olmayan lunduranın arzuladığı değişimler kişilerin terör örgütü üyeliği ne dirençle karşılaşmadan gerçek deniyle tutuklanmasını mümkün leştirilir. Naomi Klein, neoliberal kılıyor. Bu tutuklamalar, PKK’nin düzenin böyle bir felaket ve şok terör ve şiddet politikasını eleşti politikasıyla nasıl kalıcı kılındığını ren ama Kürt siyasal hareketinin gösteriyor (Şok Doktrini, Ago haklı ve meşru taleplerini des ra Kitaplığı). tekleyenleri hedef alarak, bir şok Şok politikası, siyasal ve huku etkisi yaratmayı amaçlıyor. Böyle ki alanda uygulandığında genel bir dayanışmayı kriminalize ede likle olağanüstü hal görünümü rek, caydırma amacı güdüyor. altında sürdürülür. Olağanüs Kanlı darbe girişiminden ka tü halin temel niteliklerinden biri, mu sınav sorularını çalmaya ve yasama, yürütme ve yargı güçle ya sahte suç delili üreterek in ri arasındaki ayrımın başlangıç sanları yargılamaya kadar, bir ta geçici olarak kaldırılması ama den çok ve farklı suçu Gülen Ce bunu kalıcı kılacak yönetim uy maatinin ilişki ağı içinde örgütlü gulamalarının hayata geçirilme biçimde veya münferit olarak iş sidir. Hukuk düzeninde kurma lemiş kişilerin bulunup cezalan ca bir boşluk yaratılıp zorunluluk dırılması elzemdir. Şiddet eylem hali gerekçe gösterilerek bütün lerini gerçekleştirenlerin, bunları güçlerin yürütme erkinde toplan örgütleyenlerin veya açıkça des ması sağlanır. Yaşanan şok et tekleyenlerin cezalandırılması kisi de canlı tutularak, bunu yeni da. Ama bugün bu amaçları kat düzenin kurulmasını sağlayacak bekat aşan ve dalga dalga ge “tertemiz” yani boş ve direnç nişleyen bir bastırma ve sindirme siz bir sayfa açılması politikasına politikası yürürlükte. Dört koldan dönüştürülür. yürütülen gözaltına alma, tutuk Darbe girişimini izleyen olağa lama, müsadere, görevden el nüstü hal yönetimi uygulamala çektirme ve toplu işten atmalar rı dört dörtlük bir şok politikasına la toplum iyice sersemletilip tep dönüştü. Bazı temel haklar ge ki veremez hale getiriliyor. Lütuf, çici ve sınırlı olarak askıya alın şok politikasıdır. 1418 hâkim ve savcının görev yeri değişti Hâkim ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Üçüncü Dairesi, 956 adli yargı hâkim ve cumhuriyet savcısı adayının mesleğe kabulüne karar verdi. HSYK Birinci Dairesince yayımlanan kararnamelerle, adli ve idari yargıda 1418 hâkim ve cumhuriyet savcısının görev yeri değiş ti. HSYK Genel Kurulu, 15 Temmuz darbe girişiminden sonra başlatılan soruşturmalar kapsamında geçici olarak görevden uzaklaştırılan 543 hâkim ve savcıyı önceki gün meslekten ihraç etmişti. Kurul bundan önce de 2 bin 847 hâkim ve savcıyı meslekten ihraç etmişti. Yargıtay’da yeni daire başkanları Yargıtay Büyük Genel Kurulu, açıkta bulunan daire başkanlıkları ve Ceza Genel Kurulu Başkanlığı için yapılan seçim sonucunda yeni daire başkanlarını belirledi. Yargıtay Ceza Genel Kurulu başkanlığına 17. Ceza Dairesi Başkanı Abulhalik Yıldız seçilirken diğer daire başkanlıklarına aynı dairelerin üyeleri seçildi. 9. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na Mehmet Çamur, 23. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na Faruk Gök, 21. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na Mesut Balcı, 13. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na Ali Selman Erkuş, 10. Ceza Dairesi Başkanlığı’na Hüsnü Uğurlu, 10. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na Halil Özdemir, 14. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na ise Nesrin Yılmazcan seçildi. l ANKARA / Cumhuriyet Cevap ve düzeltme >> Baştarafı 1’de veya kesinleşmiş hiçbir davası veya soruşturması bulunmamaktadır. Yazının başlığında yer verilen ve müvekkilin şaibeli bir kişi olduğu isnadi haksız ve kişilik haklarına saldırı niteliğindedir. Müvekkilin, Mehmet Cengiz’in iddia edilen altı offshore şirketine ilişkin hesaplar için aracılık hizmeti vermesi söz konusu değildir. Müvekkil, Mehmet Cengiz’in şirket hesaplarında aracılık etmemiş yazıda belirtildiği gibi hesapların müvekkile emanet edilmesi söz konusu olmamıştır. Benzer yönde Sarraf’ı tutuklayan Savcı olarak belirtilen Savcı’nın müvekkilini peşinde olduğu iddiası da tamamen gerçek dışıdır. Belirtilen Savcı Bharara, Güney New York Bölge Başsavcısı olup ilgili bölgede meydana gelen tüm olaylarda yetkili Başsavcı’dır. Yazıyı hazırlayan bu bilgileri kolaylıkla erişebileceği halde kasıtlı olarak Savcı Bharara’nın özellikle müvekkili hedef alarak hakkında soruşturma yürüttüğü gibi müvekkil hakkında toplum nezdinde kötü bir algı yaratmaya yönelik yayın yapılmıştır. Müvekkil hakkında 70 yıl hapis istemiyle yargılama yapılan bir dava bulunmamaktadır. Söz konusu gerçek dışı içerik müvekkilin kişilik haklarını zedeleyen, müvekkile asılsız isnatlar yükleyen ve basın meslek ilkeleri ile bağdaşmayan niteliktedir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur. Şeref Doğan Erbek Vekili Av. Yunus Egemenoğlu C MY B